11 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 25 AĞUSTOS 2006 CUMA 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI PB PB PB B A A A A PB 33 33 33 32 35 35 35 37 28 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya PB Y Y Y B B B PB A 29 28 28 28 35 33 34 33 37 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars B B A A A A A B PB 37 35 40 41 38 40 34 31 31 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Yurdun kuzey kesimleri parçalı ve çok bulutlu, Orta ve Doğu Karadeniz kıyıları sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı, diğer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Hava sıcaklığı yurdun doğu kesimlerinde biraz artacak, diğer yerlerde önemli bir değişiklik olmayacak. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih Y Y Y Y Y Y Y Y Y 19 23 23 22 21 20 22 22 22 Yağmurlu Stockholm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih PB Y B Y B B B B Y 23 26 35 25 28 28 28 33 21 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı PB A PB A B B B B A 21 40 24 38 30 35 37 38 40 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada dası geçmiş önlemlerle yangınları önlemenin, söndürmenin olanaksızlığına tanık olduk. Neydi eksik olan? Su taşıyan helikopterler veya uçaklar. En az on yıldır kiralayalım mı, alalım mı derken: Yangınlar ormanları sildi süpürdü. Yıl geçti, yıllar geçti. Şimdi kimi yerlerde helikopter var, suyu alıyor, yangının üzerine boca ediyor. Ama başka yerde yangın başlamış... Yok helikopter, başka yörelerden helikopter bekleniyor. Somut kanıt: Antalya’nın Kaş ilçesinde 6 gündür yanan ormanlara uçakla beş gün sonra müdahale edildi. Nasıl mı? İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin gönderdiği iki yangın uçağıyla. Ne yazık ki Kaş’taki yangın altıncı gününde de söndürülemedi. AKP ağzıyla konuşalım; geçmiş iktidarlar basiretsizdi, olası orman yangınlarına karşı önlem almayı ihmal ettiler, diyelim. Peki ama basiretli, dört yıldır devleti yöneten güçlü AKP hükümetinin aklı neredeydi? ??? Bir okuyucu mektubu şöyle diyor: ‘‘Orman Bakanı Osman Pepe geçen mayıs ayında talihsiz bir şekilde, ‘Benim bakanlığım döneminde çok az orman yangını oldu, çok başarılıyım’ dedi. Bu sözü arazi mafyasını ve teröristleri harekete geçirdi’’. Yangın orada burada ormanları yok ediyor. Bakan Pepe iş başında. Yangınlar üzerine bol bol konuşuyor. Bakan Pepe nedense günler sonra yangınlara karşı açmayı tasarladığı savaşı açıkladı. Sivil Hava Gücü kuruyor(muş). Önümüzdeki hafta Başbakan’la, Genelkurmay Başkanı ile görüşecek ve... Çalışmalar sürüyormuş. Olsun; plan bir yana, TC Bakanı bu: Hem hava gücü tasarladığını söyleyerek, hem de 20 helikopter alacağını ilan ederek kamuoyunu ‘‘yumuşatıyor’’. Bu arada helikopterlerle ilgili derin bilgisini kamuoyu ile paylaşıyor Pepe. ‘‘Çok amaçlı hava gücüne’’ büyük önem verdiklerini uzun uzadıya anlatan Bakan Osman Pepe, acaba şu soruları yanıtlayabilir mi: Dört yıldır nerelerdeydiniz? Bu yıl olası yangınları hesaba katarak bu projeye neden öncelik vermediniz? Yaz mevsimi gelmeden ve tabii bu projenin gerçekleşmesini beklemeden neden 20 helikopter almadınız? ??? Cumhuriyet’te iki gündür, biri askerlerin diğeri MİT’in Kuzey Irak gerçeğiyle ilgili raporları yayımlanıyor. Siyasete değil devlete hizmet veren kurumlar, Kuzey Irak’taki oyunlardan ve dost ABD’nin Kuzey Irak’ta PKK ile derin iletişim kurduğundan söz ediyorlar. ABD, Kandil Dağı’nı mesken edinen PKK ile görüşmeler yaptığını sürekli, üstelik ‘‘resmen’’ yalanladı. Bir iki gün önce yalanlamayı yineledi. Ne ki yalanlama yalanlandı. Çeteyi yönetenlerden Murat Karayılan, Kandil’de görüştüğü gazetecilere, ‘‘ABD yönetiminin kendileriyle direkt olarak resmi görüşme yapmadığını... Ancakkk dolaylı yollardan görüştüklerini’’ açıkladı. Karayılan, silah bırakmalarını isteyen ABD’nin böylece PKK’yi ‘‘muhatap’’ aldığını da söylüyor. Silah bırakırlarmış ama raporlara göre tereddüt ediyorlarmış: Ya Türkiye masaya oturmazsa?.. ABD’nin PKK’ye şu güvenceyi verdiğini söylüyor; ‘‘Siz Türkiye’yi bize bırakın’’. İlk adım koordinatör atanması. Bizi tanıyan, adını işitince sevinçten şapkaları havaya atacağımız biri (imiş)... Allem edip kalem edip bu hükümeti (ABD’nin başka herhangi bir hükümetle başaramayacağı bir sonuç) PKK ile masaya oturtacak bir koordinatör... Gerisi malum! Neredeyse tamamının bir şekilde borcu olduğu memurlar için tasarruf yapmak ‘hayal’ GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY Sadece günü kurtarıyorlar ZEYNEP ŞAHİN ANKARA Hükümetin 2007 yılı için yüzde 4 zam ve enflasyon farkı önerdiği memurlar, açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşamakla birlikte, OECD ülkelerindeki mesai arkadaşlarına oranlara daha ağır iş yüküne sahip. Türkiye ekonomisinin son 25 yılda 3 kat büyüdüğünü gösteren veriler, buna karşın kamu emekçisinin reel ücretlerininse her geçen yıl daha da eridiğini ortaya koydu. Aldığı maaşla ancak ‘‘günü kurtarabilen’’ memurlar, gelecek için yatırımda bulunamıyor. Gelecek yıl uygulanacak memur maaşları ve çalışanların özlük haklarına ilişkin konuları görüşmek amacıyla 15 Ağustos’tan bu yana süren toplu görüşmelerin 4. turu geride kaldı ancak henüz uzlaşma sağlanamadı. Yüzdelik zamma karşı çıkan konfederasyonlara, ‘‘yüzde 4 zam + enflasyon farkı’’ önerisiyle gelen hükümet, ‘‘ücret farkı giderilsin, ortalama memur maaşı açlık ve yoksulluk sınırının üzerine çıkarılsın’’ yanıtını aldı. Konfederasyonların, memurun içinde bulunduğu durumu hükümete anlatabilmek için yaptığı araştırmalar ise kamu emekçisinin hangi koşullar altında yaşadığını gözler önüne serdi. Yarıdan fazlasının evi yok ? Türkiye’deki memurların yüzde 90’ını evli ya da boşanmışlar oluştururken, kamu emekçileri ortalama 2 çocuk sahibi. Bu doğrultuda, yoksulluk sınırının 4 kişilik bir aile için 1989 YTL ol duğu Türkiye’de ortalama memur maaşı ise 874 YTL. ? Memurların yüzde 75’i yoksulluk, yüzde 20’si de açlık sınırının altında maaş alıyor. ? Başta ücret sıkıntısı olmak üzere çeşitli sorunlar yaşayan memurlar içinde mesleğinden memnun olanlar yüzde 18 ile yok denecek kadar az. ? Memurların yarısından fazlası tek maaşla ev geçindirmek zorunda. ? Barınmak için ayda ortalama 250300 YTL harcaması gereken memurların yüzde 54’ü ev sahibi değil. ? Yüzde 82 gibi neredeyse tamamına yakın bir yüzdenin herhangi bir şekilde borçlu olduğu memurlar, geleceği için tasarrufta da bulunamıyor. Her 100 memurun sadece 2’si maaşının bir kısmını arttırarak tasarruf edebiliyor. ? Tatile giden memur sayısı yüzde 20’ye bile denk gelmiyor. ? Türk memuru OECD ülkelerindeki memurlara göre daha ağır iş yüküne sahip. Örneğin Türkiye’de bir kamu emekçisi, Finlandiya’dakinden 3.3 kat daha fazla kişiye hizmet üretiyor. Maaşlar sürekli eriyor ? Türkiye ekonomisi son 25 yılda 3 kat daha büyürken, memur maaşları reel olarak eriyor. Kamu emekçisi, alım gücü açısından, halen 1980 öncesindeki düzeyinin altında. Eğer memur maaşları, ekonomideki büyüme ile orantılı olarak artsaydı, şu anda ortalama kamu emekçisinin aylık ücreti 2 bin 150 YTL olacaktı. Tombul, hükümetin hiçbir olumlu adım atmadığını, kendilerini oyaladığını söyledi KESK görüşmelerden çekildi ? Toplu görüşme sürecinin 4. turu geride kalırken, gelinen noktada bir ilerleme sağlanmadığını belirten KESK Başkanı Tombul, “Oyalamanın ortağı olmayacağız” diyerek görüşmelerden çekildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Memur temsilcileri ile hükümet arasındaki toplu görüşme sürecinin 4. turu, 2007’ye ilişkin yeni bir zam önerisinin konuşulmaması ve memurların oyalandığı gerekçesiyle KESK’in masayı terk etmesiyle sonuçlandı. Bugün devam edilecek toplu görüşme pazarlığında ele alınacak konular arasında, grevli toplusözleşme hakkı da yer alacak. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin başkanlığındaki hükümet heyeti ile memur konfederasyonları yetkilileri arasındaki toplu görüşme pazarlığının 4. ayağı da geride kalırken, kamu emekçilerini temsil eden kanattan 2 kişi eksildi. Gelinen noktada herhangi bir ilerleme sağlanamadığını ve 2 milyon kamu emekçisinin oyalandığını ifade eden KESK, toplu görüşmelerden çekildi. Şile Kızılcaköy’de sahili tel örgü ve brandalarla çeviren Rufai tarikatı mensupları kamp dışından yurttaşların sahilden geçmesine izin vermedi. (Fotoğraf Radikal gazetesinden alınmıştır) Tarikat kampı kaldırıldı İstanbul Haber Servisi Şile’de Kızılcaköy kıyıları, iki ay boyunca sakallı erkekler ve çarşaflı kadınların kurduğu kampın işgali altında kaldı. Kızılcaköy’ün 2 kilometre uzağındaki sahil şeridinde brandalarla çeviren Rufai tarikatı mensubu olduğu söylenen kişiler, kamp dışından yurttaşların sahilden geçmesine izin vermedi. Olayın basına yansımasının ardından kurulan çadırlar ve kumsalı kapatan tel örgüler jandarma tarafından yıkıldı. Şile’de 5 büyük çadır kuran tarikatçılar kıyı şeridini de branda ile çevirdiler. Kadın ve erkeklerin ayrı ayrı denize girebilmeleri için kumsal telle ayrıldı.Yurttaşların şikâyeti üzerine Şile Belediyesi’nin başvurduğu jandarma ekipleri önceki gün sahildeki brandaların bir bölümünü kaldırdı. Grup hakkında ‘‘Hazine arazisini işgal’’ suçlamasıyla işlem yapıldı. Ancak sahilin üst kesimindeki diğer bölgede çadır ve brandanın durduğu, sakallı erkek ve çarşaflı kadınların izinsiz kampı sürdürdüğü gözlendi.Kampın sorumlusu olduğu belirtilen Ömer Çağıl adlı kişi kampı AKP’li Şile Belediyesi’nin bilgisi dahilinde kurduklarını söyledi. Şile Belediyesi Başkan Danışmanı Ali Candan Büyükçelen ise kamp için kendilerinden izin alındığı iddialarını yalanlayarak ‘‘Kamp gözden kaçmış’’ dedi. Şile Kaymakamı Erdoğan Ülker ise yaptığı açıklamada, konuyla ilgili yasal prosedür başlattıklarını söyledi. Jandarma, ilçe belediyesi ve mal müdürlüğü ekiplerinin gereken işlemi gerçekleştirdiğini anlatan Ülker, bölgedeki işgallerin kaldırıldığını kaydetti. Şile’nin CHP’li eski belediye başkanı Şecaattin Güney, dinci örgütlenmelerin son günlerdeki cüretini AKP’li yerel yönetimlerden ve hükümetten aldıklarını söyledi. Annesini çarşafla boğarak öldürdü KONYA (AA) Konya’nın Ereğli ilçesinde 16 yaşındaki kız, annesini çarşafla boğarak öldürdüğü iddiasıyla, 8 arkadaşıyla birlikte gözaltına alındı. Alınan bilgiye göre Ereğli İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne yapılan bir ihbar üzerine polis ekipleri, Eti Mahallesi’nde kızı Saba S. (16) ile birlikte yaşayan Emine Özdamar’ın (46) evine gitti.Arama izniyle girdiği evde Saba S. ve arkadaşları ile karşılaşan polis, evde yaptığı ilk aramada Özdamar’ı bulamadı. Evde bu kez detaylı bir arama yapan polis, üzeri eşya örtülerek gizlenen Emine Özdamar’ın ayakları iple bağlanmış cesedini buldu. Polis, Özdamar’ın kızı Saba S. ile birlikte 8 arkadaşını gözaltına aldı. Saba S’nin, sorgusunda, önceki akşam annesiyle aralarında çıkan bir kavga sonucunda annesini çarşafla boğarak öldürdüğünü itiraf ettiği öğrenildi. Genç kızın, annesinin cesedini gizledikten sonra eve çağırdığı arkadaşlarıyla birlikte alkol alarak eğlendiği belirtildi. paganda içerikli dergileri de olabildiğince inceler, kendi kendime mırıldanırım: ‘‘Balbaycığım, bunu da bir köşeye koy. Ola ki bu bilgilerle çelişen gelişmeler olur, kullanırsın...’’ Çevre ve Orman Bakanlığı’nın ‘‘Orman Yangınlarıyla Mücadele Eylem Planı2006’’ başlıklı yayınını da bir köşeye koymuşum. Yangınlar ne yazık ki artınca, şöyle bir karıştırayım dedim. Acaba bu eylem planı neleri içeriyor? İlk yazı elbette Bakan Osman Pepe’nin... Yazıdan bir tümce: ‘‘Son yıllarda bir taraftan yangın çıkmaması yönünde halkın bilinçlendirilmesine yönelik gerçekleştirilen faaliyetler, diğer taraftan da çıkan orman yangınlarının söndürülmesine yönelik olarak aldığımız fiziki tedbirler neticesinde büyük başarılara imza atılmıştır.’’ Yayına göre, yangınla mücadelede üç ana strateji oluşturulmuş: Yangının çıkmasını önleme, erken uyarıhızlı ve etkin müdahale, yanan alanların hızla ağaçlandırılması... Müdahale öylesine hızlı ki, ilk 30 dakikada 5 helikopter yangın yerine varıyor. 60. dakikada sayı 9’a çıkıyor. Yine aynı zaman diliminde 50 arazöz, 2 C130 uçağı, 500 müdahale işçisi yangın yerinde! ??? Günlerdir gazete sayfalarında, televizyon ekranlarında okuduklarımız, gördüklerimiz ne yazık ki, yukarıdaki tablonun tersiydi... Uçaklar arızalı, helikopterler nereye yetişeceğini bilmiyor, itfaiye araçları koca alevlerin arasında sanki küçük bir evin çatısına müdahale eder gibi... Hafta başında yıllarını orman emekçiliğine adamış İmdat Torun aradı. Bilgilerini ve gözlemlerini aktardı: Yangın emniyet şeritlerinin 11 metre olması ve sürekli bakımlı tutulması gerekir. (Yangın görüntüleri arasında böyle düzenli bir şerit dikkatimizi çekmedi.) Şeritlerin yanı sıra ormanın derinliklerine gidecek araçların geçiş yollarının yapılması gerekir. Orman yangınına müdahale edecek ekiplerin belli aralıklarla kurstan geçirilmesi gerekir, yapılmadı. Torun, bu gereklilikleri sıraladıktan sonra bir soru attı: 27 orman bölge müdürünün kaçı ormancılıkla ilgili ve ne kadarı Bakan Pepe’nin memleketinden? Soruyu araştırıyoruz! ??? Bir orman alanında yangın çıktığında çoğunlukla şu teselli duyuruluyor: ‘‘Yangında can kaybı olmadı...’’ Oysa değil orman, bir ağaç bile yandığında onun gövdesindeki tonlarca canlı da yok oluyor. Kaş, Gökova, Bodrum, Kuşadası ormanlarının içinde salt bu yöreye özgü hayvanlar da yaşıyordu. Çevre ve Orman Bakanı Pepe çok alıngan bir kişi. Orman arazilerinin satışını ısrarla savunduğu günlerdeki eleştirilerimize karşılık davalar açtı. Oysa tek suçumuz, kimi gerçekleri anlatmaya çalışırken soyadından yararlanmış olmaktı! Sayın Pepe, Orman Bakanlığı’ndan çok kendi deyimiyle ‘‘orman vasfını yitirmiş alanların satışını düzenleme’’ işiyle uğraştı. Hâlâ da inat ediyor... Orman arazilerini satacak, 25 milyar dolar gelecek. Sayın Pepe’nin soyadıyla uğraşmayalım... Adını selamlayalım... Varsın yansın orman... Sen satışa bak Osman! ankcum?cumhuriyet.com.tr 29 Ağustos’ta eylem Başbakanlık’taki görüşme devam ederken toplantıyı terk eden KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, ‘‘Bu masadan sonuç çıkmıyor, çıkan sonuçların gerekleri yerine getirilmiyor. Biz artık bu oyalamanın ortağı olmayacağız. Kamu emekçileri açısından toplu görüşme oyalamacası bitmiştir, 4688 sayılı yasa kadük olmuştur. Anayasa’nın 90. maddesi ve uluslararası sözleşmelere dayanarak grevli toplusözleşme hakkımız vardır. Artık aile fotoğrafını içerde bıraktık. Biz gerçek aile fotoğrafımız olan kamu emekçilerinin arasına gidiyoruz’’ dedi. KESK Merkez Yönetim Kurulu’ndan yapılan açıklamada da tüm kamu emekçilerine 29 Ağustos’ta bütün illerde alanlara çıkma çağrısı yapıldı. Görüşme sonrası, bir değerlendirme yapan Türkiye KamuSen Genel Başkanı Bircan Akyıldız ise pazartesi günü yapılacak Bakanlar Kurulu toplantısından önce toplu görüşme gündeminin bütün maddelerini tamamlamak istediklerini belirtti. Akyıldız, denge tazminatı olarak nitelendirilen 40+40’ların uygulanmasında kaynaklanan bazı sorunların ele alındığını da belirterek, özellikle KİT’lerdeki uygulamalardan kaynaklanan sıkıntıların görüşüldüğünü anlattı. Akyıldız, 4. tur görüşmelerde mali ve sosyal haklar konusunun Şahin tarafından Bakanlar Kurulu’na götürülerek burada değerlendirileceğini bildikleri için bu konuya girilmediğini söyledi. KESK’in toplu görüşmelerden çekilmesini de değerlendiren Akyıldız, ‘‘Kamu çalışanlarının masadaki elini zayıflatmıştır’’ dedi. ‘Sendikanızı değiştirin’ cezası ? İstanbul Haber Servisi AKP’li Fatih Belediyesi, belediyede örgütlü MemurSen Konfederasyonu’na geçmeyen KamuSen ve KESK üyesi zabıta memurlarını tabela nöbeti ile cezalandırıyor. Zabıta memurları, Aksaray’daki belediyenin Horhor Parkında icraatlarını anlatan pano önünde, ‘‘haftada 6 gün 8 saat süreyle nöbet tutma’’ ile cezalandırdı. KamuSen’e bağlı Türkiye Yerel Hizmet Sen İstanbul 1 No’lu Şube Başkanı Cumali Kaya, MemurSen’e geçmediği için cezalandırıldığını söyledi. Belediye yetkilileri ise bölgede çok sayıda seyyar satıcısı olduğu için zabıtaları orda görevlendirdiklerini, sendika değiştirme baskısının sözkonusu olmadığını öne sürdüler. Bursa’daki ünitede kadın ve erkekten ayrı odalarda kan alınıyor Haremselamlık kan merkezi BURSA (Cumhuriyet) Çelik, uygulamayla ilgili soru hat Yamalı ise uygulamayı yaBursa Şevket Yılmaz Devlet ları, ‘‘Erkekleri bir, kadınları dırgadığını ifade ederek ‘‘TıpHastanesi’nin yeni kan ünitesi diğer odada ağırlıyoruz’’ di ta böyle bir şeyin kabul edilharemselamlık olarak hizmete yerek yanıtladı. Israrlı sorular mesi mümkün değil. Haberi girdi. Hastane Başhekimi Os üzerine Çelik şu açıklamayı duyduktan sonra başhekimi man Naci Çelik, konuyla ilgi yaptı: ‘‘Aynı odada bir kadın aradım. Başhekim durumun li olarak ‘‘Bir kadından kan ile bir erkeği yatırmaktansa, yerel gazetelerde yazıldığı gialınacağı zaman kolunun böyle bir uygulamayı tercih bi olmadığını aktardı. Konuaçılması gerekecektir ve yu, acil servislerdeki eraşhekim Çelik,“Bir kadından kan kek ve kadın müşahade diğer tarafta da bir erkek yatıyorsa bu durum alınırken kolunun açılması gere odalarına benzetti’’ dedi bazı hastaları rahatsız kir ve diğer tarafta da bir erkek yatıyorUygulamaya meslek öreder diye düşündük’’ gütleri de büyük tepki sa bu durum bazı hastaları rahatsız gösterdi. Bursa Tabip dedi. SSK’den devralınan ve eder” diyerek uygulamayı savundu. Odası Başkanı Prof.Dr. Bursa’nın en modern Yılmaz Özen, ‘‘Kabul hastanelerinden biri olarak bi etmeyi daha doğru bulduk. edilir bir uygulama değil’’ linen Şevket Yılmaz Devlet Ancak, acil durumlarda böy derken Sağlık Emekçileri SenHastanesi’nin yeni kan ünite le bir şart aramıyoruz. Evli dikası Bursa Şubesi Başkanı sinde 4 erkek 2 kadın görev ya olan vatandaşlarımızın ra Dr. Çetin Erdolu da ‘‘Uygulapıyor. Merkezde kadın ve er hatsızlık duyabileceği bazı ma ideolojik. AKP’ye şirin keklerden ayrı odalarda kan alı konulara hassasiyet göster gözükme adına yapılan bir iş. nıyor. dik.’’ Uygulamaya kesinlikle son Başhekim Dr. Osman Naci Bursa İl Sağlık Müdürü Ser verilmelidir’’ dedi. Bitlis’te çatışma: 1 ölü, 2 yaralı ? BİTLİS (AA) Bitlis yakınlarındaki Sehi Ormanı civarında devriye görevini sürdüren güvenlik güçlerine, terör örgütü PKK mensuplarınca ateş açıldı. Güvenlik güçlerinin karşılık vermesi üzerine çıkan çatışmada, ormanda odun toplamaya giden Sıddık Alptekin adlı yurttaş teröristlerce öldürüldü. Çatışmada, bir uzman çavuş ile bir yurttaş da yaralandı. Yaralılar, Bitlis Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Bitlis Valisi Mevlüt Atbaş, kaçan teröristlerin yakalanması için bölgede geniş çaplı operasyon başlatıldığını söyledi. Türkiye’ye füze satmak istiyorlar WASHINGTON (AA) ABD’nin Lockheed Martin şirketi, Türkiye’nin karadan karaya atılan füzelere karşı savunma konusundaki ihtiyaçlarının karşılanması için, Patriot sistemlerinin daha ilerletilmiş modeli olan PAC3 füze savunma sistemi satmayı önerdi. Dünyanın en büyük ‘‘savunma’’ şirketi olan Lockheed Martin’in Washington’da düzenlediği brifingde konuşan firmanın füze ve ateş kontrol bölümünün başkan yardımcısı John Ward, Türkiye’nin füze savunma sistemi programında yer almak istediklerini söyledi. Bu konuda Türk yetkilileriyle on görüşmeler yaptıklarını belirten Ward, Türkiye’nin PAC3’ü tercih etmesi durumunda, sistemin üretiminde Türk savunma sanayisinin de yer almasını önerdiklerini belirtti. B ‘Ilısu için kredi vermeyin!’ ? BATMAN (AA) Ilısu Barajı Projesi’nin yapımını üstlenen konsorsiyum içindeki firmaların kredi için başvurduğu Almanya, İsviçre ve Avusturya’daki kredi kuruluşlarının temsilcileri araştırma amacıyla Batman’a geldi. Batman Belediye Başkanı Hüseyin Kalkan ‘‘Hasankeyf sadece bölgenin değil, tüm insanlığın mirasıdır. Kredi vermeyin’’ dedi. CUMHURİYET 08 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle