23 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 11 KASIM 2007 PAZAR 6 Peres ve Abbas Türkiye’ye geliyor ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün resmi daveti doğrultusunda bugün Ankara’ya geliyor. Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas da yarın Ankara’da olacak. Peres, Ankara’daki ilk gününde Anıtkabir’i ziyaret ederek saygı duruşunda bulunacak, Bilkent Üniversitesi’nde konferans verecek. ABD’nin Annapolis kentinde Ortadoğu barış sürecinin tartışılacağı kritik zirve öncesinde Türkiye’ye gelen iki lider 13 Kasım Salı günü TBMM Genel Kurulu’nda milletvekillerine seslenecek. HABERLER Asker, sınır ötesi operasyon için hükümetten siyasi direktif bekliyor PAZAR ORHAN BURSALI Karar hükümetin ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın, ‘’Operasyon için hazırız, hükümetten siyasi direktif bekliyoruz’’ yönündeki açıklamasıyla dikkatler hükümetin alacağı siyasi karara çevrildi. Irak’ın kuzeyine yönelik sınır ötesi operasyon için top 1 Kasım’dan bu yana hükümette. Ancak, AKP henüz bir karar almadı. Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) Kuzey Irak’a yönelik sınır ötesi operasyon için hükümetten direktif bekliyor. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt, önceki gün yaptığı açıklamada, TBMM’nin çıkardığı tezkere sonrasında 24 Ekim’de hükümetten ihtiyaç soran bir yazı geldiğini ve 1 Kasım’da da buna karşılık verdiklerini söyledi. Sanat Kurtarıcı mı? ‘Artık askerler konuşsun’ Büyükanıt’ın bu sözleriyle, hükümetin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 5 Kasım’da ABD Başkanı George W. Bush ile Beyaz Saray’da yaptığı görüşmeyi beklediği, ancak bu görüşmenin de üzerinden yaklaşık bir hafta geçmesine karşın siyasi direktifin henüz TSK’ye verilmemiş olduğu ortaya çıktı. Genelkurmay Başkanı’nın verdiği bilgiye göre, TSK’nin değerlendirmelerinin Başbakanlık ve Dışişleri Bakanlığı tarafından incelenip hükümet direktifine dönüştü Gül şehit cenazesinde ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, perşembe günü Siirt’te, birlikte görev yaptığı arkadaşının silahından çıkan kurşunla şehit olan piyade komando er Emre Çifçi’nin Kocatepe Camisi’ndeki cenaze törenine katıldı. Çifçi için Kocatepe Camisi’nde ikindi namazının ardından cenaze namazı kılındı. Çifçi’nin naaşı terör örgütü aleyhine atılan sloganlar eşliğinde Cebeci Şehitliği’nde toprağa verildi. rülmesi ve yeniden TSK’ye dönmesi gerekiyor. Ancak, 1 Kasım’ın üzerinden yaklaşık 10 gün geçmesine karşın hükümet bu konuda henüz bir adım atmadı. Orgeneral Büyükanıt, Başbakan Erdoğan’ın “Bundan sonrası askerlerin” ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün de “Artık askerler konuşsun” yönündeki açıklamalarına da yanıt verdi. Orgeneral Büyükanıt, “Hükümet arzu ederse bize direktifi verecek; kurallar çerçevesinde biz onu kullanacağız. ‘İnisiyatif TSK’ye geçti’ ifadesi doğru değil. Bir anlamda kafa karışıklığı meydana geliyor” diyerek sınır ötesi operasyon konusunda sorumluluğun hükümette bulunduğu, TSK’ye yönelik eleştirilerin de haksız olduğu mesajını verdi. Gül ve Erdoğan sorumluluğun askerde olduğu yönündeki açıklamalarını 1 Kasım’dan sonra yapmışlardı. Oysa asker bu sırada ihtiyaç listesini iletmiş ve 1 Kasım’dan sonra, hükümetten siyasi direktif bek lemeye başlamıştı. Bu açıklamalarla hükümetin kendi sorumluluğunu askerlere yıkmaya çalıştığı bir kez daha gözler önüne serildi. Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Beyaz Saray’da varılan mutabakat çerçevesinde ABD’nin Türkiye’ye sınır ötesi operasyon konusunda vermeyi taaahhüt ettiği istihbarat desteğine de açıklık getirdi. Büyükanıt, “Üçlü bir sistem kuruldu. Bu hiçbir zaman bir mekanizma değil. Buna bir kırmızı telefon diyebilirsiniz. Sınırın ötesinde ABD uçakları uçuyor. Bunu koordine etmeden yaparsak, istemeden birbirimizle çatışırız. Hava kuvveti kullandığımızda belli bir bölgede ateş etmeye başlar. Amerikan ve Türk uçaklarının karşı karşıya gelmemesi ve istenmeyen bir durum oluşmaması için en yüksek düzeyde bilgi paylaşımıdır. Askeri ve teknik bir düzenlemedir” diyerek ABD’nin istihrabat desteğine ilişkin tartışmalara da son verdi. Barzani’ye de mesaj... AKP hükümetinin, ABD’nin baskısı üzerine Kürt lider Mesud Barzani’yi hedef olmaktan çıkarmasına karşın Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt’ın, “Asker olarak onlarla işimiz olmaz. Ancak siyasetçiye de ipotek koyamayız” demesi dikkat çekti. Büyükanıt’ın bu sözleri, ABD’nin bütün baskısına karşın, askeri kanadın Iraklı Kürtler ile temas kurmayacağını gösterdi. Diyarbakır’da PKK operasyonu DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Diyarbakır’da, kent merkezinde ve Dicle Üniversitesi’nde öğrencilere PKK adına darp ve tehdit ederek baskı uyguladıkları ileri sürülen 18 kişi gözaltına alındı. Zanlıların PKK adına çeşitli eylemler yaptıkları bildirildi. Emniyetteki sorgularından sonra adliyeye sevk edilen zanlılardan 9’u tutuklandı. Öcalan, avukatları aracılığıyla yaptığı açıklamasında, DTP’nin İmralı ile ‘organik bağı’nı bir kez daha ortaya koydu İmralı’dan DTP’ye direktif ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İmralı’da tutuklu bulunan terör örgütü başı Abdullah Öcalan, 2. Olağanüstü Büyük Kongre’de yeni yönetimini belirleyip, siyasi tutumunu “netleştiren” DTP’ye talimat yağdırdı. Öcalan, avukatları aracılığıyla yaptığı ve Fırat Haber Ajansı’nda yer alan açıklamasında, DTP’nin İmralı ile “organik bağı”nı bir kez daha ortaya koydu. DTP’nin kongrede kabul ettiği “siyasi tutum belgesi”nde olduğu gibi Öcalan da “ulus devlet” anlayışıyla sorunun çözülemeyeceğini savunurken, DTP’nin Diyarbakır’daki Demokratik Toplum Kongresi’nden övgüyle söz etti. Öcalan, “Demokratik Toplum Kongresi’nde demokratik özerklik ilkesini belirlemişler. Daha önce buna demokratik konfederalizm, komünal demokrasi dedim, birileri isterse federalizm desin, verilen isim önemli değil, içerik önemlidir” görüşünü savundu. Öcalan partili milletvekillerine de Demokratik Top DTP’nin sitesi çökertildi ? ANKARA (Cumhuri ? Öcalan’ın Özal pişmanlığı: Yeterince ciddiye almadım, hata yaptım. Özal cesurdu, Gül ve Erdoğan için ikinci Özal diyorlar. Yanılmış olmayı istiyorum ama bunlar ikinci Özal olamazlar. lum Kongresi’nde alınan kararlar doğrultusunda, “Kürtlerin Türkiye ulusuyla, Türk devletiyle hangi konularda, hangi noktalarda nasıl uzlaşacağı konusundaki ilkeleri Meclis’e taşıyıp orada tartıştırmaları” talimatını verdi. DTP’nin yeni Genel Başkanı Nurettin Demirtaş’ın kongrede dile getirdiği, “demokratik özerklik, yeni anayasa, solda çatı parti” önerilerine destek veren ve benzer gerekçelerle bu önerileri savunan Öcalan, Emeğin Partisi ve ÖDP ile işbirliği de önerdi. Türkiye’de ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras, EMEP gibi demokratikleşmeyi isteyen çevrelerin arttığını ve bu konuda bir “olgunlaşma” süreci yaşandığını savunan Öcalan, “Sosyalist demokratlar var, liberal demokratlar var, feministler var, aydınlar TürkKürt ayrımı yapmıyorum, bir araya gelmeli, DTP bu oluşumda yer almalı, bir kongre toplanabilmelidir. Bu kongre anayasa yapılıncaya kadar sürebilir veya bileşenleri gerekli görürse daha sonra kongre biçiminde, parti biçiminde ya da seçim ittifakları biçiminde devam edebilir. Bu kongre ile Cumhuriyetin demokratiklik ilkesi öne çıkar” ifadelerine yer verdi. yet Bürosu) DTP’nin, “dtpgm.org.tr” adlı internet sitesi çökertildi. Kendilerini “tahribat.com” olarak tanıtan hacker’lar “Dalımızı kıranın ağacını kökünden sökeriz” sloganına yer verirken, siteye Atatürk’ün sözleri, Türk bayrağı ile PKK’nin katlettiği çocuk, asker ve sivil yurttaşların fotoğrafları konuldu. ‘Keşke Özal’ı ciddiye alsaydım’ Sınır ötesi operasyon konusunda AKP’yi “uyaran” Öcalan, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ı yeterince ciddi İşcan: Türkiye mağdur olmaz ? KİEV (Cumhuriyet) Ukrayna’nın önde gelen gazetelerinden Stoliçnie Novosti, Kiev Büyükelçisi Erdoğan İşcan’ın Türkiye’nin Irak politikası konusundaki açıklamalarına tam sayfa yer verdi. İşcan, Türkiye ile Irak arasındaki görüşmelerden ciddi bir sonucun alınmadığını, Irak hükümetinin kendisine tanınan zamanı iyi kullanmadığını belirtti. İşcan, Türkiye’nin terör mağduru durumunda kalmasının söz konusu olamayacağını vurguladı. ye almaması ile ilgili de şöyle hayıflanıyor: “Özal döneminde bazı adımlar atılmak istendiği biliniyor. Bu adam ya çok cesur ya bizimle oyun oynuyor diye düşünüyordum, keşke Özal’ı daha fazla ciddiye alsaydım, o dönem bazı şeylere yön verebilseydim. Özal’ın cesaretine ve aklına çok güvenmiyordum, daha sonra cesur ve akıllı biri olduğunu gördüm. Söylediği adımları atabilir miydi, buna güç getirebilir miydi bilinmiyordu. Zaten Özal’ı yaşatmadılar. O dönem sadece Talabani arabulucu değildi, başkaları da arabulucu olarak gelip gidiyordu. Özal açılımlar getiriyordu, ön açıcı oluyordu. hatta nasıl yapacağımızı tartışıyordu.” Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Tayyip Erdoğan ile Özal’ı kıyaslayan Öcalan, “Bunlarda Özal’ın ne kişiliği ne de cesareti olduğunu sanmıyorum. Yanılmış olmayı istiyorum ama ikinci Özal olamazlar” görüşünü savundu. DTP’Lİ SİİRT MİLLETVEKİLİ ÖZÇELİK’TEN SAVUNMA: ‘Etnik temelli parti kurulabilmesi için söyledik’ HÖH Grup Başkanvekili Remzi Osman, terör örgütü PKK ile kıyaslanmalarına tepki gösterdi. Bazı sanatçılar ve sanatseverler ne düşünür bilir misiniz? Dünyayı sanat kurtaracak! “Işık önce sanatçının alnında doğar” sözüyle, Bilge Mustafa Kemal Paşa’yı da anarak, bir sanat olayına değineceğim. Ülkemizin başarılı “çağdaş dans” sanatçısı Aydın Teker, “aKabı” adlı gösterisiyle olağanüstü bir çalışma ortaya koydu. Dansçıların giydiği “aKabı”, yüksek ve özel olarak yaptırılmış. Teker’in dansçılarını bu alışılmamış ayakkabı içinde “dans ederken” seyrediyoruz. Aydın Teker, dansçılarına hangi düşünceleri gerçekleştirebileceğini deniyor; dansçılar bedenlerinin sınırlarını test ediyor; hep birlikte bu olağanüstü dansın sonuçlarını izliyoruz! “aKabı” mı dansçıların hareketlerini belirliyor, dansçılar mı aKabı’ya dans öğretiyor, Koreograf Aydın Teker mi “bestelediği” dansı her tarafa yaptırmak için büyük bir çabaya giriyor? Ama burada üçü de var; Teker, aKabı’yı dansın kesin bir “üçüncü kişisi” olarak olayın içine katıyor! Soru şu: Acaba bedeninizin bir kısmı doğal hareket alışkanlığını sınırlayan bir kalıba sokulsa ne olur? Teker, bir yandan da sanki çağdaş bir sorunu, bir laboratuvar konusuna dönüştürmüş. Ayakkabılar ve kadınlar! Dansı seyrederken, ayaklarının küçük ve “estetik” kalması ve belirli bir yürüyüş stiline alışmaları için, küçük yaştan itibaren ayakkabı kalıbına sokulan Çin’li kızları ve ayaklarını düşündüm. Çin’e gitmeye gerek yok: Bu “fetişizm”, ayakkabı mağazalarında egemen! Ayakkabı tasarımına, ayaklara uyacak, ayakları rahat ettirecek, bedenin en özgürce hareket ve yürüyüşüne destek ve yardımcı olacak bir düşünce egemen değil; tam tersine, ayak ve bedenden ayrı tasarlanan ayakkabıların içine, kadınların girmeleri zorunlu! Biçim ve görünüş belirleyici! Yürümek için değil, sadece “duruş” için, bir vitrin mankenliği için! Aydın Teker ve dansçıları, beden, kaslar ve organlar, aKabı ile yeni bir deneyim yaşıyor. Başka bir gezegenin ve koşulların insanları, düşünceleri ve algılamaları var sahnede! ??? aKabı, Bimeras Kültür Vakfı’nın eylül ayında düzenlediği iDans etkinlikleri çerçevesinde ilk kez Türkiye’de oynandı. aKabı, henüz tamamlanmamış videolarının seyredilmesi sonucu, Zürih ve Lizbon’dan Teker ve arkadaşlarına gelen davetlerle dışarıda tamamlandı. Teker’in Zürih’te oynadığı ve özel ödül aldığı “Yoğunluk” oyunu buna vesile olmuş. İsviçreliler, yeni bir oyun isteyince, henüz deneme aşamasında bulunan aKabı 2.5 yıl süren büyük uğraşla tamamlanmış. Dans, Bern, Berlin, Lizbon ve Fransa’da Montpellier Dans Festivali’nde sahneye kondu. Teker, bedeni zorlayan bir sanatçı. aKabı düşüncesinin doğuşunu şöyle anlatıyor: “Seyrettiğim bir gösteride bir dansçı tek ayağında yüksek topuklu bir ayakkabı giyiyordu. Bu imge bende asimetri ve dengedışı kavramlarını çağrıştırdı. Bedenin böyle bir engelle nasıl başa çıkabileceği üzerine çalışmak istedim!” Bir soruma yanıtı: “Benim için önemli olan sonuç değil süreçtir. Burada merak var, bilmediğim bir yere yolculuk yaptım, ama yalnız değildim, dansçılarımla beraberdim. Büyük bir deneyim yaşadık.” aKabı Türkiye’de yeniden ne zaman oynanır, bilinmez. Ama Teker şu sırada “Arp ile Ayşe”yi buluşturan başka bir proje üzerinde çalışıyor. Mayısta, prodüksiyona destek veren Brüksel veya Lizbon’da oynanacak. Sonra Paris’te ve olasılıkla da İstanbul Tiyatro Festivali’nde! Aydın Teker, çağdaş dans laboratuvarında, insanı, düşüncesini, bedenini araştıran, sorgulayan, yeni düşünceler ve ortamlar üretmeyi deneyen bir bilimci, araştırmacı. Evrensel üreten ve başaran, bizden biri! Çağdaş Dans “bestelediği”, bu sanat ve düşünce hareketi de popüler karakterde olmadığı için, toplumda reytingi yok. Ama ne gam! Sanat her şeyden büyüktür ve toplum için güçlü bir ışıktır! Nitekim aKabı, Lütfi Kırdar’ın büyük salonunu iki gün boyunca doldurdu! Aydın deneyimini açıklarken “İnsan, bedeni ve beyni ile hayal ettiğimden çok daha farklı yerlere gidilebilir” diyor... Zaten hayat da bunun sürekli test edildiği bir laboratuvar değil mi? Çukurca’da mayın patlaması HAKKÂRİ (Cumhuriyet) Hakkâri’nin Çukurca ilçesine bağlı Yukarı Akkaya köyünde yaşayan İdris Dayan, tarlasına gittiği sırada PKK’lilerce araziye döşenmiş mayına bastı. Patlamada ağır yaralanan Dayan, köylüler tarafından Çukurca Sağlık Ocağı’na kaldırılırken yaşamını yitirdi. HÖH: Bizi PKK ile kıyaslamayın SOFYA (AA) Bulgaristan’da üyelerinin çoğunluğunu Türklerin oluşturduğu Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖHDPS), Demokratik Toplum Partisi (DTP) ile kıyaslanmak istemediğini bildirdi. HÖH Parlamento Grup Başkanvekili ve Kırcaali Milletvekili Remzi Osman, “Eli kanlı bir terör örgütüne sahip çıkan bir zihniyet ile kıyaslanmamız içimizi acıtıyo. Biz Bulgaristan’ın üniter yapısına ve bayrağına saygılı, Bulgaristan devletinin çıkarları için herkesten fazla çalışan bir partiyiz” diye konuştu. “HÖH’ün etnik bir parti olmadığını” vurgulayan Osman, “Bulgaristan Anayasası’nda etnik ve dini temelli siyasi parti kurulmasının yasak olduğunu” anımsattı. ‘PKK terör örgütü’ Osman, “PKK’nin eli kanlı bir terör örgütü olduğunu, Bulgaristan devletinin de bunu 18 yıldır resmen kabul ettiğini” belirterek “bu bakımdan Türkiye’nin terör örgütü PKK’ye karşı verdiği savaşı desteklediğini” söyledi. Osman, “DTP’nin Hak ve Özgürlükler Hareketi’nin çizgisine gelebilmesinin mevcut düşünce ve tavırlarıyla imkânsız olduğunu” belirtti. 43 ülke, 134 karikatürist ? İstanbul Haber Servisi Yeni Yüksektepe Kültür Derneği tarafından düzenlenen “5. İstanbul Uluslararası Karikatür Festivali’’, 17 Kasım Cumartesi günü başlayacak. Dernekten yapılan yazılı açıklamaya göre bu yıl temasını “Kültürlerarası Hoşgörü’’nün oluşturduğu festivale, 43 ülkeden 134 karikatürist 445 eserle katılacak. davrandı. Lozan’da da ifade edildi, ‘Türklerle Kürtler ortak devlet ANKARA DTP Genel Başkakuruyoruz’ dendi. Ama sonra bu nı Nurettin Demirtaş’ın Kürt soinkâr edildi. Azınlık hakkı talep rununun çözümü için önerdiği “Bulediyoruz, deniyor ki ‘Siz azınlık garistan modeli”, partinin progradeğilsiniz, asli unsursunuz.’ Asli mına koyduğu “demokratik özerkunsursak, neden eşit haklar verillik” ile çelişirken DTP’den “Bu miyor? Azınlık haklarını güvenöneri Türkiye’de etnik temelli ce altına alan evrensel hukuk kuparti kurulabilsin anlamında söyralları var. Ama Kürtler bundan lendi” açıklaması geldi. DTP Siirt yararlandırılmıyor.” Milletvekili Osman Özçelik, TürEtnik temelli parti kurulması iskiye’de etnik temelli parti teminin, siyasi tutum belkurulmasının yasak olduğugesinde “etnisiteye dayana dikkat çekerek, “Kürt? Özçelik, Bulgaristan’daki Türklerin lı olmadığı” savunulan lerin azınlık hakları ta“demokratik özerklik” azınlık olduğu ve silahlı mücadele lep edildiğinde, siz azınanlayışıyla çeliştiğinin lık değilsiniz, deniyor. Eşit yürütmediğinin anımsatılması üzerine, “Biz anımsatılması üzerine ÖzKürt partisi kurulabilmesi noktasında haklar talep ettiğimizde çelik, “DTP’nin etnik teBulgaristan modeli diyoruz” dedi. bölücülük yapmayın demelli bir parti olma taniyor. Devlet artık ne ollebi olmadığını, ancak duğumuza karar versin” Türkiye’de böyle bir oludedi. DTP’nin Kürt sorununun çö melli siyaset yaptığının anımsatıl şuma izin verilmesini istediklerizümü için “yeni açılım” olarak sun ması üzerine ise “yasal olarak et ni” söyledi. Bulgaristan Türkleriduğu Bulgaristan modeli, DTP’nin nik temelli siyasi parti kurula nin haklarını almak için “silahlı “demokratik özerklik” ve “Kürt madığını” söyledi. Bulgaristan’da eylem”e yönelmediğinin anımsalerin ülkenin kurucu asli unsuru ki Türklerin azınlık statüsünde ol tılması üzerine de Özçelik, PKK’nin olduğu” görüşüyle çelişiyor. DTP duğu anımsatılarak “Kürtler için yıllarca uygulanan “asimilasyon “demokratik özerklik” modeli ile de mi azınlık statüsü istiyorsu politikasının sonucu olduğunu” Türkiye’nin, “dili, bayrağı” olan 20 nuz” sorusuna ise Özçelik, şu kar ileri sürdü. Özçelik, DTP’de “şahin25 özerk bölgeye ayrılmasını öngö şılığı verdi: “Biz ne olduğumuzu lerin yönetime geldiği” yorumlarürken bunun “etnisiteye dayalı bir anlayamadık. Biz Türkiye’nin as rına da “Bizde şahinlergüvercinayrışma olmayacağını” savunu li kurucusuyuz diyoruz. Çünkü di ler diye bir şey yok. Üslupta farkyor. ğerleri Osmanlı ile birlikte Tür lılıklar olabilir ama özde bir fark Türklerin partisi Hak ve Özgür kiye’ye göç etmişler, onlar göç yok. Şahinsek hepimiz şahin, gülükler Hareketi kendini bir “etnik men, biz değiliz. Kürtler tarih vercinsek hepimiz güverciniz” parti” olarak da tanımlamıyor. DTP boyunca hep Türklerle birlikte diye konuştu. AYŞE SAYIN Siirt Milletvekili Osman Özçelik, Bulgaristan modeli ile DTP’nin önerilerinin uyuşmadığı eleştirilerinin anımsatılması üzerine, kendilerinin Türkiye’de “etnik temelli bir parti kurulabilmesi” açısından bu modeli önerdiklerini söyledi. Bütün dünyada etnik temelli partiler kurulabildiğini, hatta Almanya’da “etnik temelli partiler” için ülke barajının sıfıra çekildiğini savunan Özçelik, DTP’nin de etnik te obursali?cumhuriyet.com.tr CHP’Lİ KOÇ, YÖNETİMİ ELEŞTİRDİ Parti tabanıyla ilişki kesildi İstanbul Haber Servisi CHP genel başkanlığına aday olduğunu açıklayan Samsun Milletvekili Haluk Koç, üst yöneticilerin, parti tabanıyla ilişkisinin kesildiğini belirterek “Ben Atatürk’ün partisine lider değil, ortak akıl için başkanlık etmeye geleceğim. Parti tabanından kopuk, onun düşüncelerine saygılı olmayan bir yönetim tutumu asla doğru değildir” dedi. Koç’un Zeytinburnu Nov Otel’de düzenlediği ve çok sayıda CHP’linin katıldığı toplantı Atatürk için bir dakikalık saygı duruşunun ardından söylenen İstiklal Marşı’yla başladı. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın siyasi tutumunun “konjonktüre göre sürekli değiştiğini” belirten Koç, “Bu durum toplumdaki güveni sarsıyor. Olumsuz lider tavrı toplumda kesin yargıya ulaşıyor. Siyasi tutarsızlık, parti örgütlerinin çalışmamasına neden oluyor” dedi. “Tepeden inme, sosyal demokrat olmayan” yüzlerce kişinin CHP’ye üye yapıldığını öne süren Koç, ilk mücadelelerini demokratik bir tüzük, seçimle gelenin seçimle gittiği bir sistem için vereceklerini sözlerine ekledi. CUMHURİYET 06 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle