14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 ŞUBAT 2008 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr Elektrik ve doğalgaz zamları, ayakkabı ve giyimdeki KDV indirimleriyle dengelendi ama... 13 EKONOMİ POLİTİK ERİNÇ YELDAN Mutfakta yangın var Dünya Bankası’nın yeni baş ekonomisti artık bir Çinli. ABD’de Kriz Ne Kadar Sürecek ve Emekçilere Bedeli Ne Olacak? Amerikan ekonoABD ekonomisinde kriz dönemleri misinde durgunluğun şiddetlen198092 199091 2001 mekte olduğu ve Milli Gelir büyük olasılıkla Zirve Ocak 1980 Temmuz 1990 Mart 2001 2008’in tümünü Dip Kasım 1982 Mart 1991 Kasım 2001 kapsayacağı artık İşsizlik oranları anlaşılmış duZirve 5.8 5.3 4.0 rumda. Geçen 1. Yıl 7.1 5.6 4.7 hafta içerisinde 2. Yıl 7.6 6.8 5.8 Amerikan ekono3. Yıl 9.7 7.5 6.0 misine ilişkin ya4. Yıl 9.6 6.9 5.5 yımlanan veriler 5. Yıl 7.5 6.1 5.1. ABD milli gelirinin Ortalama Aile Gelirindeki 2007’nin son çeyreğinde sadece % Gerileme 1.6 1.4 0.9 yüzde 0.6 oranınYoksulluk Oranında da büyüdüğünü, % Artış 3.5 2.0 1.2 toplam istihdaKaynak: J. Schmidt ve D. Baker, CEPR, Ocak 2008 mın ise 2001 yılınTabloda sergilenmekte olan tadan bu yana ilk kez gerileme gösrihçeye göre kriz boyunca milli geterdiğini vurgulamaktaydı. lirdeki kırılma ve yenilenme evresiBu veriler üzerine yapılan değerne görece işgücü piyasalarındaki lendirmeler genelde Amerikan ekoolumsuz yansımalar daha uzun sünomisindeki durgunluğun dünya reli ve şiddetli olmaktadır. Sermaekonomisine ve elbette Türkiye kesimi, bir yandan uluslararası ye’ye olan etkilerinin neler olabileticaret ve sermaye akımlarına daceği ve derinleşmekte olan krize yalı bağlantılar, bir yandan da yeni karşın ne tür tedbirler alınması geteknolojilerin devreye sokulması rektiği üzerine yoğunlaşmaktaydı. aracılığıyla krizin olumsuz etkilerini Biz ise bu haftaki yazımızda konudaha çabuk atlatırken, sermaye ile yu başka bir açıdan ele almak arküresel ekonomide aynı derecede zusundayız. Bu haftaki Ekonomi akışkanlığa sahip olmayan emekPolitik’in konusu ABD’de krizin süçiler krizin bütün olumsuzluklarını resi ve Amerikan emekçileri üzerinen şiddetli biçimde yaşamaktadır. deki etkilerinin ne şiddette olacağı Tablo’dan da görülebileceği üzere, üzerine odaklanacak. Bu değerlenABD’nin 198082 krizinde işsizlik dirme için geçen hafta içinde, Wasoranının tekrardan kriz öncesi dühington DC’de kurulu bulunan zeyine geri dönmesi için 6 yıl; 1990emek yanlısı düşünce örgütlerin91 ve 2001’de de 5 yıldan daha fazden Ekonomi ve Politika Araştırma la süre geçmiştir. Ortalama AmeriMerkezi (Center for Economic and kan ailesinin yıllık geliri 198082 kriPolicy Research – CEPR, zinde yılda ortalama yüzde 1.6; www.cepr.net) tarafından yayım199091’de yüzde 1.4, 2001’de ise lanmış olan bir çalışmadan yararyüzde 0.9 gerilemiştir. Resmi yoklanacağız. (*) sul sayısı ise aynı dönemlerde, sıCEPR’nin söz konusu araştırmarasıyla, yüzde 3.5; yüzde 2.0; ve sı, ABD’de yaşanmış olan son üç yüzde 1.2 artış göstermiştir. kriz deneyiminden yola çıkarak, Bu tarihçeden hareketle CEPR 2008 krizinin süresini tahmin etmeuzmanları en iyimser koşullar altınye çalışmakta; ancak bunun da da dahi 2008 krizinde ABD’de işötesinde, mevcut krizin Amerikan sizlik oranının yüzde 6.5’e yükseleemekçileri üzerine getirmesi bekleceğini ve toplam işsiz sayısına 3.2 nen işsizlik, ücret kayıpları ve yokmilyon yeni emekçinin katılacağını sulluk etkileri üzerine de gözlemlerhesaplamaktadır. CEPR’nin tahde bulunmakta. CEPR’nin çalışmaminlerine göre 2008 krizi sonucunsında geçen verilere göre Amerida (gene en iyimser koşullar altınkan ekonomisi son 25 sene içerida) Amerikan ailelerinin ortalama sinde üç ciddi krizden geçmiş dugeliri 2 bin dolar gerileyecek; 4.2 rumda: 198082, 199091 ve 2001. milyon insan sağlık sigortasından Bunlardan en uzun dönemli ve şidmahrum konuma düşecek; 4.7 mildetlisinin 198082 krizi olduğu ve yon insan da yoksulluk sınırının altoplamda 24 ay sürdüğü; 2001 kritına inmiş olacaktır. zinin ise 7 ay içerisinde atlatıldığı Bu gerçeklerin yanında , ulusgörülmekte. lararası ve yerli sermaye örgütAşağıdaki tabloda her üç kriz dölerinin ana sorununu “merkez banneminde Amerikan milli gelirinin en kaları acaba faiz oranlarını daha da yüksek hıza ulaşmış olduğu “zirve” düşürecek mi” konusuyla sınırlı noktası ile, krizin en şiddetli anının olduğunu gözlemekteyiz. Sermaye dünyasının sınıfsal refleksleri elyaşandığı “dip” noktaları belirtilbetteki bizleri hiç şaşırtmıyor. mekte ve söz konusu zirve noktasının ardından geçen yıllar boyun(*) John Schmitt ve Dean Baker (2008) ca işsizlik, hane halkı gelirlerindeki “What We’re In For: Projected Impact of ve yoksulluk oranlarındaki değişimthe Next Recession” CEPR Working Paler sergilenmekte. per, Ocak. (www.cepr.net). Krize düşen ‘politbüroya’ sarıldı Ekonomi Servisi Dünya Bankası (DB) küresel ekonomideki durgunluk ve krize yönelik çözümleri, Çinli bir ekonomistten alacak. Merkezi ABD’nin başkenti Washington’daki Dünya Bankası’nın Başkanı Robert Zoellick, bankanın baş ekonomi danışmanı olarak Çin Komünist Partisi’nin (ÇKP) yetiştirdiği uzman Justin Yifu Lin’i atadı. Justin Yifu Lin, 1979’da Çin anakarasının 58 yıllık asi adası Tayvan’dan Çin’e kaçarak başkent Pekin Üniversitesi’nin Ekonomi Araştırmaları Okulu’nda doktora yaptı. Yifu, Çin Komünist Partisi ve politbürosuna yıllarca baş ekonomi danışmanı olarak hizmet vermişti. Yifu Lin ile birlikte ilk kez ABD ve Avrupa dışından bir kişi DB’nin baş ekonomisti olmuş oldu. Ekonomi Servisi Merkez Bankası, olumsuz arz koşullarının etkisiyle işlenmiş gıda fiyatlarında geçen yılın ikinci yarısından itibaren gözlenen yüksek artış eğiliminin ocak ayında da sürdüğünü ve grup fiyatları yıllık artışının yüzde 13.36’ya ulaştığını bildirdi. Merkez Bankası tarafından yayımlanan “Ocak Ayı Fiyat Gelişmelerine’’ göre, ocak ayında tüketici enflasyonunu belirleyen temel unsurlar; “işlenmiş gıda ve enerji fiyatlarındaki” artışlar ile bu artışların toplam etkisini büyük ölçüde sınırlayan “giyim ve ayakkabı grubu” fiyat azalışları oldu. ? Merkez Bankası’na göre giyim ve ayakkabı fiyatlarındaki düşüş, ocak ayında enflasyonun beklenenden az artmasında etkili oldu. Yıllık yüzde 8 olan enflasyon, tarımsal ürünlerde yüzde 16’yı, kirada yüzde 15’i, alkollü içecekler ve tütünde yüzde 17’yi aştı. Ekmek ve tahıl grubundaki artışlar ise hâlâ sürüyor. Merkez Bankası değerlendirmesinde şu saptamaları yaptı: ? Elektrik ve doğalgaz tarifelerindeki yüksek artışa karşın ocakta yıllık enflasyon düştü. Ancak işlenmiş gıda fiyatlarındaki yüksek artışlar, TÜFE’yi olumsuz etkiliyor. ? Ulaştırma grubunda, özellikle toplu taşıma hizmetleri fiyatlarında belirgin artışlar gözlendi. KDV oranlarında yapılan indirimlere rağmen konaklama hizmetleri fiyatları yüksek oranda arttı. ? Ocak ayında enerji grubu yıllık enflasyonu, temelde konut grubuna yönelik enerji kalemlerinin etkisiyle 5 puan yükselerek yüzde 16.26 oldu. ? Giyim ve ayakkabı grubu fiyat azalışları, yüzde 10.22 ile geçen yılın aynı dönemine kıyasla daha yüksek bir oranda gerçekleşirken bu grupta yıllık enflasyon yüzde 2’ye geriledi. ? İşlenmemiş gıda ürünleri fiyatları, ocak ayında özellikle taze sebze ve tavuk eti fiyatlarında gözlenen artışların etkisiyle yüzde 2.96 oranında yükseldi. ? Olumsuz arz koşullarının etkisiyle, işlenmiş gıda fiyatlarında geçen yılın ikinci yarısından itibaren gözlenen yüksek artış eğilimi, ocak ayında da sürdü ve grup fiyatları yıllık artışı yüzde 13.36’ya ulaştı. ? Özellikle ekmek ve tahıllar grubundaki yüksek artışlar sürerken alkolsüz içecek fiyatları KDV indiriminin etkisiyle geriledi. DEUTSCHE BANK: BÜYÜME YAVAŞLAYACAK Uluslararası yatırım bankası Deutsche Bank’ın analizinde, ocakta yüzde 0.80 olan TÜFE’nin bankanın yüzde 1 ve piyasaların da yüzde 1.06 olan beklentisinden daha iyi bir rakam olduğu vurgulandı. Ekonomik büyümedeki yavaşlamaya dikkat çekilen Deutsche Bank’ın analizinde, gerek küresel, gerekse iç gelişmeleri nedeniyle, Türkiye’nin, bu yılki ekonomik büyüme tahminini indirdi. Banka, 2008 için daha önce, yüzde 5.5 olarak açıkladığı ekonomik büyüme tahminini, yüzde 4.5’e çekti. Banka, hükümetin, ekonomiye yeterince ağırlık vermediğine de dikkat çekti. TÜİK’in enflasyonunda sepet şüphesi MURAT KIŞLALI ANKARA Ocak ayı enflasyonunun düşmesinde, enflasyon sepeti içindeki ağırlığı bu yıl başından itibaren arttırılan giyim ve ayakkabı grubundaki yüzde 10.22’lik düşüş ile konut fiyatlarının sepetteki ağırlığının düşürülmesi etkili oldu. Ocak başında elektrik ve doğalgaza yüzde 20’nin üstünde zam yapılmasına karşın bu kalemle ? Sepetteki ağırlığı arttırılan giyim ve ayakkabı fiyatlarındaki düşüş ile ağırlığı düşürülen konuttaki zamlar, TÜFE’nin ocak ayında yüzde 0.80 ile sınırlı kalmasında etkili oldu. Ancak sepetteki ağırlıklar hâlâ tartışma konusu. rin içinde yer aldığı konut fiyatlarının yüzde 4.26, elektrik, gaz üretimi ve dağıtım fiyatlarının ise yüzde 2.17 artması dikkat çekti. Piyasanın yüzde 1.1 olarak beklediği, tüketicilerin ise çok daha yüksek hissettiği Tüketici Fiyat Endeksi’nin (TÜFE) Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından önceki gün yüzde 0.8 olarak açıklanması, TÜİK’in enflasyon rakamlarını bir kere daha gündeme getirdi. TÜİK’in tartışılan bazı rakamları şöyle: ? TÜFE sepetinde 12 ana harcama grubu bulunuyor. Güncellenen TÜFE sepetinde gıda ve alkolsüz içecekler, giyim ve ayakkabı, ev eşyası, ulaştırma ve eğitim kalemlerinin ağırlığı arttı. ? Alkollü içecekler ve tütün, konut, sağlık, haberleşme, eğlence ve kültür, lokanta ve oteller ile çeşitli mal ve hizmetlerin sepet içindeki ağırlığı ise azaldı. ? Ağırlığı en çok artan kalemlerden giyim ve ayakkabı grubunda fiyatların yüzde 10.22 düşmesi, TÜFE’nin ocak ayında yaklaşık yüzde 0.8 kadar düşük çıkmasında etkili oldu. ? Ağırlığı düşürülen önemli maliyet kalemlerinden konut ise elektrik ve doğalgaz zamlarının etkisiyle ocak ayında yüzde 4.26 ile en çok artan kalem oldu. Her 3 yazılımın 2’si korsan Ekonomi Servisi Dünyanın ve Türkiye’nin önde gelen yazılım şirketlerinin korsan yazılımla mücadele etmek amacıyla oluşturdukları Business Software Alliance’ın (BSA) Türkiye Koordinatörü Elçim Barkay, Türkiye’de korsan yazılım kullanım oranının yüzde 64, Avrupa’da yüzde 34 olduğunu belirtti. Barkay, Türkiye’de korsan yazılım kullanım oranının 10 puan aşağıya çekilebilmesi halinde ekonomiye 650 milyon dolarlık katkı sağlanmış olacağına dikkat çekti. B İLGİ TOPLUMUNA DOĞRU / ÖZLEM YÜZAK ozlem.yuzak@cumhuriyet.com.tr Eğitimde Gerçek Sorunları Göz Ardı Edenlere... “Türkiye’de toplum, demokrasi ve ekonomi hızlı bir değişim ve dönüşüm içine girmiş olmasına karşın, eğitim sistemi kendi evrimini gerçekleştirmekte toplumsal ve ekonomik sistemin gerisinde kalmaktadır. Bu durum, gün geçtikçe eğitimin ekonomi ve demokrasi ile ilişkisinin daha kopuk hale gelmesine neden olmaktadır...” Bu sözler 80 yıl önce Atatürk’ün talimatı ile kurulan Türk Eğitim Derneği’nin (TED) 2830 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirdiği “Eğitim Hakkı ve Gelecek Perspektifleri” konulu 80. Yıl Uluslararası Eğitim Forumu’nun sonuç bildirgesinden..... Forumun yapıldığı günler, Türkiye’nin işsizlik ve eğitim başta olmak üzere kronik sorunlarını bir tarafa atan AKP’nin, yanına MHP’yi de alarak “üniversitede türban” üzerinden toplumsal yaşamı dinin kurallar doğrultusunda yeniden şekillendirme çabasını tüm hızıyla sürdürdüğü günlere denk... Kimin umurunda?.. Sonuç bildirgesinden alıntılara devam edelim... “Türkiye’nin genç nüfusunun eğitilmesinde düşük ücretli alt düzey işler için insan yetiştirme yerine, küresel rekabette bir avantaj oluşturacak ileri teknoloji ve bilişim gibi alanlarda insan yetiştirmeye odaklanılmalıdır. Böylece gelecekte sermaye akışının yönünün Türkiye’ye dönmesi sağlanarak, küresel ölçekte bir ekonomik avantaj elde edilebilir. Bunun yapılması durumunda ise demografik bir gerçeklik olan genç nüfus, geleceğimiz açısından bir fırsat olmaktan çıkarak, ciddi bir tehdit haline gelebilir...” İşsizlik ve eğitim bugün kendi ayakları üzerinde duran ya da durmaya çalışan tüm ülkelerin gündeminde ilk sıralarda. Çünkü küresel ekonomi ciddi bir dönemeçte. Resesyonun yalnız ABD ile sınırlı kalmayacağına kesin gözüyle bakılıyor. Bugün Avrupa da ekonomik durgunluk tehdidi ile iç içe... Eski Dünya Bankası Başekonomisti, Nobel Ekonomi Ödülü sahibi Joseph Stiglitz, 23 Ocak tarihli New York Times’daki makalesinde, ekonomisi bugün potansiyelinin çok altında faaliyet gösteren ve durgunluk kıskacında olan ABD’nin bir kaldıraca ihtiyacı olduğunu yazarken yapılması gerekenler arasında eğitim bütçesinin mutlaka arttırılması da yer alıyor... Türkiye’yi yönetenler için ne gam... Onların öncelikli derdi “türban üzerinden” laiklerden rövanş almak ve önemli kalelerden birini daha fethetmek... Bir mektup: Türban üniversiteye girdiğinde... Halen önemli bir kamu kurumunda üst düzey yönetici olarak görev yaptığı için adı bizde saklı... Türbanın üniversetelere serbetçe girmesi durumunda olabileceklere dikkat çekiyor. Aktarıyoruz: “....Ülke gündemi artık bizi de gereksiz yere meşgul ediyor. Gereksiz yere ülke gündemine oturan türban konusunda aklıma gelen teknik ve pratik bir konuyu size aktarmak ve yazmak istedim. Üniversitelerde özgürlük diye bu konu gündeme getirildi. Hatta birçok öğretim üyesi de herhalde kendi kısa vadeli geleceklerini düşünmeye başlayarak bu konuda değişikliğin olumlu olacağı düşüncelerini açıklıyorlar. Öğretim kurumlarına başörtüsü girdiği takdirde, başörtüsü kontrol için dahi olsa açılamayacağı, açtırılamayacağı kesin ve kimse daha sonra dokunamayacak diye düşünüyorum. Böyle olduğu takdirde örnek olarak bir sınav yapılmaya kalkıldığında şu anki teknoloji ile başörtüsü altında en azından bir kulağa takılan bir kulaklık ve daha aşağıda bağlı bir kayıt cihazı ile öğrencinin kopya çekmesi muhtemeldir. Bu durumda başörtüsü vucudu kapattığı için kimsenin bu teçhizata ulaşması mümkün olamaz. Her hocaya, her gözetmene bir dedektör verilmesi gerekir ki bu da pratik olarak mümkün değildir. Bu durumda bırakın türban takanları, türban takmayan öğrenciler, hatta erkek öğrenciler bile başlarını kapatabilen çözümlere gidebilirler. Karikatürize etmek gerekirse başı örten her şey başörtüsü ise bir motosiklet kaskı ve altında bir fiyonk da herhalde yeterli olabilir. Bu durumda başörtüsünün altına erişemeyen, açtıramayan öğretim görevlisinin özgürlüğü kısıtlanmış olmayacak mı?..” CUMHURİYET 13 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle