Katalog

Eğitim-Sen’den tepki: ‘Hazırlık ödeneği yetersiz’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Eğitim-Sen Genel Başkanõ Zübeyde Kılıç, 2008-2009 eğitim-öğretim yõlõ için 475 YTL olarak belirlenen eğitime hazõr- lõk ödeneğinin yetersiz olduğu ve tüm eği- tim ve bilim emekçilerine ödenmesi ge- rektiğini bildirdi. Eğitim-Sen Genel Başkanõ Kõlõç dün yaptõğõ açõklamada, her eğitim öğretim yõ- lõ başõnda öğretmenlere, “eğitime hazır- lık ödeneği” verildiğini kaydetti. Geçen dönemde temel tüketim madde- lerine yapõlan zamlarla birlikte maaşlarda reel anlamda ciddi bir erime yaşandõğõnõ belirten Kõlõç, maaşlardaki erimenin en- flasyondaki ani artõşla birlikte değerlendi- rildiğinde 2008-2009 eğitim öğretim yõlõ için 475 YTL olarak belirlenen eğitime hazõrlõk ödeneğinin hem miktar, hem de yalnõzca öğretmenlere verilmesi nedeniyle kapsamõnõn yetersiz olduğunu dile getirdi. Kõlõç şunlarõ dile getirdi: “Yıllardır, eğitim ve bilim emekçileri- nin fedakârca çalışmasına rağmen ma- aşlarında yaşanan erimenin önüne ge- çilmemiştir. Eğitime hazırlık ödeneği- nin miktarı ve kapsamı belirlenirken bu durum göz önünde bulundurulma- mış, 2008-2009 eğitim öğretim yılı için sadece yüzde 5 (25 YTL) artış yapıl- mıştır. Bu durum, Türkiye’de eğitim emekçilerine ne kadar değer verildiği- nin göstergesidir. Her eğitim öğretim yılı başında sadece öğretmenler değil, hizmetlisi, memuru ile tüm eğitim ve bilim emekçileri, yeni eğitim yılına baş- lamadan önce çeşitli hazırlıklar yap- maktadır.” Kõlõç, eğitime hazõrlõk ödeneğinin iki tam maaş tutarõnda ve yõlda iki kez veril- mesini gerektiğini belirterek “Ayrıca sa- dece öğretmenlerin değil, tüm eğitim ve bilim emekçilerinin eğitime hazırlık ödeneğinden eşit olarak yararlanması gerekmektedir. Aksi takdirde her yıl ol- duğu gibi bu yıl da eğitim ve bilim emekçilerinin bu konudaki istek ve beklentileri karşılanmamış olacaktır” dedi. Uzman çavuş Gürel şehit oldu Yurt Haberleri Servisi - Karadenizli uzman çavuş Murat Gürel (32), PKK’nin son dönemde eylemlerini yoğunlaştõrdõğõ Giresun’da çõkan çatõşmada şehit oldu. Giresun’un Dereli ilçesi Kümbet Yayla- sõ Uzundere mevkiinde arazi arama-tara- ma çalõşmasõ yapan askerlere 5-6 kişilik terörist grubu tarafõndan ateş açõldõ. İlk ateş sõrasõnda Jandarma Uzman Çavuş Murat Gürel şehit oldu. Güvenlik güçleri- nin karşõ ateşi üzerine çatõşmaya kõsa süre devam eden teröristler kaçtõ. Olayõn ardõn- dan bölgeye ekipler sevk edildi. Bölgede- ki çatõşma nedeniyle Şebinkarahisar-De- reli yolu da ulaşõma kapatõldõ. Samsun nü- fusuna kayõtlõ olan ve evine yaklaşõk 300 kilometre uzaklõkta şehit düşen Gürel’in bir çocuk babasõ olduğu öğrenildi. Şõrnak’õn Güçlükonak ilçesi dağlõk arazi kesiminde önceki gün saat 16.15 sõralarõn- da bir grup PKK’li tarafõndan açõlan ateş nedeniyle bir güvenlik görevlisi yaralandõ. Ateşe karşõlõk verilmesiyle terörist grup kaçtõ. Silopi ilçesinde de önceki gün saat 06.00 sõralarõnda yol ve mayõn kontrolün- de terör örgütü mensuplarõnca asfalt yolun kenarõna tuzaklanmõş 25 kilogram amon- yum nitrat kullanõlarak hazõrlanmõş patla- yõcõ madde bulundu. Patlayõcõ imha edildi. Siirt’in dağlõk arazi kesiminde de PKK’li- lerce tuzaklanmõş patlayõcõ önceki gün sa- bah 07.45’te patladõ, herhangi bir zayiat meydana gelmedi. Mardin’in Nusaybin il- çesi dağlõk arazi kesiminde terör örgütü mensuplarõnca kullanõlan iki sõğõnak içeri- sinde de muhtelif giyim ve yaşam malze- mesi ele geçirildi. CMYB C M Y B GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada Oysa, Erivan’ın bağımsızlığa kavuştuğu günden be- ri izlediği devlet politikasının temeli; Türk ve Türkiye düşmanlığı! Anayasalarında toprak talebi yer alıyor. Ağrı ve çev- resi. Ermenistan’ın Türkiye aleyhine dünyanın dört bir ya- nındaki girişimleri.. soykırım iddiaları… Erivan’ın Türk düşmanlığını kanıtlayan olaylar… Bütün bunları bilmemesi olanaksız biri, Çankaya’daki AKP’li; öyleyse neden Erivan’a gitmekte ısrar ediyor? Çankaya’ya çıkarken dış politikayla uğraşacağını açıklamıştı. Uzun yıllar dışişleri bakanlığı yaptı. Bakanlığı dö- neminde izlediği politika ödün veren bir dış politika! RTE ile birlikte Çankaya’dakinin, Kıbrıs’ta Rumla- ra uzattığı el havada kaldı. AB ne dayattıysa yerine getirilmesine önayak oldu. ABD’nin en sadık dostu olmayı başardı. Cumhur- başkanı seçilir seçilmez Başkan Bush’un resmi ko- nuğu olmayı bir onur belgesi olarak kullandı. Araplarla sıcak mı sıcak ilişkiler kurmakta o kadar mahir ki, Suud Kralı Çankaya’daki ile kişisel dostlu- ğunu, eşine ve kendisine –ne olduğu ve değeri hâlâ gizlenen- armağanlar vererek kanıtladı. Çankaya’daki gizleyedursun; Başbakan’ı Erivan’a gideceğini açıklayıverdi. Dışişleri Bakanlığı’nın medyaya sızdırdığı el altından hem nalına, hem mıhına içerikteki bilgilerden öğren- dik; Çankaya’daki Erivan’a üç saatlik bir ziyaret yap- mayı tasarlıyor. Maç vesilesiyle gittiği Erivan, Çankaya’dakinin “resmi olmayan” ziyareti imiş ama.. nedense resmi ol- mayan ziyarete yanında dört konunun dikkat çektiği bir dosyayla gidiyor. Erivan’ın vazgeçemeyeceği politikaları içeren bir dos- ya? Toprak talebi, soykırım iddialarını bilim adamla- rının araştırmasını isteyen öneri gibi… Erivan’a teşriflerinde 19 yaşaltı ulusal takımlar kar- şılaşmasında olduğu gibi milli marşımızın ıslıklanma- sı, Türkiye aleyhine atılan ve açılan sloganlar yinele- necek mi? Yukarı Karabağ’dan çekilmesini sağlayacak bir adım olabilecek mi bu gezi? Bu gezi ne kazandıracak Türkiye’ye? Türklerin her şeye karşın her ülkeyle, düşmanlık duy- gularını gizlemeyen ülkelerle bile dost geçinmeyi ilke edinen, barış güvercini bir kadro tarafından yönetil- diğini kanıtlamak mı amaç? Ya da –Bahçeli’nin dediği gibi- “tarihi bir gaflet” mi? Acaba RTE, Çankaya’dakinin dış politikaya bu denli burnunu sokmasından rahatsız oluyor mu? Sorsan idare-i maslahat eyleyecek, hayır diyecek. Oysa olumlu ve somut sonuçlar vermeyecek, en azından olumlu sonuçlara olanak tanımaması olası bu geziden fazla bir şey beklemiyor RTE. Çankaya’daki gibi düşünmediğini ve tepkisini, AKP milletvekillerinin maç izlemek için Erivan’a gitmeleri- ne yasak koyarak gösterdi. Çankaya’daki AKP’linin bir şeyler yapma, ortalıkta görünme çabalarına ses çıkarmıyor, sineye çekiyor. O kadar! Bir bakanı değil ki Çankaya’daki…Örneğin ihracattan sorumlu Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen’i bir hamle- de harcadığı gibi harcayamaz ki Çankaya’dakini! Tüzmen, Bakanlar Kurulu’nun Rusya’ya misilleme yapma kararını reddetmesinden sonra Çin’in Urum- çi diyarından; “…Bizim uygulamaya koyduğumuz kırmızı hat, dış ticarette karşılıklı uyguladığımız bir tek- nik olaydır. Bunları Bakanlar Kurulu seviyesinde değil, müsteşar hatta bazı ülkelere karşı genel müdür imza- sıyla uygulamaya konulan birtakım önlemlerdir..” di- ye bağırıp duruyor. Nafile! Tüzmen, kamuoyu önünde misilleme kara- rı Bakanlar Kurulu’nca reddedilen bir bakan duru- munda! Misilleme kararı aldığını haklı gerekçelerle ka- nıtlasa da hükümeti tarafından terslenmiş bir bakan Tüzmen. Batı’da olsa, hükümetle ters düşen bir ba- kan; herhalde görevde kalmaz veya kalmakta ısrar et- mez! Ne çare, Tüzmen’in düştüğü açmaz; Türkiye’de ge- niş fikir özgürlüğüne kanıt diye gösterilir, hatta algı- lanır ve.. hükümetle bir bakanı arasında hiçbir şey ol- mamış gibi yola devam edilir. Burası olmaz’ların olduğu, olur dediklerimizin olmaz’a dönüşebildiği demokrat bir ülke! SAYFA 3 EYLÜL 2008 ÇARŞAMBACUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI İstanbul PB 29 Edirne PB 30 Kocaeli PB 29 Çanakkale PB 29 İzmir B 30 Manisa B 32 Aydın B 34 Denizli PB 35 Zonguldak PB 25 Sinop PB 28 Samsun PB 26 Trabzon Y 25 Giresun Y 26 Ankara PB 31 Eskişehir Y 28 Konya PB 30 Sıvas PB 29 Antalya B 30 Adana B 34 Mersin B 33 Diyarbakır B 39 Şanlıurfa B 38 Mardin B 36 Siirt B 38 Hakkâri PB 31 Van PB 28 Kars Y 31 Oslo Y 16 Helsinki Y 17 Stockholm Y 19 Londra B 19 Amsterdam Y 20 Brüksel Y 18 Paris PB 19 Bonn PB 18 Münih Y 26 Berlin Y 24 Budapeşte PB 28 Madrid PB 30 Viyana PB 27 Belgrad PB 28 Soyfa B 26 Roma B 26 Atina B 28 Zürih Y 24 Moskova Y 21 Aşkabat B 31 Astana B 17 Taşkent A 31 Bakû PB 25 Bişkek B 28 Tiflis PB 29 Kahire B 30 Şam B 37 Yurdun kuzey ve iç ke- simleri parçalı bulutlu, Do- ğu Karadeniz kıyıları Doğu Anadolu’nun kuzeydoğusu ile Bolu, Bilecik, Eskişehir ve Kütahya çevreleri kısa süreli olmak üzere sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı, diğer bölgelerimiz az bulutlu ve açık geçecek. Hava sıcaklığında önemli bir değişiklik beklenmiyor. 1. KOŞU: F: Öztürkbey (5), P: Cihaner (1), PP: Özlenentay (6), S: Aşkõner (2). 2. KOŞU: F: Ayhancan (1), P: Özyõldõrõm (5), PP: Hõrçõn Ceren (10), S: Alagül (8). 3. KOŞU: F: Kõrman (3), P: Alkaç Kõzõ (7), PP: Yamaner (6), S: Sadrazam (4). 4. KO- ŞU: F: Berkayhan (3), P: Kaan Ağa (4), PP: Baturay (1), S: Mer- tağa (2). 5. KOŞU: F: Golden Rock (6), P: Moon Khan (4), PP: White Flag (2), S: Ronaldinho (1). 6. KOŞU: F: Dervişbey (8), P: Emrahbey (2), PP: Gümüşüm (4), S: King Of Queens (3). 7. KOŞU: F: İlle de Oğlum (3), P: Dut Beyaz (1), PP: Karakurt (5), S: Ey- lülde Gel (2). 8. KOŞU: F: Boz- yiğit (1), P: Köseoğlu (5), PP: İzli (8), S: Alpkan (7). 9. KOŞU: F: Uğuralp (6), P: Kutbike (10), PP: Işõl Hanõm (9), S: Lala (4). 1. KOŞU: F: Ağa Kamõşlõ (2), P: Baba Abdullah (3), PP: Ar- soy (1), S: Fatine Hanõm (4). 2. KOŞU: F: Alinsu (7), P: Ca- zibeli (4), PP: Alpiko (1), S: White Diamond (6). 3. KOŞU: F: Savdal (2), P: Simtay (5), PP: Kanije (1), S: Gülcihan (6). 4. KO- ŞU: F: Mori (2), P: Yõkõla Yõkõla (3), PP: Abbyleix (1), S: Rely (5). 5. KOŞU: F: New Orleans (2), P: Cross Relative (1), PP: Jade (5), S: Yatağan Gülü (7). 6. KOŞU: F: Ceylanõm (2), P: Bal- sultan (1), PP: İlteriş (3), S: Nazlõ- serim (9). 7. KOŞU: F: Rally Star (5), P: Noblehorse (8), PP: Paşa Da- yõ (4), S: Peetee (9). ALTILI GANYAN 7 2 2 2 2 5 4 5 3 1 8 1 1 3 4 6 6 9 9 ALTILI GANYAN 3 6 8 3 1 6 4 2 5 10 2 4 8 9 1 3/6 7 4/5 FIRAT KOZOK ANKARA - AKP iktidarõyla birlikte TRT’nin “vazgeçilmezleri” arasõna giren ve hazõrladõğõ programlarda şeriat propagan- dasõ yapmakla eleştirilen, medyada çõkan haberler üzerine bir süre TRT ile ilişiği kesi- len Senai Demirci, yeniden programlarõna başladõ. TRT’nin “Sultanahmet’te Sahur Za- manı” adlõ programõ Demirci’ye emanet edildi. Demirci, son olarak Zaman gazetesindeki “Zamaneler için laiklik vaazları-2 - Dua- larınızdan mahrum bırakmayın bu laik ağabeyinizi...” başlõklõ yazõsõnda Anõtkabir’i kastederek, “ilk fırsatta, ben de birçok ‘ha- cõ laik kardeşim’ gibi, Ankara’daki muhte- lif mübarek mermerlere yüz sürüp gözya- şı akıtmak, torunumun göbek bağını Anıt- kabir toprağına gömmek istiyorum” diyor. Ramazan ayõnõn başlamasõ ile birlikte Se- nai Demirci yeniden TRT ekranlarõna dön- dü. Demirci’nin Yusuf Özkan ile birlikte sunduğu “Sultanahmet’te Sahur Zamanı” adlõ program, sahurda TRT 1 ekranlarõndan izleyiciye ulaşõyor. TRT’nin özel tasarõmlõ ve metal konstrüksiyonlarla inşa ettiği çadõrda gerçekleştirilen programda Hüdai Tasav- vuf Musiki Topluluğu ilahileriyle yer alõyor. Fethullah Gülen’e yakõnlõğõyla bilinen tel- evizyon ve radyo programlarõna katõlõyor, ga- zetelere yazan Demirci, bir süre önce Zaman gazetesinin gençlik ekine yazdõğõ “Zama- neler için laiklik vaazları-2 - Dualarınız- dan mahrum bırakmayın bu laik ağabe- yinizi...” başlõklõ yazõda, laikliği alaya alan ifadeler kullanmõştõ. Yazõsõnda “İçimi yakıp kavuran büyük özlemimi buraya yazayım ki, bana dua edesiniz” diyen Demirci, şun- larõ kaydetmişti: “İlk fırsatta, ben de birçok “hacõ laik kar- deşim” gibi, Ankara’daki muhtelif mü- barek mermerlere yüz sürüp gözyaşı akıt- mak, kutsal Tandoğan Meydanı’nda “Tür- kiye laiktir, laik kalacak!” şeklinde telbiyeler getirmek, gökleri Allah’a rağmen delen adı üzerinde laik ve yüce “gökdelen”ler etra- fında tavaf etmek, Köşk’ün gül kokulu ör- tüsünden bir parça koparıp evimde kıb- leye asmak, -kahrolası gafletim yüzünden- kendi çocuklarım için yapamadığımı ile- ride doğacak ilk torunum için yaparak gö- bek bağını Anıtkabir toprağına gömmek istiyorum. Duanızdan mahrum bırakma- yın bu laik kardeşinizi...” Demirci aynõ yazõsõnda Üsküdar Belediye- si’nin içki yasağõnõ Kõz Kulesi’nin karşõsõn- da şarap içerek protesto eden gazetemiz ya- zarõ Deniz Som ve beraberindeki yurttaşlara da atõfta bulunmuştu. Kendisini artõk “İnan- cı sağlamlaşmış bir laik sayabileceğini” ifa- de eden Demirci, şöyle devam etmişti: “Üstelik, laiklik konusunda oldukça katı inançlı imamlarımız, yani önderleri- miz var artık. Misal: Geçenlerde Deniz adında bir büyüğümün kalabalıkları ya- ra yara Salacak sahiline doğru yürümesi, yanına ‘din kardeşlerini’ de alıp cemaat ha- linde şarap içmesi beni öylesine duygu- landırdı ki, ‘işte’, dedim, ‘koyu dindar bir laik böyle olmalõ!’ Şaraplarını öylesine kut- sal bir vecd içinde içiyorlardı ki, laik ol- mayan Arapların şehri Mekke’de, laiklik gafillerinin yuvalandığı Kâbe’nin dizi di- binde kutsal zemzem suyunu huşû ile iç- melerine ancak böylesine şık bir karşılık ve laik bir alternatif bulunabilirdi. Ne di- yebilirim; helal olsun!” Demirci, önceki yõllarda yaptõğõ ramazan programlarõnda çocuklarõ ekrana çõkararak ila- hi okutmuştu. ADANA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Yenice 5. Barış ve Kül- tür Festivali dün yapõlan et- kinliklerle son buldu. Önceki gün “Barış Yürüyüşü” ile baş- layan ve dün havai fişek göste- risi eşliğinde sahne alan Edip Akbayram’õn muhteşem kon- seri ile sona eren etkinlikte, ha- vaya beyaz güvercinler bõrakõl- dõ, “Hemen Şimdi Barış” me- sajlarõ verildi. Yenice’de, 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayõsõyla düzen- lenen ve bu yõl 5.’si gerçekleşen festivale, DSP Genel Başkanõ Zeki Sezer, Adana Milletveki- li Mustafa Vural, Genel Başkan Yardõmcõsõ Tayyibe Gülek, MHP’li Tarsus Belediye Başkanõ Burhanettin Kocamaz, DSP PM üyesi Adem Topçu ile ba- zõ sanatçõ, yazar ve sivil toplum örgütü başkan ve yöneticilerinin yanõ sõra halkõn büyük katõlõm gösterdiği gözlendi. Önceki gün, Cumhuriyet Ala- nõ’ndaki Atatürk Anõtõ’na çe- lenklerin bõrakõlmasõ, saygõ du- ruşu ve İstiklal Marşõ’nõn okun- masõyla başlayan etkinlikte gü- nün konuşmasõnõ yapan Yenice Belediye Başkanõ Veli Serin, “Bu yıl 5. kez düzenlediği- miz ve ‘Hemen Şimdi Barõş’ sloganıyla yola çıktığımız fes- tivalimizle barışa bir nebze de olsa katkı sağlayabilir, tari- himize karşı olan sorumlulu- ğumuzu yerine getirebilirsek gurur ve mutluluk duyarız” diye konuştu Daha sonra alanõ dolduran ka- tõlõmcõlarõn ellerindeki barõşõn simgesi beyaz güvercinleri gök- yüzüne bõrakarak başlattõğõ “Ba- rış Yürüyüşü”, İnönü Churcill Barõş Parkõ’na dek sürdü, top- luluk buradaki söyleşileri izledi. Festival dünkü bölümü Uğur Mumcu Kültür Parkõ Sergi Sa- lonu’nda fotoğraf sanatçõsõ Uğur Pişmanlık’õn, “Anadolu’da Ta- rih, İnsan ve Mekân” adlõ fo- toğraf sergisinin açõlõşõ ile baş- ladõ. 68’liler Birliği Vakfõ Genel Başkanõ Sönmez Targan, DİSK Genel Başkanõ Süleyman Çelebi ve Öğretim Üyeleri Derneği Ge- nel Başkanõ Prof. Dr. Tahsin Yeşildere’nin katõldõğõ, “Öz- gürlük” konulu söyleşinin ar- dõndan, Cem Kültür Evi yanõn- daki konserde Sedef Koçak ve Nebih Nafile’nin ardõndan havai fişek gösterisi eşliğinde sahne alan Edip Akbayram, muhte- şem bir konserle festivalin ka- panõşõnõ yaptõ. Laiklik konusundaki alaycõ yazõlarõyla tanõnan Senai Demirci, ‘sahur programõ’ sunacak Senai Demirci yeniden TRT’de Yenice’den, ‘Barış Hemen Şimdi’ mesajı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Mil- li Eğitim Bakanõ Hüseyin Çelik, Bakanlar Kurulu kararõyla yürürlülükten kaldõrõlan ay- da 4 günü geçmemek üzere ayakta görülen tedavi nedeniyle görevlerini yerine getire- meyen öğretmenlerin ek ders ücreti almasõ- na ilişkin düzenlemenin istismar edildiğini ve bunun yeniden uygulanmasõnõn düşü- nülmediğini bildirdi. Eğitim-İş Genel Baş- kanõ Yüksel Adıbelli, öğretmenler arasõnda ek ders ücreti konusunda büyük bir denge- sizlik olduğuna işaret ederek, “Ek ders ücretinin mutlaka yeniden hizmetlisi ve memuru da içine alarak yeniden düzen- lenmesi lazım” diye konuştu. MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şan- dır’õn, öğretmenlere verilen ek ders ücretiyle ilgili soru önergesine verdiği yazõlõ yanõtta Çelik, bakanlõğa bağlõ eğitim kurumlarõndaki öğretmenlerin, “Okul Öncesi ve Sınıf Öğ- retmenleri”, “Genel Bilgi ve Meslek Ders- leri Öğretmenleri” ve “Atölye ve Labo- ratuvar Öğretmenleri” şeklinde üç grup- ta toplandõğõnõ bildirdi. Çelik, haftada azami olarak, okul öncesi ve sõnõf öğretmenlerinin 18 saat aylõk ve 12 saat ek ders ücreti karşõlõğõ, genel bilgi ve meslek dersleri öğretmenlerinin 15 saat ay- lõk ve 15 saat ek ders ücreti karşõlõğõ, atöl- ye ve laboratuvar öğretmenlerinin ise 20 sa- at aylõk ve 24 saat ek ders ücreti karşõlõğõ gö- rev yaptõğõnõ belirtti. Aylõk karşõlõğõ ders görevini doldurmayan öğretmenlere, ek ders ücreti ödenmediğini belirten Çelik, bu durumun, çeşitli nedenlerle haftada birkaç gün fiilen derslere giremeyen öğretmenlerin, o hafta için ek ders ücretin- den yararlanamamalarõ ya da az yararlanmasõ sonucunu doğurduğunu bildirdi. Çelik, 2007’de yapõlan düzenlemeyle, 1 ay- da 4 günü geçmemek üzere, ayakta görülen tedavi nedeniyle derse giremeyen yönetici ve öğretmenlerin, bu tedavi süresinde ders gö- revlerini yapmõş sayõlarak, karşõlõğõnda ek ders ücretinden yararlandõrõldõğõnõ anõmsa- tarak şöyle devam etti: “Söz konusu değişikliğin yürürlüğe gir- diği tarihten itibaren ayakta tedavi gören öğretmenlerin sayısında büyük artış ol- duğu, öğretmenlerin özellikle ders gö- revlerinin bulunduğu saatlerde sağlık kurumlarına gittikleri, dolayısıyla iyi ni- yet yaklaşımıyla yapılmış bulunan deği- şikliğin büyük ölçüde istismar edildiği ve bu durumun da derslerin boş geçmesine neden olarak eğitim-öğretim hizmetleri- ni olumsuz yönde etkilediği görülmüştür.” Çelik, büyük ölçüde istismar edildiği be- lirlenen bu uygulamanõn, yeniden yürürlü- ğe konulmasõnõn düşünülmediğini bildirdi. Eğitim-İş Genel Başkanõ Yüksel Adõbel- li, Bakan Çelik döneminde hayata geçirilen uygulamanõn Bakanlar Kurulu kararõyla ge- çen mayõs ayõnda yürürlülükten kaldõrõldõğõnõ anõmsattõ. Söz konusu uygulamayõ istismar eden öğretmenlerin bulunduğunu anlatan Adõbelli şunlarõ kaydetti: “Sınıf öğretmeni arkadaşlarımızın haf- tada 15 saat ek ücreti var. Ama branş öğ- retmenlerimiz bundan yararlanamıyor. Haftada en az 10 saat ek ders ücreti ay- rım yapılmadan herkese ödenmeli. 10 saat üzerinden daha fazla derse giren ar- kadaşlarımaza ilave ücret verilmeli. Mil- li Eğitim Bakanımız zenginliğe göre değil, yoksulluğa göre eşitlik yapıyor. Ek ders ücretinin mutlaka hizmetlisi ve memuru da içine alarak yeniden düzenlenmesi la- zım.” Ayda bir maaş kadar ek ders ücreti alan öğ- retmenlerin yanõ sõra hiç ek ders ücreti al- mayan öğretmenlerin de bulunduğunu bil- diren Adõbelli aynõ işi yapan öğretmenlerin farklõ ücretler aldõğõna dikkat çekti. Adõbelli, “Bir öğretmen haftada 15 ile 35 saat arasında ek ders ücreti alırken diğeri 7, bir başkası ise 5 saat ek ders ücreti alı- yor. Bazı öğretmenlerse hiç alamıyor. Öğretmenler arasında bir denge kurma- mız gerekiyor” dedi. BakanlarKuruluayaktatedavigörenöğretmeneekdersücretiverilmesinikaldõrmõştõ Çelik: Ek ders ücreti yeniden uygulanmayacak 07296 Nolu Sarõ Basõn Kartõmõ kaybettim. Hükümsüzdür. MİYASE İLKNUR