Katalog

SAYFA CUMHURİYET 28 HAZİRAN 2006 ÇARŞAMBA 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI Y PB Y PB PB PB PB PB Y 29 35 27 33 34 34 38 32 25 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya Y Y Y Y Y Y PB Y PB 24 24 25 24 29 27 30 24 33 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars Y Y PB PB PB PB PB PB Y 33 31 37 39 35 35 30 27 25 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Yurdun kuzey ve iç kesimleri çok bulutlu, Marmara’nın doğusu, Kuzey Ege’nin iç kesimleri, Doğu Akdeniz, İç Anadolu’nun kuzey ve doğusu, Karadeniz, Doğu Anadolu’nun kuzey ve batısı ile Adıyaman, Gaziantep ve Kilis çevreleri yağışlı, diğer yerler parçalı az bulutlu geçecek. Hava sıcaklığı yağış alan yerlerde azalacak. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih Y Y Y PB PB PB PB PB Y 19 22 19 24 21 20 24 23 24 Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Y Y PB Y PB PB B B Y 26 32 29 27 34 31 32 34 26 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı Stockholm PB PB PB PB PB PB PB A A 30 40 25 37 29 34 33 36 34 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu Yağmurlu GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada da siyah çorap, ayakkabı ile denize inen AKP milletvekilleri arasında grup toplantılarında ikide bir kürsüye fırlayıp eleştirisel sözleriyle RTE’yi kızdıran, sinirlendiren ve ters müdahaleler yapmaya zorlayan Ankara Milletvekili Ersönmez Yarbay’ı örnek gösteriyorum. Gazetelerimiz haftanın ilk günü ‘‘piyasadaki dalgalanmalara sıkı müdahaleyi’’, ‘‘Merkez, demir yumruğunu vurdu’’ manşetleriyle dalgalanmadan çalkalanmaya, çalkalanmadan krize doğru adım adım ilerleyen ekonomik durumu özetlediler. Oysa Başbakan ne diyoo? ‘‘Dün’’ diyoo; ‘‘krizlerin pençesinde ağır sıkıntılar yaşıyorken bugün çok rahatız’’ diyoo. Bu gerçekler ortada iken Yarbay, hemi de RTE’nin yoktan var ettiği AKP’den milletvekili. İki dakika ile sınırlandırılan konuşma hakkını suiistimal ediyor, kriz uyarısı yapıyor. RTE tabii sinirlenecek, ‘‘saçma sapan konuşma’’ diye Yarbay’a hak ettiği yanıtı verecek. ??? Ersönmez Yarbay AKP’ye aykırı bir adam. Ne işi var bu partide diye sorası geliyor insanın. Ekonomide kriz diye başlamış iki dakikaya nasıl sığdırdı onca sözü, vallahi billahi bravo bir de Ağrı’da iki, İstanbul’da bir, Kütahya’da bir milletvekilliğinin boşaldığını söylemiş. Öyleyse ara seçime gidilmesini istemiş. İşte, ofsayttan gol atmaya benzeyen bir başka yanlışı daha. RTE’ye ara olsun, erken olsun seçimden söz edilir mi hiç! Tüyleri diken diken oluyor! Anayasa beş yılda bir seçim diye yazıyormuş; eeee, sonra? Söyle söyle heyecanlı oluyor: Beş yıl tamamlanmadan seçim yapılamazmış! Hoppala! Gerçek öyle mi acaba? Bu, Meclis’te sayı dengelerini bozacağı ve cumhurbaşkanlığını kaçıracağı için RTE’nin erken seçime karşı kafadan uydurması. Gerçeklerle uzak yakın ilgisi olmayan bir sav. Yakın tarihe baksa görecek; TBMM’nin istediği zaman seçim kararı alması engellenemez. Ecevit hükümetinin alelacele, hangi başarısına dayadığı bilinmeyen erken seçim kararı ile maalesef RTE iktidara gelmedi mi? ??? Yanlış hesaplar, yargılar bir bir ortaya çıkıyor. RTE’nin değiştim, geliştim uydurmasına medya gönülden bağlandı. Geçen hafta, ‘‘Siyasete girerken farklı, siyasetten sonra farklı bir yaşam tarzı mı uygulayacağım, halkımı mı aldatacağım? Dün neysem bugün de oyum, değişemem, değişmedim’’ dedi. Allah selamet versin CHP’li Erdal Karademir soru önergesi vermiş, RTE’nin bu sözlerine açıklık getirmesini istiyor, ‘‘bu kadar kısa bir sürede yaşanan bu fikir değişikliğinin nedenini’’ soruyor. RTE’nin Milli Görüş gömleğini çıkardığını ilan etmesine karşın AKP grubunun yüzde 80’inin Milli Görüşçü olduğunu bilmiyor mu? RTE, değişmediğini söyleyerek aslına dönüyor, Milli Görüş gömleğini giydiğini duyuruyor, bu bir. 2001 seçimlerini dinsel kavramlarını, dinci kimliğini ön planda tutarak kazandığının, ama iktidarı boyunca laikliğin içini boşaltma çabalarına karşın kendi kamuoyunu tatmin edemediğinin bilincinde. 2007’de seçime hazırlık sürecinde. Hâlâ ve ilk fırsatta gününe göre ya ılımlı ya da yarı hışımlı İslama bayrak açacağını duyumsatarak açığını kapatmaya çabalıyor, bu da iki. Nereden nereye geldik. Şu soru din bataklığına saplanmış Vakit’i kızdırabilir ama yanıtı hayli ilgi çekici olabilir: Dönekliğe dair İslamda bir ayet, bir yorum var mı? Trilyonların kaynağı yok Maliye müfettişleri, El Kaide finansörü Kadı’nın şirketinin 19972001 yılları arasındaki cirosunun 658 milyar olmasına karşın hesaplarına 11 trilyon lira yatırıldığına dikkat çekti İLHAN TAŞCI ‘Yargılanamaz’ kararı iptal ANKARA El Kaide’ye parasal kaynak sağladığı belirtilen Yasin el Kadı’nın sahibi olduğu şirketlerin 6 yıl boyunca zarar etmesine karşın, şirket hesaplarında 15 trilyon dolayında paranın işlem gördüğü saptandı. Kadı’nın yüzde 95’ine sahip olduğu Caravan şirketinin hesabına 11.3 trilyon lira yatırılırken şirketin aynı dönemdeki cirosu toplamının 658 milyar olduğuna işaret edildi. Maliye Müfettişliği’nce düzenlenen raporda, ‘‘Bu durumun kaynağı belli olmayan paraların şirket hesapları kullanılarak yasal mali sisteme sokulduğunu göstermektedir’’ denildi. Maliye Müfettişliği’nce ‘‘siyasi ve bürokratik engellemelere varan müdahaleler’’ nedeniyle araştırmasının sonuçlandı rılamadığı belirtilen Yasin Kadı’nın kişisel ve şirket hesaplarında ‘‘kaynağı belirsiz para’’ hareketlerine ulaşıldı. Maliye Müfettişliği’nce hazırlanan raporda, Caravan Dış Ticaret Limitet Şirketi’nin yüzde 95’inin Yasin el Kadı’ya, yüzde 5’inin ise Mehmet Fatih Saraç’a ait olduğu belirtildi. Caravan’ın belirlenen hesaplarına 19972001 yılları arasında toplam 11 trilyon 314 milyar para yatırıldığının saptandığına işaret edilen raporda, ‘‘Oysa anılan şirketin söz konusu yıllardaki cirosu toplamı 658 milyar lira. Şirketin hesaplarına yatırılan paralar toplamının ciroları toplamlarıyla kıyaslandığında kaynağı belli olmayan 10 trilyon 656 milyar tutarındaki bir paranın ticari faaliyetlerden kaynaklanmadığı anlaşılmaktadır’’ değerlendirmesi yapıldı. Rapor da, dikkat çekiciliğe örnek olarak şirketin 2000 yılındaki cirosu irdelendi. 2000 yılında şirketin hesabına giren para tutarının 3.5 trilyon lira iken cirosunun 8 milyar lira olduğu vurgulanarak ‘‘Bu durum kaynağı belli olmayan paraların, şirket hesapları kullanılarak yasal mali sisteme sokulduğunu göstermektedir’’ denildi. Kişisel hesapta 3 trilyon Kadı’nın kişisel hesaplarında 1997 2001 yılları arasında 3 trilyon 145 milyar lira paranın işlem gördüğü belirtilen raporda, şu görüşlere yer verildi: ‘‘Yasin el Kadı’nın ülkemizde herhangi bir ferdi işletmesi (vergi dairesine kaydı) bulunmamaktadır. Yani söz konusu kişinin kendi adına kurduğu ya da işlettiği ticaret hanesi mevcut değildir. Oysa bu hesaplara herhangi bir ticari ilişki içerisinde bulunulmayan şahıslarca para yatırılmakta, yine herhangi bir ticari ilişki içerisinde bulunmayan şahıslara bu hesaplardan ödemeler yapılmaktadır. Kadı’nın herhangi bir ticari faaliyeti olmadığına göre, bu paraların kaynağı nedir? Hangi kaynaklardan elde edilmiştir? AB, BM Güvenlik Konseyi ve Bakanlar Kurulu kararlarıyla tüm para, mal, hak ve alacakları dondurulduğu göz önünde bulundurulduğunda Kadı’nın kaynağı belli olmayan paraları bu hesapları kullanarak yasal mali sisteme soktuğu düşünülmektedir. Kadı’nın hesabına para yatıran ve bu hesaptan ödeme yapılan şahıslarla bu şahıslarca yapılan işlemlerin terörist organizasyonlarla bağlantılı olup olmadığı araştırılmalıdır.’’ Belçika’da Erdal dosyası ‘sil baştan’ ELÇİN POYRAZLAR BRÜKSEL Belçika’da Yargıtay, terörist Fehriye Erdal’ın Türkiye’de işlediği suçlardan dolayı Belçika’da yargılanamayacağına ilişkin verilen kararı iptal etti. Yargıtay, dosyayı farklı hâkimlerden oluşacak bir mahkemeye yönlendirdi. Yargıtayın gerekçeli kararının bugün açıklanması bekleniyor. Sabancı ailesinin avukatı Fernand Schmitz, karardan duyduğu memnuniyeti ifade ederken Gent Mahkemesi’nin geçen yıl ekim ayında aldığı kararının geçerliliğini yitirdiğini, dosyanın, aynı mahkemede, ‘‘sıfırdan’’ ele alınacağını belirtti. Yargıtay oturumunda Erdal’ın Türkiye’deki suçlarından dolayı Belçika’da yargılanmasına karşı çıkan savcı, ‘‘yeni gerekçelerden’’ söz ederken ‘‘Türkiye’nin iade talebi bulunduğunu, bu talep yanıtlanmadıkça sanığın Belçika’da yargılanamayacağını’’ ileri sürdü. HSYK YERİNDE GÖRMEDİ Erdal’ın izi hâlâ bulunamadı Sabancı suikastı zanlılarından olan Erdal, 1999’da, Belçika’da sahte pasaportla yakalanmıştı. Belçika, Türkiye’nin iade talebini, ölüm cezasının yasalardaki varlığı nedeniyle reddetmiş ve Erdal’ın siyasi sığınma başvurusunu da geri çevirmişti. Erdal, bir yıl kadar hapis yattıktan sonra bir evde gözaltına alınmıştı. Belçika’da işlediği suçlardan yargılanması çerçevesinde, geçen 28 Şubat’ta Bruges Ceza Mahkemesi tarafından 4 yıl hapis cezasına çarptırılan Erdal, kararın açıklamasından iki gün önce Belçika gizli servis elemanlarınca izlenmesine karşın izini kaybettirmişti. Sarıkaya’nın inceleme istemine ret ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK), meslekten ihraç edilen, Şemdinli olaylarıyla ilgili iddianameyi hazırlayan Van Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sarıkaya’nın, kararın yeniden incelenmesi istemini yerinde görmeyerek reddetti. Savcı Sarıkaya’nın itiraz istemini HSYK’nin yedek üyelerinin de katılımıyla oluşan ve üst kurul olan İtirazları İnceleme Kurulu tarafından karara bağlanacak. Üst kurul da itirazı reddederse Sarıkaya hakkındaki ihraç kararı kesinleşmiş olacak. HSYK, Şemdinli olaylarıyla ilgili iddianameyi hazırlayan Sarıkaya’yı tarafsızlığını yitirdiği, mesleğin şeref ve onurunu bozduğu gerekçesiyle Hâkimler ve Savcılar Kanunu’nun ‘‘Meslekten Çıkarma Cezası’’nı düzenleyen 69. maddesinin son fıkrasına göre, meslekten ihraç etmiş ve karar kesinleşinceye kadar açığa almıştı. Sarıkaya, HSYK’nin bu kararının yeniden incelenmesini istemişti. HSYK, Sarıkaya hakkında verdiği ihraç kararını değiştirmedi. HSYK, bu kararı, ihraç kararında olduğu gibi 1’e karşı 6 üyenin oyuyla aldı. İhraç kararında olduğu gibi bu karara, Kurul Üyesi Adalet Bakanlığı Müsteşarı Fahri Kasırga muhalif kaldı. Kasırga, ihraç kararına da Sarıkaya’ya, ‘‘kınama cezası verilmesi’’ görüşüyle katılmamıştı. Kurul toplantısına, aynı zamanda HSYK Başkanlığı da yapan Adalet Bakanı Cemil Çiçek’in yerine, HSYK’nin Yargıtay kontenjanından yedek üyesi katıldı. Sedat Bucak davası Susurluk’ta siyasiler tanık Hasan Erdoğan’ın cenazesine çok sayıda milletvekili ve işadamı katıldı. (ÖMER ŞAN) ? Baştarafı 1. Sayfada Erdoğan’ın ağabeyi toprağa verildi RİZE (Cumhuriyet) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ağabeyi Hasan Erdoğan için Rize’nin Güneysu ilçesinde çok sayıda bakan, milletvekili ve işadamının katıldığı cenaze töreni düzenlendi. Güneysu ilçesindeki Merkez Camii’nde düzenlenen törene, Başbakan Erdoğan’ın yanı sıra bakanlar, DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, Hakİş Genel Başkanı Salim Uslu, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Ankara Sanayi Odası Başkanı Zafer Çağlayan, Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Oğuz Satıcı ile işadamları, milletvekilleri, partililer ve çok sayıda yurttaş katıldı. Cenaze namazını İskenderpaşa cemaatinin Karadeniz Bölge Sorumlusu olduğu ileri sürülen imam Zavendikli Mustafa Yıldız kıldırdı. Namazın ardından Hasan Erdoğan’ın cenazesi Dumankaya köyüne götürülerek toprağa verildi. Zaman zaman izdihamın yaşandığı törende Başbakan’ın çok üzgün olduğu görüldü. İzmit’in 85. Kurtuluş Yıldönümü ? Baştarafı 2. Sayfada Çok ilginç bir durumdur bu. Bu gemiyle İzmit’e gelenler işgalcilerin ağır toplarıdır. Başlarında işgalcibaşı General Harrington vardır. İzmit Kuvayı Milliye Kumandanı ile görüşmek için gelmiştir. Gelenlerin arasında daha başkaları da vardır. Ertesi gün saat 14’te İngiliz General Harrington, Fransız d’Esperey, İtalyan General Mombelli ile yüksek rütbeli subaylardan oluşan 7 kişilik bir ecnebi subaylar heyeti, sahildeki iskeleye çıkarlar.(2) İşgalciler henüz ne olup bittiğini fark edememişlerdir. Halbuki İzmit kenti kurtulmuş, Türk ordusu Anadolu’da işgalcileri önüne katmış, İzmir’e doğru ilerlemektedir. Tabur Kumandanı Yüzbaşı Rasim Bey, General Harrington’a, ziyaret sabebinin ne olduğunu sorar. Tercüman vasıta sıyla alınan cevapta: Paris’te bulunan Cemiyeti Akvam’dan aldığımız mektuptur. İzmit’te Kuvayı Milliye’nin yerli Hıristiyanları kestiğinden, bunun tahkiki ile neticesinin bildirilmesi istenmişti. Bizler insanlık adına bunu tahkik ederek, Cemiyeti Akvam’a bildirmek için geldik’’ derler.(2) Ne büyük aymazlıktır! İşgalciler bir de tahkike gelmişlerdir. Kim kimi katletmiştir? Aslında bizim onlar hakkında tahkikat açmamız gerekmektedir. Çünkü onların yandaşları bir katliam gerçekleştirmişler, bir şehitler mezarlığı oluşturmuşlardır. Kurtuluş güneşi, İzmit’in üzerinde 28 Haziran 1921 sabahı doğmuştur. (1) F. Yavuz Ulugün, Kocaeli Tarihi, s. 68 (2) Hakkı Süerdem, Anılarım’dan nakleden A. Oral, Özgür Kocaeli. HSYK kararına itiraz hakkı var Sarıkaya’nın bundan sonra HSYK’nin ihraç kararına itiraz hakkı bulunuyor. Bu itiraz, kurulun yedek üyelerinin katılımıyla oluşan ve üst kurul olan İtirazları İnceleme Kurulu tarafından karara bağlanacak. Üst kurul da itirazı reddederse Sarıkaya’nın ihracı kesinleşmiş olacak. Sarıkaya, hakkındaki ihraç kararının kesinleşmesinin ardından avukatlık da yapamayacak. Arslan’la ilişkili vaiz ve avukat gözaltında ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Danıştay 2. Dairesi’ne silahlı saldırıda bulunarak üye Mustafa Yücel Özbilgin’i öldürüp 4 üyeyi de yaralayan ve halen cezaevinde tutuklu bulunan avukat Alparslan Arslan ile bağlantılı olduğu bildirilen 2 kişi, İstanbul’da gözaltına alınarak Ankara’ya getirildi. Alparslan Arslan’ın, Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili Hamza Keleş başkanlığındaki savcılara pazartesi günü ek ifa de vermesinin ardından İstanbul’da 2 kişinin gözaltına alındığı bildirildi. Arslan’ın ifadeleri doğrultusunda gözaltına alınan S.E. ve S.K’nin, Ankara Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü görevlileri tarafından Ankara’ya getirilerek sorgulandığı öğrenildi. Gözaltına alınan S.E’nin Kâğıthane’de bir camide vaizlik yaptığı, S.K’nin ise Arslan ile hukuk fakültesinden sınıf arkadaşı olduğu ve avukatlık yaptığı öğrenildi. Duruşmaya katılan Bucak’ın avukatları Süleyman Çınar Bacanlı ve Şevket Küçük, soruşturmanın genişletilmesine ilişkin tanık dinlenmesi yönündeki taleplerini yinelediler. Sanık avukatlarının taleplerini değerlendiren mahkeme heyeti, 9. Cumhurbaşkanı Demirel, eski DYP Genel Başkanı Çiller, DYP Genel Başkanı Ağar , emekli Albay Eşref Hatipoğlu, eski Genelkurmay Başkanı Güreş, emekli Albay Seral Saral, emekli Korgeneral Hasan Kundakçı ile Bucak’ın yeğeni Fatih Bucak’ın tanık olarak dinlenmesine karar verdi. Demirel, Ağar, Güreş ve Kundakçı’nın talimatla ifadelerinin alınması amacıyla Ankara Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi’ne yazı yazılmasına hükmeden mahkeme heyeti, Çiller ve Hatipoğlu’nun duruşmada dinlenmeleri için adreslerine çağrı kâğıdı çıkarılmasını kararlaştırdı. Duruşmada, Saral’ın adresinin tespit edildikten sonra talimatla ifadesinin alınmasına, Fatih Bucak’ın da Ankara’dan talimatla ifadesinin alınmasına hükmedildi. Hollanda’da saldırıya uğradı 25 yıl sonra gelen umut 12 Eylül sonrasında kısa bir yargılamanın ardından 24 yaşında idam edilen Veysel Güney’in Gaziantep’teki Eski Mezarlık’a gömülmüş olabileceği açıklandı. DNA sonuçları bekleniyor GAZİANTEP (Cumhuriyet) 12 Eylül sonrasında 24 yaşındayken idam edildikten sonra mezar yeri ailesinden saklanan Veysel Güney’in Gaziantep’teki Eski Mezarlık’a gömülmüş olabileceği açıklandı. 12 Eylül darbesinden sonra Gaziantep’te kaldığı eve yapılan baskında yaralı olarak gözaltına alınan, kısa bir yargılamanın ardından da 11 Haziran 1981’de idam edilen Güney’in mezarının bulunması için ailesinin ve 78’liler Girişimi’nin 25 yıl süren mücadelesi sonuç verdi. Devrimci Yol örgütü üyesi olset bulunduğu belirmak ve bir teğmenin lendi. 78’liler Vakfı öldürülmek iddiasıyGirişimi üyeleri de bu la yargılanan Gümezarın ancak Veysel ney’in mezar yerinin Güney’e ait olabilecebelirlenmesi için ğini belirterek dün Es78’liler, İçişleri Baki Mezarlık’a gittiler. kanlığı, Gaziantep Söz konusu mezarı buBüyükşehir Belediyelan 78’liler, oranın Güsi ve Cumhuriyet Sav Güney’in mezarı ai ney’in mezarı olduğucılığı’na başvurdu. lesinden saklanmıştı. na ilişkin işaret koyaGaziantep Mezarlıkrak anma töreni düzenlar Müdürlüğü’ne ait kayıtlar in lediler. Gaziantep 78’liler Vakfı celendi. 11 Haziran 1981’de Or Girişimi Temsilcisi Ali Yıldız, duevi’nden Mezarlıklar Müdür mezarın büyük olasılıkla Veysel lüğü’ne teslim edilen bir tek ce Güney’e ait olduğunu ancak kesin sonucun DNA testinden sonra belirleneceğini söyledi. Veysel Güney’i sorgulayan dönemin Savcısı Mete Göktürk, geçen günlerde piyasaya çıkan ‘‘Adalet’i Gördünüz mü’’ adlı kitabında Güney’in teğmeni öldürdüğüne dair delil bulunmadığını yazdı. Kitapta olaya geniş yer veren emekli savcı Göktürk, hazırladığı raporla dönemin askeri savcısının hazırladığı rapor arasındaki çelişkiye karşın Güney’in kısa bir yargılamanın ardından idam edildiğine dikkat çekti. Abdullah Çatlı’nın arkadaşı öldürüldü SEYFETTİN METE ‘Fakirim’ dedi, arazi zengini çıktı ? MUŞ (AA) Muş Valisi İbrahim Özçimen, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı tarafından verilen çocuk yardımı için başvuruda bulunanlardan S.G. adlı çiftçinin mal varlığının incelenmesi sonucunda kayıtlı 9 bin 826 dönüm araziye sahip olduğunun tespit edildiğini söyledi. Vali Özçimen, ‘‘Öylelerine söylenecek söz bulamıyoruz. Ama herkes şuna emin olsun ki, kesinlikle kimsenin hakkını başka bir kimseye vermeyeceğiz’’ dedi. ÇORUM Susurluk’taki trafik kazasında ölen Abdullah Çatlı’nın ekibinde yer aldığı öne sürülen Hakkı Yeşilkağıt (49), geçen hafta Hollanda’nın Tilburg kentinde kimliği belirsiz maskeli 2 kişi tarafından kurşunlanarak öldürüldü. Yeşilkağıt dün Çorum’da toprağa verildi. Yeşilkağıt’ın, 1985’e kadar Çorum’da ülkücü camia içerisinde yer aldığı, daha sonra Hollanda’ya giderek işçi olarak çalıştığı öğrenildi. Uzun süre Hollanda Türk Federasyonu’nda görev yapan Yeşilkağıt’ın ASALA örgütünün çökertilmesinde Çatlı’nın ekibinde yer aldığı, bu yüzden bazı kesimlerin hedefi haline geldiği belirtildi. Yeşilkağıt’ın cenazesine MHP Çorum Merkez İlçe Başkanı Şükrü Günaydın, Ülkü Ocakları Başkanı Mehmet Akif Aras da katıldı. Arkadaşları, Yeşilkağıt’ın terör örgütü PKK tarafından öldürülmüş olabileceğini öne sürdü. CUMHURİYET 08 K