Katalog

CMYB C M Y B 9 MAYIS 2009 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER [email protected] SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU “Afpak” Demokrasisi… Obama’nın âlâyıvâlâyla topladığı Afpak zirve- sini Benazir Butto’nun gazeteci yeğeni Fatma, “Çok değil, bundan yanlız bir yıl önce” diyerek de- ğerlendiriyor: “Pakistan’da Taliban -nerdeyse- hiç yoktu. Bu- gün ülkenin bir bölümü onların elinde. Hükümet, şeriat yasalarının uygulandığı Svat Vadisi’ni Tali- ban denetimine bıraktı. Pakistan ordusu şimdi (Ta- liban’a karşı) harekete geçeceğini söylüyor. İyi, gü- zel, hoş da, olaylar bu noktaya gelene dek; akıl- ları nerdeydi? ABD’den (askeri yardım olarak) ge- len milyon dolarlar; nerede? Ne oldu? Nereye git- ti bu paralar?” Butto hanedanını “eş kontenjanından” devralan Asıf Ali Zerdari ile Afganistan’ın “afyon kaçakçı- lığı yapan savaş tacirleriyle” işbirliği sürdüren dev- let başkanı Hamid Karzai’yi Washington’da bir araya getirip, “el sıkıştıran” “Afpak zirvesinden,” “Taliban’la mücadele adına Atlantik ötesi bir güç birliği stratejisi” çıktı. Askeri kampanyaya hız verilirken ABD birlikle- rinin göğüsleyemeyeceği görevleri üstlenmesi beklenen Pakistan ordusuna ve kampanyanın çar naçar “yan hasarlarına” katlanacak sivil halka yar- dımlar arttırılacak... Buna karşın; Bush döneminden miras kalan “iki komşu ülkenin birbirinden karanlık devlet baş- kanları” -Zerdari ile Karzai- Washington’a “yararlı oldukları sürece” yerlerinde kalacaklar… “Mister yüzde 10” lakabıyla anılan ve Pakistan’ın en büyük yolsuzluklarına imza atan Zerdari’yi ya- kından tanıyan Benazir’in yeğeni Fatma Butto tam da bu yüzden “Afpak” zirvesinden çıkan sonuç- ları gerçekçi bulmuyor. Ve dili döndüğünce ulus- lararası camiayı uyarmaya çalışıyor: “ABD böyle yanlış ata oynamaya devam ettiği sürece, bu asla kazanılmayacak bir savaştır” de- meye getiriyor. “Obama neyi destekliyor? Demokrasiyi mi? Yolsuzluğu mu?” “Obama gerçek demokrasiyi mi destekleyecek; yoksa yolsuzluk ve yozluğu mu? Önce buna ka- rar versin” diyor müteveffa Benazir’in 27 yaşındaki yeğeni: “Sade son aylarda ABD’den 1.5 milyar do- lar destek alan (yani Washington tarafından açık- ça finanse edilen Zerdari ile Navaz Şerif’in) sis- tem partileri karşısında; laiklerin Pakistan’da ayak- ta kalabilmesine hiçbir imkân yok!” (Repubblica, 7 Mayıs) Şu şaşmaz yazgıya bakın! Pakistan’a da Irak gibi “demokrasi götürmek” iddiasıyla kolları sıvayan ABD’nin, sonuçta temin ettiği tek sonuç; “siyasi panaromadan laiklerin si- linmesinden” ibaret... Bush ya da Obama, sonuçta fark etmiyor. Washington yönetimi, İslam dünyasının hangi köşesine “demokrasi meşalesi” taşımaya kalkış- sa; öncelikle orada laiklerin dibine darı suyu eki- liyor… Pakistan’da da olan bu… “Pakistan’a demokrasi getiriyoruz!” propagan- dası altında Bush yönetimi –hiç değilse Pakistan ordusunu bir arada tuttuğu bilenen- General Müşerref karşısına; “Mister yüzde 10 yüzünden” yıllarca sürgünde yaşamak zorunda kalan Bena- zir’i çıkarttı öncelikle. Derken Benazir, göstere göstere gelen bir sui- kastta yaşamını yitirdi. Müşerref bu suikast ne- deniyle üzerine gelen baskılar nedeniyle gör- evinden ayrıldı. Meydan -“demokrasi adına”- Pakistan’ın en yoz, en karanlık, en zorba adamı olarak bilinen “Benazir’in dulu” Zerdari’ye kaldı… Hiçbir devlet deneyimi olmayan Zerdari görevi devralır almaz da Pakistan’ın cennet köşesi, bir numaralı turistik bölgesi Svat Vadisi… Taliban’ın eline geçti… Bundan yanlız üç ay önce… Şubat ayında… Bush’un koltuğunda artık Obama vardı… Zerdari yönetimi; “ülke çapında bir yıl öncesin- de ağırlığı olmayan Pakistan Talibanı” ile “özel bir anlaşma” yaptı. Ve gene “demokrasi adına”, “Pa- kistan anayasasını delerek”; bir koca bölgeyi Ta- liban’a bırakıp şeriata açtı... Washington’dan; “Hiç böyle demokrasi olur mu? Bu ne biçim demokrasi böyle?” diyen çıkmadı... Peşaver, İslamabad, Karaçi’ye doğru yol alan Taliban karşısında; Pakistan halkı bugün dehşet içinde… “Anayasa” başta olmak üzere devletin tüm ku- rumları ve liderlerine inançlarını yitirmiş durum- dalar. Pakistan ordusu bölünmüş… Devlet kasaları boşalmış… “Pakistan’ın seçilmiş başkanı olaraktan” ABD yö- netimi hâlâ Zerdari’nin sırtını sıvazlıyor…. Allah insanı “Afpak demokrasilerinden” koru- sun... [email protected] İtalya’da hükümet ortağõ Kuzey Birliği, metrolarda göçmenler ve kadõnlar için ayrõ vagon istedi Milano’da õrkçõ tren önerisi ASLI KAYABAL MİLANO - İtalya’da sağcõ koalis- yon hükümetinin ortaklarõndan Kuzey Birliği Partisi’nin, 6-7 Haziran Avrupa Parlamentosu (AP) seçimleri için aday gösterdiği taksi şöförü ve yazar Raffaella Piccinni, Milano metro- sunda Milanolulara özel bir vagon ay- rõlmasõnõ önerdi. Öneri ayrõca göç- menler ve kadõnlarõn da kendilerine ayrõlan vagonlarda seyahat etmeleri- ni kapsõyor. Kuzey Birliği milletvekili ve Mi- lano Belediyesi danõşmanõ Matteo Salvini de Milanolulara özel vagon- larõn bugünden yarõna gerçek olabi- leceğini belirterek, “20 yıldır toplu taşıma araçlarını kullanıyorum. Son yıllarda ne saygı ne hürmet kal- dı. Özellikle kadınları hedef alan şiddet olayları tırmandı. En kısa sü- rede Milanolulara ve hali vakti ye- rinde olan vatandaşlara özel va- gonların hizmete girmesini umut ediyoruz” diye konuştu. ‘Teklif Ku Klux Klanvari’ Demokrat Parti Milletvekili Pierf- ranco Majorino ise Kuzey Birli- ği’nin önerisini “Ku Klux Klan”va- ri tehlikeli bir teklif olarak yorum- larken, Kuzey Birliği’nin hükümet or- tağõ Özgürlükler Evi Partisi Millet- vekili Giulio Gallara, “Irkçı öneri- ler hakkında artık yorum yapmı- yorum” diyerek tepkisini dile getir- di. İtalya Başbakanõ Silvio Berlus- coni’nin gözde kadõn bakanlarõndan Mara Carfagna da öneriye karşõ çõ- karak, “İtalyan vatandaşları göçmen olsun ya olmasın yasalar önünde eşittir. Bu nedenle Milanolulara özel vagon uygulamasının gerçek- leşeceğine inanmıyorum” dedi. Kuzey Birliği Partisi AP seçimleri için 19 aday gösterdi. Bu adaylardan kuyumcu Giuseppe Maiocchi, 2004 yõlõnda mağazasõnõ soyma girişimin- de bulunan Mihailo Markovic’e si- lahla ateş ederek ölümüne neden ol- mustu, bir başka aday büfe işletmecisi Antonio Petrali ise Maiocchi gibi si- lahõ ile bir vatandaşõ yaralamaktan yar- gõlanan bir babanõn oğlu. Öte yandan Roma’da göçmen top- lama ve sõnõr dõşõ etme merkezi Pon- te Galeria’da Tunuslu kadõn göçmen M.M’nin (49) önceki gün sabaha karşõ kendini duşa asarak yaşamõna son vermesinin ardõndan merkezde tu- tulan 140 kadõn göçmen açlõk grevi- ne başladõ. M.M’nin arkadaşõ Z, M.M’nin 30 yõldõr İtalya’da yaşadõ- ğõnõ, umutlarõnõ gerçekleştiremediği için ülkesi Tunus’a geri dönmeye hazõrlandõğõnõ anlattõ. M.M’nin iki kez intihara teşebbüs ettiğini ancak göç- men merkezindeki yönetimin ko- nuyla ilgilenmediğini öne süren Z, ay- rõca M.M’nin intiharõndan sonra ce- sedin saatlerce koğuşta diğer göç- menlerin yanõ başõnda bekletildiğini de iddia etti. M.M’nin intiharõndan sonra yönetimin duyarsõzlõğõnõ ve il- gisizliğini protesto etmek için açlõk grevi başlatan kadõn göçmenlerin protestosuna erkekler bölümünde tu- tulanlar da katõldõ. İtalya’da geçen yõl sağ koalisyonun başa gelmesinden bu yana göçmen karşõtlõğõ ve õrkçõ saldõrõlarda büyük artõş gözlenirken bu eğilimin simge- si durumundaki parti Kuzey Birliği, Berlusconi hükümetinin göçmen po- litikasõnda ağõrlõklõ bir rol üstleniyor. ‘Türkiye medeniyetlerin köprüsü’ BRÜKSEL (AA) - AB Komisyonu’nun genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn, AB açõsõndan Türkiye’nin öneminin sadece istikrar ve güvenlik ile ekonomiye ve enerji arzõ güvenliğine yapacağõ katkõyla sõnõrlõ olmadõğõnõ belirterek, Türkiyeli bir AB’nin “büyük medeniyetlerin köprüsü” haline gelebileceğini belirtti. Rehn, Europe’s World dergisindeki makalesinde, Rusya ve Gürcistan arasõnda geçen yaz çõkan çatõşmanõn Türkiye’nin önemini AB’ye gösterdiğini kaydetti. Rehn, makalesinde “Eğer Türkiye AB’ye katõlõm koşullarõnõ karşõlayacaksa reform programõnõ ciddi şekilde yeniden canlandõrmalõ. Müzakereler istikrarlõ, ama mütevazõ bir hõzla ilerliyor” sözlerine yer verdi. Pakistan’da Taliban’a operasyon RAVALPİNDİ (AA) - Pakistan ordusu, ülkenin kuzeybatõsõndaki Svat Vadisi’nde ve civarõnda 160 kadar militanõn öldürüldüğünü açõkladõ. Ordu sözcüsü Tümgeneral Athar Abbas, Taliban’õ Pakistan topraklarõndan temizlemek için başlatõlan geniş çaplõ operasyon kapsamõnda 24 saat içinde 160 kadar militanõn öldürüldüğünü belirtti, ancak çatõşmalarda sivillerin ölüp ölmediği konusunda bilgi vermedi. Sözcü, 4-5 bin kişi olduğu tahmin edilen militanlarõn çatõşma bölgesinden kaçtõğõnõ ve kaçarken de sivillerin bölgeden tahliyesine engel olmaya çalõştõklarõnõ sözlerine ekledi. Operasyonda 15 bin askerin görev aldõğõ belirtildi. İtalya, denizden kurtarılan 200’den fazla göçmeni önceki gün, Libya’ya geri yolladı. İtalya göçmenlere yönelik tutumunu gittikçe sertleştiriyor. (Fotoğraf: AP) MOSKOVA ARJANTİN Dış Haberler Servisi - Rusya’nõn başkenti Moskova’da, Eurovision Şarkõ Yarõşmasõ finaliyle aynõ gün yapõlmasõ planlanan eşcinsel yürüyüşü yasaklandõ. Moskova Belediye Başkanõ Yuri Lujkov’un sözcüsü Sergey Tsoy konuyla ilgili açõklamasõnda, “Moskova’da şu ana kadar hiçbir eşçinsel yürüyüşü olmadı ve bundan sonra da olmayacak” diyerek, böyle bir yürüyüşün toplumun ahlaki değerlerini bozacağõnõ öne sürdü. Tsoy, yasağa rağmen yürüyüş gerçekleştirilmeye çalõşõlõrsa, güvenlik güçlerinin sert bir şekilde bastõracağõ tehdidinde de bulundu. Rus Eşcinsel Haklarõ Hareketi lideri Nikolay Aleksiyev ise yürüyüşü her halükârda gerçekleştireceklerini, 16 Mayõs’ta finali yapõlacak Eurovision Şarkõ Yarõşmasõ katõlõmcõlarõnõn yürüyüşe geleceğini umduklarõnõ söyledi. Alekseyev, “Bu bizim anayasal güvence altına alınmış hakkımız. Moskova Belediye Başkanı da dahil hiçbir yetkilinin bunu çiğnemeye hakkı yok” diye konuştu. Lujkov’un, eşcinselliği “şeytanca” diye nitelemesi büyük tepki çekmişti. Dış Haberler Servisi - Arjantin’de uyuşturucu bağõmlõsõ çocuklarõnõ çetelerin elinden kurtarmak amacõyla birleşen bir grup kadõn, her perşembe düzenledikleri gösterilerle hükümetten uyuşturucuyla mücadelede harekete geçmesini talep ediyor. Kokainden üretilen “Paco” maddesine bağõmlõ gençlerin anneleri, hükümete seslerini duyurabilmek amacõyla “Paco’ya Karşı Aileler” örgütünü kurdu. Bir bölümü çocuklarõnõ uyuşturucu yüzünden kaybeden, bazõlarõnõn çocuklarõ da hapse düşen anneler, özellikle ekonomik krizle birlikte ucuz olmasõ nedeniyle ülkede hõzla yaygõnlaşan Paco kullanõmõna karşõ önlemlerin arttõrõlmasõnõ istiyor. Hükümeti uyuşturucu çeteleriyle yeterince mücadele etmemekle eleştiren anneler, Devlet Başkanõ Cristina Kirchner’in seslerini duymasõnõ bekliyor. Eşcinsellerin Eurovision yürüyüşüne yasak Papa 16. Benedik- tus, Ortadoğu ge- zisinin ilk durağı Ürdün’de, Katolik Kilisesi’nin Ortadoğu barış sürecinde rol oy- nayabileceğini söyledi. Başkent Amman’daki karşılama törenin- de konuşan Ürdün Kralı Abdullah ise Papa’dan, Hıristiyanlarla Müslümanlar arasında yeni bir diyalog başlatmasını istedi. Papa, Ürdün ziyaretinin ardından pazartesi günü İsrail’e gidecek. Ku- düs ve Nasıra’da ayinler düzenleyecek olan Papa’yı 80 bin kişilik bir güvenlik ordusu koruyacak. Papa, Kudüs’te üç semavi dinin kutsal mekânlarını ziyaret ettikten sonra Filistin’e geçecek. Anneler Paco’ya savaş açtõ Ortadoğu Papa’yı karşıladı PELOSİ İŞKENCEYİ BİLİYORMUŞ Dış Haberler Servisi - ABD Temsilciler Meclisi’nin Demokrat Partili Başkanõ Nancy Pelosi’nin, El Kaide üyesi terör zanlõlarõna yapõlan işkencelerden haberdar olduğu ortaya çõktõ. CIA yetkililerinin açõkladõğõ 10 sayfalõk bir belgeye göre, Pelosi’ye Eylül 2002’de tutuklulara uygulanan sorgulama teknikleri hakkõnda bilgi verildi. Pelosi, son 18 ay- dõr verdiği demeçlerde, söz konusu sorgulama tek- nikleri hakkõnda kendisine hiçbir zaman bilgi veril- mediğini söylemişti. ABD’de yayõmlanan Was- hington Post gazetesinin haberine göre, açõklanan belgede, yaklaşõk 7 yõl boyunca verilen gizli bri- finglerle ilgili bilgiler yer alõyor. Haberde, istihba- rat yetkililerine dayanõlarak Pelosi ve dönemin Temsilciler Meclisi üyelerinden Cumhuriyetçi Porter Gross’un, sorgulama teknikleri hakkõnda bilgilendirilen ilk Kongre üyeleri olduğu da belir- tildi. “Water boarding” diye bilinen işkence yön- temi ilk kez, yakalanan ilk El Kaide üyelerinden Ebu Zübeyde’ye uyguladõğõnda da Pelosi ve Gross’a bilgi verildiği de anlaşõldõ.