Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
Baştarafı 1. Sayfada
Açıkça görülüyor ki iktidarın öncelikli niyeti
darbeye ve darbecilere karşı bir önlem almak de-
ğil.
RTE’nin amacı Ergenekon soruşturmalarıyla mu-
haliflerini temizlemek. Şimdi bu amacına asker-
leri de eklemiş oluyor.
Gece yarısı darbesinin bir başka anlamı var:
TCY’de bir sözcüğü değiştirerek askerlere gü-
ven duymadığını kanıtladı.
Nasıl mı? Şöyle:
Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ,
TSK içinde demokratik rejime, anayasaya ve ya-
salara aykırı hareket edenlerin barınamayacağı-
nı, barınmalarına asla izin verilmeyeceğini, ver-
meyeceğini… bu türden olaylara askeri yargının
gerekli işlemi derhal yapacağını açıkladı.
RTE ise askerin verdiği güvenceyi kabul etmi-
yor, sindiremiyor.
Darbe girişimleri ve darbecilere karşı askersel
yargının gerekli gördüğü işlemleri yapmayacağı-
na inanıyor.
Böyle olaylara “askerin askeri koruyacağı man-
tığıyla” bakıyor.
Hem askeri yargıya ve hem de Genelkurmay’a
güvenmediğini somut biçimde ortaya koyuyor.
Oysa görünen köy kılavuz istemez. Kurumları (or-
du ile hükümeti) birbirine düşüren eylemlerin sa-
hibi bizzat kendisi!
Önce muhalefeti uyutuyor. Bir gece yarısı, dar-
be veya darbecileri askeri savcıların soruşturma-
sının ve askeri mahkemede yargılanmalarının
önünü kesiyor.
Bir başka gerçeğin altını çizelim:
Darbelerin ve darbecilerin tartışıldığı ortamda
Başbakan, düne kadar toplumun can ve malını ko-
ruyan bir kurum olduğundan söz ettiği polisi, “de-
mokrasinin güvencesi” ilan etti.
Bugüne kadar RTE’nin ağzından askeri, artık de-
mokrasimizin güvencesi olarak gördüğünü değil
açıklayan, dokunduran tek bir cümle çıkmadı.
Bu bile, RTE’nin komutan sıfatıyla Genelkurmay
Başkanı’nın söylemlerine ne kadar değer verdiğini
veya güvendiğini gösteriyor.
Eski darbe olaylarına dayanarak askere güven
duymuyorsa RTE; geçmiş yaşamına, Atatürk
Cumhuriyetini tümüyle silen kafa yapısına… şe-
riat özlemleriyle dolu laik cumhuriyete aykırı açık-
lamalarını anımsayıversin!
Ortalıkta dolaşan bir yoruma göre, “İrticayla Mü-
cadele Eylem Planı başlığıyla ortaya atılan belge
(kâğıt) basında ve diğer kesimlerde herkesin ken-
di kampı açısından bir tür başka gerçek arayışına
girmesini sağladı.”
Oysa gerçek ortada:
Öncelikli görüş RTE’nin elini askerden çekme-
diğine inanıyor.
Aşama aşama uyguladıkları bir plan-program
çerçevesinde amaçları, TSK’yi AKP doğrultusunda
bir kurum konumuna getirmek!
Bu nedenle sahteliği ağırlık kazanan, hangi ka-
nalda imal edildiği hâlâ bilinmeyen… ama gizli el-
ler tarafından piyasaya salınan “belge… ...hükü-
metin (RTE’nin) askere son bir darbe vurmasını sağ-
ladı.”
Ama uydurma gerekçeler yalakaların, yandaş-
ların, iktidar borazanlarının ağzından düşmüyor,
kalemlerinden eksik olmuyor.
Yargıda çift başlılık söyleminin fos bir iddia ol-
duğunu, “bu düşüncenin AİHM kararlarına aykırı
olduğunu” AİHM’de uzun yıllar yargıçlık yapan Rı-
za Türmen söylüyor.
Kimileri iktidarın son girişiminin Genelkurmay’a
gözdağı vermek olduğunu söylüyor.
Ne gözdağı?.. Bal gibi askere, asker güvence-
lerine darbe bu, adıyla sanıyla dar-beee!
SAYFA 30 HAZİRAN 2009 SALICUMHURİYET
8 HABERLERİN DEVAMI
İstanbul Y 30
Edirne Y 31
Kocaeli Y 31
Çanakkale B 27
İzmir B 32
Manisa B 34
Aydın B 35
Denizli PB 34
Zonguldak Y 26
Sinop Y 26
Samsun Y 28
Trabzon Y 24
Giresun Y 25
Ankara Y 31
Eskişehir Y 30
Konya PB 31
Sıvas Y 28
Antalya B 31
Adana B 34
Mersin B 32
Diyarbakır B 37
Şanlıurfa B 38
Mardin B 35
Siirt B 36
Hakkâri PB 26
Van PB 27
Kars Y 28
Oslo PB 28
Helsinki PB 20
Stockholm PB 28
Londra Y 28
Amsterdam PB 25
Brüksel PB 27
Paris PB 28
Bonn Y 29
Münih Y 32
Berlin Y 28
Budapeşte Y 28
Madrid PB 35
Viyana Y 25
Belgrad Y 26
Sofya Y 28
Roma Y 25
Atina PB 27
Zürih Y 27
Moskova PB 23
Aşkabat A 33
Astana B 23
Taşkent A 33
Bakû A 30
Bişkek A 31
Tiflis B 36
Kahire B 36
Şam A 38
Ülkemizin kuzey ke-
simleri parçalı ve çok
bulutlu Marmara’nın
kuzeyi, Karadeniz ile
Bilecik, Çankaya, Yoz-
gat, Sıvas, Kars, Ar-
dahan ile sabah saat-
lerinde Eskişehir ve
Ankara çevreleri sa-
ğanak ve gök gürülü-
tülü sağanak yağışlı,
diğer yerler az bulutlu
ve açık geçecek.
28 Haziran Pazar günü Hürri-
yet’in Ankara temsilcisi değerli ga-
zeteci Enis Berberoğlu “Yeni ABD
düzeninde tedavülden kalkanlar”
başlıklı bir makale yazdı.
Makale esas itibarıyla, Obama
döneminde Amerika Birleşik Dev-
letleri’nin Türkiye’ye yönelik politi-
kalarında değişmeler olabileceği
üzerine bir deneme…
Berberoğlu bence tartışmalı da
olsa, son derece önemli bazı ola-
sılıkları gündeme getiriyor.
Yazının şu bölümü dikkatimi çek-
ti:
“AB heyecanının sönmekte ol-
duğu şu günlerde...
Yeni ABD düzeninin temelleri
atılıyor.
Obama, Bush’un hatasını tek-
rarlamıyor.
Yeni düzende eski aktörleri sah-
neye sürmüyor.
ABD’nin Türkiye’deki en büyük
müttefiki Türk Silahlı Kuvvetleri’dir.
Geriye Ergenekon’un itici gücü,
hatta motoru, Gülen hareketi kalı-
yor.
Tahminim odur ki, Gülen ve or-
du arasındaki gerilim de yakında
azalır.”
Son günlerde hızlanan olaylara
bakınca Berberoğlu’un tahminine
pek katılamıyorum doğrusu…
Ama o başka bir mesele.
Benim dikkatimi çeken ifade
Berberoğlu’nun Fethullah Gülen
hareketini “Ergenekon’un itici gü-
cü, hatta motoru” olarak niteleme-
si.
Değerli okurlarım anımsayacak-
lar:
Kısa bir süre önce birdenbire Fet-
hullahçı yazar ve yorumcular ma-
lum davanın ardında ABD’nin ol-
duğuna ilişkin yorumlarıyla bir med-
ya atağına geçmişlerdi…
Ben de bunun üzerine bir yazı
yazmış ve “Bu açıklamaların arka-
sında ne var” diye sormuştum.
O günden beri olup bitenler,
sanki hızlandırılmış bir stratejinin
uygulandığı izlenimi veriyor:
1) Bir yandan cemaate karşı
terörist suçlamasının yapılacağına
ilişkin yakınmalar…
2) Öte yandan malum davanın
ardında cemaatin değil, ABD’nin
olduğuna ilişkin açıklamalar…
3) Malum dava üzerinden, de-
ğersiz bir kâğıt mı bir belge mi ol-
duğu hâlâ tartışılan…
Gerçekliğini veya sahteliğini her-
kesin kendi meşrebine göre de-
ğerlendirdiği…
Genelkurmay Başkanı Orgeneral
İlker Başbuğ’un “örgütlü olarak
gerçekleştirildiği düşünülen bir ka-
ralama ve yıpratma kampanyası,
medya üzerinden asimetrik bir psi-
kolojik harekât” diye nitelediği fo-
tokopi yazının Taraf gazetesi ara-
cılığıyla kamuoyuna aktarılması…
4) Gece yarısı Meclis’ten hızla ge-
çirilen askerlerin sivil mahkemelerde
yargılanmasını sağlayan yasa.
Bütün bu son gelişmeler, devle-
tin dördüncü gücü haline gelen ce-
maatin, sahip olduğu medyayı da
kullanarak belki de öne alınacak
olan yeni genel seçimlerden önce,
AKP iktidarı ile tam ittifak halinde
çok yönlü hızlı bir stratejik atağa
kalktığı izlenimi veriyor.
Böyle hızlandırılmış bir strateji
varsa başarı halinde bir taşla çok
kuş vurulmuş olacaktır:
Hem müttefiki AKP’yi seçimler-
den önce güçlendirmiş olacak…
Hem malum davayı kullanarak
ÇYDD gibi, ÇEV gibi, tutuklu rek-
törler gibi çağdaş eğitimden yana
olanları bertaraf edecek, edeme-
diklerine gözdağı verecek…
Hem bürokrasiye ve öteki devlet
kurumlarına ek olarak orduyu da
malum dava yoluyla etki altına
alacak…
Hem de sorumluluğu ABD’ye
atacaktır.
Cemaat bütün muhtemel he-
deflerini gerçekleştirse bile, “Bun-
lardan ben sorumlu değilim, ABD
sorumludur” mesajının çok etkili
olacağını düşünmüyorum doğrusu:
Çünkü kamuoyunun gözünde
cemaatle ABD özdeş:
Herkes onların ortak hareket et-
tiklerini düşünüyor.
Bakalım neler olacak?
Acaba ABD bu olup bitenlere na-
sıl bakıyor, sorumluluğun cemaat
tarafından kendisine fatura edil-
mesine ne diyor?
ekongar@cumhuriyet.com.tr
www.kongar.org
AYDINLANMA
EMRE KONGAR
Malum Davanın ‘Motoru’
Fethullah Gülen mi, ABD mi?
/ IŞIL ÖZGENTÜRK
Yıkmak Yerine Onarmak
“E-5’in üstü” gibi bir tabir
vardõ ve oralarõ İstanbul’un
en çok göç alan ve en yoksul
mahallelerinden oluşuyordu.
Kadõköy Belediyesi buralar-
da aile danõşma merkezleri
kurmuştu, buralarda en çok
da kadõnlara okuma yazma ve
yurttaşlõk bilgisi dersleri ve-
rilirdi. En çok da kadõnlar ve
özürlüler meslek sahibi ya-
põlõrlardõ, şiddet mağduru ka-
dõnlar buralarda psikolojik
ve hukuk desteği alõrlardõ.
Zengin bölgelerden topla-
nan ikinci el eşyalar temiz-
lenir, ikinci el satõş yapan
dükkâna gider ve satõşlar dar
gelirli ailelerin çocuklarõna
burs olarak dönerdi. Çalõşan
anneler çocuklarõnõ merkez-
deki yuvalara bõrakõrlardõ,
gençler uzmanlarla birlikte sõ-
nava hazõrlanõrlardõ. Cam
atölyeleri, yemek atölyeleri,
bilgisayar kurslarõ pek çok in-
sanõ iş sahibi yapmõştõ.
Kõsaca, aile danõşma mer-
kezleri gönüllülük esasõ üs-
tüne kurulmuş, üniversite-
lerden destek alan önemli
bir yerel projeydi. Bunu ne-
reden mi biliyorum, yedi yõl-
dõr aile danõşma merkezleri
bünyesinde kurulan sinema
atölyesinin hocasõyõm. Atöl-
yemiz, Türkiye’de bir ilk ve
ne yazõk ki tek. Yedi yõldõr
kesintisiz sürüyor; bana bu
nasõl oluyor diye sordukla-
rõnda, “Kadıköy’de yaşa-
mak bir ayrıcalıktır” diyo-
rum, bu ayrõcalõk şimdi neden
Ataşehir’de de olmasõn. Lüt-
fen yõkmayalõm, onaralõm,
şimdilerde kapatõlan o mer-
kezler pek çok insanõn haya-
tõnõ olumlu biçimde değiş-
tirmişti. Bir belediyenin bun-
dan daha önemli ne işi ola-
bilir?
Yazõmõn başlõğõnda “yık-
mak yerine onarmak” de-
dim ya işte bu isteğimi des-
tekleyen bir haber, Çağdaş
Eğitim Vakfõ, 21 Köy Ensti-
tüsü yapõsõnõ yeniden onar-
mak ve hayata geçirmek için
kollarõ sõvamõş. Onarõlan Köy
Enstitüsü binalarõnda, işlik-
lerinde bir dizi sanat etkinli-
ği yapõlmasõ düşünülüyor-
muş.
Gerçekten insanõ heye-
canlandõran bir proje. Altõ yõl
önce, Beşikdüzü’nde yaşayan
ve Beşikdüzü Köy Enstitü-
sü’nün ilk mezunlarõndan
Musa Hoca’nın, (namõ diğer
Beşikdüzü’nün Fidel Cas-
tro’su) yaşamõnõ anlatan bir
belgesel çekiyorduk. Beşik-
düzü Köy Enstitüsü, öğret-
men okulu olmuştu ve oku-
lun Köy Enstitüsü olduğu
zamanlarda çalõşan işlikleri
hâlâ olduğu gibi duruyordu.
O gün Musa Hoca ve aynõ
dönemle birlikte okuduğu
diğer üç arkadaşõyla birlikte,
o işliklerin kapõsõndan içeri
girdik. O dört yaşlõ adamõn,
hâlâ olduğu gibi duran ma-
rangoz aletlerini gözyaşlarõ
içinde okşamalarõnõ sadece
ben değil, bütün çekim ekibi
asla unutamaz. Sanki geç-
mişlerini ve bütün bir hayat-
larõnõ okşuyorlardõ...
Bu muhteşem proje haya-
ta geçtiğinde, binalar birer bi-
rer onarõlõp birer kültür mer-
kezi haline getirildiğinde, di-
lerim o binalarda yaşamlarõ-
nõ değiştirecek en büyük dev-
rimi yaşamõş olanlar, hâlâ
hayatta olurlar ve torunlarõna
“bak işte benim sıram”,
“bak işte benim marangoz
atölyem”, “işte ben burada
saz çalmıştım” diye geçmi-
şin en güzel eğitim masalla-
rõndan birini anlatõrlar. Üs-
telik bu masal bir gerçek.
Baştarafı Arka Sayfada
Beyoğlu’nda gayri resmi baskõ
MELTEM YILMAZ
Beyoğlu Eğlence Yerleri Der-
neği (BEY-DER) Başkanõ Tahir
Berrakkarasu, Beyoğlu’nda
son 15 gündür devam eden ruh-
sat kontrol çalõşmalarõnõ “Be-
yoğlu’nu Feshaneleştirme po-
litikası” olarak değerlendirdi.
BEY-DER Başkanõ Berrak-
karasu, “Ruhsat verme yetki-
si 2005’te yerel yönetimlere
geçti. Belediyeye geçince ruh-
satlar süresiz ilan edildi. An-
cak belediye, süresiz ruhsatları
yenilemek istiyor. Yasa ile uy-
gulama örtüşmüyor. Amaç,
eğlence yaşamına son ver-
mek” diye konuştu.
Belediye ile emniyetin Be-
yoğlu’ndaki eğlence yerlerine
yönelik ruhsat operasyonunun,
işletmecileri yõldõrmayõ hedef-
lediğini ifade eden Berraksu,
Beyoğlu Belediyesi’ne 2. dö-
nemde AKP’li belediye başka-
nõ seçilmesinin ardõndan ruhsat
almanõn zorlaştõğõnõ ifade ederek
şunlarõ söyledi: “Her ay 465
TL’lik eğlence vergisi, çevre te-
mizlik vergisi, muhtasar, geçici
vergi, KDV, ÖTV, işgaliye,
tanesi 590 TL olan TAPDK
ruhsatı ile müzik telif hakları
gibi yükümlülükler mekânla-
rın belini büküyor. Mekân sa-
hiplerine zorla bir teftiş defteri
satılıyor, bunların içinde ‘gar-
sonlarõn gömlekleri kolalõ mõ de-
ğil mi’ gibi sorular bulunuyor.
Mekânlarda 40 dakikayı bulan
GBT kontrolleri yapılıyor,
personele 3 ayda bir sağlık
muayenesinin yapılması iste-
niyor ancak muayeneler yal-
nızca belediyenin gösterdiği
özel sağlık kuruluşu yaparsa
geçerli sayılıyor.”
Depremzedeler yine mağdur
SELDA GÜNEYSU
ANKARA - Belediye-İş Eği-
tim Basõn Yayõn Genel Sekrete-
ri Bayram Özkan, 17 Ağustos
depreminin ardõndan Kocae-
li’ndeki “Irak Arızlı Konutla-
rı”na yerleştirilen depremzede-
lerin “oturma süreleri doldu-
ğu” gerekçesiyle konutlardan
çõkarõlmak istendiğini belirtti.
Özkan, “Depremzedeler çıka-
rılıyor, yerlerine bürokratlar
yerleştiriliyor. Depremzedeler
çadır kurdular. Belediye-İş
olarak biz de depremzedelerin
yanındayız” dedi.
Kocaeli’nde Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan’õ protesto eder-
ken gözaltõna alõnanlar arasõnda
yer alan Özkan, gazetemize yap-
tõğõ açõklamada, gözaltõnda ol-
duklarõ sõrada yine Erdoğan’a so-
runlarõnõ anlatmak isterken göz-
altõna alõnan depremzedelerle
görüştüklerini belirtti. Özkan,
“Belediye-İş olarak kendileri-
ne nasıl yardım edebileceğimizi
sorduk. Bize, haklarını ara-
yacaklarını ve asla geri dur-
mayacaklarını söylediler. ‘Se-
simizi duyurana kadar mücade-
le edeceğiz’ dediler” diye ko-
nuştu. Özkan ayrõca Kocaeli Bü-
yükşehir Belediyesi’nde çalõ-
şanlarõn türlü baskõlarla sendika
değiştirmeye zorlandõklarõnõ ve
bu baskõlara karşõ 79 gündür ey-
lem yaptõklarõnõ belirtti. Başba-
kan Erdoğan’õn ilden ayrõlana
dek gözaltõnda tutulduklarõnõ
söyleyen Özkan, sözlerini şöyle
sürdürdü: “AKP’li Kocaeli Bü-
yükşehir Belediyesi, işçilerin
sendika seçme iradesine bas-
kılarla ve sürgünlerle müda-
hale ediyor. Kocaeli Büyükşe-
hir Belediyesi ve İSU’da çalışan
Belediye-İş Sendikası’nda ör-
gütlü işçileri, yandaş Hizmet-
İş Sendikası’na geçirme ope-
rasyonu iki ayı aşkın bir süre-
dir devam ediyor. Pek çok ar-
kadaşımız bağlı bulundukları
sendikayı değiştirmedikleri ge-
rekçesiyle, görevleri dışında iş-
lerde çalıştırılıyor.”
Divriğililer Kültür Şenliği’nde buluştu
Divriği Kültür Derneği’nin geleneksel
olarak gerçekleştirdiği “Pilav ve Kültür
Şenliği’nin” 25. incisi 28 Haziran Pazar
günü Göktürk Köyü Şişli Vakfı Piknik
Alanı’nda yapıldı. Yaklaşık 6 bin kişinin
katıldığı şenliğin bu yılki katılımcı konu-
ğu Devrimci İşçi Sendikaları Konfede-
rasyonu (DİSK) oldu. Şenliğe katılarak bir
konuşma yapan DİSK Başkanı Süley-
man Çelebi, Divriği Kültür Derneği’nin
toplumsal muhalefet içindeki yerine dik-
kat çekerek, “Daha demokratik bir Tür-
kiye için mücadelemiz Divriği halkıyla
omuz omuza devam edecek’’ dedi. CHP
İstanbul Milletvekili Necla Arat, Bağım-
sız İstanbul Milletvekili Ufuk Uras, TTB
Başkanı Gençay Gürsoy, ÖDP Genel Baş-
kanı Alper Taş ve DİSK Genel Sekreteri
Tayfun Görgün’ün de katıldığı etkinlik-
te, Divriği Kültür Derneği Başkanı Ali
Durmuş, şenlikte DİSK Başkanı Süleyman
Çelebi’ye günün anısına bir plaket verdi.
‘Gülen düğmeye bastı’
ANTALYA (Cum-
huriyet Bürosu) - Yar-
gõtay Onursal Başsav-
cõsõ Vural Savaş, Er-
genekon operasyonunun
ardõndan Fethullah Gü-
len’in aydõnlarõ ve med-
yayõ susturmak, orduyu
sindirmek üzere düğ-
meye bastõğõnõ söyledi.
Atatürkçü Düşünce Der-
neği (ADD) Antalya Şu-
besi, Antalya Cumhuri-
yet Okurlarõ (CUMOK)
ve Biz Kaç Kişiyiz Plat-
formu’nun Yavuz Özcan
Parkõ’nda birlikte dü-
zenlediği “Faşizm ve
Demokrasi” konulu
konferansa katõlan Yar-
gõtay Onursal Başsav-
cõsõ Vural Savaş, anaya-
sa değişikliğine ilişkin
görüşlerini dile getirdi.
Savaş, Türkiye’de son
dönemde aydõnlarõn Er-
genekon adõ altõnda sus-
turulmaya çalõşõldõğõnõ
da söyledi.
Daha önceki anayasa
değişikliğini alkõşlayan
aydõnlarõn şimdi de sivil
anayasa taraftarõ olduk-
larõnõ ifade eden Savaş,
“Anayasayı bölücü
parti de destekleyecek.
Bu Cumhuriyete yapı-
lan bir ihanettir” dedi.
Hükümetin anayasa
değişikliğiyle, ülkeyi
böleceğini ileri süren
Savaş, “Anayasayı de-
ğiştirdikten sonra Yü-
ce Divan korkusun-
dan kurtulup Türki-
ye’nin bölünmesi için
ellerinden gelen her
şeyi yapacaklar” diye
konuştu. Savaş, Erge-
nekon operasyonunun
ardõndan Fethullah Gü-
len’in aydõnlarõ ve med-
yayõ susturmak, orduyu
sindirmek için düğmeye
bastõğõnõ ileri sürdü. Sa-
vaş, Ergenekon operas-
yonuyla yapõlan sindir-
melerin, Yüce Di-
van’dan kurtulmak ve
dinci faşist bir dönemi
getirmek için yapõldõ-
ğõnõ belirtti.
Vural Savaş, tarikatõn aydõnlar ve medyayõ susturmak istediğini söyledi
Başarılı personele ödül
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Türk Silahlõ Kuvvetleri (TSK) 2008 Yõlõ Spor
Eğitim ve Bilim Alanõnda Başarõlõ Olan Per-
sonelin Ödül Töreni, Genelkurmay Başkanlõ-
ğõ Karargâhõ’nda yapõldõ. Genelkurmay Baş-
kanlõğõ’nõn internet sitesinde yer alan açõkla-
mada, 27 subay, 9 astsubay, 11 askeri öğren-
ci, bir askeri memur, bir malul gazi ve bir uz-
man erbaştan oluşan toplam 50 personelin
2008 yõlõnda TSK’yi uluslararasõ ve ulusal
spor yarõşmalarõnda üstün başarõ ile temsil et-
tiği belirtildi. Başarõlõ personel, ödüllerini Ge-
nelkurmay Başkanõ Orgeneral İlker Başbuğ
ve kuvvet komutanlarõnõn elinden aldõ.
Schengen askıda
Haber Merkezi - 8-10 Temmuz’daki
G-8 zirvesine ev sahipliği yapacak olan
İtalya, Schengen anlaşmasõnõ geçici bir
süre için askõya aldõ. L’Aquila kentindeki
G-8 zirvesinde güvenliği sağlamak amacõ
ile 15 Temmuz’a kadar Schengen giriş-
lerde kontrol yapõlacak.
Atatürk mektubu davası
İstanbul Haber Servisi - Atatürk ile
Latife Hanõm arasõndaki yedi mektubun An-
tik AŞ’nin müzayedesinde satõşa sunulma-
sõyla ilgili olarak aralarõnda antikacõ Hulusi
Turgay Artam’õn da bulunduğu üç kişi hak-
kõnda dava açõldõ. Sanõklarõn, “müzeye bildi-
rimi yapõlmamõş kültür varlõklarõnõ satõşa arz
ve kabul ettikleri” iddiasõyla hapisleri istendi.
Toprak’ın yeğeni yangında öldü
İstanbul Haber Servisi - İşadamõ Halis
Toprak’õn yeğeni Mehmet Emin Toprak’õn
Beşiktaş’taki ofisinde yangõn çõktõ. Ofiste
baygõn halde bulunan ve karbonmonoksitten
zehirlendiği anlaşõlan Toprak, kaldõrõldõğõ
hastanede yaşamõnõ yitirdi.
Otobüs devrildi: 5 ölü
AMASYA (AA) - Ankara’dan Samsun
yönüne giden Ömer Aydoğan’õn kullandõğõ
yolcu otobüsünün Çaybaşõ Köyü Ağayokuşu
yöresinde devrilmesi sonucu sürücü Aydo-
ğan, Nimet Duran, Kezban Almalõ, Cevat
Kõcõr ve Berran Baldağ olay yerinde yaşamõ-
nõ yitirdi. Kazada yaralanan 45 kişi çeşitli
hastanelerde tedavi altõna alõndõ.
TAYAD’dan CHP’ye ziyaret
İstanbul Haber Servisi - Tutuklu Ai-
leleri Yardõmlaşma ve Dayanõşma Derneği
(TAYAD) üyeleri, cezaevlerinde yaşanan
sorunlarla ilgili olarak Adalet Bakanõ Sadul-
lah Ergin ile görüşme talebine aracõ olmasõ
için dün CHP İstanbul İl Başkanõ Gürsel Te-
kin’i ziyaret etti. TAYAD üyeleri, F tipi ce-
zaevlerinde yaşanan sorunlar konusunda
CHP’nin kendilerine destek olmasõnõ ve so-
runu TBMM’ye taşõmasõnõ istediler.
Erdoğan’ın oğlu bedelli asker
Haber Merkezi -
Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan’õn küçük oğlu
Necmettin Bilal Erdo-
ğan’õn bedelli olarak as-
kerlik görevini yapmak
için Burdur Binbaşõ Ma-
ruf Kõşlasõ’na teslim ola-
cağõ öğrenildi. Üniversi-
te eğitimini ABD’de ta-
mamlayan Bilal Erdoğan 2004 yõlõndan bu
yana Dünya Bankasõ’nda çalõşõyor.
Öğrenci üniformaları kalkabilir
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Milli Eğitim Bakanõ Nimet Çubukçu, Öğren-
ci Okul Kõyafetlerini Değerlendirme Çalõşta-
yõ’nda, öğrenci, öğretmen ve velilerden ge-
len talep ve şikâyetlerden öğrenci kõyafetle-
rinde artõk yeni bir şekillendirmeye ihtiyaç
olduğunu söyledi. Çubukçu üniformalarõn
buna göre kaldõrõlabileceğini söyledi.
Bursa’da yıldırım 3 can aldı
BURSA (AA) - Bursa’nõn Mudanya il-
çesinde tarlada sulama yapan Hüseyin Bora
(39), yõldõrõm düşmesi sonucu ağõr yaralõ
olarak kaldõrõldõğõ hastanede öldü. Karaca-
bey’deyse kendilerine ait tarlalarda çalõşõr-
ken yõldõrõm isabet eden Neşat Kurt (27)
olay yerinde, Ali Yavuz (38) ise kaldõrõldõğõ
Karacabey Devlet Hastanesi’nde öldü.
10 NUMARA ÇEKİLDİ
5, 6, 8, 14, 20, 31, 32, 36, 39, 40, 42, 46,
51, 52, 53, 57, 63, 67, 70, 72, 74 80