Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 1 EKİM 2008 ÇARŞAMBA
18 SPOR
Tek Ayaklı Kramponlar...
Bu hafta sonu Ankara Keçiören Aktepe Stadı’nda an-
lamlı ve üzerinde dikkatle durulacak bir futbol turnuva-
sı var. Merhum Hasan Doğan anısına özürlü yurttaşla-
rımızın “tek ayaklı kramponlar” karşılaşmasına 11 ta-
kımın ve 150’ye yakın ampute futbolcumuzun katılaca-
ğı açıklandı. Ankara dışında olacağımız için bu dikkati çe-
kecek karşılaşmada hazır bulunamayacağız, üzgünüz…
Ülkemizde özürlü yurttaşların spor faaliyetlerinde yer
almaları sevindirici bir durum. Pekin’nde yapılan büyükler
arasındaki olimpiyat oyunlarından daha sonra, engelli-
ler olimpiyatı da gerçekleştirildi. Engelli sporcularımızdan
okçu bir kızımız, apartmanın bodrum katında hazırlana-
rak gittiği Çin’den, altın madalya ile döndü. Aynı şekil-
de engelli bir diğer kızımız da masatenisinde gümüş ma-
dalya aldı. Biz kendi adımıza gururlandık. Bu başarıları
kaç kişi biliyor ve sporcuları kutluyor?
Televizyonlardan yansıdığı kadarıyla bu olimpiyatlar-
dan bazı karşılaşmaları izleme fırsatını bulduk. Sprint ya-
rışta engelli bir sporcunun finişe yaklaşırken takma ba-
cağının kırılması ve bir voleybol karşılaşmasında spor-
cuların adeta yerde sürünerek oynamalarını gözlerimiz
yaşararak izledik… Engelli yurttaşlarımızın artık dört du-
var arasına saklanmak yerine spordaki yeteneklerini ge-
liştirmeye çalışması ve başarılar elde etmeleri bizi se-
vindiriyor… Şaka bir yana, darısı sağlamların başına…
Bu arada, turnuvanın merhum Hasan Doğan anı-
sına düzenlenmesini anlamış değiliz. Kim bu Hasan
Doğan? 14 Şubat 2008’de seçildi, 5 Temmuz
2008’de yaşamını yitirdi. Toplam 143 gün görev yap-
tı. Özelliği Başbakan Tayyip Erdoğan’ın yakını ol-
masıydı. Merhum Doğan’la herhangi bir yakın gö-
rüşmemiz olmadı. Uzaktan gördüğümüz kadarıyla ki-
bar, sessiz, kendi halinde bir yöneticiydi. Adeta her
bölgede adına turnuvalar düzenleniyor, sahalara adı
veriliyor. Bunun adına ne denir, bilemiyoruz...
Çünkü futbol liglerini kuran, 10 yıla yakın hizmet ve-
ren merhum Orhan Şeref Apak’ı kaç kişi hatırlar? Bu bü-
yük sporcunun gittiği illerde uğruna deve kurban edilir-
di. Yine futbola adını veren, gerek oyunculuğu gerek baş-
kanlığı sırasında otoritesiyle anılan Hasan Polat hasta
yatağında yıllardır yatıyor. Futbol Federasyonu’nun ku-
rumsallaşmasının ve özerkleşmesinin mimarı, Merkez Ha-
kem Komitesi’nden federasyona kadar emek veren
Halim Çorbalı da hasta, evinden çıkamıyor... Bu değerli
isimlere ilgi gösteren var mı? Yok.
Unutmayalım, geçmişini bilmeyenin geleceği olmaz...
SPOR GÖZLEM / ALİ ABALI
Nerede eski bayramlar!
D
ün bayramõn ilk günüydü... Ülke genelinde sabahõn
erken saatlerinden itibaren koşuşturma başladõ. 7’den
70’e herkes kucaklaştõ birbirleriyle. Bizler de
arkadaşlarõmõzla iş yerinde gerçekleştirdik bayram kutlamasõnõ.
Gazetecinin bayramõ olmaz. Gazetecinin gündüzü gecesi
yoktur. Gazetecilik mesleği güzel olmakla beraber zordur.
Gazetecinin çalõşma saati hiç belli değildir. Zaman gelir eşinizi,
çocuğunuzu dahi göremezsiniz. Günümüz gecemiz hep
koşuşturmayla geçer. Yeri gelir sabahlarõz. Bir örnek
göstermem gerekirse işte F.Bahçe-Dinamo Kiev maçõ... İşe
başlama saatimiz 09.30... Bitiş saati (23.30 - 01.00) arasõ.
Herkes gezdi, eğlendi, küçükler büyüklerin ellerini öptü. Ben
hiçbirini yapamadõm işim gereği... Şikâyetçi miyim? Asla;
olamam da... Hele hele böyle bir gazetede çalõştõğõm için
‘şikâyet’ etme gibi bir lüksüm yok. Nasõl F.Bahçe, G.Saray ve
Beşiktaş’ta top oynamak herkese nasip olmuyorsa, Cumhuriyet
gibi büyük bir gazetede de çalõşmak herkesin ulaşacağõ bir şey
değil... Burada bulunmak bir şans, bir ayrõcalõktõr. Ben şanslõ
olanlardanõm. Evet; mesleğimle ilgili bilgileri sizlere aktardõm,
daha fazla detaya girmeden artõk karşõlaşmaya
dönmeliyim.F.Bahçeli’nin morali bozuk. Nasõl olmasõn ki?..
Gaziantep, Hacettepe, Porto ve Sõvas maçlarõ kayõp. Gidişat iyi
değil, belli bir oyun tarzõ yok, Aurelio ve Tuncay’õn yeri
doldurulamamõş, başkan Aziz Yıldırım’õn bazõ gruplarla
yaptõğõ tribün kavgasõ ayyuka çõkmõş, sakatlar çoğunlukta. Tek
forvette õsrar devam ediyor. Oynanan futbol çok kötü. Herkes
sus pus. Aragones’in maçlarda hiçbir hamlesi yok. Bu taraftar
nasõl mutlu olsun? F.Bahçe böyle bir tabloyu son 20 yõlda hiç
yaşamamõştõ. Şaşõrmamak mümkün mü? Kadõköy yakasõna
erken geçtim, taraftarlar arasõnda ‘gülen yüz’ görmedim desem
yalan söylemiş olmam. Eğer geçen yõlki tablo bugün de geçerli
olsaydõ Saracoğlu’nun içi de dõşõ da yõkõlõrdõ. Yapõlan yanlõşlar
o kadar çok ki. Bu yanlõşlar saymakla bitmez. Ama bunlar artõk
yapõlmasõn. Dinamo Kiev’e karşõ iyi futbol oynarlarsa, iyi
mücadele ederlerse gol ya da goller atarlarsa yeniden ‘dönüş’
ve ‘başlangıç’ olabilir. Ama Ukrayna takõmõ beni korkutuyor.
Ligi’nde 9 maçta aldõğõ 7 galibiyetle lider durumdalar. Aliyev
diye 23 yaşõnda bir futbolcularõ var ki oynadõğõ maçlarõn hemen
hepsinde gol atmõş. Bangoura, Eremenko savunmadaki
Diakhate diğer önemli isimleri... Bir önemli not kadroda tam
14 yabancõ oyuncularõ bulunuyor. Açõkçasõ gecemiz zor
geçecek, ben böyle düşünüyorum ama istiyorum ki F.Bahçe,
‘çifte bayram’ yaşatsõn bizlere.. F.Bahçe oyuna Avrupalõ gibi
başlamõyor. Sõkõntõ yaşanacak yine; hata üzerine hata…
Laubalilik, koşmama, mücadele etmeme; ligdeki senaryonun
aynõsõ… Oyun Alex’in üzerine kurulmuş, her top ona geliyor,
her vuruşu o yapõyor, hücuma kalkmõşken dahi orta alana
dönüp top istiyor, aldõğõ topu da yanõndakine veriyor. Ne
anladõm ben bu işten? Ama bu hareket bazõlarõnõn gözüne hoş
geliyor, oysa hiç de iyi değil. Tamamen gereksiz bir iş...
Ukrayna takõmõ daha önce söylediğimiz gibi iyinin de iyisi.
Aliev’e ve Diakhate’ye hayran kaldõm. Gidişatõmõz iyi değil
ama futbol bu, belli de olmaz. Ümidimizi yitirmiyoruz. Ancak
sahadaki görüntüye “Yazık” demek geliyor içimden. İlk yarõ
golsüz sona eriyor. Bakõyorum; ikinci yarõ Aragones sahaya
yine aynõ 11’i sürmüş. Demek ki memnun kalmõş!.. Ama o da
ne yapsõn? Ali Bilgin’i mi, İlhan Parlak’õ mõ oyuna alsõn?
Yönetim bu maçtan ders çõkarmalõdõr. Ukraynalõlar
zorlamõyorlar kendilerini. İşi garantiye almõşlar. Bizimkiler yan
pasa devam. Olacak şey değil. Dakikalar bir bir eriyor.
Tribünlerin sesi kõsõldõ bağõrmaktan. Neye yarar ki? F.Bahçe’de
küçük bir kõpõrtõ dahi yok. Gecemiz güzel geçsin, birlikte çifte
sevinç yaşayalõm istemiştik. Olmadõ. Hasar büyük,
kaybettiğimiz 2 puanõ çok ararõz.
F.Bahçe Kadıköy’de D.Kiev’le berabere kalarak Devler Ligi’ni tehlikeye attı
E L E Ş T İ R İ
ALTAN AYANOĞLU
Y O R U M
ARİF KIZILYALIN
3S O R U - C E V A P
H A L İ T D E R İ N G Ö R
Carlos Bõraksõn!
Maç öncesi beklentiler yüksekti, bu gö-
rüntü sahaya nasıl yansıdı?
Fenerbahçe kırılma noktasına gelmişti. Bu
maç bir hayat meselesiydi, bundan
sonra Fenerbahçe gerçek kişiliğini bu-
lacaktı. Şampiyonlar Ligi’nde geri kalan
4 maçını da kazanıp kısa sürede bam-
başka bir takım olacaktı. Lig maçlarını
da birer birer kazanacak, iki bayramı
birden kutlayacaktı. Basın böyle şişir-
mişti F.Bahçe’yi. Ne var ki ilk yarı ger-
çek F.Bahçe değildi sahadaki takım.,
Kişiliklerini kaybetmişlerdi. Büyük
transferler takımı bu görüntüden kurta-
ramıyordu. Bu çok korkunç bir olay.
F.Bahçe’de yanlış giden neydi?
Ne ilginç, yani F.Bahçe’nin lig maçlarını
bile aradık. Hiç olmazsa gol pozisyonu-
na giriyorlar, koşuyorlar, bu kadar pas
hatası yapmıyorlardı. Çok umutlandığı-
mız Roberto Carlos artık futbolu bırak-
malı. Çünkü kendi kişiliğini zedeliyor.
Ama kimse ona bunu hatırlatmıyor,
oyundan çık da diyemiyor, korkuyor.
Maldonado da mücadele eder gibi
davranıyor ama futbol oynamıyor. Oysa
F.Bahçe bundan önce Avrupa kupala-
rında ses getirirdi. Özelliği de buydu.
Ama dün Şampiyonlar Ligi’nde çok ba-
sit bir takım durumundaydı.
Arzulanan gol neden bir türlü gelmedi?
İkinci yarı F.Bahçe belki bir şey yapar diye
düşündük ama duyarsızlık devam etti.
Hatta gol yemekten bile kurtuldular.
Oyun boyunca futbolun bütün özellikle-
rini Kiev gösterdi. Peki F.Bahçe’nin bu
duruma düşmesinde kim suçlu? Tabii
ki Aragones, herkesin düşüncesi bu.
Ama doğru değil, hepsi suçlu. Bir takım
antrenörsüz de olsa böyle kötü oyna-
yamaz. Nitekim F.Bahçe antrenörsüz
şampiyonluğa bile gitti.
Sonuçsuz Futbol
F
.Bahçe’nin son haftalardaki kötü futbo-
lu ve aldığı sonuçlar, Dinamo Kiev mü-
cadelesinin önemini bir kat daha artır-
mıştı. Şampiyonlar Ligi’ne de Porto yenilgisiyle
başlanmıştı. Sarı - Lacivertlilerin dün geceki
maçı kaybetmesi durumunda UEFA Kupası’na
kalması bile olanaksızlaşacağı için kazan-
maktan başka çaresi yoktu.
Ama ilk yarıda topu istediği yere atan, rahat
pas çeviren, sahanın her yerinde görünen Uk-
rayna temsilcisiydi. F.Bahçeli futbolcular pas
yapmakta zorlanıyor, rakibin baskısından
kurtulamıyor ve atak düzenleme imkânı bu-
lamıyordu. Bu da telaşlı futbolu ortaya çıkar-
dı ve tek gol pozisyonları da yoktu. İlk 45 da-
kikada F.Bahçe’nin kaleye attığı şut 1, Dina-
mo Kiev’in ise 5’ti.
2. bölümde Sarı - Lacivertlilerin gol atma ar-
zusu ile rakip kaleye gidişini izledik. Ceza sa-
hasındaki bir karambolde Alex’le Emre’nin vu-
ruşları çerçeveyi bulmadı. F.Bahçe’nin baskısı
devam etti ama bir türlü skor tabelası değiş-
medi. Oynanan futbol belirsizdi. Sarı - Laci-
vertlilerin haftalardır devam eden hastalığı bu
maçta da sürdü.
F.Bahçe sahasında dahi 3 puanı alamıyor-
sa bana göre bu durum Şampiyonlar Li-
gi’nde başarılı olamayacağının bir gösterge-
si... Sarı - Lacivertliler bu sezon eskiyi arayan
bir ihtiyar görünümünde...
Semih’sizliğin Faturası
Şampiyonlar Ligi maçları büyük ölçekli 90 da-
kikalardır. Disiplin, mücadele, yaratıcılık gerekti-
rir. Ligde ve Avrupa’da ağır aksak giden Fener-
bahçe de bu bilinçteydi Dinamo Kiev karşısında.
Disiplin, kontrol, mücadele hepsi vardı... Ama ya-
ratıcılıkta sınıfta kalınca Sarı-Lacivertlilerden bek-
lenen gol ve goller gelmedi. Fenerbahçe iyi oy-
nadı mı diyecek olursanız “Evet” yanıtı vermek güç.
Ama kötü de oynamadılar. En azından sırıtmadı-
lar, onca eksiğe karşın savunmalarını, orta alanı
iyi kapattılar. Selçuk, Maldonado ve zaman za-
man onlara destek veren Emre, Kiev’in kontra-
taklarına engel olan isimlerdi. Ancak solda Car-
los sağda da Gökhan beklenen üretkenliği sağ-
layamadı. Görülen o ki Carlos önündeki Emre ile
anlaşamıyor. Belki Uğur olsa çok daha rahat top
kullanırdı ama Brezilyalı hem savunmada, hem hü-
cumda aksadı. Keza Gökhan da ilk yarıda hücu-
ma çıkarken kaptırdığı toplarla Edu ve Lugano’nun
başını ağrıttı. Fenerbahçe’nin dün akşam yoklu-
ğunu hissettiği unsur hücumda yaratıcılıktı. Kap-
tan Alex sakat sakat oynayınca Güiza’nın part-
nerliği rolünü üstlenemedi. İspanyol’un indirdiği
toplara da savunmayı daha çok düşünen orta alan
yetişemedi. Belki Kâzım sürpriz golcü olurdu ama
o da orta alanda çok yıprandı. Oysa İspanyol for-
vet inanılmaz çalışmıştı dün gece, ama ona ayak
uyduracak bir Semih yoktu sahada. Emin olun
formda bir Semih dünün “Bayram Şekeri” olur-
du Kadıköy’de. Ama Fenerbahçe gibi bir firma yok-
ların ardına sığınmamalı. Sonuçta Aragones gi-
bi Avrupa Şampiyonluğu apoleti bulunan bir
teknik adama sahip Sarı - Lacivertliler. Ama o ne-
dense risk almıyor, örneğin Burak’lı, İlhan’lı bir
tercih de belki Kiev’in kalesini yıkardı....
0-0 kötü sonuç mu? Geçen yılki Fenerbah-
çe’yle orantılarsak elbette iyi değil. Bu gözler
Kadıköy’de İnter, Chelsea, PSV gibi nice dev-
lerin yıkıldığına tanık olmuştu.
Dinamo Kiev’le berabere kalarak büyük bir
avantajõ kaybeden F.Bahçe’de karşõlaşma
bitiminde tribünler yönetime tepki gösterdi.
Bir grup yandaş “Yönetim istifa” diye
bağõrõrken bu bölümde taraftarlar arasõnda
kavga çõktõ. Olaylara müdahale eden güvenlik
görevlileri taraftarlarõ ayõrmakta güçlük çekti.
Maraton tribününde ise Genç F.Bahçeliler
grubu statta kalarak takõmlarõna destek verdi.
Maç sonunda tribünlerden Aurelio lehine
tezahüratlar yükseldi. Ligde tarihinin en
başarõsõz başlangõçlarõndan birini yapan,
iddialõ girdiği Şampiyonlar Ligi’ndeki ilk
maçõnda da Porto deplasmanõnda bozguna
uğrayan Fenerbahçe kötü gidişine karşõn
geleneği bozmadõ. Sarõ - Lacivertliler,
tribünleri hõnca hõnç dolduran taraftarlarõnõn
‘hep’ gösterdiği desteğe karşõn Dinamo
Kiev’i Kadõköy’de yenemedi. Devler
Arenasõ’ndaki tek temsilcimiz F.Bahçe’yle G
Grubu’ndaki rakibi Dinamo Kiev’i karşõ
karşõya getiren dünkü maçta ‘14’ sayõsõ iki
taraf için de belirleyiciydi. Sarõ -
Lacivertliler, Şükrü Saraçoğlu Stadõ’nda
çõktõklarõ son 14 Avrupa kupasõ maçõnda
yenilgi yüzü görmemiş, Ukrayna ekibi ise
Şampiyonlar Ligi’nde ön elemeler
haricindeki son 14 karşõlaşmasõnõn hiçbirini
kazanamamõştõ. Dünkü beraberlikle iki
takõmõn birbirine tezat oluşturan serileri 15’er
maça çõkarken UEFA’nõn Kadõköy için
yaptõğõ ‘kale’ benzetmesi de geçerliliğini
korumuş oldu. Avrupa kupalarõnda son 2
sezondur yaptõğõ maçlarda saha ve seyirci
avantajõnõ iyi kullanarak başarõlõ bir grafik
çizen F.Bahçe, 2005-06 sezonunda
Şampiyonlar Ligi’nde Milan (23 Kasõm
2005) karşõsõnda aldõğõ 4-0’lõk mağlubiyetin
ardõndan Şükrü Saracoğlu Stadõ’nda yine
yenilgi yüzü görmedi. İtalyan devine boyun
eğdikten sonra sahasõnda 15 maçlõk
yenilmezlik serisi yakalayan Sarõ -
Lacivertliler, bu mücadelelerde 20 kez
kazanõrken 4 kez de eşitliği bozamadõ.
M A Ç T A N N O T L A R / G Ö R K E M Ç Ö T E L İ O Ğ L U
KRİTİK Dinamo Kiev mücadelesinde
takõmlarõnõ yalnõz bõrakmayan F.Bahçe
taraftarlarõ verdikleri müthiş desteğin yanõ sõra
örnek bir olaya da imza attõlar. Migros
tribününe “Acõnõz acõmõzdõr” pankartõ asan Sarõ
- Lacivertli yandaşlar, Galatasaray’õn ünlü
taraftar grubu UltrAslan’õn geçtiğimiz cumartesi
trafik kazasõnda yaşamõnõ yitiren kurucusu
Alpaslan Dikmen’i unutmadõklarõnõ gösterdiler.
ANLAMLI PANKART
FENERBAHÇE: 0 - D.KIEV: 0
STAT: Şükrü Saracoğlu
HAKEMLER: Thomas Einwaller (6), Roland Heim (6), Norbert
Schwab (6) (Avusturya)
F.BAHÇE: Volkan Demirel (5), Gökhan (5), Edu (5), Lugano (4),
Roberto Carlos (4), Kazım (5), Maldonado (5), Selçuk (4), Emre (5)
(dk. 85 Uğur), Alex (5) (dk. 77 Burak 3), Güiza (4)
DİNAMO KİEV: Bogush (6), Betao (6), Diakhate (7), Mikhalik (6),
El Kaddouri (6) (dk. 63 Nesmachny 5), Vukojevic (6), Ghioane (6),
Eremenko (6), Aliyev (7) (dk. 89 Asatiani), Ninkovic (5), Bangoura
(6) (dk. 46 Shatskikh 5)
SARI KARTLAR: R.Carlos, Kazım, Selçuk; El Kaddouri, Aliyev
HİLMİ TÜRKAY
Spor Servisi - Şampiyonlar Ligi G Grubu’nda yapõlan
diğer maçta Arsenal, Porto’yu van Persie (2) ve
Adebayor’un (2) golleriyle 4-0 yenerek liderliğe yükseldi.
H Grubu’nda ise Zenit, Fatih Tekke’nin 17 dakika forma
giydiği mücadelede Real Madrid’e 2-1 mağlup oldu. Diğer
sonuçlar/E Grubu: Aalborg-M.United: 0-3, Villarreal-
Celtic: 1-0. F Grubu: B.Münih-Lyon: 1-1,
Fiorentina-S.Bükreş: 0-0. H Grubu: BATE Borisov-
Juventus: 2-2. UEFA Kupası: CSKA Moskova-S.Belupo:
1-0, St. Patricks-Hertha Berlin: 0-0.
A V R U P A ’ D A D Ü N
Kadıköy’de isyan çıktı
1
3
2
4
TAKIMLAR O G B M A Y P Avj.
Arsenal 2 1 1 - 5 1 4 +4
Porto 2 1 - 1 3 5 3 -2
D.Kiev 2 - 2 - 1 1 2 -
FENERBAHÇE 2 - 1 1 1 3 1 -2
G G R U B U
F.Bahçe
Kadıköy’deki ilk
maçında galibiyete
ulaşamadı.
(Fotoğraflar:
FATİH
ERDOĞDU)