19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5 MART 2007 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER CHP Genel Başkan Yardımcısı Selvi, hükümetin halkı yanıltmaya devam ettiğini söyledi 5 ‘Türkiye yağmalandı’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Selvi, “AKP iktidarında Türkiye fırsat değil, fırsatçılar ülkesi oldu ve uyum içinde yağmalandı” dedi. AKP’nin 4 yılı aşkın iktidar süresini “çalışarak değil, çatışarak geçirdiğini, ekonomiyi üreterek, yaparak değil, kaynakları satarak çökerttiğini” vurgulayan Selvi, “Halk sandıkta AKP’nin yaptıklarının hesabını soracak ve AKP Yüce Divan’da hesap verecektir” açıklamasını yaptı. Siyasetçi ‘Arayışta’! Nuri Öztürk gibi isimler partiden Başkentte hem merkez sağ, hem koparken, yeni vitrin arayışları ile sol hem de Rahşan Ecevit’in ilgili olarak “Baykal’ın yeni ifadesiyle sağlısollu dinazor takımı” başlığıyla “yeni oluşum”, “arayış”, bazı haberler basına “birleşme” “ittifak” yansıdı. Eski YÖK girişimleri sürüyor. DSP Başkanı Kemal Gürüz ile odaklı bütünleşme TESK Başkanı Derviş arayışlarında “niyet, Günday’ın da aralarında temenni” var, ama somut bulunduğu bazı isimlerin adım yok. DİSK CHP vitrinine çıkacağı önderliğindeki 10 Aralık öne sürüldü. CHP lideri Hareketi ile SHP’nin DSP Deniz Baykal, MYK çatısı altında birleşmesi toplantısında bu haber ve formülleri kolay yaşama Ercan Karakaş yorumlara tepki gösterdi. geçmiyor. DSP’nin kapıları Baykal, “Herkes kendine SHP’ye kapalı. Bazı göre haber üretiyor. isimlere de DSP yönetimi Ondan sonra ona bağlı kolay geçit verecek gibi yorum yapıyor. Hiçbirinin görünmüyor. Geçmişte aslı astarı yok. Biz bir DSP’den istifa eden Şişli partiyiz, herkes ile temas Belediye Başkanı eder herkes ile Mustafa Sarıgül, konuşunuz. Ama buradan DSP’den ihraç edilen hareketle ‘şuna şu adaylık Rıdvan Budak gibi veriliyor’ gibi bir şey söz isimlere parti yönetimi sıcak bakmıyor. DSP’de Mustafa Sarıgül konusu değil. Kimseyle bu anlamda bir son seçimler öncesinde görüşmemiz olmamıştır” yaşanan Hüsamettin dedi. ÖzkanKemal Derviş Merkez sağda ise Mesut depremi sırasında Yılmaz siyasete dönüş partiden ayrılan bazı yolunu zorluyor. Eski isimler de, yönlerini Cumhurbaşkanı yeniden DSP’ye çevirmiş Süleyman Demirel görünüyor. Ancak, kapılar arayışların içinde, ancak kolay açılacak gibi değil. çok renk vermiyor. DSP yöneticileri bazı Cumhurbaşkanlığı isimleri “hain” diye seçimlerinden sonra niteliyor. Rahşan Ecevit’in gelişmelerin hızlanacağı de bu kişilere kesinlikle Rıdvan Budak mesajları veriyor. DYP ile geçit vermeyeceği Anavatan Partisi’ni tek çatı altında vurgulanıyor... birleşme girişimleri DP çatısı DSP odaklı arayışlardan sonuç altında birleştirme formüllerinin çıkmayacağı görüşünde olanların yaşama geçmesi de kolay gözü ise CHP’de. Kulislerde Ercan görünmüyor. Mesut Yılmaz’ın gözü Karakaş, Seyfi Oktay gibi bazı Hikmet Çetin’de. Çetin de, siyasetçilerin CHP’ye sıcak gelişmeleri yakından izliyor. Eğer mesajlar verdiği konuşuluyor. Bu bu formüller yaşama arada, Mehmet Ali Bayar, İlhan geçirilemezse, Mesut Yılmaz Kesici, Sümer Oral gibi bazı siyasete “tek başına” dönmeye isimlerin CHP’den aday olabileceği hazırlanıyormuş. “Millete olan haberleri CHP içinde tartışma borcunu ödemek” için Rize’den yarattı. Son seçimlerde CHP bağımsız aday olarak “vitrin”ine çıkan Kemal Derviş, parlamentoya girecekmiş... Zülfü Livaneli, Yaşar ? CHP’li Cevdet Selvi, AKP’nin 4 yılı aşkın iktidar süresini çalışarak değil, çatışarak geçirdiğini öne sürdü. Selvi, “Halk sandıkta AKP’nin yaptıklarının hesabını soracak ve AKP Yüce Divan’da hesap verecektir” dedi. Selvi, dün yaptığı yazılı açıklamada, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve kurmaylarının seçimler yaklaşırken pembe tablolar çizerek halkı yanıltma, oyalama kampanyasına hız verdiklerini kaydetti. Halkın gözüne baka baka “Fırsatlar ülkesi Türkiye”, “Türkiye güven ve istikrar ülkesi oldu”, “Yabancı sermaye kuyrukta bekliyor” diye övünüldüğüne dikkat çeken Selvi şu görüşleri dile getirdi: “Ancak seçimde bu eskimiş yöntemler halkı kandırmaya yetmeyecektir. Artık yurttaşlarımız 4 yılı aşkın süreyi büyük bedeller ödeyerek, sıkıntılar içinde yaşayarak görmüştür. Bu acı gerçekleri düşünerek tercihini yapacak ve kendi ülkesine sahip çıkacaktır. AKP’nin 4 yılı aşkın iktidar süresini çalışarak değil, çatışarak geçirdiğini, ekonomiyi üreterek, yaparak değil, kaynakları satarak çökerttiğini üzüntüyle izlemiştir. Fırsatlar ülkesi, güven ve istikrar ülkesi Türkiye söylemlerinin ne anlama geldiğini iyice kavramıştır. Fırsat değil, AKP iktidarında Türkiye’nin fırsatçılar ülkesi olduğunu, güven ve istikrarın kimler için geçerli hale geldiğini her alanda, her olayda açıkça görmüştür. Fırsatın, güvenin ve istikrarın kendi ülkemiz adına, kendi halkımız yararına değil yabancı ülkelerin, işbirlikçilerin, emperyalist odakların çıkarına olduğu net bir biçimde ortaya çıkmıştır.” Cevdet Selvi, “Halk sandıkta bunların hesabını soracak, AKP Yüce Divan’da hesap verecektir. Artık halkın ve Türkiye’nin tahammülü kalmamıştır” açıklamasını yaptı. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART ZEKİ SEZER: Evren: “Biz tartışma kültürüne sahip değiliz. Böyle bir fikir atılmış ortaya. Bunun iyi tarafını da kötü tarafını da savunanlar olur. Bu bir düşünce özgürlüğü.” Kaygı duymayan kalmadı BURSA (Cumhuriyet) DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, Türkiye’nin ulusal bütünlüğü ve birliğinin, AKP iktidarı döneminde büyük tehlike altında olduğunu vurgulayarak “4 yıl önce ulusal birlikle ilgili kimse kaygı duymazken bugün kaygı duymayan bir kişi bile kalmadı” dedi. Sezer, partisinin Bursa il kongresinde AKP hükümetine yüklendi. AKP iktidarının Türkiye’yi AB üyesi yapmak kandırmacasıyla ödün üstüne ödün verdiğini, bu tutumun ulusal bütünlüğün tehdit altına girmesine yol açtığını belirten Sezer, “Güneydoğu Anadolu’nun uydurma devletlerin içinde gösterildiği haritalar, resmi görevliler ve askerlerin önüne konuluyor. Buna karşılık, Başbakan’ın sesi, gıkı çıkmıyor. Başbakan’ın sesi, derdini anlatan çiftçiye çıkıyor. Barzani’nin tehditleri karşısında sus pus oturuyor’’ diye konuştu. Perinçek İsviçre’de ? İstanbul Haber Servisi İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek, İsviçre’de Ermeni soykırımı iddialarını reddetmesi nedeniyle hakkında açılan davaya katılmak üzere dün Atatürk Havalimanı’ndan Zürih’e hareket etmeden önce “Soykırım yalanını inkâr edenleri cezalandıran yasayı İsviçre’de kaldıracağız” dedi. Mahkemede 90 kilogram ağırlığındaki belgeleri sunacaklarını ifade eden Perinçek, KKTC’nin 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın başkanlığında 164 kişinin bugün Lozan’da olacağını anlattı. 340 bin imza destekli yasa önerisi TBMM’de hükümetten gelen tasarılar dışında, milletvekillerinin verdiği yasa önerilerinin yasalaşması pek nadir görülür. Hele ki muhalefet milletvekili iseniz, bu neredeyse olanaksızdır. Bebeklere cinsel istismarda bulunan kişilerin ağırlaştırılmış ömür boyu hapisle cezalandırılmasına yönelik bir yasa önerisi hazırlayan CHP İzmir Milletvekili Canan Arıtman, zorlu bir mücadele yürüttü. Arıtman, önce internet sitesinde bir anket yaptı. Ankete katılan 341 bin 500 kişiden 340 bin 544 kişi öneriye destek verdi. Bununla da yetinmeyen Arıtman, barolara başvurarak önerisine destek istedi. Ankara, İstanbul, Kırıkkale, Kocaeli, Antalya, Kırşehir, Adıyaman, Ordu, Çorum, Bolu, Sinop, Van, Tokat, Zonguldak, Balıkesir ve Tunceli baroları Arıtman’a önerisini destekleyen yazılar gönderdi. Hatta bazı barolar, illerinin milletvekillerine mektup göndererek Arıtman’ın önerisine destek vermelerini istedi. Arıtman, anket sonuçları ve baroların destek yazılarıyla birlikte önerisini Adalet Bakanı Cemil Çiçek’e sundu. Ancak Arıtman’ın tüm bu çabaları sonuç vermedi. Çiçek, yasa önerisine “zaten bu tür suçlara 22.5 yıla kadar hapis cezası verildiği, önerilen düzenlemenin suç ve ceza orantısını bozabileceği, cezaların yüksek olmasının suç işlenmesini caydırmadığı” gerekçesiyle olumsuz görüş bildirdi. Arıtman, Çiçek’in bu tavrına tepki gösteriyor: “Türkiye’de 26 milyon çocuktan 10 milyonu cinsel suç mağduru durumunda. Bu çocukların yüzde 70’i, 10 yaşın altında. Nasıl koruyacağız çocuklarımızı? Hükümet ve Adalet Bakanı’nın, 10 milyon çocuğu cinsel istismardan koruyacak bir önerisi var mı? Konuyla ilgili araştırma önergesi verdik, 3 ay geçmesine karşılık hiçbir şey yapılmadı. Çocuklarımız küresel ısınma kadar önemli değil mi? Bu hükümet döneminde çocuklarımız Allah’a emanet. Zaten ‘9 yaşında çocukla evlenilebilir’ dünya görüşünden daha fazla ne bekleyebiliriz?” [email protected] Özür: Musa Kart’ın dünkü gazetemizin 15. sayfasındaki ile 5. sayfadaki karikatürü mükerrer yayımlanmıştır. Bu teknik hatadan dolayı özür dileriz. Yula’dan Erdoğan’a ? ANKARA (AA) SHP Genel Saymanı Memet Yula, “Düşüncenin ve ifadenin önündeki engelleri kaldırmamak, buna direnmek solcu ve sosyal demokrat anlayışla bağdaşmaz’’ dedi. Yula, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “Batı’da sosyal demokratları yanımıza alıyoruz da Türkiye’deki sosyal demokratları yanımıza alamıyoruz’’ sözünü SHP olarak kabul etmediklerini belirtti. Kadınlardan barış çağrısı Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle İstanbul ve Ankara’da düzenlenen mitinglerde binlerce kadın, sosyal yıkımın en çok işçi ve emekçi kadınları etkilediğine dikkat çekti İSTANBUL / ANKARA (Cumhuriyet) “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” nedeniyle Ankara’da Sakarya Caddesi’nde, İstanbul’da Çağlayan Abidei Hürriyet Meydanı’nda ve Kadıköy İskele Meydanı’nda yapılan mitinglerde binlerce kadın “emperyalizme, şovenizme ve şiddete karşı birlik, mücadele ve barış” çağrısı yaptı. Kadınlar 8 Mart’ın resmi tatil günü olması istenirken miting alanlarına giren kadınlara, kadın polisler tarafından kırmızı karanfil verildi. Aralarında Amargi, Demokratik Özgür Kadın Hareketi, SDP, SHP, ÖDP, EMEP, EHP, DİSK, KESK, Mor Çatı, Lambda İstanbul, Halkevleri, Barış Anneleri İnisiyatifi’nin de bulunduğu 8 Mart Kadın Platformu’nun Çağlayan’da gerçekleştirdiği miting saat 11.00’de PERPA’nın önünde başladı. Binlerce kadın, kortejler oluşturarak “Savaşa, yoksulluğa, şovenizme, şiddete karşı kadınlar örgütlü mücadeleye” pankartı arkasında zılgıtlarla, halaylarla Abidei Hürriyet Meydanı’na doğru saat 13.00 sıralarında yürüyüşe geçti. Abidei Hürriyet Meydanı’nda toplanan kadınlara seslenen sinema sanatçıları Nur Sürer, Jülide Kural ve Meltem Savacı, hep bir ağızdan “Bugünden yarına yaşamımızı ellerimize almak için yaşasın 8 Mart, yaşasın kadınların örgütlü mücadelesi! Özgür yarınlar özgür kadınlarla gelecek” diye haykırdı. Miting alanını dolduran yüzlerce Demokratik Özgür Kadın Hareketi üyesi kadın, renk ? KOCAELİ (AA) Kocaeli’nin Kandıra ilçesinde meydana gelen trafik kazasında ağır yaralanan, Kandıra Devlet Hastanesi’ndeki müdahalenin ardından Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’ne kaldırılan Kandıra Kaymakamı Mehmet Sarıcan’ın (40), müdahaleye rağmen hayatını kaybettiği öğrenildi. Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Demirci, Sarıcan’ın hastaneye getirildiğinde kalbinin ve solunumunun durmuş olduğunu belirtti. Kandıra Kaymakamı’nın kullandığı 41 N 1883 plakalı otomobil ile karşı yönden gelen 34 AUM 15 plakalı kamyonet çarpışmış, Sarıcan, kızı, kızının arkadaşının da aralarında bulunduğu 6 kişi yaralanmıştı. Fotoğraf: SERKAN YILDIZ Kaymakam kurtarılamadı Fotoğraf: UĞUR DEMİR Yer misin, yemez misin? TBMM Genel Kurulu’nda, geçen hafta Yaş Meyve ve Sebze Üreticilerinin Sorunlarını Araştırma Komisyonu’nun raporu görüşüldü. Görüşmeler, iktidar ve muhalefet milletvekileri arasında renkli tartışmalara sahne oldu. AKP Grubu adına kürsüye gelen Hatay Milletvekili İsmail Soylu, çiftçinin halinden memnun olduğunu söyleyince, tartışmalar başladı: Ali Arslan (Muğla): Köylüler onun için mi ağlıyor? İsmail Soylu: Ben yıllarca bunun hem üretimini hem de ihracatını yaptım, ithalatını yaptım, hem sanayisini şu anda yapıyorum. Süleyman Sarıbaş (Malatya): Polatlı’da 500 dönüm soğan ektiğini de biliyoruz. İsmail Soylu: Yahu, her sene ben Polatlı’da soğan da ekiyorum... Yani, sadece Polatlı’da değil, Türkiye’nin her yerinde üretimini de yapıyorum. Süleyman Sarıbaş: Allah’ın “yürü kulum” dediklerindensin. Senin gibi bir tane çiftçi var Türkiye’de. İsmail Soylu: Ama, şu anda Türkiye’de soğan üreticisi de memnun, patates üreticisi de memnun, çünkü, 400 bin liraya yerinde gidiyor. Ali Arslan: Yemiyorlar, yemiyorlar. Sen ne söylersen söyle, yemiyorlar. İsmail Soylu: Yoo, yoo yiyorlar. Yemeseler, bu paraya köylüden verip de tüccarlar almaz. Ali Arslan: Bu palavraları yemiyorlar. Süleyman Sarıbaş: Reklamınız da var: Yersen! İsmail Soylu: Bu millet bunu güzel güzel yiyor, kimse gıdasından da kalmıyor, kimse ihtiyacından da kalmıyor. Yaşar Tüzün: (Cep telefonunu göstererek) İsmail mesaj geldi, çiftçi “Bizimle alay etmesin, bizimle alay ediyor kürsüden” diyor. Ahmet Işık: (Cep telefonunu göstererek) Yaşar Bey, “Mesajı biz göndermedik” diyorlar. Çağlayan ve Kadıköy’de bir araya gelen binlerce kadın şiddete karşı örgütlü mücadele çağrısı yaptı. li yöresel kıyafetleri ile dikkat çekti. “Sağlığın sağlığımızdır” pankartı taşıyan kadınlar, sık sık terör örgütü lideri Abdullah Öcalan lehine slogan attı. Birleşik mücadele Kadıköy İskele Meydanı’nda kadın kuruluşları ve demokratik örgütlerinin “Kadınlar emperyalizme, şovenizme, sömürüye ve ezilmeye karşı birleşik mücadele”ye söylemiyle düzenledikleri mitinge kadınerkek yaklaşık 10 bin kişi katıldı. Slogan ve konuşmaların yanı sıra kadınlar üzerindeki baskılara zincirler, siyah çarşaflar, tencerelerle dikkat çekilirken zılgıtlar, tefler, davullarla miting şenlik havasında geçti. Kamu Emekçileri Sendikaları Konfe derasyonu’na üye kadınlar, TekstilSen, Emekçi Kadınlar Derneği, Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu (BDSP), Demokratik Kadın Hareketi, Belediyeİş Sendikası 2 No’lu Şube, Haklar ve Özgürlükler Cephesi, Ezilenlerin Sosyalist Platformu (ESP), Emekçi Hareket Partili Kadınlar ve çeşitli dergi çevrelerinin desteklediği miting, Tepe Nautilus önünden yürüyüşle başladı. Kortej, “Şiddete, yoksulluğa, yozlaşmaya karşı kadınlar mücadeleye’’, “Anasın, işçisin, dünyayı istemelisin”, “Kadının kurtuşu devrimde, sosyalizmde’’, “Her alanda kadınerkek eşitliği için yürüyoruz’’, “Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’’ yazılı pankart ve dövizlerle İskele Meydanı’na ulaştı. Yapılan açıklamada, sosyal yıkımın en çok işçi ve emekçi kadınları etkilediğine dikkat çekildi. Grup Yorum, Grup Munzur, Grup Vardiya’nın verdiği konser, dinleyenler tarafından beğeniyle dinlenirken, söylenen işçi marşlarına hep birlikte eşlik edildi. Ankara’da yürüyüş Ankara’da Sakarya Caddesi üzerinde buluşan sivil toplum kuruluşlarının üyeleri Abdi İpekçi Parkı’na kadar yürüdü. Ortak basın açıklamasında, “dünyada kadına yönelik cinsel, ulusal ve sınıfsal sömürünün sona ermesi ve 8 Mart’ın ücretli izin günü ve resmi tatil ilan edilmesi’’ istendi. Türey Köse, Emine Kaplan [email protected] CUMHURİYET 05 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle