02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA 24 EKİM 2008 CUMACUMHURİYET 8 HABERLER İDDİANAME TARTIŞMALARI Ergenekon davasõnõn ikinci du- ruşmasõnda en çok gündeme getiri- len konulardan biri de iddianamenin okunup okunmamasõ oldu. Bazõ sa- nõk ve avukatlarõ iddianamenin okunmasõnõ isterken bazõlarõ okun- mamasõnõ, bazõ avukatlar ise bu ko- nudaki kararõ mahkemenin takdiri- ne bõraktõ. Avukatlar, kameralõ diz- üstü bilgisayarlarõnõn alõnmamasõ- nõ eleştirince başkan, bu teknoloji- den anlamadõğõnõ ancak uzmanlarõn söyledikleri doğrultusunda salona al- madõğõnõ söyledi. Bu sõrada ayağa kalkan sanõk Hayrettin Ertekin, “Bil- gisayarlarõ ben öyle bir ayarlarõm ki şifresini sizden başka kimse çöze- mez” dedi. İP Genel Başkanõ Doğu Perinçek, sorulmasõ üzerine sabõkasõ olmadõğõnõ ama eskilerden 141. maddeden kaydõ olduğunu belirtti. Sanõk Abdulmuttalip Tonçer, adre- si sorulunca, devlet korumasõ altõn- da olduğunu, ancak iddianamede de- şifre olduğunu söyledi. İstanbul Haber Servisi - Ergenekon davasõnõn dünkü oturumu da tartõşma- lara sahne oldu. Davanõn usul hüküm- leri ihlal edilerek başladõğõnõ savunan avukatlar, şimdiye dek yapõlan işlem- lerin yok sayõlmasõnõ istediler. Tutuk- lu sanõk OktayYıldırım, Abdullah Öcalan’a tanõnan adil yargõlanma hak- kõnõn kendisine de tanõnmasõnõ istedi. Gazetemizin ve Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’nõn davaya müdahil olma istemleri kabul edildi. Sanõk avu- katlarõnõn telefonlarõnõn dinlendiği yö- nündeki şikâyetlerine karşõn mahkeme başkanõnõn “Hâkimin dinlenmediği- ni kim iddia edebilir” sözü, alkõş ve gülüşmelere neden oldu. Sanõklarõn tahliye taleplerini reddeden mahkeme heyeti, tutuklu ve tutuksuz sanõklarõn yeniden bir arada yargõlanmalarõna karar vererek duruşmayõ 27 Ekim ta- rihine erteledi. İP Genel Başkanõ Doğu Perinçek, emekli Tuğgeneral Veli Küçük’ün de aralarõnda bulunduğu 46’sõ tutuklu 86 sanõğõn yargõlandõğõ davaya Silivri Ce- zaevi’ndeki duruşma salonunda de- vam edildi. İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahkemesi’nce görülen davanõn dün- kü oturumuna “TC hükümetini yık- maya teşebbüs” suçundan tutuklu sa- nõklarõn tamamõ katõldõ. Mahkeme baş- kanõ, sanõk avukatlarõnõn bazõlarõnõn üye hâkim ve mahkeme heyetini ret ta- leplerini değerlendirdiklerini ve talebin kabul görmediğini açõkladõ. Tutuksuz sanõk İbrahim Benli’nin avukatõ, mü- vekkilinin izleyici olarak içeri alõnma- sõnõ istedi. Ancak bu talebi kabul edil- medi. Bağõrarak ayağa kalkan sanõk Hü- seyin Görüm, “Konuşmak istiyo- rum. Danıştay’ı anlatayım. 10 aydır susturdunuz” dedi. Görüm’e “Ku- vayı Milliye 1919” dediği sõrada mü- dahale eden mahkeme başkanõ, kendi- sine daha sonra söz vereceğini belirtti. Söz isteyen Oktay Yõldõrõm, 17 aydõr tu- tuklu olduğunu belirterek “Dava bütün basın mensuplarına açılmalı, naklen yayımlanmalı. Tarafıma en azından bir bebek katiline tanınan hakların tanınmasını istiyorum” dedi. Söz alan gazetemiz başyazarõ İlhan Selçuk’un avukatõ Uğur Alacakaptan ise davanõn usule ilişkin açõldõktan sonra taleplerin yeniden ele alõnmasõ ge- rektiğini belirtti. ‘ADİL YARGILAMA İSTİYORUM’ Sanõk avukatlarõndan Yaşar Ağsu da, Ertaç Giray’õn Kemal Kerinçsiz, Muzaffer Tekin ve Zekeriya Öztürk ile avukat olarak yaptõğõ görüşmelere ilişkin gözaltõna alõndõğõnõ ileri sürdü. Kerinçsiz’lere yönelik operasyonun üzerinden aylar geçtikten sonra Gi- ray’õn gözaltõna alõndõğõna dikkat çe- kerek “Avukat burada ‘adil yargõlama istiyorum’ dediği günün akşamõ göz- altõna alõndı. Buradaki avukatların tümünün telefonları dinleniyor, elektronik postaları izleniyor. Teh- dit ve baskı altında olduğumuza inanıyorum. Bu duruşmadan son- raki duruşmada olamazsam bunu bilememem” diye konuştu. Ağsu, mahkemeden avukatlarõn dinlenme- mesi ve ofislerinin izlenmemesi yö- nünde bir karar alõnmasõnõ istedi. Bu- nun üzerine mahkeme başkanõ “Hâ- kimin dinlenmediğini kim iddia edebilir” dedi. Bu sözler üzerine sa- londan alkõş ve gülme sesleri geldi. Ağ- su, “En azından bant olarak bunla- rı sizin önünüze getirmezler” diye- rek bu davada mahkemenin avukatsõz kalabileceğini ileri sürdü. İstanbul Haber Servisi - Ergenekon davasõnda gazetemizin, “suçun mağ- duru ve zarar göreni olduğu”, İstan- bul Üniversitesi (İÜ) Tõp Fakültesi Öğ- retim Üyesi Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’nõn da, “özel görüşmelerine iddianamede yer verildiği” gerekçe- leriyle yaptõklarõ müdahil olma istemleri kabul edildi. Mahkeme heyeti, yapõlan değerlendirme sonucunda, Cumhuri- yet Gazetesi Vakfõ, Yeni Gün Haber Ajansõ Basõn Yayõn AŞ ile Prof Dr. Fin- cancõ’nõn “suçtan zarar gördükleri” gerekçesiyle müdahillik taleplerinin ka- bul edildiğini açõkladõ. Heyet, DTP’li milletvekilleri Ahmet Türk, Sebahat Tuncer, Akın Birdal ve Diyarbakõr Belediye Başkanõ Osman Baydemir, Savaş Buldan’õn eşi DTP’li Milletvekili Pervin Buldan, Musa An- ter’in oğlu Dicle Anter, Vedat Ay- dın’õn eşi Şükran Aydın, kapatõlan DEP Milletvekilleri Mehmet Sincar’õn eşi Kõzõltepe Belediye Başkanõ Cihan Sincar ile Silopi Jandarma Karako- lu’nda gözaltõna alõndõktan sonra kay- bolan Serdar Tanış ve Ebubekir De- niz’in yakõnlarõnõn, İHD İstanbul Şubesi, ÇHD İzmir Şubesi, Hukukçular Derneği ve Diyarbakõr Barosu’nun müdahillik ta- lebini ise “doğrudan zarara uğrama- dıkları” gerekçesiyle reddetti. Gazete- miz avukatõ Akın Atalay, gazetemizin iddianamedeki suçlamalar nedeniyle “mağdur” olduğunu belirterek bunun için müdahil olunduğunu kaydetti. İd- dianamede çelişkilerin bulunduğuna dikkat çeken Atalay, “Bu çelişki bir sü- re devam edecek. Bunu çözecek olan yargılama makamıdır. Duruşmanın yönetiminde de sıkıntılar var. Daha fiilen başladı ancak kanunen başla- madı” diye konuştu. Gazetemiz avukatlarõ Akõn Atalay, Bülent Utku ve Tora Pekin tarafõndan yapõlan başvuru dilekçesinde, Cumhu- riyet gazetesinin, bu eylemde sorumlu- luğu olduğuna yönelik hakkõnda yeter- li, mantõklõ ve inandõrõcõ şüphe sebebi bu- lunan herkesin yargõlanmasõnõ ve suç- luluğu kanõtlanacak herkesin cezalan- dõrõlmasõnõ, olayõn bütün yönleriyle açõ- ğa çõkarõlmasõnõ istediği vurgulanarak “Ergenekon iddianamesinde, Danış- tay saldırısında yaralanan Danıştay üyelerinin ‘suçtan zarar görenler’ ola- rak belirtilmiş olmasına karşın, Cum- huriyet gazetesine yer verilmemesi ya- saya aykırıdır” denilmişti. İÜ öğretim üyesi Fincancõ’nõn avukatõ Ali Koç ise mahkemeye sunduğu müdahillik iste- minde, iddianameye göre bazõ sanõkla- rõn, müvekkiliyle ilgili kişisel verileri kaydettiğini belirterek bunun suç oldu- ğunu ve davaya müdahil olmalarõ ge- rektiğini kaydetmişti. ‘SilivriCezaevi’ndekalõyorum’ Duruşmada kimlik tespiti sõrasõnda id- dianame sõralamasõna göre oturtulan sa- nõklardan Muzaffer Tekin, emekli asker olduğunu ve 1995-2000 yõllarõ arasõnda petrol işiyle uğraştõğõnõ söyledi. Gazeteci Ergün Poyraz ise ikâmetgahõ sorusunu “Silivri Cezaevi’nde kalıyorum. Evim kapatıldı. Eşyalarım fakirlere verildi” şeklinde yanõtladõ. Gazeteci Vedat Yenerer’in kitap, in- ternet, belgesel çekimi ve eşinin mağaza- sõnda yöneticilik yaptõğõnõ söylemesi üze- rine mahkeme başkanõ “Bunların hepsi bir arada oluyor mu” diye sordu. Tutuklu sa- nõklarõn en zenginlerinden biri 8-9 bin do- larlõk aylõk gelirle Sami Hoştan çõktõ. Hayrettin Ertekin ise 30-40 bin YTL’lik geliri olduğunu beyan etti. Emin Gürses gelirini açõklarken 3 bin YTL’lik gelirinin zamdan sonra 300 lira arttõğõnõ onun da ki- raya gittiğini anlattõ. Doğu Perinçek aya- ğõ kalktõğõnda CD değişimi için oturuma ara verildi. Kimlik tespitinin tamamlanmasõnõn ardõndan sanõk avukatlarõ ve sanõklar tahliye talebinde bu- lundular. Gözaltõna alõnõşõnõn yasaya aykõrõ olduğunu savunan sanõk Kemal Kerinçsiz, gözaltõnda 15 saat fazla tutuldu- ğunu söyledi. Vedat Yenerer 8 aydõr evinde 1879 yapõmõ bir tüfek bulunmasõ nedeniyle haksõz yere tutuklu bulun- duğunu belirtti. Muzaffer Tekin, işyerinde bulunan el bombasõnõn 1985 yõlõnda Tuzla Piyade Okulu’nda hatõra olarak aldõğõnõ anlata- rak tahliyesini istedi. Tekin’in avukatõ Engin Çelik Kadıgil’in son gözaltõ ne- deniyle “Buraya gelirken korkuyo- rum” sözleri üzerine Mahkeme Başka- nõ “Korkmayın efendim” dedi. Sevgi Erenerol’un avukatõ Nevzat Erdemir “Türkiye’nin artık rejim değişikliği tehdidi altında olan bir ül- ke” olduğunu söyleyerek şöyle devam etti: “Bu dava Türkiye Cumhuriyeti mi Fethullah Gülen rejimi olup olma- yacağı anlamına gelecektir! Bush- Erdoğan mutabakatının dayanak alan bir davadır. İngiliz işgal kuv- vetleri Damat Ferit’e tutuklayacak- larının listesini vermişti.” Erdemir’in bu sözlerinin salonda bu- lunan sanõklar, avukatlar ve dinleyiciler tarafõndan alkõşlanmasõ üzerine savcõ Mehmet Ali Pekgüzel, başkandan du- ruma müdahale etmesini talep etti. Mah- keme Başkanõ Şengün, “Burası futbol sahası değil, bir da- ha tekrar olmasın” diye uyardõ. Sami Hoştan’õn avukatõ, müvvekkilinin kanser hastasõ olduğunu belirterek tahliye- sini talep etti. İşçi Partisi yöneticilerinin avukatõ Ceyhan Mumcu ise söz alarak “Bu hacimde bir iddianamenin okunması dünya adalet tarihine rekor olacak” dedi. Ergenekon davasõnõn ikinci duruşmasõ da tartõşmalara sahne olurken avukatlar ve mahkeme heyeti arasõnda ilginç diyaloglar yaşandõ ‘Hâkim de dinleniyor olabilir’ İP’yle ilgili iddia edilen eylemlerin içeriğinin Ana- yasa Mahkemesi’nin yargõlama yetkisi dõşõnda kaldõğõnõ belirten mahkeme heyeti, bu yöndeki talebin hukuki ve yasal gerekçeden yoksun olduğunu kaydetti. Mah- keme başkanõ yetki itirazlarõna ilişkin talebini açõk- layacağõ sõrada sanõklardan Kemal Kerinçsiz araya girdi. “Bu konuda karar vermeyin. İddianamenin okun- masõnõ bekliyoruz. Savcõlar soruşturma aşamasõnda bütün usul hükümlerini ihlal ettiler. Bu durumun ay- nõsõnõ sizin yaratmamanõz gerekir” dedi. İP Genel Baş- kanõ Doğu Perinçek de, “İddianamenin kabulü kararõ yok” diye bağõrdõ. Kerinçsiz yine söze karõşarak, “Du- ruşma açõlmadõ, iddianamenin kabulü okunmadõ” de- di. Sanõk avukatlarõnõn da itiraza başlamasõ üzerine mahkeme başkanõ, “Bir ara karar okunuyor, bitsin. Bir bakõn, lütfen. Dinleyin. Yetki itirazõ konusunda ta- lebiniz var. Bunu yazõlõ olarak da bildirdiniz. Bağõr- makla hallolmaz” dedi. Başkan, avukatlar itiraza de- vam edince, yetki konusundaki ara kararõn okunma- sõndan vazgeçerek, itiraz eden avukatlarõn istekleri- ni sordu. Kerinçsiz’in avukatõ Mehmet Tolga Akalõn, davanõn cezaevi içinde görülmesinin de Avrupa İnsan Haklarõ Mahkemesi (AİHM) kararlarõna aykõrõ ol- duğunu belirtti. Kerinçsiz’in avukatlarõndan Kadir Kar- tal da, “İddianamenin her yerinde Tuncay Gü- ney’den bahsediliyor. Kimdir bu adam. CIA, MOSSAD ajanõ mõ? Niye iddianamede yok” dedi. Kendisini ce- zaevinde hissettiğini söyleyen Kartal, “Çok özür di- liyorum. Hukuk iğfal, tecavüz edilmiş durumda” di- ye konuştu. Yüksek sesle konuşan Kartal, Ergenekon’un milleti millet yapan ortak kutsal değerlerden olduğunu söylediği sõrada mahkeme başkanõ tarafõndan uyarõldõ. Başkan, “Kutsallõğõn ne olduğunu ben de bilirim. Or- tamõn ahengini bozmayõn. Bu şekilde konuşursanõz, ne sizi dinlerim ne sizi burada tutarõm” dedi. Kartal da savunma adõna burada olduğunu söyleyince başkan, “Bu mahkeme savunmaya en az sizin kadar saygõ du- yar. Ben size usul açõsõndan söz verdim. Siz burada neyi tartõşõyorsunuz” diye uyardõ. CEZAEVİNDE YARGILAMA OLMAZ CUMHURİYET GAZETESİ VE PROF. FİNCANCI’NIN İSTEMLERİ MAHKEME HEYETİ TARAFINDAN KABUL EDİLDİ Gazetemiz davaya müdahil İstanbul Barosu: Savunma haklarõ öteleniyor İstanbul Haber Servisi - İstanbul Barosu Baş- kanlõğõ, Ergenekon davasõnõn görüldüğü Silivri Cezaevi Kampusu’ndaki fiziki koşullarõn “adalete erişim ve adil yargılanma” hakkõnõ ihlal ettiğine dikkat çekti. Baro başkanlõğõ, davanõn cezaevinde görülmesinin bir dizi hatayõ da beraberinde getire- ceğini, “Cezaevlerinin doğasından kaynaklanan ‘güvenlik’ ağırlıklı yapısının, adliyelerin doğa- sından kaynaklanan ‘aleniyet’ ile çelişmesi ve gi- derek bu durumun ‘savunma hakkõnõ’ ihlal et- mesinin kaçınılmaz olacağı” uyarõsõnda bulundu. Açõklamada, “Tutuklu ve tutuksuz sanıkların du- ruşmalara ayrı ayrı kabullerinin adil yargılan- ma hakkının ihlali sonucunu doğuracak olma- sından endişe duymaktayız. Türk adalet siste- minin ‘yargõlama olanaklarõndan mahrum’ bir gö- rüntü sergilemesinin en kısa sürede ortadan kaldırılması gerekmektedir. Bu nedenle duruş- maların cezaevi koşullarından uzak, jandarma denetimi altında olmayan bir alan içinde, du- ruşma salonunda yapılması, bir yandan adil yar- gılanma hakkının sağlanmasına neden olacak, di- ğer yandan da savunmanın kısıtlanması gibi son derecede tehlikeli bir yol kapatılmış olacaktır.” İlk duruşmanın yapıldığı güne göre jandarmanın aldığı güvenlik önlemleri de arttırıldı. Silivri, ilk duruşmanın yapıldığı güne göre oldukça sessizdi. CHP Manisa Milletvekili ve Ergenekon dava- sını izleyen CHP heyeti üyesi Şahin Mengü: Mahkeme Başkanõ, “Hâkimin dinlenmediğini kim biliyor?” dedi. Yargõlama yapan hâkim dinlenip din- lenmediğinden şüpheleniyorsa, adil yargõlama mümkün değildir. Bir ülkenin hâkimi dinlenmekten korkuyorsa, bu çok vahim bir durumdur. AKP bu- nun altõndan kalkamaz. Bu her şeye gölge düşürü- yor. Baştan itibaren çökmüş, kokmuş bir dava. İçe- riye sadece 6 ajanstan birer muhabir alõnõyor. Bu, gazete ve televizyonlarõn sadece o ajanslarõn gö- zünden davayõ görmesi demektir. Böyle bir şey ola- maz, aleniyet ilkesi zedelenir. Sayõn Adalet Baka- nõ’nõn istifa etmesi gerekir. DTP Batman Milletvekili Bengü Yıldız: Dava- da sadece hükümeti devirme planlarõ yargõlanacak. Eski DGM Savcısı Mete Göktürk: Savcõlar id- dianameyi özetleme yeteneğinden yoksun oldukla- rõ için iddianame çok şişirildi. Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ni- yazi Öktem: Ürpertici bir ortamda yaşõyoruz. Ne- reye kadar gidilebilir, ondan emin değilim. Siyaset Bilimci Prof. Dr. Yılmaz Esmer: Bu da- va yõllar boyu sürer. “Ergenekon” soruşturmasõ kapsamõnda gö- zaltõna alõnan eski cumhuriyet savcõsõ Ertaç Gi- ray serbest bõrakõlõrken korumasõ Hüseyin Kes- kin tutuklandõ. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Te- rörle Mücadele Şubesi’nde iki günlük gözaltõn- da sorgularõ tamamlanan eski Cumhuriyet Sav- cõsõ Ertaç Giray ve korumasõ Hüseyin Keskin, dün sabah mahkemeye çõkarõldõ. Adliye çõkõşõnda gazetecilerin sorularõnõ yanõtlayan eski Cum- huriyet Savcõsõ Giray, “Ergenekon” soruştur- masõnda adõ geçen bazõ kişilerin avukatlõğõnõ yap- tõğõ için gözaltõna alõnmõş olabileceğini belirterek, Keskin’in, yanõnda ofisboy ve sekreter olarak ça- lõştõrdõğõ biri olduğunu söyledi. Keskin’in 8 ay önce yanõndan ayrõldõğõnõ kaydeden Giray, “Silah ele geçince bana ait olduğunu söylemiş. Bana ait olduğunu söyleyince Ergenekon’a iliştirmişler.” dedi. Giray, kendisine isnat edi- len suçun da bu silah ve “Ergenekon örgütü üye- si olmak” ile ilgili olduğunu bildirdi. Ergenekon davasõnda yargõlanan emekli Binbaşõ Zekeriya Öztürk’ün avukatõ olan Giray, daha önce “Ban- ker Bako” olarak bilinen Baki Cengiz Aygün’ü saklamak suçundan yargõlanmõştõ. Mengü: AKP altõndan kalkamaz Giray serbest, korumasõ tutuklandõ BAKANLIKLAR HAZIRLANAMADI Duruşmayõ izlemeye gelen İstanbul Barosu Başkanõ Kazõm Kolcuoğlu, adil yargõlama ve adalete ulaşõlmasõ noktasõnda tespit ettikleri eksikliklerle ilgili 3 sayfalõk bir rapor hazõrlayõp Adalet Bakanlõğõ’na sundukla- rõnõ anõmsatarak, “Bu salonda alõnacak önlemlerle de sağlõk- lõ bir yargõlamanõn yapõlabile- ceğine inanmõyorum. Başka da- valarla birleştirildiğinde daha da yoğunlaşacak. Sorunlar yar- gõnõn değil İçişleri ve Adalet Ba- kanlõğõ’nõn sorunu. Bu kadar önemli bir davaya hazõrlanma- mõşlar” diye konuştu. ‘SİZİ KİMSE TERBİYE EDEMEZ’ Ergenekon davasõnõn öğleden son- raki oturumu yine tartõşmalõ başladõ. İşçi Partisi avukatlarõnõn mahkeme- nin yetkisiz olduğu gerekçesiyle dos- yanõn Yargõtay Cumhuriyet Başsav- cõlõğõ’na gönderilmesi talebini red- deden mahkeme Ergenekon davasõ- nõn Ankara Ağõr Ceza Mahkeme- si’nde görülmesi isteklerini de kabul etmedi. Müdahil olma istekleri kabul edi- len Şebnem Korur Fincancı’nõn avukatlarõ Özkan Yücel, Ayşe Ba- tumlu ve Gülseren Günay, müdahil avukatlarõn mahkemenin sağ tara- fõnda oturmasõ gerektiğini kaydede- rek bu kurala uyulmasõnõ istediler. Mahkeme başkanõnõn müdahil avu- katlara gösterdiği yerde bulunan sa- nõk Hikmet Çiçek’in avukatlarõnõn bu duruma itiraz etmesi üzerine tartõşma uzadõ. Mahkeme Başkanõ Köksal Şengün “Oturun lütfen, bayansınız saygısızlık etmek istemiyorum ama bize bir gün müsaade edin” dedi. Bu sõrada bir avukat “terbiyesiz” nite- lemesinde bulununca avukat Ayşe Batumlu hâkime şikâyette bulun- du. Bunun üzerine Şengün “Sizi kimse terbiye edemez” diye konuş- tu. Ancak hemen ardõndan “yanlış an- laşılmasın asla eksik terbiye de- medim” diyerek sözlerini düzeltti. SANIKLAR BİR ARADA YARGILANACAK Kameralarla kaydedilen duruşma- ya saat 17.00 sõralarõnda yeniden ara verildi. Hüseyin Görüm’ün avuka- tõ Mithat Gökçek, “İlhan Selçuk’un dediği gibi bu davanın sonucunda toplum olma veya Homo sapiense geri mi gidecek” diye konuşurken Hüseyin Görüm sinir krizi geçirdi. Başkan Şengün, Görüm’ü salon dõ- şõna çõkarttõrõrken avukatõ müvekki- linin sinir hastasõ olduğunu ifade ederek tahliyesini istedi. Duruşma saat 19.30’da sona erdi. Tutuklu ve tutuksuz sanõklarõn yeni- den bir arada yargõlanmalarõna karar veren mahkeme, duruşmada bulun- malarõ için savcõlõğa ve adreslerinin bulunduğu emniyet birimlerine yazõ yazõlmasõnõ hükme bağladõ. Başkan, sanõk avukatlarõnõn heyetin redde- dilmesiyle ilgili talebi mahkemede görevli diğer yargõçlarõnõn değerlen- dirdiğini bildirdi. Tahliye taleplerini de reddeden mahkeme, avukatõ ol- mayan sanõklar için baroya yazõ ya- zõlmasõna da karar verdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle