Katalog

23 EYLÜL 2006 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER İBB, öngörülemeyen afetleri bahane edip, kavşakyol inşaatının ihalesini kapalı kapılar ardında gerçekleştirdi 7 İhaleler mercek altında Takdir belgeli sahte doktor ? İZMİR (AA) İstanbul ve İzmir’de çeşitli hastanelerde 9 yıl boyunca başkasına ait diplomayla doktorluk yaptığı belirlenen ve çalıştığı bazı kuruluşlardan takdir belgesi alan İran uyruklu Ahmet Akman adlı kişi yakalandı. Akman’ın gerçek adının A.E.(38) olduğu, 1994’te İran’dan Kuzey Irak’a geçtiği, burada 1 yıl kaldıktan sonra 1995’te Ankara’ya geldiği, BM’ye mülteci başvurusunda bulunduğu, ancak kabul edilmediği öğrenildi. İstanbul Haber Servisi İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) son dönemdeki bazı yol ve kavşak çalışması ihalelerini; doğal afet, salgın hastalık gibi önceden öngörülemeyen olayları kapsayan Kamu İhale Yasası’nın 21/b maddesi kapsamında gerçekleştirdiği ortaya çıktı. Hukukta ‘‘yok hükmünde işlem’’ olarak tanımlanan bu konuyla ilgili iletilen bir dilekçeyi değerlendiren Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği, şikâyeti İçişleri Bakanlığı’na ileterek incelenmesini istedi. 4734 sayılı Kamu İhale Yasası’nın 21/b maddesi kapsamında, işin ilan yapılmaksızın ve en az üç istekli davet edilerek ihale edilebilmesi için; iki şartın bir arada ve birbirine bağlı olarak gerçekleşmesi zorunlu. Bunlardan birincisi; doğal afet, salgın hastalık, can veya mal kaybı tehlikesi GEÇMİŞTEN GELECEĞE ORHAN ERİNÇ ? İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin deprem, sel, yangın, salgın hastalık gibi öngörülemeyen durumları kapsayan İhale Yasası’nın ilgili maddesine dayanarak yaptığı yol, kavşak, köprü ihaleleri inceleme altında. gibi ani ve beklenmeyen veya idare tarafından önceden öngörülemeyen olayların ortaya çıkması, ikincisi ise bu nedenlerle ihalenin ivedi olarak yapılmasının zorunlu olması. İdarelerin bu maddeye dayalı olarak alım yapabilmesi için, ihtiyaç doğmadan yeterli bir süre önce gerekli hazırlıkları yapmalarını engelleyen bir durumun ortaya çıkması gerekiyor. Bu durum, yasada önceden öngörülemeyen olay olarak ifade ediliyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin de birçok yol, kavşak, köprü inşaatı ihalesinde, belirtilen koşullardan hiçbiri oluşmadığı halde 21/b’yi işletmesi şikâyet konusu oldu. Bir yurttaş tarafından Cumhurbaşkanlığı’na gönderilen şikâyet dilekçesinde, onlarca yol, kavşak ve köprü inşaatı ihalesinin önceden idareye haber verilmeksizin davetiye usulü ile kapalı kapılar ardında gerçekleştirildiği belirtildi. İstanbul’da şu an yangın, sel gibi ani ve öngörülemeyen bir afet durumu bulunmadığına, ancak buna karşın ihalelerin bu maddeye dayandırılarak yapıldığına dikkat çekildi. Onlarca örnekten biri olarak da Bahçelievler’deki Ünverdi Kavşağı gösterildi. Ünverdi Kavşağı’nın, hiçbir öngörülemeyen olay bulunmadığı halde 21/b’ye göre ihaleye çıkarıldığına vurgu yapıldı. Şikâyet dilekçesi incelenmek üzere 04.08.2006 tarihinde Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği’nce İçişleri Bakanlığı’na gönderildi. DolmabahçePiyalepaşa tüneli de aynı durumda Elif Şafak kararına itiraz ? İstanbul Haber Servisi Yazar Elif Şafak’a ‘‘Türklüğü aşağıladığı’’ gerekçesiyle yargılandığı davanın ilk duruşmasında verilen beraat kararı temyiz edildi. Ermeni ve Türk iki aileyi anlattığı “Baba ve Piç” adlı kitabı nedeniyle yargılanan Elif Şafak’a beraat kararı veren mahkemenin baskı altında olduğunu ileri süren şikâyetçi avukat Kemal Kerinçsiz, Yargıtay’a başvurdu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin yine deprem riskini öne sürerek 21/b maddesini işlettiği DolmabaçePiyalepaşa tünel inşaatı ihalesi hukuka aykırı bulundu. Kamu İhale Kurumu, Büyükşehir Belediyesi hakkında İçişleri Bakanlığı’na suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin, Valiliğin kendilerine yazı göndererek olası depreme karşı yol, köprü, kavşak yapılmasını istediğini belirterek kendini savunması ise inandırıcı bulunmadı. Kurum kararında ‘‘Bu gerekçeler, 4734 sayılı İhale Kanunu’nda öngörülen pazarlık usulü ihale için gerekli koşulların hiçbirini taşımamaktadır. İstanbul’da yakın zamanda deprem olacağına ilişkin kuvvetli bir bilgi ve gelişme yoktur. Bu yüzden deprem riski, ani ve öngörülmeyen bir olay değildir ve ivedi bir ihaleye konu olamaz. İstanbul’da artan araç sayısı da ani ve öngörülmeyen bir durum değildir. Bu ihale ile kanunun ilkeleri ihlal edilmiştir’’ ifadelerine yer verdi. Geç Kalan Soru... Siyasetin hukuka istediği gibi yön verme alışkanlığı, Türk Ceza Yasası yenilenirken yeniden depreşmişti. Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarlarının yasa maddelerini neredeyse ‘‘kendi görüşündekilere uygulanacaklarla uygulanmayacaklar’’ diye ikiye ayırdığını söylemek, sanırım haksızlık olmaz... Laiklik açısından önem taşıyan kimi maddelerdeki suç tanımlarının yumuşatılması ve öngörülen hapis cezası sürelerinin azaltılmış olması henüz unutulmadı. Buna karşın aralarında son günlerin güncel tartışma konularının başında yer alan 301. maddenin de yer aldığı benzer maddeler için ‘‘Nuh deyip peygamber dememek’’ benzeri anlayıştan vazgeçilmedi. AKP’nin, genel başkanına demir dövdürerek yansıttığı milliyetçilik şovu, yasa yapılırkenki yaklaşımına yeni bir boyut kazandırdı, diye düşünüyorum. Milliyetçi Hareket Partisi’nin barajın altında kalmış olmasını kendi başarıları olarak görüyor ve o görüştekilerden aldıklarını sandıkları oyları yitirmek istemiyorlar. Oysa MHP’nin barajı aşamaması AKP’ye kaçan oylardan değil, Genç Parti’nin aldığı oyladan kaynaklanmıştı. Korkunun ecele faydası olmadığı gibi ümmetçiliğin yanı sıra milliyetçiliğe sarılmanın bir fayda sağlamadığını, zamanı geldiğinde göreceğiz. AKP için böyle düşünmenin yanlış olmadığını sanmak kolay ama, Cumhuriyet Halk Partisi’nin benzer yaklaşımına sıra gelince insan ne diyeceğini bilemiyor. ??? Türk Ceza Yasası Tasarısı Ecevit Hükümeti tarafından Meclis’e sunulmuştur. 3 Kasım 2002 seçimiyle kadük oldu. CHP o süreçte Meclis’te olmadığı için bir değerlendirme yapma olanağı yok. Bu nedenle süreci 3 Kasım 2002 ile başlatmak gerekiyor. Adalet Komisyonu’nda oluşturulan alt komisyon o tasarıyı, evirip çevirerek AKP’nin istedikleri doğrultusunda yeni bir kalıba soktu. Tasarıyla ilgili alt komisyon raporunun tartışmaya açıldığı tarih 4 Haziran 2004’tür. Ardından Adalet Komisyonu’nda görüşülme dönemi başlamış, Meclis’te de 26 Eylül 2004 günü, 1 Nisan 2005 günü yürürlüğe girmek üzere kabul edilmiştir. Eleştirilerin yoğunlaşması nedeniyle yürürlüğe girişi 1 Haziran 2005’e ertelenmiş ve kimi değişikliklerle yeniden yürürlüğe sokulmuştur. Süreci bir kez daha tarihleri yineleyerek anımsatmamın nedeni, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın çok kısa bir süre önce tartışmalara ‘‘301 diğer ülkelerde de var mı?’’ sorusuyla katılıp yanıtını da yine kendisinin ‘‘301 diğer ülkelerde de var’’ diyerek vermiş olması. ‘‘Peki 301 diğer ülkelerde var da, onlarda niye bu maddeden yargılama yok?’’ sorusuna, doğrusu yanıt bulamadım. Şayet Baykal, sorusunu yasa yapılırken sormuş ve uzmanları ciddi bir çalışma yapmış olsaydı, suç tanımının bizdeki gibi olmadığını görecekti. Bu sayede belki de bugünkü tartışma yaşanmamış olacaktı. AKP’li Kiler’in, Levent’te ruhsatsız inşaatına başladığı residence projeleri sürüyor Açıklama İstanbul Haber Servisi Gazetenizde 31.08.2006 günü yayımlanan ve ‘‘Özcan Yaşar’’ imzasını taşıyan ‘‘THYFethullah Gülen İşbirliği’’ başlıklı haberde, müvekillerimizin, THY kadrolarında yer alan ve Fethullah Gülen’i lider olarak gösterdiği ileri sürülen, Halil Toker’in başını çektiği tarikat grubu içinde bulundukları ve müvekkillerimizden Özlenen Başoğlu’nun ‘‘Maliye Bakanı Sayın Kemal Unakıtan’ın eşi Ahsen Unakıtan’ın yeğeni’’ olduğundan dolayı, bulundukları göreve getirildikleri ileri sürülmektedir. Özlenen Başoğlu lisans ve yüksek lisans eğitimini almış olup, 1985 Mayıs’ta THY’de çalışmaya başlamış ve kariyerini yükselterek 2004 yılında Satış Araştırma Müdürü olarak atanmıştır. Kamuran Başoğlu, ise pilot olup, 1987 yılından bu yana CoPilot/Kaptan/Öğretmen Pilot/Kontrol Pilotu olarak 10 bin saatin üzerinde uçmuş, RJ Tip Müdür Yardımcılığı, Akaryakıt İşletme Koordinasyon Başkanlığı yapmış ve en son uçuş işletme baş pilot yardımcısı görevine getirilmiştir. Özlenen Başoğlu’nun Maliye Bakanı Sayın Kemal Unakıtan’ın eşi Ahsen Unakıtan’ın yeğeni olarak lanse edilmesi doğru olmayıp, ayrıca müvekkilerimizin uzun yıllar çalışarak edindikleri mevkiilere getirilişlerinin bir kayırma olduğu ve yazıda adı geçen cemaat içinde yer aldıkları iddiaları da gerçekleri yansıtmamaktadır. Gökdelen çıkaran milletvekili MİYASE İLKNUR Savcı, Çolak’ın hapsini istedi ? İstanbul Haber Servisi Borsada manipülasyon yaptıkları ileri sürülen eski futbolcu Mecnur Çolak’ın da aralarında bulunduğu 26 kişinin ‘‘suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, nitelikli dolandırıcılık, kara para aklama’’ suçlarından 5.5 ile 23 yıla kadar değişen hapis cezalarına çarptırılmaları istendi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, şüphelilerin gruplara ayrıldığı ve 20 milyon YTL servet edindikleri belirtildi. Protestoya bir tutuklama ? ORDU (AA) Ordu’nun Gürgentepe ilçesindeki bal festivalinde AKP Grup Başkanvekili Eyüp Fatsa’yı protesto sırasında ‘‘fiziki müdahalede bulunmak’’ iddiasıyla gözaltına alınan eski AKP Kabataş İlçe Yönetim Kurulu üyesi Y.A. tutuklandı. Fındık fiyatı yüzünden protesto edilen Fatsa, jandarma ekip otosuna alınarak bölgeden uzaklaştırılmıştı. AKP’liler, tarikatsiyasetticaret eksenindeki faaliyetlerinin sonucunda ulaştıkları iktidar nimetlerinden yararlanmada sınır tanımıyor. Devletteki kadroları yakınlarına peşkeş çeken AKP yönetimi, siyasetle birlikte yürüttükleri ticari faaliyetlerinde de iktidar olanaklarını sonuna kadar kullanıyorlar. Son olarak AKP Bitlis Milletvekili Vahit Kiler’in, Dubai Kuleleri’nin dikilmesinin planlandığı 4. Levent’te yapı ruhsatı olmayan inşaatında yeraltında 10 kat inşa ettiği ortaya çıkmıştı. Kiler Marketler zincirinin de sahibi olan Vahit Kiler’in, siyasi konumunu kullanarak ticari çıkar elde etmesi bununla sınırlı değil. Kiler’in ortak olduğu Atlas Gıda Sanayi A.Ş, özelleştirilen Kütahya Şeker Fabrikası’na hülle yoluyla ortak olmuştu. Ticarette büyük başarılar AKP Bitlis Milletvekili Vahit Kiler. stanbul’un rantı en yüksek bölgesi Levent’te yapı ruhsatı alınmadan yerin altına 10 kat inşaat yapan AKP Bitlis Milletvekili Vahit Kiler, Özelleştirme İdaresi’nin satışa çıkardığı Kütahya Şeker Fabrikası’nı hülle yaparak almıştı. Özelleştirmeden fabrikayı satın alan Torunlar Gıda, ihalenin üzerinden 8 gün geçmeden hisselerin yüzde 28’ini Vahit Kiler’in şirketine satmıştı. İ oerinc?cumhuriyet.com.tr Bitlis’te bakkal Hikmet Kiler’in üç çocuğundan biri olarak doğan Vahit Kiler, politikaya atılıp AKP’den milletvekili seçildikten sonra ticarette büyük başarılar kazandı. Önce Kiler Marketler zincirini büyüten ve Caner Marketler zincirini de şirketinin bünyesine katan Vahit Kiler, Özelleştirme İdaresi tarafından geçen yıl ihaleye çıkarılan Kütahya Şeker Fabrikası’na teklif vermeden ortak olmayı başarmıştı. İhalede Kütahya Şeker Fabrikası’nın yüzde 56’sını 21.4 milyon dolara satın alan Torunlar Gıda, Özelleştirme İdaresi ile sözleşme imzaladıktan 8 gün sonra hisselerin yüzde 28’ini Kiler Grubu’na ait Atlas Alışveriş Hizmetleri ve Gıda San. Tic. Ltd. Şti’ye devretti. Torunlar Gıda’nın sahibi Mehmet Torun, satıştan sonra, ‘‘Ki ler ailesiyle tanışıklığımız çok eskiye dayanıyor. İyi fiyat verdiler, sattık’’ diye açıklama yapmıştı. Birçok şirketi bulunuyor Kiler Grubu’nun marketler zinciri dışında Kiler İnşaat ve Taş Yapı adıyla iki inşaat şirketi ve 1500 araçlık servis taşımacılığı yapan Turex Taşımacılık şirketi ve akaryakıt istasyonları bulunuyor. Vahit Kiler’in milletvekili seçildikten sonra yönetimini bıraktığı, ancak hissedarı olmayı sürdürdüğü Kiler Grubu’nun, İzmir Seferihisar’da 5 yıldızlı otel, İstanbul Beylikdüzü’nde 1300 konut, Kartal’da 550 konutluk projeleri dışında Levent’te ruhsatsız inşaatına başladığı residence projeleri sürüyor. Gazete sahibine silahlı saldırı ? KOCAELİ (AA) Kocaeli’nde yayımlanan Bizim Kocaeli gazetesinin sahibi ve Genel Yayın Müdürü Güngör Arslan, silahlı saldırıya uğradı. Arslan, saldırıdan yara almadan kurtuldu. Arslan, sabah Karabaş Mahallesi Şahabettin Bilgisu Caddesi’ndeki gazetenin bulunduğu binaya girerken, henüz bilinmeyen nedenle R.K’nin (45) silahlı saldırısına uğradı. Zanlının tabancayla 34 el ateş ettiği Arslan, yere yatınca saldırıdan yara almadan kurtuldu. Olay yerinden yaya olarak kaçmaya çalışan R.K, güvenlik güçlerince tabancayla yakalandı. CUMHURİYET 07 K