22 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 22 KASIM 2009 PAZAR 22 SPOR DAKİKA HİLMİ TÜRKAY 90 E L E Ş T İ R İ ADNAN DİNÇER Haklõ 3 Puan Beşiktaş, Mustafa Denizli’nin çok ince ayrıntılarını iyi planladığı sabırlı bir taktikle oyunu kazanmasını bildi. Her geçen gün moral kazanan ve oyun disiplini ile fizik kali- tesi Fenerbahçe’ye oranla daha iyi görünen, en önemli- si maçın 90 dakika olduğunu unutmayan Siyah-Beyaz- lılar, ikinci yarıdaki patlama ile golsüzlük paranoyasına da son verdi. Fink ile Alex’i kilitleyen Denizli, orta alanda Ernst ve Ekrem’in yorulmayan gücüne, ikinci yarıda Tello’nun yaratıcılığını da ekleyince etkili ataklar golleri getirdi. İb- rahim Üzülmez futbol yaşamının belki de en etkili çıkışlarını bu maçta yaptı desek yanlış söylemiş olmayız. İlk golde getirdiği topun Fink’le buluşunca F.Bahçe kalesinde fü- ze gibi bir gol olması maçın ununtulmaz Anıydı. Daha sonra Bobo’nun golü gelince Beşiktaş İnönü Sta- dı’ndaki tüm sıkıntılarını atarak ligde “Ben de şampiyon- luğa adayım” dedi. Oyunun ilkyarısına bakılınca sanki F.Bahçe ikinci yarıda atacağı gol ile sahadan galip ayrı- labilir umudunu taşıyanlar Emre’nin sakatlanması ile çö- ken orta alanlarının kurbanı oldular. Oysa ilk yarıda özellikle Roberto Carlos ve Santos’un Beşiktaş kalesi için tehlikeli çıkışları, şutları ve bunları başarıyla karşıla- yan Rüştü’yü düşündüğümüzde ikinci yarıda Kara Kar- tal’ın şahlanışını hayal edemiyorduk. Ancak Mustafa Denizli bu kez gerçekten aylardan beri stres altında ça- lıştırdığı takımıyla gurur duyacağı bir oyun taktiği ve ba- şarısıyla, sahada galibiyete ulaşan ve özlenen Beşiktaş’ı bizlere sundu. Görülen o ki Denizli’nin de kararsızlıkları- nı aştığı bir Beşiktaş izleyeceğiz. Her anlamda, özellikle ikinci yarıda sahanın tek hâkimi olan Beşiktaş’ta İbrahim Üzülmez, Ernst ve Fink takımın temel direkleriydiler. E L E Ş T İ R İ METİN TÜKENMEZ İki Alman Maç öncesindeki verilere göre Beşiktaş ligin en az gol atan 3 takımından biriydi. Bu durum F.Bahçe teknik direktörü Daum için bir anlam ifa- de etmiyordu. Gol atmak bir yana hucüm var- yasyonları bile olmayan Beşiktaş’ın üzerine gitmeyi göze alamamıştı Alman teknik adam. F.Bah- çe’nin savunma ağırlıklı oynayacağı Vederson’un yerine Dos Santos’a görev verilip Semih’in ku- lübede tutulmasıyla anlaşılmıştı. Peki, savunma ağırlıklı oynayan F.Bahçe ile sa- vunması sadece 6 gol yiyen Beşiktaş’ın derbi kar- şılaşması nasıl olacaktı? F.Bahçe’nin boş bırak- tığı alanda Siyah formaları ile ‘kartal’ gibi uçuşan ama rakip alanda pek görülmeyen bir Beşiktaş. F.Bahçe ileri çıkınca da orta alanda olması gereken oyun, yine orta alanda öldü. Ama futbol öylesine değişkenlikler içermekte- dir ki futbolun öldüğü yerde iki Alman şahane bir gol üretti. Bu gol öncesinde sakatlanan Emre Be- lözoğlu’nun sakat olduğu halde sahada kalma- sı, Lugano’nun da onu yere yatırıp zaman ka- zanmak istemesini göz ardı etmesi golün oluş- masında önemli bir etken oldu. İkinci golde ise Lugano’nun sarı kartlı olması ra- kibe müdahalesine sınır getirdi. Emre sakatlan- dıktan sonra F.Bahçe’nin oyun düzeni bozuldu. Daum’un atak özellikli futbolcuları oyuna alması F.Bahçe’nin toparlanmasına yetmedi. E L E Ş T İ R İ MEHMET GÜÇLÜ Nereye Koşuyor? Mustafa Denizli’nin kendi camiasında bile tartışıl- makta olan savunma ağırlıklı futbol stratejisini bu maç- ta değiştireceğini düşünmek hayalcilik olurdu. Elindeki malzemeyi en iyi bilen kişi Mustafa hoca, F.Bahçe’yi de yakından tanıyordu. Karşılaşma öncesi Siyah - Be- yazlı takımın kazanmak adına baskılı bir futbol oyna- ması gerektiği tezinde olanlar gördüler ki, Beşiktaş tek- nik direktörü düşüncesinden ödün vermiyordu. İlk 45 dakikada futbol adına olumlu pek bir şeyden söz edebilmek mümkün değil. Orta sahada sıkışan oyu- nun bu bölümünde her iki takımın çok sayıdaki top ka- yıpları doğal olarak futbolun kalitesini düşürdü. Be- şiktaş’ın daha çok geriye yaslanıp gol yememeyi dü- şündüğü ilk yarıda, F.Bahçe kazanmak adına arzulu ve iştahlı değildi. Sarı - Lacivertli oyuncular üzerinde aşırı bir rahatlık ve gevşeklik vardı. F.Bahçe’nin mo- tivasyonu o kadar kötüydü ki, saha içinde oyuncula- rın kendi aralarındaki tartışmalar hayret vericiydi. Tüm bu tablo tabii ki tecrübeli Mustafa hocanın dik- katinden kaçmadı. Taktiğini değiştirdi, oyuncularına gerekli direktifi verdi. İkinci yarıda F.Bahçe’nin üzeri- ne giden bir Beşiktaş vardı. 10 dakika içinde peş pe- şe gelen iki gol F.Bahçe’yi teslim almaya yetti. Daha maçtan günler önce kişisel web sitesinde konuşma- ya başlayan Kâzım sahada futbolu unutup çene yap- maya başlayınca kırmızı kartla oyun dışı kaldı ve F.Bah- çe’nin tüm ümitleri de zaten o dakikada bitti. E L E Ş T İ R İ ALİ İSMET URAL E L E Ş T İ R İ ARİF KIZILYALIN Alex’e Kilit Böyle kritik ve önemli maçlarda sinirlerine hâ- kim olan, mental olarak iyi hazırlanan takımlar her zaman avantajlıdır. Öyle ki derbi maçlarda dep- lasman takımları bu kavramı çok iyi bilmeliler. Ma- çın ilkyarısıyla ikinci yarısı arasındaki tek fark Em- re ile başlayan, Kâzım ile devam eden bireysel yetersizliklerdi. F.Bahçe’nin hedefi zaten Da- um’un da söylediği gibi oyunu kendi alanında ka- bul edip bir puanla sahadan ayrılmaktı. Durum böyleyken maçın adamı Fink, Alex’i ki- litleyince F.Bahçe hem oyun kurmakta zorlandı hem de pozisyon yaratmakta. Maçın geneline baktığımız zaman da kazanmak için sahada da- ha çok mücadele eden bir Beşiktaş vardı. Fer- rari, Fink, Ekrem, Ernst ve diğerleri... Peki F.Bahçe’den kimi sayabilirsiniz? İlkyarının ortalarından itibaren takımın sinirini iyice geren, oyundan çıkana kadar herkesin kon- santrasyonunu bozan Emre mi, her zamanki şı- marık tavırlarıyla Kâzım mı? Durum böyle olun- ca ikinci yarıda Beşiktaş’ın ekmeğine yağ sürmüş bir F.Bahçe izledik. Sonuçta, Mustafa Hoca’nın da söylediği gibi, lig üst sıralardaki takımlar için yeniden başlamış oldu. Denizli’nin Hakkõ Denizli’ye Belli ki dersini iyi çalışmıştı. Belli ki günlerce kafasında oynadığı sanal derbilerde olası yanlışları belirlemiş, lig- lere verilen ‘kafa’ tatilini kafa izniyle de- ğil, üreterek geçirmişti... Evet, Musta- fa Denizli’nin hakkını Denizli’ye vere- lim. Dün gece Beşiktaş, F.Bahçe’yi ye- nip lige ortak olduysa bunda en büyük pay kenardaki Mustafa Hoca’nındır. Öncelikle, G.Saray maçından bu yana Kâzım’ı ileride tek bırakıp rakibini hata- ya zorlayan F.Bahçe’yi iyi çözmüştü. Alex’in bire bir markaja (Fink) alınması ha- linde pas bağlantısının nasıl bitirileceği- ni hesaplamış, Emre’nin önüne de fizik gücü yüksek Ernst’i koyup rakibin sadece kenarlardan Gökhan ve Carlos ile gel- mesine izin vermişti. Onlar için de Ekrem ile Serdar’ın yapacağı kademeler devreye giriyordu. Mustafa Hoca’nın bu planı ne bir fazla, ne bir eksik; aynen işledi. Da- um’un tek forvet ısrarı Denizli’nin tuzağına düşmüş, oyunu kendi yarı alanında ka- bullenen F.Bahçe sadece Gökhan ve Car- los ile iki kez çıkabilmiş, bir kez de Fink’in kaçırdığı Alex, Kâzım’ı aktif bölgeye taşımıştı. Bu pozisyonlar da gol getirme- yince (ki Alex’in direğe giden frikiğiyle Gök- han ile İbrahim Üzülmez arasında pen- altıya dönüşecek çekme-tutma eylemi maçın dengesini bozabilirdi) Beşiktaş, ilk 45 dakikayı istediği gibi bitirecek ve bu öz- güvenle ikinci yarıda şahlanacaktı. 45 ile 60. dakikalar arasında İbrahim’ler yıldız- laşmış, Fink markaj görevini golle süsle- miş, Bobo da 90’a bıraktığı topla gönül al- mıştı. Sonrası ayrıntı... Kâzım’ın atılışı, Uğur’un ofsayttan attığı gol ve 3-0... Galiba ağustos böceği ile karınca öy- küsünün futboldaki örneğiydi Beşiktaş- F.Bahçe derbisi. Çalışan ‘doymuş’, ‘yan gelip yatan’ aç kalmıştı... FATİH ERDOĞDU Beşiktaş-F.Bahçe derbisine yine küfürlü tezahüratlar damgasõnõ vurdu. Siyah - Beyazlõ taraftarlar F.Bahçe’ye; Sarõ - Lacivertli seyirciler de ezeli rakiplerine tepki gösterip küfürlü tezahüratta bulundu. Ancak önce özel güvenlik elemanlarõ, ardõndan da emniyet güçleri kamera kayõtlarõ sonrasõ maç sõrasõnda ve sonrasõnda sahaya yabancõ madde atan, taşkõnlõk yapan çok sayõda taraftarõ tribünden tespit edip stat dõşõna çõkardõ.Taraftarlarõn, disiplin talimatõndaki ceza unsurunu ihlal edecek şekilde sürekli değil de, aralõklarla küfür etmesi dikkat çekti. En büyük tepkiyi, bir internet sitesinde Beşiktaş için ‘8JK’ ifadesini kullanan Kâzım gördü. Siyah - Beyazlõ taraftarlar Kâzõm’a küfürlü tezahüratlar yaptõ. Kâzõm, soyunma odasõna doğru yönelirken tribünlerden plastik bardaklardaki sular atõldõ. İki takõm sahaya çõkarken de F.Bahçeli oyunculara pet su şişeleri isabet etti. F.Bahçe yedek kulübesindeki futbolcular seyircilerin sözlü tacizine maruz kaldõ. Küfürler sonrasõ stada yoğun güvenlik önlemleriyle gelen F.Bahçe Başkanõ Aziz Yıldırım tepki gösterdi. Beşiktaş Başkanõ Yıldırım Demirören ise belindeki ağrõlar nedeniyle stada gelmedi. Tribünlerden F.Bahçe kalecisi Volkan’a gözüne yeşil lazer tutuldu. Sezon başõnda önce Beşiktaş’la görüşen, ardõndan F.Bahçe’ye transfer olan Mehmet Topuz’a da taraftarlar tepki gösterdi. Tribünde taraftar avõ Zirve Kartal’sõz Olmaz Eskiden derbi maçları iple çekerdik. Aman o gün bir gelse de maça gitsek diye. G.Saraylı’ymış, F.Bahçeli’ymiş, Beşiktaşlı’ymış farketmezdi. Tribünlerde beraber otururduk, şakalaşırdık, küçük iddialara girerdik, bir eğlence yeriydi bizler için stadyumlar. F.Bahçe kazanmış, G.Saray kaybetmiş veya tersi olmuş önemli değildi. Vurmak, kırmak, adam dövmek, yokmuş... Ya şimdi? 100 yılı aşan rekabete bakıyorum ve hayretler içerisinde kalıyorum. Birbirleriyle atışan kulüp yöneticileri, sahada kavga eden futbolcular, salonda oyuncu tokatlayan holiganlar, tribündeki taraftara yumruk atan basketbolcular ve saha dışında büyük olaylar çıkaranlar güzelim dostluğu tam anlamıyla bitirdiler. F.Bahçe - G.Saray basketbol maçının ardından G.Saray Başkanı Adnan Polat’ın “Yaşanan olaylar için F.Bahçe’den özür dilemem” beyanatı ikili ilişkilerin iyiden iyiye bittiğinin göstergesidir. Bir başkan bunu yaparsa düşünün taraftarları. Bu şiddet nedir, niye bu duruma gelindi? Ekonomik kriz mi, eğitimsizlik mi, yanlış yönlendirme mi... Neyi bekliyoruz; birinin ölmesi mi gerekiyor? Statlar savaş alanına döndü. Bir önerim olacak; derbilerde rakip takım seyircisi tribünlere alınmasın. Çünkü sayıları az da olsa bu insanlar takımları kazansınlar ya da kaybetsin koltukları söküyor, çevreye zarar veriyor... Yazık değil mi? Dün gece için hem Beşiktaş hem de F.Bahçe biliyorum ki maça iyi hazırlandı. Hedeflerinde 3 puan vardı. Vurma, kırma olmasın; dostluk kazansın. Temennim bu yönde. İlk bölüm; vasat oyun oynadılar, tempo düşüktü. F.Bahçe başlarda beraberliğe razı görünse de sonradan açıldı. Kâzım’ın düşürülmesi penaltı değildi, ancak Gökhan’ınki tartışılır. Hakem Aydınus’u iyi bulmadım. Kâzım ve Daum serzenişlerinde haklıydı. Son 15 dakikalık periyotta F.Bahçe’nin hücumlarına sözüm yok. İkinci bölümde; Fink’in muhteşem füzesi, Volkan çaresiz. İnönü tribünleri ayakta. Mücadele daha farklı. Sonra Bobo; 3 dakikada 2 gol. Beşiktaş coşuyor, coşturuyor. Ardından seyirci istiyor, Uğur İnceman 3’ü atıyor. Sonuçta Siyah - Beyazlılar için önemli bir galibiyet. Puan farkını 4’e indirdiler. Artık zirvede Kara Kartal da var. BEŞİKTAŞ: 3 - F.BAHÇE: 0 STAT: BJK İnönü HAKEMLER: Fırat Aydınus (6), Bülent Gökçü (6), Bahattin Duran (6) BEŞİKTAŞ: Rüştü (7), İ.Toraman (6), Ferrari (6), Sivok (6), İ.Üzülmez (8), Ekrem (6), Ernst (7), Fink (8), Serdar (5) (dk. 46 Tello 6), Yusuf (6) (dk. 68 Uğur 7), Bobo (7) (dk. 78 Nobre) F.BAHÇE: Volkan (4), Gökhan (4), Lugano (4), Önder (3), R.Carlos (4), Mehmet (4) (dk. 67 Semih 3), Emre (5) (dk. 55 Vederson 4), Cristian (5), Dos Santos (3) (dk. 74 Özer), Alex (5), Kâzım (4) GOLLER: Dk. 54 Fink, dk. 57 Bobo, dk. 83 Uğur KIRMIZI KART: Dk. 75 Kâzım SARI KARTLAR: Ferrari (Beşiktaş); Lugano, Emre (F.Bahçe) PUAN DURUMU TAKIMLAR O G B M A Y P AVJ. F.BAHÇE 13 10 1 2 25 10 31 +15 G.SARAY 12 9 1 2 30 16 28 +14 BEŞİKTAŞ 13 8 3 2 16 6 27 +10 BURSA 13 8 2 3 27 12 26 +15 KAYSERİ 12 6 4 2 19 10 22 +9 İBB. 12 6 3 3 14 18 21 -4 ESKİŞEHİR 12 5 5 2 17 11 20 +6 G.BİRLİĞİ 12 5 4 3 17 12 19 +5 TRABZON 12 5 3 4 23 16 18 +7 G.ANTEP 13 5 3 5 17 16 18 +1 ANTALYA 12 5 1 6 16 15 16 +1 A.GÜCÜ 12 3 4 5 17 16 13 +1 MANİSA 12 3 4 5 10 13 13 -3 D.BAKIR 12 3 3 6 12 21 12 -9 K.PAŞA 12 2 3 7 13 21 9 -8 SIVAS 12 2 1 9 11 23 7 -12 DENİZLİ 12 1 3 8 9 21 6 -12 ANKARA 12 0 0 12 0 36 0 -36 F.Bahçe’de maçõn ikinci yarõsõnda yardõmcõ hakeme İngilizce küfreden Kâzım kõrmõzõ kart görünce cezalõ duruma düştü. Sakatlanarak oyunu terk eden ve gördüğü kartla cezalõ olan Emre’nin sol arka adelesinde yõrtõk tespit edildi. Emre en az 3 hafta sahalardan uzak kalacak. Dün sabah ter idmanõnda sakatlanan ve derbi maç kadrosundan çõkarõlan Güiza’nõn da durumunun ciddi olduğu belirtildi. F.Bahçe, Beşiktaş’a kaybederek ezeli rakibiyle arasõndaki farkõn 4’e inmesine engel olamadõ. Sarõ - Lacivertliler ligde oynadõğõ son 3 deplasmandan 3 puan alamadõ. Ligde 11 maçta toplam 7 gol yiyen F.Bahçe, derbide ise 3 gol birden yiyerek çöktü. Saha içinde F.Bahçeli Cristian ve Beşiktaşlõ İbrahim Üzülmez tartõştõ. Kâzõm ve Serdar Özkan arasõnda da gerginlik yaşandõ. F.Bahçe Teknik Direktörü Daum, ilkyarõda Kâzõm’a verilmeyen bir faul sonrasõ çõlgõna döndü. Rüştü ve İbrahim Üzülmez’in topu oyuna sokma konusunda tartõştõğõ görüldü. Emre de takõm arkadaşõ Dos Santos’la kavga etti. KANARYA AĞIR YARALI İnönü’de ezeli rakibini farklı yenip ‘zirvede ben de varım’ dedi Beşiktaş F.Bahçe’yi dağıttı Akşam saatlerinde İstanbul’u etkisi altõna alan sis, İnönü Stadõ’nda da tedirginlik yarattõ. Maçõn başlamasõna saatler kala, sis nedeniyle derbinin oynanmamasõ gündeme geldi. Saat 19.00 sõralarõnda sisin stat içinde görüşü fazla etkilemediği tespit edildi. Beşiktaş taraftarlarõ stadõ tamamen doldurdu. Derbide bir Beşiktaş taraftarõ açtõğõ pankartla kõz arkadaşõna evlenme teklifinde bulundu. SİS KORKUTTU Fotoğraflar: FATİH ERDOĞDU Beşiktaşlõ taraftarlar stada girmesi yasak olan tribün lideri Alen Markaryan için “Alen sahaya 3’lü çektir Kartal’a” şeklinde tempo tuttu. Beşiktaşlõ ve F.Bahçeli seyirciler de “Yeter Yıldırım Demirören” diye bağõrdõ. İnönü Stadõ ve çevresinde geniş güvenlik önlemleri alõndõ. Taraftarlara kimlik kontrolü yapõlõrken 2 bin 704 emniyet yetkilisi görevliydi. Beşiktaş, formasõnõn arkasõndaki Mehmetçik Vakfõ reklamõyla çõktõ. ALEN’E DESTEK, BAŞKANA TEPKİ Beşiktaş, F.Bahçe’yi yenerek üst üste 6. maçõnõ kazandõ. Siyah - Beyazlõlar 4,5 yõlõ kapsayan 8 lig maçõ sonrasõ ilk kez F.Bahçe zaferi yaşadõ. Ev sahibi ekip 9 yõl sonra F.Bahçe’yi 3-0’lõk skorla devirdi. Beşiktaş, bu sezonki en farklõ galibiyetini aldõ; üst üste 4. maçõnda gol yemedi. Ekrem Dağ, geçen hafta hayatõnõ kaybeden futbolcu De Nigris anõsõna “Kalbimdesin” yazan bir tişörtü formasõnõn içine giydi. Goller sõrasõnda Beşiktaşlõ bir taraftarõn ayağõ kõrõldõ. EKREM’DEN VEFA ÖRNEĞİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle