06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 18 ŞUBAT 2008 PAZARTESİ 4 HABERLER Başbakan Erdoğan üniversitelerdeki türban karşıtı protestoları ‘sabırla’ izlediğini belirtti 2000’Lİ YILLARDA ERDAL ATABEK ‘İstesek 10 katını toplarız’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, üniversitelerde türban serbestisi öngören anayasa değişikliğine yönelik protestoları “sabırla” izlediğini belirterek “Ama şu anda böyle bir şeyin karşıtında eğer gerilim tarafı olsam, o meydanlara 10 katını biz toplarız” dedi. Erdoğan, dün atv’de gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Türban konusundaki gelişmeleri değerlendiren Erdoğan, Akmerkez’de namaz, Tarsus’ta etekli kız öğrencilere yönelik olayların provokatif olaylar olduğunu söyledi. Medyanın bunları ülkede egemen bir yaklaşım gibi sergilediğini söyleyen Erdoğan, “Medya haberlerinde mahalle baskısını hissediyorum” dedi. Hükümetin türban konusunda 4.5 yıl hiçbir adım atmadığının anımsatılarak neden bugün aceleci davrandığının sorulması üzerine Erdoğan, şöyle konuştu: “Ülkede bulunduğum makam itibarıyla benden çok fazla şey beklenebilir ama ben de her şeyden önce o sessiz duran yığınların bir temsilcisiyim. Kimsesiz yığınların bir temsilcisiyim. Bakın alanlara, belli insanlar gelip toplanıyor; onlar da benim vatandaşım ve oralarda bazı senaryolar düzenleniyor. Ben onları da sabırla izliyorum bulunduğum makam sebebiyle. Ama şu anda böyle bir şeyin karşıtında eğer gerilim tarafı olsam, o meydanlara 10 katını biz toplarız. Örgütüm buna müsaittir. Ama biz hep sabır telkin ediyoruz, teskin ediyoruz.” Anayasa değişikliğinin yanı sıra YÖK Yasası’nın ek 17. maddesi konusunda yapılacak çalışma konusunda uygulamaya bakacaklarını söyleyen Erdoğan, konuyu Anayasa Mahkemesi’nin kararından sonra gündemlerine alacaklarını ifade etti. Tehlikeli Cehalet... Okyanusun en derin yerini bilmemenin tehlikesi yoktur. Çok merak ettiğiniz zaman arar, öğrenirsiniz. Ama önünüzdeki çukuru görmemenin tehlikesi vardır. Çukura düşüp kafanızı kırarsınız. ‘Tehlikeli cehalet’ budur, önündeki çukuru görememektir. Toplum kutuplaşıyor mu? Şimdi mi görüyorsunuz? Gözler önünde olup bitenlere ne deniyordu? ‘Şeriat paranoyası’ diyenler vardı. “Laikçiler toplumu korkutmaya çalışıyor” diyenler vardı. ‘Laikçiler’ diye bir terim uyduruluyordu. Ya da ‘laikperestler’? Tatlısu modernistleri. Yağma tepsilerinin börekçileri. İktidar eteğinin şakşakçıları. Bir de gördüklerini görmezden gelenler vardı. Gene de var. Duygusal küskünler. “Beni kenara ittiler” diye kinlenmiş olanlar. Duygusal öfkenin körleştirdikleri. Sorumluluk almaktan kaçanlar var. “Bana ne? Bana mı kaldı” diyenler. “Yok canım, ortada pek bir şey yok” diye kaytaranlar. “Nasıl olsa birileri bir şey yapar” diye oyalananlar. Tehlikeli cehalet. Neymiş? Türban üniversitelerde kalmazmış. Öyle miymiş? Sonra, başı açık kadınlar rahatsız edilirmiş. Günaydın mı? 8 yaşında kız çocukları bile örtülürmüş. Siz hangi ülkede yaşıyorsunuz? Anaokulu öğrencilerinin başları örtülüyor, cennet cehennem anlatılıyor. Sizin bütün bunlardan haberiniz yok mu? Haberiniz yoksa da suçlusunuz, ses çıkarmıyorsanız da suçlusunuz. ‘Millet dinini öğrensin’ öyle mi? Hiç de öyle değil. Yapılmak istenen ‘milleti ümmet yapmaktır’. Yapılmaya çalışılan, ‘Atatürk Cumhuriyetini din devletine çevirmektir’. Bunlar demokrat değildir, din misyonerleridir. Yaptıkları görev değildir, bir misyonu gerçekleştirmektir. Bunları görmüyor musunuz? Görenleriniz var, başını çeviriyor. Görenleriniz var, ‘oh olsun’ diye el ovuşturuyor. Görenleriniz var, bile bile inkâr ediyor. Tehlikeli cehalet işte budur. Kurumlar tehdit altındadır. Üniversiteler. Yargı organları. Eğitim kurumları. Bütün medya kuruluşları. Dernekler, meslek kuruluşları, vakıflar. Yerli sermaye kuruluşları. Bunları görmüyor musunuz? Bu gazete “Tehlikenin farkında mısınız?” diye sormuştu. Acaba şimdi farkına varıyor musunuz? Siz, ‘tehlikeli cahiller’?... [email protected] [email protected] www.erdalatabek.com ‘Din devleti peşinde değiliz’ Erdoğan, rejime yönelik endişelerin anımsatılması üzerine şunları söyledi: “Partimizi kurarken bir şey söyledik: ‘Bizim partimiz bir defa din eksenli bir parti olmayacak’ dedik. Bizler bir din devleti peşinde değiliz. Halkımız bizden memnun kaldı, yüzde 47 ile ‘Buyurun, göreve devam’ dedi. Halkın bu kanaatleri ne yazık ki bazı seçkin zümreler tarafından takdir görmüyor...” Türkiye’de birçok etnik grubun yaşadığını ve onlara yönelik birçok hakkın tanındığını belirten Erdoğan, TRT’nin Güneydoğu’ya yönelik yeni bir proje üzerinde çalıştığını söyledi. Erdoğan, “TRT’nin diyoruz ki biz bir kanalını o bölgede tamamıyla Kürtçe yayın yapan, hatta hatta belki Farsça, Arapça yayın yapar hale getireceğiz” dedi. KURTULUŞ SAVAŞI KÜÇÜMSENDİ Akman’ın eski kanalına ceza yok FIRAT KOZOK ANKARA Kanal 7’de yayımlanan İskele Sancak adlı programda tüm dünyanın gıpta ile baktığı Ulusal Kurtuluş Savaşı, alaycı bir tavırla ele alındı. RTÜK uzmanları kanalın cezalandırılmasını istedi. Ancak RTÜK Başkanı Zahit Akman’ın uzun yıllar görev yaptığı kanala hiçbir ceza verilmedi. Kanal 7’de yayımlanan ve İbrahim Kıran’ın sunduğu İskele Sancak adlı programın 2 Kasım 2007’de yayımlanan bölümüne eski MHP Milletvekili Mehmet Gül, Yenişafak gazetesi yazarı İbrahim Karagül, Posta Gazetesi Ankara Temsilcisi Hakan Çelik, Bugün gazetesi yazarı Mehmet Metiner ile tarihçi Ayşe Hür katıldı. Katılımcıların terör, Kuzey Irak ve ABDTürkiye ilişkileri gibi konuları masaya yatırdıkları programda kullanılan ifadeler RTÜK uzmanlarını harekete geçirdi. Uzmanlar tarafından hazırlanan rapor, İzleme ve Değerlendirmesi Başkanı Nurullah Öztürk’ün de onayından geçtikten sonra RTÜK’e sunuldu. Uzman raporuna göre katılımcılardan Ayşe Hür, “Zaten, milli mücadelenin hiçbir aşamasında da ciddi bir savaş, emperyal güçlerle bir göğüs göğüse çarpışma hiçbir şey olmamıştır” ifadelerini kullandı. Hür, Bugün gazetesi yazarı Mehmet Metiner’in, “Yani, yedi düvel yoktu değil mi?” sorusuna da, “Yedi düvel yoktu kesinlikle... O da işin mitoloji tarafıdır” yanıtını verdi. Hür ayrıca, Misakımilli belgesinin de karmaşık ve sembolik bir belge olduğunu savunarak, “...Çeşitli sözler vermişler ve bu arada da ‘Misakımilli Sınırları İçinde Vatan Bölünmez Bir Bütündür’ demişler. Yani son derece karmaşık mesajları olan bir belge o. Çok güzel her uluslaşma tarihçesinde bu tür sembolik belgeler vardır. O sizin mitoslarınızdan bir tanesini oluşturur” diye konuştu. Uzman raporu ile İzleme ve Değerlendirme Dairesi’nin görüşünü değerlendiren RTÜK üst kurulu, televizyon kanalına herhangi bir ceza vermedi. Kurul Başkanı Akman’ın uzun yıllar görev yaptığı Kanal 7, CHP kontenjanından seçilen 3 üyeye karşılık, AKP’li 6 üyenin karşı oyuyla ceza almaktan kurtuldu. CUMHURİYET 04 CMYK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle