25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 3 TEMMUZ 2006 PAZARTESİ 4 Diyarbakır’da bir polis şehit ? DİYARBAKIR (AA) Diyarbakır’ın Kocaköy ilçesinde teröristlerce bırakılan bombanın imhası sırasında meydana gelen patlamada bir polis memuru şehit oldu. Diyarbakır Valisi Efkan Ala, Kocaköy ilçesi çıkışında terör örgütü tarafından bırakılan bombanın imha edilmesi sırasında patlama meydana geldiğini söyledi. Ala, patlamada polis memuru Kudusi Demli’nin şehit olduğunu belirtti. Bölgede operasyonlar sürüyor. HABERLER Türkiye, yarım milyar dolarlık petrol zararının karşılanması için çıkış arıyor 2000’Lİ YILLARDA ERDAL ATABEK Kerkük’ten pay istenecek BAHADIR SELİM DİLEK ‘Düşünen Adam’ İstanbul’da mı?.. Rodin’in ünlü yapıtı ‘‘Düşünen Adam’’ İstanbul’a geldi. Sabancı Müzesi’nin Picasso’dan sonra Rodin’i getirmesi de kuşkusuz büyük bir kazançtır. ‘‘Düşünen Adam’’ heykelinin bir kopyası Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nin girişinde durur. Ne düşünülüp oraya konduğunun öyküsü de ilginç olmalı. Rodin’in heykeli, önüne bakıp derin derin düşünen bir adamın duruşudur. Böyle oturmuş, gözünü yere dikip uzun uzun düşünmek pek ‘‘normal’’ gelmemiş olmalı ki bu tür hastalıklarla uğraşan hastanemizin girişine simge sayılmış. Artık kültürümüzün düşünme olgusuna bakışı budur mu demeli? Bir konuyu biraz uzatınca sıkılıp ‘‘felsefe yapma’’ diyen tutumumuzun yansıması mı saymalı? Bu Rodin kopyasının önünde tıp öğrencilerinin grup halinde fotoğraf çektirmesi bilinen bir âdettir. Biz de psikiyatri stajı yaparken bu âdete uyup grup fotoğrafımızı çektirmiştik. Uzun uzun düşünmek bize göre pek sağlıklı bir davranış değildir. Böyle düşünenlere söylediğimiz sözler de toplumsal tutumumuzu yansıtır: Ne o? Karadeniz’de gemilerin mi battı? Düşün düşün, boktur işin. Çok düşünenin oğlu uşağı olmaz. Kara kara ne düşünüyorsun? Çok düşünmek; bir şeye takmak, aklını ondan kurtaramamak, bir türlü boş verememek, gereğinden çok önem vermek, sonunda kendini hasta etmek olarak yorumlanır. Yaptıklarımızdan da hoşnut değilizdir aslında. Biz düşünmeden hareket ederiz, sonra da pişman oluruz. Son pişmanlık fayda etmez. Vaktiyle düşünseydin böyle olmazdı. Ne ki, aklımıza geleni hemen yapıvermek, sonuçlarını gördükçe anlamak da yaygın tutumumuz olmaktan çıkmamıştır. Kimi zaman da düşündüklerimizi bir türlü yapamamaktan yakınırız: İyi şeyler düşünüyoruz ama iş yapmaya gelince ortada bir şey yok. Projeler güzel de ortada gerçekleşen bir şey görülmüyor. Konuşmalar iyi de icraat görülmüyor. Düşünmek, düşündüğünü açıklamak, açıkladığını gerçekleştirmek. Başarmak için gereken bu sürece ya başlayamıyoruz ya da bitiremiyoruz. Bu da toplumsal hastalığımız olmalı. Demek ki, düşünce sistemimizde bir yanlışlık var. Ya düşünmemiz gerekeni yeterince düşünemiyoruz ya da düşünme pratiğimiz planlamaya uygun olmuyor. Eğer düşünceler plana dönüşmüyorsa düşünme sistemimiz yanlış demektir. Düşünüyor da plan yapmayı bilmiyorsak düşünmek işe yaramıyor. Düşünüyor, plan da yapıyor ama uygulayamıyorsak, o zaman da beceri eksikliği, kararlılık iradesi, azim ve sebat eksik demektir. Rodin’in heykeli yıllardır konulduğu yerde duruyor. Ya düşünüyor gibi yapıp da aslında hiçbir şey düşünmeyenler? Onlar nerelerde duruyorlar acaba? Ya düşünmeden hareket eden heykeller? Ya düşünmeden konuşanlar? Ya düşünmeden yaşayanlar? Onlar nerelerde dersiniz? email: erdalatak?gmail.com erdalatak?superonline.com www.erdalatabek.com YÖK üyeleri Köşk’e çıkacak ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç, YÖK üyeleri, üniversitelerin rektörleri ve ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, yükseköğretimin sorunları ve çözüm önerileri konusunda hazırlanan raporu sunmak üzere yarın Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’i ziyaret edecek. Çankaya Köşkü’nde saat 16.00’da yapılacak görüşmede, yükseköğretimin sorunlarını ele almak ve çözüm önerileri belirlemek amacıyla YÖK üyeleri ile öğretim üyelerinden oluşturulan Strateji Geliştirme Komisyonu’nun hazırladığı ‘‘Türkiye’nin Yükseköğretim Stratejisi’’ başlıklı rapor, Sezer’e sunulacak. Raporun, basın aracılığıyla kamuoyuna açıklanacağı bildirildi. ANKARA ABD işgali ve ülkedeki iç savaş ortamı nedeniyle Irak’ın Türkiye’ye gönderdiği petrol miktarı son üç yılda en düşük seviyeye inince, Türkiye ortaya çıkan yarım milyar dolarlık zararın giderilmesi için çıkış yolu aramaya başladı. Enerji Bakanlığı ise çareyi, Türkiye’nin Kerkük petrollerinden, uluslararası anlaşmalardan kaynaklanan hakkın istenmesinde buldu. Edinilen bilgilere göre, Türkiye’nin Irak’tan gelen petrolün miktarının düşmesi üzerine, zararı 500 milyon dolara ulaştı. Bu zararın giderilmesi için de BOTAŞ alınabilecek önlemleri ma ? Irak petrollerinin en önemli iletim hattını oluşturan KerkükYumurtalık hattı çok sınırlı düzeyde çalışıyor. Kesilmek üzere olan petrol akışı nedeniyle Türkiye’nin zararı 3 yıllık toplam 500 milyon dolara ulaştı. Türkiye, kaybını gidermek amacıyla tarihi bağları bulunduğu Kerkük petrollerinden pay istemeyi planlıyor. saya yatırdı. Sonuçta ‘‘Türkiye’nin Kerkük petrollerindeki uluslararası anlaşmalardan gelen hakkı istenebilir’’ görüşü öne çıktı. Konu, Meclis’in gündemine de geldi. KİT Komisyonu’na dağıttığı ve ‘‘zarar tazmin planının’’ yer aldığı kitapçıkta Irak’tan akan petrolün azalması nedeniyle Türkiye’nin uğradığı zararı ayrıntılarıyla anlatan Enerji Bakanlığı, ‘‘Irak Devleti’nin Erdoğan yine basına çattı Yurt Haberler Servisi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Erzurum’da partisinin il kongresinde yaptığı konuşmada yine basına yüklenerek ‘‘Yazılı ve görsel medya, yaptıklarımızı anlatmıyor’’ dedi. Erdoğan, dün uluslararası bir konferans için Cenevre’ye giderken yakıt ikmali için 1 saatliğine Ankara’ya uğraması beklenen Pakistan Başbakanı Şevket Aziz’i karşılamak için Devlet Bakanı Ali Babacan ile birlikte Esenboğa Havalimanı’na gitti. Burada bir süre bekleyen Erdoğan, Aziz’in uçağının İslamabad’dan geç hareket ettiği ve bu nedenle Ankara’ya geç geleceği haberi üzerine beklemekten vazgeçerek Erzurum’a gitti. Erdoğan, partisinin Cemal Gürsel Spor Salonu’ndaki Erzurum İl Kongresi’nde yaptığı konuşmada, bu hafta sonu itibarıyla yaklaşık 70 il kongresini tamamlamış olacaklarını belirterek ‘‘Büyük kongremizi yaptıktan sonra artık süreç, 2007 genel seçimlerine hazırlanmak olacak’’ diye konuştu. Erzurum’da 15’e yakın açılış yaptıklarını anlatan Erdoğan, ‘‘Yarın (bugün) bu açılışları, istisnalar TTB’de görev dağılımı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türk Tabipleri Birliği (TTB) 2425 Haziran tarihlerinde toplanan 54. olağan büyük kongresinde seçilen yeni merkez konseyi, başkan ve diğer yöneticilerini dün yaptığı toplantıda belirledi. TTB’den yapılan yazılı açıklamaya göre, TTB Başkanlığı’na Gençay Gürsoy seçildi. İkinci Başkanlığa Sinan Adıyaman, Genel Sekreterliğe de Altan Ayaz getirildi. MİT müdürü öldürüldü ARİF ARSLAN Karlıova’da deprem ? İSTANBUL (AA) Bingöl Karlıova’da 4.9 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü’nden alınan bilgiye göre, saat 22.39’da, merkez üssü Karlıova olan 4.9 büyüklüğünde deprem kaydedildi. Depremin Erzurum, Bingöl ve Muş’tan hissedildiği, can kaybı ve hasarın olmadığı bildirildi. Batman Bölge Müdürü Önal, cinnet getirdiği bildirilen güvenlik personeli Kaya’nın saldırısıyla yaşamını yitirdi BATMAN Batman Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Bölge Müdürü İsmet Önal (41), kurumun sözleşmeli güvenlik personeli Veysel Kaya tarafından öldürüldü. Cinnet getirdiği belirtilen Kaya, gözaltına alındı. Alınan bilgiye göre olay, dün saat 15.00 sıralarında, Kültür Mahallesi’ndeki Batman MİT Bölge Müdürlüğü önünde meydana geldi. Müdürlüğün makam girişine gelen güvenlikçi Veysel Kaya ile İsmet Önal arasında tartışma yaşandı. Tartışmanın ardından Kaya, Önal’a kurşun yağdırdı. Saldırıda ağır yaralanan Önal, kaldırıldığı Özel Şifa Hastanesi’nde tüm müdahalelere karşın kurtarılamadı. Olayda yine 1 kişinin daha yaralanarak hastaneye kaldırıldığı öğrenildi. Saldırının ardından zanlı Kaya gözaltına alınırken, Batman Valisi Haluk İmga ve İl Emniyet Müdürü Arif Öksüz olay yerinde incelemelerde bulundu. Vali İmga, hastane çıkışında gazetecilere yaptığı açıklamada, MİT Batman Bölge Başkanlığı’nda sözleşmeli olarak çalışan bir kişinin cinnet getirmesi sonucu İsmet Önal’ı öldürdüğünü söyledi. İmga, ‘‘İsmet Önal’a 67 kurşun isabet etmiş. Ağır yaralı halde hastaneye kaldırıldı. Ancak hastaneye vardığında solunumu durmuş. Tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. İsmet Önal iyi bir mesai arkadaşımızdı, evli ve 1 çocuk babasıydı. Vuran kişi gözaltına alındı. Gerekli soruşturma devam ediyor’’ dedi. Batman’da 1.5 yıldır görev yapan Önal’ın cenazesinin bugün Konya’da toprağa verileceği öğrenildi. ettiği gelirin bir bölümünü Türkiye’ye vermesi gerekiyor. Her yıl Türkiye bütçesine ‘‘alacak’’ olarak kaydedilen ve yıl sonunda Irak’tan tahsil edilen bu pay, 1938’den itibaren ödenmemeye başlandı. Ancak anlaşma gereği Türkiye Kerkük petrollerinden payını tahpetrol borcunun tazmini için Türki sil edemediğinden, bu hakkın yeniye’nin 1925 yılında yapılan imtiyaz an den istenmesi olasılığı bulunuyor. laşmasına bağlı olarak Kerkük petrolTürkiye ile Irak arasındaki petrol lerinde bulunan yüzde 2.5 hakkı iste sevkıyatı anlaşması uyarınca, Irak’ın yılda en az 35 milyon metrik ton petnebilir’’ önerisini getirdi. rolü boru hattı aracılıyla göndermesi 1938’de ödenmeye başlandı gerekiyordu. Bu rakamın altına düIrak ile Türkiye arasında 1925’te im şülmesi halinde ise anlaşmalar uyarınzalanan ‘‘imtiyaz sözleşmesi’’ uyarın ca Irak’ın tazminat ödemesi gerekiyorca, Irak’ın Kerkük petrollerinden elde du. BakuTiflisCeyhan’ın devreye girmesine günler kala Irak petrolünü 28 yıldan bu yana taşıyan KerkükYumurtalık hattındaki zarar gündeme geldi. Türkiye, topraklarındaki en eski petrol boru hattı konusunda sıkıntıya girdi. Irak petrolünü Akdeniz’e taşıyan boru hattından gelen petrol miktarı ABD işgaliyle birAKP’nin Erzurum likte normal sınırların altına İl Kongresi’ne indi. Bu nedenle de Türkikatılan Başbakan ye’nin son üç yıldaki zararı Erdoğan, büyük kongrelerini 500 milyon dolara ulaştı. tamamladıktan Ankara ‘ses çıkarmadı’ sonra 2007 yılında yapılacak genel Edinilen bilgilere göre seçimlere ABD’nin işgal ettiği tarihe hazırlanacaklarını kadar Irak’ın tüm petrol sevsöyledi. kıyatı Birleşmiş Milletler (Fotoğraf: AA) (BM) gözetiminde yapıldığı için Türkiye, Irak’ın petrol akıtma yükümlülükleri üzerinde durmadı. Ankara, Irak’ın 35 milyon metrik ton petrol akıtma zorunluluğunu yerine getirmemesine ses çıkarmamayı tercih etti. İşgalin ardından Irak petrolü üzerindeki BM kontrolü kalkınca ve yabancı şirketler Irak’ın petrol pazarına girince, Türkiye ile yapılmış olan anlaşhariç, hiçbirinde bu açılışları duyamayamanın da tam olarak uygulancaksınız, çünkü onlar bu heyecanı duyması gündeme geldi. muyor. Televizyonlar da aynı. BirçoğunSon iki yılda, Irak’tan geda dedikoduları duyabilirsiniz, ama bu len petrol miktarı, ülke ekoaçılışları izleyemezsiniz’’ dedi. nomisinin BM kontrolünde Göreve geldiklerinden bu yana yolsuzolduğu dönemin bile altına luk, yoksulluk ve yasaklarla mücadeleindi. Irak’ın BM kontrolünden bahsettiklerini savunan Erdoğan, deyken 2003 yılında gönder‘‘Bu mücadeleye başladık, önce yolsuzdiği ham petrol miktarı 8.2 luk dedik ve hortumları kestik. Hani bamilyon metrik tonken bu oran zı zamanlarda vaveyla kopartıyorlar, işABD’nin işgalinden sonra, te onların hortumları kesildiği için bu 2004’te 5.1, 2005’te de 1.6 vaveylayı koparıyorlar’’ dedi. milyon ton oldu. Boru hattından akan petrol miktarı azaldıkça Türkiye’nin zararı arttı. 2006 yılının ilk yarısında durumun iyileşmeyeceği ortaya çıkınca Türkiye’nin Irak’tan zararın tazmin edilmesini istemesi düşüncesi ortaya çıktı. Enerji Bakanlığı çalışma başlattı Enerji Bakanlığı, bu tazminatın nasıl isteneceği üzerinde çalışma başlattı. Ankara, bu konudaki sıkıntısını hem Türkiye’nin Irak Özel Temsilcisi Büyükelçi Oğuz Çelikkol hem Bağdat’a geçen ay yaptığı ziyaret sırasında hem de Irak Petrol Bakanı’nın Ankara ziyareti sırasında, Bağdat yönetimine iletti. Ankara’nın bu konudaki ısrarlarına karşın Irak hükümeti tazminat ödemeyi de, boru hattından akan petrol miktarını arttırmayı da kabul etmedi. Yaklaşık 30 kişilik grup Taksim’de ‘TMY geri çekilsin’ pankartı açıp slogan attı. (TARKAN TEMUR) Batman Valisi İmga, hastaneye giderek yetkililerden bilgi aldı. (AA) TMY için Sezer’e mektup İstanbul Haber Servisi Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in onayını bekleyen Terörle Mücadele Yasası protesto edildi. Siyasi partiler ve demokratik kitle örgütleri, Sezer’e yasayı TBMM’ye iade etmesi istemiyle mektup gönderdi. Aralarında İnsan Hakları Derneği, Emek Partisi, ÖDP, DTP, SDP, 78’liler Girişimi, Barış Anneleri, Düşünce Suçu(na) Karşı Girişim ve ESP’nin temsilcilerinin de bulunduğu yaklaşık 30 kişilik grup, dün Taksim tramvay durağı önünde toplandı. ‘‘Terörle Mücadele Yasası’na Hayır’’ pankartı açan grup, ‘‘TMY geri çekilsin’’, ‘‘Çocukları öldüren yasayı durduracağız’’ dövizleri taşıyarak alkışlar ve zılgıtlarla Galatasaray Meydanı’na yürüdü. İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Başkanı Hürriyet Şener, yasanın iptali için Sezer’e gönderecekleri mektubu burada okudu. Mektupta, özetle şu ifadelere yer verildi: ‘‘Demokratikleşme ve insan hakları konusunda atılan yasal bazı adımların, derin güçlerce hazmedilmediğinin belgesi niteliğindeki yeni TMY, toplumu, 15 yıl önce yaşanan kaosa, çetelerin egemenliğine, hukukun değil güvenlik birimlerinin vicdanına teslim edecek bir döneme tekrar sürükleyecektir. Yeni TMY ile savunma hakkı ciddi bir şekilde kısıtlanmaktadır. Bu durum, gözaltında kayıpların tekrarlanacağı endişesini yaratmaktadır.’’ Doğubeyazıt Türkiye’nin en doğusundaki ilçelerimizden. Dört yıl önce Türkiye’nin de katıldığı Dünya Futbol Şampiyonası devam ederken gelmiştim buraya. Yol üzerinde bir kahvede TürkiyeSenegal maçını izlemiş ve İlhan Mansız’ın golüne sevinmiştik. Doğubeyazıt Kültür Sanat ve Turizm Festivali’nin bu yıl 5’incisi yapılıyor. Belediyenin düzenlediği bu festival, ilçenin tanıtılması, bölgenin sorunlarının tartışılması gibi amaçlar taşıyor. İki dönemdir seçimleri kazanan Mukaddes Kubilay, çeşitli sorunlarla boğuşan ilçeyi ayağa kaldırmaya çalışıyor. ??? Doğubeyazıt demek Ağrı Dağı demek, Gürbulak sınır kapısı demek. Her sabah muhteşem manzarası ve haşmetiyle Ağrı Dağı sizi karşılıyor burada. Yanında da Küçük Ağrı ona eşlik ediyor. Bu iki heybetli dağı Ermenistan’ın başkenti Erivan’dan da izlemiştim. Ermeni efsanelerinin vazgeçilmezleri içindedir Ağrı (ya da onların deyimiyle Ararat) Dağı. Gürbulak sınır kapısı da bölgenin Doğubeyazıt’ı Akrepler Basar mı? İran’a açılan en önemli kapılarından. Dört yıl önce bu kapıda büyük sorunlar vardı. TIR filoları sınırda kilometreler tutan kuyruklarda günlerce beklemek zorunda kalıyorlardı. ??? Doğubeyazıt’ı geçen kış aylarında gündeme getiren bir başka gelişme ise ‘‘kuş gribi’’ydi. Evlerindeki tavuklarla oynayan çocuklardan üçü yaşamını yitirince, Doğubeyazıt günlerce medyanın manşetlerinden düşmedi. Yine çok sayıda ishal olayı ve şehir suyundaki mikroplar da bu ilçenin gazetelere haber olmasına yol açtı. Doğubeyazıt’ı ünlendiren bir başka önemli unsur da İshak Paşa Sarayı’ydı. Kentin tepesinde 300 yıllık bir yapının sapasağlam ayakta durması, yapının kendine özgü mimari özellikleri, bu ilçeye ilgiyi arttıran nedenler arasındaydı. ??? İstanbul’dan Van uçağına binerken bunları düşündüm. Geçen dört yıl içinde burada neler değişmişti, merak ediyordum. Bu merakımı gidermek amacıyla ilk bilgileri Ağrı Dağı’nın tam karşısına konuşlanmış ve yıllardır ilçenin önemli otellerinden birisi olarak hizmet veren SimEr Oteli’nin müdürü Ahmet Öztürk’ten aldım. Ahmet Öztürk’ün anlattıkları iç açıcı değildi. İlçenin turizmi bu yıl beklenenin tersine tam bir düşüş içine girmişti. Geçen yıl otelin doluluk oranı yüzde 18’ken bu yıl oran yüzde 8’e düşmüştü. İlçedeki 9 otelden 7’si faaliyetlerini durdurmak zorunda kalmışlardı. Öztürk, bu gerilemeyi şu etkenlere bağlıyordu: Kuş gribi, Şemdinli olayları sonrası bölgenin yeniden güvenlik sorunuyla yüz yüze gelmesi, Trabzon’daki papazın öldürülmesi, ABDİran sürtüşmesi sonucu ABD’nin yurttaşlarına bu bölgenin güvensiz olduğunu söyleyerek buralara gitmemeleri çağrısında bulunması... Geçen yıl İsrailli turistlerin sayısı artmış ve bu yıl umutlanmışlardı. Ne yazık ki bu umutları da boşa çıkmıştı ve İsrailliler de artık gelmiyorlardı. ??? Gürbulak gümrük kapısının modernize edilmesi ve geçişlerin kolaylaşması bir gelişmeydi, ancak ilçeye çok da bir katkısı yoktu. Daha önce bölge insanlarının günübirlik alışveriş yapmalarına olanak sağlayan uygulamalar kaldırılmıştı. Buradan elde edilen küçük gelirler de artık yok olmuştu. Gürbulak gümrük kapısına gittik. Bizim gittiğimiz gün, gümrüksüz satış yapan mağazalar kapatılmıştı. Kapıkule’deki yolsuzluk haberleri buradaki kapatılmanın da gerekçesi haline gelmişti. ??? İshak Paşa Sarayı kötü restorasyon yüzünden sorunlarla yüz yüzeydi. Binaya uygun yapılmayan çatı kışın rüzgârda uçup gitmişti. Sarayın yeniden restore edilip bu çirkin durumdan kurtarılacağı söyleniyordu. İlçede yeteri kadar ilk ve orta öğre tim kurumu olduğu belirtildi. Sorun, köy çocuklarının okumasını sağlayacak yurtların yapılmasıydı. Bu yıl bir yurdun temeli atılmıştı. Tarikat yurtlarının ilçede yaygın olduğu söyleniyordu. Ancak kesin bir rakam öğrenemedik. Yoksul köylüler çocuklarını okutabilmek için bu yurtlara teslim ediyorlardı. Bu arada bir öğretmenle konuşurken ilginç bir noktaya dikkat çekti: ‘‘Oral Bey ben önlemlerimi alıyorum. Bahçemi, evimi ilaçlattım. Bu bölgenin akrepleri ünlüdür ve zehirlidir. Tavukların ve kanatlı hayvanların itlaf edilmesiyle birlikte ilçemiz akreplerin ve böceklerin saldırısına uğrayacak. Havalar daha yeni ısınıyor. Önümüzdeki günlerde bu konuda ciddi sorunlarla yüz yüze geleceğiz, göreceksiniz...’’ Dert bitmiyormuş gibi bir de akrep sorunu bekliyordu Doğubeyazıt’ı. Doğubeyazıt’ta ‘‘Türkiye’nin Kürt Meselesi’’ başlıklı bir panele katıldık, Sabah gazetesinden Yavuz Baydar ve DTP’den Orhan Miroğlu ile birlikte. Bu konudaki izlenimlerimi yarın sürdüreceğim... CUMHURİYET 04 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle