22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 14 KASIM 2008 CUMA 8 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr KAVŞAK ÖZGEN ACAR Gel de Utanma! Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, eşi Mihriban Aliyeva ile seçimden sonraki “ilk resmi ziyaretini” Ankara’ya yaptı. Ali- yev, önce Rusya Devlet Başkanı Di- mitri Medvedev’in konuğu olarak Ermenistan Başkanı Serj Sarkisyan ile Yukarı Karabağ konusunu gö- rüşmeye Moskova’ya gittiyse de, o bir “devlet ziyareti” değildi. Aliyev, ilk ziyareti Ankara’ya yaparak Mos- kova görüşmelerini, Nabucco bo- ru hattındaki gelişmeleri Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile paylaştı. İki cumhurbaşkanının Çankaya Köşkü önünde eş- lerinin de katıldığı törende Hayrünnisa Gül’ün işleme- li ipek çorapları dikkatimi çekti. Doğrusu Cumhur- başkanımın eşinden utanç duydum. Tesettürün dışına çıkarak ayak bileklerini açık- ta bırakmıştı! Tesettüre, AKP ilkelerine ters düşen böyle bir teşhirciliği nasıl yaptı doğrusu anlayamadım! Mih- riban Hanım’ın minisinden utanç duymadım. Nasıl olsa o laik olmayan (!) bir Müslüman ül- kenin başkanının eşi... Nasıl giyinir- se giyinir, bana ne? Çarşamba akşamı Cumhurbaş- kanlığı Senfoni Orkestrası Konser Salonu’nun (CSO) Doğuş Grubu’nca onarımı sonrasındaki ilk konser bü- yük Ata’ya adanmıştı. Konserde de birkaç noktada utanç duydum. Baş- ta meslektaşlarım olmak üzere, pek çok davetli konsere gelmemiş, pek çok koltuk boş kalmıştı. “Konser sa- lonu onarılmıyor, yenisi yapılmıyor” yaygarasını koparanların bu davra- nışlarından utandım. Salonun ön sırasının müdavimi 2. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü ve eşinin koltuklarında adları yazılı “onurluklar” kaldırılmıştı. Ankara’yı konserlere boğan Cenap Ant Vak- fı’nın başkanı Mehmet Başman ve eşine de protokol yerine, çok ar- ka sıralarda yer verilmişti. Ah bu ve- fasızlık… Ama o gece Hayrünnisa Ha- nım’dan onur duydum! Koskoca salonda tek tesettürlü, türbanlı bir ba- yan olarak “Atatürk’e adanan” kon- seri onurlandırdı. Ondan başka hiç- bir bayan türbanlı, tesettürlü değil- di. Doğrusu konseri dinleyen öteki tüm hanımlardan utandım! Az daha unutuyordum. Bir de Başbakan Yar- dımcısı Cemil Çiçek’in eşi Gülten Hanım tesettürlü değildi. Ama türban yerine hiç olmazsa “bonemsi” bir nesne ile başını örtmüştü. Duydu- ğum utançtan onu da tenzih ederim! Elmek: oacar@superonline.com Faks: 0312. 442 79 90 CMYB C M Y B Akşam ga- zetesinde 5 Kasım’da “Za- hid Kalkanı” baş- lığı altında ilginç bir fotoğraf ya- yımlandı. RTÜK Başkanı Zahid Akman yüzün- den milletvekil- leri TBMM’de birbirlerine gir- mişler. Habere göre “Korumalar, sanki terör saldı- rısı olacakmış gibi tetikte” bekle- mişler. Resimde, sıranın tam orta- sında “Ulusal egemenlik kayıtsız şartsız ulusundur” ilkesinin baş sa- vunucusu olması gereken TBMM Başkanı Köksal Toptan oturuyor- du. Hemen önünde sanki “Harmandalı zeybeğinde” gi- bi efelenen iki koruma görevli- si güvenliği sağ- lıyordu. Gelin de 2008’in yılın fotoğraflarında dereceye gir- meye aday bu resme bakıp da utanmayın. İki koruma, TBMM’nin en önemli komisyonunda güvenli- ği, hem de TBMM Başkanı’nın önünde “bar fedaileri” gibi nasıl sağ- lıyor? TBMM’nin egemenliğini sağ- layamayanlar Türk ulusunun ege- menliğini acaba nasıl sağlarlar? TBMM’de harmandalı! Lozan masasının yeri İsviçre Cumhurbaşkanı Pascal Couchepin’in Ankara ziyareti öncesinde kendisi ile konuşmak üzere bir grup meslektaş ile bu ül- keye gitmiştik. Bu fırsattan yararla- narak Lozan’da Türkiye’nin bağım- sızlığına sahne olan görüşmelerin ya- pıldığı alanları da ziyaret ettik. Lozan Antlaşması’nın imzalandığı “Rumine Sarayı”nı da gezdik. Bir tarihçi o gün- leri anlattı. Arkadaşlardan biri “Anlaşmanın imzalandığı masayı görebilir miyiz” di- ye sorduğunda “depoda” yanıtını alınca şaşırdık, daha doğrusu üzül- dük. Oysa bu tarihsel masayı nice Türk kuruluşu Türkiye’ye getirtmek için ne uğraşlar vermişlerdi. Meğer yetkili bizi atlatmış! Masa bir sürp- riz olarak Couchepin’in ziyareti sı- rasında Ankara’da ortaya çıktı. Co- uchepin, İsviçre’nin Ankara’da elçi- lik açılışının 80. yıldönümünün anı- sına masayı Ankara’ya hediye ge- tirmişti Bu masanın sergileneceği yer he- nüz saptanmadı. İki önerimiz var. Ya- bancı devletleri bu masaya oturtan ilk TBMM Müzesi ya da Lozan gö- rüşmelerini başarı ile sürdürüp im- zası ile noktalayan İnönü’nün Pem- be Köşk Müzesi en uygun yerlerdir. Tiftik keçisi mi Angora mı? Avustralya’dan 30 kadar “süt kraliçesi keçi” uçak- la Türkiye’ye getirilmiş. Türk girişimcileri için olumlu bir not. Bu olay aklıma Ankara’nın ün- lü “tiftik keçisini” getirdi. Hani günümüzde hanımlar Londra’ya gittiklerinde satın aldıkları “ha- lis muhlis Angora kazakla” övü- nürler ya… Bilmezler ki “Ango- ra” Ankara’nın ünlü tiftik keçi- sinin gâvurca adıdır. 1583’te İngiliz Kraliçesi’nin An- kara’ya gönderdiği 12 işadamı ile tif- tik yünü önce Londra’da, ardından Hollanda ve Polonya’da ün yaptı. Dünyada yalnızca Ankara’da ya- şayan bu tiftik keçisinin ünlenme- sinde tüylerinin ipek kadar ince ve uzun oluşu etkiliydi. İki yüzyıl son- ra bu keçilerden 3-5’i Avustralya ve Güney Afrika’ya götürüldü. Orada- ki çiftlikler geliştikçe 1590’da An- kara’da 621 adet olan tiftik yünü do- kuyan tezgâhlar yok oldu gitti. Koskoca Tarım Bakanlığı Anka- ra Tiftik Keçisi olgusunu yeniden canlandırmak yerine, belediyeleri- miz başkent caddelerine tiftik ke- çisinden başka Madam Tussauds Müzesi’ndeki mumyalara bile ben- zemeyen heykeller dikerek, tiftik ke- çisini anmakla yetiniyorlar. Kendi gitti “Angora” adı kaldı yadigâr! Bu- gün Ankara’da tiftik keçisi gören varsa beri gelsin. Ferguson’a teşekkürlerimle… İngiliz York Düşesi Sarah Ferguson, Ankara’da “engelli çocuk yuvalarında” çektiği görüntüleri bir İngiliz gazetesi ile TV kanalında yayımladı. Türkiye’de kıyamet koptu. İlgili bakandan Dışişleri Bakanı’na değin Ferguson’u aşağılayan demeçler verildi. İsterdim ki Düşes’in yaptığını Türk medyası yapsın. Ferguson’un yayınının ertesi günü, yuva allandı pullandı, çekidüzen verildi. Peki, Düşes’ten önce neden yapılmadı da sonra yapıldı? Ya da yapılmasını gerektiren bir durum vardı da neden Ferguson’a kızıldı? Ben, Türklere utanmaları için ayna tuttuğundan dolayı Ferguson’a teşekkür ediyorum. Gül çifti Çankaya’da Aliyev çiftini ağırladı. Hükümet ortağõ Kuzey Birliği Berlusconi’yle ters düşünce İtalyan siyaseti karõştõ LegaTürkiye’ninüyeliğinekarşõ ASLI KAYABAL MİLANO - İtalya Başbakanõ Silvio Berlusconi, İzmir’de Başbakan Re- cep Tayyip Erdoğan’la düzenlediği ortak basõn toplantõsõnda Türkiye’nin AB üyeliği konusunda İtalya’nõn hep tam destekten yana olduğunu söyle- se de Berlusconi hükümetinin ortağõ Kuzey Birliği (Lega), Türkiye’nin üyeliğine kesinlikle karşõ olduklarõnõ duyurdu. Lega’dan dün yapõlan açõk- lamada, Berlusconi’nin İzmir’deki konuşmasõ eleştirildi. Lega’nõn Dõş Politika ve Savunma komisyonlarõnda görevli milletvekil- leri Gianluca Pini ve Giovanni Fava, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne karşõ ol- duklarõnõ, bu yönde yeterli koşullarõn olmadõğõnõ açõkladõ. Pini ve Fava, Türkiye’nin AB üyesi ülkelerden çok farklõ olduğunu, bu farklõlõğõn coğra- fi, kültürel ve dini alanlarda gözlen- diğini söylediler. Türkiye’nin AB’ye tam üyeliğinin gerçekleşmesi duru- munda Avrupa’nõn kendi kimliğini yi- tireceğini, göğüslenmesi olanaksõz sosyal gerilim nedeniyle çökebilece- ğini öne sürdü. Lega milletvekilleri ayrõca AB’nin genişlemesine karşõ olduklarõnõ ifade ederek Türkiye ile üyelik görüşmele- rinin dondurulmasõnõ savundular. Demokrat Parti’den tepki Berlusconi hükümetinde önemli bir oy potansiyeline sahip Lega’nõn Tür- kiye’nin AB üyeliği konusunda başlat- tõğõ tartõşmaya en sert tepki muhalefet- teki Demokrat Parti’den geldi. Le- ga’nõn, Türkiye karşõtõ tavrõnõ eleştiren Piero Fassino, Lega’nõn açõklamasõnõ “şaşırtıcı” bulduğunu, hükümet ortağõ iki partinin Türkiye’nin AB üyeliği konusunda böylesine zõt fikirde dü- şünmesinin mümkün olmadõğõnõ, İtal- ya’nõn inandõrõcõlõğõnõ yitirebileceğini öne sürdü. Fassino, Demokrat Parti adõna yaptõğõ konuşmada Türkiye’nin AB’ye tam üyeliğini desteklediklerini, bunun gerek Avrupa’nõn gerekse Akdeniz’den İran Körfezi’ne kadar uzanan bölgenin is- tikrarõ açõsõndan stratejik bir hedef ol- duğunu söyledi. Berlusconi, İzmir’de yaptõğõ konuş- mada AB’nin Türkiye’siz düşünüle- meyeceğini ve Türkiye’yi AB dõşõnda bõrakmanõn çok büyük bir hata olacağõnõ söylemişti. Fidel Castro’nun kitabı yayımlandı Dış Haberler Servisi - Kü- ba’nõn efsanevi lideri Fidel Cas- tro’nun Kolombiya barõş süreci- ni anlatan kitabõ “La Paz en Co- lombia” (Kolombiya’da Barõş) basõna tanõtõldõ. Sağlõk sorunlarõ nedeniyle ka- muoyu önüne çõkmayan Cas- tro’nun katõlmadõğõ törende ya- põlan açõklamada, eski devlet baş- kanõnõn, 265 sayfalõk kitabõ 400 saatlik bir emek ile hazõrladõğõ bil- dirildi. Kitap, Kolombiya hükü- meti ile Ulusal Kurtuluş Ordusu (ELN) arasõnda Havana’da yürü- tülen ve bir sonuca varmayan gö- rüşmelerin ayrõntõlarõnõn yanõ sõ- ra Castro’nun Kolombiya ile ilgili anõlarõnõ da içeriyor. Ayrõca Fidel Castro kitabõnda, Kolombiya’da uyuşturucu üretimine ve kaçak- çõlõğõna, ABD’deki yoğun talebin yol açtõğõnõ savunuyor ve Ameri- kan emperyalizmiyle Kolombi- ya’yõ yöneten oligarşik güçler arasõndaki ilişkileri açõklõyor. eksika’dauyuşturucusavaşı Dış Haberler Servisi - Meksika’da uyuşturucu çete- lerinden birinin 27 tarõm işçi- sini silah zoruyla kaçõrdõğõ, çe- telerden kaynaklanan şiddet olaylarõnda bir yõl içinde ölen- lerin sayõsõnõn ise 4 bin 500’ü bulduğu bildirildi. Güvenlik güçleri, 27 işçinin kaçõrõldõğõ çiftliği inceleme al- tõna aldõ. Ülkenin kuzeyindeki Culiacan’da yer alan çiftliğin sahibinin Juarez çetesi lider- lerinden Vicente Carillo Fu- entes’in akrabasõ olduğu ve kaçõrõlan işçilerin uyuşturucu üretiminde çalõştõrõldõğõndan şüphelenildiği belirtildi. Bir yetkili, olayõn çeteler arasõn- daki savaşõn bir parçasõ ol- duğu tahmininde bulundu. Resmi verilere göre, Mek- sika’daki çete savaşlarõnda bir yõl içinde 4 bin 500’den fazla kişi, baş kesme gibi acõmasõz yöntemlerle öldürüldü. Ölüm- lerin dörtte birinin, ABD’nin El Paso kenti yakõnõndaki Meksika topraklarõnda mey- dana gelmesi, çete savaşlarõnõn uyuşturucu kaçakçõlõğõnda kul- lanõlan sõnõr yollarõnõn deneti- mi nedeniyle kõzõştõğõna işaret ediyor. Ciudad Juarez, Sinaloa ve Meksika Körfezi uyuştu- rucu kartelleri, Meksika ile ABD arasõndaki uyuşturucu trafiğinin kontrolü için kõya- sõya mücadele ediyor. Uzmanlara göre, dünyada yõlda üretilen 950 ton kokai- nin büyük bölümü Latin Ame- rika ülkelerinden ABD’deki müşterilere gidiyor. Bir yõlda 4500’den fazla kişi acõmasõz yöntemlerle öldürüldü M Hükümet ortağõ Kuzey Birliği, Türkiye’nin AB’ye tam üyeliğine karşõ olduğunu duyurarak Berlusconi’nin İzmir’de yaptõğõ açõklamada Türkiye’ye destek veren sözlerini sert bir dille eleştirdi. Lega’nõn tavrõ İtalya’da siyasi tartõşma başlattõ. (Fotoğraf: AFP) Şiddet olaylarının devam etmesine karşın, geçen haftaki bir operasyonda çok sayıda çete üyesiyle birlikte 540 silah yakalandı. (Fotoğraf: AFP)(Fotoğraf: Murat Öztek) (Fotoğraf: Necati Savaş) 14 KASIM (Bugün) Saat: 11.00 KURTULUŞ SAVAŞI’NA KATILAN, İSTİKLAL MADALYASI SAHİBİ SON “ÇILGIN TÜRK’Ü” GAZİ MUSTAFA ŞEKİP BİRGÖL’Ü UĞURLUYORUZ. 1903 yılında doğan Birgöl, asteğmen rütbesi ile Afyon Cephesi’nde Kurtuluş Savaşı’na katıldı. Büyük Taarruz’da da bulunan Mustafa Birgöl, düşmanın İzmir’de denize dökülmesinin ardından Samsun’daki kıtasına döndü. Birgöl, Sarıkamış, Bayburt ve Muğla’da görev yaparken Kurtuluş Savaşı’ndan sonra çıkan bazı ayaklanmala- rın bastırılmasında fiilen görev yaptı. Mustafa Şekip Birgöl, 13 Eylül 1952’de albaylıktan emekli oldu. 14 Kasım Cuma (Bugün) Saat: 11.00 Selimiye Camisi Karacaahmet Mezarlığı İSTANBUL CUMOK ÇAĞRISI www.cumok.org KARANLIK VE AYDINLIK ARASINDA TÜRKİYE KONUŞMACILAR: GAZETECİ, YAZAR, SAYIN ÜMİT ZİLELİ EM. TÜM. GEN. YAZAR, SAYIN OSMAN ÖZBEK Tarih: 16.11.2008 Saat: 11.00 Yer: Kanatçõ Arkadaş Restaurant Sahil Yolu, KOÇTAŞ arkasõ, Kartal/İstanbul Lütfen Rezervasyon Yaptõrõnõz. Kahvaltõ Bedeli 10 YTL. İletişim: Binnur Atmaca 0533 460 83 15 Sema Şekerci 0536 494 77 77 UM-DER (UĞUR MUMCU MAH. ÇEVRE KÜLTÜR VE DAYANIŞMA DERNEĞİ) www.umder.org ACI KAYBIMIZ Emekli Vali Yardõmcõsõ NURİ ŞİMŞEK 13.11.2008 günü vefat etmiştir. Cenazesi 14.11.2008 günü cuma namazõnõ muteakiben Antalya Meltem Camisi’nden kaldõrõlõp Uncalõ Kabristanõ’na defnedilecektir. 14.11.2008 günu saat 10.30’da vilayet önünde tören yapõlacaktõr. Not: Çelenk gönderilmemesi, arzu edenlerin Türk Eğitim Vakfõ’na bağõşta bulunmalarõ rica olunur. AİLESİ Genel Maden İşçileri Sendikası Olağanüstü Genel Kurulu Yapılan eleştirilerin ve sorunların görüşülmesi için Sen- dikamız Genel Kurulu’nun Olağanüstü toplanmasına, top- lantının 29.11.2008 Cumartesi günü Saat: 10.00’da Zon- guldak İl Merkezi’ndeki sendikamız toplantı salonunda aşa- ğıdaki gündem uyarınca yapılmasına, ilk toplantıdan yeterli sayı sağlanamazsa ikinci toplantının 06.12.2008 Cumartesi günü saat 10.00’da aynı yer ve aynı gündem uyarınca ya- pılmasına, GÜNDEM: 1- Açılış ve yoklama 2- Divan seçimi 3- Saygı duruşu 4- Olağanüstü Genel Kurul Gerekçesinin okunması ve görüşülmesi 5- Seçimler A- Sendika Yönetim Kurulu’nun Seçimi (Unvanlı) a)- Bir Genel Başkan b)- Bir Genel Başkan Yardımcısı (Basın-Yayın- Araştırma ve Mevzuat) c)- Bir Genel Başkan Yardımcısı (Organizasyon-İda- ri) d)- Bir Genel Sekreter e)- Bir Genel Mali Sekreter f)- Bir Genel Teşkilatlandırma Sekreteri g)- Bir Genel Eğitim Sekreteri B) Yönetim Kurulu Yedek Üyelerinin Seçimi (7 Unvansız) C) Denetim Kurulu Üyelerinin Seçimi a)- Üç asil b)- Üç yedek D) Disiplin Kurulu Üyelerinin Seçimi a)- Beş asil b)- Beş yedek E) Emekli olan Türk-İş Üst Kurul Delege Seçimi (2 delege) 6- Kapanış 2821 Sayılı Sendikalar Yasası uyarınca Olağanüstü Ge- nel Kurul için gerekli yasal prosedürün yerine getirilmesi- ne, Karar verilmiştir. Ramazan DENİZER Mustafa DAĞLIOĞLU Genel Başkan Genel Sekreter DÜNYA KÜLTÜRÜNÜN KARDEŞLİĞİ İÇİN “RUHNÜVAZ TOPLULUĞU” KONSER 14 Kasım Cuma 2008 Saat: 20.00 ALTUNİZADE KÜLTÜR MERKEZİ Bağlarbaşı / Üsküdar Tüm müzikseverler davetlimiz Giriş ücretsizdir...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle