29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 ŞUBAT 2008 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER WILSON’DAN YENİ KAVRAM 9 Çözüm: Kapsamlı strateji ELÇİN POYRAZLAR Zeytinburnu Davutpaşa’da meydana gelen patlamada yaralanan 116 kişiden 85’i dün taburcu edildi. Durumu ağır olan 6 yurttaşın tedavilerine de yoğun bakım servislerinde devam ediliyor. Hayatını kaybeden 21 kişiden 10’unun kimliği hâlâ belirlenemezken kimliği belirlenen Zübeyir Bal dün toprağa verildi. İstanbul Sağlık Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, patlamada hayatını kaybedenlerden kimlikleri belirlenenlerin isimlerinin Hasan Akhun, Azerbaycan asıllı Davruz Mamadov, Halit Altan, Kazım Nişli, Lezgi Şimşek, Zübeyir Bal, Yaşar Kara, Kadir Acı, öfke ve isyan Cesur, Orhan Saday, Hüseyin Taylanoğlu ve Ömer Vural olduğu ifade edildi. Açıklamada, durumu ağır olan Hasan Altay ve Sedat Uçar’ın Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Sedat Çelik ve Satılmış Haylanmaz’ın İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi, Onur Önder’in Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi, Erol Türkan’ın ise Hayat Hastanesi yoğun bakım servisinde tedavilerine devam edildiği kaydedildi. Adli Tıp Kurumu’nda tutulan cenazelerden kimlik tespit çalışmaları tamamlananlar ailelerine teslim edilmeye başlandı. Patlama ile ilgili başlatılan soruşturma sürüyor. Enkazdan bir kişinin daha cesedi çıkarıldı Ölenlerin sayısı 21 oldu İstanbul Haber Servisi Zeytinburnu Davutpaşa’da bir iş merkezindeki kot yıkama ve ruhsatsız havai fişek atölyelerinde meydana gelen iki ayrı patlamada hayatını kaybedenlerden Metin Erdoğan isimli bir kişinin daha cesedine ulaşıldı, patlamada hayatını kaybedenlerin sayısı 21’e yükseldi. Patlamanın meydana geldiği binada patlamamış kimyasal maddelerin bulunduğu gerekçesiyle, olay yeri ve çevresinde yoğun güvenlik önlemleri alındı. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma sürdürülüyor. İstanbul Valisi Muammer Güler, Zeytinburnu’ndaki patlamaya neden olan patlayıcıların nereden alındığı konusunun İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından adli soruşturma kapsamında değerlendirildiğini belirtirken İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş da “Bu olay bir kader değil, aymazlığın ge BİLİRKİŞİ RAPORU: İMALATHANEDE ÖNLEM ALINMAMIŞ İstanbul Haber Servisi Davutpaşa’daki patlamalarla ilgili açıklanan ilk bilirkişi raporuna göre, patlamanın olduğu binada aşırı derecede oksidan ve yanıcı madde bulunmasına karşın, bu maddelerin imalatı sırasında gereken önlemlerin alınmadığına dikkat çekildi. İstanbul Teknik Üniversitesi öğretim üyelerinden oluşan bilirkişi heyeti dün olay yerinde incelemelerde bulundu. Oluşturulan bilirkişi ön raporunda, binanın kullanılamaz hale geldiği kaydedildi. Binanın arkasındaki binanın üst katının da ciddi hasar gördüğü ve yıkılması gerektiği belirtilen raporda, çevredeki binaların az ve orta derecede hasar gördüğü kaydedildi. Patlamanın olduğu binada bulunan kimyasal maddelerin imalatı veya imalatta kullanılmasının özel izin ve emniyet gerektirdiğine dikkat çekilen raporda imalathanedeki kimyasal miktarının tespit edilemediği belirtildi. Enkazdaki patlamamış patlayıcı maddelerin nakil işlerinin yapıldığı belirtilen açıklamada, binada çalışmaların sürdüğü bildirildi. tirdiği bir yansıma maalesef’’ dedi. Çevredeki işyerlerinde çalışanlar, bazı arkadaşlarından haber alamadıklarını belirterek enkazın altında birçok kişinin daha bulunduğunu öne sürdüler. Kimyasalların yarattığı tehlike nedeniyle enkaz kaldırma ça lışmalarına başlanamayan olay yerinde, arama kurtarma çalışmaları sürüyor. Enkazdaki kimyasal maddelerin tehlikeli olduğunu belirten Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın, kimyasalların nasıl tahliye edileceği yönündeki soruları ise yanıtsız bıraktı. Patlamayla ilgili gazetecilerin sorularını yanıtlayan İstanbul Valisi Muammer Güler, “Patlayıcıların nereden alındığı konusu Emniyet Müdürlüğü tarafından adli soruşturma kapsamında değerlendirilmektedir. Elbette ki, bir denetim eksikliği olduğunu biz de söylüyoruz. Tabii, bu olayda sadece bir kurumun denetim eksikliği değil, birçok açıdan bir eksikliğin olduğunu söylemek mümkün’’ diye konuştu. Bu ve benzeri işyeriyle ilgili denetim ve takibin ilçe ve ilk kademe belediyelerinde olduğunu belirten Kadir Topbaş, yanıcı, patlayıcı imalatı ve depolamayla ilgili ruhsat konusunun emniyet müdürlüğü ve valiliğe ait olduğunu kaydetti. Topbaş, ‘’Aynı binada birkaç kez kot yıkamayla ilgili ihbar gelmiş, 4 kez mühürlenmiş ve 2 kez savcılığa vermişiz. İhbarlar mutlaka değerlendiriliyor’’ diye konuştu. Denetlenmedi, göz yumuldu Kimya müdendisleri ‘Sorumlu bakanlık ve belediye’ İstanbul Haber Servisi Makine Mühendisleri Odası (MMO) İstanbul Şubesi’nin raporunda Zeytinburnu’nda meydana gelen patlamada, her türlü patlayıcı madde imalat, montaj, depolama faaliyetinin ruhsatlandırılması, denetlenmesi ile görevli İçişleri ve Çalışma bakanlıklarının sorumluluğu bulunduğuna dikkat çekilerek belediyenin de en yüksek risk sınıfına sahip böyle bir işyerinin faaliyet göstermesine göz yumması eleştirildi. Patlamadan sonra olay yerinde inceleme yapan makine mühendislerinden oluşan heyet bir rapor hazırladı. Raporda patlamanın meydana geldiği işyerinin bulunduğu sitede, bitişik nizam binaların sağlıksız bir şekilde yan yana bulunduğu, “İş Sağlığı ve Güvenliği Tüzüğü” hükümlerine uygun olmayan bir şekilde üretim yapıldığı belirtildi. Bu işyerlerinde ruhsat konusunda da tam bir denetimsizliğin hâkim olduğuna dikkat çekilen raporda, “Yanıcı Parlayıcı, Patlayıcı Madde İmal Edilmesi ve Depolanması ile ilgili Yönetmelikte bu işin özel alanlarda ve özel izinlerle yapılması konusunda maddeler bulunmaktadır” denildi. LÜMLERİN ÇOĞU GÖÇMEDEN Ö Raporda, ölümlerin maytap atölyesindeki ‘İBB suyunu veriyor, ama denetlemiyor’ MURAT KIŞLALI WASHINGTON ABD’nin Türkiye Büyükelçisi Ross Wilson, Ortadoğu’da Washington ile Ankara’nın hedeflerinin aynı olduğunu ve 2008 yılında iki ülke arasındaki işbirliğinin geliştirileceğini söyledi. TürkiyeABD Yüksek Düzey Savunma Grubu toplantıları dolayısıyla Washington’da bulunan Wilson, düzenlediği basın toplantısında, iki ülke arasında 2007 yılında bazı konularda görüş ayrılıkları yaşandığını ancak yeni yılda işbirliğinin geliştirilmesine yönelik çalışmaların süreceğini söyledi. Türkiye’yi bulunduğu coğrafya bakımından karmaşık sorunların çevrelediğini söyleyen Wilson, bu bölgede iki ülkenin sorunlara bakışı ve hedeflerinin “kesinlikle aynı” olduğu görüşünü öne sürdü. PKK ile mücadele konusunda yalnızca askeri yöntemlerin yetmeyeceği yönündeki ABD yönetiminin tutumunu yineleyen Wilson, “Terorizmle mücadele bir dizi farklı aracın kullanılmasını gerektiriyor” dedi. ABD’nin Afganistan’da Taliban’a karşı mücadelesini örnek veren Wilson, “terör örgütüne bomba yağdırmanın” yeterli olmayacağı soruna ekonomik, sosyal, diplomatik ve siyasi çözümlerin bulunması gerekeceğini ifade etti. “Siyasi çözümden” ne kastettiği sorulan Wilson, “siyasi çözüm” ifadesi yerine “kapsamlı strateji” ifadesinin kullanılması gerektiğini söyleyerek bunun içinde PKK’nin lojistik desteğinin kesilmesi için Irak’la işbirliğini, PKK’ye Avrupa’dan gelen mali kaynakların kesilmesini, Güneydoğu’da PKK ile halkın etkin bir biçimde ayrıştırılmasını, bölgenin ekonomik gelişimini ve PKK’nin uyuşturucu kaçaklığının engellenmesini saydı. Wilson, Türkiye’nin PKK ile mücadele konusunda Bağdat hükümetinin yanı sıra Kuzey Iraklı yetkililerle diyaloğunun faydalı olacağına inandıklarını da ifade etti. DİYARBAKIR TOPLANTISI Davutpaşa’da patlamanın olduğu yere gelen gruplar, olay yerine karanfiller bıraktı. İhmale sert tepki İstanbul Haber Servisi 21 kişinin hayatına mal olan patlamaya ilçe halkı, siyasi partiler, sendikalar ve sivil toplum kuruluşlarından çok sert tepki geldi. Çevre halkı, Zeytinburnu Belediyesi’ni önlem almamakla suçlarken Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı göreve çağrıldı. Aralarında DİSK, Türkİş, Haberİş sendikalarıyla ESP, EMEP, SDP, ÖDP, SODAP, Halkevleri, Pir Sultan Abdal Derneği ve 78’liler Vakfı temsilcilerinin bulunduğu grup, “Kaza değil katliam”, “Güvencesiz çalışmaya hayır” pankartlarıyla patlamanın olduğu bölgeye gelerek protesto gösterisi yaptı. Ölen işçiler için bir dakikalık saygı duruşunda bulunulmasının ardından, yere kırmızı karafiller bırakıldı. Grup adına ortak basın açıklaması yapan TekstilSen Genel Başkanı Ayşe Yumli Yeter, patlamanın bir kaza değil, dikkatsizliğin, denetimsizliğin, görmezden gelmenin, sorumsuzluğun yarattığı bir katliam ve cinayet olduğunu dile getirdi. DTP milletvekili Sabahat Tuncel de “Patlamalar sürpriz değil. Bu olay başka bir ülkede olsa hükümet istifa bile ederdi” dedi.Patlamanın meydana geldiği işmerkezine sembolik bir yürüyüş yapmak isteyen sendika temsilcilerine polis engel oldu. Çevredeki yurttaşlar da açıklama yapan gruba alkışlarla destek verdi. DİSK Genel Sekreteri Musa Çam yaptığı yazılı açıklamada, Çalışma Bakanlığı’nın kaçak işçi cenneti olan Türkiye’nin, iş kazası cehennemine dönüşmeden bir an önce önlem almasını istedi. SHP Genel Başkan Yardımcısı İlhan Göğüş, İBB Başkanı Topbaş’ın gerekli önlemleri alamadığını ve “ihbar edilmedi” sözlerinin kenti muhbirlerle yönetme anlayışının göstergesi olduğunu söyledi. yangının diğer katlardaki buhar kazanlarına da sıçraması ve patlamalar nedeni ile meydana gelen göçme sonucu gerçekleştiği ihtimali üzerinde durulduğu vurgulandı. Raporda şu noktalara dikkat çekildi: Pratik uygulamada pek çok işyerinin ruhsatsız olarak faaliyet sürdürdüğü, belediyelerin, İçişleri Bakanlığı yetkililerinin, Çalışma Bakanlığı yetkililerinin bu kuralsızlıklara göz yumduğu, işyerlerinin kapatılması için harekete geçmedikleri görülmektedir. Yangına ilk müdahaleyi yapması gereken itfaiyenin ulaşabileceği yolların kapalı, araçların park yeri haline geldiği görülmüştür. Ayrıca belediyenin en yüksek risk sınıfına (5. derece) sahip böyle bir işyerinin faaliyet göstermesine nasıl göz yumduğu soru işaretidir. Patlayıcı malzemelerin bir yerden bir yere naklinin kesinlikle güvenlik güçleri nezaretinde yapılması zorunludur. Bu malzemelerin ithal, imal, satış, depolama ve taşınması için “Patlayıcı Maddeler Yasası”na göre ayrı ayrı ruhsat alınması, bu malzemelerin kullanımı için de ilçe emniyet müdürlüklerinden izin alınması gerekmektedir. Bu nedenle İçişleri Bakanlığı’nın bu malzemelerin ruhsatlı bir işyerinden ruhsatsız başka bir işyerine nakline niçin izin verdiğini açıklaması gerekir. ANKARA İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Kadir Topbaş’ın Zeytinburnu’ndaki patlamanın gerçekleştiği ruhsatsız işyeri ile ilgili olarak “İhbar olmazsa biz bilemeyiz” demesine karşın AKP döneminde geçen Belediyeler Yasası, Zeytinburnu’ndaki gibi “gayri sıhhi müesseselerin ruhsatlandırılması ve denetlendirilmesi” yetkisini belediyelere veriyor. AKP iktidarında 7 Aralık 2004 tarihinde Meclis’ten geçen 5272 sayılı “Belediye Yasası”nın “Belediyelerin yetkileri ve imtiyazları” başlıklı 15. maddesinin (l) bendinde “Gayri sıhhi müesseseler ile umuma açık istirahat ve eğlence yerlerini ruhsatlandırmak ve denetlemek” yer alıyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın 10 Ağustos 2005 tarihli “İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmeliği”nin 25. maddesi de 1. sınıf gayri sıhhi müesseselerde kimya mühendisi veya kimyager bir sorumlu müdür çalıştırma zorunluluğu getiriyor. Ruhsatsız çalıştırılmamaları için bu müesseselerin belediyelerce periyodik denetim ve kontrolü gerekirken her belediyenin de bunların denetimiyle ilgili birimi de bulunuyor. DTP yolunu belirliyor DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Yerel seçimlerle ilgili kapsamlı değerlendirme ve strateji belirleme çalışması başlatan DTP, Diyarbakır’da geniş katılımlı toplantı yaptı. Konferansa yazılı mesaj gönderen cezaevinde tutuklu bulunan Genel Başkan Nurettin Demirtaş, “Ne etnik cemaatçi ne de liberal klasik sağsol anlayışa itibar edeceğiz. Çizgimiz demokrasi, cinsiyet eşitliği ve özgürlüğü. Tarihi ve doğal değerlerinin korunması ve ekonomik kalkınma, adil gelir dağılımı ile sosyal refah artışıyla toplumcu siyaset temelindedir” dedi. ‘K Genel Başkan Yardımcısı Emine Ayna ise ARŞIMIZDA MHP, AKP VE GENELKURMAY VAR’ Kürtlerle DTP’nin ciddi bir süreçten geçtiğini, karşılarında MHP, AKP ve Genelkurmay bulunduğunu savundu. 4 Şubat günü operasyon bölgesine “Operasyon değil demokratik çözüm” adıyla bir halk yürüyüşü düzenleyeceklerini de anlatan Ayna, diğer illerden 4 Şubat günü hareket edileceğini, 5 Şubat saat 12.00’de ise Diyarbakır’dan yola çıkılacağını, Şırnak’ta deklarasyon açıklanacağını belirtti. AVRUPA ADALET DİVANI Y Belediye tarafından hiçbir denetlenmenin yaURTTAŞLAR: DENETLEME YOK ‘Z Kimya Mühendisleri Odası İstanABITA NE İŞE YARIYOR?’ pılmadığını söyleyen Esnaf Ahmet Keleşçi, “Bayrampaşa Belediyesi ile Zeytinburnu Belediyesi arasında anlaşmazlık var. Bulunduğumuz sokağa çöp arabası dahi gelmiyor. Bizim hasarlarımız ödensin” dedi. Naci Sert isimli yurttaş da belediye tarafından caydırıcı önlemler alınmadığını ifade etti. Mustafa Akışlı isimli yurttaş ise şöyle konuştu: “Sokağımızın bulunduğu yol belediye kayıtlarında yol olarak gözükmüyor. Zeytinburnu Belediyesi burada imar izinine aykırı olarak yapılaşmaya müsaade ediyor.” HABER VE FOTOĞRAFLAR: ÖZLEM GÜVEMLİ, SİBEL BAHÇETEPE, ALİ AÇAR, DENİZ TATARER, AA bul Şube Başkanı Aslan, Zeytinburnu’ndaki patlamayla ilgili şunları söyledi “Elektriğini, suyunu veriyorsunuz, ‘ruhsatsız’ diyorsunuz. Nasıl olur? Belediye başkanı ‘Ruhsatlı değil’ diye açıklama yapıyor. O zaman nasıl açmış? Burada rüşvet gibi mekanizmalar işliyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni ve Çalışma Bakanlığı’nı göreve çağırıyoruz. Bu olay denetlensin. ‘Ruhsatsızmış, kaçakmış, anahtarı açmışlar’ demesinler. İşiniz ne, niye zabıta tutuyorsunuz? Belediyelerin birimleri var ama demek ki bunları denetlemiyorlar. Eğer imkânları yoksa o zaman bizle çalışacaklar. Bu sürecin denetlenmesini istiyoruz. Savcılığa başvurduk, ama savcılık oyalıyor. Valiliğe de çağrı yapacağız.” PKK’den ‘liste’ başvurusu Dış Haberler Servisi PKK ve Kongra Gel örgütlerinin, Avrupa Birliği’nin “terör örgütleri” listesinden çıkmak için Avrupa Adalet Divanı’na yaptıkları başvuru ile ilgili duruşma, önceki gün Avrupa Adalet Divanı’nın Lüksemburg’daki merkezinde yapıldı. Abdullah Öcalan’ı AİHM’de savunan Kurdish Human Rights Project adlı kuruluşla çalışan bir grup İngiliz avukat tarafından savunulan PKK ve Kongra Gel örgütleri, “Türkiye’nin baskıları” sonucu AB tarafından “terör örgütü” ilan edildiklerini öne sürerek konuyla ilgili AB kararlarının değiştirilmesini istediler. Başvuru hakkındaki kararını ileri bir tarihte açıklayacak olan Adalet Divanı’nın PKK’nin terör örgütü listesinden çıkarılması yönünde bir karar alması halinde, AB ülkelerinin de konuyu yeniden gözden geçirmeleri gerekecek. CUMHURİYET 09 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle