23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
30 HAZİRAN 2006 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER AKP Müşterek Disiplin Kurulu, Geçen’in ardından Mahmut Koçak’ı da partiden ihraç etti 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA ‘Kasımpaşalı’ ihracı Ecevit’ten iyi haberler ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Danıştay saldırısında yaşamını yitiren Mustafa Yücel Özbilgin’in 18 Mayıs’ta düzenlenen cenaze töreninin ardından beyin kanaması geçirerek Gülhane Askeri Tıp Akademisi’ne (GATA) kaldırılan DSP Onursal Genel Başkanı Bülent Ecevit’in reflekslerinde 40 gün sonra olumlu gelişmeler olduğu belirtildi. Ecevit’in gözlerini kısa süreli de olsa açabildiği ve bazı seslere tepki verdiği bildirildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP Afyon Milletvekili Mahmut Koçak, Başbakan Tayyip Erdoğan’a ‘‘Kasımpaşalı kültürüyle yetişmiş olabilir. Ama devlet geleneği içinde olaylara yaklaşması lazım’’ dediği için ‘‘parti yöneticileri, üyeleri ve tüzelkişiliğini basın yayın araçları aracılığıyla karaladığı ve küçük düşürücü beyanlarda bulunduğu’’ gerekçesiyle partiden ihraç edildi. Müşterek Disiplin Kurulu’nda oybirliğiyle alınan kararla AKP’nin milletvekili sayısı 355’e düştü. AKP Müşterek Disiplin Kurulu, dün toplanarak tedbirli kesin ihraç istemiyle disipline sevk edilen Afyon Milletvekili Mahmuk Koçak’ın durumunu görüştü. Kurul, Koçak’ın Puslu Camın Arkasından... 84 yıllık bir yaşam... Bu yaşam hep onurlu geçti. Kimseye ödün vermedi. Siyasette ‘‘ayak oyunları’’na hiç girmedi... Sadun Aren’in ‘‘Puslu Camın Arkasından’’ adlı kitabı İmge Kitabevi’nden çıktı... Datça’da, Fethiye’de, Kaş’ta, Kalkan’da dolaşırken, Göcek’te çayımı yudumlarken ‘‘Puslu Camın Arkasından’’ anılar denizinde dolaştım... Türkiye İşçi Partisi nasıl kuruldu? O yıllar tüm dünyada Sovyetler’in yönetiminde tek bir sol hareket vardı. Başka oluşumlar onun yan ürünü gibi görünürdü. TİP öyle değildi... Sadun Aren, TİP’in kuruluşunu şöyle anlatıyor: ‘‘TİP’in kurucuları sol geçmişleri olmayan sendikacılardır. Kuruluşunda TKP’nin hiçbir rolü olmamıştır. Bu anlamda TİP’in önemli bir özelliği vardır. TKP’den bağımsız olmak, Sovyetler Birliği’nden bağımsız olmak demektir.’’ 1960’lı yıllar... 1965 seçimlerinde Meclis’e girdi TİP... İsmet İnönü’nün ‘‘ortanın solu’’, daha sonraki yıllar CHP’nin ‘‘demokratik sol’’ hareketi ve Bülent Ecevit efsanesi... TİP’i yok etmek için her şey yapıldı... TİP’in TKP’nin yan kuruluşu olduğu, Sovyetler Birliği’nden buyruk ve para yardımı aldığı söylendi... Sadun Aren, o yılları anlatırken şöyle diyor: ‘‘Bunların hepsi yalandır. Ne emir almıştır Sovyetler Birliği’nden ne de on para alınmıştır. TİP, öncelikle bağımsız bir partiydi.’’ ??? Yakın tarihimize tanıklık ediyor Sadun Aren, ‘‘Puslu Camın Arkasından’’ bakarken... Behice Boran, Mehmet Ali Aybar... Aybar’a karşı çıkış!.. Aren, şöyle bir saptama yapıyor: ‘‘Aybar’a karşı çıkışımız tümüyle teorik planda olmuştur.’’ İsmet İnönü, Süleyman Demirel, Bülent Ecevit... Adalet Partisi’nin oyları yüzde 40’ları aşmış. Demirel’in bir ekibi, yakın çalışma arkadaşları var. İnönü’nün de öyle, sonraki yıllarda Ecevit’in de... Baskı, zulüm!.. Şöyle geriye baktığınızda ne görüyoruz? TİP’in kuruluşundan bu yana tam 45 yıl geçmiş... TİP hareketinin içinde 20 yaşında yer alanlar 65 yaşında bugün!.. Marksist bir parti 45 yıl önce nasıl zorluklarla karşılaştı?.. Kolay mı sol geçmişi olmayan sendikacıların Marksist bir partiyi o günün Türkiye’sinde yaşatmaları!.. Dünyanın hangi ülkesinde sol kültürden gelmeyenlerin Marksist bir parti kurmaları görülmüştür? Sadun Aren anılarında tüm gerçekleri yansıtıyor... Benim unuttuğum birçok olayı anımsattı bana Sadun Aren!.. Sonra otuz yıl öncesine gittim... Çeşme akşamlarını, Ahmet Piriştina’yla geçen o güzel günleri yaşar gibi oldum... Karşımda masmavi bir deniz... Gökyüzünde yıldızların oynaşması. Kıyıdan gelen bir müzik... Yıllar akıp gidiyor... ??? Sadun Aren’in ‘‘Puslu Camın Arkasından’’ anı kitabında eşi Munise Aren’e bir notu var: ‘‘Onu ilk tanıdığım günden beri, her gün bana bir taze çiçek vermiştir... Hâlâ bu işine devam ediyor...’’ 50 yıllık bir birliktelik... Demek ki TİP kurulduğunda 5 yıllık evliymişler Sadun Aren ve Munise Hanım... Kitabı bitirdim bir Fethiye akşamında... Ölüdeniz’in üzerine bir beyaz bulut iniyor yavaş yavaş... Bir süre kıyıda dolaşıyorum... Yön dergisi, TİP, öğrenci hareketleri... 12 Mart, 12 Eylül... Hapislik günleri, işkenceler, faili meçhuller... İçimde hüzün mü var sevinç mi bilmiyorum... Yıllar akıp gidiyor... Yeşil dallara kuşlar konuyor... Hafiften bir yağmur yağsa... Toprak kokusunu içime çeksem... Kaya Köyü 70 yıl öncesi gibi canlansa... Düş mü görüyorum yoksa!.. ? AKP Müşterek Disiplin Kurulu, Başbakan Tayyip Erdoğan için “Kasımpaşalı olabilir, ama her seferinde öyle davranması olmuyor” diyen Afyon Milletvekili Mahmut Koçak’ı partiden ihraç etti. Kurul kararında Koçak’ın sözleri “küçük düşürücü ve karalayıcı” olarak nitelendirildi. partiden ihracına karar verdi. Kurul, bir süre önce de Hatay’daki ‘‘Ali Dibo yolsuzluklarını’’ gündeme getirdiği için Fuat Geçen’i partiden ihraç etmişti. da ihraca imza atıldı’’ diyen Koçak, ‘‘Milletvekili değil, vekilin temsil ettiği hürriyet ihraç ediliyor. Parti fakirleşiyor, tek tip milletvekili modeli ortaya çıkarılmak isteniyor’’ dedi. Koçak, AKP’yi ‘‘Ağzı Kapatılmışların Partisi’’ olarak nitelendirdi. Koçak, başında olduğu Politika Merkezi’nin anketleri nedeniyle partinin tepkisini çekmiş, parti içi demokrasi ve yolsuzluklar konusunda uyarılarda bulunmuştu. Koçak, hükümetin sağlık politikalarını eleştirmiş, Sağlık Bakanı Recep Akdağ’a tepki göstermişti.Koçak, gazetemize verdiği röportajda, Erdoğan’a eleştiriler yöneltmişti. Koçak, Erdoğan’ın Berlin Büyükelçisi Mehmet Ali İrtemçelik’i azarladığının anımsatılarak ‘‘Acaba Başbakan’ın ruhsal dengesine yansıyan fizyolojik mi yoksa ruhsal bir rahatsızlığı mı var’’ sorusuna şu yanıtı vermişti: ‘‘Ben doktor olarak şunu söyleyebilirim: Başbakan gergin. Koçak: AKP, Ağzı Kapatılmışların Partisi İhraç kararını beklemediğini belirten Koçak, Başbakan Erdoğan’ın Strasburg’da yaptığı konuşmada düşünce özgürlüğünü savunduğunu anımsattı. ‘‘Bugün onun yokluğun Gerginliğin belirtisi de refleks cevaplardır. Son 6 aydır, 1 yıldır çok daha gergin. Nerde canını sıkan bir durum olursa hemen fevri tepki gösteriyor. Bütün yetkiler, parti içindeki meseleler, belediyelerdeki sorunlar, hepsi Başbakan’ın önünde toplanırsa gelinen nokta da bu olur. Bir ülkede demokrasi varsa bu kadar yetkinin tek bir insanda toplandığı bir yapı olamaz. Bir de tabii ki önemli olan Kasımpaşalı kültürü meselesi. Başbakan Kasımpaşalı kültürüyle yetişmiş olabilir. Ama her seferinde o şekilde davranması da olmuyor. Devlet geleneği içinde olaylara yaklaşması lazım. Bir hekim olarak söylüyorum; o gerginliği mutlaka üzerinden atması gerekiyor.’’ ‘İttifak arayışları zorlama’ ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, ittifak arayışlarının sonuç vermeyeceğini belirterek ‘‘Yapma, zorlama, ittirme, kaktırma ittifaklarda biz yokuz’’ dedi. Başbakan Erdoğan’ın, cumhurbaşkanı seçimiyle ilgili açıklamasının anımsatılması üzerine Mumcu, açıklamaların kendi içinde çelişkiler içerdiğini söyledi. Mumcu, ‘‘Ama ben Başbakan ve hükümetin çelişkilerini anlatmaktan yoruldum. İşin doğrusu, cumhurbaşkanını halkın seçmesidir’’ diye konuştu. Cumhurbaşkanı seçimi konusundaki tavrı seçim manevrası olarak değerlendiriliyor Erdoğan’dan ‘uzlaşma’ taktiği ? Cumhurbaşkanlığı seçimi konusunda söylemini değiştireren Erdoğan, “STÖ’lerle görüşeceğiz, anketlere bakacağız” dedi. Başbakan’ın sözlerini yorumlayan CHP’li Koç, Erdoğan’ın sık sık “deri ve gömlek” değiştirdiğini ancak sorunun gömlek ve deri sorunu değil, kafa sorunu olduğunu söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçimi tartışmaları nedeniyle yaşanan gerginliği yumuşatmak için söyleminde değişiklik yapmaya başladı. Erdoğan, sivil toplum örgütleri ile görüşeceklerini, anketlere bakıp bir aday belirleyeceklerini belirtirken ‘‘Benim dışımda biri de niye cumhurbaşkanı olmasın’’ dedi. Erdoğan’ın, erken seçim baskısını önlemek için böyle bir çıkış yaptığı dile getiriliyor. Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçimi konusunda değerlendirmelerde bulundu. Cumhurbaşkanlığı için ‘‘Barışa, sevgiye, birliğe, beraberliğe zemin hazırlayacak, bu zemini iyi koordine edecek, lider özelliği olan bir insan olması lazım’’ tarifini yapan Erdoğan, ‘‘AKP grubu olarak bu ismin kim olacağına oturup karar veririz’’ diyerek uzlaşmaya uzak olduğu mesajını vermişti. Erdoğan, önceki gün yaptığı açıklamalarda ise uzlaşma mesajları verdi. Erdoğan, Cumhurbaşkanı seçilecek kişi için ‘‘Her şeyden önce herkesi kucaklayacak bir kişi olacak. Cumhurbaşkanlığı makamı, artık formanın çıkarılması gereken bir makam olmalıdır’’ dedi.Cumhurbaşkanı adayının belirlenmesinden önce halkla doğrudan teması olan sivil toplum örgütleriyle görüşeceğini dile getiren Erdoğan, Barolar Birliği, odalar, iş çevreleri ve sendikaların görüşünü alacağını belirtti. Kamuoyu anketlerine de bakılacağını kaydeden Erdoğan, ‘‘Benim dışımda biri de neden cumhurbaşkanı olmasın. Ama daha 11 ay var. Şimdiden bu süreci başlatmak, Cumhurbaşkanı’na saygısızlık olur’’ diye konuştu. Başbakan Erdoğan’ın uzlaşma mesajlarını vermesinin ardında ‘‘erken seçim baskısından kurtulma amacı’’ yattığı dile getiriliyor. Erdoğan’ın ‘‘Benim dışımda biri de neden cumhurbaşkanı olmasın’’ açıklaması, ‘‘birinci sıradaki adayın Erdoğan, bunun olmaması durumunda ise diğer adaylara bakılacağı’’ mesajı olarak yorumlanıyor. Erbakan yasası görüşülecek ? ANKARA (AA) Yüksek Mahkeme, CHP’nin, 6 Nisan 2006’da çıkarılan, kapatılan Refah Partisi’nin (RP) son genel başkanı Necmettin Erbakan’ın, hapis cezasını konutunda çekmesine olanak tanıyan 5485 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un ilgili hükümlerinin iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle açtığı davanın ilk incelemesini tamamladı. Anayasa Mahkemesi, kanunun ilgili maddelerinin yürürlüğünün durdurulması istemini reddetti, iptal istemini ise esastan görüşmeye karar verdi. ‘‘SağlıSollu İttifak’’ girişimlerini sürdüren Rahşan Ecevit, dün Türkİş Genel Merkezi’ndeydi. (AA) Rahşan Ecevit, Türkİş Başkanı Salih Kılıç’la görüştü ‘Seçim Yasası değiştirilip ittifak yolu açılmalı’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Eski DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit’in eşi Rahşan Ecevit, Seçim Yasası’nın değiştirilmesi ve ittifak yolunun açılması gerektiğini söyledi. Bir süredir siyasilerle yaptığı görüşmelerden umutlu olduğunu belirten Ecevit, bugün de DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar’ı ziyaret edecek. ‘‘SağlıSollu İttifak’’ girişimlerini sürdüren Rahşan Ecevit dün, Türkİş Genel Başkanı Salih Kılıç’ı ziyaret etti. Görüşme, Türkİş Genel Merkezi’nde basına kapalı olarak gerçekleştirildi. Rahşan Ecevit, görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, Türkiye’nin geleceğinin tehlikede olduğunu belirterek ittifak için siyasi partilerin ve sivil toplum örgütlerinin desteğini almayı amaçladıklarını ifade etti. ‘‘Önümüzde iki çok önemli konu var’’ diyen Ecevit, bunlardan birinin cumhurbaşkanlığı seçimi, diğerinin de Seçim Yasası olduğunu kaydetti. Ecevit, Seçim Yasası’nda ittifakın mümkün görünmediğine işaret ederken ‘‘Bu yasanın değiştirilmesi ve ittifak yolunun açılması gerektiğini düşünüyorum’’ dedi. ‘Sık sık deri değiştiriyor’ CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç, Başbakan Erdoğan’ın sözlerini değerlendirirken ‘‘CHP’nin tavrı biliniyor. Biz önce seçimlerin yapılmasını yeni parlamentonun da Cumhurbaşkanı’nı seçmesini istiyoruz. Eğer bu olmazsa CHP’nin tavrının ne olacağını sayın genel başkan daha önce açıklamıştı’’ dedi. Koç, Erdoğan’ın sık sık ‘‘deri ve gömlek’’ değiştirdiğini ancak sorunun gömlek ve deri sorunu değil, kafa sorunu olduğunu söyledi. Ankara Barosu Genel Kurulu ? ANKARA (AA) Ankara Barosu Başkanı Vedat Ahsen Coşar, ekimde yapılacak genel kurul için ilk kez demokratik sol grup adına ikinci dönem için başkan adaylığını açıkladı. Coşar, Melbo Restaurant’da Ankara Barosu avukatlarına kokteyl verdi. Demokratik sol grubun ‘‘tek dönem başkanlık’’ geleneğinin aksine ikinci dönem için başkan adaylığını açıklayan Coşar, avukatlık mesleğine yeni değerler katmak istediğini söyledi. ‘Ben hep umutluyum’ İşveren örgütlerini de ziyaret edeceğini belirten Ecevit, ‘‘Gelinen noktadan umutlu musunuz’’ sorusuna ‘‘Ben her zaman çok umutluyumdur’’ yanıtını verdi. Türkİş Genel Başkanı Kılıç da, Bülent Ecevit’in çalışma yaşamına, işçi hareketine büyük katkıları olduğunu, Türkİş ve işçilerin nezdinde büyük ağırlığı ve yeri bulunduğunu söyledi. Kılıç, Rahşan Ece vit’in girişimlerinin Türkiye’de siyasal gerilimlerin azaltılması, uzlaşma kültürünün, güven duygusunun ve konuşamayan belirli siyasal grupların da konuşabileceği bir ortamın yakalanmasına katkı sağlayacağını belirtti. İstikrarın sağlanması ve Türkiye’deki gerilimin artmaması konusunda yapılacak her türlü çalışmanın yanında olacaklarını söyleyen Kılıç, Türkİş’in ‘‘partiler üstü’’ politikaya sahip olduğunu, yapılan girişimleri, Türkiye’ye ve Türk çalışanına yararlı olması durumunda destekleyeceklerini ifade etti. Kılıç, cumhurbaşkanlığı için herhangi bir adaylarının olmadığını da söylerken ‘‘Anayasanın belirlediği ilkeler vardır. Önümüzdeki süreçte herhalde o doğrultuda çalışma yapılacaktır’’ dedi. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 DANIŞTAY SATIŞI DURDURDU Seydişehir’e yargı freni ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Danıştay 13. Dairesi, Seydişehir Eti Alüminyum tesislerinin özelleştirilmesine ilişkin ihale şartnamesi ve ihale komisyonu kararı ile nihai satışı uygun bulan Özelleştirme Yüksek Kurulu (ÖYK) kararının yürütmesini durdurdu. Şirket, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a yakınlığıyla bilinen Rizeli müteahhit Mehmet Cengiz’e satılmıştı. TESİŞ Sendikası, KİGEM ve TMMOB Metalürji Mühendisleri Odası’nın ihale şartnamesi çerçevesinde nihai satışı uygun bulan ÖYK kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle açtıkları davada da ilk karar verildi. 13. Daire’nin verdiği yürütmeyi durdurma kararları taraflara tebliğ edildi. Davalı Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı, bu kararlara itiraz edebilecek. İtirazı Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu karara bağlayacak. Seydişehir Alüminyum Tesisleri, geçen yılın temmuz ayında 305 milyon dolar bedelle Başbakan Erdoğan’a yakınlığıyla bilinen Rizeli müteahhit Mehmet Cengiz’in sahibi olduğu CeKa İnşaat’a satılmıştı. Cengiz, Karadeniz Otoyolu ve Samsun’daki mobil santral nedeniyle 3 eski bakanın Yüce Divan’da yargılanmasında da rol oynamıştı. ERDOĞAN’IN DANIŞMANININ ‘KİMLİĞİ’ MECLİS’TE ‘ULUSA SESLENİŞ’TE ‘SAPMA YOK’ MESAJI Gazalcı’dan öğrenci sorusu ? ANKARA (ANKA) CHP Denizli Milletvekili Mustafa Gazalcı, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi. Gazalcı, AKP İstanbul İl Başkanlığı’nın düzenlediği ‘‘Gençler Buluşuyor Geleceği Konuşuyor’’ konulu toplantıya liseli öğrencilerin katılmasını Meclis gündemine taşıyarak müfettişlere baskı yapıldığı yönündeki iddialarla ilgili Çelik’in bilgi vermesini istedi. ‘Zapsu kim adına görüşme yapıyor?’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in, bir soru önergesine verdiği yanıtta Cüneyd Zapsu hakkında ‘‘Zapsu’nun, Başbakanlık Merkez Teşkilatı’nda çalışmadığını’’ bildirmesi, bir kez daha önerge konusu oldu. CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a; ‘‘Başbakanlık’ta Cüneyd Zapsu adında bir danışman yoksa, Başbakan adına yurtiçi ve yurtdışında görüşmeler yapan kim’’ diye sordu. Ersin, Erdoğan’ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na verdiği soru önergesinde, Zapsu hakkındaki bir önergeye Bakan Şahin’in yanıtını anımsattı. Herkesin Başbakanlık Danışmanı Cüneyd Zapsu olarak tanıdığı ve kendisini böyle tanıtarak 3.5 yıldan beri Başbakan adına görüşmeler yapan, ayrıca bu sıfatlarıyla ticaretle de uğraşan kişinin ‘‘danışman olmadığının’’ ifade edildiğini kaydeden Ersin, Zapsu’nun kendisini Başbakanlık Danışmanı olarak tanıtan ve bu sıfatla ticaret yaparak suç işlediğini ileri sürdü. Ersin, önergesinde ‘‘Başbakanlık’ta Cüneyd Zapsu adında bir danışman yoksa, Başbakan adına yurtiçi ve yurtdışında görüşmeler yapan kim?” dedi. Başbakan pembe tabloda ısrarcı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ekonomideki dalgalanma her geçen gün etkisini daha da yakından hissettirirken Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ‘‘pembe tabloda’’ ısrar ediyor. Erdoğan, petrol fiyatlarının rekor kırdığı bir ortamda, ‘‘Türkiye artık, her rüzgârla savrulan o eski Türkiye değildir. Zaman zaman dalgalanmalar olabilir. Ancak bunlar, ayağı yere sağlam basan bir ekonomik yapı için başa çıkılabilecek hareketlenmelerdir’’ dedi. Başbakan Erdoğan, televizyonlarda yayımlanan ‘‘Ulusa Sesleniş’’ konuşmasında, Türkiye’nin, gelecekle ilgili hedeflerinden asla sapma göstermeyeceğini söyledi. Erdoğan, ‘‘Bunu rahatlıkla söyleyebiliyorum; çünkü Türkiye’nin son 3.5 yılda elde ettiği kazanımların ne kadar köklü, ne kadar sağlam bir değişim iradesinin eseri olduğunu iyi biliyorum’’ dedi. Türkiye’nin bütün problemlerinin sona erdiğini iddia etmediklerini belirten Erdoğan, çözüm bekleyen bazı önemli meseleler olduğunu bildiklerini söyledi. Bunlardan birinin de işsizlik olduğunu ifade eden Erdoğan, bu konuda bulunabilecek çarenin maalesef kısa vadeli olmadığına işaret etti. CUMHURİYET 05 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle