22 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 1 HAZİRAN 2009 PAZARTESİ 18 SPOR Şampiyonluk hesabı tuttu CAN İŞBAKAN Aslõnda Rüştü’nün Denizlispor maçõnõn ardõndan sõcağõ sõcağõna sarfettiği sözler Beşiktaş’õn bu sezonki hikayesinin kõsa bir özetini temsil ediyordu. Ne diyordu başarõlõ oyuncu: “İyi ve kötü günlerimiz oldu ama Mustafa Denizli bizi idare yeteneğiyle şampiyonluğa taşıdı.” Oldukça haklõydõ Rüştü, nasõl olmasõn ki? Futbolun her evresini yaşamõş bir oyuncuydu o. Onun sözleri koca bir sezona õşõk tutuyordu. Sezon başõna dönelim bir an için... Ertuğrul Sağlam, genç ve mücadeleci bir takõm kurmuştu Beşiktaş’ta... Turkcell Süper Lig’e de iyi bir giriş yapmõştõ Siyah - Beyazlõlar. Ancak Avrupa’da hiç de iyi bir durumda değildiler. UEFA Kupasõ ön elemelerinde Ukrayna temsilcisi Metalist Kharkiv, Beşiktaş’õ evinde 4-1 yenerken dağõlõyordu temsilcimiz. Büyük düşlerle açõlan Avrupa kapõsõ, sert bir şekilde kapanõyordu Siyah - Beyazlõlarõn yüzüne... Bu da sonu oluyordu Ertuğrul Sağlam ve ekibinin... Hacettepe maçõnõ 6 Ekim 2008’de 2-1 kazanan Beşiktaş’ta Sağlam son kez giyiyordu Siyah - Beyaz ceketini üzerine... Denizli’nin gelişi Ah o Ekim ayõ!.. Beşiktaş’õn yazgõsõnõn belirlendiğini kim bilebilirdi o 31 günlük periyotta... 7 Ekim’de Sağlam giderken hemen 2 gün sonra Mustafa Denizli, yüreğine kazõnmõş renklerin kapõsõndan içeri giriyordu. O gün Denizli’nin ne dediğini hatõrlayalõm: “Benden neler beklendiğini biliyorum. Herkese layık olmak için çalışacağız. Sadece Beşiktaş camiasına değil, Beşiktaş camiasını temsil eden teknik adam olarak Türk futboluna hem kulübüm adına, hem takımım ve ekibim adına iyi şeyler söyletmek ve yazdırmak için çaba sarf edeceğiz. Herkes görevini yerine getirecektir. Bitiş bizi bekliyor. O bitişi yaşamak için çalışacağız.” Evet, ünlü teknik adamõn dediği gibi, hatalar da yapmõştõ Denizli... Eleştirilmiş, yerden yere vurulmuş, yaftalarla karşõ karşõya kalmõştõ. Göreve gelmesinin ardõndan Beşiktaş’õn başõndaki ilk 10 haftasõnda 4 galibiyet, 4 mağlubiyet, 2 de yenilgi alõyordu. En son Galatasaray’a 21 Aralõk’ta 4-2 yenilen Beşiktaş’õn hocasõ mücadelenin ardõndan şu yorumu yapõyordu: “Psikolojik olarak camiada şu anda en büyük desteğe ihtiyacı olan benim. Büyük takımda oynayabilecek isimler takımda kalacak olmayanlar gönderilecek. Bu süreçten sonra ideal kadroyu ortaya koyacağız.” Futbolculara ‘Sizden fedakarlõk ve takõm ruhu istiyorum’ dedi çifte zafere imza attõ Operasyon zaferi getirdi İ lk bölümü 6. kapatõyordu Beşiktaş, lider Sõvasspor’un 6 puan gerisinde... Denizli bir hamle yapmalõydõ. Önce transfer dedi. Ernst ve Yusuf transferlerini gerçekleştiren Beşiktaş’ta eleştirilerin odak noktasõnda yine deneyimli teknik adam vardõ. “34 yaşındaki Yusuf mu Beşiktaş’ı kurtaracak?”, “Ernst’in kariyeri Beşiktaş’a yakışmaz” söylemlerine pek de oralõ olmamõştõ Denizli... Ve diriliş gerçekleşiyordu. Ligin ikinci yarõsõnõn başlamasõyla 13 maçta alõnan 9 galibiyet potaya sokuyordu Siyah - Beyazlõlarõ... 60 puanla zirvede yer alan Sõvasspor’un hemen ensesindeydi Beşiktaş 59 puanla... Denizli’nin tüm tahminleri gerçekleşiyor, ona ‘kâhin’ diyenler utanõyordu. Ancak 3 Mayõs’ta İnönü Stadõ’nda gelen 2-1’lik F.Bahçe yenilgisi büyük bir üzüntü veriyordu Beşiktaş’a... İşte bu derbinin ardõndan Denizli ağzõndan şu sözler dökülüyordu: “Elimize kadar gelen fırsatı kullansak ligi bitirmiştik. Şampiyonluk için en büyük aday halen biziz. Hedefte sapma yok.” Bu sözler, yõkõlan futbolcularõ bir gerçeğe inandõrõyordu. Evet, gerçekten de hedefte sapma yoktu. Çünkü Sõvas da tam o saatlerde G.Antep’e takõlmõştõ. Artõk şampiyonluğa 4 hafta kalmõştõ. Fikstürü en zor gözüken takõm olan Beşiktaş’a otoriteler fazla şans tanõmõyordu. Ama bir şey unutuluyordu. Bu engebeli yolun yolcusuydu Mustafa Denizli... Nerede ayağõna neyin takõlabileceğini, yolunun üzerinde ne gibi tümsekler olduğunu ezberlemişti bir kere deneyimli teknik adam. O değil miydi daha önce F.Bahçe ve G.Saray’õ şampiyonluğa taşõyan... İşte bu avantaj öne geçiriyordu Beşiktaş’õ... Zorlu Ankara deplasmanlarõ öncesinde oyuncular motivasyonunu bozmuyordu. Ankaraspor karşõsõnda alõnan 4- 1’lik galibiyetin ardõndan Beşiktaş liderliğe uzanõrken Denizli şöyle konuşuyordu mikrofonlara: “Söylenecek daha değişik şeyler var ama bundan sonra bizi takip edenin işi daha zor. Lider takımın futbolcularını soyunma odasında karşıladım ama şampiyon takımının oyuncularını da karşılayacağım.” Kendisine güveniyordu Mustafa Denizli... Kalan 3 haftada da bir sürpriz olmayacaktõ. Önce A.Gücü, ardõndan ilk derbi galibiyetiyle G.Saray zaferi ve son olarak da Denizli’den alõnan 3 puan 6 yõl aradan sonra bir gerçeği Türkiye’nin gündemine getiriyordu: “Şampiyon Beşiktaş!” ERNST VE YUSUF FARKI Beşiktaş’ın 6 yıllık bir aradan sonra kazandığı şampi- yonluğu en iyi özetleyen tümce kuşkusuz ki, “Doğru tanı, uygun tedavi ve yaşama dönüş...” Öyle ya, ligde ilk bölümü 6. sırada, şampiyon adayları- nın 6-7 puan gerisinde tamamladıktan sonra çifte kupalı bir diriliş nasıl açıklanabilir...Evet, zaferde en büyük pay da, pren- siplerini çiğneyip sezon ortasında teknik direktörlük görevini kabul eden Mustafa Denizli’nindir. Ama Nevzat Demir Tes- isleri’nin güvenlikçilerinden, mutfak kadrosuna, hizmetli- sinden İtalyan kondisyoner Stefano’ya kadar onlarca ki- şinin döktüğü ter unutulmamalı. İsterseniz 2008-2009 se- zonuna Siyah-Beyaz pencereden bir bakalım: Lige Ertuğrul Sağlam’la, ‘sağlam’ bir kadro ile giren Beşiktaş, aslında ilk 6 haftada aldığı sonuçlarla bu sezonun şampiyon adayla- rı arasında yer alabileceğini göstermişti. Kötü de oynamı- yorlardı aslında ama UEFA’dan, ‘hazin’ bir skorla eleniş, kan değişikliğini gerektiriyordu ve o güne kadar yaptığı her transferle eleştirilen Başkan Demirören belki de en doğ- ru adımını atıp ‘Mustafa Denizli’ diyordu. Niçin Denizli en doğru isimdi? Çünkü,yol iz bulmayan yabancı büyük risktiı ve bu du- rumda Lig TV yorumculuğu yapıp, Beşiktaş’ı da özel ola- rak izleyen Mustafa Denizli biçilmiş kaftandı... Ümraniye’de Denizli yasaları Önce işe tanı; yani teşhisle başlayacak, ardından takı- mın tüm enstürmanlarını kendisine bağlayacak, yönetimin, abilerin, menarjerlerin ayağını Ümraniye’den kesecekti. Elbette, Ertuğrul Sağlam’ın takımına alışması zaman ala- caktı Mustafa hocanın. Şanssız kayıplar, hakem hataları der- ken sezonun ilk yarısı biterken gelinen 6.’lık herkesin mo- ralini bozsa da Denizli, 18 haftalık ikinci yarının Beşiktaş için toparlanma süreci olacağını biliyordu. Üstelik Yusuf, Ernst gibi aksayan bölgeler için yapılan nokta transferler de Mus- tafa hocanın, “4-5 maçı çevirseler yeter” tezini doğrular ni- telikteydi. Ve bu tedavi olumlu sonuç vermişti. Gerçekten de Sıvas-G.Saray-F.Bahçe-Trabzon birbirini kırarken Ka- ra Kartal, ilk 5 sıradaki takımlara üstünlük sağlayamama- sına karşın Denizli’nin dediği gibi 26. haftada yarışın tam ortasına oturmuştu.Tökezleseler de bazen Yusuf, bazen Ernst, bazen Holosko, çoğu kez de Bobo çıkıp işi bitiriyordu. Sıvas deneyimsizlik, Galatasaray yorgunluk, Fenerbahçe huzursuzluk, Trabzon da ‘kent-antrenör’ ikilemi içinde ka- lınca Denizli’nin Beşiktaş’ı 30. haftadan sonra hem kupa, hem lig şampiyonluğunu kucaklayacak, bir anlamda tüm camiayı yaşama bağlayacaktı... F.Bahçe ve G.Saray’ın en fazla kaybı yaşadıkları sezo- nun kralı oluyordu Kara Kartal... Mustafa Denizli, “Çocuk- luk aşkım” diyerek prensiplerini çiğneme pahasına devral- dığı Beşiktaş’ı şampiyon yaparken futboldaki doğru teknik adam tercihinin faydalarını gözler önüne sermişti. ZAFERE BAKIŞ ARİF KIZILYALIN Tanõ, Tedavi ve Sonuç Beşiktaş İnönü’de taç giydiFATİH ERDOĞDU Turkcell Süper Lig’in 2008-09 sezonu şam- piyonu Beşiktaş, kupasõnõ dün İnönü Stadõ’nda düzenlenen törenle Türkiye Futbol Federasyo- nu Başkanõ Mahmut Özgener’in elinden aldõ. Yaklaşõk 35 bin Siyah - Beyazlõ taraftarõn tri- bünleri doldurduğu ve çok sayõda seyircinin stat dõşõnda kaldõğõ törende sanatçõlar Demet Aka- lın ve Mustafa Sandal’õn konserleriyle Anadolu Ateşi’nin gösterisi herkesi coşturdu. Kupa me- rasimine geçildiği sõrada havai fişeklerin atõlõp, meşalelerin yanmasõyla İnönü Stadõ’nda adeta göz gözü görmedi. Her oyuncu sahaya tek tek isimleri anons edilerek çõktõ. Zapotocny ve Si- vok çimlerin üzerinde kayarak ilginç figürler ser- giledi ve tribünleri coşturdu. Teknik direktör Mustafa Denizli’nin adõ stat hoparlöründen du- yulduğunda ise tüm Beşiktaşlõ futbolcular pod- yumun önüne gelerek ünlü çalõştõrõcõyõ karşõla- dõ ve ayakta alkõşladõ. Kupa töreni için hazõrla- nan podyumda Beşiktaş’õn kazandõğõ Fortis Tür- kiye Kupasõ ve şampiyonluk kupasõ yer aldõ. TFF Başkanõ törene geçileceği sõrada tribünlerce õs- lõklanõrken kupalarõ karõştõrdõ ve önce Fortis Tür- kiye Kupasõ’na doğru yöneldi. Bu sõrada Beşiktaş Başkanõ Yıldırım Demirören, Özgener’i uyar- dõ. Ardõndan şampiyonluk kupasõ Beşiktaşlõ fut- bolcularõn ellerinde havaya yükseldi. Oyuncu- lar bu coşkuyu taraftarlarõyla yaşamak için stat içinde tura çõkacağõ sõrada ilginç olaylar yaşandõ. Karõşõklõktan yararlanan çok sayõda Beşiktaş ta- raftarõ sahaya inerek futbolcularõn üzerine doğ- ru koştu. Durumu şaşkõnlõkla izleyen Siyah -Be- yazlõ oyuncular soyunma odasõna gitti. Özel gü- venlik güçleri yetersiz kalõrken taraftarlar saha içini boşalttõktan sonra tören yeniden başladõ. Coşku Taksim ve Beşiktaş’ta da sürdü. PERDE ARKASI ADNAN DİNÇER Kara Şövalyeler!... K im ne derse desin. Kimse Beşiktaş’ın şampiyonlğunu küçümsemeye kalkmasın. Çünkü bu başarı da şö- valye ruhu yatıyor. Ligin altıncılığından şampiyon- luk başarısına ulaşmak ve inanmayanlara karşı kılıcı çe- kip savaşmak öyle kolay bir seçim değildir. Kazandığı kar- şılaşmalarda güven vermeyen silik bir kimlikle mücade- le eden Beşiktaşlı futbolcular lider sıkıntısı yaşadıkların- dan sahada çoklukla kendinden bekleneni veremiyordu. Böyle bir ligde sezon başı pek de önemsenmemişti. İb- rahim’lerin Avusturya kampından gönderilmesiyle daha da yaralı olan kadro yeni transferlerin uyumu için süreç ya- şarken Ertuğrul Sağlam’ın da işi zorlaşıyordu. Mustafa Denizli göreve getirilirken çoğunluk karşı durmuştu. Medya şimdilik kaydıyla suskun kalırken ilk fırsatta han- çerlemek hazırlığındaydı. Şimdi ahkam kesenlere karşı en çok mücadele veren benim spor servisim ve devamında BJK TV’de olmak üzere her yerde bendim. Hatta ilginç- tir Denizli’nin yandaşı olarak da yorumlandık. Savaşan takım ruhu Ekrem’in çabukluğu,Sivok, İ.Üzülmez, G.Zan ve İ.To- raman’ın forma kapmaları yeni bir yapı getirdi takıma. Ho- losko gibi kalite bir golcünün tam anlamıyla çözülmese de takıma katkı sağlanmasına sabır gösterilmesi, Nobre’nin sakatlanana kadar başarılı oyunu ve taktiksel gelişime ne- den oldu. Savaşan bir takım olarak öne çıkan Beşiktaş Sı- vasspor önüne çıktı. Rakiplerine üstünlük sağladı. Duran toplarda özellikle Tello’yla etkin oldular. Karşı ataklara bi- linçli çıkıp futbolculara değişik görev vererek gole gidişiyle rakiplerini şaşırtan Denizli son dakika kadro yapısıyla da futbolcularına forma giydirerek şeffaf bir teknik direktör- lük örneği getirdi. Kupa ve ligde 2009’da o kadar başarı- lı oldular ki tek yenilgileri kupada Ankaraspor’a oldu. Bu stresli ama inançlı yarışın bir başka ve önemli yanı da ta- kımdaşlık ruhunun öne çıkmasıdır. Bu gelişmenin mima- rı Denizli’dir. Kadroda herkese görev verdi ve hazır tuttu. Az kart gören işine bakan futbol mangası yarattı. Kimi za- man saçmalayan saldırılara stratejik ama iddialı hedefler ve söylemler getirdi. Şövalyelik yapısını oyuncularına aşı- larken taraftarlarına da iyi mesajlar verdi. Kulübe zengin- liği ve hazır şövalyeler oyuna girince bocalamadılar. So- nuçta Kara Kartal’ın kara şövalyeleri ruhlarına yakışan bir patlama ve inançla tabuları yıkıp 6 yıl beklenen ve altın- cılıktan kupaları şampiyon olarak kapan cesur yürek ol- dular. Hepsini ayakta alkışlarken yönetim, taraftar ve fut- bolumuza hayırlı olmasını diliyorum . Beşiktaş Kulübü Başkanõ Yõldõrõm Demirören ve yöneticilerle teknik heyet, futbolcular, futbolcularõn eşleri, çocuklarõ, Akaretler’deki kulüp binasõ önünde üzeri açõk bir otobüse binerek şampiyonluk kutlamalarõ için İnönü Stadõ’na geldi. Taraftarlar, kulüp binasõndan stada kadar coşkuyla kafileye eşlik etti. Taraftarlar, yöneticiler, teknik heyet ve futbolcularla yol boyunca birlikte şampiyonluk şarkõlarõ söyledi. Futbolcular ellerindeki bayraklarla taraftarlara eşlik ederken, taraftarlar da yaktõklarõ meşalelerle güzergahõ adeta bayram yerine çevirdi. Akaretler Siyah-Beyaz Siyah-Beyazlılar onbinlerce taraftarının da katıldığı törenle kupasına kavuştu Cisse: Artõk ayrõlacağõm Beşiktaşlõ Cisse, Siyah - Beyazlõlardan ayrõlmayõ düşündüğünü söyledi. Deneyimli oyuncu Fransõz futbol dergisi ‘So Foot’a yaptõğõ açõklamada bu gitmeyi düşündüğünü belirterek, “Eğilimim daha çok ayrılma yönünde. Daha ziyade Fransa’yı değil de Haziran sonuna doğru İspanyol ve İngiliz kulüplerini düşünüyorum” dedi. Beşiktaş İnönü Stadı’nda şampiyonluk kupasını havaya kaldırırken taraftarların coşkusu büyüktü. Siyah-Beyazlılar zafer turu attı (Fotoğraflar:FATİH ERDOĞDU) Bobo Komşu yolunda mõ? Beşiktaş şampiyon olmanõn mutluluğunu yaşarken Goal.com isimli bir internet sitesinde Brezilyalõ golcü Bobo’nun Yunan takõmõ Olympiakos’a transfer olduğu iddia edildi. Beşiktaş’õn 2008- 2009 sezonunu şampiyon olarak tamamlamasõ UEFA’nõn resmi internet sitesinde manşete taşõndõ. Bu arada Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Demirören’i kutladõ. Beşiktaş İnönü Stadı’nda şampiyonluk kupasını havaya kaldırırken maç öncesi takım üstü açık otobüsle tur attı. Bayanların da ilgisi büyüktü (Fotoğraflar:FATİH ERDOĞDU) Kadõköy’de kavga dövüş Spor Servisi - Beşiktaş’õn şampiyonluk kutlamalarõ Ka- dõköy Bağdat Caddesi’nde olaylõ geçti. Beşiktaş bayrağõ olan araçlar bir grubun saldõrõ- sõna uğradõ. Bazõ vatandaşlar araçlarõnõn içerisinden çõkarõlõp dövülürken olayõ görüntülemek istelen haberciler de sal- dõrgan grubun fiili müdahalesine maruz kaldõ. Bursa’da da şampiyonluk sevnci yaşayan Beşiktaş’lõ taraftarlara saldõrõda bulunuldu. Şehrin ana arterlerinde kala- balõklar halinde gezen Bursasporlu taraf- tarlar, Beşiktaş formalõ 2 kõza sözlü sa- taşmada bulunup, bir kõzõ da darp etti. Niçin 13. şampiyonluk? Beşiktaş’õn Süper Lig şampiyonluklarõnõn sayõsõ tartõşma konusu yarattõ. 1959’da başlayan profesyonel ligde 11 şampiyonluğu bulunan Siyah - Beyazlõlar, 1956/57 ve 1957/58 sezonlarõnda mutlu sona ulaşõp Avrupa Şampiyonlar Ligi’nde mücadele ettiği için 6 yõl önce Futbol Federasyonu’na başvurmuş, dönemin tahkim kurulu da Beşiktaş’õn 1957 ve 1958 yõllarõndaki şampiyonluklarõnõ onamõştõ. Ligde halen G.Saray ve F.Bahçe’nin 17’şer, Trabzon’un da 6 şampiyonluğu bulunuyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle