Katalog

9 NİSAN 2008 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kültür Bakanlığı’nın Trabzon DT’nin sahnelediği ‘Düğün ya da Davul’ adlı oyunun repliklerinin değiştirilmesini savunmasına Müjdat Gezen sert tepki gösterdi. Gezen ‘Ben onlara nasıl parti değiştirilir öğretiyor muyum’ dedi 3 GENİŞ AÇI HİKMET BİLA ‘Bilmedikleri işe karışmasınlar’ Kültür Servisi Usta tiyatrocu Müjdat Gezen, Trabzon DT’nin sahnelediği “Düğün ya da Davul” adlı oyunda repliklerin değiştirilmesinin Kültür Bakanlığı’nca “seyirciye saygısızlık” olarak nitelenmesine, “Bilmedikleri işe karışmasınlar. Ben onlara nasıl parti değiştirilir öğretiyor muyum” diyerek tepki gösterdi. Ayrıca bakanlığın “özel tiyatrolarda da özgün metnin dışına çıkılmasının doğru olmadığı” yönündeki açıklamasını değerlendiren Gezen, bunun “özel tiyatrolara sansür uygulanmak istenmesine yönelik olduğu”nu söyledi. Trabzon DT’nin sahnelediği “Düğün ya da Davul” adlı oyundaki “Başbakan kimden korkar?” ve buna yanıt niteliğindeki “Amerika’dan” replikleri tartışma konusu edilmiş, ardından da bakanlıkça soruşturma açılmış ve tüm tepkilere rağmen süreç repliklerin değişmesiyle son bulmuştu. Gezen ise bu soruşturma ve sonucu gerekçesiyle Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 30 bin YTL’lik desteğini reddetmiş, daha sonra bu konuda açıklama yapacağını dile getirmişti. Gezen, bakanlığın, kendisinin reddettiği devlet yardımının, amatör ve geleneksel tiyatrolarla çocuk tiyatrolarına dağıtılacağını açıklamasını ise “Benim küçük bir protestom bir sürü işe yaramış. Bu benim için mutluluk vericidir” sözleriyle değerlendirmişti. Bu arada kurucusu olduğu Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nin internet sitesinde de konuyla ilgili görüşlerini paylaşan sanatçı, Güzel Sanatlar Müdürü’nün, kendisi daha desteği reddetme gerekçesini bile açıklamamışken “Projesi olan ‘Artiz Mektebi’ni yetiştiremediği için parayı iade etmiş olabilir’’ dediğini anımsattı. Gezen, cevaben yayımladığı açıklamasında, “Bırakın yetiştirememeyi, ‘Artiz Mektebi’ bugüne kadar 38 temsil yaptı, hâlâ da oynuyor. Halbuki ne kadar basit; teşekkür ederim, yardımınızı kabul etmiyorum’’ sözleriyle konuya açıklık getirerek şunları söyledi: “Seyirciye saygısızlık yapıldı diye anılan kişiler öğrencilerim, onların yanında olmak durumundayım. Ama en önemlisi şu: Özgün metinde ‘Başbakan kimden korkar?’ denir, yanıt da ‘Amerika’dan’ olur. Bu, ‘Başbakanlar kimden korkar’a dönüştürülerek ve yanıt kaldırılarak değiştirildi. Bu sansür müdür, değil midir, kamuoyu buna karar versin. Oyun seyirlik oyundur, istenildiği gibi güncelleme yapılır. ‘Yapılamaz’ diye, bilgileri olmadığı bir konuda ahkâm kesmesinler. Bu benim 50 yıllık mesleğim. Burada iki tane durum var, biri ilkesel, biri mesleki.’’ Batı Basınında Panik Bugünkü Amerika Başkanı George Bush nasıl başkan olmuştu? Bir ‘yargı darbesi’yle. 2000 yılındaki seçimlerde Florida oylarının sayımında anlaşmazlık çıkmış, itirazları karara bağlayan Amerikan Yüksek Mahkemesi, hükmünü Bush’tan yana vermişti. Bush da bu ‘yargı darbesi’yle rakibi Al Gore’u kıl payı geride bırakarak Beyaz Saray’a yerleşmişti. Amerikan medyasının çok büyük bölümü de bu ‘yargı darbesi’ni alkışlamıştı. Kimsenin aklına Yüksek Mahkeme kararı için ‘yargı darbesi’ demek gelmedi. ??? Nedense Türkiye’de Anayasa Mahkemesi’ne açılan kapatma davasının adı Batı basınında ‘yargı darbesi’ oldu. Hukuka saygı deyince attı mı mangalda kül bırakmayan Batı’nın özgürlükçü(!) medyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’na ve bir yüksek mahkeme olan Anayasa Mahkemesi’ne karşı taarruza geçti. Avrupa ve Amerika basınına bir de Arap gazeteleri eklenmesin mi? Ağız birliği etmişçesine hepsinden aynı söz: ‘Kapatma davası bir yargı darbesidir.’ Vardıkları nokta da ilginç: ‘Laiklik elden gitse de olur, aman demokrasiye bir şey olmasın.’ ??? Bu saldırıda bazen öyle komik durumlara düştüler ki, bugünkü iktidara destek olayım derken, onun kuyusunu kazmakta olduklarını bile fark etmediler. Olayı, Türkiye’de ‘İslamcılarla laikler arasındaki hesaplaşma’ olarak niteleyip AKP iktidarını ‘İslamcı’ olarak damgaladılar. O kadar komik oldular ki, İlhan Selçuk gözaltına alınınca, ‘Orhan Pamuk’u öldürmek isteyen çete yakalandı’ diye haber yaptılar. O kadar komik oldular ki, Yargıtay Başsavcısı’nın giysisinden ve bıyığından yorum çıkarmaya kalktılar. ??? Sadece komik olsa sorun değil, güler geçersiniz. İşin geldiği nokta vahim. İş geldi, ‘Türkiye’ye müdahale etme’ çağrılarına kadar dayandı. Newsweek dergisinin son sayısındaki çağrı tarihe geçti. Diyor ki: ‘ABD kenarda oturup bekleyemez. Türkiye’nin istikrarına yönelik tehdit çok ciddi boyutlarda ve ABD’nin çıkarlarını etkileme olasılığı da yüksek. Bu nedenle ABD ciddi bir müdahalede bulunmalı. Bunu özel olarak da yapabilir, açık olarak da...’ Durum bu. Arkadaş, sanki Patagonya’ya müdahale çağrısı yapıyor. Türkiye’deki yargıyı etkileme ve baskı altına alma çabalarının ‘Türkiye’ye müdahale’ çağrıları yapacak noktaya kadar gelmiş olması, sadece çirkinliği açısından ilginç olmakla kalmıyor. Aslında bir çaresizliği ve paniği de gösteriyor.Yoksa, al gülümver gülüm döneminin biteceği korkusu mu? Türkiye can derdindeyken arkadaşlar mal derdinde mi yoksa? hikmet.bila@ntv.com.tr Gençler Koç Müzesi’ni gezdi ? Haber Merkezi Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ve Bluechip AŞ işbirliği ile yürütülen “Çağdaş Türkiye’nin Çağdaş Gençleri” projesi, ikinci yılında “Anadolu’da Bir Gencim Var” projesi adıyla sürüyor. Bursun yanı sıra öğrencilerin kültürel gelişimlerine destek vermeyi de amaçlayan proje kapsamında İstanbul’da burs verilen 24 öğrenci İstanbul Modern ve Rahmi Koç Müzesi’ni gezdi. “Anadolu’da bir Gencim Var” projesinde Anadolu’da yaşayan veya Anadolu’dan büyük kentlere göçle gelen maddi imkânları kısıtlı ailelerin çocuklarına eğitim bursu sağlanıyor. (0 212 324 16 02) İnternette şaşırtan benzerlik ? ANKARA (ANKA) Milli Eğitim Bakanlığı’nın bir süre önce yayına soktuğu internet sitesinin, ABD başkanlarının resmi ikametgâhı olan Beyaz Saray’ın internet sitesi ile neredeyse aynı olması eğitimcileri şaşırttı. Türk EğitimSen, söz konusu benzerliği, kendi sitesinden alaycı bir dille üyelerine duyurdu. Milli Eğitim Bakanlığı’nın “www.meb.gov.tr” internet adresi, Beyaz Saray’ın “http://www.whitehouse.gov” adresi ile aynı renk ve şekilde bulunuyor. Deveye 2.7 milyon dolar ? DUBAİ (AA) Birleşik Arap Emirlikleri Dubai Veliaht Prensi Şeyh Hamdan bin Muhammed bin Raşid elMaktum, 2.7 milyon dolara deve satın aldı. Emirliklerin Resmi Haber Ajansı WAM’ın haberine göre, Şeyh elMaktum, yarışçı, genç dişi deve için 2.7 milyon dolar ödedi. Tüm körfez ülkelerinin katılımıyla her yıl düzenlenen dev yarışta, birinci olan devenin sahibine 9.5 milyon dolar ödül veriliyor. Barış elçisi aranıyor ? KOCAELİ (AA) En son Kocaeli’nin Gebze ilçesinde görüldükten sonra kaybolduğu iddia edilen Pippa Bacca ismiyle tanınan 33 yaşındaki Milanolu sanatçı Giuseppina Pasqualino di Marineo’nun bulunması için Gebze İlçe Emniyet Müdürlüğü çalışma başlattı. Kara yoluyla otostop yaparak Tel Aviv’e ulaşmayı hedefleyen İtalyan sanatçının, kredi kartıyla son harcamayı 31 Mart’ta yaptığı belirtildi. Sanatçı, bu seyahatle barış mesajı vermeyi amaçlıyordu. C MY B C MY B