25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 TEMMUZ 2006 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Baykal, ‘Erdoğan Köşk’e çıkarsa Yüce Divan’da yargılabilir mi’ tartışması açtı 5 ‘Şaibeden uzak olmalı’ ? Rahşan Ecevit’in ittifak arayışlarını ‘‘iyi hazırlanmadan, altyapısı hazırlanmadan yola çıkılmış gerçekçi olmayan bir yaklaşım’’ olarak nitelendiren CHP lideri Baykal, solda dağınıklıktan söz etmenin maddi bir temeli olmadığını savundu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın son açıklamalarıyla ‘‘cumhurbaşkanlığı adaylığını açıkladığını’’ vurgularken ‘‘Atatürk’ün koltuğuna yolsuzlukla itham edilen bir adam oturamaz. Cumhurbaşkanı seçilirse, önceki konularla ilgili olarak Yüce Divan’da yargılanabilir mi, yargılanamaz mı?’’ dedi. CHP lideri Baykal, dün CNN Türk’te ‘‘Ankara Kulisi’’ programına katıldı. Baykal, kendisinin ‘‘ilkeli birlik’’ çağrısıyla son yürütülen çabaların farklı olduğunu vurguladı. Seçime gidilirken bir hareketlenme yaşandığına dikkat çeken Baykal, ‘‘Bizim çağrımız ittifak, birleşme, Gazneli Mahmut ve Erdoğan’ın danışmanları SHP Genel Sekreteri Ketenci, CHP lideri Baykal’ı eleştirdi ‘Baykal’ın açıklamaları tutarsız’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) SHP Genel Sekreteri Ahmet Güryüz Ketenci, CHP lideri Deniz Baykal’ın cumhurbaşkanlığı seçimi konusundaki açıklamalarının ‘‘tutarsız’’ olduğunu söyledi. Ketenci, ‘‘Erdoğan’ı önce milletvekilliğine sonra başbakanlığa taşıyan Baykal, mevcut siyasetiyle şimdi de cumhurbaşkanı yapacaktır’’ diye konuştu. Ketenci, yaptığı yazılı açıklamada, CHP lideri Baykal’a ‘‘Erdoğan’ı başbakanlığa taşırbütünleşme, seçim işbirliği gibi etkinliğini yitirmiş bir çağrı niteliğinde değil. Ben partilere yönelik bir çağrı yapmadım. Oradan fazla bir şey çıkmayacağını bilirim’’ dedi. ken Erdoğan’ın yolsuzluk dosyaları yok muydu? Neden o zaman engel olmadın?” sorularını yöneltti. Baykal’ın Erdoğan’ı cumhurbaşkanı yapacağını savunan Ahmet Güryüz Ketenci, şöyle konuştu: ‘‘Solun ve tüm cumhuriyetçilerin bir araya gelmesini istemeyen ve buna direnen Baykal’ın bu gelişmelerde sorumluluğu olmayacak mıdır? Bunların vebali büyüktür. Sayın Baykal, yüzünü ne zaman sola döneceksin, ne zaman sola bir faydan dokunacak?’’ teşhisleri olduğunu, böyle bir noktada sorunun solda birleşme falan olmadığını’’ söyledi. ‘Seçmen dağınık değil’ Baykal, Rahşan Ecevit’in girişimiyle ilgili olarak da ‘‘Cumhuriyete yönelik saldırılara karşı dayanışma, dendi, AKP ile de bir görüşme yapılacakmış. Bunun hedefini, içeriğini anlamak giderek güçleşiyor. İyi hazırlanmadan, altyapısı hazırlanmadan, gerçekçi olmayan bir yaklaşım söz konusu’’ değerlendirmesini yaptı. Solda birleşme talebinin ‘‘bir şehir efsanesi’’ sayılabileceğini vurgulayan Baykal, ‘‘Seçmen planında, merkez solda bir büyük dağınıklık olduğunu söylemenin maddi temeli yoktur. Solda seçmen çok büyük ölçüde toparlanmıştır. Solda yer alan siyasi personel dağınıktır, seçmen dağınık değildir’’ dedi. Baykal, merkez sağdan bazı isimlerin önemli değerlendirmeler yaptığına dikkat çekti. Süleyman Demirel’in kendisinin de hak verdiği bazı teşhislerinin bulunduğunun altını çizen Baykal, Mesut Yılmaz’ın da ‘‘görmezlikten gelinemeyecek doğru ‘Kamuoyunu hazırlıyor’ Baykal, Başbakan Erdoğan’ın ‘‘Başka biri de Cumhurbaşkanı olabilir’’ açıklamasının ‘‘adaylığını açıklama, kamuoyunu kendi adaylığına hazırlama çabası’’ olarak yorumladı. ‘‘O açıklamadaki sıcak haber, ‘Ben adayım’dır. Onu yumuşatmak için, formayı çıkarması lazım falan gibi sözler söylüyor’’ diyen CHP lideri, bir soru üzerine ‘‘Cumhurbaşkanının yetkilerine bakın, Erdoğan gelirse ne sorun olur görün’’ dedi. Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘‘Hakkındaki yolsuzluk iddialarının hesabını vermemiş, dokunulmazlığa sığınmış bir adamdan Cumhurbaşkanı olabilir mi? Atatürk’ün koltuğuna yolsuzlukla itham edilen bir adam oturamaz. Bugüne kadar Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturmuş kişilerin hiçbiri için böyle bir iddia olmamıştır. Diyelim Erdoğan cumhurbaşkanı oldu, bu arada seçimden sonra TBMM’de tablo değişti. Bir soruşturma komisyonu kuruldu geçmişe dönük olarak ve Yüce Divan kararı çıktı. Cumhurbaşkanı olduğu zaman, daha önceki suçlamalarla ilgili yargılama olabilir mi, olamaz mı tartışma konusu.’’ Baykal, cumhurbaşkanının sadece vatana ihanetten dolayı suçlanabileceği anımsatılması üzerine,‘‘Cumhurbaşkanı seçildikten sonra olmaz ama cumurbaşkanı olmadan önceki konularla ilgili olarak yargılanabilir mi, anayasa bunu düşünmemiş. O insanın her türlü şaibeden uzak olması gerekir, diye düşünmüş. Cumhurbaşkanlığı bitsin ondan sonra yargılansın mı diyeceğiz, yoksa Yüce Divan da yargılanacak mı? Bunlar tartışılır’’ dedi. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın danışman kadrosu, AKP’li milletvekillerinin tepkisini çekiyor. Her AKP kampında, mutlaka bir milletvekili söz alıp danışmanları eleştiriyor, Erdoğan’ın yanlış yönlendirildiğinden şikâyetçi oluyor. AKP’nin Antalya kampında, danışmanları eleştirme sırası bu kez Adana Milletvekili Abdullah Çalışkan’daydı. Çalışkan, doğrudan eleştiri yerine öyle bir olay anlattı ki başka söze gerek kalmadı: Gazneli Mahmut, 17 kez Hindistan’a sefer düzenler. Ancak bir türlü zafer kazanamaz. 18. seferini düzenlemeden önce ‘‘Eğer bu seferden zaferle dönersem elde ettiğim bütün ganimeti fakir fukaraya dağıtacağım’’ der. Ve 18. seferinden zaferle döner. Ancak danışmanları Mahmut’a akıl verir: ‘‘Sultanım, bizim halk ne anlar altından, gümüşten. Siz bu ganimeti Hazine’ye verin.’’ Ancak Gazneli Mahmut, yine de ikna olmaz ve bir büyüğüne danışmaya karar verir. Mahmut, şöyle bir yanıt alır: ‘‘Eğer Allah’a ihtiyacın varsa ona verdiğin sözü tut, eğer Allah’a ihtiyacın yoksa danışmanlarının sözünü tut.’’ TOPLAM 10.1 MİLYAR YTL Belediyeler borç batağında ANKARA (AA) İller Bankası verilerine göre, yurt genelinde yalnız 7 belediyenin hiç borcu bulunmazken geri kalan 3 bin 227 belediyenin borcu 10.1 milyar YTL’yi buluyor. Borcun yaklaşık yüzde 85’i (8.6 milyar YTL) 465 belediyeye ait. Ödeme güçlüğü çeken bu belediyelerin, 5 yıllık tahmini geliri, borcun ancak yüzde 20’sini kapatmaya yetiyor. İller Bankası Genel Müdürlüğü’nün, CHP Adana Milletvekili Kemal Sağ’ın KİT Komisyonu’nda yönelttiği sorular için hazırladığı yazılı cevapta, belediyelerin borç tablosu ve ödeme potansiyelleri ortaya kondu. Buna göre, yurt genelindeki toplam 3 bin 234 belediyeden yalnız 7’sinin hiç borcu yok. Diyadin/Ağrı, Tepecik/Aydın, Norgah (Pazaryolu)/Erzurum, Uzundere/Hakkâri, Erenler/Kütahya, Ziyaret/Siirt ve Nazimiye/ Tunceli’nin dışında yaklaşık 320 belediyenin de 1000 YTL’den az borcu bulunuyor. Tüm belediyelerin toplam borcu 10.1 milyar YTL’ye ulaşıyor. Borcun 7.2 milyar YTL’sini amme borçları, 2.8 milyar YTL’sini kredi borçları ve 34.4 milyon YTL’sini de muhtelif borçlar oluşturuyor. Rahşan Ecevit, temaslarını eşine anlatıyor... Rahşan Ecevit, ‘‘sağlı sollu ittifak’’ turundan eli boş döndü. Rahşan Ecevit, CHP lideri Deniz Baykal’ın kesin bir dille ‘‘ittifaka hayır’’ dediği görüşmede ‘‘CHP günlerini’’ andı. 27 yıl önce iç dizaynını kendisinin yaptığı CHP’nin Çevre Sokak’taki eski genel merkez binasının ne yapılacağını sordu. Bu binanın girişindeki ‘‘güvercin’’ motifli seramikler CHP tarihinin Rahşan Ecevit’li günlerine aitti. Baykal, ‘‘Şimdilik boş duruyor. Ancak yakında Bilim, Kültür, Yönetim ve Bilim Platformu’nun hizmetine verilme ihtimali var. Diğer projeleri de değerlendireceğiz’’ dedi. Rahşan Ecevit, Baykal’ın makam odasında bulunan Fikret Otyam ve Erkan Geniş’in resimlerini çok beğendiğini söyledi. Rahşan Ecevit, eşi Bülent Ecevit’in sağlık durumu hakkında Baykal’a bilgi verdi. Baykal’ın eşiyle ilgili olarak basına yansıyan ‘‘Sayın genel başkanım, yıllarca ayrı düştük. Ama şimdi bir kez kucaklaşmadan ayrılık olmaz’’ benzeri sözleri için teşekkür etti. Rahşan Ecevit, eşinin sağlık durumuyla ilgili iyimser bilgiler aktarırken Baykal’a spor yapıp yapmadığını sordu. Baykal’dan olumlu yanıt alan Rahşan Ecevit, sporu ihmal etmemesi uyarısında bulundu. Rahşan Ecevit’in turları ‘‘nafile’’ gibi görünüyor, ama ‘‘duygusal’’ açıdan bakıldığında eşinin başlattığı bir girişimi sürdürme arzusu anlaşılabilir. Kulağımıza gelenlere bakılırsa; her ziyaretten sonra hastaneye eşinin yanına gidip konuşmalarını, izlenimlerini bir bir aktarıyormuş... AOÇ’deki Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü’ne bağlı TİVMAŞ Vakfı tesislerinin otoparkına çadırdan mescit kuruldu. İşte AOÇ’yi bekleyen tablo Çıkarılan yasayla büyük ölçüde Ankara Anakent Belediyesi’ne devredilen Atatürk Orman Çiftliği’nde ‘çadır mescit’ kuruldu FIRAT KOZOK Singapur’da seçim olsa!.. Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, TBMM Genel Sekreterliği Teşkilat Yasası’nda değişiklik öngören yasa önerisi görüşülürken milletvekili maaşları da bir kez daha gündeme geldi. Bazı milletvekilleri maaşlarının azlığından yakınırken CHP’li Ali Kemal Deveciler Güney Asya ülkelerindeki milletvekili maaşlarından örnekler verdi. Deveciler, Singapur’da bir milletvekilinin yılda 1 milyon dolar maaş aldığını söyleyince; AKP’li Halil Aydoğan’ın sorusu salonu kahkahaya boğdu: ‘‘Orada seçimler ne zaman acaba?’’ Görüşmeler sırasında, AKP’li Ali Osman Sali, TBMM TV’nin canlı yayın yapmasının Meclis çalışmalarını sekteye uğrattığından yakındı: ‘‘Canlı yayın olunca konuşmalar gereksiz yere uzuyor, heyecan artıyor.’’ CHP’li Enis Tütüncü hükümetin getirdiği içine sinmeyen tasarılara muhalefet milletvekili gibi tepki göstermekten kaçınmayan Sali’ye ‘‘Sen de mi Brütüs’’ diye tepki gösterdi. Sali, bunun üzerine ‘‘Tamam tamam, canlı yayın devam etsin’’ diye geri adım attı. Ödeme güçlüğü çekenler Bu borcun yaklaşık yüzde 85’i, İller Bankası’nın ‘‘ödeme güçlüğü çeken belediyeler’’ olarak nitelendirdiği 465 belediyeye ait. İller Bankası ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarına olan borçların toplamı, 5 yılda alacakları tahmini pay toplamından fazla olan belediyeler, ‘‘ödeme güçlüğü içinde olan belediyeler’’ şeklinde tanımlanıyor. Bu şekilde tasnif edilen 68 ildeki 465 belediyenin toplam 8.6 milyar YTL borcu bulunuyor. Bu borcun da 6.3 milyar YTL’sini amme borcu, 2.2 milyar YTL’sini banka kredi borcu, 10.1 milyon YTL ’sini de muhtelif borçlar oluşturuyor. Bu belediyelerin 5 yıllık tahmini tahakkuk geliri ise 1 milyar 792 milyon 334 bin 921.18 YTL tutarında kalıyor. ANKARA TBMM’de bir süre önce ana muhalefetin de desteğiyle çıkarılan yasa sonucu büyük ölçüde Ankara Anakent Belediyesi’ne devredilen Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) arazisinde ‘‘çadır mescit’’ dönemi başladı. AOÇ arazisinde hizmet veren Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü’ne bağlı TİVMAŞ Vakfı tesislerinin otoparkına çadırdan mescit kuruldu. Sivil toplum örgütlerinin tüm uya rılarına karşın, AOÇ arazisinde yapılacak tesisleri 10 yıllığına anakent belediyesine devreden yasa, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından inceleniyor. Arazi üzerinde yol, metro ve geçit de yapılabilmesine olanak tanıyan yasa henüz Cumhurbaşkanı’ndan onay almamasına karşın, arazi üzerindeki bir görüntü, geleceğe ilişkin endişeleri daha da arttırıyor. Bugüne kadar onlarca kurum ve kuruluş tarafından ‘‘yağmalanan’’ arazide son olarak, Tarım İşletmeleri Ge nel Müdürlüğü’ne bağlı TİVMAŞ Vakfı tesislerinin otoparkının bulunduğu bölgeye çadırdan mescit kuruldu. Otoparkın 200 metre yakınında bir cami bulunmasına karşın böyle bir yola başvurulması, yurttaşlar tarafından şaşkınlıkla karşılandı. Yaklaşık 2 metre eninde ve 4 metre uzunluğundaki çadırın kadınlar ve erkekler için 2 ayrı bölümü bulunuyor. 2 mescit bir muşamba ile ayrılıyor. TİVMAŞ yönetimi, mescidin ‘‘müşterilerin isteği üzerine’’ yapıldığını savundu. Aziz Nesin anısına düzenlenen etkinliğe katılan çocuklar gönüllerince eğlendi Bir kilo buğdaya bir umumi tuvalet!.. TBMM Genel Kurulu’nda, 9. Kalkınma Planı’nın görüşmeleri renkli tartışmalara sahne oldu. DYP’li Ümmet Kandoğan, tarım sektörüyle ilgili hedefleri eleştirirken Başbakan Tayyip Erdoğan’ın hesaplamasından yola çıkarak bazı örnekler verdi: ‘‘1997 yılında bir tüp almak için 34 kilogram buğday satıyordunuz, şimdi bir tüp alabilmek için 120 kilogram buğday satacaksınız. 1998’de bir traktör alabilmek için 186 ton şekerpancarı satıyordunuz, şimdi 260 ton şekerpancarı satıyorsunuz. 1 litre mazot alabilmek için 2.4 kilogram buğday satarken şimdi 7 kilogram buğday satmak durumundasınız. Yani, bütün göstergeler, Türkiye’de tarımın ciddi manada sıkıntı içerisinde olduğunu, hatta daha ilerisini söyleyeyim, bir çöküntü içerisinde olduğunu söylüyor.’’ İnsanların 1 kilogram buğday satıp bir bardak çay içemediğini söyleyen Kandoğan ekledi: ‘‘Buğday 250 bin, 300 bin, 350 bin liraya satılıyor. Bir tuvelete girmek ise 500 bin lira. 1 kilogram buğdayı satarak bir tuvalet ihtiyacını karşılayamıyor vatandaş. Tarımın iyi olduğunu söyleyen bir Allah’ın kulu var mı Türkiye’de?’’ AKP’li Ünal Kacır, Kandoğan’ın son eleştirisine farklı bir açıyla yaklaştı: ‘‘Köylerde umumi tuvalet mi var, ne diyorsun sen?’’ Şarkılar ve oyunlarla anıldı AVŞİN YAVUZ/BEGÜM YENÇAK Ödemeleri mümkün değil Belediyelerin 5 yıl içinde toplam borcun 6.8 milyar YTL’sini ödemesi mümkün görünmüyor. Başka bir deyişle, İller Bankası’nın 5 yıl içinde borcun ancak yüzde 20’sini tahsil edebilmesi bekleniyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin toplam 1.27 milyar YTL borcu bulunuyor. Belediyenin 5 yıllık tahmini tahakkuk geliri ise 152.7 milyon YTL düzeyinde kalıyor. Isparta Belediyesi’nin de toplam borcu 1 milyar YTL’yi aşıyor. Isparta’nın 5 yıl içindeki tahmini tahakkuk geliri de 23 milyon YTL olarak öngörülüyor. Muğla sınırındaki 4 tatil beldesi de borç yükü altında bulunuyor. Marmaris’in 501 milyon YTL, Dalaman’ın 188.6 milyon YTL, Armutalan’ın 160.2 milyon YTL, İçmeler Belediyesi’nin de 127.3 milyon YTL borcu görünüyor. Aziz Nesin’in oğlu Ali Nesin, babası için düzenlenen etkinlikte çocuklarla buluştu. Usta yazar Aziz Nesin, ölümünün 11. yıldönümünde adına kurulan vakfın Çatalca’daki bahçesinde düzenlenen etkinlikle anıldı. Etkinlikte çocuklar gün boyu oyunlar oynadı, tiyatro gösterileri sahneledi ve resim yaptı. Aziz Nesin Vakfı’nın Çatalca’daki bahçesinde düzenlenen piknikte çocuklar eğlenceli bir gün geçirdi. Vakıfta kalan 47 çocuk tarafından hazırlanan el sanatları sergisi, tiyatro gösterisi ve resim yarışması ilgiyle izlendi. Gazetemiz çizerlerinden Semih Poroy da çocukların karikatürlerini çizerek onlarla sohbet etti. Çocuklarla birlikte oyunlar oynayan Nesin’in oğlu Ali Nesin, ‘‘Kişisel olarak Aziz Nesin’in eksikliğini sürekli duyuyorum. Ama burda ağlayıp yas tutmuyoruz, şarkılar ve oyunlarla Aziz Nesin’i anıyoruz, insanlara yılda bir kere onu anma fırsatı veriyoruz’’ dedi. Aziz Nesin Vakfı’nın her zaman gelişeceğini anlatan Ali Nesin, ‘‘Bu rası Aziz’in yaşayan bir eseri, çocuklarımız bizi bırakmadığı sürece onları bırakmayacağız’’ diye konuştu. Alaçatı Belediyesi ile her yıl şenlik yapmak için imzaladıkları protokolü de iptal ettiklerini açıklayan Nesin, bunun Grup Yorum ve Mazlum Çimen’in şenliklere katılmasının istenmemesinden kaynaklandığını söyledi. Ali Nesin, ‘‘Böyle bir korkaklık karşısında bu daveti kabul etmek Nesin Vakfı’na yakışmaz’’ yorumunu yaptı. Aile gibiyiz Vakıfta görev yapan Prof. Dr. Klaus LiebeHarkort, ‘‘Biz burayı çocuklara aile olarak benimsetiyoruz. Onların aileleri genellikle sorunlu olduğu için aile sıcaklığını burada tatmalarını istiyoruz. Bu vakıfta çalışan herkes için onların geleceği çok önemli’’ dedi. LiebeHarkort, Ruhi Su Kültür ve Sanat Vakfı tarafından bugün Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu’nda düzenlenecek geceye herkesin destek vermesini istedi. (TBMM’nin tatile girmesiyle birlikte köşemiz de tatile giriyor. Sonbaharda yeniden buluşmak üzere.) Türey Köse, Ayşe Sayın, Emine Kaplan tbmmcum@ttnet.net.tr CUMHURİYET 05 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle