23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 27 OCAK 2008 PAZAR 6 HABERLER CHP’li Okay, türban için değişiklik önerisinin anayasaya şekil açısından aykırı olduğunu söyledi PAZAR ORHAN BURSALI Yazarımız Orhan Bursalı yıllık izninin bir bölümünü kullandığından yazılarına ara vermiştir. ‘Teklif dahi veremezler’ IŞIK KANSU ‘Hep kargalarla mücadele ettim’ ? KAYSERİ (AA) Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Irak Devlet Başkanı Celal Talabani’ye yapılmış bir davet bulunmadığını belirterek, “Talabani’nin Irak’ın seçilmiş cumhurbaşkanı olduğunu ve Türkiye’ye gelmesinde bir sakınca olmadığını’’ kaydetti. Kayseri’de temaslarda bulunan Gül, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Gazetecilerin karikatüristlere dava açıldığına ilişkin sorusu üzerine Gül şunları söyledi: ‘’Ben, şahsımla ilgili konularda bu tip şeylere mizah olarak bakarım. Karikatürde beni korkuluğa benzetmişler. Ben siyasi hayatımda hep kargalarla mücadele etmiş bir insanım. Niye alınacağım? Beni iyi çizmiş, kötü çizmiş; gülüp geçerim.” ANKARA CHP, türban yasağını kaldıran herhangi bir anayasa değişikliği teklifinin anayasaya “şekil açısından” da aykırı olacağını gündeme getirmeye hazırlanıyor. CHP Grup Başkanvekili Hakkı Süha Okay, konuya ilişkin Cumhuriyet’e bilgi verirken, “AKP ve MHP, türban yasağının kaldırılması ile ilgili teklif dahi veremezler” dedi. Okay, bu savını şu gerekçelere dayandırdı: “Anayasanın 175. maddesi, anayasanın değiştirilmesinin, TBMM üye tamsayısının en az üçte biri tarafından teklif edilebileceğini öngörüyor. Ancak bu hü ? CHP Grup Başkanvekili Hakkı Süha Okay, “Anayasanın değiştirilemez 2. maddesinin arkasına dolanan türban yasağının kaldırılması ile ilgili değişiklik önerisi verilemez. Verilirse TBMM Başkanı işleme koyamaz” dedi. küm, anayasanın değiştirilebilecek hükümleri için geçerlidir. Oysa türban yasağının kaldırılmasını içeren herhangi bir değişiklik teklifi, anayasanın değiştirilmesi teklif bile edilemeyecek 2. maddesinin arkasına dolanan bir teklif olacağından anayasanın teklif verilmesi ile ilgili 175. maddesine aykırıdır. Dolayısıyla, AKP ve MHP’li milletvekillerinin, Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararla anayasanın değiştirilmesi teklif bile edilemeyecek 2. maddesindeki laiklik ilkesi ile doğrudan bağlantısı kurulmuş bulunan türban yasağının kaldırılmasına ilişkin bir değişiklik teklifi vermeleri anayasaya şekil açısından aykırıdır. Böyle bir teklif TBMM Başkanlığı’na verilemez, verilirse TBMM Başkanı tarafından işleme konamaz. TBMM Başkanı’nın anayasanın değiştirilmesi teklif dahi edilemeyen 2. maddesinde yer alan laiklik hükmünün arkasına dolanan bu teklifi kabul etmesi anayasaya aykırılık oluşturur.” Hukuksuzluğun devam etmesi halinde olacakları anlatan Hakkı Süha Okay, şöyle devam etti. ‘Başkanı uyaracağız’ “Diyelim ki, TBMM Başkanı kabul etti. Teklif komisyona gitti, ve genel kurulda kabul edildi. O zaman anayasa gereği ‘Anayasa Mahkemesi’nin anayasa değişikliklerini yalnızca şekil yönünden inceleme ve denetleme’ yetkisi devreye girer. Baştan beri şekil yönünden yanlış gelen bir düzenlemeyi Anayasa Mahkemesi sonuna kadar inceler.” CHP’nin gerek parlamentoda, gerekse yargısal aşamaya gelirse o noktada da mücadelesini vereceğini dile getiren Okay, “İlk aşamada AKP ve MHP’yi ‘Türban ile ilgili bir değişiklik teklifi veremezsiniz’ diyerek uyaracağız. Bu uyarımıza kulak vermez, teklifi TBMM Başkanı’na verirlerse bu kez anayasaya sadakatle yükümlü TBMM Başkanı’nı uyaracağız” dedi. Okay, uyarıları dinlenmediğinde ve “şekil yönünden aykırı” teklifin TBMM’den çıkarılması halinde de Anayasa Mahkemesi’ne başvuracaklarını sözlerine ekledi. KONYA’DA SKANDAL Türbanlı peçeli sınav ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) açık lise sınavlarına türbanla girilmesine göz yumması ihlalin boyutlarını büyütürken dün yapılan sınava Konya’da bir kişinin “peçeyle” katıldığı bildirildi. Yurt genelinde de birçok kadın türbanıyla sınava girdi. Eğitimİş cumhuriyet savcılarını göreve çağırdı. AKP ile birlikte açık lise ve açık ilköğretim sınavlarına türbanla katılanların sayısı giderek artarken sınava böyle giren kişiler hakkında bakanlığın “kılını kıpırdatmaması”, hatta bu kişileri uyaran, şikâyet eden ya da hakkında tutanak tutan öğretmenlerin “hakarete uğraması, soruşturulması”, yapılan suiistimalin boyutlarının daha da büyümesine yol açıyor. MEB tarafından dün gerçekleştirilen açık lise sınavına çok sayıda kişinin türbanıyla girdiği ve uyarılara ya da tutanak tutulmasına “aldırış etmediği” öğrenilirken eğitimciler ne yapacakları konusunda çaresiz kaldıklarını belirtti. Başkentteki Kanuni Lisesi’nde sınav görevlisi olan bir öğretmen, “Hiçbir sınavda bu kadar türbanlı öğrenci görmedim. Ne uyarma, ne tutanak tutma; hiçbir şeyi umursamıyorlar” dedi. Eğitimİş Genel Başkanı Yüksel Adıbelli ise dün düzenlediği basın toplantısında, Konya’da yaşanan “skandal” olaya dikkat çekti. Adıbelli, Konya Karatay İlköğretim Okulu’nun 19 numaralı sınıfında bir kişinin “peçeli” olarak açık lise sınavına katıldığını söyledi. Konya İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Mevlüt Kuntoğlu’nun “İstediği kıyafetle sınava girebilirler, canı isteyen tutanak tutsun” dediğini belirten Adıbelli, öğretmenlerin olayı tutanakla belgelediğini, ancak söz konusu kişinin sınava girmesine engel olamadıklarını söyledi. TÜRBAN İÇİN 3 SEÇENEK AKP formül arayışında ? Anayasa taslağını hazırlayan Prof. Dr. Ergun Özbudun’un önerisi doğrultusunda üç seçenek değerlendirmeye alındı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP’de türban yasağının kaldırılması için anayasanın 42. maddesinde yapılacak değişiklikle ilgili olarak 3 seçenek geliştirildi. Prof. Dr. Ergun Özbudun’un önerisi doğrultusunda maddeye “Kamu düzeni, ceza mevzuatı, genel ahlak ve başkalarının özgürlüğünü sınırlandırmamak koşuluyla kılık ve kıyafet serbesttir” ifadesinin konulması, 42. maddenin gerekçesinin yeniden düzenlenmesi ve 14. maddeye atıf yapılması seçenekleri değerlendiriliyor. AKP ve MHP, türban yasağının kaldırılmasına ilişkin çalışmalarını sürdürüyor. AKP’liler, önceki gün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında İstanbul’da bir toplantı yaptı. Toplantıya, anayasa taslağını hazırlayan Bilkent Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ergun Özbudun da katıldı. Toplantıda, anayasanın “Eğitim ve öğretim hakkı” başlıklı 42. maddesi üzerinde yapılacak değişiklik masaya yatırıldı. Özbudun, maddeye yükseköğretim kurumlarında kılık ve kıyafetin serbest olmasına ilişkin açık bir hüküm konması gerektiğini belirterek “Kamu düzeni, genel ahlak, ceza mevzuatı ve başkalarının özgürlüğünü sınırlandırmamak koşuluyla yükseköğretim kurumlarında kılık ve kıyafet serbesttir” düzenlemesini önerdi. Toplantıda, MHP’nin maddede “kılık ve kıyafet” ifadesi geçmeden bir düzenleme yapılması yönündeki önerisi de değerlendirildi. Bu çerçevede, madde metninde açık bir hüküm konmadan nasıl bir formül bulunabileceği tartışılırken maddenin gerekçesinde kılık ve kıyafet serbestliğinin sınırlarının çizilebileceği seçeneği üzerinde duruldu. Toplantıda üzerinde durulan üçüncü seçenek ise 42. maddede düzenleme yapılırken anayasanın temel hak ve özgürlüklerin kötüye kullanılamayacağını düzenleyen bazı maddelerine atıf yapılması oldu. Bu çerçevede anayasanın “Temel hak ve özgürlüklerin kötüye kullanılamaması” başlıklı 14. maddesine atıf yapılabileceği belirtildi. Toplantıda, bu seçeneklerin MHP yöneticileri ile yarın yapılacak ikinci toplantıda yeniden masaya yatırılması ve ortak metnin bir an önce oluşturularak TBMM Başkanlığı’na verilmesi benimsendi. İlk anayasa taslağını hazırlayan Prof. Dr. Ergun Özbudun, MHP’nin 10. maddede önerdiği değişiklikle ilgili kaygılarının olduğunu söyledi. Yalova’da silahlı kavga ? YALOVA (AA) Yalova’da polis memuru Gökmen E. (32) ile mimar Hüseyin Turgut arasında araç park etme nedeniyle çıkan kavgada Turgut yaşamını yitirdi. Gökmen E, otomobilini Fatih Caddesi’nde park ettiği sırada, aynı yere aracını park etmeye çalıştığı ve korna çaldığı öne sürülen mimar Hüseyin Turgut ile tartıştı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine taraflar birbirlerine tabancayla ateş etti. Yalova’da müteahhitlik ve otopark işletmeciliği de yaptığı bildirilen Turgut, Gökmen E’nin ateş açması sonucu yaşamını yitirdi. Polis memuru gözaltına alındı. Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) 1’nolu şubenin üyeleri Marmaray projesinin hatalı güzergâhını ve yanlışlarını göstermek amacıyla 3 gün boyunca yaptıkları yürüyüş sonrasında dün Haydarpaşa Garı’nda bir basın açıklaması düzenledi. BTS Genel Başkanı Yunus Akıl, Marmaray’ın halk düşünülmeden hazırlandığını belirterek, “Dayatıldığı haliyle Marmaray projesi, raylı sistem bağlantısının kesilmesi nedeniyle demiryolu ulaşımında meydana gelecek zafiyetten faydalanarak TCDD taşınmazlarının yağmalanmasına gerekçe hazırlanmasının projesidir” dedi. (NİHAN İNAL) Marmaray uyarısı EĞİTİMSEN BAŞKANI DİNÇER ‘Peçeye kadar varır’ ODTÜ Rektörü Akbulut, AKP’nin Türkiye’yi ‘burkasız, çarşafsız kadının kalmayacağı’ bir noktaya sürüklediğine dikkat çekerek ‘Laiklik ve Kıyafet Devrimi yok ediliyor’ dedi ZEYNEP ŞAHİN ANKARA Üniversitelerde türban serbestliğinin, 90’lı yıllardaki gibi “çarşaf, peçe, sarık ve cüppe”yi de beraberinde getireceği uyarısını yapan ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ural Akbulut, “O dönemde kızlar çarşafla üniversiteye geldi. Sarıklı bir öğrenci vardı ODTÜ’de, 6 ayımızı aldı çözmek” dedi. Türban serbestliğinin “laiklik ilkesini ve Kıyafet Devrimi’ni yok etmek” anlamına geleceğini vurgulayan Akbulut, “Üniversiteler tapu dairesi ya da alışveriş yapılan yerler değildir” dedi. AKP ile MHP’nin üniversitelerde türbanı serbest bırakmaya yönelik çalışması, akademik çevreleri de endişelendirirken, Türkiye’nin en önemli üniversitelerinden biri olan ODTÜ’nün Rektörü Akbulut, gazetemize yaptığı değerlendirmelerde yaklaşan sıkıntılara dikkat çekti. Akbulut, türban yasağını getiren yargı kararlarının “laiklik” ilkesine vurgu yaptığına, bu kararlara karşın türbanın serbest bırakılmasının laikliği işlemez hale getireceğine, yani anayasadan Cumhuriyetin temel niteliklerinden birini çıkarmış olacağına işaret etti. sının beraberinde “mahalle baskısı” olarak tanımlanan olguyu getireceğine işaret ederek, türbanı isteyenlerin takmasından çok giderek takmayanlara baskı yapıldığı ve toplumun bölündüğü, gerildiği bir ortamın kendini göstereceği uyarısında bulundu. Üniversitelerde türbanın serbest bırakılmasının iki açıdan risk taşıdığına değinen ODTÜ Rektörü, bunlardan birinin diğer eğitim kademelerinde de aynı isteğin dillendirilmesi ve bunun anaokuluna kadar inmesi, diğerinin ise türbanla okuyan bir kişinin kamuda türbanla çalışması talebinin gündeme gelmesiyle, kamuya da türbanın girmesi olacağını ifade etti. Akbulut, 1990’lı yıllarda üniversitelerdeki türban serbestliğinin beraberinde “çarşaf ve sarığı” getirdiğini anımsatarak, “Üniversitemizde çarşaflı yoktu ancak başka üniversitelerde böyle giren kızlar görüldü. Sadece kızlarla kalmadı; kafasında sarık, üzerinde cüppe olan erkekler vardı. ODTÜ’de sarıklı bir yabancı öğrenci vardı ve 6 ayımızı aldı durumu çözmek. Kılık kıyafet serbest bırakıldığında, çarşafla da gelinecektir, peçeyle, cüppeyle, sarıkla da... Bu engellenemez” dedi. MHP’nin türbanı serbest bırakmak için bulduğu, “hizmet alan, hizmet veren ayrımı” formülünü de değerlendiren Akbulut, “Üniversiteler hizmet alınan yerler değildir. Burası ne tapu dairesi, ne röntgen çektirdiğiniz ne de alışveriş yaptığınız yer...” vurgusunu yaptı. AKP’nin yapmak istediğinin üniversitelerde türban serbestliği ile sınırlı kalmayacağının altını çizen Akbulut, “Ortadoğu’daki Müslüman ülkeler gibi çarşafsız, burkasız kadın kalmayıncaya kadar götürecekler bu işi” uyarısında bulundu. ‘Türban ilkokullarda’ İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) EğitimSen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer, AKP’nin özgürlükler hakkında türbandan başka bir konu düşünemediğini belirterek “İmam hatiplerin katsayı sorunu ve türban serbestliği dışında AKP’nin insan temel hak ve özgürlükler konusunda başka bir şey düşünemiyor. Bu AKP’nin samimi olmadığını gösteriyor. Türbanla ilgili kaygılarımız var. Bunun yolu açıldığında ilkokula dek inecektir. Anadolu’da, taşrada fiilen bu uygulanmaktadır” dedi. İzmir’de EğitimSen İzmir şube başkanlarının katılımıyla açıklama yapan Dinçer, AKP’nin özgürlüğü türbanla sınırlandırmasının ideolojisinin ürünü olduğunu kaydetti. Bu tür tartışmalarla eğitim sisteminin sorunlarının örtülmek istendiğine dikkat çeken Dinçer, şunları söyledi:“Mevcut siyasi iktidar, fiili ve hukuki müdahalelerle eğitim sistemini kendi ideolojisi çerçevesinde yeniden şekillendirmek noktasında oldukça mesafe almıştır. Okullarda mescitlerin ortaya çıkması, cuma günleri öğrencilerin toplu olarak namaza yönlendirilmesi, Alevi öğrencilere yönelik yoğunlaşan baskı ve şiddet olayları sadece buzdağının görünen yüzüdür. Kamusal eğitimin zayıflatılması, eğitimin tamamen paralı hale getirilmek istenmesi, cinsiyet ve mezhep ayrımcılığına ilişkin uygulamalar, siyasi kadrolaşma ve skandallar 2007 yılına damgasını vurmuştur.” Araçlar kundaklandı ? Haber Merkezi Hakkâri’nin Tekser Mahallesi’nde oturan AKP Milletvekili Abdulmuttalip Özbek’in kardeşi Talat Özbek’in evinin önündeki aracı gece geç saatlerde kimliği belirsiz kişiler tarafından yakıldı. Araç kullanılamaz hale gelirken olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Van’ın Akküprü, Yüniplik ve Yüzüncü Yıl Üniversitesi kampusunda toplam 5 araç benzin dökülerek yakıldı. Olaydan sonra polis güvenlik önlemlerini sıklaştırırken bir kişi gözaltına alındı. ‘Mahalle baskısı’ Akbulut, böylesi bir durumun Türkiye’de ciddi tartışmalara, karışıklıklara yol açacağının altını çizerken, bunun “bir yandan laiklik ilkesini yok etmek, diğer yandan Kılık Kıyafet Devrimi’ni rafa kaldırmak” olduğunu belirtti. Akbulut, üniversitelerde türbanın serbest bırakılma Ural Akbulut Türban yasağını kaldırmak için MHP’nin tepkisini çekmek istemiyor Engelliler merkezi ? İstanbul Haber Servisi Şişli Belediye Başkanlığı Engelliler Koordinasyon Merkezi’nin (EKM) engelli yurttaşlara sağladığı rehabilitasyon hizmetleri, Belediye Ek Hizmet Binası’ndaki akşam yemeğiyle basına tanıtıldı. Engelli yurttaşların bilgisayar, ebru, resim, takı, müzik ve dans kursları görebildikleri merkezde ayrıca fizik tedavi ve bireysel eğitim hizmetleri veriliyor. Yurt çapında tüm engelli yurttaşlara açık olan EKM’nin başkanlığını Meral Gürtekin yapıyor. AKP, 301 değişikliğini bekletiyor ANKARA (Cumhuriyet risinin verilmesini gelecek haf nırı 3 yıldan 2 yıla düşürülürken Bürosu) Türk Ceza Yasası’nın talara bıraktı. AKP yöneticile bu suçlarda dava açılabilmesi (TCY) 301. maddesiyle ilgili ri, “Teklif hazır, ama Adalet için Adalet Bakanı’nın izin verdeğişiklik önerisini hazırlayan Komisyonu’nun gündemi yo mesi zorunlu olacak. 301. madAKP, üniversitelerde türban ya ğun, bir ara vereceğiz” diye ko de için planlanan değişiklik önerisi şöyle: sağını kaldırmak için uzlaştığı nuştular. TCY’nin 301. maddesinde “Türk milletini, Türkiye MHP’nin tepkisini çekmemek Cumhuriyeti Deviçin öneriyi bekletiyor. leti’ni, TBMM’yi, Yasa önerisinin, tür? Hükümetin 301. maddeyle ilgili Türkiye Cumhubanla ilgili anayasa deyasa önerisini, türbanla ilgili anayasa riyeti Hükümeğişikliğinin TBMM’den çıkarılmasından ti’ni, devletin yardeğişikliğinin TBMM’den sonra TBMM Başkangı organlarını, asçıkarılmasından sonra sunacağı keri veya emniyet lığı’na sunulması bekbelirtiliyor. teşkilatını alenen leniyor. aşağılayan kişi, alAKP, TCY’nin 301. maddesiyle ilgili değişikliği yi yapılacak değişiklikle, “Türk tı aydan iki yıla kadar hapis ne erteliyor. Hrant Dink’in lük” ibaresi “Türk milleti”, cezası ile cezalandırılır. Eleşölüm yıldönümüne denk getir “cumhuriyet” ibaresi de “Tür tiri amacıyla yapılan düşünmemek için değişiklik önerisi kiye Cumhuriyeti Devleti” ola ce açıklamaları suç oluşturni geçen hafta vermeyen AKP, cak. 301. maddenin ilk iki fık maz. Bu suçlarda kovuşturma bu kez de türban görüşmeleri rası birleştirilerek tek fıkra ha yapılabilmesi Adalet Bakanin tıkanmaması için yasa öne line getirilecek. Cezanın üst sı nı’nın iznine bağlıdır.” EMEKLİ TÜMGENERAL KULOĞLU ‘Bunların derdi Mustafa Kemal’ İZMİR (Cumhuriyet Bürosu) Emekli Tümgeneral Armağan Kuloğlu, anayasa taslağı çalışmasının ‘’ılımlı İslam’’ı getirmek için yapıldığını belirterek, “Türk Silahlı Kuvvetleri yeri ve zamanı geldikçe kendi düşüncelerini rejimin teminatı olarak açıklamak zorunda kalır” dedi. İzmir Atatürk Kültür Merkezi Adnan Saygun Salonu’nda düzenlenen “Anayasa Taslağı Çerçevesinde Temel Siyasi Kavramlar’’ konulu panel ve sempozyumda konuşan Emekli Tümgeneral Kuloğlu, anayasa taslağı çalışmasının Türk kamuoyuna tanıtılmadan Avrupa Birliği Parlamentosu’na tanıtıldığını ifade ederek “Mustafa Kemal bunların en büyük dertleri. Dincinin yanında bölücünün de önünü açmak isteyenler Türkiye’yi savunmasız bırakmak istemektedirler. Hazırlanan taslak dincilerden ve bölücülerden yanadır’’ diye konuştu. CUMHURİYET 06 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle