27 Aralık 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 19 NİSAN 2007 PERŞEMBE 14 KÜLTÜR kultur?cumhuriyet.com.tr Çocuklar Sezer’i müzikle uğurluyor Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ile Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası Paganini, Beethoven, Dvorak gibi ünlü bestecilerin yapıtlarını birlikte yorumlayacak Kültür Servisi 20 ve 21 la’ (solist: Hasan Gökçe Nisan günleri Ankara’da 23 Yorgun keman), P. SarasaNisan Ulusal Egemenlik ve te’dan ‘Navarra’, (solistler: Çocuk Bayramı dolayısıyla Alican Süner, Hasan Gökçok özel bir konser düzen çe Yorgun keman) ve ikinleniyor. Bu konserlerin ilki ci bölümde L. von Beethoçok özel bir anlam taşıyor: ven’dan ‘5. Senfoni 1. BöÇünkü bu konser Cumhur lüm’, N. Paganini’den ‘Mobaşkanı Ahmet Necdet Se ses Fantezi’ (solist: Cemal zer’in cumhurbaşkanı ola Ali viyolonsel), F. rak katılacağı son etkinlik Drdla’dan ‘Carmen Fanolacak. tezi’ (solist: Elvin Hoca Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Konser Salonu’nda 20 Nisan Cuma akşamı 20.00 ve 21 Nisan Cumartesi sabahı 11.00’de verilecek konserlerde, Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası ile Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası birlikte çalacaklar. Her iki orkestranın da şefliğini Ren Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası gim Gökmen üstleniyor. Doğuş Grubu’nun sosyal sorumluluk oluşumu, Türkiye’deki birçok konservatuvarın 9 15 yaş arası öğrencilerinden oluşan “Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası”, böylece Türkiye’nin en köklü orkestrası ve deneyim Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası li müzisyenleriyle bir araya gelmiş olacak. keman), E. Grieg’den Peerİki orkestra konserde Be Gynt Suit iki bölüm’ ile ethoven, Paganini, Dvorak Dvorak’dan ‘9. Senfoni gibi ünlü bestecilerin sevilen Yeni Dünya’dan 4. Bölüm’. yapıtlarını seslendirecekler. DÇSO, Ankara konseriBunlar G. Rossini’den ‘Hır nin ardından yıl içinde, temsız Saksağan Uvertürü’, E. muz ayında Samsun, ağusElgar’dan ‘Pump and Cir tos ayında Bodrum, eylül cumstance’, F. Tüzün’den ayında İstanbul ve Mardin’de ‘Esintiler 1. Bölüm’, F. von vereceği konserlerle, çağdaş Suppe’den ‘Hafif Süvari Türk çocuğunun sesini tüm Uvertürü’, Sarasate’dan Türkiye’ye yaymayı sürdü‘Introduction ve Tarantel recek. (0212 217 29 99) İldeniz Kurtulan yaşamını yitirdi Haber Merkezi “Küçük Karabalık’’ başta olmak üzere Samet Behrengi’den dilimize çevirdiği yapıtlarla çocukların gönüllerinde taht kuran jinekologdoktor, yazar, çevirmen İldeniz Kurtulan dün akşam İstanbul Haydarpaşa Numune Hastanesi’nde yaşama veda etti. Behrengi’nin yanı sıra Mehmed Guluzade, Resul Rıza, Anar, Elçin gibi tanınmış Azerbaycan yazarlarını Türkiye Türkçesine kazandıran İldeniz Kurtulan, “Amcam Hamlet’’ adlı romanın “DarwinEvrim Kuramı’’ (Ümit Kartoğlu ile birlikte) ve “Samet Behrengi’nin Yaşam Masalı’’ adlı yapıtların da yazarıdır. 1932 yılında Azerbaycan’ın Enzeli kentinde doğan Dr. Kurtulan’ın jinekoloji alanında da kitaplaşmış ürünleri bulunmaktadır. Ölümü edebiyat ve düşün çevrelerinde büyük üzüntü yaratan Dr. Kurtulan’ın cenazesi yarın Selimiye Camisi’ndeki ikindi namazından sonra Karacaahmet’teki mezarlığında toprağa verilecek. Inishmaan’ın Sakatı bugün, yarın ve cumartesi Taksim Sahnesi’nde Bir kötülükler güldürüsü ECE BAKTIAYA aklaşık bin yıl İngiliz sömürgesi olarak yaşamasına karşın gelenekleriY ni, kültürünü korumayı başarmış bir ülke İrlanda… Ahmet Levendoğlu’nun İstanbul Devlet Tiyatrosu’nda sahneye koyduğu ‘Inishmaan’ın Sakatı’ adlı oyun, ‘dünyanın ilk ve en uzun sömürge düzenini’ yaşayan İrlanda’da, Aran adalarının en büyüğü Inishmaan’da geçiyor. “Hiçbir şey ya da kişi göründüğü ya da düşünüldüğü gibi değildir” gerçeği üzerine kurulu oyun, masalsı anlatımı ve şaşırtmacalarıyla izleyiciyi sonuna kadar merakta bırakmayı başarıyor. Doğuştan sakat Billy’nin annebabasına ne olduğuyla ilgili bilinenlerle bilinmeyenlerin, iyi–kötü kavramlarının iç içe girdiği, Martin McDonagh’nın yazdığı ‘karanlık güldürü’, yazarın Aran Adaları Üçlemesi’nden biri. Üçlemenin diğer oyunları ise Kenter Tiyatrosu’nun önceki yıllarda sahnelediği ‘Inishmore’lu Yüzbaşı’ ve henüz dilimize çevrilmemiş olan ‘Inisheer’in Ölüm Perileri’. Ahmet Levendoğlu, “tiyatrodan beklenen, beklenmesi gereken her şeyin cömertçe sunulduğunu” söylediği oyunu seçme nedenini şöyle anlatıyor: ‘‘Neler bekleriz tiyatrodan? Usumuzu deşmesini, genişletmesini, yeni ufuklara, yeni düşüncelere kapılar açmasını bekleriz. Duygularımızı canlandırıp ayaklandırmasını, insanlığa ilişkin yeni bilgileri eğlenceli bir yolla aktarsın isteriz. Bu saydıklarımın hepsi bol bol olduğu için, benim için kusursuz bir oyun.’’ Sahnelediği tüm oyunlarda metne birebir uymayı vazgeçilmez bir koşul olarak gördüğünü belirtiyor Levendoğlu. Yönetmenin, oyunu kısaltmak amacıyla bazı bölümleri çıkarma hakkı olsa da mert, yufka yürekli bir erkek olarak görünen Babbybobby’nin şiddete yakınlığını sonradan keşfediyoruz. Köyün sakatı, hep ezilen Billy’nin de çıkarları adına birtakım tezgâhlar içine girdiği çıkıyor ortaya… Çizilen zikzaklarla ilgi ve heyecan ayakta tutuluyor. İlginin sürmesinin en önemli nedenlerinden biri oyunculukların başarısı hiç kuşkusuz. Atsız Karaduman, Hanife Şahin, Gılman Kahyaoğlu Peremeci, Seda Yıldız, H. Ergun Akvuran ve Sema Çeyrekbaşıoğlu gibi deneyimli oyuncuların yanında ‘Inishmaan’ın Sakatı’ ile profesyonel tiyatro yaşamına ilk adımı atan Deniz Gönenç Sümer (Billy), Pelin Gülmez (Helen) ve Mertcan Semerci’nin (Bartley) oyunculukları görülmeye değer. RLAN’DA DİLİNİ YİTİRDİ’ İrlanda insanını, hatta ondan da öte ada insanını doğru anlayabilmenin yolu, kültürünü ve dilini bilmekten geçiyor. Oyunun aynı zamanda çevirmeni olan Ahmet Levendoğlu, son bin yıl İngiltere’nin baskısı altında yaşayan İrlanda’nın ulusal kimliğini ve kültürünü koruyabildiğini, ancak dilini büyük ölçüde yitirdiğini belirtiyor. ‘‘Bin yıl önce kendi dilleri olan İrlandalılar, zamanla İngilizce konuşmak zorunda kalmışlar. Ama, kendi kültürel özelliklerini bu dile bir bakıma aşıladıkları için, İngilizce İngilizce olmaktan çıkıp İrlanda’da konuşulan bir İngilizce türüne dönüşmüş. O nedenle çevirmenin işi çetin. Çünkü İrlanda’da konuşulan bu dil bozuk, aykırı ve ayrıksı bir İngilizce. Bunu çeviriye doğru yansıtmak gerekiyor.’’ Yönetmen yardımcılığını Mehmet Ali Kaptanlar’ın yaptığı oyunda, sahne ve giysi tasarımı Ali Cem Köroğlu, ışık tasarımı Önder Arık imzası taşıyor. BBT’de 23 Nisan ? Kültür Servisi 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri çerçevesinde Yunus Emre Kültür Merkezi’nde 22 Nisan saat 20.00’de “Harika Parmaklar Klasik Müzik” ile “Genç Atatürk Korosu”nun sunacağı müzik ve şiir gecesi Bakırköy Belediye Başkanlığı ve Bakırköy Kadın Meclisi Başkanlığı’nın katkılarıyla yapılacak. 23 Nisan günü saat 11.00’de ‘Barış Yaprakları’ adlı oyun Anadolu Meydan Sahnesi’nde, Acıbadem Sanat Evi’nin ‘Pinokyo’ adlı oyunu da 14.00’te BBT Yunus Emre Kültür Merkezi Turhan Tuzcu Sahnesi’nde ücretsiz olarak sahnelenecek. ‘İ ‘I nishmaan’ın Sakatı’ adlı oyunu Ahmet Levendoğlu yönetiyor. Güneşin Sofrası’nda karma sergi ? Kültür Servisi Güneşin Sofrası Kooperatifi, 21 Nisan’a dek iki ressamın karma sergisine ev sahipliği yapıyor. Gagavuzya doğumlu ressam Dimitri Savastin ile Türkiye’den Yavuz İşler, bu sergide son dönem çalışmalarından seçtikleri yapıtları bir araya getiriyorlar. Rusya ve Kanada’da ödüller alan Savastin’in yapıtları, yurtdışında özel ve kurumsal koleksiyonlarda da yer alıyor. Çalışmalarını İstanbul’daki atölyesinde sürdüren İşler de, yurtdışında tanınan ve çeşitli koleksiyonlarda yapıtları bulunan bir sanatçımız. (0 212 253 04 95) ekleme hakkının olmadığı kanısında. Bir de oyunun özünde güldürü olduğunu unutmamak gerekiyor ona göre: ‘‘Yazarın kendisi ‘kara güldürü’ değil ‘karanlık güldürü’ diyor. ‘Bütün kötülüklerle bile güldürü iç içe girebilir’i anlatıyor. McDonagh’ın oyunlarının en önemli özelliklerinden biri budur. İnsanoğlunun şiddete dayalı olumsuz hallerini çok keskin bir güldürü içine oturtabilmesi.’’ Oyun süresince gerçek, yanıltıcı boyutlarıyla gösteriliyor, masallarda olduğu gibi... Sonuna kadar beklentilerinizi ayakta tutmanın ötesinde gıdıklıyor, soru sormanızı sağlıyor. Oyun boyunca en karanlık karakter olan Johnnypateenmike, birden Billy’yi kurtaran, tedavi ettiren kahraman olarak çıkıyor karşımıza. Kaba saba ama Pınar, geleceğin ressamlarını arıyor ? Kültür Servisi 26 yıldır düzenlenen “Pınar Resim Yarışması” bu yıl da devam ediyor. Elemeler sonucunda, tüm illerden gelen resimlerin değerlendirilmesiyle her bölgeden 3’er kişi olmak üzere toplam 21 asil ve 21 yedek öğrenci seçilecek. Konunun serbest olduğu yarışmaya, istenen resim ve boya malzemesi kullanılarak 25 cm x 35 cm veya 35 cm x 50 cm ölçülerindeki resim kâğıdına yapılmış, istenilen sayıda resimle katılınabilir. Sonuçların 1 Haziran 2007 tarihinde “www.pinar.com.tr” web sitesinde yayımlanacağı yarışmaya son katılım tarihi 18 Mayıs. 26. YILINDA İZLEYİCİ REKORU KIRDI Festivalin ardından Kültür Servisi Akbank sponsorluğunda İstanbul Kültür Sanat Vakfı tarafından düzenlenen 26. Uluslararası İstanbul Film Festivali, 15 Nisan Pazar günü sona erdi. Festival 26. yılında izleyici rekoru kırdı. İki hafta boyunca festivali biletli ve davetiyeli olarak toplam 170 bin kişi izledi. İstanbul Film Festivali’ni geçen yıl 150 bin sinemasever izlemişti. İki hafta boyunca 6 sinemada 485 seansta 237 filmin gösterildiği İstanbul Film Festivali’nde 124 seansın biletleri tükendi. Özellikle hafta içi 2.50 YTL’ye olan gündüz seansları sinemaseverlerin büyük ilgisiyle karşılaştı. Festivalde “Akbank Galaları”, “NTV Belgesel Kuşağı”, “Canlandırma Sineması”, “Dünya Festivallerinden” ve “Bağımsız Bir Ruh: Gus van Sant” bölümleri de büyük ilgi gören bölümler arasındaydı. Festivalin Ulusal Yarışma Bölümü’nde “Yılın En İyi Türk Filmi” ödülü için yarışmak üzere 30’a yakın film başvurusu yapıldı. Ulusal Yarışma kapsamında, seçici kurulun karşısına çıkan 16 Türk filmi hem sinemaseverlerden, hem de yabancı film eleştirmenlerinden büyük ilgi gördü. Daha önce gösterime çıkmasına karşın İklimler, Mutluluk, Eve Dönüş, Mavi Gözlü Dev, Kader, Sis ve Gece filmlerinin biletleri tükendi. Festivalde yönetmen ve oyuncuların katılımıyla gerçekleşen 61 film gösterimi sinemaseverlerden büyük ilgi gördü. Film yönetmen ve oyuncularının filmlerinin gösterimi öncesinde seyirci karşısında yaptıkları sunumlarve gösterim sonrası yaptıkları soru cevap bölümleri de seanslara olan ilgiyi artırdı. Ayrıca festival kapsamında sergi ve söyleşiler de düzenlendi. Dünya basını da her yıl olduğu gibi bu yıl da İstanbul Film Festivali’ne büyük ilgi gösterdi. Uluslararası İstanbul Film Festivali, gelecek yıl yine nisan ayında İstanbullu sinemaseverle buluşacak. Ruhi Su belgeseli gösterimi ve söyleşi Kültür Servisi Osmanlı Bankası Müzesi Sineması’nda bugün saat 19.00’da “Ülke ve Dünya Tarihinden Öyküler” etkinlikleri çerçevesinde Hilmi Etikan’ın yönetmenliğini yaptığı “Ruhi Su” belgeseli gösterilecek. Gösterimin ardından, yazar ve çevirmen Bertan Onaran, “Ruhi Su ve Onurlu Yaşam” konulu bir söyleşi yapacak. (0 212 334 22 70) CUMHURİYET 14 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle