Katalog

SAYFA CUMHURİYET 20 TEMMUZ 2008 PAZAR 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul B 30 Sinop Edirne PB 27 Adana 34 Kocaeli B 34 Samsun PB 28 B 32 Trabzon Y 26 Çanakkale B 32 Giresun Izrnh A 35 Ankara 26 B 33 Manisa A 38 Eskişehir B 31 Aydın A 40 Konya B 33 Denizli 39 Sıvas B 29 Zonguldak PB 27 Antalya 35 Kars Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van A A A A A B B 34 41 42 39 40 33 30 27 Yurdun kuzeydoğu ke- simleri parçalı ve çok bulutlu, Doğu Karadenîz kıyıları ile Artvin, Kars ve Ardahan çevreleri kısa süreli sağanak ve gök gürültülü sağanak ya- ğışlı, diğer yerlerde az bulutlu ve açık geçecek. Hava sıcaklığı yağış alan yerlerde biraz aza- lacak, diğer yerlerde önemli birdeğişiklikol- mayacak. DIS MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y Y Y B Y Y Y B 16 21 20 19 18 18 21 16 Berlin B 23 Moskova Budapeşte Y 30 Aşkabat Madrid B 37 Astana Viyana Belgrad _Y 2^4 Taşkent B 34 Bakû Soyfa Roma PB 32 Bişkek B 26 Tiflis Atina B 31 Kahire Münih Y 20 Zürih Y 23 Şam 0Aç.k Parçalı bulutlu Sisli \ Bulutlu t Çok bulutlu ı Yağmurlu _^5E2I21Karlı Sulu kar , Gök gürültülü GÜNCEL CÜNEYT ARCAYUKKK • Baştarofı 1. Sayfada zandığına inanmış olmalı ki; Serdar Turgut, manşetten verdiği bu haberi yorumlayan yazısında; "Askeıier Ergenekon'la bağlantılı sonışturma baş- lattı. Bu adım Türkiye'yibiraz olsun rahatlatacak" diyordu. Genelkurmay, Türkiye'yi yalnızca Akşam'daki haberi değil, TSK'yi Ergenekon bataklığına çek- meye çalışan bu türden haberleri yalanlayan içe- rikte yayımladığı açıklamayla rahatlattı: "Bu türyayınlarda kasıt aramamak mümkün de- ğildir" diyor. "...Kaynağı neresi olursa olsun, bu türhaberle- rin TSK'ye yönetilen hukuk dışı saldırılar..." ol- duğunun altını çiziyor. Çeşitli zamanlarda bu çabanın ürünleri daha çok dinci veya AKP yanlısı medyada görülüyordu ve son zamanlarda: Amaçlı, dış kaynaklara, örneğin ABD'deki giz- li servislere hizmet verenler dışında kimi gazete- lerde Ergenekon rüzgârına kendini kaptırmış, yo- kuş aşağı koşuyor. Adeta Ergenekon soruştur- masına TSK'yi nasıl bulaştırırım telaşı içinde. ••• Bu türden yayınlar, iktidara egemen bir kana- dın ekmeğine yağ sürüyor. AKP bünyesinde yuvalanan dinciler, önce as- kerin etkisini sıfıra indirmek ve sonra kendine bağ- lı bir kurum haline getirmek için -sürekli yazdığı- mız- bir planı uygulamaya çalışıyorlar. 2002'den sonra kısa, orta ve uzun vadeli bir uy- gulamaya giriştiler. llk aşamada askerle iyi geçi- nerek üzerlerine çekmemeye özen gösterdiler. Orta aşamaya girdik. TSK'yi yıpratmak ve sü- rekli anayasa dışı eylemlere hazırlanan bir kurum gibi gösterme yolunu seçtiler. Kimi gazeteler de bu oyunlara kapıldı. Son ve uzun vadede komuta sınıfına kendile- rine uygun gördüklerini getirmektir amaçları. Yerli, yabancı anketlerde halkın TSK'ye güve- ni her kurumun önünde gidiyor: Yüzde 82! AKP neden rahatsızlık duymasın? ••• Ne çare anayasaya göre barış dönemlerinde TSK'nin komutanı olan Çankaya'daki AKP'li; as- keri Ergenekon olaylarına bulaştırma çabaları karşısında lakayt ve sessiz kalmayı, gelişmeleri tri- bünden izlemeyi yeğliyor. Bu konuda ortalıkta Çankaya'dakini sıkıştıracak babayiğit de yok ya; bu bir başka konu. Çankaya'da oturmuş, ya yeni bir dış gezinin pla- nını inceliyor ya da öğle yemeklerinde yalnız kal- mamak için ismi var sesi ve etkisi yok kimilerini ya da dindaş kardeşlerini kabul edip söyleşiyor. Çankaya'yı ilgilendiren bir iki haber gazeteler- de boy gösterdi. Büyükelçilerimize yemek verdi, konuştu. Eski bir dışişleri bakanından, üstelik devletin taa tepesinde görev alan birinden dış politikada ye- ni hedefler gösteren bir konuşma yapması bek- lenirdi ama; Çankaya'daki AKP'li, gazetelerdeki haberleri ve "/carde?/n/n"söylemlerini yineleyen bir konuşma yaparak kıratını ortaya koydu. Çoook önemsenen bir başka kabulü, GS'den dinci eylemleri ve tutumuyla kapı önüne konulduğu söylenen, Fethullahçı olduğunu zaten inkâr et- meyen Hakan Şükür'le uzun görüşmesi... AKP'nin başları Şükür'e önem veriyor. Golcü di- ye mi, iki kız sahibi baba olduğu için mi? Elbet- te hayır! Hakan Şükür'e el bebek gül bebek muamele- si yapmalarının tek nedeni, din konusunda AKP'ye koşut bir yaşam biçimi benimsemesi ve futbol ta- kımını dinci öğretileriyle kıbleye çekme uğraşısı. Çankaya'daki AKP'linin söylediğine göre çok, ama çoook kitap okuyan, başucunda en az beş kitap bu- lunan türbanlı eşi Hayrünnisa Hanım ise artık Kay- seri'den -ara durak Suudi Arabistan'ı katmazsak- Ankara'ya, Kayseri mantısından ıstakozlu makar- naya... ve şimdi de dışa açılmaya karar vermiş; ör- neğin Ingiliz Times muhabirini kabul ediyor. Beynini değil başını örtüyormuş, böyle diyor. Beynindeki çağdaşlığı örten örtüyü kaldırabilir mi acaba? Yukarıda o ve o, aşağıdaki o ile o... Kocalar ve eşleri... Tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş. Yerel Basının Yaşam Kaynaklan Yok Edilmesin • Baştarcıfi 2. Sayfada lıktedir. lhale yasasındaki değişiklik Anadolu bası- nını ayağa kaldırmıştır, ancak bu sesin karşılığını yetcrince bulduğunu söy- lemek güçtür. Elbette iha- lelerde "şeffaflık" olsun. Devlet elbette "tasarruf' etsin. Ancak, devlet bazen de, ülke geleceğine, de- mokrasisine yatınm yap- mak zorundadir. Çünkii sağlıklı bir demokratık yaşamın önkoşulu çok- sesliliktir. Yercl basının önüne çıkacak engeller, sadece demokratik yaşam için değil, ekonomik ola- rak da çok olumsuz so- nuçlar doğuracak nitelik- tedir. Tasannm kanunlaş- ması durumunda gelecek tabloyu çizenler, lObinin üzerinde işsizden söz edi- yor. Çözüm üretmek yerine sorun üretmek, herhalde hiçbir siyasi iktidann ya da gücün anıacı değildir. Dolayısıyla bu düzenle- menin yenidcn^gözden ge- çirilmesi ve yaratacağı olumsuzluklann ortadan kaldırılarak, amacına uy- gun bir biçimde yasallaş- ması daha yerinde ola- caktır. Anadolu basınının "Gazetemi kapatma" çığlığına her sorumlu yıırt- taş kıılak vermelidir. Özel- likle hükümet ve parla- nıenterler, yerel basın ör- gütleri tarafindan yapılan ortak çağnyı dikkate al- malıdır. Dünyayı ve Tür- kiye'yi tek merkezden görmemek tüm yurttaşla- nn hakkıdır. AB'ye uyum süıecinin bir yansıması olan düzenlemeleri, yerel basın açısından da dikka- te almak gerekir. Avrupa'daki yerel bası- na ilişkin istatistikler, Av- rupa denıokrasisinin de ıstatistikleridir. "1300 ye- rel gazetenin ve 15 bin fi- kir işçisinin" geleceklen karannasın! Çiinkü onlann gelecegi karanrsa, Türki- ye demokrasisi için dc ay- dınlık bir gelecekten söz etmck güçleşir. Çankaya Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz'dan, Melih Gökçek'e: ' Yüreğin yetiyorsabunlan dayık' ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Çankaya Belediye Baş- kanı Prof. Dr. Muzaffer Eryıl- maz, ODTÜ'deki binalann bir bölümünün ruhsatsız olduğunu ve yıkılması gcrektiğini belirten An- İcara Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek'e, içerisinde Ata- türk Onnan Çiftliği'ndeki (AOÇ) belediyenin ASKİ Sosyal Tesis- leri'nin de bulunduğu Anka- ra'daki kaçak ve mhsatsız yapı- ların listesiyle yanıt verdi. Eryıl- maz, Gökçek'e "Yüreğin yeti- vorsa bunlan da vık" dedi. Eryılmaz, ODTÜ'deki 45 bi- nanın yıkılması gerektiğini söy- leyen Gökçek'e, "Ankara'yı hu- kuk dışı yapılarm merkezi ha- line getiren Gökçek, AOÇ içiıı- deki ASKİ Sosyal Tesisleri'nin kaçak olduğunun farkında mı- sm" diye sordıı. Yapı ruhsatı olup da iskân nıhsatı olmayanlar yapılar arasında Dışişleri Bakan- lığı, Başbakanhk ek binası, Ça- lışma ve Sosyal Güvenlik Ba- kanlığı, Diyanet lşleri Başkanlı- ğı ve MTA'nm da bulunduğunu belirten Eryılmaz, şunlan söyle- di: "Bir şeyi yıkma heveslisi Gökçek'e yıkmava yüreğinin yetnıeyeceği yerlerin lislcsini sunuyoruz. Hiç ruhsatı olma- yan; Maliye Bakanhğı Muha- sebat Genel Müdürlüğü Eğitim Merkezi, I ıııi/ın Bakanhğı, Ulaştırma Bakanhğı, Demir- yolları Limanlar ve Hava Mey- danları Genel Müdürlüğü, Tel- si/ler Genel Müdürlüğü... Her fırsatta sözünün eri ol- duğunu söyleyen ama her sö- zünden de çark ettiğini Anka- ralıların çok iyi bildiği Gökçek eğer korkmuyorsa, bu saydığı- ını/ yıkılacak yerler az geldi bunlar da iş mi bana biraz da- ha yıkılacak yer gösterin di- yorsa, biz de ona hay hay ruh- sat için dosyası bulunmayan ve yıkılmak için sizin cmrinize amade olan başka bazı yerler sunuyoruz; Sanayi ve Ticaret Bakanhğı, Çevre Bakanhğı, Elektrik lşleri Etüt İdare Genel Müdürlüğü, Bayındırlık ve İs- kân Genel Müdürlüğü, Köy Hizmetleri Genel Müdüriüğü ve Şap Knstiliisii." 'Evlerimiziyıktırmayacağız' Yıkımlara Karşı Emekçi Halk Koordi- nasyonu, AKP hükümeti ve belediyeler eliyle yürütülen "Kentsel Dönüşüm Proje- si'ııin rantsal dönüşüm ve yıkım anlamına geldiğini belirterek, projelerin yapıldığı İs- tanbul Büyükşehir Belediycsi Metropolitan Kent Planlama Merkezi önünde protesto gÖsterisi düzenledi. Taksim'de bulunan merkez önünde toplanan koordinasyon üyeleri, "Yıkımlara geçit vermeyeceğiz", "Barınma hakkımız engellenemez" slogan- ları attı. Grup adına açıklama yapan Kök- sal Doğan, kentsel dönüşüm projesi kapsa- mında Istanbul'da 25 bölgenin yıkılacağını belirterek "Azgın kâr hırsıyla yürütülen yı- kım ve kentsel dönüşüm politikaları karşı- sında direnmekten başka çaremiz yok" di- ye konuştu. (ClHAN ORUÇOĞLU) EN YÜKSEĞÎ 1.391 YTL KEYödemeleri 28 Temtnuz'da başlayacak ERZURUM (AA) - Ziraat Ban- kası Genel Müdürü Can Akın Çağ- lar, ilgili kanunu Cumhurbaşka- nı'nın onaylaması halinde Konut Edindirmc Yardımı (KEY) ödeme- lerine 28 Temmuz'da başlayacakla- nnı söyledi.Çağlar, KEY ödemeleri- ne ilişkin gazetecilerin sorularını yanıtladı. 8.5 milyon hak sahibinin parasını alacağını bildiren Çağlar'ın açıklamalan şöyle: - Toplam 2.8 milyar YTL ödene- cek. F.n yiiksok ödeme rutan 1 ?Q1 YTL. 1 YTL alacağı olan hak sahi- bi de var. - Ödeme dilimlerine göre en çok hak sahibini 0-50 YTL arasında ala- cağı olanlar oluşturuyor. Bu dilimde 3 milyon 800 bin kişi var. 1 milyon ve üzerinde alacağı olanlann sayısı ise 1 milyon 145 bin. - Ziraat Bankası 1000 YTL ve üzerinde alacağı olanlar için alacağı- nın 10 katına kadar kredi verilmesi- ne yönelik çahşma yapıyor. TSK'nin açıklaması tarüşıhyor Erdoğan askere yönelik hukuk dışı saldınlara sıcak bakmayacaklarını ifade ederken, CHP'li Özyürek TSK'nin emekli orgenerallerin tutuklanmasında bir duruş sergileyemediğini söyledi ANKARA/LEFKOŞA (Cumhuriyet) - Genclkunnay açıklamasınm 6. nıaddcsi tar- tışma yarattı. Başbakan Recep Tayyip Er- doğan, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne yönelik hu- kuk dışı saldınlara sıcak bakmayacaklannı be- lirterek "Silahlı Kuvvetlerimize karşı hiç- bir zaman hukuk dışı bir eylemin içinde olmayı Türldye Cumhuriyeti'nin hiçbir va- tandaşı, ferdi kabullenmez" dedi. CHP Ge- nel Saymanı, Istanbul Milletvekili Mustafa Özyürek, TSK'nin Ergenekon opcrasyo- ııunda emekli orgenerallerin tutuklanmasın- da bir duruş sergileyemediğini ve kırgınhk- lar oluştuğunu belirtti. Genelkurmay Baş- kanlığı'nın 6 maddesinde "TSK'ye yönel- tilen saldınlara karşı yüce Türk milletinin de yasal ve demokratik tepki göstcrmesi doğal bir beklentidir" deniyordu. Başbakan Erdoğan, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ile görüşmesinden son- ra düzenlediği ortak basın toplantisında bir gazetecinin Genelkumıay'ın açıklamasın- da, "TSK'ye hukuk dışı saldırılar yapıldığı ve bu konuda Türk milletinin de yasal ve demokratik tepki göstermesi beklentisinin" dile getirildiğini anımsatması üzerine şunla- n söyledi: "Silahlı Kuvvetlerimize karşı hiç- bir zaman hukuk dışı bir eylemin içinde ohnayı Türkiye Cumhuriyeti'nin hiçbir va- tandaşı, ferdi kabullenmez. Hiçbir kuru- ınıı da kabullenmez. Türkiye Cumhuri- yeti'nin hiçbir anayasal kurumuna da hukuk dışı saldırıda bulunmayı hiçbir vatandaş kabullenmez." Özyürek: Konu geçiştiriliyor CHP Genel Saymanı, tstanbul Milletvekili Özyürek de konuyla ilgili yaptığı açıklama- da, uzun zamandır Ergenekon ile TSK'nin arasında ilişkiyi kurulmaya çalışıldığını söy- ledi. Genelkurmay Başkanlığı'nın somut açıklama yerine birilerini suçlayarak konu- yu gcçiştinneye çahştığutı savunan Özyürek, "Bu konuda şikâyetleri varsa, bunlan öncelikle savunmak Başbakan'ın işidir. Genelkurmay Başkanhğı başbakana bağ- lıdır. Şimdi halkın buna sahip çıkması na- sıl olacak, orada bir açıklık yok. TSK'yi sahiplenen mitingler mi yapılsın isteniyor, anlayabilmiş değilim" dedi. TSK'nin, eski mensuplan tutuklandığı za- man sahiplenmediğini, bunun da kamuoyun- da bir kırgınlığa yol açtığını kaydeden Öz- yürek, şu görüşleri dile getirdi: "Ergenekon soruşturmasının amacı halkta bir korku ya- ratmaktır. Burada da belli ölçüde başarı sağladıklan anlaşıhyor. Eski komutanları tutuklayanlar, beni haydi haydi tutuklar di- yebilirler. Bu yönde bir genel korku var. TSK, bu korkuyu dağıtma yönünde bir du- ruş sergilemedi. Biz elbette TSK'nin dar- be yapmasını istemiyoruz. Demokrasiye, hukuka saygılı olmasını istiyoruz." TSK'nin şimdi bir haberden dolayı halk- tan destek beklediğini kaydeden Özyürek, bu- nun miting ve yürüyüşler yoluyla yapılabi- leceğini, ancak oluşan kırgınlık nedeniyle hal- kın TSK'yi sahiplenme eylemi ya da mitin- gi yapacağını sanmadığını söyledi. MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır ise, Başbakan Erdoğan'ın bir açıklama yap- ması gerektiğini belirterek "Türkiye'de ne- ler oluyor, bu toplumun bilıııe hakkı var- dır. Gerçekten Türkiye'de kabul edilemez, anlaşılmaz şeyler olmaktadır" dedi. AL GÖZÜiVI SEYREYLE / IŞIL ÖZGENTÜRK [email protected] • Baştarafı Arka Sayfada yakm bir arkadaşım, Daiça'nın tepe- sinde, en yakm evin dört kilometre ol- duğu bir yerde, bir Rum evi kiraladığını söyledi ve anahtarını bana uzattı. lşte, bir hayalin gerçekleşnıesi böy- le olur diyeceksiniz. Doğrudur, hazır- lamakta olduğıun yeni gezi kilabmı ka- famda, dizüstü bilgisayanm elimde, sevdiğinı asistanlarımdan biriyle ken- dimi tam teknıil bir yazar olarak his- sedeceğimden emin olduğıun evin ka- pısına dayandım. Eski bir Rum evi. çok güzel restore edilnıiş. her şeyiyle yaşama hazırlan- nuştı. Çevrede sonsuz ıssızllktan baş- ka tek bir şey yoktu ve mütlıiş bir man- zara iıısanı büyülüyordu. Buraya kadar iyi ve gece oldu, ay çıktı, aya karşı kadeh kaldırdık.. bura- Issıdıkta Kadın Olma Korkusu ya kadar da iyi, sonra evin kapısını ka- patıp uykuya geçtik.. buraya kadar da iyi ama buııdan sonrası pek iyi değil. Nedeni ise tamamen bcn ve korkulanm. Bu korkular öyle Ergenekon korku- su. tuhıklanma korkusu değil önce onu söyleyeyim, pek çok kişide yeni- den oluşnıaya başlayan bu korkular bendc pek yok. Arada sırada kendimi fazla mı hafıfe alıyorum diye düşün- düğüm bile oluyor. Tepedeki evdeki korkular daha çok kadın olmakla ve bol film izlemekle il- gili. üncc köpekler havlamaya başladı, ben yerimden fırladjm. O kadar çok kö- pek havlaması vardı ki, aklıma ilk ge- len şey bir domuz sürüsimün evin çev- resinde dolandığı oldu. Çünkü bu dağ- larda domuz avı yapılıyor biliyorum, asistanımla scsleri dinledik, hayır do- muz fılan yoktu. öyleyse bu köpekler neden bu kadar havlıyordu, yoksa dı- şanda birileri mi dolaşıyordu? Bu kinı olabilirdi? Birden kendimi "yanı- mızda bir erkek olsavdı nc iyi olur- du" diye düşünürken yakaladım. Yaş, deneyinı filan palavra iştc genlerime ka- zınmış bir korku, ıssızlıkta kadın olma duygusu gelip beni bulnıuştu. Öte yandan bu duygvyu geliştiren ne kadar çokfilmizlemişim, beynim mü- kemmel bir bilgisayar gibi, kadın ça- resizliğine ait gördüğü bütün film ka- relerini anunsıyor, belleğim okuduğunı dehşet hikâyelerini tek tek önüme se- riyor ve ben asistanımla birliklc kapı- lan sıkı sıkı kilitlemiş sabahın olması- nı bckliyoruz, bu arada uzaktan görü- len Rodos 6.4 büyüklüğündc bir dep- remle sarsılıyor. Ve sabah oluyor. Aydınhk ıssızlığı yeniden mükcm- mel kılıyor ama ben kendimi bir güzel tanıyorum. Bcn korkak biriyim, ıssız- lık bana göre değil. Kurduğum hayale ihanet edip ertesi gün anında yan kom- şuya seslenebileceğim bir başka Dal- ça mekânına yerleşiyorum ve bilgısa- yanmı kullanmaya başlıyorum, yazılar da tıkır tıkır ilerliyor. Laf aramızda bunları yazarken bir günlüğüne de olsa bir hayalinı gerçek oldu diye içten içe seviniyorum, ah bu kadınlar hele de yazarlar. Her şe- yi birden isterler çünkü doymaz bir ha- yat oburudurlar. Hay Allah kendi hakkımda ne çok şey söyledim, bugün de böyle olsun. Ne de olsa bir tatil ye- rindeyim. GÜNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada lanılan "kitle imha silahlan" tanımı ikincil kaldı. Med- ya yoluyla yeni bir kitle üretiliyor. Buna da bu kö- şenin diliyle, kitle imal silahı demek, uygun düşer. Medyanın tümünü kontrol edebiidiğinizi düşü- nün... Gündemdeki bir konuyu 180 derecefarklı biçimde, değişik medya gruplarından halka ak- tarın... Bunun, ortaçağdaki engizisyon mantığın- dan ne farkı var? Bu anlamda da medyaya yeni ortaçağ demek, uygun düşer... Medya yerine göre toplumun bir bölümünü hat- ta tümünü etkisiz hale getirmede de kullanılıyor. O zaman da alın size medyalröz... Bu gerçeklere bakıp, medyaya hayır mı diye- ceğiz? Kesinlikle hayır... Medyanın yukanda aktardığımız biçimde kullanımına dikkat çekmek istiyoruz. 21. yüzyılda akla gelebilecek pek çok güç kullanımı- nın başlıca unsuru medya olmaya başladı. Öyle devam edecek. ••• Ergenekon operasyonlarının da en önemli aya- ğının yukarıda aktardıklarımızın devamı olarak, medya olduğunu söyleyebiliz. önce medya aracılığıyla bir iklim oluştur... Medya sadece haberi vermekle kalmasın, yargı- yı da yapıp, infazı da gerçekleştirsin... Ardından olayın küçük bir formalitesi gibi mahkeme aşa- masına geçilsin! Bu anlamda Ergenekon operasyonuna, medya operasyonu demek abartı olmaz. Kimi yayın or- ganları var ki, tamamen taraf olmuş, işin neredeyse öncülüğüne soyunuyor. Yargıda "adli kolluk" di- ye özetlenen yeni bir yapılanma beklentisi var. Bi- ze göre buna gerek yok, medya bu işi de fazla- sıyla yapıyor... En acı örnek; biryıldır Ergenekon'un kasası di- ye sunulan Kuddusi Okkır... Okkır'ın kasası tamtakır çıkınca, utanmadan Okkır'a yeni işlev yük- lediler: Kasası değil, kafasıydı! Bu medya mahkemesini Hammurabi görse, ge- ri çekilir mırıldanır: "Ben, sizin yanmızda hamur abi!" ••• Bu yapı içinde Cumhuriyet gazetesini nereye ko- yacağız? Son olaylarda nereye konmak istendiği ortada! Cumhuriyet, Ergenekon medyasının başlıca hedeflerinin başında geliyor. llhan Selçuk'un tarifiyle tek kusurumuz, dönmemek! Ergenekon olayı Türkiye'nin bir başka biçime dönüştürülmesinin unsurlarından biri olarak da kul- lanılıyor. Sırf bu dönüşümde kullanılmak üzere bir dizi yaizılı-görsel medya da oluşturulmuş görü- nüyor... Yukarıda aktardığımız gibi, medyaya hayır de- miyoruz, medyanın kirli kullanımına hayır diyoruz. Bu anlamda Cumhuriyet'in çok ama çok büyük önemi var. Cumhuriyet okurlarıyla paylaşmak is- tediğim yalın düşüncem şu: Bu ortamda bayiden satın alınan her Cumhu- riyet bir bayraktır. O bayrağı ne kadar çoğaltabi- lirsek, o kadar güçlüyüz. 18 Temmuz günü bu köşenin başlığı şuydu: Ahmet Rasim Sokak No: 14 Atakule-Ankara. Cumhuriyet'in Ankara Bürosu'nun yeni adresi... Yazıda, yeni binamızda vücut bulan hayallerimi- zi, hedefterimizi paylaşmıştım... Dün gazeteye ge- lirken, giriş görevlisi arkadaşların yanında tanı- madığım bir kişi de beni karşıladı. Güleryüzlü bir surat, "Merhaba ben Murat" dedi, devam etti: "Ankara'dakievime geldim de..." Kitap kulübünün hemen yanında altyapısı yeni hazırlanmakta olan C Kafe'de ailesi oturuyormuş; kardeşi, kardeşinin çocuğu... Murat Istanbul'dan gelmiş, akrabalarıyla Cumhuriyet'e uğramak is- temiş... Az sonra bir başka aile daha geldi... Nasıl sevindim... Biz hayallerimizi tohumladık derken, filizlerle kar- şılaşmak... Ne güzel... [email protected] KATLEDlLİŞfNÎN 28. YILDÖNÜMÜ Türkler mezarı başında anılıyor Istanbul Haber Servisi - Türkiye Devrimci tşçi Sendikalan Konfederasyonu (DİSK) kurucusu ve ilk genel başkanı Kemal Türkler, karanhk güçler tarafindan katledilişinin 28. yılında 22 Temmuz Salı günü mezan başında anılacak. Birleşik Metal- Iş Sendikası'ndan yapılan yazılı açıklamada, "22 Temmuz'da Topkapı'daki mezarı başında tüm dostlarıyla birlikte Kemal Türkler'e karaıılil- ler sunacağız" dcnildi. DlSK'in kurucu genel başkanı Kemal Türkler 22 Temmuz 1980 günü, Merter'dcki evinden scn- dikaya gitmek üzere arabasma bindiğinde faşist katiller tara- findan kurşun yağmuruna tu- tularak öldürülmüştü. Kemal Türkler'in öldürülmesi davası, 1981 yılında MHP davası ile açıldı. Alparslan Türkeş ve Yılma Durak'ın da aralannda bulunduğu 4 kişi azmettirici olarak yargılandı ve beraat et- tirildi. Tetikçilerden Abdülselam Karakuş 12 yıl 6 ay, Aydın Eryılmaz da 10 yıl ağır hapse mah- kûm oldu. Sanıklardan Ünal Osmanağaoğlu yurt- dışına kaçtığı için dosyası aynldı. Dava üstü kapa- tılmak üzere iken avukat Rasim Öz'ün çabalanyla 1996'da yeniden açıldı. Mahkeme Osmanağaoğlu hakkında beraat kararı verirken müdahil avukatla- rı karann temyizi için mahkemeye başvurdu.