12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9 ŞUBAT 2007 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER AB KOMİSYONU ÖNERİ HAZIRLADI 3 Turhan Selçuk SÖZ ÇİZGİNİN GENİŞ AÇI HİKMET BİLA Çevreye karşı suça ağır ceza ? Tasarıda bilinçli olarak işlenen ve insanlara, çevreye ciddi zarar veren suçların 5 ila 10 yıla kadar hapsi öngörülüyor. ELÇİN POYRAZLAR Yeni Oyun Eski Oyuncak Bir ‘kuşatma’dan söz edince, kimileri rahatsız oluyor. ‘Paranoya’ ile suçluyor. Kuşatmayı somut verilerle ortaya koyunca da, ‘’Evet ya, öyleymiş’’ diyerek hatadan dönmek yerine, ‘’Siz de kabul edin kuşatmacıların isteklerini.. olsun, bitsin’’ diyorlar. Orada söz bitiyor. Türkiye Cumhuriyeti’nin Dışişleri Bakanı Amerika’ya gidiyor. Temsilciler Meclisi Başkanı ile, Savunma Bakanı ile görüşmek istiyor. Randevu vermiyorlar. Ve Dışişleri Bakanı, Amerika’ya gidecek olan Türkiye Büyük Millet Meclisi heyetine haber gönderiyor: ‘’Siz de gelmeyin, burada insana randevu vermiyorlar.’’ Randevu vermiyorlar, çünkü ‘Ermeni tasarısı’ Amerika Meclisi’nin gündemindedir. Tahmin, bu kez tasarının kabul edileceği yönünde. Kabul edilir mi? Hem de nasıl edilir. Kuzey Irak’la ilgilenmeye devam edersen.. Teröre karşı yardım istemeye devam edersen.. Kerkük’le ilgili uyarılarına devam edersen.. edilir. Hem de katmerli... ‘Ermeni soykırımı’nın üzerine bir de ‘Yahudi soykırımı’nı ekler, Naziler’in yaptığı soykırımdan da seni sorumlu tutar, öyle kabul ederler. Duble... Yok, bu isteklerinden vazgeçersen.. Irak’ta muhatap olarak Barzani’yi kabul edersen.. Sana yönelik terörü değil de Amerika’ya yönelik terörü öncelikli tehdit olarak görürsen.. Karadeniz’in Amerikan devriyesine açılmasına engel olmazsan.. Belki bir şeyler yapılabilir. Hani, imza aşamasında... Tıpkı Kıbrıs’ta olduğu gibi... Ben istersem bölünmüş, savaş durumunda olan Kıbrıs’ı tam üye yaparım. Sana da her türlü yalanı söylerim. Sen de bu devleti tanırsın. Rum yönetimini tanımazsan, limanlarını ve havaalanlarını Rumlara açmazsan, Kıbrıs’tan askerlerini çekmezsen... Üyelik müzakerelerini askıya alır, ‘Ermeni soykırımı’nı meclislerimizden teker teker geçirir, hatta, ‘Ermeni soykırımı olmamıştır’ diyeni de hapse atarım... ??? Türkiye’de aydın geçinen çok kişi, bu ikili kıskacın hâlâ farkında değil. Birçoğu saf. Ve hâlâ, yeni ‘uluslararası konjonktür’ çerçevesinde Türkiye’yi ‘yeniden biçimlendirme’ iddiasındaki ‘siyaset mühendisleri’nin kuyruğuna takılmış gidiyorlar. Ve hâlâ, 301’inci maddenin kaldırılmasıyla ya da Rum yönetiminin tanınmasıyla AB yolunun açılacağına, Kürt yönetiminin tanınmasıyla da Amerika ile dostluğun pekişeceğine inanıyorlar. 21’inci yüzyılın en büyük stratejik oyunlarından biri Türkiye üzerinde oynanıyor. Bir yanda Kuzey Irak, bir yanda Kıbrıs. Ve ikisinin ortasında devamlı sallanan Ermeni sopası. Ve anlaşılan, sonuç alıncaya kadar da ne kıskacı sıkıştırmaktan vazgeçecekler ne de o sopayı sallamaktan. Kuşatma bu. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni kuşatan iki başlı ejderha, ateşler saçarak sokulurken, bizimkiler, hâlâ içerde ‘derin devlet’ arıyorlar. İyi oyuncak. Eski oyuncak. [email protected] BRÜKSEL Küresel ısınmaya karşı mücadeleye hız veren Avrupa Birliği, çevre kirliliğine yol açan faaliyetleri de suç kapsamına almaya hazırlanıyor. AB Komisyonu’nun üye ülkelerde çevreye verilen büyük zararlara hapis ve para cezası getiren yasa önerisini bugün sunması bekleniyor. Komisyonun hazırladığı öneriye göre bilinçli olarak işlenen ve insanların yaşamlarını kaybetmelerine yol açan ve çevreye ciddi zarar veren suçların 5 ila 10 yıla kadar hapisle cezalandırılması öngörülüyor. Aynı şekilde çev reye benzer zararlar veren kişiler, kuruluşlar veya şirketlere 300 bin Avro ila 1.5 milyon Avro’ya kadar para cezası getirilebilecek. Atıkların yasadışı yollarla taşınması, zehirli maddelerin hava, su ve toprağa karıştırılması, türü tükenmekte olan hayvanların yasadışı ticareti, insan sağlığına ve çevreye büyük zararları olan diğer suçların da bu yasa önerisi kapsamında ele alınması öngörülüyor. Çevre suçlarına yönelik ceza yasalarının üye ülkelerde büyük farklılık gösterdiğini dile getiren AB kaynakları, tasarıyla AB çapında bu yasaların uyum içine gireceğini söylediler. TEKNOLOJİ VE İNSAN.. Üç yılda kuraklık had safhaya çıkacak. 2007 baharında orta seviyedeki kuraklık yazın alarm verecek Anadolu için tehlike çanları BAKAN GÜLER: 800 milyon ton kömür rezervi bulundu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, “Su akar Türk bakar lafını değiştirmeyi düşünüyoruz. Bu konudaki hedefimiz 2023 yılıydı ama bunu 10 yıl öne çektik. 2013’te sularımızın son damlasını kullanır hale gelmiş olacağız” dedi. Güler ayrıca, 800 milyon tonluk kömür rezervi bulunduğunu da açıkladı. AKP Sinop Milletvekili Mustafa Öztürk dün TBMM Genel Kurulu’nda yenilenebilir enerji kaynaklarıyla ilgili gündem dışı bir konuşma yaptı. Bu konuşmayı yanıtlayan Güler, bakanlık olarak Türkiye’nin doğal enerji kaynaklarının envanterini çıkardıklarını söyledi. Güler, kömürde 800 milyon tonluk bir rezerv bulduklarını, Trakya’da da gelecek vaat eden yüksek rezervler tespit ettiklerini açıkladı. Güler, yasalaştırmayı hedefledikleri Enerji Verimliliği Yasa Tasarısı ile yenilenebilir enerji yasasında yapılacak değişiklikten 300 kadar sektörün etkileneceğini ve daha az enerji tüketen çamaşır, bulaşık makinesi gibi cihazların üretileceğini kaydetti. LONDRA (AA) Londra Üniversitesi’nde (University College London) bir çalışma birimi, dünyanın hemen her yerine ilişkin yaptığı kuraklık tahminlerini, internet üzerinden yayımlıyor. Buna göre bahar aylarında Türkiye’nin batı kesiminde “az” düzeyde seyredecek olan kuraklık, İç Anadolu’da “orta düzeyde” görülecek. 2007 yazında ise Türkiye’nin batı ve İstanbul’un da içinde bulunduğu, özellikle yurdun kuzeybatı kesimlerinde kuraklık “had safhada” yaşanacak. Aynı dönemde İç Anadolu’da kuraklık “azorta” düzeyde yaşanırken Doğu Anadolu ise “ortaşiddet li” kuraklıkla karşı karşıya kalacak. Jeoloji Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Yrd. Doç. Dr. Tahir Nalbantçılar, haritadaki verilerin İç Anadolu’ya özgü çarpıcı tahminler içerdiğini vurguladı. Nalbantçılar şunları kaydetti: “Veriler, dikkat çekici bir şekilde önümüzdeki 1 yıl içinde İç Anadolu Bölgesi’nin ‘azorta’ derecede kuraklık yaşayacağını, 2 yıl sonra ‘az’ düzeyinden ‘şiddetli’ düzeyde kuraklığa ulaşacağını, 3 yıl sonra ise kuraklığın ‘az’dan ‘had safhada kuraklık’ düzeyine çıkacağını gösteriyor. Bu da kuraklık konusunda bizi bekleyen tehlikeyi, bir an önce özellikle bölgede su tasarrufuyla ilgili atılması gereken adımların aciliyetini gösteriyor.” URAKLIK TÜRLERİ Az Kuraklık: Kuraklığa gidiş var. Bitkilerde kısa süreli kuruma ve büyüme yavaşlaması, çok yavaş su açığı verilmesi. Orta Derecede Kuraklık: Nehirler, göller veya kuyularda düşük derecede bazı su eksikliklerinin gelişmesi, gönüllü olarak su kullanımında kısıtlama yapılması, talep edilmesi. Şiddetli Kuraklık: Yeşillikler K ve bitkilerde kayıpların başlaması, su kıtlığının başlaması. Had Safhada Kuraklık: Büyük yeşillikler ve bitkilerde kayıpların olması, had safhada yangın riski. Yaygın su kıtlığı. Olağanüstü Kuraklık: Bitkilerde büyük kayıplarının olması. Olağanüstü yangın riski, göl, nehir ve derelerde su kıtlığı. Haritalarda koyu renk “tehlike”, açık renkse yağış konusunda “sorun yok” masajını veriyor. “http://drought.mssl.ucl.ac.uk” internet adresinden bu siteye girip, kuraklıkta son durum tahminleri günlük öğrenilebilir. RTÜK’ten ‘cıvık’ haber uyarısı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) RTÜK Başkanı Zahid Akman televizyonların haber müdürleriyle bir araya gelerek, “cıvık haber’’ uyarısında bulundu. Televizyoncularla değerlendirme toplantısı yapan Akman, reyting kaygısıyla yapılan haberlerden şikâyetçi oldu. Akman, son dönemde haber bültenlerinde olumsuz haberlerin arttığına işarat ederek, bu durumun halkı olumsuz etkilediğini söyledi. Haber olan konular kadar içeriklerin de önemli olduğunu kaydeden Akman, reyting kaygısıyla seviyesiz ve “cıvık’’ olarak nitelediği haberlerin kullanılmamasını istedi. 24 yaşında onuncu kez hamile Kuraklık tehlikesi ? Yurt Haberler Servisi Van’ın Muradiye ilçesi Dağören köyünde, onuncu çocuğuna hamile kalan ve daha önce 6 çocuğu ölü doğan 24 yaşındaki Zehra Arslaner fenalaşınca hastanede tedavi altına alındı. Arslaner’in yüksek tansiyon hastası olduğu ve tedavisinin sürdüğü bildirildi. AKDENİZ KENTLERİ Tarihi miras için işbirliği İstanbul Haber Servisi Akdeniz’e kıyısı olan kentler, sürdürülebilir turizm uygulanması ve tarihikültürel mirasın hak ettiği değere kavuşturulması amacıyla bir araya geldi. İstanbul’un tarihi merkezi Eminönü’nün pilot bölge seçildiği “Kentsel Dönüşüm ve Sürdürülebilir Yenilikçi Akdeniz Ekonomik İşbirliği Projesi” (ARCIMEDES) başlatıldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ve Venedik Belediyesi eşliderliğindeki projenin ortakları, İtalya Cenova, Fransa Bordeaux, Lübnan Beyrut, Cezayir Oran, Lübnan AlMina belediyeleri. 580 bin Avro’su AB tarafından karşılanacak toplam 734 bin 177 Avro bütçeli proje kapsamında “Yerel yönetimlerde, turizm ve kültürel miras konularında kapasite oluşturulması, Eminönü bölgesindeki anıt ve anıt külliyelerinin turizm programlarına konulması, kültürel turizm yolculuk programı oluşturulması” gibi çalışmalar gerçekleştirilmesi tasarlanıyor. Önce tarım ölecek Kuraklık nedeniyle bu yıl buğday açığı bekleniyor. Üretiminde düşüş yaşanacak ürünler arasında mısır, ayçiçeği ve pamuk da var ZEYNEP ŞAHİN ANKARA Küresel ısınmanın tehdit ettiği sektörlerin başında yer alan tarım için tehlike çanlarının çaldığına dikkat çekildi. Ankara Üniversitesi (AÜ) Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cemal Taluğ’un hazırladığı rapor, 2050 yılında Türkiye’de, buğday ve arpada yüzde 8, mısırda yüzde 10 üretim düşüşü yaşanacağını ortaya koydu. Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) de kuraklık nedeniyle bu yıl ilk kez buğday açığı verilmesinin beklendiğini bildirdi. AÜ Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cemal Taluğ, küresel ısınmanın Türk ve dünya tarımı üzerine etkilerini değerlendirdiği raporunda, son 10 yılda dünya çapında gıda üretiminin, nüfus artış hızına göre sabit kaldığına ya da azaldığına dikkat çekti. Araştırmaların, 2050 yılında Türkiye’deki çeşitli tarım ürünleri üretiminde düşüş yaşanacağını gösterdiğini kaydeden Prof. Taluğ, bu oranın buğday ve arpada yüzde 8, mısırda yüzde 10, ayçiçeğinde yüzde 7, pamukta da yüzde 2 olarak öngörüldüğüne işaret etti. Taluğ, tarımın iklim değişikliğini hızlandıran olumsuz noktalarını ise “geviş getiren hayvanların havaya metan gazı salmaları, çeltik ekimi, gübre kullanımı ve toprak işleme” diye sıraladı. TZD’nin hazırladığı buğday raporu ise Türkiye’nin ilk kez bu yıl buğday açığı vermesinin beklendiğine dikkat çekiyor. BM Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) “Gıda Durumu” raporu da hububat fiyatlarının 2006 yılında son 10 yılın en yüksek düzeyine ulaştığını gösterdi. Dünya var, Bakan Eker yok diyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Uluslararası raporlara ve bilim adamlarının uyarılarına karşın Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker, Türkiye’de bir kuraklık tehlikesi bulunmadığında ısrar ediyor. Eker dün gazetecilerin “Kuraklık endişeleri nedeniyle hububat satışlarında bir artış var mı’’ soruları üzerine Çukurova bölgesinde hububatta çimlenme gecikmesi nedeniyle iç piyasada spekülasyon yapıldığını söyledi. Spekülatif maksatlarla piyasada hububat fiyatlarının artırılmaya çalışıldığını kaydeden Eker, TMO depolarında da yeterince stok bulunduğunu, mart ve nisan yağışları düzenli olduğu takdirde bu 20072008 rekoltesinde de herhangi bir azalma olmasının beklenmediğini dile getirdi. Çukurova bölgesinde ocak ayı sonunda alınan yağışlarla çimlenme sorununun aşıldığını savunan Eker, “Böyle bir sorun kalmadı. Dolayısıyla bugün yani 8 Şubat 2007 tarihi itibarıyla, Türkiye’de tarımsal kuraklık tehlikesi, riski ve endişesi yok’’ dedi. Ermeni yurttaşlara yardım eli ? Haber Merkezi Yardım kuruluşu Deniz Feneri, yardıma muhtaç 3 Ermeni yurttaşa destek oldu. İstanbul’da çöplerle dolu sağlıksız bir evde yaşayan Hiristo (74), Yani (84) ve Mukkades Younidis (86) adlı Ermeni kardeşlere sağlık hizmeti ve gıda yardımında bulunan Deniz Feneri, kardeşlerin kirasını da ödedi. Kalkancı hakkında yakalama emri ? İstanbul Haber Servisi Ali Kalkancı hakkında, boşanma davası açtığı eşi Nazen Kalkancı’ya 8 bin 500 YTL nafaka borcunun tamamını ödemediği gerekçesiyle yeniden yakalama emri çıkarıldığı bildirildi. Nazen Kalkancı, borcun sadece 3 bin 66 YTL’lik bölümünün ödendiği iddiasıyla mahkemeye başvurmuştu. FİYAT ARTTI Sualtı belgeselcisi Cecan öldü ? İSTANBUL (AA) Türkiye’de ve yurtdışında çektiği sualtı belgesel filmlerle tanınan Haluk Cecan, İstanbul’da tedavi gördüğü Memorial Hastanesi’nde hayatını kaybetti. Uzman Dr. Kadir Doğruer, Cecan’ın yaklaşık 2 yıldır akciğer zarı kanseri tedavisi gördüğünü söyledi. Çikolatadan parmak çıktı ? Dış Haberler Servisi Almanya’nın Mainz kentinde, marketten alınan İtalyan markalı çikolatadan fındık yerine parmak parçası çıktı. Mainz polisi, çikolatayı alan kişinin çikolatasının tam ortasında, üzerinde tırnağıyla birlikte insan parmağı parçası bulduğunu aktardı. Polisin parmak üzerindeki incelemelerinin devam ettiği belirtildi. CUMHURİYET 03 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle