Katalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 16 NİSAN 2009 PERŞEMBE 6 HABERLER PERŞEMBE ORHAN BURSALI Sınırsız ve Dizginsiz İktidar+yandaşları ile Fetocular ve onların tetik- çi ve temizlikçi olarak müthiş başarıyla kullandık- ları liberal kılıklılar için, savcıların hiçbir girişimi yan- lış değildir, attıkları her adım doğrudur; her dalga ve tutuklamalar haklıdır, desteklenmelidir... Yarın örneğin Baykal’ın kapısına da dayanılabi- lir! Değil midir ki, Baykal cumhuriyetçidir, Musta- fa Kemal’e kadar dayanan “kirli ve utanç verici” ta- rihin bugünkü sürdürücüsüdür, hatta ilk önce bu par- ti yok edilmelidir! Ergenekon terörünün böylesine herkese bulaş- tırılmasına karşı çıkan gazeteler ve köşe yazarları da içeri alınıp sorgulanabilir. Çünkü, yazdıkları yazılarla, Ergenekon soruştur- masını engelleme çabasındadırlar, davayı sürdürenler üzerinde antidemokratik baskı uyguluyorlar. Dar- becilerin yargılanmalarını engellemek istiyorlar... Onlara göre, bütün tutuklamalar, telefon dinle- meleri, evlerin, ofislerin talan edilmesi, her şeye el konulması, insanların hayatlarının kesintiye uğra- ması... ama her şey doğaldır, normaldir, hukukidir... Çünkü, savcıların ve mahkemelerin kararlarıyla ya- pılmaktadır her şey.. Bazıları düşündü ki, bu zevatın “Artık bu fazla” di- yeceği bir sınır vardır. Örneğin, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derne- ği ve Türkan Saylan, böyle bir “sınır çizgisini” tem- sil edebilir! Burada bir “uzlaşma noktası” bulunabilir! Yooo hayır! Tam bir “Çanakkale Geçilmez” du- varı! Bunları ne doyurur acaba? Maltan diyor ki Saylan için, “Saygınlık nedir, ki- me ve neye göre saygınlık...” Adamda tık yok, tam tersine, Saylan ve ÇYDD’yi, yerle bir edilmesi ge- reken bir baraj olarak görüyor; bir sevinç bir sevinç! Şalpay adındaki, artık Feto’nun gayri resmi mi yoksa resmi mi bilemeyeceğim sözcüsü ve savu- nucusu olarak başroldeki adam, Feto’nun adı geçti mi hemen “Bana söz hakkı doğdu” diye fırlı- yor yerinden... Önceki gece NTV’de, ÇYDD’nin yiğit ve onurlu kadınlarını içine alan 12. dalganın haksızlığına de- ğinen sözlere karşı, mealen diyor ki, bunlara katıl- mıyorum, bütün bu propaganda Ergenekon dava- sını saptırmak, durdurmak ve bitirmek için yapılıyor!.. Ağzında da bir hukuki laf, geveleyip duruyor... Baktım, Başbuğ’un siyasi konularda düşünce- lerini belirtmesine de karşı! Eh Fetocuların karşı olduğu her şeyi savunmak, giderek demokrasiyi ayakta tutabilmenin ve Er- genekon Rejimi’ne (patenti İlhan Selçuk’un!) karşı durmanın yolu oluyor artık! Ordu’nun, artık sivil hayata yönelen bu görül- memiş saldırı karşısında, bir “denge unsuru” ola- rak varlığını korumasının ve görüşlerini her fırsatta açıklamasının, bugünkü koşullarda çok önemli, bü- yük bir demokratik hakkı ve demokrasi için gerek- li olduğu anlaşılıyor! Şalpay, Türkiye’nin 50 yıllık tarihi asimilisyon ta- rihidir, bunu reddedecek tek ciddi bir sosyolog- bilim adamı olamaz, derken, bir saat sonra ekran- lara TÜBA üyesi Prof. Metin Heper çıkacak ve onu yalanlayacaktı! Cehalet, kendini hiç mi hiç bilme- mektir! Ayrıca, okumuşluk, hatta doktoralı olmak, dahası profesör unvanı bile, bilime ve düşünceye ihanetin yeni adıdır! Alpgörmüş, Fetocuların belge-bilgi yayma ada- mı olarak, ÇYDD ve Türkan Saylan soruları karşı- sında, kem küm edip bunu iyi incelemedim gibi zır- valıklar geveleyerek görevinin niteliğini bir kez da- ha gösterdi!... Yandaş gazetelerin ve tetikçilerin yazılarına yo- rumlarına bakın, hepsi tek ses-tek cephe: Çanak- kale Geçilmez! Demokrasiyle, temel hakları koruyarak, hukuki davranarak, telefonları dinlemeyerek, yasalara uyarak, ilgisiz kimseleri gözaltına almayarak... Er- genekon Rejimi ayakta kalamaz... Tıpkı 12 Mart ve 12 Eylül darbecilerinin temel düs- turları gibi: Demokrasi bu ülkeye boldur karde- şim.. Tutuklanan, üniversitelerine büyük ve çağdaş açı- lımlar getiren rektörlerimizi de yazacağım... obursali@cumhuriyet.com.tr Hacettepe Üniversitesi öğretim üyeleri, rektörler ve akademisyenlerin gözaltõna alõnmasõnõ protesto etti Akademisyenler ayaktaANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hacettepe Üniversitesi öğretim üyeleri, Ergenekon soruşturmasõ kap- samõnda rektörler ve akademisyen- lerin gözaltõna alõnmasõnõ protesto et- ti. Başkent Üniversitesi’ne de dün gün boyu çeşitli üniversitelerin senatola- rõ destek ziyaretinde bulundu. Hacettepe Üniversitesi Ana Yer- leşkesi’ndeki Atatürk Anõtõ önünde gerçekleştirilen eyleme yüzlerce öğ- retim üyesi ve öğrenci destek verdi. Öğretim üyelerinin cüppelerini gi- yerek geldiği eyleme, Tõp Fakülte- si’nde görevli çok sayõda hekimin de beyaz önlükleriyle katõldõğõ gözlen- di. Çok sayõda dekan ve öğretim üyesinin yakalarõna beyaz kurdele taktõğõ eyleme, Hacettepe Üniversi- tesi rektör yardõmcõlarõ Prof. Dr. Selçuk Geçim ve Prof. Dr. Sevil Gürgan’õn yanõ sõra CHP Ankara Milletvekili Tekin Bingöl de destek verdi. Atatürk Anõtõ önüne kõrmõzõ be- yaz karanfillerden oluşan çelenk bõ- rakan öğretim üyeleri adõna HÜ Tõp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşin Bakkaloğlu açõklama yaptõ. Bakkaloğlu, son günlerde Türki- ye’de yaşananlarõn akademisyenleri kaygõlandõrdõğõnõ belirterek özellik- le gençlerin yetiştirilmesinde özve- riyle hizmet veren yükseköğretim ku- rumlarõnõn üst düzey yöneticilerinin maruz kaldõklarõ uygulamalardan, derin üzüntü duyduklarõnõ ifade etti. Bakkaloğlu, “Bu kaygımızı belirt- mek amacıyla iki gündür farkın- dalığımızın simgesi olan beyaz kurdele taşıyoruz” dedi. Bakka- loğlu, Başkent Üniversitesi Rektörü Mehmet Haberal’õn dünya çapõnda bir cerrah olduğunu, dünya çapõnda- ki organizasyonlarõn içinde yer aldõ- ğõnõ kaydetti. ‘Kongrenin iptal edilmesi gündemde’ 18-21 Nisan’da Türkiye’de dü- zenlenmesi planlanan “International Pediatric Transplantation Asso- ciation” (Uluslararasõ Pediatrik Na- kil Kongresi) etkinliğinin açõlõş ko- nuşmasõnõ Haberal’õn yapmasõnõn planlandõğõnõ, ancak üst düzey aka- demisyenler ve başkanlarõn, protes- to amacõyla konferansõ iptal etme tek- lifinde bulunduğunu kaydetti. Destek ziyaretleri Başkent Üniversitesi’ne dün gün boyu Ankara, Atõlõm, Ufuk ve Gazi üniversitelerinden gelen heyetler des- tek ziyaretlerinde bulundu. Ankara Üniversitesi Senatosu’nun ziyare- tinde konuşan Rektör Prof. Cemal Taluğ, bugüne kadar Başkent Üni- versitesi’ne pek çok kez “bilim ko- nuşmak” için geldiklerini belirterek “Bugün (dün) farklı bir konu için buradayız. Umarız böyle bir olay bir daha yaşanmaz” dedi. Atõlõm Üniversitesi Mütevelli He- yet Başkanõ Yalçın Zaim’in de ka- tõldõğõ heyetin ziyaretinde konuşan Atõlõm Üniversitesi Rektörü Prof. Abdurrahim Özgenoğlu da huku- kun üstünlüğüne ve yargõ bağõmsõz- lõğõna inandõğõnõ ifade ederek “Dile- riz ki Haberal serbest bırakılır ve bu tür olaylar bir daha yaşan- maz” dedi. Ufuk Üniversitesi’nin ziyaretinde konuşan kurucu Rektör Prof. Rıdvan Ege, “Böyle bir seçkin insanın ol- duğu yerde kötülük yaşanmaz. Ben bu durumdan ötürü çok üz- günüm. En kısa zamanda Habe- ral’ın aramıza gelmesini diliyo- rum” diye konuştu. Ufuk Üniversi- tesi Rektörü Aral Ege de Habe- ral’õn her ne gerekçeyle olursa olsun gözaltõna alõnmasõnõ kabul edemedi- ğini kaydetti. Başkent Üniversitesi Rektör Yar- dõmcõsõ Prof. Korkut Ersoy da Haberal’õn evinde ve üniversitede yapõlan aramalarda yalnõzca kitap, makale ve araştõrmalarõn buluna- bileceğini ifade etti. Ersoy, “Öğ- retim üyeleri terör örgütü kur- maz, öğrenci yetiştirir. Habe- ral’ın da bütün yaptığı bu ve ulusal değerlere sahip çıkmaktı” dedi. Başkent Üniversitesi’nin Ata- türk devrim ve ilkelerine bağlõlõk- larõnõ sürdürdüğünü vurgulayan Er- soy, “Bu tür eylemlerle gerçek bi- lim adamlarının korkmayacağı- nı düşünüyoruz” dedi. YARSAV BAŞKANI ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargõçlar ve Savcõ- lar Birliği (YARSAV) Başka- nõ Ömer Faruk Eminağaoğ- lu, kişilerin ifadeleri için göz- altõna alõnma uygulamasõnõn ancak sõkõyönetim yasasõnda söz konusu olduğuna dikkat çekti. Eminağaoğlu, terör suç- larõ konusunda tek bir ilden tüm ülkeye yönelik soruştur- ma ya da yargõlama yapmakla yetkili bir savcõlõk ve mahke- menin olmadõğõna işaret ede- rek, savcõlarõn yetki alanõ dõşõ- na çõktõklarõnõ kaydetti. YARSAV Başkanõ Ömer Eminağaoğlu, Ergenekon so- ruşturmasõnda izlenen yöntemi değerlendirdi. Ceza Muhake- mesi Yasasõ’na göre, kişilerin ifadeleri alõnmak için davetiye ile çağrõlmasõ gerektiğine işa- ret eden Eminağaoğlu, “İfade alınması için gözaltına alın- ması uygulaması, ancak 1402 sayılı Sıkıyönetim Yasa- sı’nda söz konusudur” dedi. Sıkıyönetim yasası Terör suçlarõ konusunda, tek bir ilden tüm ülkeye yönelik soruşturma ya da yargõlama yapmakla yetkili bir savcõlõk ya da mahkemenin söz konusu olmadõğõnõ vurgulayan YAR- SAV Başkanõ, şunlarõ söyledi: “Ülkemizde bu konuda yetkili toplam sekiz ilde mahkeme ve savcılık bulun- maktadır. Örneğin Ankara geniş yetkili savcılığının yet- ki alanı 21 ili, İstanbul geniş yetkili savcılığın yetki alanı 11 ili, Diyarbakır geniş yetki- li savcılığın yetki alanı 7 ili kapsamaktadır. Bu merciler, sadece kendi yetki alanların- da işlem yapabilirler. Kendi yetki alanları dışındaki so- ruşturmaları, yetkili olan savcılığa iletmek durumun- dadırlar. Buna rağmen tek bir ilden tüm ülkeye yönelik ya da bir il savcılığının, so- ruşturmaları kendi yetki ala- nını gözetmeden genişletip yürütmesi düşünülemez. Yetki alanı dışına taşan olaylar var ise, yetkili sav- cılıklarca işlem yapılabilir ve evrakın da o yetkili sav- cılıklara iletilmesi gerek- mektedir. Aksine uygula- manın tek yasal dayanağı yine 1402 sayılı Sıkıyönetim Yasası’nın 13/son madde- sinde yer almaktadır.” ‘Savcılar yetki alanı dışına çıktı’ İstanbul Haber Servisi - Ergene- kon davasõnda iddia makamõ, tutuk- lu yargõlanan İşçi Partisi Genel Baş- kanõ Doğu Perinçek ve avukatlarõ- nõn “İddianamenin Perinçek’e ilişkin bölümünde 10 yanlışın ol- duğu” iddialarõnõ reddetti. Cumhuriyet savcõlarõ Mehmet Ali Pekgüzel ve Nihat Taşkın im- zasõyla mahkemeye gönderilen ya- zõda Perinçek ve avukatlarõnõn id- dialarõ aynõ başlõklar altõnda yanõtlandõ. Avukat- larõn “‘Ergenekon’un Yeniden Yapõlanmasõ’ belgesinin Veli Küçük’ün talimatı ile yapıldı- ğı”na ilişkin Tuncay Güney’in ifadesinin bu- lunmadõğõ uyarõsõna karşõlõk savcõlõk yazõsõnda “Mülakat metninde Küçük’ün Güney’e, Pe- rinçek’e iletilmek üzere Ergenekon’un yeni- den yapılanmasının tezini hazırlamasını söy- lediği yer aldığından özet çalışmasındaki an- latımda yanlışlık bulunmamaktadır” şeklinde açõklama yapõldõ. Savcõlõk, “Perinçek’in, Kü- çük’e arz ederim sözcükleri ile biten bir mek- tup yolladığı” şeklinde bir iddianõn iddinamede yer almadõğõnõ kaydetti. İddianamede “Perin- çek’in PKK kurucusu ve PKK’nin ikinci li- deri olduğu” iddiasõnõn bulunmadõğõ vurgula- nan yazõda ayrõca avukatlarõn belirttiği gibi “İş- çi Partisi’nin Devletin Yeniden Yapılanması dokümanında ayrılan ve ihanet eden örgüt üyelerinin öldürüleceği hususu bulunmakta- dır” şeklinde bir iddia yer almadõğõ kaydedildi. PERİNÇEK’İN İDDİALARI Savcõlõk: Eksik var yanlõş yok B URSA (Cumhuriyet) - Uludağ Üniversitesi (UÜ) öğ- retim üyeleri Ergenekon soruşturmasõ kapsamõnda es- ki Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Yurt- kuran’õn da aralarõnda bulunduğu birçok akademisyenin gözaltõna alõnmasõnõ protesto etti. UÜ Öğretim Üyeleri Derneği Yönetim Kurulu adõna hazõrlanan bildiriyi okuyan Prof. Dr. Tahir Baş- taymaz, korku imparatorluğu kurarak muhalif seslerin sustu- rulmak istendiğini belirtti. Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mete Cengiz ile yar- dõmcõlarõ Prof. Dr. Eray Alper, Prof. Dr. Doğan Şenyüz, Prof. Dr. Esvet Açıkgöz ile danõşman Prof. Dr. Şahin Sırmalı’nõn Yurt- kuran’õn eşi Prof. Dr. Merih Yurtkuran’õ evinde ziyaret ede- rek “Geçmiş olsun” dileklerini ilettikleri belirtildi. YURTKURAN’ADESTEK Manisalõ için ek süre İstanbul Haber Servisi - Er- genekon soruşturmasõ kapsa- mõnda gerçekleştirilen son dal- gada pazartesi günü gözaltõna alõnan ve Terörle Mücadele Şu- besi’nde tutulan gazetemiz ya- zarõ Prof. Erol Manisalı’nõn gözaltõ süresi 24 saat daha uzatõldõ. Taraf gazetesi, 23 Mart tarihli baskõsõnda Meh- met Baransu imzasõyla “Ho- casından darbe dersleri” baş- lõklõ haberinde Prof. Manisa- lõ’yõ hedef göstermişti. Gazetemiz avukatlarõndan Bülent Utku, dün Manisalõ’yõ ziyaret ederek tansiyon hastalõ- ğõna ilişkin ilaçlarõ bir tutanak- la teslim etti. Terörle Mücade- le Şubesi yetkilileri, Utku’ya, Manisalõ’nõn gözaltõ süresinin uzatõldõğõnõ tebliğ etti. Avukat Utku, Manisalõ’yõ bugün de zi- yaret edecek. Taraf gazetesi hedef göstermişti Manisalõ, Taraf gazetesinde 23 Mart’ta yayõmlanan ve ken- disini hedef gösteren habere “Anlaşılan Fincancı Katırla- rını Ürkütmüşüm” başlõklõ yazõsõ ile yanõt vermişti. Mani- salõ yazõsõ da özetle şu görüşleri paylaşmõştõ: “AB ile ilişkiler- de tek yanlı ve sömürgeci dü- zenlemelere karşı çıktım, ‘AB darbecilerine karşõ’ direndim. 1994-97 döneminde Ecevit, M. Yõlmaz ve Abdullah Gül be- nim düşüncelerimi destekle- diler. Bu görüşlerimi konfe- ranslarda sivillere, askerlere, üniversite öğrencilerine an- lattım. Bütün bunları niye yazıyorum; Taraf gazetesi- nin 23 Mart 2009 tarihli sa- yısında benim adımın geçtiği, tamamen hayal ürünü bir ya- zı okudum; ben gidip Şener Eruygur’a birtakım kişiler ve gruplarla ilgili tavsiyeler- de bulunmuşum. Türkiye’de yaşadığımız so- run şudur; katılımcı demok- rasiyi, denge politikalarını, Cumhuriyet’i, çağdaş değer- leri ve Lozan’ı savunup bu de- ğerlere taraf olanlar, ‘karşõ Taraf’ça, hedef gösterilip bir şeylere bulaştırılmak isteni- yorlar, hem de inanılmaz, Aziz Nesinlik senaryolar üre- tilerek. Bütün mesele bundan ibarettir sevgili okurlar, bu coğrafyada yaşamak hiç de kolay değil, sömürgecilerin eli her yere uzanıyor…” Ergenekon operasyonu kapsamõnda pazartesi günü emniyete götürülen yazarõmõzõn gözaltõ süresi 24 saat daha uzatõldõ P rof. Dr. Erol Manisalı, mezun olduğu İstanbul Üniversitesi İktisat Fa- kültesi’nde 1976’da profesör ol- du. İktisat Fakültesi’nde “Avru- pa ve Ortadoğu Araştırma Mer- kezi’nin yanı sıra, 1990’da ku- rulan “Kıbrıs Araştırmaları Vakfı”nın da başkanı. Ayrıca “Balkan ve Avrupa Ülkeleri Araştırma Vakfı” ile “Türkiye Çevre Vakfı” yönetim kurulu üyeliğini sürdürüyor. İk- tisat ve uluslararası ilişkiler alanlarında yayımlanmış çok sayıdaki yapıtının yanı sıra, deneme ve anı niteli- ğinde kitapları da bulunuyor. Manisalı, “Hayatım Av- rupa” dizi kitaplarıyla bürokrasi ve sivil toplum kuru- luşlarına yönelik faaliyetleri ve AB konusunda ülkemi- zin kaderini çizen ünlü kişilerle ilişkilerini kaleme aldı. MANİSALI KİMDİR? ‘Sağlõk durumu iyi’ İstanbul Haber Servisi - Çağdaş Yaşamõ Destekleme Derneği (ÇYDD) Genel Başkanõ Prof. Türkan Saylan’õn genel sağlõk du- rumunun iyi olduğu, bugün hastaneden çõkmasõnõn planlandõğõ be- lirtildi. Saylan, bir süredir İstanbul Üniversitesi (İÜ) Tõp Fakültesi Onkoloji Enstitüsü’nde kanser tedavisi görüyor. Saylan, hafta so- nunda izinli olarak gittiği evinin, pazartesi günü kan ölçümünün yapõldõğõ sõrada basõlmasõ ve saatlerce aranmasõnõn ardõndan salõ günü yeniden hastaneye yatmõştõ. Saylan’õn durumuyla ilgili bilgi veren Prof. Pınar Sait, “Genel durumu iyi. Kan ve serum veri- yoruz. Yarın (bugün) hastaneden çıkarmayı planlıyoruz” dedi. Ergenekon’da hukuksuzluk Baykal dünyaya duyuracak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Başka- nõ Deniz Baykal, Ergenekon soruşturmasõnõ değerlendirir- ken “Bu faşizme gidiştir. Ko- nuyu sadece Türkan Saylan olayı olarak görmek yanlış. Esas sorun çağdaş eğitime karşı tutum” dedi. Baykal, “Ergenekon’daki hukuksuz- lukları, haksızlıkları dünya kamuoyuna mal etmek için” AB büyükelçileri ile yemekte bu konuyu gündeme getireceği- ni ve CHP’nin Brüksel bürosunu da hare- kete geçireceklerini bildirdi. CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantõsõnda gelişmeler değerlendirildi. Edinilen bilgiye göre Baykal, Genelkurmay Başkanõ İlker Başbuğ’un konuşmasõyla ilgili olarak, “Yeni olan; Türk milleti ta- nımının alt başlıklarının ilk kez bir TSK mensubu tarafından zikredilme- sidir. Türkiye halkını oluşturan alt un- surlar elbette vardır. Bunu 20 yıl önce de söylemiştik. Türkiye’de belli etnik gruplar vardır, herkes bununla iftihar edebilir” demekle yetindi. Baykal, Ergenekon soruşturmasõndaki son dalga ile ilgili olarak da şu değerlen- dirmeleri yaptõ: “Konuya sadece Türkan Saylan olayı olarak bakmak yanlış. Bir- çok ilde ÇYDD’nin şube başkanları, üyeleri gözaltına alındı. Esas sorun, çağdaş eğitime karşı bir tutumun varlı- ğı. Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, gözaltıların hayır işleriyle ilgisi yok, başka suçları vardır, diyor. Nereden bi- liyor? Kimse çağdaş eğitim için çaba gös- termesin, ‘Haydi kõzlar okula’ demesin, burs vermesin. Tarikat eğitimi dışında, sivil toplum örgütleri olarak eğitime katkı yapılması AKP düzeninde suç ha- line gelmiştir... O yaşlıydı, hastaydı ol- masın... Ergenekon’un bugüne kadar geldiği nokta haklı mıydı? Haksızlık baştan beri var. Bu, AKP darbesidir.” Baykal, Sabih Kanadoğlu’nun “25 hâ- kim ve savcı dinleniyor” sözleriyle ilgi- li Adalet Bakanõ’nõ açõklama yapmaya çağõrdõ. Bu arada, MYK üyelerinden Er- doğan Toprak’õn yoğun işlerini gerekçe göstererek görevinden istifa ettiği öğrenildi. ANITKABİR’E GİDECEKLER - Başkent Üniversitesi öğretim üyeleri, öğrenciler ve çalışanlar, rektör Prof. Mehmet Haberal’ın “Ergenekon” soruşturmasında gözaltına alınmasını am- fitiyatroda toplanarak protesto etti. Yargının tarafsızlığına ve hukukun üstünlüğüne inanan demokratik ve laik Türkiye Cumhuriyeti’nin bekçisi olduklarını söyleyen Rektör Yardımcısı Prof. Korkut Ersoy, 18 Nisan’da Anıtkabir’i ziyaret edeceklerini de bildirdi. Ankara, Atılım, Ufuk ve Gazi üniversitelerinden heyetler de dün Başkent Üniversitesi’ne destek ziyaretlerinde bulundu. Fotoğraflar:NECATİSAVAŞ/AA