Katalog

SAYFA CUMHURİYET 2 EYLÜL 2006 CUMARTESİ 6 Kayıt parası istemenin yolları ? NİĞDE (AA) Niğde’de bir ilköğretim okulunda kayıt için hazırlanan dilekçede velilerden tebeşir, silgi ve fotokopi kâğıdı istendiği belirtildi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın öğrenci velilerinden zorunlu kayıt parası alınmayacağı yönündeki talimatlarına rağmen bazı ilköğretim okullarında kayıt sırasında velilerden zorunlu bağış yapmalarının istendiği ve velilere zorluk çıkarıldığı iddia edildi. HABERLER Türkiye, yüzde 66’lık korsan yazılım kullanım oranıyla ilk sırada yer alıyor Dünyada satılan her üç CD’ den biri kaçak İ stanbul Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube’ye bağlı İnternet ve Bilişim Suçları birimi amiri Dinçer Ay: Gerçekleştirdiğimiz bir baskında 5 bin adet çocuk pornosu CD’si ele geçirdik. Yakaladığımız kişi hakkında komşuları “çok beyefendi” diyorlardı. BERİV AN TAPAN/HÜLYA ER CUMARTESİ YAZILARI ATAOL BEHRAMOĞLU Atatürk’e Layık Olmak ‘‘Mustafa Suphi Destanı’’nın son bölümünde Mustafa Kemal’e yönelik bir eleştiri vardır: ‘‘Mustafa Kemal şöyle demişti: ‘Biz bizi mahvetmek isteyen emperyalizme ve bizi yutmak isteyen kapitalizme karşı heyeti milliyece mücahedeyi caiz gören bir mesleği takip eden kimseleriz’ Ekleyecekti. ‘Milyonerler hatta milyarderler yetiştireceğiz’...’’ Atatürk’ün farklı zamanlarda söylediği sözlerdir bunlar. Fakat sonuç olarak onun sözleridir. Milyonerler hatta milyarderler yetiştirerek emperyalizme ve kapitalizme karşı mücadele edilebilir miydi? Bu sorunun yanıtı bir başka sorudadır: O günün koşullarında, bir ulus devlet yaratmak için ulusal burjuvaziyi oluşturmaktan (milyonerler hatta milyarderler yetiştirmekten) başka çare var mıydı? Bence yoktu... Tüm sorunlarımıza karşın, bugün yine de önemli, bağımsız, birçok bakımdan da büyük ve örnek bir ülke oluşumuzu ‘‘Kemalist’’ uygulamanın (ekonomi alanı da içinde olmak üzere) uygulamalarına borçluyuz... Yaklaşık otuz yıl önce yazılmış (kurgulanmış) ‘‘dize’’lerimdeki eleştirimin bugün de arkasında oluşum ise başka bir konu... ??? Ankara Ulus’ta, 60’lı yıllarda, bir ara oturduğum tek göz odalı evimi ziyaret eden sevgili Ahmed Arif, bir dergiden kesip duvara iliştirdiğim üniformalı bir Atatürk resmini görerek ‘‘Çok mu seviyorsun’’ diye sormuştu... Doğal olarak olumlu yanıtıma karşı da herhangi bir yorumda bulunmamıştı. Atatürk’ü her zaman ve gerçekten çok sevdim. Yurtsever bir aile ortamında yetişmiş olmam kuşkusuz ki bunda başlıca etkendir. Fakat 1960’lı yılların devrimci bir üniversite öğrencisi ve kimi kez lideri olarak da bu sevgim hiç eksilmedi. Sonraki yıllarda, okuduklarım, düşündüklerim, sevgimi, hayranlığımı daha da arttırdı. Bugün ise onun sadece bir asker, bir devlet adamı, bir aydınlanmacı değil, felsefe üstüne bir yapıt kaleme almamış olsa da, derin bir iç dünyaya sahip özgün bir düşünür olduğunu biliyorum. Başka bir deyişle Mustafa Kemal, sadece ‘‘önder’’ olarak değil ‘‘birey’’ olarak da, ancak büyük yazarlarda, sanatçılarda, düşünürlerde görülebilen özelliklere sahiptir. Onu Atatürk yapan ise önderlik yetenekleriyle sözünü ettiğim bu özellikleri birleştirebilmiş olmasıdır... ??? Mustafa Balbay, Mustafa Kemal’in tüm yaşamınca okuduğu kitap sayısının 3997 olarak hesaplandığını yazıyordu. Bu sayıyı yaklaşık altmış yıllık bir yaşamın kırk yılına bölersek, yılda yüz, ayda yine yaklaşık 78 kitap eder... Büyük çoğunluğun ve bu arada büyük olasılıkla birçok politikacının yılda tek bir kitap okumadığı bir ülkede bu olağanüstü bir rakamdır. Şimdi Prof. Suat Sinanoğlu’nun, okumamış olan herkese okumalarını önemle önerdiğim (1980, Türk Tarih Kurumu Yayını) ‘‘Türk Hümanizmi’’ adlı kitabından, Atatürk’ün 17 Mart 1937’de, bir resmi kabulde, Romanya Dışişleri Bakanı Antonescu’ya hitaben yaptığı konuşmayı birlikte okuyalım: ‘‘Vaktiyle kitaplar karıştırdım. Hayat hakkında filozofların ne dediklerini anlamak istedim. Bir kısmı her şeyi kara görüyordu. Mademki hiçiz ve sıfıra varacağız, dünyadaki muvakkat ömür esnasında neşe ve saadete yer bulunamaz, diyorlardı. Başka kitaplar okudum, bunları daha akıllı adamlar yazmışlardı. Diyorlardı ki: Mademki sonu nasıl olsa sıfırdır, bari yaşadığımız müddetçe şen ve şatır olalım. Ben kendi karakterim itibariyle ikinci hayat telâkkisini tercih ediyorum, fakat şu kayıtlar içinde... Hayatta tam zevk ve saadet, ancak gelecek nesillerin şerefi, varlığı, saadeti için çalışmakta bulunabilir...’’ Prof. Sinanoğlu bu alıntıdan sonra ‘‘Burada Atatürk, laik bir ahlâk anlayışının temellerini atmaktadır’’ yorumunu yapmaktadır... ??? Atatürk hem askeri ve siyasal önder, hem bireysel kişilik olarak, bu toprakların, bu tarihin, bu ülkenin yetiştirdiği bir dâhi idi... Herkesin dâhi olması beklenemez... Fakat neredeyse hiçlikten bir ülke yaratan, yaşamını bu ülkenin ve şu anda yaşamakta olan bizlerin şerefine, varlığına, mutluluğuna adayan eşsiz bir kişiliği anlamak ve eserini koruyup geliştirerek ona layık olmaya çalışmak ise; insan adına layık olmak isteyen, onurunu ve kimliğini henüz yitirmemiş herkesin görevidir... 3 yaşında çocuğun şüpheli ölümü ? BATMAN (AA) Batmanın Petrolkent Mahallesi’nde ‘‘damdan düştü’’ denilerek hastaneye kaldırılan 3 yaşındaki Azat B. müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Ceset üzerinde darp izlerine rastlanması üzerine, çocuğun üvey annesi ve öz babası gözaltına alındı. Cesedin, otopsi yapılmak üzere İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderileceği öğrenildi. Olayla ilgili soruşturma sürdürülüyor. Dünyada satılan her üç CD’den biri korsan. Dünyada korsan yazılım kullanım oranı ise yüzde 35 civarında. Türkiye ise yüzde 66’lık korsan yazılım kullanım oranıyla ilk sırada yer alıyor. Emniyet Genel Müdürlüğü verilerine göre, ülkemizde en çok karşılaşılan bilişim suçlarının başında pornografik içerikli CD kopyalamak ve satmak geliyor, evlere yapılan baskınlarda 5 bin CD’lik çocuk pornografisi arşivleri çıkıyor. Çocuk pornografisi suçunda artış İstanbul Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube’ye bağlı İnternet ve Bilişim Suçları birimi amiri Dinçer Ay, Türkiye’de çocuk pornografisi suçundaki artışa dikkat çekerek ‘‘İnternetle artık çocuklara cinsel istismar, cinsel taciz gibi suçlar rahatlıkla işlenebiliyor’’ dedi. Özellikle çocuk pornosu konusunda İtalyan, Alman ve İngiliz polisleriyle ortak çalışmalar yaptıklarını anlatan Ay, ‘‘Örneğin yurtdışında bulunan bir internet sitesine eğer Türkiye’de bulunan kişiler de giriyorsa, o siteden görüntü indiriyorlarsa o ülkenin polisiyle ortak çalışmalar yapıyoruz’’ diye konuştu. Ay, çocuk pornografisi suçundan yakalanan suçluların profilini şöyle çizdi: ‘‘Genellikle bekâr, iyi eğitimli, çevrelerinde iyi olarak bilinen, maddi durumları iyi, orta yaşın üzerinde, bilgisayar bilgileri çok iyi olan ve kapıları kapalı olan özel bilgisayar odalarında günün yaklaşık 10 saatini bilgisayar başında geçiren, yetişkin kadınlara ilgisi olmayan, erkek şahıslar.’’ Bu kişilerin evlerinde çocuk pornosu arşivleri bulunduğunu ifade eden Ay, ‘‘Gerçekleştirdiğimiz bir baskında Dinçer Ay 5 bin CD’lik çocuk pornosu arşivi ele geçirdik. Yakaladığımız kişinin evinde 4 bilgisayar vardı ve bu bilgisayarlar aynı anda çalışıyordu. Yakaladığımız kişi hakkında komşuları ‘Çok beyefendi’ diyorlardı’’ dedi. Ay, ‘‘İnternet kafe sahipleri de bu konuda duyarlı olmalı. Çünkü internet kafelerinde pornografik içerikli bu programlar indirilebiliyor’’ diye konuştu. Suçluları yakalamak için nasıl bir yol izlediklerini ise Ay, şöyle anlattı: Sahibine sattı... ? SAMSUN (AA) Samsun’da çaldığı malzemeleri sahibine sattığı iddia edilen kişi yakalandı. Edinilen bilgiye göre, Selahiye Mahallesi’nde Muammer Ö’ye ait depodan bir süre önce 32 adet otomobil yağ filtresi, 5 adet silecek, 21 adet bagaj lastiği ve 10 adet branda teli çaldığı iddia edilen İsa S. (27), söz konusu malzemeleri Muammer Ö’ye 200 YTL ’ye sattı. Muammer Ö’nün oğlu Hüseyin Ö., satın aldıkları malzemelerin kendilerine ait olduğunu anlayınca, olayı güvenlik güçlerine bildirdi. İsa S. verilen eşkal üzerine Emniyet Müdürlüğü Hırsızlık Bürosu ekiplerince gözaltına alındı. ‘Evlere baskın yapıyoruz’ ‘‘Bilgisayar programcılığı konusunda uzman 12 kişiden oluşan bir ekiple sohbet sitelerine farklı kimlikler kullanarak suçlu potansiyeli bulunan kişilerle konuşuyoruz. Yeterli delilleri elde ettikten sonra evlere baskın yapıyoruz. Hackerlar kendi sınırlarını aşmaya çalışırken hata yaptıkları için onları yakalamak bizim için daha kolay oluyor.’’ İstanbul’da korsan CD ve yazılımların üretimi ve satışı en çok Kadıköy, Beşiktaş, Aksaray, Tahtakale ilçelerinde yapılıyor. Bunların satışını ise İstanbul’un Anadolu yakasında Malatya, Diyarbakır ve Ağrı kökenliler, Tahtakale bölgesinde ise Kayseri kökenliler üstlenmiş durumda. Korsan CD satıcıları, ürünlerinin tezgâhlarda yakalanması üzerine satışlarını artık arabaların bagaj kısımlarından yapıyor. ‘Haydi çocuklar kazıya’ ? (AA) Siirt’te ‘‘Haydi Çocuklar Kazıya’’ projesi kapsamında 50 çocuk kazı çalışmalarına katılacak. Siirt’te Çiçekyurdu Mezrası civarında yapılan kazının ekip başkanı Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Haluk Sağlamtemir, yaptığı açıklamada, Valilik, Belediye, merkezi İstanbul’da olan Siirtliler Dayanışma Derneği ve Hedef Alliance Holding işbirliğiyle ‘‘Haydi Çocuklar Kazıya’’ projesini hazırladıklarını söyledi. Bu yıl korsana karşı yapılan operasyonlar ? Vadi Operasyonu: İstanbul’un Zeytinburnu, Şişli, Kâğıthane, Pendik, Kadıköy, Eminönü, Maltepe ve Küçükçekmece ilçelerinde yapılan Vadi operasyonunda 168 bin 450 korsan film ve müzik CD’si ele geçirildi. Ürünlerin tanesinin piyasa değerinin 1.5 YTL olduğu ifade edildi. ? Korsan Kod Operasyonu: 21 Ocak 2006 tarihinde yapılan operasyonda, 34 bin 598 adet korsan müzik CD’si ele geçirildi. ? Bataklık Operasyonu: 30 Nisan 2006’da gerçekleştirilen operasyon kapsamında 17 bin 228 adet korsan CD yakalandı. ? 4 Mayıs 2006’da Kadıköy’deki 30 işyerine yapılan baskında 3 milyon korsan CD ele geçirildi. ? 24 Haziran 2006’da Eminönü’de yapılan baskında bin adet film ve müzik CD’si ile 90 adet porno içerikli film DVD’si ele geçirildi. İşletme sahipleri, korsan yazılıma talip Diğer illerle karşılaştırıldığında İstanbul’da korsan yazılım kullananların çoğunluğunun işletme sahipleri olduğu ifade ediliyor. Bu kişiler, en çok korsan endüstriyel yazılımlara (CAD, CAM, CAE, CFA, CNC...) talep ediyorlar. TCK’nin 243. maddesi ile bilişim suçlarıyla ilgili düzenleme getirmesine, korsana karşı yapılan ‘‘Korsan ürün yakalayan polise ikramiye’’ ile ‘‘Korsana hayır’’ gibi kampanyalara karşın neredeyse tüm kaset, CD ve VCD’lerin korsanları tezgâhları doldurmaya devam ediyor. ataolb?cumhuriyet.com.tr Faks: (0212) 343 72 64 PEYNİR FABRİKATÖRÜ TACİROĞLU’NUN DA ARALARINDA BULUNDUĞU 13 ŞÜPHELİ HAKKINDA SORUŞTURMA 1.5 YILDIR SÜRÜYOR Kooperatifte zimmet iddiası HİLAL KÖSE Peynir fabrikatörü Ali Zafer Taciroğlu’nun başkanı olduğu Sınırlı Sorumlu Gıda Toptancıları İmalat Sanayi ve Depocuları Toplu İşyeri Yapı Kooperatifi’ni zarara uğrattığı ileri sürülüyor. Eyüp Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Taciroğlu’nun da aralarında bulunduğu 13 şüpheli hakkında, ‘‘görevi kötüye kullanma’’, ‘‘zimmet’’, ‘‘evrakta sahtecilik’’ ve ‘‘1163 sayılı Kooperatif Yasası’na muhalefet’’ suçlarından başlattığı soruşturma ise 1.5 yıldır sürüyor. Kooperatif üyesi 16 kişi, avukatla rı Yaşar Giderçay aracılığı ile savcılığa başvurdu. Giderçay’ın hazırladığı suç duyurusu dilekçesinde, esnafın işyeri sahibi olmak için üye olduğu kooperatifin 30 yıl önce kurulduğu, yöneticilerin yasalara ve sözleşmelere aykırı haksız eylemleri nedeniyle kuruluş amacına ulaşılamadığı kaydedildi. Mallar hakkında tedbir kararı Taciroğlu ve yönetim kurulu üyelerince 2002 yılında kurulan Mega Gıda Özel Meyve ve Sebze İşletmeciliği adlı şirket aracılığı ile kooperatif mallarının ele geçirildiği iddia edil di. Üye aidatlarıyla elde edilen malların tasarrufunu hâlâ bu şirketin kullandığı kaydedilerek, ‘‘Şüpheliler korumaları altında olması gereken 100 tane dükkânı şirketlerinin malıymış gibi, o dükkânların gerçek sahipleri olan kooperatif üyelerine kiraya veriyorlar. Kira bedelini ise kurdukları şirket tahsil ediyor’’ denildi. İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’nin, kooperatif yöneticilerinin bu tasarrufunu yasalara aykırı bularak, ele geçirilen mallar hakkında tedbir kararı verdiği kaydedildi. Genel kurul kararı olmadan usulsüz bir şekilde alınan kredilerle üye lerin milyon dolarlarca kredi ve faiz borcu altına sokulduğu iddia edilerek ‘‘Bu kredilerin nasıl kullanıldığı ise bilinmiyor’’ denildi. Usülsüz bağış Üye olmayan kişilere satılmak üzere yapılan dükkânlardan elde edilen 31 milyon doların kullanımında usulsüzlüğün olduğu, yasa ve sözleşmeye aykırı olarak Bayrampaşa Belediyesi’ne 924 bin doların bağış adı altında makbuzsuz olarak ödendiği ileri sürüldü. Şüphelilerin kendileri ile hareket edenlere ödeme yapmadıkları halde işyeri alıp ya da tahsis et tikleri, Bayrampaşa’daki kooperatife ait taşınmazlarda bulunan hafriyat toprağının diğer şirketlerden çok daha az bedel veren Çimen İnşaat’a çıkar sağlanarak satıldığı ileri sürüldü. Kendi kurdukları şirketin müdürüne kooperatiften maaş ödendiği, kooperatife ait 3 bin metrekarelik arsanın ihalesini de yasalara aykırı olarak başkan yardımcısı Osman Kaan’ın şirketinin aldığı iddia edildi. Taciroğlu’nun ‘hayali ihracat’ suçuna ilişkin açılan davada sanık olduğu da anımsatılarak, şüphelilerin tutuklanarak, haklarında kamu davası açılması talep edildi. CUMHURİYET 08 K