Katalog

CMYB C M Y B GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada Aşağıdaki dış politikada önceliği yukarıdakine kaptırdığına mı yansın, Ortadoğu’ya barış getirmek için Suriye ile İsrail arasında arabuluculuk yaparak ba- rışçıl gözlerin üzerine çevrilmesine gölge düştüğün- den mi yakınsın?.. Derken yukarıdakine çalım atma fırsatını yakaladı. Yılbaşı kutlamalarından da kurtuluyor. Yılın son gü- nü ver elini Suriye. Oradan çevir uçağın rotasını Ür- dün’e. Sonra Suudi Arabistan ve Mısır’a… Bu gezide çağrılarına yanıt alamadığı Doğu’ya - Ba- tı’ya seslenecek: Sesinizi çıkarın! Acaba amaç bu mu? Yoksa İsrail Başbakanı Ol- mert’i Arap şeyhlerine şikâyet etmek mi? Geldi; Gaz- ze’de insanlık dışı herhangi bir harekette bulunma- yacaklarını söyledi. Arkamızı döndük. İsrail savaş uçakları Filistinli dindaşlarıma bomba yağdırıyor. Aldattı, yalan söyledi diye yakınmak için mi çıkıyor bu geziye?.. Bizimki Gazze’ye saldırının başladığı saatten beri durmadan dünyayı ayağa kaldırmaya, İsrail’i saldırı- dan vazgeçirmeye çağırıyor. Dinleyen de yok. “Ya’vu sesinizi yükseltin” diye ya- karışlarına katılma niyeti gösteren de! İsrail’e sözü geçen ABD susuyor. Diyelim ki Bush zaten İsrail’in saldırılarına öteden beri ses çıkarmıyor. Gelen Başkan Obama’nın karargâhı da susuyor. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi ateşkes diyor. Ama İsrail’i kınamıyor. Batı’dan İsrail’in kanlı elini Gazze’den çekmesini sağlayacak herhangi bir yaptırımla ilgili bir hareket, çalışma gözükmüyor. Ya Arap ülkeleri? Din kardeşleri Musevi bombaları altında ölürken Suudi Arabistan, Arap ülkelerinin li- derliğine hevesli Mısır… İsrail’e komşu iki ülke, Pey- gamber sülalesinden gelen kral ailesiyle övünen Ür- dün ve Suriye.. alçak perdeden olsun bir açıklama yapmıyor. İsrail’e yerine getirmeleri zaten olanaksız sözde bir tehditte bile bulunmuyorlar. İşaret parmaklarını, sonra karışmam ha diyerek Tel Aviv’e doğru sallayamıyorlar. Aşağıdaki dünyayı ayağa kaldıramayınca Arap ülkelerine yöneliyor. Ne için? Çantasında Ortadoğu barışına öncülük edecek yeni bir öneri var mı acaba? İsrail saldırılarına karşı ortak bir tavır sağlamaya mı çalışacak? Belli değil. Dört Arap ülkesine giderken uçağına alacağı şak- şukacı gazetecilere gezinin amacını anlatması bir ola- sılık. Bu gezinin somut bir sonuç vermesi ne ölçüde ola- sı? Türkiye; acaba Arap ülkelerinin ses vermesini sağ- layacak uyandırma görevi mi üstleniyor? İçeride seçim-geçim havasından bunaldı. Şöyle üst perdeden, Ortadoğu’da güçlü, böyyük devletin yegâne söz sahibi böyyük devlet adamı ha- vasında; sıfır altı soğuktan sıfır üstü sıcaklığa kapa- ğı atarak.. hiç değilse bir iki gün ohh demek de var hesapta! Gezi, aşağıdakine yukarıdakini bir hamlede solla- manın kıvancını da duyumsatıyor olmalı. Sen doğalgaz pahalı soğukta titre. Gelir gideri kar- şılamadığı için yoksulluk sınırında yaşa, açlık sınırında öl! Ermenistan’a kapıları açarak Batı’nın gönlünü ka- zanmak… Ortadoğu sorunlarına el atmak ve tabii dünya öl- çeğinde barış havarisi olmak varken.. çözüm bekle- yen, say sayabildiğin kadar sosyal, ekonomik so- runlar… Aşağıdakinin, yukardakinin ne umuruna. 31 ARALIK 2008 ÇARŞAMBA SAYFACUMHURİYET 23HABERLERİN DEVAMI İstanbul K 5 Edirne B 3 Kocaeli K 5 Çanakkale B 5 İzmir PB 8 Manisa PB 6 Aydın PB 7 Denizli S 3 Zonguldak K 4 Sinop K 3 Samsun K 4 Trabzon K 3 Giresun K 3 Ankara PB - 3 Eskişehir PB - 3 Konya PB - 7 Sıvas K - 9 Antalya B 12 Adana B 10 Mersin B 10 Diyarbakır B 1 Şanlıurfa PB 3 Mardin K 3 Siirt K - 1 Hakkâri K - 3 Van K - 1 Kars K -11 Oslo K - 5 Helsinki K 3 Stockholm K 1 Londra K 3 Amsterdam B 1 Brüksel B 2 Paris K 3 Bonn B 7 Münih B 2 Berlin B 0 Budapeşte B 2 Madrid Y 13 Viyana B 2 Belgrad B 3 Soyfa B 6 Roma Y 15 Atina Y 11 Zürih B 5 Moskova K - 2 Aşkabat B 12 Astana B -12 Taşkent B 8 Bakû K 5 Bişkek B - 1 Tiflis K - 2 Kahire B 16 Şam Y 13 Tüm yurtta parçalı çok bulutlu, Marmara’nın do- ğusu, Batı Karadeniz kı- yıları, Orta ve Doğu Ka- radeniz, Doğu Anado- lu’nun kuzey ve doğusu ile Batman, Siirt ve Mar- din çevreleri yağışlı ge- çecek. Hava sıcaklığı iç ve Doğu bölgelerinde 2 ila 4 derece düşecek, diğer yerlerde önemli bir değişiklik olmayacak. ‘ABD 2010’da altıya bölünecek’ Cumhuriyet ailesi yeni yılı coşkuyla kutladı İstanbul Haber Servisi - Gazetemiz İmti- yaz Sahibi ve Başyazarõmõz İlhan Selçuk, Tür- kiye’de 2009 yõlõnda ekonomik krizin kendi- sini daha ağõr hissettireceğini belirterek “Cumhuriyet gazetesi olarak biz de krizin içinde yaşayacağız, göğüs gereceğiz, ayak- ta kalacağız. Kimsenin kuşkusu olmasın, bu krizi de atlatırız, başka krizleri de atlatırız. Dinci, İslamcı, şeriatçı Türkiye oluşturmak isteyenlere karşı da sonuna kadar mücadele verecek solukta ve güçteyiz” dedi. Gazetemizin geleneksel olarak düzenlediği yõlbaşõ partisi, önceki gece Mecidiyeköy The Park Cafe Restaurant’da yapõldõ. Yõl- başõnda partisinde Cumhuriyet’in eski ve ye- ni çalõşanlarõ bir araya geldi, özlem giderdi. Parti öncesinde konuşan İlhan Selçuk, Cum- huriyet gazetesinin dünyada bir eşinin daha olmadõğõnõ belirterek “Türkiye gibi kurul- muş laik bir ülke dünyada yok. 1914’te sa- vaş başlamış, 1922’de bu savaş bitmiş. Bu savaşın içinde kadın var ve kadının görevi müthiş düzeydedir. Şimdi bu kadına ka- panın diyorlar. Biz gazete olarak, Ata- türk’ün mirası cumhuriyeti ve kadını ko- ruyoruz” diye konuştu. Selçuk, Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet gazetesinin 21. yüzyõla girdiğini dile geti- rerek Atatürk’ün 1923 Cumhuriyet devri- mini savunacak hiçbir gazete olmadõğõ için Yunus Nadi’ye “Git İstanbul’a Cumhu- riyet gazetesini kur” dediğini ifade etti. Cumhuriyet çalõşanlarõnõn böyle bir mira- sõn mirasçõlarõ olduğunu belirten Selçuk, şöyle devam etti: “Bunun farkına vardı- ğımız zaman gerçek birer cumhuriyetçi oluruz. Bu yıl üstümüze gelen ekonomik kriz ne olursa olsun bunu göğüsleyeceğiz. Büyük gazetelerin büyük patronları var, paraları var. Dışardan destekleniyor- lar. Batacaklar, çıkacaklar. Biz kesinlikle ayakta kalacağız. Hiçbir arkadaşımızı da feda etmeyeceğiz. Her gün konuşsak da konuşmasak da tanışsak da tanışmasak da biz bir aileyiz.” Selçuk’un konuşmasõnõn ardõndan başlayan yõlbaşõ partisinde Ceren Gündoğdu, Telli Kı- lıç ve Figen Sarıdağ sahne aldõ. AKP usulü demokrasi İLHAN TAŞCI ANKARA - Adalet Bakanlõğõ Teftiş Kurulu Yönetmeliği’ne ya- põlan bir ekleme ile adalet mü- fettişlerine yargõç ve savcõlarõ dinleme yetkisi verildiği ortaya çõktõ. Hâkim ve savcõnõn dinlen- mesi için suç ve soruşturma ko- şulu da aranmayacak, Adalet Ba- kanõ’nõn vereceği inceleme izni yeterli olacak. Oysa hakkõnda bir suçlama bulunan sade yurttaşõn dinlenmesi için mahkeme kararõ gerekiyor. Yargõçlar ve Savcõlar Birliği (YARSAV), yönetmeliğin sõnõrsõz dinleme tanõyan bu hük- münün iptali istemiyle Danõş- tay’a başvurdu. YARSAV Baş- kanõ Ömer Faruk Eminağaoğ- lu, “Türkiye’de yargı bağım- sızlığı hiç bu denli ihlal nokta- sına sürüklenmemişti” dedi. Adalet Bakanlõğõ’nõn Teftiş Kurulu Yönetmeliği’nde yaptõ- ğõ bir ekleme dinlemedeki sõ- nõrsõzlõk arayõşõnõ ortaya koydu. YARSAV, Adalet Bakanlõğõ Teftiş Kurulu Yönetmeliği’nin tüm maddelerinin iptali iste- miyle Danõştay’a başvurmuştu. Bu dava süreci devam ederken, yönetmeliğe yeni eklenen bir madde dikkat çekti. Anayasaya aykırı YARSAV’õn dava dilekçesin- de dikkat çektiği Teftiş Kurulu Yönetmeliği’nin 98/ç maddesi şöyle: “İstinabe, tanık dinlen- mesi, arama, el koyma, keşif, haberleşmenin tespiti ve din- lenmesi gibi delil toplama iş- lemleri sırasında Ceza Muha- kemesi Kanunu’nun (CMK) hükümleri ile birlikte 2802 sa- yılı Kanunun 101. maddesin- deki yetkiler kullanılır, hâkim ve Cumhuriyet savcıları lehine 2802 sayılı Kanunun 85 ve 88. maddelerinde yer alan kısıtla- yıcı hükümler dikkate alınır...” Dilekçede, Hâkimler ve Savcõ- lar Yasasõ’nda inceleme için ön- görülmeyen “arama, el koyma, keşif, haberleşmenin tesbiti ve dinlenmesi” konularõnõn da yö- netmeliğe eklendiğine işaret edil- di. Hukuka aykõrõlõğõn perdelen- mesi için eklenen hükümlerin yasanõn 101. maddesindeki delil toplama işlemlerinden olduğu açõklamasõna gidildiği belirtilen dilekçede, “Oysa, delil topla- ma yöntemleri CMK’de tek tek sayılmış ve kimin hangi halde nasıl yetkili olduğu gös- terilmiştir. Yönetmelikle delil toplamanın özel halleri olan bu konuların da inceleme kap- samına sokulması yasaya aykı- rıdır. CMK’deki ve anayasa- daki ‘arama, el koyma, keşif, haberleşmenin tespiti ve dinlen- mesine’ yönelik kurallara da açıkça aykırıdır. Maddeye ek- lenen 2802 sayılı Yasa’nın 85. ve 88. maddelerinin saklı tutul- duğu yolundaki düzenleme, sı- nırlı halleri ve sınırlı suçları kapsamaktadır. Bu ayrık du- rum, hukuka aykırılığı ortadan kaldırmamaktadır” denildi. YARSAV: Bağımsızlığı ihlal YARSAV Başkanõ Eminağa- oğlu, suç öncesi izlemenin ancak MİT, emniyet ve jandarma tara- fõndan istihbari amaçla yapõlabi- leceğine işaret etti. Hiçbir kamu görevlisine ve hiçbir müfettişe böyle bir yetki tanõnmadõğõna dikkat çeken Eminağaoğlu, “Ba- ğımsız olması gereken hâkim ve savcılar hakkında Adalet Ba- kanlığı’na bağlı adalet müfett- işlerine böyle bir yetki verilmesi ve sistemin bakanın emriyle çalışması Türkiye’de yargı ba- ğımsızlığını hiç bu denli ihlal noktasına sürüklememiştir. Yargıç ve savcılar suç olmadan dinlenip, izlenebilecektir. So- ruşturmaya gerek olmadan yal- nızca Adalet Bakanı’nın ince- leme izni vermesi yetecektir. Müfettişler adli istihbarat ko- numuna sokuldular” dedi. ANKARA (AA) - Rus Profesör Igor Panarin, 2010 yõlõnda ABD’nin bölüneceğini öne sürdü. ABD’de yayõmlanan Wall Street Journal gazete- sinin haberine göre, toplu göçler, ekonomik çö- küş ve ahlaki düşüşün gelecek sonbaharda ABD’de bir iç savaşõ tetikleyeceğini ve dolarõn düşeceğini öne süren Panarin, 2010 yõlõnõn hazi- ran ayõ sonralarõnda ya da temmuz başõnda ise ülkenin altõ parçaya bölüneceğini savunuyor. Panarin’in teorisine göre, ABD, ülkenin batõ- sõnda kurulacak Çin etkisindeki “California Cumhuriyeti”, Meksika etkisindeki “Texas Cumhuriyeti”, ülkenin doğusunda başkent Was- hington D.C. ve New York’u da içeren bölgede kurulacak AB etkisindeki “Atlantik Amerika”, Kanada etkisindeki “Merkezi Kuzey Amerika Cumhuriyeti”, Japonya ya da Çin’in himayesin- deki Hawaii ve Rusya’ya katõlacak olan Alas- ka’dan oluşan altõ parçaya bölünecek. Panarin, “Şu anki durumda ABD’nin bölünme ihtimali yüzde 45-55. Bu bazılarını mutlu edebilir, an- cak mantıklı düşünürsek, bu Rusya için en iyi senaryo olmaz. Evet, Rusya dünyada daha güçlü hale gelir, ancak ağırlıklı olarak dolara endeksli ve ABD ile ticarete dayalı olan eko- nomisi zarar görür” ifadesini kullanõyor. Bütün dünyanõn, Barack Obama’dan mucizeler bekle- diğini söyleyen Panarin, ilkbahar geldiğinde her- kesin mucize olmadõğõnõ göreceğini savunuyor. Rus medyasõnõn büyük ilgi gösterdiği Pana- rin, 10 yõldõr dile getirdiği iddiasõnõn bugüne ka- dar çok inandõrõcõ bulunmadõğõ, ancak son dö- nemde çõkan ekonomik krizle birlikte insanlara gerçekçi gelmeye başladõğõnõ söyledi. İlk kez 1998’de uluslararasõ bir konferansta dile getirdi- ği teorisini bir süre önce Rusya Dõşişleri Bakan- lõğõ’nda bir yuvarlak masa toplantõsõnda sunan Panarin, davet edildiği çeşitli üniversitelerde ve medyada da konuyla ilgili konuşmalar yapõyor. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Yargõçlar ve Savcõlar Birliği’nin (YARSAV), MİT ve Emniyet İstihbarat Dairesi Baş- kanlõğõ’na ülke genelinde telefon dinleme yetkisi verilmesine itiraz etmeyen Adalet Bakanlõğõ yetki- lileri hakkõnda Yargõtay’a yaptõ- ğõ suç duyurusu sonuçlandõ. Yar- gõtay Birinci Başkanlõk Kurulu, Adalet Bakanlõğõ Müsteşarõ Ah- met Kahraman, Müsteşar Yar- dõmcõsõ Zeki Yiğit ile Ceza İşle- ri Genel Müdürü Galip Tuncay Tutar hakkõnda, “görevi kötüye kullanmak”tan soruşturma açõl- masõnõ istedi. Adalet Bakanõ Meh- met Ali Şahin, dosyayõ henüz in- celemediğini, yetki sõnõrõ içinde hareket edeceğini söyledi. Ankara 11. Ağõr Ceza Mahke- mesi’nin, jandarmanõn tüm Tür- kiye’yi kendi sorumluluk saha- sõnda izlemesine yönelik verdiği karar, Adalet Bakanlõğõ’nca, ya- sa yararõna bozma istemiyle Yar- gõtay 9. Ceza Dairesi’ne götü- rülmüştü. Daire, 4 Haziran 2008’de tüm yurttaşlar suçluy- muşçasõna ülke genelinde izleme yapõlamayacağõna işaret ederek kararõ bozmuştu. Jandarma için verilen bu karardan sonra YAR- SAV Başkanõ Ömer Faruk Emi- nağaoğlu, MİT ve emniyetin ül- ke genelini kapsayan izleme ka- rarlarõ hakkõnda da Yargõtay’da yasa yararõna bozma yoluna gi- dilmesi için Adalet Bakanlõğõ’na başvurmuştu. Bakanlõk ise YAR- SAV’õn başvuru tarihinde mevcut olan kararlarõn süresinin doldu- ğunu, bu nedenle başvuruda bu- lunulamayacağõnõ belirtmişti. YARSAV, Adalet Bakanlõ- ğõ’na 24 Eylül’de yeniden baş- vurdu ve bozma yoluna gidil- mesini istedi. Adalet Bakanlõğõ cevap vermeyince YARSAV, Türk Ceza Yasasõ’ndaki “bozma yoluna gidilmesinin zorunlu- luğu” hükmüne işaret etti. YAR- SAV, bakanlõğõn bu yola gitme- yerek görevde yetkiyi kötüye kullandõğõ gerekçesiyle Adalet Bakanlõğõ Ceza İşleri Genel Mü- dürü, ilgili müsteşar ve müsteşar yardõmcõsõ hakkõnda Yargõtay Bi- rinci Başkanlõk Kurulu’na suç duyurusunda bulundu. Şahin’in izni gerekiyor Yargõtay Başkanõ Hasan Ger- çeker başkanlõğõnda 25 Aralõk’ta toplanan kurul, üç bürokrat hak- kõnda adli ve disiplin yönünden iş- lem yapõlabilmesi için dosyayõ Adalet Bakanlõğõ’na gönderdi. Bakan izin verirse soruşturma yapõlacak. İzin verilmemesi du- rumunda YARSAV’õn Ankara İdare Mahkemesi’nde izin veril- memesine ilişkin işlemin iptali is- temli dava açma hakkõ bulunuyor. Bakanlõğõn izin vermesi duru- munda, Müsteşar Kahraman, Müsteşar Yardõmcõsõ Yiğit ile Ceza İşleri Genel Müdürü Tutar “görevi kötüye kullanmak”tan soruşturulacak. Bakan Şahin, konudan dün sa- bah haberdar olduğunu belirterek “Yasalar bana hangi hak ve yetkiyi vermişse o sınırlar için- de hareket ederim” dedi. “Yar- gıtay kararına rağmen emniyet, MİT ve jandarmaya dinleme yetkisi veren mahkeme karar- larını nasıl değerlendiriyorsu- nuz” sorusuna Şahin, “Yasaları- nı incelerseniz sorunun cevabı- nı göreceksiniz” yanõtõnõ verdi. RUS PROFESÖRDEN İLGİNÇ SAV Adalet müfettişlerine, suç ya da soruşturma koşulu aranmadan Adalet Bakanõ’nõn izniyle yargõç ve savcõlarõ dinleme ve izleme yetkisi verildiği ortaya çõktõ Yılbaşı partisinde Telli Kılıç, Figen Sarıdağ ve Ceren Gündoğdu sah- ne aldı. (Fotoğraflar: VEDAT ARIK) İlhan Selçuk, Cumhuriyet gazetesinin ekonomik krize karşõn ayakta kalacağõnõ vurguladõ Üç bürokrata soruşturma istemi Yargõtay, YARSAV’õn başvurusu üzerine, MİT ve Emniyet’e telefon dinleme yetkisi verilmesine itiraz etmeyen Adalet Bakanlõğõ yetkililerinin görevlerini kötüye kullandõklarõna karar verdi CHP’DE TELEKULAK ŞOKU Hacaloğlu’nun odasõnda ‘böcek’ bulundu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Saymanõ ve Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Sözcüsü Mustafa Özyürek, CHP Genel Merkez Binasõ’nda bir MYK üyesinin odasõnda “dinleme cihazı bulunduğunu” söyledi. Daha sonra bu MYK üyesinin, CHP Genel Sekreter Yardõmcõsõ ve İstanbul Mil- letvekili Algan Hacaloğlu olduğu öğrenildi. Özyürek, parti genel merkezinde gazeteci- lere yaptõğõ açõklamada, “bir MYK üyesi- nin odasında buldukları cihazı uzmanlara incelettiklerini ve dinleme amacıyla kulla- nıldığını öğrendiklerini” belirtti. Dinleme iddialarõ üzerine genel merkezde zaman za- man arama yaptõklarõnõ anlatan Özyürek, söz konusu cihazõn bir MYK üyesinin odasõnda bulunduğunu ifade etti. Uzmanlarõn “bö- cek” olarak tabir ettikleri dinleme cihazõyla ilgili polise herhangi bir başvuru yapmadõk- larõnõ kaydeden Özyürek, “CHP’nin kimse- den gizleyecek bir şeyi yok ama habersiz, izinsiz dinleme, insan haklarına aykırı, haberleşme özgürlüğüne aykırı bir hare- kettir. Hükümet bu yasadışı dinlemeyi ön- leyebilir ve önlemelidir” dedi. Edinilen bil- gilere göre Özyürek’in açõklamadõğõ MYK üyesinin Algan Hacaloğlu olduğu öğrenildi. HUKUKÇULARDAN TEPKİ ‘Yargõnõn bağõmsõzlõğõ son bulur’ MEHLİKA AKGÜN Adalet Bakanlõğõ Teftiş Kurulu Yönetme- liği’ne yapõlan bir ekleme ile adalet müfet- tişlerine, yargõç ve savcõlarõ “suç ve soruş- turma koşulu” aranmadan dinleme yetkisi verilmesine hukuçulardan tepki geldi. Hu- kukçular yönetmelikle “yargı bağımsızlığı- nın” hedef alõndõğõnõ belirterek, uygulama- ya geçilmesi halinde “yargı bağımsızlığı- nın sonu” olacağõna dikkat çekti. Türkiye Barolar Birliği Başkanõ Özdemir Özok, böyle bir yönetmeliğin kabul edile- mez olduğunu belirterek, “Bunu akıldan dahi geçirmemek gerekir” dedi. Yargõ- tay’õn YARSAV’õn MİT ve Emniyet İstih- barat Daire Başkanlõğõ’nõn dinleme yetkisi- ne ilişkin itiraz etmeyen Adalet Bakanlõğõ yetkilileri hakkõnda görevi kötüye kullan- maktan soruşturma açõlmasõ yönündeki ka- rarõnõ desteklemelerine karşõn böyle bir yö- netmeliğin ortaya çõkmasõnõn anlaşõlamaz olduğunu belirten Özok, “Kesinlikle kabul edilemez. Hukuk devletiyle bağdaşmaz. Amaç yargı üzerinde baskı yaratmak” dedi. Kimsenin kendini hukukun üstünde görmemesi gerektiğine işaret eden Özok, “Türkiye ne çekiyorsa hukuksuzluktan çekiyor. Biz sivil demokrasi, hukukun üs- tünlüğünü istiyoruz” diye konuştu. ‘Hukuk sınırları aşıldı’ Maltepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Ülkü Azrak, düzenlemeyi eleştirerek siyasi iktidarõn “hukuk sınırlarını” aştõğõnõ söyledi. Hiçbir siyasi makamõn müfettiş kanalõyla da olsa yargõç ve savcõlarõ dinleme yetkisine sahip olamayacağõnõ belirten Azrak, Adalet Ba- kanlõğõ’nõn, yönetmeliğe yaptõğõ bu ekleme- yi “yargı bağımsızlığının sonu” olarak de- ğerlendirdi. Azrak, “Bu değişiklik medeni bir ülkede olabilecek bir şey değil. Uygar bir devletin sisteminde böyle bir şey ola- maz. Bu doğrudan doğruya yargıç ve savcıların suç işleme ihtimaline dayalı bir takip sistemidir. Kişilerin özel hayatına, her şeyine bir müdahaledir” dedi. Eski Adalet Bakanõ Seyfi Oktay da dinle- me genel anlamda da telekulağõn rejimin te- meliyle ilgili olduğunu belirterek, “Ülke demokrasiyle yönetiliyorsa, hukuk devle- tiyse insanların müdahale edilemeyecek hak alanları olduğunu kabul etmeli. Dev- let bu alana müdahale edemez” dedi. Suç duyurusu hazırlığı İstanbul Barosu Başkanõ Muammer Ay- dın, Adalet Bakanlõğõ’nõn Teftiş Kurulu Yö- netmeliği’ne yaptõğõ değişikliğin “hukuka aykırı” olduğunu ve “hukuk devleti ilke- siyle” bağdaşmadõğõnõ belirtti. Aydõn, “Ko- nuyu inceliyoruz. İncelememiz bittiğinde suç duyurusunda bulunacağız” dedi.