18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 22 HAZİRAN 2009 PAZARTESİ 4 HABERLER 2000’Lİ YILLARDA ERDAL ATABEK Vatandaşla Konuşurken... - Nasılsın? Hayat nasıl gidiyor? - Nasıl olsun.. Halimiz ortada. İş yok güç yok. - Piyasa durgun değil mi? Esnaf çok şikâyetçi. - Durgun değil.. piyasa ölmüş. - Ne olacak peki? - Devlet bir çare bulacak artık. Bıçak kemiğe da- yandı. Oğlan üniversiteyi bitirdi, o da işsiz. - Hükümet bir şeyler yapıyor mu? - Hükümet çalışıyor. Bak vergileri indirdiler. Oto- mobil piyasası canlandı. - Evet canlandı da, keşke büyük arabaların ver- gileri daha az inseydi. - Neden? Araba arabadır değil mi? İndi mi hep- si iner işte. - Sen de araba aldın mı? - Ben işsizim iki yıldır, ne arabası? - Hükümet çalışıyor dedin de.. - Hükümet çok çalışıyor. Çalışıyor ama, onlar da ne yapsın? - Neden ne yapsın diyorsun? - Devlet çalışmıyor ki.. Devlet işlemiyor. - İyi de devleti hükümet yönetmiyor mu? - Yok, öyle değil. Devlet ayrı, hükümet ayrı. - Neden ayrı olsun vatandaşım, devlet nedir ki? - Ben bilmem. Bildiğim devlet ayrı, hükümet ay- rı. - Şimdi senin oğlun üniversiteyi bitirdi, iş bulamıyor değil mi? - Evet. - Peki, işi kim verecek? - Devlet verecek.. ama oralı değil ki... Devlet iş ver- mezse bu çocuk nereden iş bulacak? - Hükümet ne yapıyor peki? - Hükümet bu krizi önlemeye çalışıyor. Zaten kriz de bizi pek vurmadı. - Kriz vurmadı diyorsun da, sen işsizsin, oğlun iş- siz. Nasıl oluyor bu? - Artık ne bulursak yapacağız. Hükümet de ne yap- sın, çalışıyorlar işte. - Otomobil vergilerini indirdiler değil mi? - Otomobil. Beyaz eşya. Bilgisayar. Hepsi ucuz- ladı. - Sen ne aldın bu arada? - Bir şey almadık. Neyle alacaksın? Oğlanın bil- gisayarı vardı zaten. - O ne yapıyor bilgisayarla? - Oturuyor başına, saatlerce. Ne yaptığını bilmi- yorum. Ben kullanmasını bilmiyorum. - Şimdi seçim olsa oyunu nereye verirsin? - Hükümete veririm. Hükümetin partisine. Se- çimlerde onlara veririm oyumu. - Yani durumdan memnunsun. - Kendi durumuma bakmam ben. Bu durumla hü- kümetin bir alakası yok ki.. - Nasıl yok bu durumla hükümetin alakası. - Yok işte. Aslında hepsini düzeltecekler ama ra- hat bırakmıyorlar ki. - Hükümeti mi rahat bırakmıyorlar. - Evet. Hükümeti rahat bırakmıyorlar. - Meclis’te çoğunlukları yok mu? Kim hükümeti rahat bırakmıyor? - Muhalefet rahat mı veriyor? Her gün şikâyet, her gün şikâyet, yeter canım. - Muhalefetten sen de şikâyetçisin demek!. - Şikâyetçiyim ya.. Hep kavga hep kavga. Bize dö- nüp bakan yok ki... - Sana hükümetin bakması gerekmiyor mu? - Hükümeti rahat bıraksalar bakacak da, rahat ka- lamıyor adamlar. - Çok yolsuzluk var diyorlar. - Ne zaman yoktu ki.. Çoğu da çekememezlikten. - Ama birden zengin olanlar artmış. - Kısmet artık. Bir gün bizim de kısmetimiz açı- lacak. Hele sabırlı olalım. - Evet. Sabırlı olalım. Bakalım günler ne göste- recek? [email protected] Krizin etkilerini bertaraf etmek için çalõşma yapõldõğõnõ belirten Canikli’den ilginç yorum ‘IMF’ye bağõmlõlõğõ aştõk’ Nurettin Canikli. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP Grup Başkanvekili Nurettin Ca- nikli, IMF’ye direndiklerini ve IMF’ye bağõmlõlõğõ aştõklarõnõ ileri sürerek “IMF ile anlaşmasak da olur” diye ko- nuştu. ANKA’ya demeç veren AKP Grup Başkanvekili Nurettin Canikli, ekono- mik krizin etkilerini bertaraf etmek için yoğun bir çalõşma yapõldõğõnõ ve ted- birler alõndõğõnõ kaydederek, iki ana ko- nu üzerinde yoğunlaştõklarõnõ söyledi. Konulardan birincisinin talebin can- landõrõlmasõ olduğunu ifade eden Ca- nikli, “Çünkü dünyada finans krizi olarak başlayan krizin Türkiye’de yan etki olarak reel sektör üzerinde bir tahribatı var. Üretim üzerinde, do- ğal olarak istihdam üzerinde olumsuz bir etkisi var. Reel sektör üzerinde sa- tışların düşmesi, talebin daralması ve finansman sıkıntısı ortaya çıkıyor” di- ye konuştu. Türkiye’nin kesinlikle krizden dün- yadan önce çõkacağõnõ kaydeden Canikli, bankalarda, kredilerde sõkõntõ olmadõğõnõ belirtti. Canikli, üretimin istihdama yansõmasõnõn 2009’un son çeyreği ve 2010’un ilk çeyreğinden itibaren görü- leceğini ifade etti. IMF müzakere sürecine de değinen Canikli, “IMF ile anlaşacağız diye ku- ralımız, önyargımız yok. Türkiye ekonomisi uluslararası bir denetim ya da destekleme mekanizması olmadan da ayakları üzerinde durabilir nok- taya geldi” dedi. Krizin birçok yerde aynõ sonuca ulaş- tõğõna işaret eden Canikli, krizin reel sek- tördeki etkilerinin ABD’de de Türki- ye’de de aynõ olduğunu kaydetti. Çö- zümün de aynõ olduğunun altõnõ çizen Canikli, “Siz ‘Amerika’da kamu mali- yesine para politikasõ harcama politikasõ uygulayõn’ derken Türkiye’de ve ge- lişmekte olan ülkelere bildiğimiz o klasik şablonları sunmaya çalışırsa- nız açıkça çifte standart olur. Biz ona karşı çıkıyoruz zaten” dedi. Canikli, şunlarõ dile getirdi: “IMF’nin önerileri eğer kabul edilmiş olsaydı bi- zi sıkıntıya sokardı. İşin siyasi kıs- mından bahsetmiyorum; ekonomik açıdan değerlendiriyorum tamamen. Biz direndik, haklı olduğumuz orta- ya çıktı. IMF de bu klasik şablonla- rını gözden geçirdi. Aslında IMF kendi yapısını değiştirmesi lazım. Gelişmekte olan ülkelerin daha faz- la söz sahibi olması lazım. IMF sadece gelişmekte olan ülkelere değil gelişmiş ekonomilere de bir gözetim kurulu- şu olarak öneride bulunabilmeli.” Başõndan beri “IMF ile anlaşmak zo- runda değiliz” görüşünü savundukla- rõnõ dile getiren Canikli, alõşõlagelmiş bir tabuyu yõktõklarõnõ savundu. “IMF ile anlaşmazsak da olur” diyen Canikli, Türkiye’de uzun yõllardan beri IMF alõş- kanlõğõ olduğunu kaydetti. IMF’siz de olabileceğini ispat ettiklerini ileri süren Canikli, “En zor dönemimizde bile, ki Türkiye’nin en ağır yaşadığı kriz- lerden biriydi, Türkiye’nin içinden bu kriz geçerken bu yaşandı ve IMF’siz de o zor süreci atlattık” dedi. Ne yaptõklarõnõ bildiklerini ifade eden Canikli, IMF’ye bağõmlõlõğõ aştõklarõnõ, Türkiye’nin ille de IMF’ye bağlõ ol- madõğõnõ söyledi. Türkiye’nin kesinlikle krizden dünyadan önce çõkacağõnõ kaydeden AKP Grup Başkanvekili Nurettin Canikli, bankalarda, kredilerde sõkõntõ olmadõğõnõ belirtti. Baykal, CHP’nin hazõrladõğõ yasa teklifinin TBMM’ye sunulduğunu söyledi ‘Alevilerin sorunu çözülür’ SEÇİL SOLMAZ ANTALYA - CHP Genel Başka- nõ Deniz Baykal, partisinin verdiği kanun teklifinin kabul edilmesi ha- linde Alevilerin yaşadõğõ sorunlarõn bir günde çözüleceğini belirtti. Antalya’nõn Elmalõ ilçesine bağ- lõ Teke köyünde düzenlenen 25. Abdal Musa Anma Törenleri’ne ka- tõlan Baykal, cemevlerinin hukuki konumunun netleşmesi, zorunlu din dersinin kaldõrõlmasõ, Diyanet’in içinde Alevilerin de temsil edilme- si amacõyla CHP’nin hazõrladõğõ ka- nun tekliflerini TBMM’ye sundu- ğunu anõmsattõ. Baykal, “Kimse telaşlanmasın, kimse heyecanlanmasın. Biz CHP olarak bu konuları artık kanun teklifi haline getirdik. O kanun Meclis’te görüşülür, oylanır ve bu iş biter. Hiç tereddüte gerek yok, her şeyin çözümü var. Çözü- mü de bizim sorumluluğunu üst- lendiğimiz çözümdür. İnanıyoruz ki peşrevi bırakıp doğrudan işi tut- maya kalkarsak yapacağımız iş, bu konuda hazırlanan tasarıları bir an önce kanunlaştırmak, ge- reğini bir günde yapmak. CHP olarak buna hazırız” dedi. Bu konuda herkesi CHP’ye destek olmaya çağõran Baykal, “Bu konu- larda ne söyleniyorsa gereğini yapsınlar; toplantılara, yemekle- re, platformlara ihtiyaç yok.. eğer başka amacı yoksa. Eğer sorunu çözmekten ibaretse maksat, o za- man yolu budur. ‘O vesileyle biz başka bir iş arõyoruz, hareketi böl- mek, parçalamak istiyoruz, maaşla kendimize bağlõ kesimler oluşturmak istiyoruz’ diyorsanız onu bilemem. Benim aklım onlara ermez” diye konuştu. Abdal Musa’nõn, “Kavgalı yer- den kaç, uzaklaş” sözlerine atõfta bulunan Baykal, sözlerini şöyle sür- dürdü: “CHP’yi Türkiye’nin özlemine uygun bir parti haline getirmemiz gerektiğini bütün milletle birlikte değerlendirdikten sonra demiş- tim ki, ‘Kavgalõ eve kõz vermezler, kavgalõ partiye oy vermezler’. Biz önce kavgayı bitireceğiz. Abdal Musa da bize bunu öğütlüyor.” Alevi Kültür Dernekleri Genel Başkanõ Tekin Özdil ise dünyanõn hiçbir yerinde 500 yõl baskõ ve kat- liam gören başka bir toplumsal ke- simin olmadõğõnõ belirterek, “Dev- let, kör olsun. Vatandaşın kadın mı, erkek mi, Alevi mi, Sünni mi, Laz mı, Çerkez mi olduğunu gör- mesin. Devlet, vatandaşına yurttaş gözüyle baksın” dedi. Karacaahmet Dergâhõ Genel Baş- kanõ Muharrem Dede ise hacca mil- yarlarca dolar para harcandõğõnõ, ama Alevi törenlerine getirmek için bir ambulans bile bulamadõklarõnõ vurguladõ. Teke köyünde düzenlenen 25. Abdal Musa Anma Törenleri’ne katılan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal yap- tığı konuşmada, “Biz önce kavgayı bitireceğiz. Abdal Musa da bize bunu öğütlüyor” dedi. (Fotoğraf: AA) CHP lideri Baykal, Antalya’nõn Elmalõ ilçesine bağlõ Teke köyünde düzenlenen 25. Abdal Musa Anma Törenleri’ne katõldõ. ADD AÇIKLAMASI ‘İrtica ile savaşmak suç sayılmaktadır’ MEHMET MENEKŞE AMASYA - Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Genel Yönetim Kurulu toplantõsõ, Amas- ya Genelgesi’nin 90. yõldönümünde Amasya’da Emin Efendi Oteli’nde yapõldõ. Toplantõ sonrasõ yayõmlanan açõklamada yurdun bütünlüğü ve ulu- sun bağõmsõzlõğõnõn 90 yõl önceki gibi yeniden tehdit altõnda olduğu vurgulanarak “İrtica ile sa- vaşmak suç sayılmaktadır. Bu çerçevede Türk Silahlı Kuvvetleri de hedef tahtasına oturtul- muştur” denildi. ADD Genel Yönetim Kurulu toplantõsõna Ge- nel Sekreter Elif Çuhadar, Genel Sayman Celal Akpınar, Genel yönetim Kurulu üyeleri Fethi Karaduman, Erol Sarıal, Metin Kuzugüden, Nuri Osman Apaydın, Turgut Ünlü, Amasya Şube Başkanõ Cihan Sancak, Çorum, Tokat, Samsun, Ordu ADD şube başkanlarõ katõldõ. ADD’nin kuruluşunun 20. yõldönümü nedeniy- le Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayõs 1919’da Samsun’a çõkõşõ ve Kurtuluş Savaşõ’nõ başlatmak için takip ettiği güzergâh üzerinde önemli merkezlerde yapõlmasõ planlanan toplantõ Amasya Emin Efendi Oteli’nde gerçekleştirildi. ADD Genel Yönetim Kurulu toplantõlarõnõn 23 Temmuz’da Erzurum’da, 4 Eylül’de Sõvas’ta, 27 Aralõk’ta Ankara’da yapõlacağõ belirtildi. Genel Sekreter Elif Çuhadar tarafõndan oku- nan ortak açõklamada, Türkiye’nin 90 yõl sonra yeniden, emperyalizm ve işbirlikçilerinin hede- fi haline geldiği, ülkede bölücü ve gerici unsur- larõn eyleme geçtiği tehlikeli bir süreç yaşandõ- ğõ belirtildi. Çuhadar, “Özelleştirme ve ya- bancılaştırmalar sonucu ekonomimiz ulus dışına kaynak aktaran bir yapıya dönüşmüş- tür. Dışa bağımlı ekonomik düzende; işsizlik büyümekte, halkımız tarihin en acımasız yoksulluğu altında ezilmektedir” dedi. Çiçek: Türkiye birinci ligde SERMET ÇUHADAR KAHRAMANMARAŞ - Başba- kan Yardõmcõsõ Cemil Çiçek, “De- mokrasinin adı da AKP’dir. De- mokrasiden şaşmak yok, demok- rasiyi askıya almak yok. Antide- mokratik yollardan iktidar değiş- tirme yok. Bunlar artık son kul- lanım tarihi geçmiş yol ve yön- temlerdir. İktidarlar seçimle ge- lir, seçimle gider. Bunun dışında- ki her yol çıkmaz yoldur. Türki- ye’yi geriye götürür” dedi. Çiçek, 12 Şubat Stadyumu’nda yapõlan AKP Kahramanmaraş 3. İl Kongresi’nde yaptõğõ konuşmada AKP’yi iktidara milletin getirdiğini belirterek AKP iktidarõndan önce Türkiye’nin üçüncü dünya ülkesi olduğunu savundu. Çiçek, “Adeta, bir üçüncü dünya ülkesiydi. Kimse ne yaptığını, ne yapacağı- nı bilmiyor, bir hükümetin var olup olmadığı bile şüpheli. Koa- lisyonlar, hayat pahalılığı, yatı- rımsızlık, arka arkaya yaşanan krizler, ekonomik sıkıntılar ülke- yi bir darboğaza götürmüştü. Türkiye bir üçüncü lig ülkesi iken bugün birinci ligde top oy- nayan, politika üreten, faaliyet gösteren bir ülke haline geldi” di- ye konuştu. Çiçek, Türkiye olma- dan Avrupa Birliği’nin stratejik güç olamayacağõnõ da ileri sürdü. AKP’ye övgüler dizdi KONYA (Cumhuriyet) - CHP İstanbul Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu, Kon- ya’nõn Akşehir ilçesinde dü- zenlenen Yörük ve Türkmen Kültür Şöleni’nde, türbanlõ bir lise öğrencisiyle türban sorununu tartõştõ. Kõlõçda- roğlu, öğrencinin “CHP bi- zim başörtü sorunumuzla alakalı ne yapacak?” soru- suna, “Bizim iktidarımızda göreceksiniz, başörtüsü so- runu da kendiliğinden çö- zülecek” yanõtõnõ verdi. Akşehir’de Akyörder ta- rafõndan bu yõl 13.’sü dü- zenlenen Yörük ve Türk- men Kültür Şöleni’ne katõlan Kõlõçdaroğlu, yurttaşlarõn yo- ğun ilgisi ile karşõlaştõ. Kõ- lõçdaroğlu, kõsa bir selamla- ma konuşmasõ yaptõktan son- ra yörük çadõrlarõnõ geze- rek, yurttaşlarla sohbet etti. Bu sõrada açõlan bir kerme- sin yanõnda başörtülü ka- dõnlarõn hatõrõnõ soran Kõ- lõçdaroğlu’na kalabalõk için- deki, Konya Fen Lisesi 2. sõ- nõf öğrencisi Şeymanur Örs, “Burada üniversiteye, li- seler ve fen lisesine giden arkadaşlarımız var. Acaba CHP bizim başörtü soru- numuzla alakalı ne yapa- cak?” diye sordu. Kõlõçda- roğlu, “CHP iktidar ol- duktan sonra böyle bir so- run kalmayacaktır. İki te- mel öğe var. Çünkü biz inançların ve ırkların si- yasete alet edilmesini iste- miyoruz” dedi. Aldõğõ yanõt üzerine yeniden söz isteyen liseli Örs, “Yani tamamen çıkarılsın mı istiyorsunuz?” diye sordu. Kõlõçdaroğlu ise, “Hayır hayır öyle bir şey demedim. Bakın, çünkü si- yaset inancın konusu de- ğildir. Biz dini ne olarak al- gılarız? Dini olduğu gibi kabul ederiz. Tartışmayız dinimizi değil mi?” diye cevap verdi. “Size saygı duyuyorum, sizin de bizim inançları- mıza saygı duymanızı isti- yorum” diyen Örs, daha sonra Kõlõçdaroğlu ile birlikte hatõra fotoğrafõ çektirdi. ‘CHP iktidar olunca sorun çözülecek’ Kõlõçdaroğlu, liseli kõzla türbanõ tartõştõ İstanbul Haber Servisi - İsmaila- ğa cemaati lideri Mahmut Ustaos- manoğlu’nu umreye uğurlamak için Atatürk Havalimanõ’na gelen mürid- leri izdihama neden oldu. İstanbul Atatürk Havalimanõ dün ilginç bir uğurlama törenine sahne oldu. İsmailağa cemaati lideri Mah- mut Ustaosmanoğlu’nu umreye göndermek için 5 bin müridi havaa- lanõna akõn etti. Ustaosmanoğlu’nu görmek isteyen müridleri uzun kuy- ruklar oluşturdu. Dõş Hatlar Gidiş Terminali’nde izdiham yaşandõ. Ce- maat lideri Ustaosmanoğlu ve eşi, iç kapõlardan geçirilerek müritlerine gösterilmeden uçağõn kapõsõna götü- rüldü. Mahmut Hoca ve eşi Müşer- ref Ustaosmanoğlu, THY’nin Cid- de uçağõ ile umreye gitti. Müridler izdiham yarattı İsmailağa cemaati lideri Ustaosmanoğlu’nu umreye Atatürk Havalimanõ’ndan 5 bin müridi uğurladõ Ustaosmanoğlu’nu görmek isteyen müridleri uzun kuyruklar oluşturdu. Türk: PKK silahları gömmeye hazır ADANA/BATMAN (Cumhu- riyet) - DTP Genel Başkanõ Ah- met Türk, Kürt sorununun şiddet ve silahla çözülemeyeceği konu- sunda önemli bir inanç olduğunu ve PKK’nin silahlarõ gömmeye hazõr olduğunu savundu. Türk, Sırrı Sakık ve Aysel Tuğ- luk ile birlikte partisinin Adana il kongresine katõldõ. PKK flamasõ ta- şõyõp terör örgütü ve Öcalan lehine slogan atan partililere hitap eden Türk, “İmralı’da Sayın Öcalan ve PKK, demokratik, sivil, bir proje olduğu takdirde silahları tama- mıyla gömmeye hazır olduğunu söylüyor. Ayrıca biz de rol alabi- liriz diyoruz. Yine akil insanla- rın, Kürtlerden, Türklerden bir grup oluşturarak bu sorunun ba- rışçıl bir çözümü konusunda ka- pılarını açıyoruz” diye konuştu. Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül’ün samimi olduğunu savunan Türk, “Ancak Cumhurbaşkanı’nın iyi niyetine rağmen, hükümetin acz içinde olduğunu görüyoruz” dedi. DTP Grup Başkanvekili Sela- hattin Demirtaş da Batman’da yaptõğõ konuşmada Başbakan Tay- yip Erdoğan’õn çözüm için ya DTP, ya Abdullah Öcalan’la gö- rüşmek zorunda kalacağõnõ söyle- di. Demirtaş, Erdoğan’õn “Terörle aralarına mesafe koysunlar” şar- tõnõ hatõrlatarak, çözüm için önleri- ne konulan şartlarõ kabul edecek durumda olmadõklarõnõ söyledi. Hükümeti eleştirdi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle