Katalog

SAYFA CUMHURİYET 23 NİSAN 2009 PERŞEMBE 20 SPOR CMYB C M Y B 1. KOŞU: F: Fume (1), P: Göztepelim (3), PP: Hadi Hadi (2), S: Koca Ayak (5). 2. KO- ŞU: F: Günaltay (2), P: İlkbahar (5), PP: Öde- miş Efesi (1), S: Mitralyöz (4). 3. KOŞU: F: Sharply Drawn (4), P: Bir Daha (6), PP: Ni- dasu (5), S: Sipse (1). 4. KOŞU: F: Yargõç (7), P: Nuranlõ (9), PP: Küçük Sebina (8), S: Zey- no Ana (11). 5. KOŞU: F: Ferdibaba (1), P: Zarahan (7), PP: Akmert (3), S: Söktenalp (5). 6. KOŞU: F: İmaharadcha (1), P: Velo Crown (5), PP: Drop Of The Flower (3), S: Yelpõna- rõ (4). 7. KOŞU: F: Lovely Blaze (7), P: Fi- des (8), PP: My Sultans (1), S: Jammings Be- auty (5). 8. KOŞU: F: Cariyem (9), P: Bilhan (2), PP: Işõl Hanõm (11), S: Toydemirkan (6). FUTBOL - TFF 3. Lig Yükselme (Atatürk/14.30) Hatay-Bafra Bld., (Hanefi Mahçiçek/14.30) Kahramanmaraş-Pursaklar, (Cebeci İnönü/14.30) Ankara Demirspor- Lüleburgaz, (Tepecik Belediye/14.30) Tepecik B.-Tavşanlõ B. TKİ Linyit, (Atatürk/20.00) Göztepe-İzmir. VOLEYBOL-AromaLigi(Play-Off/Final) (H.Alagaş/16.00)İstanbulB.-F.Bahçe. TV’DE SPOR - D Spor/16.00 İstanbul B.- F.Bahçe, NTV Spor/21.45 Inter-Sampdoria GÜNÜN PROGRAMI ERSİN ÖZTEKİN İstinye’de aylõğõ 60 bin dolardan kiralanan (yõllõk 720 bin dolar) yeni çalõşma ofisine geçen Türkiye Futbol Federasyonu’nun teknik direktörler için zorunlu kõldõğõ pro-lisans işlemlerine yaptõğõ zam, futbol dünyasõnda geniş yankõ uyandõrdõ. Milli Emlağa ait olan ve Futbol Federasyonu’na 99 yõllõğõna kiralanan Levent’teki tarihi Pembe Köşk’te yõllardõr çalõşan ve kullanõm bedeli olarak para ödemeyen TFF’nin, yeni çalõşma alanõna geçişi, ekonomik krizin hüküm sürdüğü 2009 Türkiyesi’nde ‘savurganlõk’ olarak yorumlandõ. TFF’nin, Ankara ve Beylerbeyi’ndeki ofisi de kapayõp İstinye’deki tek ofiste bir araya gelme isteğine de tepki gösteren futbol dünyasõnõn önde gelenleri, “Federasyonun, Riva’da büyük bir tesisi var. Bu kadar para verileceğine, federasyonun tüm birimleri bu binada çalışabilirdi. Kaldı ki, TFF’nin Levent’teki eski ofisi de iyi bir iç mimari yatırımla İstinye’deki kadar verimli alana kavuşurdu. Şimdi Ankara’daki merkezi de kapayıp tüm bilgi ve belgeyi kiralık bir binada saklayacaklar” dedi. Adõnõn açõklanmasõnõ istemeyen eski futbolcu ve teknik direktör İ.Ş, Futbol Federasyonu’nun İstinye’deki binaya geçişini eleştirirken, “Şimdi biz teknik direktörlerin 12 haftadan fazla süreyle takım çalıştırmamız için gerekli pro-lisansın ilk çıkarılışını 30 bin lira, vize ettirilmesini ise 15 bin lira yapan Futbol Federasyonu, 500- 600 kadar teknik direktörden gelecek para ile, yeni binanın kira bedelini karşılayacak. Bu savurganlıktır. Kaldı ki, Turkcell’in yapımını üstlendiği Riva’daki TFF tesisleri, metrekare olarak şimdiki TFF çalışma ofisinden kat ve kat büyük” dedi. Pro-Lisans nedir? Ülke federasyonlarõnõn verdiği (B) lisanstan (hazõrlõk diplomasõ) sonra UEFA (B) Lisans Diplomasõ almaya hak kazanan antrenörler, bu diplomayla birinci lige kadar bütün genç ve amatör takõmlarda çalõşma iznini elde edebiliyor. Federasyonlarõn verdiği (A) Lisans Diplomasõ’nõ elde edenlerse, UEFA (A) Lisans Diplomasõ’nõ almaya hak kazanõyor. Bu diploma sahipleri 5 yõl birinci veya ikinci ligde (A) takõm düzeyinde çalõşma imkanõ bulmalarõ halinde Pro - Lisans kursuna gitme hakkõnõ elde ediyor. Vize ücreti 15 bin lira olan bu lisans sayesinde UEFA’nõn da resmi olarak tanõdõğõ teknik direktörlük unvanõna sahip oluyor. A L T I L I G A N Y A N 4 7 1 1 7 9 6 9 7 2 5 8 3 11 1 11 5 6 7 3 8 9/2 5 İnönü Stadı Yıkılamaz (2) İki hafta önceki yazımın başlığı, “İnönü Stadı Yıkıla- maz”dı. Yayımlanmasının ardından olumlu-olumsuz bir- çok görüş geldi. Bunların kulüpçülük bakışıyla yazılmış olanlarını dikkate almıyorum; çünkü benim yazdıklarım “kulüpçülük” tutkusunun çok ötesinde. Gelen görüşle- rin çoğu yazdıklarımı destekler nitelikte; özellikle de Ne- jat Yavaşoğulları ve Mimarlık Vakfı Başkanı Yaşar Ma- rulyalı gibi saygın mimarlardan gelenler… Önceki yazımı okumamış olanlar için ana görüşü yineliyo- rum: İnönü Stadı yıkılamaz, çünkü o stat Cumhuriyetimizin er- ken döneminin simgesel mimarlık yapıtlarından biridir ve üze- rinde Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun koruma kararı vardır. Bu nedenle, yıkılamaz da büyütülemez de… Son zamanlarda Cumhuriyetimizin onuru olan pek çok ku- rum ve kuruluşu yok ettiğimiz gibi, Cumhuriyet mimarlığını da yok etme hoyratlığı içinde olduğumuzu gösterir somut örnekler var. Yalnızca Selçuk ve Osmanlı’dan kalanlara sahip çıkıp on- ları korurken, Cumhuriyet’in özgün yapıtlarının yıkılmasına göz yumulmasına ne demeli? Unutulmamalı ki, Selçuk da bizim, Osmanlı da, onların öncesi de Cumhuriyet de bizim… Yeni- siyle, eskisiyle bu topraklardaki bütün mimarlık yapıtları bizim… Bunları yok etmekte sakınca görmemek akıl, mantık, görgü ve çağdaşlıkla bağdaşmaz. Geçtiğimiz hafta içinde TBMM Başkanı Köksal Toptan’ın, büyütülmesi istenen İnönü Stadı konusunda kulüp yetkilile- rini uyardığına ilişkin bir haber basında yer aldı. Sayın Toptan konuyla ilgilenmekte haklı, çünkü stadın alanını veren Dol- mabahçe Sarayı, TBMM’ye bağlı. Saray, hemen arkasına, es- ki hasahırların yerine yapılan stadın etkileme alanı içinde. Sta- dın en azından bu haliyle korunması İstanbul’un o noktası için olduğu kadar Dolmabahçe Sarayı için de yaşamsal önemde. Meclis Başkanı, habere göre, Dolmabahçe Sarayı’nın bodrumunu havalandıran tünellerin zarar görebileceği kaygı- sını dile getirmiş ve vaktiyle arkadaki otelin yapımı sırasında tünellerin takınmasının saraya büyük zarar verdiğini belirtmiş. Önder Yılmaz’ın Milliyet’teki haberine göre sözlerine şunla- rı eklemiş: “Dolmabahçe Sarayı’nın bulunduğu yer bataklıktı. Saray yapılırken, buranın kurutulması ve rutubet olmaması için çevreye doğru kilometrelerce uzunluğunda tüneller yapıldı. Geç- tiğimiz yıllarda bir otel yapılırken, inşaat atıkları tünelleri kapatınca Dolmabahçe’de rutubetlenme başladı. Tüneller temizlenerek tarihi sarayın zarar görmesi engellendi. Şimdi aynı durumu ya- şamak istemiyoruz.” Başkan’ın bu tepkisi haklı, ancak yeterli değil. Sorun yal- nızca havalandırma tünelleriyle bitmiyor. Çok kısa bir süre ön- ce Harbiye’de yapılmakta olan yeni kongre merkezi inşaatı- na ilişkin çalışmaların Harbiye Orduevi’nin kimi bölümlerinde hasar oluşturduğu biliniyor. Ne var ki bütün bunlar teknik so- runlardır ve bir şekilde aşılabilir; ancak geleceğe bırakacağı- mız kültür ve mimarlık değerlerimizin yitirilmesindeki kayıplar giderilemez. Sayın Başkan’ın asıl bu bakış açısıyla konuya eğil- mesi gerektiğini ve şu anda belediyenin açtığı yol tünelleriy- le zaten delik deşik edilmiş durumdaki Dolmabahçe çevresi- nin daha çok tahrip edilmesinin önlenmesi gerekir. TBMM Başkanı’nın konuyu, kültürel değerlerin tümünün, sarayın da stadın da korunması bağlamında dikkate alma- sının çok daha tutarlı olacağını belirtmek isterim. Mimari ko- ruma yalnızca korunacak yapıları ayakta tutmaktan ibaret de değildir. O yapılar çevreleriyle birlikte, ölçekleri ve çevre do- kuları korunarak yaşatılmalıdır. Bu sav doğal olarak Dol- mabahçe Sarayı için de geçerlidir. Aksi durumda, çevresi yo- ğun, büyük, yüksek yapılarla doldurulan korunması gerek- li bir yapı, özellikle de tarihi bir saray korunmuş sayılamaz. Sevgili Dost Attila Gökçe’ye… İnönü Stadı fazlalıklarından arındırılır ve güçlendirile- rek özgün halinde korunur. Beşiktaş için de İstanbul’un elverişli bir yerinde çağdaş, görkemli bir stat yapılır. Hat- ta bu iş gerekirse devlet ya da belediye desteğiyle ger- çekleştirilir. Kanımca doğrusu budur. e-posta: [email protected]. faks:0212 211 34 20 GÖRÜŞ / DOĞAN HASOL ABALI’YA YILIN YAZARI ÖDÜLÜ TÜRKİYE Futbol Adamlarõ Derneği’nin (TÜRFAD) geleneksel ‘İnsanlar yaşarken de anõlmalõdõr’ ödülleri verildi. Gazetemiz spor yazarõ Türk sporunun duayen ismi Ali Abalõ,‘Yõlõn spor yazarõ ve yorumcusu’ ödülünü aldõ. Ataköy’deki Olimpiyatevi’nde gerçekleştirilen törende, türlü branşlarda 50 kişiye ödül dağõtõldõ. Dernek Başkanõ Yõlmaz Tokatlõ ödüllerin önemine değindi. (Fotoğraf:ERDEM KARACA) ESKİ ulusal voleybolcu ve spor yazarõ Değer Eraybar, ölümünün 1. yõlõnda kabri başõnda anõldõ. 29. HAFTA’nõn hakemleri: Hacettepe-İstanbul B.: Yunus Yıldırım, Sivas-Trabzon: Cüneyt Çakır, F.Bahçe- A.Gücü: Koray Gençerler, G.Birliği-G.Antep: Suat Arslanboğa, Kayseri-Konya: Özgür Yankaya, Kocaeli-Antalya: Tolga Özkalfa, Bursa- Denizli: Bünyamin Gezer, Eskişehir-Beşiktaş: Selçuk Dereli, G.Saray-Ankara: Deniz Çoban. TOPLU Sonuçlar: TFF 3. Lig/1. Klasman Grubu: OYAK Renault- Yalova: 0-0, Orhangazi G.B.-Anadolu Üsküdar 1908: 3-2, 2. Grup: Bandõrma- Menemen B.: 3-0, 3. Grup: İnegöl-Keçiören B.: 1-1. 6’LI SONUÇLARI: Bursa: 8, 7, 3, 6, 1/8, 1 (607,87 TL) GÜNÜN İÇİNDEN TFF, Levent’teki tahsisli binadan çõkõp, İstinye’deki kiralõk ofise geçti Kira parası antrenörden! UEFA Başkanõ Michel Platini TFF’nin davetlisi olarak İstanbul’a geldi.Platini’yi UEFA Asbaşkanõ Şenes Erzik, TFF Başkanõ Mahmut Özgener, Başkanvekili Lütfi Arõboğan ve yönetici Levent Kõzõl karşõladõ. Platini bugün saat 11.00’de finalin oynanacağõ Şükrü Saracoğlu Stadõ’nõ ziyaret edecek, daha sonra da saat 14.00’te Esma Sultan yalõsõnda UEFA Kupasõ’nõn devir teslim törenine katõlacak. PLATİNİ İSTANBUL’DA Pota derbisi F.Bahçe’nin 10 BİN KİŞİ NIKE’LA SAHALARA İNECEK ARDA’YA ‘GÖKSEL ABİ’ FARUTASI MADRİD’DE PEPE’DEN ÖLDÜRÜCÜ TEKME REAL MADRİD ile Getafe arasõnda önceki gece oynanan karşõlaşmada Real Madrid ceza sahasõ içinde Pepe’nin itmesiyle yere düşen Casquero, daha sonra da Portekizli oyuncu tarafõndan tekmelendi. Daha sonrasõnda oluşan penaltõ atõşõndan yararlanamayan Getafe karşõlaşmadan 3-2’lik mağlubiyetle ayrõldõ. Real Madrid’in başarõlõ defans oyuncusu Pepe’nin ağõr bir ceza alacağõ, hatta alacağõ cezadan dolayõ sezonu kapatma ihtimalinin de bulunduğu belirtiliyor. TFF Başkanõ Mahmut Özgener, başkan vekili Lutfi Arõboğan, TFF Futbol Geliştirme Merkezi Direktörü Ahmet Güvener ile Nike Türkiye Genel Müdürü Zafer Parlar, federasyonun İstinye’deki yeni binasõnda basõn mensuplarõyla bir araya gelerek, Nike Halõ Saha Ligi organizasyonu hakkõnda bilgiler verdiler. Projeyle ilgili görüşlerini belirten Özgener, “Mayõs- Haziran aylarõnda 4 il ve 1 ilçede düzenlenecek organizasyona katõlacak 10 bine yakõn futbol sevdalõsõ hem futbola doyacak, hem de ‘Herkes İçin Futbol Lisansõ’ alma hakkõnõ kazanacak” dedi. İSTANBUL Belediyespor-Galatasaray maçõnõ locada izleyip karşõlaşma bitiminde arkadaşlarõnõ kutlamaya giderken özel güvenlik görevlisiyle “akreditasyon” yüzünden tartõşan Galatasaraylõ Arda‘nõn dosyasõ PFDK’ya ulaştõ. Olayla ilgili kapalõ devre kamera görüntülerinin futbolculara “Ben sizin abinizim. Bir sõkõntõnõz olursa bana gelebilirsiniz” diyen İstanbul BŞ Başkanõ Göksel Gümüşdağ’õn direktifi ile PFDK’ya gönderildiği öne sürüldü. FARKLI KAZANDI Kartal final kredisi kullandõ Ankara’ya 2-1 yenilen Beşiktaş, 3-1’in avantajıyla F.Bahçe’nin rakibi oldu DAKİKA UFUK TANIŞAN90 Akõllõ Yenilgi! Eğri oturup doğru konuşalım... Son haftalardaki kadro seçimleri nedeniyle sıkça eleştirdiğimiz Mustafa Denizli, An- karaspor karşısında sahaya oldukça mantıklı bir 11 sürdü. Öyle ki ilk maçta alınan 3-1’lik skora karşın takımı gol ye- meye değil, atmaya hazırlamış... Yenil- seler de finale çıkmasını bildiler. Zapo- tocny ve İbrahim Toraman’ın yoklu- ğunda Sivok’u yedekte bırakıp Serdar Kurtuluş’a ilk 11’de görev veren Denizli, riski seven yapısını bir kez daha gösterdi bizlere. Zira Kurtuluş maç içinde oldukça sırıttı, yanındaki Gökhan Zan ise hem Meye ile boğuşup bütün hava toplarında hakimiyet kurdu. Yusuf ile Delgado yan yana oynasa da orta alan Ernst ve Cis- se sayesinde çok fazla açık vermedi. Ya- ni savunmadayken görünürdeki 4-5-1’lik sistem hücuma kalktığında dengeli bir biçimde 4-2-4’e döndü. Aslında daha maçın başlarında zevkli bir karşılaşma izleyeceğimiz belli oldu. İki ta- kımın da açık oyunu sonrasında gole ih- tiyacı olan Ankaraspor ilk 10 dakikada 2 pozisyon buldu. Ev sahibi ise iyi organi- ze olmasına karşın son paslarda başarı- ya ulaşamadı. Derken 22. dakikadaki Meye’nin golü Beşiktaş için şok etkisi ya- ratsa da etkisi uzun sürmedi. Soldan Yu- suf ve sağ kanattan Holosko-Ekrem iki- lisinin bindirmeleriyle pozisyon aradı Siyah - Beyazlılar... Ancak gol kaleci Se- necky’den dönen Delgado’nun şutunu ta- mamlayan Holosko’nun ayağından geldi. Slovak oyuncunun beraberlik golü bir anlamda maçın da bitiş düdüğüydü... Mücadelenin özellikle ikinci yarısı dost- luk maçından farksızdı. Ankaraspor’un gol için bastırıp mücadele etmesi taktik tahtasında kalmış olmalı ki sadece bir kart gördüler. Böyle ‘narin’ bir oyun yapısıyla finali getirecek sonuca gitmeleri bekle- nemezdi. Siyah - Beyazlılar ise ikinci bö- lümde oyunu iyice rölantiye alsa da ol- dukça tehlikeli ataklar geliştirmesini de bildiler. Ancak Beşiktaş son dakikalarda oyun disiplininden biraz kopunca Anka- raspor’un golü gecikmedi. Yine de Be- şiktaş kendine yeten skoru aldı ve final- de F.Bahçe’nin rakibi oldu. Finalistlerden Derbi Çõktõ Her 2 takım da formalite sayılacak bir 90 dakika oynadı. Oyunun başında yağ- mur altında oyuna hızlı giren Ankaraspor, Meye ile kaçırdığı pozisyondan sonra ay- nı futbolcunun golüyle öne geçti. Daha sonra Delgado’nun vurduğu şutu ta- mamlayan Holosko’nun golü turun er- ken müjdecisi oldu. Oyunu yorumlarken bir gece önceki Liverpool-Arsenal kar- şılaşmasının etkisi altında futbolu aradım. Bulamayınca çevre ve sahayla çok ilgi- lendim. Boş statta eski açıktaki futbol- severlerin yağmur altında ıslanmasına gerek yoktu! Kapılar açılabilir, yeni açı- ka gönderilirler ve mutlu bir şekilde ma- çı takip edebilirlerdi. Büyük olasılıkla bu jest onları ta- kımlarına daha iyi bağlayabilirdi. Bana göre oyunda iki sürpriz vardı. O da De- nizli’nin Serdar Kurtuluş’u Gökhan Zan ile birlikte oynatması ve Yusuf ile Delgado yan yana oynar mı sorusunun yanıtının verilişiydi. Temposu düşük ama yine de hatırı sayılır, gol olmayan pozisyonlara giren her iki taraf da be- raberliğe rıza gösteren ve kendilerini yormayan bir futbol ortaya koydular. Kalede Hakan Arıkan gördüğüm ka- darıyla çok kan kaybetmiş ve kendine olan güven eksikliği düşündürücü. Belki Beşiktaş’ta daha ciddi oynayan birkaç oyuncudan dikkat çeken biri ola- rak Gökhan Zan’ı gösterebiliriz. Ernst ve Yusuf da bir ölçüde ötekilerden daha is- tekliydiler. Oyunda en coşkulu görüntü Tello’nun girer girmez attığı dripling ve da- ha sonraki hareketliliğiydi. Bu bir yerde he- pimizin diğer oyunculardan beklediği görüntüydü. Beraberlikle biteceği sanılan oyunun son bölümünde Beşiktaş golü ararken kendi kalesinde kolay yediği 2. bir gol gördü. Beşiktaş savunmasının Es- kişehir öncesi önünde kolay gol yeme gi- bi bir görüntü vermesi ve İnönü’de ye- nilmesi Siyah - Beyazlılar için hoş bir du- rum olmadı. Sonuçta Sıvasspor’u eleyen F.Bahçe, finalde yeni bir derbi mücade- lede, Beşiktaş‘la Fortis Türkiye Kupası mücadelesi vererek son yılların en zevk- li finalini oynayacaklar. Fenerbahçe 3. periyotta sonuca gitti. FENERBAHÇE: 82 GALATASARAY: 72 SALON: Caferağa HAKEMLER: Murat Biricik (7), Kaan Büyükçil (5) F.BAHÇE: Esmeral (7)11, Ajavon (8)19, Smith (7)6, Sutton - Brown (7)14, Nevriye (7)12, Birsel (5)2, Powell (7)16, Nevlin (4)2 G.SARAY: Işıl (6)11, Tuğba (4)5, Augustus (7)16, Young (7)21, Kress (3), Şaziye (4)8, Braxton (5)9, Yasemin (3)2 1.PERİYOT: 13-23, İLK YARI: 37-42, 3.PERİYOT: 63-54 CAN İŞBAKAN Fenerbahçe ‘karakter’ gösterdi... Bayanlar Basketbol Ligi play-off yarõfinal ilk maçõnda Sarõ - Lacivertliler, Eurocup şampiyonu Galatasaray’õ 14 sayõ geriden gelip bir ara farkõ 13’e kadar çõkararak 82- 72 yenedi ve seride 2-0 öne geçti. İki takõm cumartesi günü bu kez Ayhan Şahenk’te karşõ karşõya gelecek; Fenerbahçe maçõ kazanõrsa finale yükselecek. Bu arada maçtan önce Sarõ – Lacivertli taraftarlar Işõl’a küfürlü tezahürat yaptõ. Arıpınar Abalı’ya ödül verdi. BEŞİKTAŞ: 1 - ANKARA: 2 STAT: BJK İnönü HAKEMLER: Hüseyin Göçek (7), Bülent Gökçü (7), Alparslan Dedeş (7) BEŞİKTAŞ: Hakan (5), Ekrem (7), Serdar Kurtuluş (5), Gökhan Zan (7), İbrahim Üzülmez (5), Holosko (6), Ernst (7), Cisse (6), Yusuf (6) (dk. 66 Uğur 5), Delgado (4) (dk. 66 Tello 6), Bobo (5) ANKARASPOR: Senecky (5), Ömer (7), Erhan (6), Ediz (5), Ramazan (5), M.Çakır (5), Hürriyet (5), Adem (6) (dk. 85 M.Özdemir), Theo (4) (dk. 46 M.Tosun 5), Umut (5)(dk.73 Neca 4), Meye (6) GOLLER: Dk. 22 Meye, dk. 35 Holosko, dk.81 Ömer SARI KART: Senecky (Ankaraspor) E L E Ş T İ R İ ADNAN DİNÇER Yine F.Bahçe yine kupa F ortis Türkiye Kupasõ’nda finalen adõ belli oldu: Beşiktaş-F.Bahçe... Siyah - Beyazlõlar, Başkent’te 3-1 yendikleri Ankaraspor ile İnönü’de yaptõklarõ rövanş maçõndan 2-1’lik mağlubiytle ayrõlmalarõna karşõn sahibini 13 Mayõs’ta bulacak kupanõn ikinci finalisti oldular. Böylece 2006’daki olaylõ finalde karşõlaşan F.Bahçe ile Beşiktaş, kupayõ kaldõrmak için 3 yõl sonra yeniden kozlarõnõ paylaşacak. Türkiye Kupasõ’nõ 7 kez müzesine götüren Beşiktaş, bu başarõya en son 2007’de Kayseri Erciyesspor’u 1-0 yenerek ulaşmõşlardõ. Bu sezon Ankaraspor’a İnönü’de 2. kez yenilen Siyah - Beyazlõlar, tüm maçlarõnõ kazandõklarõ kupadaki ilk mağlubiyetlerini aldõlar. Siyah- Beyazlõlar ayrõca 2009 yõlõndaki ilk yenilgisini tatmõş oldu. Beşiktaş önümüzdeki sezon için Frankfurt takõmõnda forma giyen Fink’le büyük ölçüde anlaştõ. Tecrübeli oyuncu orta sahada görev yapõyor. TRİBÜNDEN ÖRTÜLÜ KÜFÜR Beşiktaşlõ taraftarlar 3 Mayõs’ta ligde karşõ karşõya gelecekleri F.Bahçe alehine tezahürat yapmayõ da ihmal etmedi. Tezahüratlarõn ‘sinkaflı’ bölümlerin birkaç oynamayla değişmesi dikkat çekti. Mustafa Denizli (Beşiktaş teknik Direktörü): Bir musubet bin nasihatten iyidir. Böyle bir mağlubiyet sizi hedefinden saptõrmõyorsa bir takõm artõlarõnõ yanõnda getirir. Beşiktaş zor bir gece geçirdi ama pozisyonlar da yakaladõk. Ankaraspor’un kaybedecek hiçbir şeyi yoktu. Bu nedenle maçõn zorluk derecesi bir kaç yönlüydü. Biz kazanarak finale çõkmak istiyorduk ancak bir kez kaybedeceksek en iyisi böyle kaybetmektir. ‘YENİLGİ DERS OLDU’ Fotoğraf:FATİHERDOĞDU Gökhan Zan savunmada etkiliydi.