10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 ŞUBAT 2007 SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr Elektrikteki yüzde 2’lik TRT payının da kaldırılması ve buranın bütçeden finanse edilmesi planlanıyor 13 İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER AB’den elektriğe zam isteği ? Avrupa Birliği konutlarda kullanılan elektriğe yüzde 1, sanayide kullanılan elektriğe de yüzde 0.5 ÖTV uygulanmasını talep ediyor Ekonomi Servisi Avrupa Birliği, elektriğin de enerji ürünleri kapsamında özel tüketim vergisine (ÖTV) tabi tutulmasını istedi. AA’nın haberine göre AB yetkilileri, AB direktifleri çerçevesinde, Türkiye’de konutlarda kullanılan elektriğe asgari yüzde 1, sanayide kullanılan elektriğe ise yüzde 0.5 oranında özel tüketim vergisi uygulanması talebinde bulundu. Maliye Bakanlığı bürokratları da AB’ye uyum çalışmaları çerçevesinde özel tüketim vergisi uygulamasında bu yönde bir değişiklik yapılabileceğini belirtiyor. Maliye bürokratları, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ile Enerji Bakanlığı’na şu öneriyi götürmeye hazırlanıyor: “Elektrikteki yüzde 2’lik TRT payı kaldırılsın ve TRT, bütçeden finanse edilsin. Bunun yerine elektriğe ya herhangi bir ayrım yapılmaksızın yüzde 1’lik ya da sanayi için yüzde 0.5, konutlar için de yüzde 1 oranında özel tüketim vergisi getirilsin. Bu şekilde, elektrik üzerindeki vergi yükü azaltılır ve sanayicilerin elektrik fiyatlarıyla ilgili şikâyetleri bir ölçüde azaltılarak sanayinin elektrik girdi maliyetleri düşürülür.’’ Gelir İdaresi Başkanlığı’ndan bir üst düzey yetkili de elektrik üzerindeki TRT payının sürekli eleştiri konusu yapıldığına dikkati çekerek “TRT payı kaldırılarak, yerine ÖTV’nin konulması en akılcı yol. ÖTV oranı daha düşük tutularak, elektriğin tüketiciye maliyeti de azaltılır’’ diye konuştu. Elektrikte halen yüzde 18’lik KDV’nin yanı sıra brüt hasılat üzerinden hesaplanan yüzde 2 TRT payı, yüzde 1 Enerji Fonu, sanayi kullanımında yüzde 1, konutlarda da yüzde 5 oranında tahsilat esasına dayalı Belediye Tüketim Vergisi bulunuyor. Öte yandan Maliye Bakanlığı’nda başta gıda maddeleri ve turizm olmak üzere, çeşitli mal ve hizmetlerdeki KDV indirimine dönük değerlendirme çalışmaları da sürüyor. Bu çalışmalarda olası bir KDV indiriminin, bütçeye ve iç turizme ne kadar yansıyacağı da tartışılıyor. Maliye Bakanlığı yetkilileri, turizmde yüzde 18’lik KDV’nin yüzde 8’e düşürülmesi halinde, bundan sadece dış operatörlerin yararlanabileceği endişesi taşıyor. Emek Kurultayı Pazar akşamı televizyon kanallarının haber saatlerinde, dün sabah gazetelerde boşuna aranıp durdum. İdeolojik sansür öncelikle en tarafsız geçinen haber kanallarında uygulanmıştı. İşveren örgütlerinin tüm etkinliklerini canlı yayında saatlerce veren bu kanallar, Türkiye’de eksiği gediği ile var olan tüm emek örgütlerinin katıldıkları, üstelik işveren sendika konfederasyonun da içinde olduğu, DSP’nin düzenlediği, gerçekten çok geniş katılımlı Emek Kurultayı’nı yok saymayı yeğlediler. Siyasetsermayeiktidar ittifakında gerçekleştirilen projelerin karşıtı bir etkinliğin ilk kez gündeme gelmesinden, emek, sendikal haklar kavramlarının sadaka düzenine karşı anımsanmasından mı çok rahatsız oldular? Yoksa “Zenginlikte sosyal adalet”, “Hak düzenine evet, sadaka düzenine hayır”, “Emek hâlâ en yüce değerdir”,”Önce zenginleşme sonra sosyal adalete hayır”, “Ücret pazarlığı yapılabilir, sağlığın pazarlığı olmaz”.. gibi milyonlara unutturulmak istenen kavramların bir kez olsun haberler içinde yer almasına, gündeme gelmesine mi katlanamadılar? Haber kıtlığı çekilen bir pazar günü yapılan, Türkiye’de emek adına ne kadar örgüt varsa, tüm işçi ve kamu sendikalarının başkanları ile katıldıkları DSP Emek Kurultayı, 12 Eylül sonrası siyasetinde, bir ilk, bilinen ideolojik eğilim, yaklaşımların, örneklerin kalıpları dışında bir arayışın ürünü. Önce var olan tüm işçi ve kamu sendikaları ile işveren sendikalarının uzmanları ile DSP kadroları kafa kafaya vermişler, emek sorunlarının önceliklerini belirlemişler. Ortaya çıkan sonuç metnini de, yine tüm işçimemurişveren sendikal örgütlerinin en üst düzeyde temsil edildikleri kurultaya taşımışlar. Tabii, DSP yönetim kadroları, ülke çapında il yönetimleri ve işçimemur, emek bağlantılı üyeleri de işin içine katmışlar. Ankara Anadolu Büyük Oteli’nde çok kitlesel katılımlı, çok çarpıcı emek sorunlarının ve Türkiye’nin siyasal sorunlarının masaya yatırıldığı coşkulu bir etkinlik ortaya çıkmış. Habercilik olarak yok sayılamayacak bir etkinliğin böylesine yok sayılmasına, medya sansürüne sitemim ondan. Ne olurdu bir kez olsun, kutsanan tek ideolojili dayatmanın, küreselleşmenin, Dünya Bankası, IMF patentli kurtuluş reçetelerinin.. ülkemiz emekçilerini, milyonları giderek daha fakir, işsiz, çaresiz, yoksul, yoksun bırakan; özellikle 12 Eylül sonrası Özalizm olarak simgeleşen, Erdoğan Hükümeti’nin en eksiksiz uyguladığı bu yeni dünya sömürü düzeni çarklarının dayatması modelin dışında görüş ve arayışlara kulak tıkanmasa.. ??? DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, kurultayı açış sunumunda, genel sekreter Ahmet Tan da kurultay sonuç değerlendirmesi özetinde, değişim olgusunu yakalayabilmek, geleceği öngörebilmek, buna göre politikalar oluşturabilmek için ilgili örgütlenmeleri bir araya getiren kurultay çalışmalarının süreceğini açıkladılar. Doğrusu benim için öneli olan, bu kurultayların DSP’nin öngörü programının sağlıklı bir zemine oturtulması çabasından çok işlevsel yanı unutulmuş milyonlar, emekçiler, üreticiler penceresinden düzenin sorgulanması. Ekonominin düze çıkması, serbest piyasa adına kutsanan modelin, uygulamaların ülkenin gerçek ekonomisi, insan hakları, emekçiler, kitlelerin çıkarları ile çatışan sonuçlarının, çarpık boyutlarının sergilenmesi. Kurultayda bir kez daha yaşananların özetlenmesi, düzenin ortaya çıkan somut sonuçlarını, iktidara en yakınından en karşıtına bütün sendikal işçikamu çalışanı örgütlerinin başkanlarının, hatta işveren sözcüsünün ağzından, tabii DSP’nin sonuç sunumundan dinlerken nerelerden nerelere geldiğimiz, halkımız, gerçek ekonomimiz, emekçilerimiz için nasıl bir çöküşü yaşadığımız çok çıplak, çok çarpıcı ortaya çıkıyor. Çizilen pembe tabloların içindeki büyük yalanlar da açığa çıkıyor. Asgari ücret, kıdem tazminatı, işçi sağlığı iş güvenliği, vergi adaleti, iş mahkemeleri, sendikal haklar ve yasal düzenlemeler, sosyal güvenlik sistemi, sağlık hakkı, sosyal yardımlar, ulusal istihdam politikaları, işsizlik, kayıt dışı ekonomi ile mücadele, kadınlar ve gençlerin istihdamı, kamu görevlilerinin örgütlenme, sendikal hakları.. hangi kavram, konu başlığını ele alırsanız alın, uygulama, yasal düzenlemeler geriye gidişi, sosyal dampingi, kazanılmış hak gasplarını ortaya koyuyor.. Kamuoyunun karşısına çıkıp iktidar icraatlarını eleştirmek adına örgüt gücünü hiç kullanmamış, hak gasplarında caydırıcı olmaya çalışmamış, dahası el altından AKP hükümetine tam destek olmuş sendikal konfederasyonlar adına durum saptaması yapmak zorunda kalan başkanlar bile baştan sona iktidar icraatlarını eleştirme noktasında oluyorlar. İşveren örgütü, TİSK Genel Sekreteri’nin sunduğu bir tek veri, gerçek gidişata ilişkin tüyler ürpertmeye yetiyor; işsizlik o boyutlarda ki.. 1519 yaş gençlerimizin erkeklerinin yüzde 25’i, kadınların yüzde 44’ü ne okuyor ne de çalışıyorlar.. Sonra da beyaz berelilerin ortaya çıkışı üzerine herkes ahkâm kesiyor.. GEÇİCİ İŞÇİYE KADRO MECLİS YOLUNDA Ekonomi Servisi Çalışma Bakanı Murat Başesgioğlu, 215 bin geçici işçiyi kadroya almaya yönelik düzenlemenin bu hafta Meclis’e gönderilebileceğini söyledi. Uluslararası Para Fonu (IMF) heyeti ile müzakerelerin en önemli gündem maddesini oluşturacak geçici işçilerin kadroya alınmasının mali yükü 92 milyon YTL’yi buluyor. Ancak Başesgioğlu, yükün tedbir alınmasını gerektirmediği görüşünde. Başesgioğlu, “10 ay, 8 ay çalışanların 12 aya tamamlanmasıyla birlikte elbette ilave ücret artışı olacak. Ama bu hemen ilgili kurumların bütçelerine yük olmayacak; 12 aya yayılacak. Dolayısıyla gelebilecek yük yönetilebilir, kaldırılabilir. Makroekonomik dengeleri bozacak bir yük olduğuna inanmıyorum. Bu ilave artışların büyük bölümü vergi ve SSK primi olarak devlete geri dönecek” dedi. Çalışma Bakanı, mesai saatlerinin 07.00’ye çekilmesiyle ilgili Çevre Bakanlığı önerisini de destekledi. Başesgioğlu, “Mesai saatleri değiştirilebilir, öne çekilebilir. Belki daha ileri gidilip günlerde değişiklik yapılabilir. Bunlar hep yönetilebilecek şeyler. Artık çalışma şekilleri değişti; evde çalışma var. Devamlı ofise gelip çalışma diye de bir şey yok bunların hepsi olabilir” diye konuştu. Çalışma Bakanı Murat Başeskioğlu, yaklışık 92 milyon doları bulacak kadroya alımın, getireceği yük için tedbir almanın gerekmediğini söyledi. İran’dan Türkiye’ye doğalgaz uyarısı Ekonomi Servisi Tahran yönetimi, Türkiye’yi, İran’dan ithal ettiği doğalgazı diğer ülkelere ihraç etmeme konusunda uyardı. İran İSNA haber ajansına açıklama yapan Petrol Bakanı Kazım Veziri Hamaneh, “Anlaşma uyarınca Türkiye’nin İran’dan ithal ettiği doğalgazı üçüncü ülkelere ihraç etme hakkı yoktur” dedi. Hamaneh’in uyarısı İsrail Başbakanı Ehud Olmert’in şubat ayı ortasında Ankara’ya yaptığı ziyaretin ardından geldi. İran’ın açıklaması İsrail’le Türkiye arasında yapılacak olası bir anlaşmaya yönelik uyarı niteliği taşıyor. 2001 yılından bu yana İran’dan doğalgaz satın alan Türkiye, doğalgaz ihtiyacının üçte birini bu ülkeden karşılıyor. [email protected] pamukm?superonline.com M A L İ Y E YA Ş A M I N D A N / M U S TA FA PA M U K O Ğ L U Bir gelirin suç geliri (kara para) olup olmadığı yününden incelenmesi, vergi incelemesi dışında bir inceleme ve araştırmadır. Ancak her gelir vergiye tabi olabildiği için aynı zamanda vergi incelemesini de kapsar. Malvarlığının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 282. maddesinde sayılan suçlardan kaynaklanan gelirlerle artış kaydedip kaydetmediği, böyle bir gelir elde edilip edilmediği, Maliye Bakanlığı Mali Suçlar Araştırma Kurulu kısaca MASAK’ın yetkisi içindedir. Bu araştırma ve inceleme Maliye müfettişleri, hesap uzmanları, gümrük müfettişleri, gelirler kontrolörleri, bankalar yeminli murakıpları, Hazine kontrolörleri, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu ve Sermaye Piyasası Kurulu uzmanları tarafından yapılır. Suç sayılan bir faaliyetten elde edilen gelir, vergiden ziyade suç olduğu için gizlenir. Uyuşturucu, silah satışları ve kaçak mal ticareti bir suçtur. Bu suçtan elde edilen gelir suç geliridir. Bu işlerle uğraşan kişiler kayıt dışı kazandıkları bu paraları ya yurtdışından bir şekilde yurda sokmaya veya yurtdışına çıkarmaya çalışırlar. Paralar paket halinde veya çanta içinde yurtdışına rahat giden veya çıkan görevliler veya görevlilerle işbirliği yapanlar vasıtasıyla taşınır veya aşağıda belirttiğimiz yöntemler uygulanarak elden ele geçer. Şüpheli işlemleri bildirecek yükümlüler çok sayıdadır. 5548 sayılı yasaya göre bankacılık, sigortacılık, bireysel emeklilik, sermaye piyasaları, ödünç para verme ve diğer finansal hizmetler ile posta ve taşımacılık, talih ve bahis oyunları alanında faaliyet gösterenler; döviz, taşınmaz, değerli taş ve Kara Para İncelemesi (2) maden, mücevher, nakil vasıtası, iş makinesi, tarihi eser, sanat eseri ve antika ticareti ile iştigal edenler veya bu faaliyetlere aracılık edenler ile noterler, spor kulüpleri ve Bakanlar Kurulu’nca belirlenen diğer alanlarda faaliyet gösterenler, MASAK ve denetim elemanlarının istedikleri bilgileri vermek zorundadırlar. Şüpheli işlemlerin bu yükümlüler tarafından MASAK’a bildirilmesi şarttır. Yükümlüler nezdinde veya bunlar aracılığıyla yapılan veya yapılmaya teşebbüs edilen işlemlere konu malvarlığının yasadışı yollardan elde edildiğine veya yasadışı amaçlarla kullanıldığına dair herhangi bir bilgi, şüphe veya şüpheyi gerektirecek bir hususun bulunması halinde bu işlemlerin yükümlüler tarafından Başkanlığa bildirilmesi zorunludur. Bu işlemler, para hareketlerinde, alış ve satışlarda göze batan durumlar olarak ortaya çıkar. Ancak şüpheli gözükmemek için bazı yöntemler kullanılır. Naylon fatura, geliri gizlemeyi sağlar. Kayıt dışı satışlardan elde edilen gelirler ve suç gelirleri çeşitli yollarla gizlenir. Bunun geleneksel yöntemi naylon fatura yoluyla masraf yaratmaktır. Bunun için özellikle bir zincir halinde off shore şirketler kullanılır. Böylece para kayıt içine girmiş olur. Bu gizleme suç geliri kapsamında yapılacak bir araştırma ile ortaya çıkarılabilir. Gayrimenkul pazarı kayıt dışı paranın rahatlıkla aklanacağı bir alandır. Bir başka yol, şişirilmiş değerde gayrimenkule para yatırmak. Gayrimenkul sahibi için iktisap ettiği tarih ten itibaren 4 yıl geçmişse gelir vergisi doğmayacağı için satış bedelinin çok yüksek yazılması sorun değildir. Kayıt dışı geliri olan kişi sahip olduğu veya olacağı birkaç gayrimenkul satışı ile parasını aklamış olur. İnşaat sektörü de buna olanak verir. Kayıt dışı para, küçük miktarlarla bankacılık sistemi ile yurtdışına gider veya gelir. Çeşitli kişi adlarıyla 50 bin doların altında çeşitli zamanlarda para yurtdışına gider veya getirilir. Çünkü bu hareketler göze batmayabilir. Bu işlemlerin şüpheli görülmesi halinde yapılacak inceleme, gerçek durumu ortaya çıkarabilir. Hayali ihracatta ihraç bedelleri kayıt dışı gelirlerle kapatılır. İster hayali ihracat, ister yüksek fiyattan yapılmış gerçek ihracatta yurda getirilmesi gereken dövizler, kayıt dışı parası olanlar veya bunların aracıları tarafından halkın bildiği anlamda “döviz indirme” yoluyla gelmiş gibi yapılır. Kayıt dışı para ihracat bedeli olarak sisteme girer. Bunun ortaya çıkarılması, yine malvarlığı araştırması yoluyla mümkün olabilir. Tüm bunların malvarlığı araştırması yoluyla bulunabiliyor olması, her işlemde bu incelemenin yapılabileceğini göstermez. Suç geliri olup olmadığının tespiti amacıyla şüpheli görülen işlemlerde bu araştırmanın yapılması doğrudur. Yoksa bir vergi kaçağı arama amacıyla ve nereden buldun sorusunu sormanın bir yolu olarak malvarlığı araştırması ve incelemesi yapılması hukuka aykırıdır. Hem vergi inceleme silahı hem de malvarlığı incelemesi hukuka uygun olarak adil bir biçimde kullanılmalıdır. Aksi halde devlete güven zedelenir ve kayıt dışılık bu güvensizlikten ciddi bir biçimde beslenir. CUMHURİYET 13 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle