03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
21 MART 2008 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Gaziosmanpaşa’da 1 çocuğun ölümüne neden olan patlamaya ilişkin 2 kişi tutuklandı 3 GENİŞ AÇI HİKMET BİLA ‘300 YTL için bir çocuk öldü’ İstanbul Haber Servisi Gaziosmanpaşa’da 1 çocuğun öldüğü, 11 kişinin yaralandığı patlama ve yangına ilişkin gözaltına alınarak adliyeye sevk edilen 7 kişiden 2’si tutuklandı. Kazadan İSKİ’nin 1. derecede sorumlu olduğunu bildiren TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu ise taşeronluk sisteminin terk edilmesini istedi. Barbaros Hayrettin Paşa Mahallesi’ndeki bir binada, kazı çalışması yapan iş makinesinin doğalgaz kutusuna zarar vermesinin ardından sızan gaz nedeniyle meydana gelen patlama ve çıkan yangında sorumlulukları bulunduğu iddiasıyla gözaltına alınan 7 kişi, Gaziosmanpaşa İlçe Emniyet Müdürlüğü’ndeki işlemlerinin ardından Gaziosmanpaşa Adliyesi’ne sevk edildi. Cumhuriyet savcılığınca ifadeleri alınan zanlılar, tutuklanmaları istemiyle mahkemeye gönderildi. Nöbetçi mahkemede hâkim karşısına çıkan iş makinesi operatörü Abdullah Bükte ile taşeron şirketin şantiye şefi Mürsel Kurt tutuklanırken, diğer 5 kişi serbest bırakıldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ise İSKİ ile taşeron firma arasındaki iş akdinin feshedileceğini bildirdi. İBB’den yapılan yazılı açıklamada, “Firmanın, kamu ihalelerinden yasaklanması için İçişleri Bakanlığı’na yazı yazılacak. Başkan Kadir Topbaş da Teftiş Kurulu’ndan olayda ihmali olan sorumluların araştırılmasını istedi” denildi. TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu dün Taksim’deki Makina Mühendisleri Odası’nda (MMO) basın toplantısı düzenledi. Kurul adına açıklama yapan MMO İstanbul Şube Başkanı İlter Çelik, İstanbul’da her türlü kazı çalışması yapılması için İBB’ye bağlı Altyapı Koordinasyon Merkezi’nden ruhsat alınmasının yasal bir zorunluluk olduğunu anımsattı. Taşeron firmanın da izinsiz olarak kazıya başlamasının yanı sıra kazı yerindeki iş güvenliği önlemlerini almadığı için sorumlu olduğuna işaret eden Çelik, “Bu olayda ruhsat almak, iş güvenliği önlemlerini sağlamak ve iş makinesi ehliyeti almak için harcanması gereken en fazla 300 YTL için bir çocuk ölmüştür” ifadesini kullandı. Çelik, taşeron firma aracılığıyla iş yaptırılması yönteminin terk edilmesi” gerektiğini söyledi. Tehlike Çanları... Deniz Baykal, Türkiye için yaşamsal önemde sözler söylüyor. Ama birçok kişi farkında değil. Günün toz dumanı içinde kaybolup gidiyor. Ben bu sözleri çok ciddiye alıyorum. Belki ilk kez, Baykal’ın CHP Genel Başkanlığı’ndan önce, deneyimli bir siyasetçi ve siyaset bilimcisi kimliği ile ve bir kaygıyla konuştuğunu hissediyorum. Baykal diyor ki: “Çatışmaya gidiyoruz…” Diyor ki: “Türkiye çok tehlikeli bir kutuplaşmaya doğru sürükleniyor. Bu kamplaşmayı hızla aşmak lazımdır. Bir tarafta din, öbür tarafta laiklik. Böyle bir çatışma çok tehlikeli, çok yanlış. Bu çatışma Türkiye’yi sıkıntıya sokuyor. Bu çatışmada, ‘Ben bunu siyasi amaçlarla kullanırım, bundan destek alırım, bundan oy çıkarırım’ anlayışı içinde yola çıkanlar, çok tehlikeli bir işe kalkışırlar.” Baykal’ın bu sözleri, 1950’lerin sonlarında, “Küçük dağları ben yarattım” iddiasıyla, adım adım dikta rejimine giden Demokrat Parti liderlerini uyaran İsmet İnönü’nün tavrını hatırlatıyor. Bir farkla: İnönü, “Sizi ben bile kurtaramam” diyerek bir darbeyi ima ediyordu. Sadece iktidarın başında patlayabilecek bir tehlikeden söz ediyordu. Baykal, darbe falan ima etmiyor, sadece iktidarın başını yiyebilecek bir durumdan söz etmiyor, çok daha büyük ve tehlikeli bir olasılıktan, iç çatışma olasılığından söz ediyor. İktidarın ve iktidarı anayasaya karşı, anayasal kurumlara karşı, savcı ve yargıçlara karşı kışkırtma yarışına giren (çoğu medyada yerleşik) sözde akıl hocalarının, Baykal’ı bir kez olsun, parti genel başkanlığı kimliğini görmeden dinlemelerinde yarar var. ??? Bush’un Irak’a saldırmasının amacı neydi? “Bu da soru mu şimdi” denildiğini duyar gibi oluyorum. “Saddam rejimini devirmek, Irak’a özgürlük ve demokrasi getirmek, Iraklıların refahını arttırmak” diyenleri de duyuyoruz. Geçiniz. “Irak’ın petrol yataklarına el koymak, Saddam yönetiminde garanti olmayan petrol akışını sağlamak” diyenlerin de sesleri geliyor. Bu görüş doğru da, sanki yetersiz gibi… Birinci görüşün yalan olduğu, bugün, işgalden tam beş yıl sonra, kimsenin gizleyemeyeceği bir yalan. Bush’un ordusu, Saddam yönetimini devirdi, Saddam’la beraber ileri gelenlerini astı. Yaktı, yıktı. Koskoca Irak’ı harabeye çevirdi. Bir milyondan fazla sivil öldürdü. Kan gölüne dönen ülke, açlıktan, susuzluktan, ilaçsızlıktan kıvranıyor. Demokrasi yerine de esaslı bir şeriat anayasası hediye etti. Bir konuda başarılı oldu Bush. Irak’ın kuzeyinde bir Kürt devleti kurdu. Bu devletin kanatları altında terörü bir güzel besleyip Türkiye’ye güneydoğusundan çomak sokmakta çok başarılı oldu. “Yoksa bu saldırının hedefi Irak değil de başka bir yer miydi” diye sormaktan kendini alamıyor insan… [email protected] Patlamada 1 çocuk öldü, 11 kişi yaralandı. (AA) HİDROELEKTRİK SANTRAL Su vanası patladı: 4 ölü SERMET ÇUHADAR KAHRAMANMARAŞ Kahramanmaraş’ın Andırın ilçesinde yapımı devam eden Değirmenüstü Hidroelektrik Santralı (HES) baraj inşaatında su vanasının patlaması sonucu meydana gelen kazada 4 işçi öldü, 2 işçi de yaralandı. Gülsan İnşaat firması tarafından Ceyhan Nehri’nin ana kollarından Körsulu Çayı üzerinde yapımı devam eden Değirmenüstü HES barajı inşaatında, dün boru başındaki vana aşırı basınç nedeni ile patladı. Olayda Haşim Güney (27), Mustafa Yirik (44), Yücel Bay (26) ve Osman Temiz isimli işçiler yaşamlarını yitirdi. Kazada yaralanan Muammer Memektaş (36) Kahramanmaraş Devlet Hastanesi’nde, Yılmaz Yıldır ise Andırın Devlet Hastanesi’nde tedavi altına alındı. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle