18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 KASIM 2007 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER CHP’li Elekdağ, Erdoğan’ın Bush ile görüşmesinden somut bir şey çıkmadığını belirtti POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA 5 ‘Üçlü mekanizma fiyasko’ DP’de ‘Yeniden Ağar’ sesleri ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Demokrat Parti (DP) Genel Merkezi, tabanın büyük çoğunluğunun Mehmet Ağar’ı yeniden ve yeni kadrosuyla işbaşında görmek istediğini savunarak “51 kentimizden 679 büyük kongre delegesinin Ağar’ı aday gösterme talepleri imza karşılığında merkezimize ulaşmıştır’’ denildi. Eski DYP İzmir il başkanlarından Kani Aydoğdu da Demokrat Parti (DP) genel başkanlığına aday oldu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD Başkanı George Bush’la yaptığı görüşme, muhalefet partileri CHP ve MHP’de farklı değerlendirmelere yol açtı. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın “ABD’nin yeni bir politika, yeni bir angajman” içine girdiğine ilişkin açıklamaları “hükümeti sıkıştırma” taktiği olarak değerlendirilirken; MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “hezimet ve hüsran” görüşünü dile getirdi. Görüşmelerden somut bir sonuç çıkmadığını kaydeden CHP İstanbul Milletvekili Şükrü Elekdağ, “bu görüşünün CHP lideri Baykal’la çelişmediğini, kendisinin soruna orta vadeli bir perspektiften baktıstratejisine tabi olmak gibi bir sonuç doğurur ki, bu Türkiye’nin çıkarlarıyla bağdaşmaz. Askerler arasında kurulan üçlü mekanizma, ancak Amerika’nın güdümünde bir harekâtın yapılabileceğini ön“Sayın Baykal’ın ifadeleri tiklerinin bir tarafa bırakıla görüyor. Türkiye, PKK’ye ğını” söyledi. CHP içinde diplomat köken ni siyasi bir taktik olarak gör rak, sonuç almaya yönelik bir karşı mücadelesinde attığı her li milletvekillerinin de eleştirel mek yanlıştır. Baykal, ABD müdahalenin yapılması ge adımı ve başvuracağı her eylemi Amerika’nın bilgisi ve görüşler açıklaması, “Baykal, gibi Batı dünyasının lideri ola rektiğini vurguluyor.” Elekdağ, Türkiye ile Ameri izni dahilinde gerçekleştire‘ABD engel çıkarmıyor, neden rak bakılan bir devletin açıkharekât yapmıyorsunuz’ diye ça ‘PKK bizim ve sizin düşma ka’nın Kuzey Irak’a yönelik çı bilecek. Türkiye bu şekilde hükümeti sıkıştırma taktiği nınızdır’ yolundaki açıklama karları arasında uyum olması uluslararası hukuktan doğan uyguluyor” yorumlarına neden sının ciddiye alınmasının ge bir yana, bu çıkarların birbirle müdahale hakkını, Amerioldu. Görüşmeden somut bir rektiğini, Beyaz Saray’da va riyle tamamen çelişkili olduğu ka’nın karar ve iradesine terk şey çıkmadığını, sonucun tat rılan mutabakatın ve Başkan nu vurguladı. Elekdağ, “Bu ba etmiştir. Bu büyük bir hataminkâr olmadığını vurgulayan Bush’un açıklamaları ile soru kımdan Kuzey Irak bölgesel dır, fiyaskodur” görüşünü diCHP İstanbul Milletvekili Şük lara verdiği yanıtların Türki yönetiminin himayesindeki le getirdi. Elekdağ, “Yani, bu işbirlirü Elekdağ, “Baykal taktik bir ye’ye ‘evet müdahale yapabi PKK’ye yönelik çözümleri yaklaşım mı sergiliyor” soru lirsiniz’ anlamına geldiğini, bu Amerika ile işbirliği çerçeve ğinden hiçbir şey çıkmaz mı” suna şu yanıtı verdi: bakımdan artık oyalama tak sinde aramak Amerika’nın sorusu üzerine de şunları söyledi: “Göz boyama kabilinden, Amerika’nın göstereceği sanal hedeflere MUSA KART bir iki askeri müdahale olabilir. ABD, PKK’yi ve Adalet Bakanı Şahin, “Kaçırılan 8 erin kurtulmuş olmalarına sevinemedim” dedi. onun İran’a yönelik faaliyetlerde bulunan kardeşi PJAK’ı Ortadoğu politikasında kullanmak istediği kartlar olarak elinin altında tutuyor. Bu açıdan PKK’yi harcadığı takdirde PJAK’ı da kaybeder. Bu nedenle de PKK’ye zarar vermek istemez. Amerika, PKK’ye karşı mücadelenin Barzani’nin otoritesindeki bölgenin istikrarına zarar vermesini kesinlikle istemiyor... Barzani ile çıkar birliği içinde olan Amerika, Irak’ta dikiş tutturamayacağını biliyor. Bu nedenle Kuzey Irak’ta bağımsız bir Kürt devleti kurmayı ve askeri birliklerinin ve üslerinin bir kısmını da kuzeye kaydırmak suretiyle buraya yerleşmeyi öngörüyor. Barzani’nin PKK’yi silahlı bir terörist güç olarak elinin altında tutmasının nedeni, bağımsızlığının ilanında ve Kerkük’ün ilhakında, bu örgütü Türkiye’ye karşı bir pazarlık unsuru olarak kullanmak istemesinden ileri geliyor. Amerika, Barzani ve PKK; Türkiye’ye karşı aynı safta yer almış [email protected] lunuyorlar.” Almanya’da Türkler (3) Almanya Türk Öğretmenler Federasyonu Genel Başkanı Mete Atay, yaklaşık 30 yıldır Almanya’da yaşayan bir öğretmen... “Yabancılar Yasası”yla ilgili bir saptaması var Atay’ın: “Yabancılar Yasası ile Türk kökenli yurttaşlarımızın uğradığı zarar ve kaybettikleri itibarı ölçmek mümkün değil. Bu konuda AKP, Türk toplumunu kaderi ile başbaşa bırakmış. 10. Cumhurbaşkanı A. Necdet Sezer’in Alman Cumhurbaşkanı’na yazdığı mektup da olmasa, Türkiye’den en küçük bir destek görmemişler.” Bir de Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’e çağrısı: “MEB yurtdışındaki çocukların anadili derslerini çözme konusunda çok başarısız. Bu konuda da gerekli diplomatik girişimlerde bulunmamış, politika üretememiş, çocuklarımızın iki dilli yetişmelerinin engellenmesine seyirci kalmış. Hollanda hükümeti AB yasalarında göçmen çocukların anadili öğrenme hakkı olmasına rağmen, bunu okullardan kaldırmış. Çocuklarımız anadillerinden, kültürlerinden yoksun büyüyorlar. İleride bu çocukların kimlik, kişilik sorunu olmaz mı? Türkler bu uygulamanın Almanya’nın tamamına yayılmasından korkuyor ve çekiniyorlar. Bir an önce harekete geçilmezse, Yabancılar Yasası’nda olduğu gibi, çıktıktan sonra arkasından konuşulmasından endişe ediyorlar.” Üçüncüsü ise neler yapılması gerektiği: “Biz Almanya Türk Öğretmen Dernekleri Federasyonu (ATÖF) olarak anadili derslerinde reform yapılmasını, iki dillilik temelinde, yeni plan, program ve çağdaş bir anlayışla Alman okullarında verilmesini yıllardan beri talep ediyoruz. Alman Eğitim Bakanlıkları artık Türk çocuklarını yabancı çocuklar olarak görmemeli. Onları kendi toplumunun bir parçası olarak değerlendirmeli, onların genel öğrenim içerisindeki başarısızlıklarını çözmesi konusunda gerçek bir seferberlik ve kararlılık göstermelidir. Buradaki çocukların Almanca bilmemesinin sorumlusu Türkçe dersleri değildir ve öyle gösterilmemelidir. Bu bilime terstir. Bu çocuklar İsviçre, Lüksemburg, Finlandiya, Hollanda’daki çocuklar gibi çokdilli, çokkültürlü yetiştirilmelidir. Bu çocuklara eğitimde fırsat eşitliği sağlanarak, hepsinin yeteneklerine uygun eğitim yapması sağlanmalıdır.” ??? Bielefeld Eğitim Forumu Teşvik Derneği’nin görevi nedir? Alman devletine bağlı bu kuruluş dil, din, eğitim alanında göçmenlerin ve özellikle Türklerin entegrasyonu konusunda çalışır... Dernek 1999 yılının başlarında Bielefeld kentinde kuruldu. Mart ayında devlet mahkemesince onaylanıp “resmiyet” kazandı. Peki, derneğin Fethullahçılarla ilişkisi bulunuyor mu? Elbet!.. Derneğin hazırladığı rapordan bazı bölümleri aktarıyorum: “Son yıllarda Türkler arasında ‘İslami Eğitim Hareketi’ adında çalışma gösteren bir hareket gelişme kazanmıştır. Bu hareketin kurucusu Fethullah Gülen’dir. Türkiye’de saygın bir din adamıdır. Çalışmalarını Türkiye’deki devlet kurumlarıyla birlikte eşgüdüm halinde geliştirerek güçlenmiş, geniş bir taraftar topluluğu edinmiştir.” Raporda “taraftar” kelimesi “mürit” olarak değerlendiriliyor... Raporu okumaya devam edelim: “Gülen, globalizmi bir şans ve fırsat olarak görmektedir. İslam dininin dünyada ve Türkiye’de elde edeceği prestij ve güç, globalizmin yarattığı fırsatlarla sağlanacaktır. Bu yüzden, Batı’ya ideolojik bağımlılığı anlayışla ve normal karşılamaktadır. Bunun yanı sıra klasik İslami değerlere, cihat, irşat, tebliğ gibi ilkelere sıkı sıkıya bağlıdır. Bu ilkeler onun için birer teolojik argümentlerdir. Ne var ki Gülen, bütün bunları çağa uydurmaya çalışarak yapmayı düşünmektedir. Gülen, cemaatini zamanın şartlarına göre hazırlamakta ve eğitmektedir. Gülen, Türkiye’de ve dünyada çeşitli eğitim kurumlarına sahiptir. Balkanlar’da ve eski Sovyet cumhuriyetlerinde de güçlü eğitim kurumları vardır. Almanya’da da 70 civarında büro ve lokalleri vardır. Hatta, Kuzey Almanya’da Geseke’de lise düzeyinde bir eğitim kurumu (Regenbogen e.V) vardır. Bu okul Alman makamları tarafından tanınmaktadır.” ??? Yukarıda bazı bölümlerini aktardığım rapor, Bonn Üniversitesi’nde görevli İslam tarihi, İslam psikolojisi alanlarında araştırma yapan felsefe doktoru Beckim Agai tarafından hazırlanmıştır. Raporda Fethullah Gülen’in İslami kurallara göre bir devlet reformu düşündüğü açık bir biçimde yer alıyor: Deniyor ki: “Reform yaparken demokratik sınırlar içinde kalacak, hukukun dışına çıkmayacak. Bunun yanı sıra dinsel öğeleri, çağdaş bilimin ve yaşamın etkilerinden korumayı da ihmal etmemektedir.” İslami kurallara göre devlet reformu yapmayı (nasıl olacaksa) amaçlayan Fethullah Gülen’e neden ABD’de yaşama güvencesi verildiğini, AB ülkelerince desteklendiğini “Ilımlı İslam”ın sık sık gündeme getirildiğini anladınız mı? ? CHP ve MHP, ErdoğanBush görüşmesi konusunda farklı düşünüyor. Devlet Bahçeli görüşmeye ilişkin ‘hezimet’ yorumu yaparken Baykal, ‘ABD yeni bir angajman içine girdi’ dedi. CHP’li Şükrü Elekdağ ise, gelişmelere orta vadeli bir perspektiften bakıldığında, Türkiye’nin uluslararası hukuktan doğan müdahale hakkını, Amerika’nın karar ve iradesine terk etttiğini, bunun da büyük bir hata olduğunu söyledi. CHP Çeşme kampı iptal edildi ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), basında yer alan bazı haberler üzerine 1617 Kasım’da Çeşme’de yapılacak kampı iptal etti. AKP ve MHP’nin kamplarının ardından, CHP milletvekilleri de 1617 Kasım tarihlerinde Çeşme Sheraton Oteli’ne aileleriyle birlikte çağrılmıştı. Ancak, otel ücreti, milletvekillerinin “Thai masajı ve aroma terapi yaptırabileceği”, yönetimin muhaliflerle buluşacağı yönündeki haberler yönetimin tepkisine yol açtı. MYK’nin dünkü toplantısında iptal kararı alınırken CHP Grup Başkan Vekili Kemal Kılıçdaroğlu düzenlediği basın toplantısında bu kararı açıkladı. KONGRE GÜNÜ ÇİZMEDEN YUKARI DTP yeni yönetimi belirliyor AYŞE SAYIN Erdal İnönü anıldı ? Haber Merkezi Eski Başbakan yardımcılarından Prof. Dr. Erdal İnönü, Sabancı Üniversitesi’nde anıldı. Üniversitenin Tuzla’daki yerleşkesinde düzenlenen programda Rektör Prof. Dr. Tosun Terzioğlu, Erdal İnönü’nün biyografisini anlattı. Prof. Dr. Şerif Mardin de konuşmasında, “Devamlı soru soran bir yaradılışta idi. İroni yapmayı seven birisi olan İnönü, bilimsel görüşleri ile olduğu kadar bu karakteri ile de anılacaktır’’ dedi. Sevinç İnönü’nün de hazır bulunduğu programa, öğrenciler de büyük ilgi gösterdi. Kral Abdullah yarın Türkiye’de ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Suudi Arabistan Kralı Abdullah, 910 Kasım’da Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün konuğu olarak Türkiye’yi ziyaret edecek. Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Suudi Arabistan Kralı’nın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Ali Babacan’la görüşmesinin öngörüldüğü belirtildi. Açıklama Gazetemizin dünkü sayısının 4. sayfasında yer alan “DTP’ye rakip AKP oylarına talip” başlıklı haberde, KADEPHAKPAR birleşmesinin, KADEP’in HAKPAR’a katılmasıyla gerçekleşeceği belirtilmiştir. KADEP Genel Başkanı Şerafettin Elçi, iki partinin birleşme kararı aldığını, ancak “KADEP’in HAKPAR’a katılacağı” bilgisinin doğru olmadığını açıkladı. ANKARA “Bağımsız adaylık” formülüyle bu dönem parlamentoda temsil edilen Demokratik Toplum Partisi (DTP), 2. olağanüstü büyük kongresini bugün toplayarak yeni parti yönetimini belirleyecek. Diyarbakır Yenişehir Belediye Başkanı Fırat Anlı’nın son anda adaylıktan çekilmesi üzerine genel başkanlığa, genel başkan vekilliği görevini yürüten Nurettin Demirtaş’ın tek aday olması bekleniyor. DTP’nin 2. olağanüstü büyük kongresi bugün Park Otel’de toplanacak. Tüzük ve program değişikliği yapılacak olan kongre, partinin önümüzdeki dönem izleyeceği politikalar açısından da önem taşıyor. DTP’nin 2628 Ekim tarihlerinde Diyarbakır’da yaptığı “Demokratik Toplum Kongresi’nde belirlenen ve partinin yeni programının biçimlendirildiği rapor da kongrenin onayına sunulacak. Ancak kamuoyundan gelen tepkiler ve parti hakkında kapatma davası açılabileceği dikkate alınarak bildirgedeki bazı “sivri” ifadeler rapora konulmayacak. Bu çerçevede eski DEP milletvekili Leyla Zana’nın istemi doğrultusunda sonuç bildirgesine konulduğu ifade edilen Abdullah Öcalan’ın “Kürt halk önderi” olarak tanımlandığı ifadeler raporda yer almayacak. DTP’nin dün milletvekillerinin katılımıyla toplanan merkez yönetim kurulu toplantısında da kongrenin onayına sunulacak olan rapora son biçimi verildi. Kürt sorununun çözümü için federasyonu çağrıştıran “özerk yönetim” modelinin önerildiği raporda bazı önemli değişiklikler de yapılacağı bildirildi. Diyarbakır Yenişehir Belediye Başkanı Fırat Anlı’nın adaylıktan çekilmesi nedeniyle parti yönetimi, halen genel başkan vekilliği görevini yürüten Nurettin Demirtaş’ın aday olmasını kararlaştırdı. Talabani ve Barzani’nin istediği oldu Bush’un, Erdoğan’la görüşmesinde sınır ötesi operasyonu engellemek için uyguladığı diplamatik manevra bölgesel Kürt yönetimini rahatlattı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye’nin kapsamlı bir sınır ötesi operasyonuna engel olmak için ABD’nin yaptığı diplomatik manevra sonuç verince, Iraklı Kürtlerin de beklentileri karşılanmış oldu. Beyaz Saray görüşmesinden sonra, terör örgütüne önemli destek sağlayan Kürt lider Mesut Barzani’nin de Türkiye’nin hedefi olmaktan çıkarılması, bölgesel Kürt yönetimini rahatlattı. Bu durum, bölgesel Kürt yönetimine diplomatik alanda daha rahat manevra yapmasının da önünü açtı. Beyaz Saray’daki görüşmenin ardından, Barzani’nin üzerindeki baskı azaldı. Bu da başta Barzani olmak üzere Iraklı Kürt grupların Türkiye konusunda ellerini rahatlatmış oldu. Beyaz Saray’daki görüşmenin ardından ABD’nin Türkiye’ye istihbarat desteği vermesi kararıyla birlikte, Iraklı Kürtler de zaman yitirmeden devreye girdiler. Bölgesel Kürt yönetiminin Başbakanı Neçirvan Barzani, terörle mücadele için kendilerinin de içinde bulunacağı dörtlü bir mekanizma bile önerdi. ABD’nin Barzani’yi kollayan tutumu Iraklı Kürtlere, Türkiye’nin bölgesel Kürt yönetimini muhatap alması yönünde zemin hazırlamış oldu. Neçirvan Barzani, “Görüşmeden çıkan sonuçların normal olduğunu gördük. Bundan dolayı sevinçliyiz” dedi. Neçirvan Barzani bu sözleriyle kendisini, “soruna taraf siyasi bir yapı” gösterme çabası içine girdi. Irak’ın Kürt kökenli Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari, PKK konusunda somut ve ciddi önlemler almalarının ardından, Türkiye’nin büyük bir sınır ötesi operasyon düzenleme olasılığının daha az olduğuna inandığını söyledi. Zebari, İstanbul’da hafta sonunda yapılan genişletilmiş Irak’a komşu ülkeler toplantısı, Erdoğan ile Bush arasındaki görüşme ve PKK’nin hareketlerini engellemek için atılan adımların, artan gerginliğin azalmasına katkısı olduğunu açıkladı. Öte yandan Mesut Barzani de Danimarka’nın Irak Büyükelçisi ile PKK konusunu görüşerek konuyu AB gündemine taşıma çabası içine girdi. Ankara’ya ulaşan bilgilere göre Barzani, bu sorunun barışçıl yollarla çözüme kavuşturulmasından yana olduklarını dile getirdi. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 Bush, Barzani’ye ‘başkan’ demişti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ABD Başkanı George Bush, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüştüğü Oval Ofis’te, bundan 2 yıl önce Kürt lider Mesut Barzani’yi “Kürdistan Başkanı” sıfatıyla ve “Peşmerge üniformasıyla” kabul etmişti. Bush kabulde, “Kürdistan Bölgesel Hükümeti Başkanı’nı Beyaz Saray’da kabul etmek benim için onurdur” açıklamasını yapmıştı. Barzani de, “Sayın Başkan, Kürdistan halkı ve kendim adına size çok teşekkür ediyorum. Biz özellikle Kürdistan’da ve genel olarak da Irak’ta sizin cesaretiniz ve cesur liderliğinize çok kıymet veriyoruz” demişti. Bu görüşmeden sonra ABD, “Kürt Bölgesel Yönetimi sınırları” diye tanımlanan bölgenin içerisinde 12 yeni askeri üs inşa etmeye başlamıştı. Bush ve Barzani yüz yüze görüşmelerinin ardından birçok kez de telefonla görüştü. ABD Başkanı George Bush, iki yıl önce Kürt lider Mesut Barzani’yi Oval Ofis’te kabul etmişti. CUMHURİYET 05 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle