29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 ŞUBAT 2008 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr Kılıçdaroğlu, ‘sosyal yıkım’ yapılırken örgütlerin AKP’nin ön bahçesine çadır kurduğunu belirtti 13 İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER ‘Sendikalar işçiyi satıyor’ Şener’den AKP’ye uyarı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Eski Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı, Şener TOBB ETÜ Öğretim Üyesi Abdüllatif Şener, dünya piyasalarında krizin derinleşmesi durumunda, Türkiye’ye etkisinin büyük olacağını ifade ederk “Türkiye’nin dış dalgaya bağlı bir kriz sürecinde olduğundan emin değilim ama risk altında olduğundan eminim’’ dedi. Katıldığı bir toplantıda soruları yanıtlayan Şener, Merkez Bankası’nın İstanbul’a taşınmasının mahsurlarının daha fazla olduğunu ifade etti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu (BASK) Genel Başkanı Resul Akay ve beraberindeki heyeti kabulü sırasında hükümet kadar işçi sendikalarına da ağır eleştiriler yöneltti. BASK Genel Başkanı Akay, sosyal güvenlik alanındaki düzenlemeleri “sosyal yıkım” olarak nitelendirirken, Sosyal Sigortalar Maytap Ruhsatsız maytap atölyesindeki şimdilik çoğu işçi 21 kişinin ölümü ile sonuçlanan patlama hayatımızla nasıl maytap geçildiğinin bir kanıtı olarak kayıtlara yazıldı geçti.. Kocası hapse girince çocukları ile açlığa mahkum annenin zar zor kayıt dışı bir iş bulmuş olmasının sevincini yaşayamadan patlamanın altında kalması, enkazın önünde ağlayan çocuklarının çığlıkları, çaresizliğin, dramın görüntüleri gözlerimizden bir iki damla yaş akıtıp unutacağız. Patlamanın büyüklüğü, ölenlerin çokluğu, hayatımızla nasıl maytap geçildiğinin kanıtı ruhsatsız maytap atölyesindeki büyük patlama, üzerimizde anlık şok etkisi yapmış olsa da değişen bir şeylerin yaşanması söz konusu bile olamayacak. “Dostlar alışverişte görsün” üzerinden akıtılan medyatik timsah gözyaşları, sonuçsuz bırakılacak soruşturmalar, bilemediniz patlamanın sahibi atölye için belki patlama piyangosunun cezası olarak yasal işlemlerin gereği yerine getirilecek. Büyükşehir ve Zeytinburnu belediyeleri bir çuval kömüre satılabilen oyların bereketini mi kaçıracaklar sanıyorsunuz? Sorumsuz atölye sahipleri, kayıtsızruhsatsız, patlayan bomba olmaya aday üretim merkezlerine, yaşam düzenine karşı savaş açmak yürek işi. Taşı toprağı altın İstanbul’da, varoşlarda ekmek, yüzde 7080 üstünde oranlarda kayıt dışı kazanılıyor. Evler, işyerleri ruhsatsız, patronuişçisi kayıt dışı. Yapılan tüm bilimsel araştırmalar varoşlarda tüm yaşamın söz konusu oranlarda kayıt dışı, kara ekonomi düzeni içinden yürüdüğü gerçeğini ortaya koyuyor. AKP iktidarları, belediye yönetimleri kayıt dışı ile savaşım vermek yerine, siyasetten varoluşlarını, kayıt dışından beslenme, kayıt dışını geliştirme üzerine oturtmuşlar. Siyasal İslam, aşiretler, tarikatların kirli çıkarlar düzeni, kayıtlı ekonominin sendikalı işçilerin ağırlıkta olduğu eski gecekondular düzeninden değil, kayıtsız ekonominin patladığı varoşlardan besleniyor. Panik yaratmamak gerekçesi ile saklanan İstanbul Belediyesi arşivlerine girmiş resmi raporlarda, araştırma sonuçlarında Zeytinburnu’nda olası şiddetteki bir depremin binlerce insanın ölümü, çok yüksek oranlarda binaların yıkımı ile sonuçlanacağı yazılıyor. Yasalar gereği belediyelerin ruhsatına bağlı binaların, işyerlerinin ruhsatsız çalışıyor, yasalara aykırı güvenliksiz olmasında, rüşvet düzeninin işlemesi de dahil, siyasal bir seçim söz konusu. Elbette bu kara tablo bir iktidarın ürünü, sorumluluğu değil. Ancak iktidar çarklarının hangi doğrultuda işletildiği de çok önemli. Hayatımızla maytap geçilen tablonun ortadan kaldırılacağı çabaların yerini, destekleyen çabaların alması önemli. ??? Türkçesi; İstanbul’u dünyanın ticaret merkezi yapma adına, Cumhuriyetin başkentinin içini boşaltmak, Merkez Bankası ve bankaların merkezlerini İstanbul’a taşımak, yüksek rantlar yaratmak için kendini ortaya koymuş Başbakan Erdoğan, AKP iktidarı, belediye başkanları, hayatımızla maytap geçen bu patlamanın ardından bile, İstanbul halkının, milyonların yaşamını karartan, yoksullaştırıp yoksunlaştıran düzenle, kayıt dışı üretim, yaşamla savaşım için anlamlı hiçbir siyasi karar almayacaklar. İcraat ortaya koymayacaklar. İstanbul’da kim bilir ne paralara mal olmuş, siyasi kadrolaşmalarına rant katmış, kurumuş palmiyeler için harcanan çabayı, özeni bile göstermeyecekler. Dün dolaşan elektronik postalarda, lider eşleri için kapatılmış dünyanın en pahalı alışveriş merkezleri, sinema salonlarından, en ucuz ürünü dudak uçurtan fiyatlarda alışverişlerden, adları, saatleri ile sayısız örnekler veriliyordu. Ne pahasına olursa olsun İstanbul rantına rant katan gökdelenler için siyaseten seferber olmuş iktidar ve belediyelerin yasal yükümlülükler ölçeğinde kayıt dışına yönelik savaşım içinde olmamalarının elbette açıklaması var; İstanbul saltanatına, rantına rant katan şehirciliğin, belediyelerin, partinin siyasi harcamalarına katkıları da kayıt dışında kaldığı için ölçülemiyor. AKP iktidarlarında, belediyeciliğinde artmakta olduğu araştırma sonuçları ile sabit kayıt dışı yaşamla savaşmaya kalkışmanın götürüsü ise açık; milyonlarla oy kayıt dışından, sadaka ölçeklerinde paylaşımdan geliyor. Kent merkezlerinden varoşa kaydıkça, AKP’nin oy artışında patlama yaşanıyor. Şimdi siz AKP iktidarında, belediyeler eliyle sadece maytapların patlayıp şimdilik 21 kişinin ölümüne yol açtığı bölgede bile, caydırıcı örnek olmak üzere, iyi niyetle, bütün ruhsatsız, kayıtsız işyerlerinin kapatılmaya, evlerin boşaltılmaya kalkışıldığını hele bir düşünün. İşsiz, çaresiz, sokakta kalmışlar belediyeye, parti merkezlerine yürümezler mi? Kayıtlı ev, iş istemezler mi? Sosyal devlet politikaları, sosyal çözüm, gerçekten yoksuldan yana olmak hiç de kolay değil. Öyle bir çuval kömür dağıtma, kaçak elektriğe, ruhsatsız kaçak eve, kaçak işe, kayıt dışı yaşam, ekonomiye prim vermek gibi kolay, ucuz siyaset işine hiç ama hiç benzemiyor... [email protected] ? BASK Genel Başkanı Akay’ın ziyareti sırasında CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, hükümetin bütün sosyal, ekonomik sorunların üzerine ‘türban attığını’ belirtti. Konfederasyonlara da ağır ithamlarda bulunan Kılıçdaroğlu, “AKP’nin ön bahçesinde çadır kurmuş, işçileri pazarlamakla meşguller” diye konuştu. ve Genel Sağlık Sigortası Yasası’nda değişiklik öngören tasarıdaki eksikliklerin giderilmesini istedi. Akay, “Şimdi kadın ve erkeklerin emeklilik yaşı 65 yapılmak isteniyor. Bu, mahşerde emekliliktir. Emeklilik yaşı 60’a çıkarılırken 350 bin kişiyle Kızılay Meydanı’na dolduran sivil toplum örgütleri, büyük işçi sendikaları bugün nerede” diye sordu. Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin özellikle 2008 yılının başından itibaren ekonomik, sosyal ve toplumsal alanda birçok sorunla karşı karşıya olduğunu vurgularken, “Hükümetin bütün bu sorunların üzerine türban atma gibi bir başlangıcı başlattığını görüyoruz’’ dedi. Akay’ın iki işçi sendikasının ne yaptığına ilişkin sorusuna karşılık veren Kılıç daroğlu, “Bu iki büyük işçi sendikamız, AKP’nin ön bahçesinde çadır kurmuş, keyiflerine bakıyorlar. AKP ülkeyi pazarlamakla meşgulken, iki büyük işçi sendikamız da işçileri pazarlamakla meşguller. Sosyal güvenlik alanında bu kadar ciddi dönüşümler olurken Türkiye’nin en büyük işçi sendikası konfederasyonu, şubelerinde basın toplantısı yapmakla olayı geçiştiriyor’’ dedi. Kamil Koç Koç, Polonya yolcusu ? Bundan 82 yıl önce Türkiye’de ilk yolcu taşıma işletmeciliğine başlayan Bilecik Pazaryeri orijinli firma, Sun Express ile işbirliğine giderek havayolu taşımacılığı işine de girecek. Ekonomi Servisi Kamil Koç, kombine taşımacılığa geçiyor. Kamil Koç Otobüsleri AŞ İcra Kurulu Başkanı Sena Kaleli, Doğu Avrupa ülkelerinde şehirlerarası yolcu taşımacılığı yapmak üzere görüşmelere başladıklarını ve Türkiye’de hızlı tren işletmeciliğine talip olduklarını açıkladı. Kaleli, Ekonomi Gazetecileri Derneği üyeleri ile Bursa’da düzenlenen toplantıda özetle şunları vurguladı: Kamil Koç, Cumhuriyet’le beraber Bursa’dan çıkmış, ününü, ahlakını Cumhuriyet ilkelerine dayanarak geliştirmiş bir markadır. İlk 400 şirketin arasındayız. Sektörün en çok vergi vereniyiz. Araç sayısı ve ciroda bizden büyükler listede yok. 2008’de en büyük hedefimiz 10 milyon yolcu. GPRS ile tüm sistemi kontrol edeceğiz. Call center’lardan kiosk’lardan bilet satacak, elektronik bilet keseceğiz. İDO ve uçağa entegre sistemlere geçeceğiz. Sun Express ile görüşüyoruz. Örneğin Nazilli’den Trabzon’a gidecek bir yolcuyu Kamil Koç’la İzmir’e taşıyacağız, oradan da Trabzon’a Sun Express ile uçabilecekler. Öger Tur ile görüşmelerimiz sürüyor. Cep telefonlarının, dizüstü bilgisayarların kullanıldığı, rahat hatlarla seyahatin ev içi konforla özdeş hale geldiği bir hizmet sunuyoruz. Yolculuklarda karayolu hâlâ en güvenli yöntem. Hızlı tren çalışacaksa, biz de talibiz. Bu özelleştirmedeki yerimiz değişik şekillerde, örneğin vagon kiralama ya da sinyalizasyon hizmetleri şekliyle olabilir. Başta Polonya, Macaristan, Çek Cumhuriyeti olmak üzere Doğu Avrupa ülkelerinde şehirlerarası taşımacılık yapmak için girişimlerimiz sürüyor. Polonya’da karayollarında devlet taşımacılığı özelleştirilecek. Halen ulaşımının yüzde 90’ı devletin yüzde 10’u Polski Express diye İngiliz sermayeli bir şirketin elinde. Burada hem araçlarımızın modernliği ile hem ‘know how’ımızla kazanmaya adayız. Microsoft’tan Yahoo’ya 45 milyar dolar Ekonomi Servisi ABD’de açıklanan istihdam verilerine kadar fazla hareketli olmayacağı varsayılan piyasalar, Microsoft’un Yahoo’ya verdiği 44.6 milyar dolarlık teklifle büyük bir sürpriz yaşadı. Piyasalarda merakla beklenen ABD ocak ayı tarım dışı istihdam rakamları ciddi hayal kırıklığı yaratırken Microsoft’un yüksek teklifi sayesinde piyasalardaki olumsuz hava sınırlandı. Tahminler istihdamda 80 bin kişilik artış olması yönünde iken istihdam yılın ilk ayında 17 bin kişi azaldı. İşsizlik oranı yüzde 4.9 oranında gerçekleşirken ABD ekonomisi dört yıldan fazla bir süredir ilk kez aylık bazda istihdam kaybı yaşadı. Microsoft’un teklifi piyasaların moralini düzeltirken ekonomide halen canlılığın devam ettiği ve piyasalarda işlerin “bahsedildiği kadar da kötü olmadığı” şeklinde yorumlandı. Tekellere karşı ve kadın hakları savaşçısı Sena Kaleli (solda), ailenin üçüncü kuşağı olarak kız kardeşleri Ceyda Ataç ve Sema Gülez ile birlikte Kamil Koç’u yönetiyor. Cumhuriyet ilkelerine yürekten bağlı Kaleli, tekellere karşı tavrını Microsoft yerine şirkette Linux açık işletim sistemini seçerek otobüslerini Mercedes, Man, Setra gibi markalarla çeşitleyerek gösteriyor. Tam bir kadın hakları savaşçısı. Kimi zaman ‘mafyöz’ ilişkilerin ağır bastığı sektörde, kadınların yönettiği yazıhanelerin sayısını adım adım arttırıyor. 7 kişilik yönetim kurulunun 6’sı kadın. Pozitif ayırımcılığa da pek yandaş değil; “Nasıl Norveç’te yönetimin çoğunluğunu oluşturan kadınlar, kendi sorunlarını çözsünler diye, sadece erkeklerden oluşan bir komisyonu görevlendirmişlerse, biz de o kadar adil olacağız, ezmeyeceğiz” diyor. İSTANBUL CUMOK MİTİNG ÇAĞRISI 2 ŞUBAT 2008 CUMARTESİ SAAT 13.00 ABD Emperyalizmi ile yerli işbirlikçilerinin, Cumhuriyet Devriminin kazanımlarını yok etmek ve ulusumuzu ezmek için sürdürdüğü talana karşı Yiğitçe Mücadele Eden TEKEL İŞÇİLERİNİN DİRENİŞİNE ve KADIKÖY İSKELE MEYDANI’NDAKİ MİTİNGİNE DESTEK VERMEYE ÇAĞIRIYORUZ. Teslim olmayanlar asla yenilmez! Buluşma Noktamız: Saat 12.30’da Bayraklarımızla Et Balık Kavşağındayız. SEN GELMEZSEN BİR EKSİĞİZ İstanbul Cumok KISA... KISA... KISA... Giyim, perakende fiyatları aşağı çekti İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) 1995 Bazlı Ücretliler Geçinme Endeksi’ne göre, İstanbul’da perakende fiyatlar ocak ayında yüzde 0.97 oranında geriledi. Giyimdeki yüksek oranlı fiyat azalışları genel endeksin değişim oranı üzerinde etkili oldu. Toptan fiyatlarda ise yüzde 0.90 artış izlendi. www.cumok.org ANTALYA CUMOK ÇAĞRISI TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE MÜCADELESİNDE LAİK DEMOKRATİK TÜRKİYE’YE SAHİP ÇIKMAK İÇİN 222 A 2. AYIN 2’SİNDE 2’DE Kamu 10 ay için 21.193 işçi alacak Başta çeşitli bakanlıklar, kamu kurum ve kuruluşlarındaki geçici mahiyette işleri yürütmek üzere 10 ay süreli 21.193 özelleştirme mağduru geçici işçi alınacak. Resmi Gazete’nin dünkü sayısında yayımlanan Bakanlar Kurulu kararına göre, bu kapsamda, özelleştirme mağduru işçiler dışında personel istihdam edilemeyecek. ATATÜRK’LE BULUŞUYORUZ T.C. ESKİŞEHİR 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2007/399 KARAR NO: 2008/14 Açılan davanın kabulü ile, Trabzon, Maçka Yazlık Köyü nüfusuna kayıtlı, İbrahim ve Fatma’dan olma 13.12.1968 doğumlu Haydar Bektaş’ın (T.C. 377 061 37 396) nüfus kayıtlarında mevcut adının, Süleyman Haydar olarak TASHİHİNE, Karar verilmiştir. İlan olunur. Basın: 5561 Yer: Cumhuriyet Meydanı 02.02.2008 ÇİÇEKLERİMİZ, BAYRAKLARIMIZLA ATA’NIN HUZURUNDAYIZ SEN GELMEZSEN ÇOK EKSİĞİZ Askeri gemide yerli katkı yüzde 50 Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, askeri gemi inşası projelerinde yerli katkı oranının yüzde 50’leri aştığını, hedeflerinin bu oranın orta vadede yüzde 80 mertebelerine ulaşması olduğunu belirterek, “Donanmamızın, önümüzdeki 1520 yıllık süreçteki yeni platform ihtiyaçları ile sanayimizin son dönemde askeri projelere artan ilgisi ve katılımı, bu hedefin gerçekleştirilmesi için büyük fırsat sağlamakta’’ dedi. Gönül, Endüstri Günü’nde yaptığı konuşmada tarihin akışı içinde denizlerin, devletlerin refah ve güvenliği için vazgeçilmez bir rol oynadığını sözlerine ekledi. www.cumok.org CUMHURİYET 13 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle