Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
14 KASIM 2009 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
DIŞ HABERLER 11dishab@cumhuriyet.com.tr
SAĞNAK
NİLGÜN CERRAHOĞLU
Türkiye Nereye?
Dün okuduğum en düşündürücü yorum, Zülfü
Livaneli’nin yazısıydı.
“AKP niçin başaramayacak?” başlığını taşıyan
yazı, “Bir devleti yıkıp, yerine yeni bir devlet
kurmadan onun kuruluş ilkelerini değiştiremezsiniz.
Tarih bize bunu gösteriyor” diyor, tarihteki örnekleri
şöyle sıralıyordu:
Osmanlı İmparatorluğu yıkıldığı için, Türkiye
Cumhuriyeti kuruldu. Çarlık yıkıldığı için, yerine
Sovyetler geçti; Sovyetler devrildiği için, Rusya
Federasyonu kurulabildi…
“Fransız ihtilalinden İran’a kadar rejim değişikliği
yaşanan bütün ülkelerin öğrettiği ders budur” diyen
sevgili Livaneli, sözü özetle şöyle bağlıyor:
“Son yıllarda artan biçimde Türkiye’de rejim
değişikliği olacağından, ılımlı İslama geçileceğinden,
pasif laiklikten bahsediliyor. Türkiye Cumhuriyeti’ni
yıkmadan onun kuruluş ilkelerini değiştirmek
hayalden öteye geçemez. AKP bunu başaramaz.
(Aksi halde..) Bu ülke kurulurken ödenen bedelleri
yeniden ödemek gerekir. (O çapta bedeller yeniden
göze alınamayacağına göre...) AKP kendisini bu
yüzden ya merkeze çekip bu devletin kuruluş
ilkelerine saygı gösterecek, ya siyasi tarihimizde
sonu hüsranla biten hareketlerden birisi olarak
kalacaktır…”
En korkutucu olasılık ‘mutasyon’
Peki ya üçüncü şık olarak “mutasyon olasılığı”
yok mu?
“Mutasyon”, Batı kökenli bir sözcük. Ama
dağarcığımıza son günlerde domuz gribi ile ağırlıklı
olarak girdi. TV’lerde gün aşırı söz ediliyor...
Virüs ile ilgili kullanıldığında; virüsün,
“mutasyonla” daha öldürücü hal alması kastediliyor
ve medikal bağlamda Türkçeye “şekil/biçim
değiştirmek” diye çevriliyor.
Aslında “mutasyon”; “geri dönüşü olmayan, kalıcı
bir değişiklik” demek ve basit bir biçim
değişikliğinden çok daha fazla, derin ve köklü
anlamlar taşıyor.
Ekşi sözlüğün, “feleğini şaşırmak” ifadesiyle
karşılık getirdiği “mutasyon”da, bir
“Frankenştaynlaşma” olayı var…
Görünürde hemen fark edilmeyen, fark
edilmediği için atik tetik frenlenemeyen; yavaş
yavaş, usul usul, alttan alta meydana gelen “sinsi
bir değişikliğin”, birdenbire denetimden çıkarak
“serseri mayınlaşması” ve bilinmeyen bir objeye
dönüşerek “Frankenştaynlaşması!”…
“Mutasyon” böyle bir şey…
Tarihte “mutasyon geçirerek”
“Frankenştaynlaşan” rejimler var.
Bakıyorsunuz, başlangıçta başka bir şey olarak
yola çıkıyorlar…
“Mutasyona uğrayarak”, “faşizm” oluyorlar.
Bizim gibi bir Akdeniz ülkesi olan İtalya’da doğan
“faşizmin” öyküsü, baştan sona buna; “mutasyona”
dayanır.
1922 yılında İtalya Kralı III. Vittorio Emanuele,
Mussolini’ye Başbakanlığı teslim ettiğinde,
“parlamenter monarşi” ile yönetilen Çizme’de,
günün şartlarında “demokrasi” kabul edilebilecek
bir yapı vardır.
Mussolini işbaşına gelir gelmez, önce seçim
yasalarını değiştirir.
İki yıl sonraki 1924 seçimlerinde, “oyların yüzde
25’i” ile meclisteki sandalyelerin “üçte ikisini” alır!
Güçler ayrılığının yok edilmesi
dönüm noktası
“Mutasyon” işte böyle; “oyların dörtte biri” ile
sağlanan “orantısız çoğunluklarla” başlar.
Mutlak iktidar sevdasına kapılan Mussolini, 1925-
27 arasındaki iki yılda, “ayak bağı gördüğü” tüm
anayasal denge ve fren mekanizmalarından
kurtulur. “Parti” ile “devleti” özdeşleştirir.
“Mutasyonun” sonunda, -başlangıçta sistemin
temel aktörü olan- Kral III. Vittorio Emanuele;
elindeki fiili güçleri yitirerek, “feleğini şaşıran” bir
“kuklaya” dönüşmüştür…
Basın ve ifade özgürlükleri yok edilir.
Montesquieu’nün güçler -yargı, yasama,
yürütme- ayrılığı ilkesi tamamen ortadan kaldırılır.
Muhalifler ya zindanları boylar ya da
gönüllü/gönülsüz sürgün ve de “susmak”
seçeneklerine mahkûm edilirler.
’20’lerin ikinci yarısında; Çizme’deki rejim artık
hem biçimsel ve hem öz itibarıyla tanınmayacak
ölçüde değişmiş; “canavar” olmuştur.
Bir “savaş” ya da dev bir “ihtilalin” getirdiği
“kopuşa” gerek kalmaksızın, yaşanan bir değişimdir
bu.
Bugün Türkiye’nin içinde bulunduğu sürece
dönecek olursak; tarihin Livaneli’yi haklı çıkarmasını
tüm kalbimle dilerim.
Ne var ki ben, onun iyimserliğini
paylaşamıyorum.
Bana göre Türkiye’yi tehdit eden en büyük
tehlike; düpedüz “görülebilir” hal alan
“mutasyon”dur.
2002-2009 Türkiyesi farklarını düşünmek bile,
“mutasyonun” ne denli ileri aşamalarında
bulunduğumuz konusunda fikir verebilir.
nilgun@cumhuriyet.com.tr
Halid Şeyh Muhammed ve 4 arkadaşõ Guantanamo’dan getirilerek sivil mahkemeye çõkarõlacak
11 Eylül sanõklarõ New York yolcusu
Dış Haberler Servisi - ABD’de 11 Eylül
2001’de kaçõrõlan uçaklarla düzenlenen terör
saldõrõlarõnõn mimarõ olarak gösterilen Halid
Şeyh Muhammed ve başka 4 zanlõnõn
yargõlanmak üzere Guantanamo Askeri
Üssü’nden New York’a sevk edilecekleri
bildirildi. Küba adasõndaki üste görevli
savcõlardan birinin açõklamasõna göre, 2003’te
Pakistan’da yakalanan Muhammed ile diğer
zanlõlar, 2 yolcu uçağõnõn çarptõrõlmasõyla
yaklaşõk 3 bin kişiye mezar olan Dünya
Ticaret Merkezi’nin bulunduğu bölgede
mahkemeye çõkarõlacak.
ABD Başkanõ Barack Obama’nõn ocak ayõ
sonuna kadar kapatõlmasõ emri verdiği üste
kalan terör şüphelilerinden bazõlarõnõn ise
askeri komisyonlarda yargõlanacaklarõ
belirtildi. New York Times gazetesi, bu
kişilerden birinin, 2000 yõlõnda Yemen’de USS
Cole adlõ Amerikan savaş gemisinin
bombalanmasõndan sorumlu tutulan
Abdülrahim el Neşiri olduğunu yazdõ. Geriye
kalan 200 civarõnda tutsağõn bazõlarõnõn kendi
ülkelerine, bazõlarõnõn da üçüncü ülkelere
gönderilmesi planlanõyor. Şimdiye kadar
700’den fazla tutsağõn
gelip geçtiği
Guantanamo’daki 3
kamp, tutsaklara kötü
muamele yapõldõğõ
gerekçesiyle dünya
çapõnda tepki
toplamõştõ.
ABD Başkanõ
Obama, Japonya’nõn
başkenti Tokyo’da bir
soru üzerine, bunun
hem yargõ sürecine
hem de ulusal
güvenliğe ilişkin bir
karar olduğunu
belirterek “Halid
Şeyh Muhammed’in
adaletin gerekleriyle
en tavizsiz biçimde
yüzleşeceğine
kesinlikle
inanıyorum” dedi.
Kuveyt doğumlu
Muhammed ile yine
El Kaide terör
örgütünün üst düzey militanlarõ olduklarõ iddia
edilen Yemenli Remzi bin el Şib, Pakistan
doğumlu Ali Abdülaziz Ali, Yemenli Velid
bin Attaş ve Suudi Mustafa el Havzavi daha
önce askeri komisyon önüne çõkarõlmõş, ancak
bu yargõlama Obama’nõn emriyle ertelenmişti.
Başka 10 terör zanlõsõ ise askeri komisyonlarda
mahkûm edildi ve mahkûmiyetleri hükümetin
isteğiyle askõya alõndõ. Obama yönetimi,
George W. Bush döneminde kurulan askeri
komisyonlarõ dağõtmak yerine, burada
yargõlanacaklardan zorla alõnan ifadelerin
geçersiz sayõlmasõnõ, sözlü kanõtlarõn nasõl
değerlendirileceğinin belirlenmesini ve
sanõklarõn gizli kanõtlara ulaşabilmesini içeren,
sanõklar lehine düzenlemeler getirmişti.
ABD ile Japonya ittifakı yenileyecek
Dış Haberler Servisi - ABD Başkanõ Ba-
rack Obama, 9 gün sürecek Asya gezisinin ilk
durağõ olan Japonya’nõn başkenti Tokyo’da
gösterilerle karşõlandõ. Okinava Adasõ’ndaki
ABD üslerini yoğun güvenlik önlemleri altõnda
protesto eden göstericiler, nükleer silahlardan
temizlenmiş dünya çağrõsõ yaparak, iklim de-
ğişikliği konusunda acil önlem alõnmasõnõ is-
tedi. ABD’nin Hiroşima ve Nagasaki’ye attõ-
ğõ atom bombalarõndan kurtulanlardan oluşan
bir grubun, dünyanõn nükleer silahlardan arõn-
dõrõlmasõ için Obama’ya çağrõ yapan bir mek-
tubu ABD büyükelçiliğine götürmesinden
sonra, nükleer karşõtlarõ da yürüdü.
Tokyo’daki ABD elçiliği önünde topla-
nan ABD yanlõsõ göstericiler ise “Tokyo ve
Washington arasında daha güçlü ittifak”
pankartõ açtõ. Bir kadõn gösterici hoparlör-
den “Çin ve Kuzey Kore’den gelen teh-
ditlere karşı Japonya’nın nükleer silah
edinmesine izin ver” çağrõsõ yaptõ. Oba-
ma’nõn Tokyo ziyareti, iki müttefik ülke ara-
sõndaki ilişkilerin sorgulandõğõ bir döneme
rastlõyor. 30 Ağustos seçimlerinde 54 yõllõk
Liberal Parti iktidarõna son vererek başba-
kanlõk koltuğuna oturan Yukio Hatoyama,
ABD’den daha bağõmsõz bir çizgi izleme sö-
zü vermişti. Hatoyama, Okinava Adasõ’nda-
ki Futenma Amerikan üssünün taşõnmasõ
konusunu gözden geçireceğini ve Japon-
ya’nõn Afganistan’daki savaşa destek amacõyla
2001’den beri sürdürdüğü yakõt ikmal mis-
yonunu sona erdireceğini bildirmişti. Japon-
ya, bununla birlikte Afganistan’a 5 milyar do-
larlõk insani yardõm yapacağõnõ açõkladõ.
Obama görüşmenin ardõndan Hatoyama ile
birlikte düzenlediği ortak basõn toplantõsõn-
da, tartõşmalõ Amerikan üssünün nereye ta-
şõnacağõ konusunu süratle çözmeyi umdu-
ğunu açõkladõ. ABD’nin bir Pasifik gücü ol-
duğunu vurgulayan Obama, ABD ile Japonya
arasõndaki ittifakõn Asya-Pasifik bölgesinin
güvenliği ve refahõ için şart olduğunu söy-
ledi. Liderler, iki ülke arasõndaki ittifakõn ye-
nilenmesi gerektiğini de ifade ettiler. Oba-
ma, ilişkilerin ortak değerler ve çõkarlara da-
yandõğõnõ, ancak 21. yüzyõla göre yenilenmesi
gerektiğini kaydederken, Hatoyama da 50
yõlõn ardõndan ittifakõn değişime ayak uy-
durmasõ gerektiğini vurguladõ.
Japonya’nõn ardõndan Çin’e gidecek olan
Obama, Çin Devlet Başkanõ Hu Jintao ve
Başbakan Wen Jiabao ile görüşecek. Da-
ha sonra Singapur’da gerçekleşecek Asya-
Pasifik Ekonomik Birliği (APEC) zirvesine
katõlmasõ beklenen Obama, Myanmar’õn da
aralarõnda bulunduğu Güneydoğu Asya
Uluslar Birliği’nin (ASEAN) 10 lideriy-
le masaya oturarak, ASEAN liderleriyle bir
araya gelen ilk ABD Başkanõ olacak.
Obama’nõn, cuntacõlarõn yönetimde olduğu
Myanmar ile ikili görüşme yapmayacağõ
bildiriliyor. Barack Obama Asya turunu
Güney Kore’de tamamlayacak. Asya zi-
yaretinde “first lady” Michelle Obama eşi-
ne eşlik etmiyor.
LEFKOŞA (Cum-
huriyet) - KKTC Baş-
bakanõ Derviş Eroğlu,
KKTC’nin kuruluşunun
26. yõldönümünde Rum
yönetimine sert uyarõ-
larda bulunurken, ulus-
lararasõ topluma da güç-
lü mesajlar verdi. Baş-
bakan Eroğlu “Artık
sabrımız taşıyor. Mü-
zakereler başarılı ol-
mazsa KKTC’nin ta-
nınmasına odaklana-
cağız” dedi.
Eroğlu, KKTC’nin
26. kuruluş yõldönümü
kapsamõnda Türki-
ye’den gelen medya
mensuplarõnõn yanõ sõra
çeşitli ülkelerden gelen
basõn temsilcileriyle Lef-
koşa’da görüştü. Türk
tarafõnõn 41 yõldan bu
yana birçok kez Rum-
larla masaya oturduğu-
nu ancak Rumlarõn bu
girişimleri sürekli bal-
taladõğõnõ ve kendisini
tek meşru temsilci ola-
rak gösterdiğini kayde-
den KKTC Başbakanõ
“Eğer bu kafayla git-
meye devam ederlerse
ortağımız değil kom-
şumuz kalmaya devam
ederler” dedi.
Eroğlu, “Bizim
Türkçede sıkça kul-
landığımız bir ata-
sözümüz var. Kötü
komşu adamı ev sahi-
bi yapar. Bizi de Rum
komşularımız devlet
sahibi yaptı” yoru-
munda bulundu.
Obama, “Asya
çõkarmasõ”nõn
ilk durağõ
Tokyo’da
nükleer silah
karşõtlarõnõn
gösterileriyle
karşõlandõ.
ABD Başkanõ
Obama,
Japonya
Başbakanõ
Hatoyama ile
yaptõğõ
görüşmenin
ardõndan iki
ülke arasõndaki
ilişkilerin 21.
yüzyõla göre
uyarlanmasõ
gerektiğini
vurguladõ.
(Fotoğraflar: AFP)
İki lider Okinava’daki üs konusunun
süratle çözüleceğini bildirdi.
2003’te yakalanan
Halid Şeyh’in son fo-
toğrafları temmuzda
basına sızmıştı. (AP)
‘Rumlar bizi ev sahibi yaptı’
VEFAT
Baromuzun 2699 sicil sayısında kayıtlı
AVUKAT
HALDUN
AYMAN
vefat etmiştir.
Aziz meslektaşımızın cenazesi 14.11.2009
Cumartesi günü (bugün), Teşvikiye
Camii’nde kılınacak öğle namazını
müteakip Feriköy Mezarlığı’na
defnedilecektir.
Merhuma Tanrı’dan rahmet, kederli ailesine
ve meslektaşlarımıza başsağlığı dileriz.
İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI
ÖLÜM ACISI
2009 Nâzım Hikmet
Uluslararası Şiir Ödülü sahibi,
Afrika’dan Hindistan’a, Danimarka’dan
Türkiye’ye, şiirleri, insanca yaşam
biçimiyle hayatını yaşadığımız dünyayı
güzelleştirmeye adayan
ERIK STINUS’u
yitirmenin acısı içindeyiz.
Yönetim Kurulu
T.C. ŞİŞLİ 8. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN
TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI
Dosya No: 2009/1380 Tal.
Satõlmasõna karar verilen taşõnmazõn cinsi, niteliği, kõymeti, adedi, önemli özellikle-
ri:
1-TAPU KAYDI. İstanbul ili Kâğõthane ilçesi Merkez Mahalle Ortabayõr mevkiinde
kaim Cilt/Sayfa No: 159/15472, Ada Parsel: 6059/9, Yüzölçümü: 231,00 m2. Ana Taş.
Nitelik: Bahçeli Kargir Ev. Borçluya ait 7/112 hissesi satõlacaktõr.
ÖZELLİKLERİ: Taşõnmaz İstanbul ili Kâğõthane ilçesi, Ortabayõr Mahallesi, Gülbaş
Sokak üzerinde 7 kapõ nolu, E-119 pafta 6059 ada, 9 parsel sayõlõ ve 231,00 m2 miktar-
lõ arsada inşa edilmiş 7 katlõ betonarme kargir yapõ olanYaşar Adõgüzel Apartmanõ isim-
li binanõn Ali Özer’e ait 7/112 hissesidir. Bina zeminde 204,00 m2 alanda inşa edilmiş-
tir. Bina, bodrum, zemin, 5 normal katlõ olmak üzere 7 katlõdõr. Bodrum katta dükkân,
zemin katta dükkân ile daire, normal katlarda 2’şer daire vardõr. Dükkânlarõn zemini ka-
ro ve duvarlarõ sõva üzeri badana kaplõdõr. Dairelerde hol, salon, 2 oda, mutfak ve tuva-
let vardõr. Salon ve odalarõn zemini kõsmen parke kõsmen de marley, duvarlarõ sõva üze-
ri badana kaplõdõr. Hol, koridor, mutfak ile banyolarõn zemini seramik kaplõdõr. Mutfak-
larda evyeli lavabolu tezgâh vardõr. Banyolarda duş, lavabo ve klozet vardõr. Dairelerde
iç kapõlar ahşap, pencereleri pimapen doğramadõr. Binada elektrik temiz su ve pis su te-
sisatõ vardõr. Bina giriş kapõsõ demir konstriksiyondur. Binada katlar arasõ mermer basa-
maklõ merdiven vardõr. Ali Özer hissesine karşõlõk bodrum kattaki dükkânõn sahibi ol-
duğu söylenilmiştir.
İMAR DURUMU: Kâğõthane ilçesi Ortabayõr Mahallesi E-119 pafta 6059 ada 9 par-
sel sayõlõ yer 1 /l 000 ölçekli 21.07.2008 tasdik tarihli Kâğõthane 6 ncõ etap uygulama imar
planõnda (BL-4) simgeli 4 kat irtifada konut sahasõnda olmak üzere imar durumu oldu-
ğu anlaşõlmõştõr.
SATIŞ SAATİ: 10:30 -10:40 Arasõ.
MUHAMMEN BEDELİ: 91.000,00 YTL
Satõş Şartlarõ:
1-Satõş 11.01.2010 günü yukarõda belirtilen saatler arasõnda Şişli 8. İcra Müdürlü-
ğü’nde açõk artõrma suretiyle yapõlacaktõr. Bu artõrmada tahmin edilen değerin %60’õnõ
ve rüçhanlõ alacaklõlar varsa alacaklarõ toplamõnõ ve satõş ve paylaştõrma giderlerini geç-
mek şartõ ile ihale olunur. Böyle bir bedele alõcõ çõkmazsa en çok artõranõn taahhüdü sak-
lõ kalmak şartõyla 21.01.2010 günü aynõ yer ve saatler arasõnda ikinci artõrmaya çõkarõ-
lacaktõr. Bu artõrmada da rüçhanlõ alacaklõlarõn alacaklarõ toplamõnõ, satõş ve paylaştõrma
giderlerini geçmesi ve artõrma bedelinin malõn tahmin edilen kõymetinin %40’õnõ bul-
masõ lazõmdõr. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmazsa satõş talebi düşecektir.
2-Artõrmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kõymetin %20’si nispetinde pey akçe-
si veya bu miktar kadar milli bir bankanõn teminat mektubunu vermeleri lazõmdõr. Satõş
peşin para iledir. Alõcõ istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tapu alõm
harcõ, damga vergisi, ile KDV alõcõya aittir. Birikmiş vergiler satõş bedelinden ödenir.
3-İpotek sahibi alacaklõlarla diğer ilgililerin (*) bu taşõnmaz üzerindeki haklarõnõ hu-
susiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarõnõ dayanağõ belgeler ile on beş gün içinde dai-
remize bildirmeleri lazõmdõr. Aksi takdirde haklarõ tapu sicili ile sabit olmadõkça pay-
laştõrmadan hariç bõrakõlacaktõr.
4-Satõş bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra İflas Kanunu’nun
133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İki ihale arasõndaki farktan ve %10 faizden
alõcõ ve kefilleri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsil
edilecektir.
5-Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açõk olup gide-
ri verildiği takdirde isteyen alõcõya bir örneği gönderilebilir.
6-Satõşa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõla-
caklarõ, başkaca bilgi almak isteyenlerin yukarõda yazõlõ dosya numarasõyla müdürlüğü-
müze başvurmalarõ ilan olunur.
İş bu ilan tebligat yapõlamayan ilgililere tebligat yerine kaim olmak üzere ilan olunur.
(İİK.m.126)
(*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir.
(Basõn: 64879)
TEŞEKKÜR
Hastalığımın teşhisi ve tedavisi
süresince ilgisini, desteğini esirgemeyen
Prof.Dr. Yaman Tokat
Prof. Dr. Yıldıray Yüzer
Uzm. Dr. Onur Yaprak
Uzm. Dr. Tolga Demirtaş
Uzm. Dr. Derya Selamoğlu
Uzm. Dr. Turgut Pişkin
Uzm. Dr. Taner Oruç
Anestezi Uzm. Dr. Levent Öktem’e
Hemşire, hastane personeli ile
tüm C ailesine
destek ve yardımlarından dolayı
teşekkür ederim.
YETER TUNÇ
VEFAT ve BAŞSAĞLIĞI
86 yıllık onurlu bir geçmiş ve mesleğe adanmış
bir yaşamın ardından,
Değerli Hocamız ve Meslektaşımız
Prof. Dr.
MESUT SAVCI’yı
sonsuzluğa uğurluyoruz.
Ailesinin, mesleğimizin ve meslektaşlarımızın,
gemi yapım-onarım ile denizcilik sektörünün ve
mensubu olduğu İTÜ camiasının başı sağ olsun.
TMMOB GEMİ MÜHENDİSLERİ ODASI
16 Kasım 2009 Pazartesi günü, saat 12.30’da
İTÜ Taşkışla Binası’nda düzenlenecek törenden
sonra Levent Camii’nde kılınacak ikindi namazının
ardından Zincirlikuyu Mezarlığı’na defnedilecektir.