02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 14 ARALIK 2008 PAZAR 14 MÜZİK [email protected] Piyano sanatçõsõ Dalkõlõç, Ulvi Cemal Erkin’in solo piyano için eserlerini yorumluyor Anadolu topraklarõnda ustaileyenidenbuluşma HATİCE TUNCER P iyanistlik ile eğitimciliği bir ara- da yürüten Hande Dalkılıç, Türk bestecilerinin dünyada da- ha çok tanõnmasõ ve dinlenmesi yönün- deki çalõşmalarõnõn yanõ sõra Türki- ye’nin her köşesine bu müziği ulaştõr- mayõ kendisine amaç edinmiş. Ahmed Adnan Saygun, Muammer Sun’un eserlerini yorumladõğõ kayõtlardan sonra Dalkõlõç’õn parmaklarõndan Ulvi Cemal Erkin’in “Solo Piyano İçin Tüm Eser- leri” yayõmlandõ. Hande Dalkõlõç, müzik sevgisi olan ve klasik müzik dinleyen bir aile ortamõnda büyümüş ve küçük yaşlarda ailesi müzi- ğe yönelimini keşfetmiş. Küçük Hande, arkadaşõnõn õşõk, renkli melodikasõndan istediğinde ailesi ona küçük ama güzel bir piyano almõş. “Işıklı” olmadõğõ için beğenmemiş ama başõna oturduğu o piyano yaşam çizgi- sini belirlemiş, Muammer Sun’un ço- cuk şarkõlarõ çaldõğõ ilk eserler olmuş. Dalkõlõç’a piyanoyu ilk derslerini al- dõğõ Prof. Güherdal Karamanoğlu Çakırsoy sevdirmiş ama profesyonel anlamda eğitime yönelmek istememiş. Yükseliş Koleji’nde eğitimini sürdürür- ken bir resital verip hocasõ Çakõrsoy da beğenince hep piyano çalmak ve müzi- ğin içinde olmak istediğini anlamõş. 1989’da Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatlarõ Fakültesi’nde okumaya başlayan Dalkõlõç, Prof. Dr. Ersin Onay’dan eğitim almasõnõ “hayatımın en büyük şansı” olarak ifade ediyor. YURTDIŞINA GİTMEDİ Solfej konusundaki açõğõnõ yoğun bir çalõşmayla kapatan Dalkõlõç, fakülte ve bölüm birincisi olduğunu mezuniyet tö- reni sõrasõnda öğrenmiş: “Hocam Ersin Onay, Fransa’da ekol yaratmış çok iyi hocalarla çalışmış. Sonsuz bilgisi, Adnan Saygun ve Ulvi Cemal Er- kin’in öğrencisi olması benim Türki- ye’de kalmama sebep oldu. ‘Avrupa benim yanõmda, niye gideyim’ dedim. Birçok gencin yurtdışına yöneldiği bir ortamda imkânım da doğmuşken gitmeyi reddettim.” Yüksek lisans eğitimi sõrasõnda Ad- nan Saygun’un eserlerine yönelen Dal- kõlõç, 2000 yõlõnda yayõmlanan ilk albü- münde, Saygun’un ölümünden önce ta- mamladõğõ son eseri Op.76 Piyano So- natõ’nõ çaldõ. Doktora eğitimi sõrasõnda da Chopin, Ulvi Cemal Erkin ve Mu- ammer Sun’un eserlerinden oluşan re- pertuvarõyla bir dizi konser gerçekleş- tirdi. Bu konserlerin sonunda 2004 yõ- lõnda Muammer Sun’un eserlerini yo- rumladõğõ “Yurt Renkleri” albümünün kayõtlarõnõ yaptõ. Malatya İnönü Üniversitesi’nde Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu’nun rektörlüğü döneminde sanat danõşmanlõğõ yapan Dalkõlõç, “Ulvi Cemal Erkin-Solo Pi- yano İçin Tüm Eserleri” albümünün kayõtlarõnõ da üniversitenin stüdyosunda yaptõrmayõ tercih etmiş. DOĞU’DA İLK KLASİK MÜZİK KAYDI Bunun Doğu Anadolu’da yapõlmõş ilk klasik müzik kaydõ olduğunun altõnõ çi- zen Dalkõlõç, “Anadolu topraklarında yazılmış eserleri Anadolu’da kayde- derek Anadolu topraklarıyla buluş- turduk” diyor. Polonya’da verdiği bir resitalin ilk bölümünde Chopin’den eserler çalan Dalkõlõç, ikinci bölümde Erkin’in eser- lerine ağõrlõk vermiş. Sonatlar çok ilgi çekmiş ve dinleyiciler “Ne kadar güzel eser” diyerek bilgi istemişler: “Bu CD’deki sonatı ise teknik an- lamda bayağı zor yazılmış. Sonatta ikinci bölüm daha ağıtsal bir yapıda, belki dini bir müzik var orada ama çok neşeli de üçüncü bölüm var. So- nat tamamen empresyonist etkiyle, bizim halk motifimizle yazılmış müt- hiş bir eser. Biz çalmazsak bu eserle- ri kim çalacak?” Bu yõl 19 Mayõs Gençlik ve Spor Bayra- mõ nedeniyle Atatürkçü Düşünce Derneği’nin düzenlediği “Ata- türk’ün Rotasõ’nda” et- kinlikleri kapsamõnda Samsun, Amasya, Er- zurum ve Sõvas’ta resi- taller veren Dalkõlõç, iz- lenimlerini, “Doğu’da- ki konserlerimde kimse ‘zulüm’ görmedi. İlgiy- le karşõlandõ bu konser- ler” diye ifade ediyor. Dalkõlõç, konserle- rinde çalacağõ eserler ve besteciler hakkõnda kõsa bilgi vermeyi gele- nek haline getirmiş. Anadolu’daki üniversi- telere gittiğinde konser- lerden önce atölye ça- lõşmalarõ yapan Dalkõ- lõç, “Doğu’da çok ciddi yetenekler olduğunu gördüm” diyor. İki yõl önce İnönü Üniversite- si’ndeki konserde salo- nun tamamen dolu ol- duğunu anlatõyor. (Fotoğraflar:VEDATARIK) Önemli olan nitelik Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatlarõ Fakültesi Piyano Ana Sanat Dalõ’nda öğretim üyesi olan ve doçentlik unvanõnõ 2006 yõlõnda alan Dalkõlõç, zaman zaman piyanistlik ile eğitimcilik arasõnda zorlanõyor. İkisinin arasõnda bir tercih yapmasõnõ önerenlere ve zaman zaman konser kariyerini riske etme pahasõna eğitimcilikten vazgeçmiyor: “Bazı şeyleri 14 yaşından itibaren değiştirme yoluna gittiğim için eğitim tarafım beslenmiş oldu. Eğitimi bilinç ve tecrübe ile veriyorum. Bir metot izleyerek ve çocukların karşılaşacağı tüm sorunları düşünerek götürüyorum. Oradan çıkan çocukların başarısı da beni çok memnun ediyor.” “Altı Prelüd”ün Erkin’in istediği gibi 1., 5., 3., 2., 4. ve 6. şeklinde sõra- lamayla ilk kez kaydedildiğini, bu bilgiyi de Erkin’in kõzlarõ İçten ve Sevin Erkin’den al- dõğõnõ anlatan Dalkõlõç, “Bu şekilde yayın- lanmasını istemiş ama hiçbir zaman böyle bir düzen yapılmamış” diyor. Erkin’in Altõ Prelüdü’nü “çok sürrealist bir yapıda” diye nitelendiren Dalkõlõç, “Bu da bestecinin çok büyük bir renk paleti olduğunu gösteriyor” diyerek devam ediyor: “Prelüdler, Dali’nin resimleri gibi geliyor ama kendi içinde müt- hiş bir folklorik ritmi duyuyorsunuz. Prelüd- leri tamamen Anadolu’daki ozanlarla pay- laşarak yazmış. 6. prelüdün bayağı oyun ha- vası var, sesler öyle getirilmiş ki gerçek ritmi vermedikçe onu anlamak mümkün değil. 3. prelüdde Avrupa’da dinleyicinin bir renk arayışı vardır. Onlar çok etkileniyorlar fark ediyorum. Ama Altı Prelüd birden hepsi ayrı karakterde. Hiçbir şekilde Duyuşlar veya Beş Damla ile ilgisi yok.” Salvador Dali’nin resimleri gibi... Albüm, 1972 yı- lında yitirdiğimiz Erkin’in “Beş Damla” eseriyle başlıyor: “2007’de kaybettiği- miz eşi Ferhunde Er- kin piyanist ve tüm eserlerinin ilk icrasını yapan sanatçıydı. Tüm eserleri çalınmış da tek bestecimiz. Sı- vas’ta yazdığı ‘Beş Damla’ uluslararası platformda çok çalı- nan, yabancı piya- nistlerin de tercih et- tiği bir eser. ‘Duyuş- lar’ da çok çalınan ve Anadolu’un bağrın- dan kopan bir eser.”
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle