Katalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 17 TEMMUZ 2009 CUMA 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Bay ‘Okumayın’ın(!) Ülkesinde Eğitim Bu yıl 1 milyon 300 öğrencinin yarıştığı Üniver- site Seçme Sınavı, hiç tartışma götürmez bir açık- lıkla, eğitim sisteminin tam anlamıyla iflas ettiği- ni göstermiştir. Düşününüz ki, 30 bin öğrenci sınavdan sıfır al- mıştır. Fen dalında sorulan sorulara verilen doğ- ru yanıt oranı 4/30’dur. Düzey öylesine düşüktür ki, bu aşamada başarılı sayılmak için, 100 üzerinden 20 almak bile yeterli olmuştur. Bu sınav, liseyi bitirmiş olup üniversiteye aday olan öğrenciler için yapılmaktadır ve sonuçlar gös- termiştir ki, sınava katılanların çoğunluğu liseyi hak- kıyla bitirebilecek bir düzeyde bile değillerdir... Ayrıca belirtmek gerekir ki, yukarıda belirtilen so- nuçlar ülkenin genel düzeyini değil, eğitim sırala- masının en üstünde bulunanların durumunu yan- sıtmaktadır. Yoksa nüfusun yarıdan çoğu feci durumu ortaya çıkaran o sınavlara kadar bile ulaşamamış, ilkokul veya daha altı eğitim düzeyinde kalmıştır. Bilmiyorum, bu sonuçlara bakıp şaşıranlar ol- muş mudur? Doğrusu bu sonuçlara değil de, on- lar karşısında şaşıranlara şaşanlar arasında ol- duğumu belirtmek isterim. İktidarın, cehalet üstüne saltanat kurduğu bir ül- kede, bu sonuçlara şaşmamak gerek. Cehaletin ülkesinde, bilgeliğin egemen olması- nı beklemek abestir. Cehaletin ülkesinde, kaçınılmaz olarak cehalet iktidar olur ve o iktidarın başı da, tabii ki, bilgiye, bilgeliğe, sorgulayıcılığa çağrı yapmaz. Öyle bir ülkede iktidarın egemeni insanlara “okuyun, öğrenin, düşünün, sorgulayın!” çağrısı yapmaz, olsa olsa “okumayın” der. Burada da, bir tavuk yumurta ikilemi çıkar or- taya. Acaba toplum cahil olduğu için mi, egeme- ni “okumayın!” çağrısı yapıyordur, yoksa egeme- ni “okumayın!”çağrısı yaptığı için mi, toplum ca- hil kalıyordur? Ama şurası kesin ki, egemenin okumayın çağ- rısı, bir dil sürçmesi veya rastlantı değil, son de- recede bilinçli bir tercihtir. Çünkü egemen bilmektedir ki, cehalet ne den- li koyu olursa, iktidarı da değişim rüzgârlarına kar- şı o derecede dirençli olacaktır. İktidarın cehalet üzerine saltanat kurduğu bir ül- kede, yukarıda anlatılan sonuçlar hiç kuşkunuz ol- masın ki, iktidarın kendi açısından başarılı bir po- litika uygulamakta olduğunun göstergesidir ve emin olabilirsiniz ki, bu sonuçları gören Bay “Okuma- yın”, keyifle ellerini ovuşturmakta, kendisine eği- timi düzeltmesi yolunda öneride bulunanları, yol gösterenleri, yöntem öğütleyenleri gerçeği kav- ramaktan aciz zavallılar olarak görmektedir. Gerçekten de, Bay “Okumayın”a öneride bulu- nanlar, aslında ondan bindiği dalı kesmesini is- temekten başka bir şey yapmamaktadırlar. Ancak temelinde sorgulayıcı birey, özünde toplumsal uzlaşı yatan, ekonomisinin itici gücü üre- tim olan toplumlarda, eğitimin düzeyini yükseltmek toplumsal bir zorunluluktur.. yoksa Bay “Okuma- yın”ın ülkesinde değil. Burada yine yukarıdakine benzer bir tavuk yu- murta ikilemi ile karşı karşıyayız. Evet gerçekten, acaba sistem demokrasi ol- madığı için mi toplumun eğitim düzeyi düşüktür, yoksa toplumun eğitim düzeyi düşük olduğu için mi sistem demokrasi değildir. Buna vereceğiniz yanıt ne olursa olsun bir şey çok açıktır ki; o da Bay “Okumayın”dan eğitimi dü- zeltmesini beklemenin akıldışı olduğudur. Zaten Bay “Okumayın”ın ülkesi de, “akillerin” eği- timin düzelmesinin nafile yere cehalet üzerine sal- tanat kurmuş olanlardan beklemelerinden bu- günlere gelmiştir. Türkiye’de eğitimin düzeyinin yükselmesini, gerçekten çağın gereklerine uygun hale gelmesi- ni bekleyenler, umarı Bay “Okumayın” veya ben- zerlerinde aramamalı, düzelmenin ancak iktidar- daki zihniyetin değişmesiyle mümkün olacağını görmelidirler. ÜSS sonuçları, leş gibi ayak kokan popülist ede- biyatın iflasını gösteriyor ama.. o takım yine de bu yazdıklarımıza bakarak, “halkı cehaletle suçladı- ğımızı” öne sürüp, yine “demokrasi” adına bizle- ri kınayacaklardır. [email protected] İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN [email protected] Baba Karabulut ifade verdi İstanbul Haber Servisi- Öldürüldükten sonra vücudu parçalanarak Etiler’de bir çöp konteynerine atõlan Münevver Karabulut’un babasõ Süreyya Karabulut’un, Adalet Bakanlõğõ tarafõndan Adli Tõp Kurumu (ATK) hakkõnda başlatõlan inceleme kapsamõnda ifadesine baş- vuruldu. Baba Karabulut, ATK’de büyük yol- suzluklar döndüğünü ileri sürerek, “Bu kurum- larda paranõn dönmemesi lazõm. Garipoğlu kõ- zõmõ katletti, Adli Tõp Kurumu da kõzõmõ leke- ledi” dedi. Otopsi sõrasõnda Karabulut’a başka ölen birinin spremleri bulaştõrõlmõştõ. AİHM’den tazminat kararı Dış Haberler Servisi - Avrupa İnsan Haklarõ Mahkemesi (AİHM), terör örgütü adõ- na eyleme katõldõklarõ iddiasõyla ömür boyu ha- pis cezasõna çarptõrõlan Sedat Atsõz, Mehmet Emin Türk, Şerefettin Türk, Mahfuz Sõğõnç ve Orhan Sakçõ’õn yaptõğõ başvuruyu karara bağla- yarak, adil yargõlama hakkõnõ ihlal ettiği gerek- çesiyle Türkiye’yi tazminat ödemeye mahkûm etti. Karar gereği başvuru sahiplerine toplam 78 bin 500 bin Avro tazminat ödenecek. İmece Dostlar Kooperatifi İstanbul Haber Servisi - Türkiye’de al- ternatif düşüneler ve ekonomik modeller sun- mak amacõyla, “İmece Dostlar Kooperatifi” ku- ruldu. Kooperatif başkanlõğõna sinema emekçi- lerinden Ant Pehlivanoğlu, ikinci başkanlõğa da Nâzõm Yõlmaz getirildi. İmece Dostlar Koope- ratifi bütün işkollarõnda faaliyet gösterecek. (Ayrõntõlõ Bilgi İçin: www.imecedostlar.com) Ergenekon’da bir tahliye, bir tutuklama İstanbul Haber Servisi - Ergenekon soruşturmasõ kapsamõnda tutuklu bulunan JİTEM kurucusu olduğu iddia edilen emekli Albay Arif Doğan, “sağlõk sorunlarõ” nedeniyle dün tahliye edildi. Avukatlarõ, Albay Doğan’õn Haseki Devlet Hastanesi’nden cezaevi şartlarõnda tedavi edilemeyeceğine dair verilen raporu 13. Ağõr Ceza Mahkemesi’ne sunarak tahliye talebinde bulundu. Mahkeme de bu talebi değerlendirerek Albay Doğan’õn tahliyesine karar verdi. Albay Doğan’õn halen Haseki Devlet Hastanesi’nde tedavisinin devam ettiği bildirildi. Poyrazköy’de nisan ayõnda bulunan askeri mühimmat ile ilgili askeri savcõlõğõn başlattõğõ soruşturma kapsamõnda bir yüzbaşõ tutuklandõ. İsmi açõklanmayan yüzbaşõ Ergenokon soruşturmasõnda tutuklanan emekli Yarbay Ercan Kireçtepe’nin evindeki mühimmatõ gizleyip yok etmekle suçlanõyor. Şehitler bugün toprağa verilecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Afganistan’da 14 Temmuz’da meydana gelen trafik kazasõnda şehit olan Afganistan’daki Türk Gücü Komutanõ Kurmay Albay Faruk Sungur ve Uzman Çavuş Mevlüt Baydur’un naaşlarõ ile kazada yaralanan Albay Murat Kaymakçõlar ve Uzman Çavuş Fehmi Berkyürek Ankara’ya getirildi. Sungur için bugün Kocatepe Camisi’nde cuma namazõnõn ardõndan cenaze namazõ kõlõnacak ardõndan naaşõ memleketi Erzincan’a gönderilecek. Uzman Çavuş Baydur için ise Polatlõ’daki Topçu ve Füze Okulu’nda askeri tören düzenlenecek. Baydur’un naaşõ Konya’nõn Doğanhisar ilçesine bağlõ Deştiğin beldesinde toprağa verilecek. DP Genel Başkanõ Cindoruk, askerlere sivil yargõ yolunu açan yasal düzenlemeyi eleştirdi: ‘Yeni anayasa yapalõm’ AYŞE SAYIN POLATLI - Demokrat Parti (DP) Ge- nel Başkanõ Hüsamettin Cindoruk, askerlere sivil yargõ yolunu açan yasa de- ğişikliğinin “kurumlar arası tartış- maları çoğaltacağına” dikkat çekerek hükümete “Gelin hukuka uygun yeni anayasa yapalım. Var mısınız yeni anayasa yapmaya?” çağrõsõnda bulun- du. DP Genel Başkanõ Cindoruk, dün An- kara’nõn Polatlõ ilçesine giderek incele- melerde bulundu. Burada buğday üreticilerinin sorunla- rõnõ dinleyen Cindoruk, Polatlõ Ticaret Borsasõ’na da giderek bir süre ürün alõm satõmõnõ izleyip bilgi aldõ. Gazete- cilerin sorularõnõ yanõtlayan Cindoruk, “askerlere sivil yar- gı yolunu açan yasa”yla ilgi- li soru üzerine, DP olarak par- ça parça değişiklikler yerine ön- celikle anayasanõn tümüyle de- ğişmesi gerektiğini söyledi. Cindoruk, “Bizim söylediğimiz çok açık bir şey var, diyoruz ki hukuk düzenini kuralım. Anayasayı hukuka uygun bi- çime getirelim, sağduyu ana- yasası yapalım. Parça parça bir ana- yasayı tartışmak kadar yanlış bir şey yok” görüşünü dile getirdi. Mevcut ana- yasanõn demokratik olmadõğõnõ, insan hak ve özgürlüklerini güvence altõna alma- dõğõnõ kaydeden Cindoruk, söz- lerini şöyle sürdürdü: “Şimdi sivil yargıyı, taraf- sız, bağımsız, açıkçası vesayet dışına çıkardığınız zaman askeri yargı da çıkar. Aske- ri yargı sivil yargı kavgası ka- dar yanlış bir şey olamaz. Siz, kurumlar arası tartışmaları çoğaltırsanız devlet zarar gö- rür. Benim bütün partilere şöyle bir eleştirim var: Top- lanıyorlar, gruplarında birbirleri aleyhine her şeyi söylüyorlar ama ne çiftçinin, ne işçinin, ne turizm sektö- rünün meselesi var. Peki, Türkiye’nin meselesi sadece bu atışma konusu olan mesele midir? Ama dokunul- mazlıkları kaldırıyorlar mı, hayır ol- duğu gibi duruyor. Gelin dokunul- mazlıkları da kaldıralım. Hepimiz halkın önünde aynı şeyi söylüyoruz, ge- lin parlamentoda aynı kararları alın. Dokunulmazlıkları kaldırırsanız, bu iki yargı arasındaki atışmaya da gerek kalmayacak, herkes milletvekilleriy- le birlikte gerekirse yargıçları savcı- ların kontrolü altında olacak. Bizim baştan beri söylediğimiz bu, gelin anayasayı baştan değiştirelim. Var mısınız bir anayasa yapmaya, hepi- nizin haklarının içinde teminata bağ- landığı bir anayasa? O zaman bu tartışmalar ortadan kalkar.” Cindoruk. AYLIKKİRABEDELİ20BİNDOLAR Davutoğlu’nun villasına‘ekbütçe’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül, Çankaya Köşkü’ndeki tadilatõn bit- mediğini gerekçe gösterip halen kullanmakta oldu- ğu Dõşişleri Bakanlõğõ konutundan çõkmayõnca, Dõşişleri Bakanõ Ahmet Davutoğlu için Kayserili işadamõ Ahmet Hattat’õn villasõ kiralandõ. Ayda 20 bin dolar olduğu belirtilen villanõn kirasõ için Ma- liye Bakanlõğõ, Dõşişleri’ne “ek bütçe” çõkardõ. Ek bütçenin Dõşişleri Bakanlõğõ bütçesinin “il- gili kaleminden” kullanõlmakta olduğu belirtil- di.Yeni kiralanan konutun tadilattan sonra teslim edilmesi için verilen süre önceki gün dolarken Da- vutoğlu ve ailesinin ağustos ayõ içinde yeni konut- larõna taşõnacağõ öğrenildi. Öte yandan kõsa bir süre sonra BM Daimi Tem- silcisi olarak New York’a gidecek olan Müsteşar Er- tuğrul Apakan’õn boşaltacağõ Cinnah Caddesi üzerindeki “Müsteşarlık Konutu’nun” Davutoğ- lu’nun kullanõmõ için uygun olduğu, ancak tercihin müstakil bir konuttan yana kullanõldõğõ belirtiliyor. ‘Gül döneminde restorasyon yok’ Cumhurbaşkanlõğõ Basõn Merkezi’nden yapõlan açõklamada, “Uzmanlar tarafından ‘yorgun ve ba- kõmsõz’ bulunan ve ikametgâh olarak kullanıla- mayacağı bildirilen 1932 tarihli binada, Sayın Cumhurbaşkanımız döneminde herhangi bir res- torasyon çalışması yapılmamıştır. Sayın Cum- hurbaşkanımız ve Sayın Hanımefendi, bir süredir kullandıkları Dışişleri Konutu’nda ikamet etmeyi sürdürmektedir” denildi. Dõşişleri Bakanlõğõ da konuyla ilgili olarak ak- şam saatlerinde yaptõğõ açõklamada da, Dõşişleri Konutu’nda resmi yemek ve üst düzey ağõrlama- lar yapõldõğõ anõmsatõlarak, ihtiyaç dolayõsõyla bu- lunan bina üzerinde karar kõlõndõğõ belirtildi. KAÇAK KATA İZİN AKP’li Memecan’a kolaylık DENİZ TATARER İstanbul Büyükşehir Be- lediye (İBB) Meclisi, AKP İstanbul Milletvekili Nur- suna Memecan’õn anne- sine ait araziye inşa edilen “Gülbahar Rezidans”õn kaçak katõnõ yasallaştõrdõ. Mevcut imar planõna göre en fazla 4 kat inşa edilme- si gereken binayõ 5 katlõ in- şa edince bir kat kaçak durumuna düşmüştü. Memecan annesi Gül- bahar Erdinç’in Beşiktaş Yõldõz Mahallesi’ndeki arazisine 5 katlõ rezidans yapmaya karar verdi. An- cak 2007 yõlõnda onayla- nan 1/1000’lik imar planõ- na göre 4 katlõ bina yapõl- masõna izin veriliyordu. Bu nedenle Beşiktaş Be- lediyesi’ne yapõlan başvu- ru sonrasõ binanõn yük- sekliğinin 5 kata çõkarõl- masõna izin verildi. Onay için İBB’ye gönderilen plan değişikliği teklifi, ha- ziran ayõnda belediye mec- lisinde kabul edilmeyerek ilgili müdürlüğe iade edil- mişti. Dün tekrar İBB Meclisi’nin gündemine ge- len plan değişikliği CHP’li ve SHP’li üyelerin muha- lefet şerhleriyle kabul edil- di. Buna göre kaçak du- rumdaki rezidansõn bir ka- tõ yasal hale geldi.