Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 21 HAZİRAN 2008 CUMARTESİ
HABERLER
Patronlann YÎK toplantısında dile getirdiği öneriler siyasi partilerde farklı tepkilere yol açtı
ÜSiyasette TÜSİAD tartışması
TÜSIAD'IN YÎK TOPLANTISI
CHP'den bir
destek, bir tepki
• TÜSlAD'ın 'akıl tutulması yaşan-
dığı'na yönelik değerlendirmesine
katıldığını belirten CHP Grup Baş-
kanvekili Kılıçdaroğlu, "anayasa
konvensiyonu" önerisine ise "Anaya-
salar gerginlik, kutuplaşma ortamın-
da hazırlanmaz" diyerek karşı çıktı.
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - CHP Grup Baş-
kanvekili Kemal Kılıçda-
roğlu, TÜSÎAD Yüksek ls-
tişare Konseyi Başkanı Mus-
tala Koç'un "akıl tutulma-
sı" saptamasıyla ilgili olarak
"Eğer akıl tutulması ol-
masa, bir ülkenin dışişleri
bakam yurtdışına gidip
'Aman bize yardım edin'
diye yalvarır, yakarır mı?
Bir AKP'li milletvekili Av-
rupa Parlamentosu Karnıa
Komisyonu Başkam'na gi-
dip, 'Siz de Anayasa Malı-
kemesi aleyhine bir bildiri
kalenıe alın' diyebilir mi?"
değerlendirmesini yaptı. Kı-
lıçdaroğlu TÜSÎAD'm "ana-
yasa konvensiyonu" öne-
risine ise "Anayasalar ger-
ginlik, kutuplaşma orta-
mında hazırlanmaz" diye-
rek karşı çıktı.
fiAKP YABANCILARIN
TÜRKİYE TEŞERONU'
Kılıçdaroğlu, dün parla-
mentoda düzenledigi basın
toplantısında AKP hakkın-
daki kapatına davasıyla ilgi-
li olarak ABD ve AB'den ya-
pılan bazı değerlendirmeler
anımsatılarak yöneltilen bir
soruya, "Bizim anayasamı-
zı bilmedikleri anlaşılıyor.
Egemenlik, kayıtsız şartsız
milletindir ama egemenliği
kullanan organlar vardır.
Onlar kendi ülkelerinde, o
organların olup olmadığını
bir kontrol etsinler. Eğer
onlarda da egemenliği fark-
lı organlar kullanabiliyor-
sa demokrasi açısından;
yasama, yargı, yürütme gi-
bi, onlarda da varsa, Tür-
kiye'ye söz söylcme hakla-
rı yoktur. Türkiye, müs-
temleke bir devlet değil-
dir. Müstemleke anlayışın-
daki söylemler, Türkiye
Cumhuriyeti'nin gururu-
nu rencide etmektedir.
AKP hükümeti, bundan
memnun olabilir. Çünkü
AKP hükümeti, yabancı-
ların Türkiye'deki taşeronu
konumundadır" yanıtını
verdi. AB'li yetkililerin, Tür-
kiye'ye yönelik demeç ver-
meleri yerine, Fransa Cum-
hurbaşkanı Sarkozy'yi ikna
etniclerinin dalıa doğru ola-
cağını kaydeden Kılıçdaroğ-
lu, "Sarkozy'nin yaptığı
açıklamalara ve trlan-
da'daki gelişmelere kulak-
larını tıkıyorlar. Türki-
ye'nin iç sorunlarıyla ilgi-
leniyorlar. Onların böyle
yetkisi yoktur" dedi.
Kılıçdaroğlu TÜStAD'dan
yapılan "akıl tutulması ya-
şandığına" yönelik değer-
lendirmelerle ilgili soruya da
şu yaıutı verdi: "Türkiye'de
bir akıl tutulması olduğu
gerçektir. Eğer akıl tutul-
ması olmasa, bir ülkenin
dışişleri bakanı yurtdışına
gidip 'Aman bize yardım
edin' diye yalvarır, yakarır
mı? Eğer akıl tutulması ol-
masa, bir AKP milletveki-
linin, Avrupa Parlamento-
su Karnıa Komisyonu Baş-
kanı'na gidip, 'Siz de Tür-
kiye, Anayasa Mahkemesi
aleyhine bir bildiri kaleme
alın' diyebilir mi? Hangi
demokratik ülkede bunlar
olabilir? Ancak sömürge
anlayışını, kendi iç dünya-
sında kabul etmiş, ama dı-
şarıya karşı demokrat ge-
çinerek günü kurtarmaya
çalışan politikacılar tara-
findan yapdabilir. Eğer TÜ-
StAD'ın kastettiği akıl tu-
tulması buysa, son derece
lıaklı bir eleştiri diye düşü-
nüyorum."
Kıhçdaroğlu, TÜSÎAD'm.
anayasa konvensiyonu öne-
risiyle ilgili olarak da "Ana-
yasalar toplumsal gerginlik
ve kutuplaşma ortamların-
da hazırlanmaz. Anayasa-
lar toplumların ortak nııı-
tabakat belgeleridir. TÜ-
SİAD'ııı bu aşamada yap-
tığı çağnnın doğru olmadığı
kanısındayız" görüşünü di-
le getirdi.
• Merkez sağ ve solda yeni siyasi
arayışların hızlandığı bir
dönemde TÜSİAD'ın anayasa
konvansiyonu önerisini
tartışmaya açtığı Yüksek îstişare
Konseyi toplantısına Derviş'i
davet etmesi, mevcut siyasi yapı
dışında yeni bir oluşum arayışı
olarak nitelendiriliyor.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
AKP hakkındaki kapatma davasının hız-
lanacağı beklentisi, merkez sağ ve solda
yeni siyasi arayışları hızlandırırken TÜ-
StAD'ın anayasa konvansiyonu önerisi-
ni tartışmaya açtığı Yüksek Îstişare Kon-
seyi (YİK) toplantısına Kemal Derviş'i
davet etmesi, mevcut siyasi yapı dışmda
yeni bir oluşum arayışı olarak nitelendi-
riliyor.
AKP'nin kapatılması durumunda, CHP
ve MHP'nin oluşacak boşluğu doldura-
mayacağı hesabı yaptığı belirtilen TÜ-
SİAD'ın, merkez sağ ve solu kapsayacak
bir oluşum arayışmda olduğu kulislerde
dile getiriliyor. Derviş'in TÜSİAD top-
lantısına çağnlması iktidar yanlısı med-
ya tarafindan "Derviş'i pazarlama" gi-
rişimi olarak olarak değerlendirildi. Hat-
ta kulislerde Derviş'in "AKP treninden
inecek vekiller", CHP yönetimince dış-
lananlar ve DTP'nin "güvercin kanadı"
olarak nitelendirilen Ahmet Türk ekibini
de içine alacak yeni bir oluşumun başı-
na geçeceği konuşuluyor. Derviş'in geç-
mişteki "yıpranmış" imajı nedeniyle
doğrudan siyasete girmek yerine yeni olu-
şumlara zemin hazırlamaya katkı sağla-
mayı tercih edeceği yorumlan yapılıyor.
Kulislerde aynca eski ANAP Genel
Başkanı Mesut Yılmaz'lı yeni oluşum
seçenekleri tartışıhyor. Celal Doğan,
Uikmet Çetin'in de aralannda bulunacağı
yeni oluşum için Mesut Yılmaz'ın önü-
müzdeki günlerde aktif olarak girişimle-
rine başlayacağı belirtilirken bu konuda
•m,
i jrv 1 1 1 19 Birleşmiş Milletler Kalkınma Prog-
VUrgUnlUK 01(1111(1111(111 . aını (U N 1>1») Başkanı Kemal Derviş,
Başbakan Yardımcısı Nazım Ek-
ren'in Türkiye'nin hem enflasyon hcm de büyümede birkaç tane önemli arz şo-
ku ile karşı karşıya olduğunu belirtmesi üzerine, "İnşallah Türkiye, dışarıdan ge-
len şokları en iyi biçimde idare eder" dedi. Çankaya Köşkü'nde Cumhurbaşkanı
Abdullah Gül ile bir araya gelen Derviş, daha sonra Ekren ile görüştü. Derviş,
yüksek enflasyona karşı ciddi önlemler almak, dış piyasalardan gelen maliyet bas-
kısını da idare edip ekonomiyi durgunluğa sokınanıak gerektiğine dikkat çekti. (AA)
kendisine en çarpıcı destek DTP Mardin
Milletvekili Ahmet Türk'ten geldi. Türk,
Sabah gazctcsine yaptığı açıkJamada,
siyasi eğilimlerin grup liderleri önderli-
ğinde çatı partisi altında buluşmasmı
öngören "Japon Liberal Demokrat
Parti" modeli için bir süredir bazı isinı-
lerle temasını sürdürdüğünü söyledi.
Türk'ün," Bizim için önemli olan isim-
ler değil, sistemdir. Sayın Yılmaz ile
oluruz" denıesi dikkat çekti.
A KPTEPKİLİ
TÜSİAD'ın toplantısı AKP'de, iş dün-
yasınm CHP'den ümidi kesmesi ve yeri-
ni doldurabilecek bir oluşum arayışı ola-
rak nitelendirildi. TÜStAD'ın yeni ana-
yasa için konvansiyon önerisine de kar-
şı çıkan AKP yöneticileri, "Biz anayasa
1 UİIMLIİ ULL yt
inltlUllHllCSl
DTP'li bir grup, terör örgütü PKK Uderi Abdul-
l a h Qcalan>a «saym»şeklindehitapedenlereda-
v a
oçılmasmıprotesto ettt Açıklamaya müdahale
eden polis, l'i kadın 3 kişiyi gözaltına aldı.
DTP li bir grup, dün Şişli Adliyesi önünde basın
açıklaması yapmak istedt Ancak açıklamada terör örgütü Uderi Öcalan 'a "sayın " şek-
linde hitap edilmesiyle polis gruba müdahale etti Polisin müdahalesine öcalan le-
hine slogan atarak karsılık veren gruptan 17 kadın 3 kişi gözaltına almdu DTP'U avu-
katlar öcalan 'a "sayın " diye hitap ettikleri dilekçeleri Şişli Cumhuriyet Başsavcıh-
ğı'na vererek kendilerihakkında suç duyurusunda bulundular. (Fotoğraf: ALÎAÇAR)
taslağı çalışmalarını sürdürürken der-
nek yöneticileri hükümete yönelik cleş-
tirilerde bulundu. Konvansiyon, ancak
TBMM'nin kapatılması sonucunu ya-
ratacak bir anayasa değişikliğinden
sonra olabilir" görüşünü dile getirdiler.
Malarya'da temaslarda bulunan Dev-
let Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ce-
mil Çiçek, TÜSİAD'ın anayasa deği-
şikliği önerisine ilişkin sorulara, "Biz ana-
yasa değişikliği çalışması yapınca ana-
yasal düzeni değiştirme ithamıyla kar-
şılaşıyoruz, zenginler kulübü yapınca,
TÜSİAD yapınca entel bir iş oluyor.
Ama yapılan her işte bir olumlu yön
vardır. Ben olumlu buluyorum bunu"
karşılığını verdi. Çiçek, TOBB'nin ön-
cülüğünde bazı kuruluşlann da benzer ça-
lışmalan bulunduğunu anımsatarak bun-
ların paralel yürürülmesini istedi.
DTP'YE EK SÜRE
Sözlü savunma
UEylüVde
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Demokratik Toplum Parti-
si (DTP), hakkında açılan kapatma
davasında sözlü savunmayı 16 Ey-
lül Salı günü yapacak.
DTP'nin avukatlan, sözlü sa-
vunma yapmalan için açıklanan 26
Haziran Perşembe gününün, "yo-
ğun duruşma programlannı" ge-
rekçe göstererek 11 Temmuz Cu-
ma gününden daha ileri bir tarihe
almmasını istedi. Partinin talebini
kabul eden Anayasa Mahkemesi,
daha önce 26 Haziran Perşembe
olarak açıklanan sözlü savunma
gününü, 16 Eylül Salı gününc er-
teledi. Yargıtay Cumhuriyet Baş-
savcısı Abdurrahman Yalçınka-
ya sözlü açıklamalarını, 24 Haziran
Salı günü yapacak.
CUMARTESİ
YAZILARI
ATAOL BEHRAMOGLU
Ordu Konusunda
Samimi Olmak
Netameli bir konuya bir kez daha giriyorum...
Netameli, çünkü ordu konusuna bir "solcu" ta-
rafindan girildi mi ondan kesinkes ordu karşıtı bir
söylem beklenir.
Hele bu solcu, yani bu satırların yazan, 12 Eylül'ün
zindanlarından birinde kalmışsa, 80'li yılların birin-
detoplam iki davadan yaklaşık 15 yıla mahkûm edil-
mişse, uzun süre yurtdışında siyasi sürgün olarak
yaşamak zorunda kalmışsa, bu nedenlerle de cid-
di sağlık vb. sorunları yaşamışsa, konu daha da çet-
refilleşir...
Yine aynı solcunun 196O'lı yıllardaki yedek su-
baylığının son aylarını sürgün olarak atandığı bir kış-
lada geçirdiğini ve askerlik görevini oda hapsinde
tamamladığını da ekleyelim...
llk cümleye dönerek "bir kez daha" sözcüklerine
de açıklık getireyim...
Bu sütunda 6 ve 13 Mart 2004 tarihlerinde "Çö-
zümsüzlük" ve "Ordu, Sivil Toplum, Hümanizm, Yurt-
severlik" başlıklanyla yayımlanan iki yazımda da ko-
nulardan biri "ordu"ydu...
Söz konusu yazıların birinde geçen aşağıdaki pa-
ragraf, lehte ve karşıt görüşlere yol açmıştı...
Bu paragrafı, yaklaşık dört yıl sonrasında, aynı gö-
rüşü savunarak şimdi bir kez daha tekrarlayacağım:
"Bugün aklı başında hiç kimse, ordudan şu ya da
bu yönde bir darbe beklentisi içinde olamaz. Ama
hiç kimse, yurtsever subayların ülke sorunlarına il-
gisiz emir kulu olmalarını da beklememelidir. Daha
önce de yazmıştım; Türkiye'de ordu, eğitimiyle, ge-
lenekleriyle, sivil toplumun birparçasıdır. Bu nedenle
de sivil toplum orduya sahip çıkmalı, yurtsever su-
bayları ya da bütünüyle orduyu yıpratma çabalan-
na ödün vermemelidir."
• ••
Yukarıda, "ordu" ile ilgili olarak 80'li ve 60'h yıl-
larda yaşadığım sıkıntılardan söz etmiştim. Bunla-
ra 70'li yılları da eklemeliyim. 12 Mart sonrasında,
yine birçok aydın, yurtsever, devrimci gibi benim de
sıkıntılarım oldu. Ama bütün bunlardan söz eder-
ken 27 Mayıs 1960'ın ve onun ürünü olan 1961 Ana-
yasası'nın ülkemize kazandırdıklarını göz ardı ede-
bilir miyiz? DP iktidarı darbeyle devrilmeseydi na-
sıl olsa seçimle düşecekti türünden safsataları
ciddiye almak mümkün mü? 1961 Anayasası ve
60'ların ilk yılları Türkiye'de bir milattır ve bu mila-
dın mimarı da ordudur... Buna, kuşkusuz, 28 Şu-
bat 1997 süreçlerini de eklemeliyiz...
Bu yazıyla amacım, ordu konusunda sosyal bir
irdelemeye girişerek zaten bilinen birtakım slogansal
sözleri sıralamak değil. Türkiye ordusu eğitimiyle,
gelenekleriyle birçok ülke ordusundan farklıdır ve
öyle olmaya devam etmesi de, hem bulunduğumuz
coğrafyanın özellikleri hem de içerideki sosyal or-
tam bakımından gerekli ve yararlıdır... Burada or-
du karşıtı bir "so/"a (ve sözüm ona birtakım "cfe-
mokraf'lara) yönelteceğim ve bence yanıtı çok açık
tek bir soru var: Ülkemizde sivil toplumun bir türlü
ayakları üzerinde duramayışının, soldaki ve sosyal
demokrasideki dağınıklığın nedeni; merkezde bu-
luşması gereken güçlerin bugünkü iktidar partisi kar-
şısındaki yenilgilerinin biricik sorumlusu sadece ve
sadece (aradan geçen şunca yıl sonrasında da) 70
muhtırası ve 80 darbesi mi, yoksa aynı zamanda ve
günümüz bakımından daha da çok bu sivil güçle-
rin "malul" oldukları hastalıklar, zaaflar, çapsızlık, ye-
teneksizlik ve sorumsuzluklar mıdır?
• • •
Ordu konusunda samimi olalım ve orduyu rahat
bırakalım. Türkiye ordusunun yurtsever gelenekle-
rini, aydınlanmacı kimliğini yok etmek isteyen çev-
relerin hizmetinde olmayalım... Yurtsever solcunun,
sağcının, ortacının günümüzdeki Türkiye ordu-
suyla birsorunu olamaz... Ülkemizin Batı demok-
rasileri yönünde, özgürlükçü, bağımsız birkimlik-
le gelişip ilerlemesinde orduyu "müttefik" değil düş-
man olarak görenlerin ya başka hesapları ve bağ-
lantıları vardır ya da gözleri doğruyu göremeyecek
kadar körleşmiştir. Demokrasimizin önündeki so-
run ordu değil; Türkiye Cumhuriyeti'ni yıkıp parça-
layarak dinci bir yapılanma gerçekleştirmeye çalı-
şanların karşısında, çağdaş insan kimliğine sahip
herkesin güç ve eylem birliğinin sağlanmasıdır...
[email protected]
Faks:(0212)343 72 64
ACIKAYBIMIZ
Merhume Hatice Sağman ve merhum Nazmi Sağman'm kızları,
merhum Vacit Sağman, merhum Velit Türkmenoğlu ve
Mualla Türkmenoğlu'nun kardeşleri,
merhum Şevki Aysan'ın eşi,
Şebnem - Fırat Aysan ve Yelda - Murat Aysan'ın çok değerli anneleri,
Alp ,Şewal ve Eda'nın babaanneleri
ÜAV. MÜCEIIA AYSAN
19 Haziran 2008 tarihinde vefat etmiştir.
Cenazesi 21 Haziran 2008 Cumartesi günü Yeşilyurt camii'nde kılınacak
öğle namazını takîben Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedilecektir.
Nur içinde yatsın
AİLESİ
Not:Çiçek gönderilmemesi dileyenlerin Türk Eğitim Vakfı'na bağışta bulunmalan rica olunur.
KADtRLt İCRA DAİRESİ'NDEN
TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI
DOSYA NO: 2007/1917 Es.
Satılmasına Karar Verilen Taşmnıazın Cinsi, Niteliği, Kıymeti, Adedi, Önemli Özellikleri: Gayrimenkul, Osmani-
ye ili, Kadirli ilçesi, Şchit Orhan Gök Mah. Murtlutepe Mevkii, 738 ada, 12 parsel, 5 cilt, 446 sayfada kayıtlı, l4l,95
m2 yüzölçümlü, arsa cinsli taşınnıazın tam hissesi satılarak paraya çevrilecektir.
İMAR DURUMU: Kadirli Belediye Başkanlığrnın, 22.04.2008 taıih ve 2008/301 sayılı yazısının tetkikinde, Ka-
dirli ilçesi. Şehit Orhan Göm Mah. 738 ada, 12 No'lu parsel imar planında, bir kısmı aynk nizam 3 katlı konut alanı,
diğer kısmı imar yolunda kalmaktadır. (İmar yoluna terki bulunmaktadır.) Denilmektedir.
TAŞINMAZIN ÖZELLİKLERİ: Söz konusu parsel, ilçemiz şehir nıerkezine uzak bir mevkidedir. lnşaat yapma
açısından hem küçük olması hem de yola terki olmasından dolayı, pek fazla cazip bir yer değildir. Bu durumda kom-
şu parsel değerleri de göz önüne almdığında parselin m2 arsa değeri 30.00YTL dir.
MUHAMMEN BEDELİ: Söz konusu parsel, üzerinde borçlunun tam hissesine düşen toplanı miktar olan
4.258,50YTL muhammen bedel üzerinden satılarak paraya çevrilecektir.
l.I.K.'nin 127. maddesine göre, iş bu satış ilanının tapuda adresi bulunmayan ilgililere ve tebligat yapılamayan ilgi-
lilere tebligat yerine kaim olacağı tebliğ olunur.
Satış Şartlan:
1 -Satış 01.08.2008 günü, saat 09.00'dan 09.10'a kadar Kadirli Belediyesi Mezat Salonu'nda açık arttırma suretiyle
yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen kıymetin %60'ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu ve sa-
tış masraflannı geçmek şartıyla ihalc olunur. Böylc bir bedcllc alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak
şartıyla 11.08.2008 günü, aynı yer ve saatte 2. arttırmaya çıkanlacaktır. Bu arttırmada da bu miktar elde cdilmemişse,
gayrimenkul en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak üzere arttırma ilanında gösterilen müddet sonıında en çok arttı-
rana ihale edilecektir. Şu kadar ki, arttımıa bedelinin malın tahmin edilen bedelinin %40'ını bulması ve satış isteğinin
alacağına riiçhanı olan alacaklann toplamından fazla olması vc bundan başka, paraya çevirme ve paylaşma masrafla-
nnı geçmesi lazımdır. Böyle fazla bcdelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir.
2-Arttımıaya iştirak edeceklcrin, tahmin edilen kıymetin %20'si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir
bankanın tcminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istcdiğinde 10 günü geçmemek üzere me-
hil verilebilir. İhale damga harcı, tapu alım harcı ile %18 KDV ahcıya aittir. Birikmiş vergiler, tellaliye resmi, tapu sa-
tım harcı satış bedelinden ödenir.
3-lpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklannı, hususiyle faiz ve masrafa da-
ir olan iddialarını, dayanağı belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde haklan tapu
sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır.
4-Ihaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatınnamak suretiyle, ihalenin feshine sebcp olan tüm alıcılar ve kefılle-
ri, teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müte-
selsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi aynca hükme hacet kalmaksızın, dairemizce tahsil olunacak,
bu fark, varsa öncelikle tcminat bedelinden alınacaktır.
5-Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup, masrafı verildiği takdirde isteyen
ahcıya bir örneği gönderilebilir.
6-Satışa iştirak edenlerin, şartnameyi görmüş vc münderecatına kabul etmiş sayılacaklan, başkaca bilgi almak iste-
yenlerin 2007-1917 Es. sayılı dosya numarasıyla Müdürlüğümüze başvunnalan ilan olunur. 12.06.2008
(*) llgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir.
Basın: 33893