Katalog

[email protected] 17 TEMMUZ 2009 CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ 13 CMYB C M Y B PARA-META-PARA MUSTAFA SÖNMEZ Vergiyi Bankalardan Alın, Sulama Projelerini Tamamlayın Bütçe açığı 6 ayda 23.2 milyar TL’ye vurunca, AKP hükümetinin de paçası tutuştu. Yüzde 14’lük tarihi daralma ile büzülen vergiler, ÖTV-KDV indirimleri ile otomobilcilere, beyaz eşyacılara verilen gazın yeri ne ile doldurulacak? Şimdilik yaptıkları akaryakıta, lo- kantaya vb. konulan dolaylı vergiler, ama bunlar han- gi derde derman olacak? Öte yandan, “kanaat ön- derlerimiz” anlamış bulunuyorlar ki, artık devir değişti, 2008 öncesinin “dış kaynakla çark döndür- me” devri sona erdi. Şimdi devir, iç tasarrufları artırma, kendi kaynaklarımızla büyümeyi öğrenme dönemi di- ye… İyi de, bu nasıl olacak, diye sorduğunuzda dil- lerinin altındaki baklanın, emeğin ümüğüne bas- maktan başka bir şey olmadığını görürsünüz. Ba- zıları açıkça ifade etti de.. kıdem tazminatını kal- dıralım, özel istihdam büroları ile sendikaları yok edelim, sağlığa, eğitime katkı aldı altında halktan keselim, sosyal harcamaları da sermayeye teşvik olarak aktaralım… Bunlar niyetleri ve gelecek he- defleri. Emek suskun kaldıkça bunları yapmayı de- neyecekler, bilesiniz. Oysa orada, öyle bir vergi kaynağı, öyle semiz bir kaz duruyor ki, sıkıysa oraya yönelsinler, onu yol- sunlar... Bankalardan söz ediyorum. Ekonomi yüz- de 14 küçülürken yüzde 11 büyüyen bankacılık ke- siminden… Herkes krizden inlerken öyle kârlar edi- yorlar ki… Yüzde 40’tan fazlası yabancıların kontrolünde olan bankacılık sektörünün işleri tıkırında… Sadece 2009 ilk çeyreğindeki kârları, geçen yılın aynı dönemine gö- re yüzde 32 artarak 5.2 milyar TL olarak gerçekleşti. Merkez Bankası’nın faiz düşüşü nedeniyle bankala- rın elindeki iç borçlanma kâğıtlarının fiyatları arttı. İyi de bu durumun yarattığı kâr, neden vergilendirilmez? Üstelik, kredi faizlerini, mevduat faizlerine göre da- ha az düşürdüler, bu da kârlarını arttırdı. Sermaye pi- yasası işlemlerinden elde ettikleri kârlar, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 145 arttı… Peki, sektö- rün ödediği vergi yok mu? Var, vergi öncesi kârla- rından alınan vergi yüzde 19 dolayında. Ama bu, da- ha fazla vergilendirilemezler anlamına gelmez. Bankalar daha çok vergilendirilebilir ve vergi- lendirilmelidir. Bu vergi de özellikle GAP ile Konya Ovası sulama projelerinde hemen kullanılmalıdır. Şan- lıurfa’daki sulama proje stoku 6.4 milyar TL, ama bu- güne kadar yüzde 55’i tamamlanmış işlerin. Diyar- bakır’daki sulama projeleri 3 milyar TL, ama yüzde 60’ı daha tamamlanamamış. Konya’daki sulama pro- je stoku 1.7 milyar TL. Bunların da yüzde 42’si he- nüz tamamlanmamış. Sulama projelerinin tamamlanması sulu tarımı, eşzamanlı olarak yapılacak toprak reformu, sosyal adaleti, verimli bir tarımsal üretimi, bu da giderek stra- tejik bir önem kazanan gıda üretimini arttırır, istihdam yaratır, bölgesel dengesizliği azaltır, barışa katkıda bulunur. Haydi bakalım, yapılacak şey bu kadar somut. Ban- kaları vergilendirin, vergiyi sulama projelerinde kul- lanın. Geliri artırın, adilce paylaştırın, refah yaratın, ba- rışa katkıda bulunun… Yapabiliyor musunuz? Bunlar, mümkün, ama neoliberal-gerici AKP iktidarının yapması muhtemel olmayan işler… Maksat, mümkünü göstermek, malımı bilmez miyim ben? [email protected] BANKACILIKTA BÜYÜME VE KÂR ARTIŞI (%) Milyon TL) GSYİH Bankacılıkta Banka Net Kârı Dönem % Büyüme % Milyon TL 2008-1 7.3 9.3 3.920 II 2.8 9.6 4.362 III 1.2 8 2.857 IV -6.2 9.5 2.276 2009-I -13.8 10.8 5.208 Kaynak: TÜİK, BDDK GÜVEN 1.99 PUAN ARTTI NECDET ÇALIŞKAN Faaliyetlerine kablosuz ağlar ve gü- venlik sistemleri otomasyonlarõyla baş- layan bilgi teknolojileri firmasõ Genetlab, güvenlik çözümlerini askeri tesislerin ar- dõndan sivil yerleşim alanlarõna taşõdõ. Tel örgülerdeki titreşimleri analiz ederek rüz- gârdan mõ, yoksa tõrmanmaya çalõşan bi- rinden mi kaynaklandõğõnõ ayõrt edebi- len “TEDAS” ürününü Koç Lisesi ve Sabancõ Üniversitesi’ne kuran Genetlab, diğer eğitim kurumlarõyla da görüşmele- re başladõ. Ürünlerinin temelinin kendi ge- liştirdikleri “SenseNode” adlõ güvenlik sensörlerine dayandõğõnõ belirten Genetlab Genel Müdürü Burak Mengi, “Birkaç yıl içerisinde hayatımızın her noktasında bu tarz ürünlerle karşılaşacağız. Endüs- triyel otomasyondan depo ve otopark otomasyonuna, tarımdan sel ve yangın tespitine, yaşlı ve hastaların izlenmesi- ne kadar pek çok alanda kablosuz du- yarga ağları kullanılacak” dedi. Ekonomi Servisi - Tüketici Güven Endeksi, ha- ziranda bir önceki aya göre yüzde 2.39 oranõnda (1.99 puan) artarak 85.27 oldu. Şubat 2008’de 87.6 düzeyinde bulunan tüketici güveni 16 ay aradan sonra ilk kez 85.27 düzeyine çõktõ. Tüketici güven endeksi, halen iyimserlik sõnõrõ olan 100’ün altõnda bulunuyor. Güven endek- sindeki artõş, tüketicilerin mevcut ve gelecek dö- nem satõn alma gücü, gelecek dönem genel eko- nomik durum ve gelecek dönem iş bulma ola- naklarõna dair değerlendirmelerinin iyileşme- sinden kaynaklandõ. ORTADOĞU’YA ‘KIVANÇ’LI TANITIM İSTANBUL (AA) - İstanbul Hu- bubat, Bakliyat, Yağlõ Tohumlar ve Mamulleri İhracatçõlarõ Bir- liği, Ortadoğu’da yayõmlanan dizileriyle hayran kitlesi ka- zanan oyuncu Kıvanç Tatlı- tuğ ile ihracata ivme kazan- dõrmayõ amaçlõyor. Birlik Yönetim Kurulu Başkanõ Zekeriya Mete, iç piyasadan hammadde temininde zor- landõklarõnõ kaydederek, ihracatõn daha fazla artmasõ için hammaddeyi dünya fi- yatlarõndan almalarõ gerektiğini söyledi. Me- te, sektörün 190 ülkeye ihracat yaptõğõnõ an- cak ‘hammadde temini sıkıntısı’ nedeniyle ihracat dirençlerinin kõrõldõğõnõ ve rekabet güçlerinin kaybolduğunu belirtti. Hedef pazarlarõ arasõnda Ortadoğu’nun bulundu- ğunu kaydeden Mete, “Kıvanç Tatlıtuğ ile bu ülkelerde tanıtım çalışması için bağ- lantı kurduk” dedi. Fõndõk-Sen Genel Başkanõ Yaşar, ‘Yeni politika, fõndõk üreticisi üstünde sömürüyü arttõracak’ dedi TİM DESTEKLİYOR IMF DİREKTÖRÜ: ‘Bu strateji ihracatı arttırır’ Türkiye’nin gevşeme lüksü yok Ekonomi Servisi - Türkiye İhracatçõlar Meclisi (TİM) Başkanõ Mehmet Büyükekşi, fõndõkla ilgili yeni düzenlemeleri “esastan desteklediklerini” açõkladõ. Büyükekşi, düzenlemelerin orta vadede arz - talep dengesizliğini engelleyeceğini belirterek “Bu düzenleme sayesinde orta vadede tarım ürünleri ihracatçılarımız fiyat ve miktar bazında önlerini görebilecek ve uluslararası piyasalarda daha rahat rekabet edebilir hale gelecekler. Arz - talep dengesizliklerinden kaynaklanan tarım ürünleri ithalatımız miktar ve maliyet bazında azalacak” dedi. MURAT GÜLDEREN Fõndõk yerine alternatif tarõm ürünü yetiştirene dekar başõna 150 liralõk destek garantisini içe- ren hükümetin açõkladõğõ yeni strateji sonrasõ Karadeniz’de bu ürünlerin neler olabileceği de tar- tõşõlmaya başlandõ. 2009-2012 döneminde uygula- nacak fõndõk stratejisi çerçevesinde 290 bin üreticiye toplam 2.6 milyar lira destekleme ödemesi yapõlaca- ğõnõ açõklayan Tarõm ve Köyişleri Bakanõ Mehdi Eker, üreticilerin ya- banmersini, elma, kivi, çilek gibi pa- zarõ daha geniş ürünlere yönlendi- rilebileceğini söylemişti. Yeni stratejiyi “olumlu, ancak eksik” bulan Ziraat Odalarõ Birliği Başkanõ İbrahim Yetkin, ihracatla ilgili sõkõntõlarõn çö- zülmesi halinde kivi, yabanmersini, böğürtlen, ağaç kavunu gibi katma değeri yüksek pek çok ürünün fõndõk yerine alternatif olacağõnõ belirtti. Yetkin buna karşõlõk, alternatif tarõm ürünlerinin çift- çiye daha cazip hale getirilebilmesi için dekar başõna 150 liralõk teşvikle birlikte pazarlama kanallarõnõn da sağ- lanmasõ gerektiğini vurguladõ. Yetkin, şunlarõ söyledi: “Bu ürünlerden fındıkta birim başına alınan veri- min en az 10 katı elde edilebilir. İhracat sorunu çö- züldüğü takdirde ithal ettiğimiz bu ürünlerin artık yüzde 100 ihracatçısı oluruz. Ancak pazarlama sorunu çözülemezse alternatif tarım programı hiçbir işe ya- ramaz. Bunun sıkıntılarını geçmişte gördük. Bir de özellikle Karadeniz’de büyük üretim potansiyeline sa- hip yabanmersini gibi ürünler için de çiftçinin bilinç- lendirilmesi ve eğitilmesi gerekiyor.” SINIRDAN BAŞLADI, KAMPUSLARA GİRDİ Kivi: Bir dönüm fõndõktan ortalama 150 ki- lo hasat elde edilirken aynõ alana ekilen kividen yaklaşõk 3 tona kadar verim alõnabiliyor. Katma değeri yüksek olan kivide dikimden üç yõl sonra verim alõnabiliyor. Talep yoğunlu- ğu nedeniyle pazarlama sõkõntõsõ yaşanmõyor. Yabanmersini: Türkiye’de yalnõzca Doğu Karadeniz’de yetiştirilebiliyor. Birim alana fõn- dõktan en az 5 kat daha fazla ürün verebiliyor. Dikimden bir yõl sonra verim alõnabiliyor. An- tioksidan özelliğine, kansere karşõ koruyan en- zimleri aktif hale getirdiğine, kan şekerini dü- şürüp bağõrsak metabolizmasõnõ düzenlediğine inanõlõyor. Bu yüzden iç piyasada kilosu 35 li- raya kadar çõkõyor. Böğürtlen: Organik asitler, mineraller ve vitaminler bakõmõndan çok zengin. Başta dondurma sanayiinin aranõlan ürünü. Avrupa ülkelerine ihracatõ en kolay ürünlerden biri. Dekar başõna fõndõktan en az beş kat daha verimli. Dikimden iki yõl son- ra verim alõnõyor. Mısır: Ekimi yaygõnlaştõrõldõğõ tak- dirde birim alana fõndõktan en az iki kat daha fazla verim alõnabilecek ürünün pazarlama sõkõntõsõ bulun- muyor. Ekiminden altõ ay sonra ürün alõnabiliyor. Trabzon hurması: Taze ve kuru- tularak tüketildiği gibi, gõda sana- yiinin tatlõ, dondurma, marmelat, krema, muhallebi, kek, püre gibi alanlarõnda da kullanõlabiliyor. So- ğuğa dayanõklõ. Ekiminden dört yõl sonra meyve veriyor. Ağaç kavunu: Anavatanõ Peru olan, Pepino da denilen ağaç ka- vununun birim alandaki geliri fõndõğõn 10 katõna çõkabiliyor. Armut, kavun ve şeftali tadõnõ anõmsatan ürün Karadeniz’in tüm sahil kesiminde yetiştirile- biliyor. Yõlda iki kez ürün alõ- nabiliyor. Çilek: Yaş tüketimi yanõnda pastacõlõk ve gõda sanayiinde aranõlan ürünlerden biri. İh- racatõ giderek artõyor. Frambuaz: Kesilmedikçe kendiliğinden üreyebiliyor. Yurtdõşõnda pazar sõkõntõsõ yok. Dekardan 2500 kilo verim alõnabiliyor. İki yõl içerisinde meyve vermeye başlõyor. Bodur elma: Geleneksel üretim yapõlan ağaçlara oranla en az iki kat fazla verim alõ- nabiliyor. Ufak ağaçlarda yetiştiği için mali- yet açõsõndan avantajlõ. Ekiminden 5 yõl son- ra verimli ürün alõnabiliyor. Kanola: Türkiye’nin yağ ihtiyacõnõn yüz- de 70.8’lik kõsmõ ithalat yoluyla karşõlanõyor. Kanola bu açõğõ kapatabilecek ürünlerden bi- ri. Ayrõca bioyakõt üretiminde motor yakõtõ ve yağõna alternatif olarak gösterilmesi talebini arttõrõyor. MURAT KIŞLALI ANKARA - Fõndõk Üreticileri Sendikasõ (Fındık-Sen) Genel Baş- kanõ Kutsi Yaşar, hükümetin fõndõkta açõkladõğõ yeni politikanõn fõndõk üreticilerinin geleceğini kurtarma- yacağõnõ belirterek “Yapılmak is- tenen aslında altın bir tepside fın- dık üreticilerinin fındık tüccarla- rıyla yerli ve yabancı tarım ve gı- da şirketlerine sunulmasıdır” de- di. Yaşar, “Burada bir sömürü dü- zeni yaratılmaya çalışılıyor. Söz- leşmeli tarıma geçilecek. Entegre bir sömürü sistemi kurularak Tür- kiye’deki fındık üreticileri bu sis- teme eklemlenecek. Fındık üreticisi kendi topraklarında sözleşmeli ır- gat olacak” diye konuştu. Fõndõk-Sen Başkanõ Yaşar, hükü- metin yeni fõndõk politikasõnõ “Tarım Bakanlığı yeni bir dönüşüm projesi yapıyor. 30 ürün bölgesine bölüyor Türkiye’yi. Kamuoyuna ilk fındı- ğı açıklayarak başladılar” şeklin- de değerlendirdi. Hükümetin des- teklemeyi ilk olarak ocak ayõnda vereceğini belirten Yaşar, “2009 bütçesinde tarım ürünlerine dönük bir destek olmayacak. Bu demek- tir ki topu bir kere baştan taca atı- yorlar” dedi. Yaşar, “Ayrıca bu pa- rayı sadece üç yıllığına veriyorlar. Sonrası ne olacak” diye sordu. Yaşar, Türkiye’de 400 bin işlet- menin 632 bin hektar alanda bu işi yaptõğõnõ, bunlarõn yaklaşõk yüzde 30’unun kayõt dõşõnda kaldõğõnõ da be- lirterek şunlarõ söyledi: “406 bin hektar alan çiftçi kayıt sisteminin içinde. 100 bin çiftçi sistemin dışında. ‘Yüzde 6 eğimin üstündeki sahalarda fõndõğõ destek- lemeyeceğiz’ diyorlar. Trabzon, Ordu ve Giresun’da buna uyma- yan çok bahçe var. Fındık yaşam biçimi ortadan kalkacak. 750 met- re rakımın üstünde başka bir şey yapılamaz. Tanrı’nın verdiği bir lütfu, hükümet elimizden almaya kalkıyor. TMO’nun da artık fındık alamayacak olması, piyasanın ta- mamıyla tüccar ve çokuluslu fir- maların başını çektiği büyük şir- ketlere kalacağını gösteriyor.” TAVSİYE EDİLEN 10 ÜRÜN Karadenizliye alternatif reçete Ziraat Odalarõ Birliği Başkanõ Yetkin’e göre alternatif ürünler daha fazla gelir sağlayabilir ama bunun için pazarlama kanallarõnõn desteklenmesi ve çiftçi eğitimi şart. Fõndõk-Sen’e göre açõklanan fõndõk politikasõyla yabancõ üreticiler ihya olurken yerli üreticiler kendi topraklarõnda sömürge durumuna düşecek. Fõndõkta ‘sözleşmeli õrgat’ dönemi “UMUTSUZLUK YALNIZLIKTAN DOĞAR” Mustafa Balbay 20 TEMMUZ 2009 PAZARTESİ GÜNÜ SİLİVRİ’DE CUMOK TEMSİLCİLERİ, AYDINLARI, YURTSEVERLERİ, MUSTAFA BALBAY’I YALNIZ BIRAKMIYOR. YİNE AYNI GÜN, KIBRIS BARIŞ HAREKÂTININ 35.YILINDA İSTANBUL CUMOK TEMSİLCİ HEYETİ KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ İLK CUMURBAŞKANI SAYIN RAUF. R. DENKTAŞ’I ZİYARET EDECEK VE 20 TEMMUZ KUTLAMALARINA KATILACAKTIR. SİLİVRİ’YE GİDİŞ PROGRAMI Tarih: 20 Temmuz 2009 Pazartesi Otobüslerimizin Kalkış Noktası ve Hareket Saati Kadıköy Eski Salı Pazarı Otobüs Durağı Önü Saat: 08.00 İletişim: 0532 236 85 90 - 0537 672 55 00 Lütfen yerinizi ayırtın. İSTANBUL CUMOK ÇAĞRISI www.cumok.org T.C. ÇARŞAMBA 1. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI Dosya No: 2008/2624 Müdürlüğümüze ait yukarõda numarasõ yazõlõ dosyamõzda satõşõna karar verilen aşağõda tapu kaydõ adedi, cinsi, evsafõ, kõymeti ve önemli özellikleriyle satõş şartlarõ belirtilen taşõnmaz müdürlüğümüzce açõk artõrma sonucu satõlarak paraya çevrilecektir. TAPU KAYDI: 1. Samsun ili Çarşamba ilçesi Sarõçalõ Mah.16 ada 1 nolu parselde 5 nolu bağõmsõz bölüm. Sarõçalõ Mah. l nolu parsel 606 m2 yüzölçümünde olup borçluya ait 5 nolu bağõmsõz bölüm 10/344 arsa paylõ olup 6 katlõ betonarme karkas binada zemin katta 16.20 m2 ölçüsünde işyeridir. Taşõnmazõn tamamõ; MUHAMMEN BEDELİ: 219.685,35 TL’dir. SATIŞ GÜNÜ VE SAATİ: 1. GÜN: 28.08.2009 Saat: 14:00-14:10 2. GÜN: 07.09.2009 Saat: 14:00-14:10 TAPU KAYDI: 2. Samsun ili Çarşamba ilçesi Sarõçalõ Mah.16. ada 1 nolu parselde 6 nolu bağõmsõz bölüm. Sarõçalõ Mah. l nolu parsel 606 m2 yüzölçümünde olup borçluya ait 6 nolu bağõmsõz bölüm 5/344 arsa paylõ olup 6 katlõ betonarme karkas binada zemin katta 11.00 m2 ölçüsünde işyeridir.Taşõnmazõn tamamõ. MUHAMMEN BEDELİ: 57.798,84 TL’dir. SATIŞ GÜNÜ VE SAATİ: 1. GÜN: 28.08.2009 Saat: 14:30-14:40 2. GÜN: 07.09.2009 Saat: 14:30-14:40 TAPU KAYDI: 3. Samsun ili Çarşamba ilçesi Sarõçalõ Mah. 16 ada 1 nolu parselde 7 nolu bağõmsõz bölüm. Sarõçalõ Mah. l nolu parsel 606 m2 yüzölçümünde olup borçluya ait 7 nolu bağõmsõz bölüm 5/344 arsa paylõ olup 6 katlõ betonarme karkas binada zemin katta 19.00 m2 ölçüsünde işyeridir.Taşõnmazõn tamamõ. MUHAMMEN BEDELİ: 61.398,84 TL’dir SATIŞ GÜNÜ VE SAATİ: 1. GÜN: 28.08.2009 Saat: 14:50-15.00 2 .GÜN: 07.09.2009 Saat: 14:50-15.00 İMAR DURUMU: Sarõçalõ Mah.16 ada 1 nolu parsel B.6 kat inşaata müsaittir. SATIŞ ŞARTLARI: 1- Satõş 28.08.2009 günü 1. Gayrimenkul için Saat 14.00’dan 14:10’a kadar 2. Gayrimenkul için 14:30’dan 14:40’a kadar, 3 Gayrimenkul için 14.50’dan 15.00’e kadar Çarşamba l. İcra Müdürlüğü’nde açõk artõrma suretiyle yapõlacaktõr. Bu artõrmada tahmin edilen kõymetin %60’õnõ ve rüçhanlõ alacaklõlar var- sa alacaklarõ mecmuunu ve satõş masraflarõnõ geçmek şartõ ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmazsa en çok artõranõn taahhüdü baki kalmak şartõyla 07.09.2009 günü aynõ yer ve saatte ikinci artõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu artõrmada da bu miktar elde edilememişse gayrimenkul en çok artõranõn taahhüdü saklõ kalmak üzere artõrma ilanõnda gösterilen müddet sonunda en çok artõrana ihale edilecektir. Şu kadar ki, artõrma bedelinin malõn tahmin edilen kõymetinin %40’õnõ bulmasõ ve satõş isteyenin alacağõna rüçhanõ olan alacaklarõn toplamõndan fazla olmasõ ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştõrma masraflarõnõ geçmesi lazõmdõr. Böyle fazla bedelle alõcõ çõkmazsa satõş düşecektir. 2-Artõrmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kõymetin %20’si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanõn teminat mek- tubunu vermeleri lazõmdõr. Satõş peşin para iledir. Alõcõ istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, ihale pulu, tapu harç ve masraflarõ ile KDV alõcõya aittir. Birikmiş vergiler satõş bedelinden ödenir. 3-İpotek sahibi alacaklõlarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarõnõ hususiyle faiz ve mas- rafa dair olan iddialarõnõ dayanağõ belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazõmdõr. Aksi takdirde haklarõnõ tapu sicili ile sabit olmadõkça paylaşmadan ha- riç bõrakõlacaktõr. 4-İhaleye katõlõp daha sonra ihale bedelini yatõrmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alõcõlar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasõndaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrõca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardõr. İhale farkõ ve temerrüt faizi ayrõca hükme hacet kalmaksõ- zõn dairemizce tahsil olunacak, bu fark varsa öncelikle teminat bedelinden alõnacaktõr. 5-Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açõk olup, masrafõ verildiği takdirde isteyen alõcõya bir örneği gönderilebilir. 6-Satõşa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõlacaklarõ, başkaca bil- gi almak isteyenlerin yukarõda yazõlõ dosya numarasõ ile müdürlüğümüze başvurmalarõ, işbu ilanõn tebliğ edilemeyen alakadarlara tebliğ yerine kaim olacağõ ilan olu- nur. 29.06.2009 (*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. (Basõn: 39519) İSTANBUL CUMOK TEMSİLCİLERİ 1974 KIBRIS BARIŞ HAREKÂTI’NIN 35.YILINDA YAVRU VATANDA KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ İLK CUMURBAŞKANI VE UNUTULMAZ LİDERİ SAYIN RAUF. R. DENKTAŞ’ı ZİYARET EDECEK VE 20 TEMMUZ KUTLAMALARINA KATILARAK BARIŞ HAREKÂTI SÜRESİNCE ŞEHİT OLAN KAHRAMANLARIN ŞEHİTLİKLERİNİ ZİYARET EDECEKTİR. İSTANBUL CUMOK OLARAK BARIŞ HAREKÂTI SÜRESİNCE ŞEHİT OLAN KAHRAMANLARI SAYGI İLE ANIYOR, TÜM GAZİLERİ SEVGİ İLE KUCAKLIYORUZ. Not: Kuzey Kıbrıs Cumhuriyeti etkinliği 5 ay önce planlanmış ve girişimleri yapılmıştır. İSTANBUL CUMOK KIBRIS’TA www.cumok.org ELÇİN POYRAZLAR WASHINGTON - Uluslararasõ Para Fonu (IMF) Türkiye’deki işsizlik ve bütçe açõğõna yönelik zorlu rakamlarla karşõ karşõya olduğunu belirterek “gönül rahatlığına zaman yok” açõklamasõnda bulundu. IMF Dõş İlişkiler Direktörü Caroline Atkinson düzenlediği basõn toplantõsõnda Türk ekonomisine yönelik işsizlik oranõ, bütçe açõğõ ve artan vergilere ilişkin bir soruyu yanõtladõ. Türk ekonomisinin bu konularda zorluklar yaşadõğõnõ kabul ederek “Evet bunlar zorlu rakamlar ve bu herkesin endişesi” diyen Atkinson, Türkiye’nin ne olursa olsun mali konularõ ele almasõ gerektiğini vurguladõ. Atkinson küresel ekonominin geneline bakõldõğõnda “gönül rahatlığı içinde olmanın” yeri olmadõğõna dikkat çekerek “Genel bir iyileşme ve gelecek yıl büyüme bekliyoruz ancak bu dünyadaki işsizliğin artmasını durduracak kadar hızlı olmayacak” dedi.