Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
25 HAZİRAN 2006 PAZAR CUMHURİYET SAYFA KÜLTÜR kultur?cumhuriyet.com.tr 2006’da bırakın Dünya Kupası’na katılmayı, kavgacı, hazımsız bir millet olarak vitrine çıktık! 15 ESİNTİLER ZEYNEP ORAL Babamın çekmediği şut!.. dürüst kişiliğine yıllarca tanığız. İsviçre maçı sonrasında yaptığı hareket gönlümdeki yerini asla sarsmadı. Sadece üzüldüm ve Özdemir Asaf’ın şu ünlü dizelerini anımsadım: ‘‘Bütün renkler aynı hızla kirleniyordu / Birinciliği beyaza verdiler.’’ Bir şövalyeydi babam Latife Hanım İpek Çalışlar’ın, Doğan Kitap’tan çıkan ‘Latife Hanım’ adlı kitabını biraz önce bitirdim. 500 küsur sayfalık kitap bir haftadır elimden düşmüyordu... Sarsıldım. Etkilendim. Heyecanlandım... Öğrendim, bugüne dek hiç bilmediklerimi, duymadıklarımı, okumadıklarımı, ayırdına varamadıklarımı öğrendim... Bugüne dek öyle değil de böyle düşünmemizi, öyle değil de böyle yorumlamamızı, bilmemizi, ezberlememizi isteyenlerin dayatmacılığına öfkelendim, isyan ettim... Kâh gözyaşlarımı tutamadım, içim acıdı; kâh güldüm, gülümsedim, kahkahalar attım... Kimi zaman bir polisiye roman okurmuşçasına, merakla, soluk soluğa çevirdim sayfaları; kimi zaman aynı paragrafı tekrar tekrar okuyarak, elimde kalem, satır altlarını çizerek, notlar alarak okudum... Bitirdiğimde Latife Hanım’a sevgim ve saygım bin kat çoğalmıştı. İpek Çalışlar’a da öyle. Bugüne dek anlatılandan, yazılandan, bilinenden çok farklı bir Latife Hanım portresi çıkarıyor karşımıza İpek Çalışlar, bu dört dörtlük biyografide. Bu portreden önce, İpek Çalışlar’ın başarısının, inandırıcılığının, gerçeği yakalamasının izlerini sürüyorum: Önce müthiş bir araştırma yapmış: Bugüne dek yayımlanmış tüm kitaplardan öte, hem yurtiçinde hem yurtdışında (özellikle ABD, İngiltere, Fransa ve Almanya’da) Latife Hanım’a yer veren tüm gazeteleri taramış, çok geniş bir yelpazeye yayılan tüm kaynakları değerlendirmiş... Aynı konuda, aynı olaylar karşısında benzer ya da farklı görüşleri, hatta kimi zaman birbirinin tam tersi düşünceleri, kanaatleri, anlatımları bir arada sergilemekten, kullanmaktan kaçınmamış ve bunlara, dayatmadan uzak, kendi yorumunu getirmiş, okuyucuya da kendi yorumunu yapma hakkını tanımış! Latife Hanım’ın kimliğini, kişiliğini, Mustafa Kemal’le ilişkisini en geniş çevresiyle ele alıp Türkiye ve dünya konjonktürüne oturtmuş. Tüm bu malzemeyi, ‘‘kadın duyarlığı’’ sözünü çok sevmiyorum, ‘‘insan duyarlığıyla’’, politik kaygılardan uzak, ama kadın bakış açısından irdelemiş. (Boşanmadan sonra Latife Hanım’a önce bir dışlama, tecrit, yok sayma; derken olumsuz bir imaj yaratma; Atatürk’ün ölümünden sonra ise müthiş bir karalama seferberliğine girildiğini unutmayalım!) Latife Hanım, sekiz dil bilen, hukuk eğitimi görmüş, akıllı, zeki, kültürlü, dünya politikası üzerine derin birikimi olan, bağımsız, özgür, kadınerkek eşitliğine inanan, kendi fikirleri olan, muhakeme gücü olan bir kadın. Daha kadınların siyasal hakları yokken, Mustafa Kemal’e ‘‘Ben milletvekili olmak istiyorum’’ diyen kadın... İpek Çalışlar’ın da belirttiği gibi, Atatürk üzerine yazılan kitaplarda, Latife Hanım’ın politikaya ilgisi hep bir kusur, bir yanlış, bir haddini bilmezlik diye yorumlanır. Ne de olsa politika erkek işidir! Oysa tanıştıkları andan başlayarak, iki buçuk yıllık evlilik boyunca da Latife Hanım’ın Mustafa Kemal’e çalışmalarında yardımcı olduğunu, düşüncelerini ona aktardığını, onunla özgürce tartıştığını görüyoruz bu çalışmada. Latife Hanım, kadının peçesini atmasını bir özgürlük kavgası olarak görüyor, kadınların siyasi temsil hakkını savunuyor, çokeşliliği sona erdirecek Medeni Kanun projesini destekliyor, eğitimin dinden ayrılmasının kadınların ilerlemesi için şart olduğunu savunuyor. Kocasıyla Anadolu’nun her yerini dolaşırken, konuşmalar yaparken kadınlar için bir rol modeli oluşturmaya çalışıyor. Türkiye’de kadın haklarına ilişkin en önemli adımlar o dönemde atılıyor... (Siz söyleyin, erkek egemen toplumda nasıl sevilir böyle öncü bir kadın!) Şimdiye dek, bu evliliğin sona ermesine aklım ererdi de, Mustafa Kemal’in Latife Hanım’la niye evlendiğine bir türlü yanıt bulamazdım. Şimdi anlayabiliyorum: Mustafa Kemal ancak kendi eşiti olan, kendi gibi bir kadınla, ancak Latife Hanım’la evlenebilirdi. Herkesin okuması gerektiğine inandığım ‘Latife Hanım’ kitabı için sonsuz teşekkürler İpek Çalışlar! www.zeyneporal.com faks: 0212.257 16 50 Dünya Kupası maçları başladı... Futbol takımımız büyük bir şanssızlık eseri turnuvaya katılamadı. Ersun Yenal’ın şanssızlığına bir de Fatih Terim’in yaşadığı şanssızlıklar eklenince bize ekran karşısında yutkunmak düştü. Önce Ersun Yenal yönetiminde yola çıkıldı... Aman Tanrım!.. Şanssızlık üstüne şansızlık!.. Futbol yazarları ayrılma kararı alan Yenal’a, şansızlıklar karşısında pes etmemesi, küsüp gitmemesi için adeta yalvardılar... Ama olmadı. Güneş’in büyük zaferi Şenol Güneş Babamla hiç futbol maçı yapmadık. Kılıncı dikiş iğnesi, kalkanı yüksük olan bir şövalyeydi terzi babam. Çok çalıştığı için eve hep hava karardığında gelirdi. Bu yüzden olsa gerek, ağabeyim ve ben evin önünde top oynarken hiç karşılaşmadık babamızla. Yoksa o da isterdi bizimle top oynamayı, esirgemezdi elbette kaleci oğluna bir penaltı çekmeyi... Geçen hafta Kulecanbazı tam sayfa ilanın kurbanı olmuştu. Bir hafta geçikmeli de olsa okurlarımın Babalar Günü’nü kutluyor ve armağan olarak Orhan Göksel’in ‘Çocuk’ adlı şiirini sunuyorum: Bir erkek çocuk için Anneler emin bir yerdir, Babalar kaygan zemin Düşülebilir. Büyüyüp anneye yetişilmelidir. Bir erkek çocuğu için Anneler serinliktir, Babalar derin Girilemeyebilir. Büyüyüp kuyuya inilmelidir. Bir erkek çocuğu için Anneler bahardan başka nedir? Babalar güvenilmez rüzgâr, Her an kasırgaya dönüşebilir. Büyüyüp meteoroloji öğrenmelidir. Bir erkek çocuğu için Anneler komşu gezmesidir, Babalar eve ekmek getirir Hakkı yenmemelidir! Yine aynı futbol filozoflarımız Fatih Terim’in de şanssızlık yüzünden başarılı olamadığına tüm futbolseverleri inandırdılar. Evet, bu sefer Dünya Kupası’nda yokuz ve bunun bir tek nedeni var; şanssızlık!.. Elbette şaka yapıyorum!!! Bu yazımı okuyan kimi futbol yazarları köpürüyordur. Sanki seslerini duyar gibiyim: ‘‘Hayır şair kardeşim, şanssızlık olur mu? Biz köşelerimizde verilen yanlış taktikleri, yapılan yanlış oyuncu değişiklerini her maç sonrasında yazdık. Başarısızlığın şanssızlıkla hiçbir alakası yoktur.’’ İşte, o zaman da top benim önüme düşer ve ben de boş kaleye topu yuvarlarım. Nasıl mı? Aynen şöyle: 2002 Dünya Kupası’nda Türkiye’yi dünya üçüncüsü yapan Şenol Güneş’in bu büyük zaferi için ‘şans’ dediniz de, 2006’ya katılamamamızın nedeni olarak şanssızlık faktörünü ortaya atınca neden rahatsız oldunuz!?.. Ya da şunu soralım: Almanya’ya gidemeyişimizi neden bir tek yazınızda olsun şanssızlığa bağlamadınız!?. Şenol Güneş’in başarısı şans oluyor da Ersun Yenal ve Fatih Terim’in başarısızlığı neden şanssızlık olmuyor!?. 2002’de, centilmenliğimizle anılarak dünya üçüncüsü olarak ayrılmıştık turnuvadan... Ülkemizi yarı final maçında izleme onuruna erişmiştik... Bu başarıdan daha da önemlisi, Şenol Güneş’in ışığı altında centilmenlik, dostluk örnekleri vermiştik tüm dünyaya. Ama kimi futbol yazarları, ne eleme grubu ne de dünya kupası maçları sırasında Şenol Güneş’in başarısını çekemediler. 2006’da ise bırakın Dünya Kupası’na katılmayı, kavgacı, sinirli, hazımsız bir millet olarak vitrine çıktık!.. Nefret, kin, ilkellik kokan demeçler ve İsviçre maçı sonrasının ‘milli utanç’ görüntüleriyle dünya üçüncüsü olduğumuz anlayışının çok uzağında, Üçüncü Dünya ülkelerinden biriymiş gibi anılır olduk! Aman ha!.. Sakın ola ki bu tür futbol yazarlarını ciddiye aldığımı sanmayın. Pazar eğlencesi olsun diye yazıyorum tüm bunları. Onların konuk olarak katıldığı televizyon programlarında yaptığı yorumlarla maç görüntüleri iç içe geçince sanki langırt izler gibi hissediyorum kendimi. O denli gürültülü, o denli ciddi!.. Efendi ve dürüst Bu konuya son noktayı, Mehmet Özdilek için çok üzüldüğümü söyleyerek koymak istiyorum. Onu hepimiz tanıyoruz; efendiliğine, ZEYTİNBURNU 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN Esas No: 2006/144 Davacılar İsmail Doğru, Yavuz Doğru vekili Av. İbrahim Öztürk tarafından Tayfun Doğru’dan uzun süredir haber alınamadığı, hayatta olup olmadığı ve adresi de tespit edilememiş olduğundan; Davacıların ağabeysi Yılmaz Doğru’nun oğlu Tayfun Doğru’nun gaipliğine karar verilmesini istediğinden Tayfun Doğru’yu tanıyan, bilen ve malumatı olan kimselerin Zeytinburnu 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2006/144 Esas sayılı dosyasına en geç 6 ay içersinde bildirmeleri MK.’nun 33. maddesi gereğince ilanen tebliğ olunur. 25.5.2006 Basın: 30859 Okurlar bilir, O hep vardı... Yıllarca süregelen dinlence alışkanlığı... ‘ARTEMİS ÖREN TATİL KÖYÜ’ ???? Mavi Bayraklı Özel Plaj Artemis Tatil Köyü, 30.000 m2’lik bir alanda denizin hemen kıyısında kurulmuştur. 112 standart oda ve 6 süit, toplam 232 yatak kapasitesi, peyzaj düzenlemeleriyle ünlü rengârenk çiçeklerin kokularını yaydığı tatil köyümüzde tüm odalarda balkon, direkt telefon, 3 kanal müzik yayını, mini bar, TV ve klima mevcuttur. Ayrıca 120 kişilik toplantı salonumuz ve kablosuz internet erişimciliği hizmetinizdedir. Alışveriş yapmak isteyenler mini çarşımızdan yararlanabilirler. Mini çim futbol, basketbol, plaj voleybolu sahaları, masatenisi, tenis ve bilardo ideal bir olanak sunuyor. Çocuklar Artemis Tatil Köyü’nde oyuna ve eğlenceye doyacaklar. Çocuk havuzu, çimle kaplı oyun parkı, mini club ve çocuk animasyonları onlara güvenli ve neşeli ortam sunuyor. Kahvaltı ve akşam yemeklerinde tatil köyümüzün açık büfesi, her zevke uygun, Türk ve dünya mutfağından zengin seçeneklerle karşımıza çıkıyor. Ala Carte Restaurant, Kafeterya, Şark Kahvesi, Snack Bar, Artemis Pub ve Havuz Bar günün her saati hizmetinizdedir. Gündüz animasyonları ile canlı müzik... İyi ve mutlu bir tatil geçirmeniz dileğiyle. REZERVASYON ve BİLGİ İÇİN: Artemis Ören Holiday Resort, Ören Burhaniye, Tel: 0 266 416 37 76 (pbx), Faks: 0 266 416 32 26 www.artemis.gen.tr info?artemis.gen.tr Esas No: 2004/232 Davacı Maliye Hazinesi vekili tarafından, davalı Ayhan Levent aleyhine, Antalya Merkez Kütükçü Mahallesi, 9282 ada, 11 parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile Hazine adına tesciline, tapu kaydının icraen satışları da önler şekilde devri önleyici tedbir konulmasına karar verilmesi, istemiyle dava açılmış olup, Davalı Hüseyin oğlu Ayhan Levent adına Güvenlik Mahl., 260 Sk., Tunç Apt., Kat: 1/2 Antalya adresine çıkartılan tebligatın bila tebliğ iade edildiği ve yaptırılan zabıta araştırılmasında ise yeni adresinin tespit edilemediği anlaşılmakla adı geçen davalıya dava dilekçesi ve duruşma gününün ilanen tebliğine karar verilmiştir. Adı geçen davalı Ayhan Levent’in mahkememiz duruşma günü olan 19.09.2006 günü saat: 10.00’da hazır bulunması ve kendisini bir vekile temsil ettirmesi, aksi halde davanın yokluğunda devam olunacağı, karar verileceği, ilanen dava dilekçesi yerine kaim olmak üzere tebliğ olunur. 15.06.2006 (Basın: 30867) ANTALYA 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ANTALYA ASLİYE 1. HUKUK MAHKEMESİ’NDEN Sayı: 2004/106 Davacı Hüseyin Ağaç vekili tarafından davalı Musa Güvenç aleyhine açılan menfi tespit davasının yapılan yargılamasında verilen ara kararı gereğince; Davacı Hüseyin Ağaç’ın davalı Musa Güvenç’e Antalya 3. İcra Müdürlüğü’nün 2001/3373 sayılı dosyasından borçlu olmadığının tespitine ve icra takibinin iptaline karar verilmesini istemiş, davalı Musa Güvenç adına dava dilekçesi tebliğ edilemediğinden, adresinin tespiti de mümkün olmadığından davalının HUMK.’nun 213 ve 377 mad. gereğince duruşma günü olan 05.07.2006 günü saat: 09.55’de mahkeme salonunda hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, hazır bulunmadığı ve kendisini bir vekille temsil ettirmediği takdirde dava dilekçesinin kendisine tebliğ edilmiş sayılarak yargılamaya yokluğunda devam olunacağı ve sonuçlanlandırılacağı ilanen tebliğ olunur. 11.05.2006 Basın: 30869 Esas No: 2006/35 Davacılar İsmail Taşbaşı, Arife Güzel, Meryem Demirce vekili tarafından mahkememize açılan gaiplik davasında verilen ara kararı gereğince; Davacılar İsmail Taşbaşı, Arife Güzel, Meryem Demirce vekili tarafından mahkememizde açılan gaiplik davasında Ömer ve Hayriye’den olma 28/06/1957 doğ. Metin Taşbaşı’ndan 15 seneyi aşkın zamandan beri kendisinden haber alınamaması ve kayıp olduğu nedeni ile gaipliğine karar verilmesi istenilmiş olmakla; Metin Taşbaşı’nın hayat ve mematlarından haberdar olanların işbu ilanın yayın tarihinden itibaren kanuni süresi içerisinde mahkememizin 2006/35 Esas sayılı dosyasından bahisle haberdar etmeleri hususu ilan olunur. 26.05.2006 Basın: 30810 ÜSKÜDAR 1. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ’NDEN Dosya No: 2005/282 Davacı Maliye Hazinesi vekili Av. Hüseyin Yüzbaşı tarafından davalılar Orhan Sarıyar vs. aleyhine açılan tapu iptal ve tescil davasında, Verilen karar uyarınca davalılar Orhan Sarıyar’ın adresi meçhul olduğundan ilanen tebligat yapılmasına karar verilmekle, davacı Antalya ili, Merkez ilçesi, Kütükçü Mahallesi, 25750 ada, 1 parsel sayılı taşınmazın tapusunun iptali ile davacı Hazine adına tesciline karar verilmesini talep ve dava ettiğinden, davalı Orhan Sarıyar’ın duruşma günü bulunan 14.09.2006 günü saat 10.40’ta duruşma salonunda hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, aksi takdirde HUMK’nun 213 ve 377. maddeleri uyarınca yokluğunda karar verileceği dava dilekçesinin tebliği yerine kaim olmak üzere ilan olunur. 29.05.2006 Basın: 30873 ANTALYA 8. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN Dosya No: 2004/3576 Tal. Bir borçtan dolayı hacizli bulunan aşağıda cins, miktar, vasıf ve kıymetleri yazılı olan taşınmaz, açık artırma sureti ile satılacaktır. Tapu Kaydı: Küçükçekmece, 1. Bölge Tapu Sicil Müdürlüğü’nün 27.12.2004 tarih ve 10407 yevmiye sayılı yazısına göre Küçükçekmece İlçesi, Cumhuriyet mahallesi mevkiinde bulunan, 17 pafta, 1014 parsel sayılı 291.55 m2 miktarındaki bahçeli kargir ev vasıflı taşınmazın, 17/292 hissesinin Akif Ağlayan adına kayıtlı olduğu ve kaydında dosya hacZi ve çeşiTli takyidatların mevcut olduğu bildirilmiştir. İmar DurumU: Küçükçekmece BelediYe Başkanlığı İmar ve Planlama Müdürlüğü, Durum Bürosu’nun 07.04.2005 tarih ve 2005/211703/757 sayılı imar durumu yazısına göre, Küçükçekmece, Cumhuriyet mahallesi, 17 pafta, 1014 parsel sayılı yer; 1/1000 ölçekli 21.06.1982 tasdik tarihli Küçükçekmece İmar Planı’nda ayrık nizam H=9.50 mt (3 Kat) irtifada konut sahasında kaldığı bildirilmiştir. Taşınmazların Hali Hazır Durumu ve Nitelikleri: Satışa konu taşınmazlar İstanbul İli, Küçükçekmece İlçesi, Cumhuriyet Mahallesi, Ebabil Caddesi ve Ortanca caddesinde (yeni Dr. Sadık Cad.) tapunun 17 pafta, 1014 parsel numarasını teşkil eden ve Dr. Sadık Ahmet Caddesinden 81 kapı numarası alan 291.55 m2 miktarlı bahçeli kargir ev vasıflı taşınmazın 17/292 hissesi niteliğinde olup taşınmaz Ebabil Sokak ve Dr. Sadık Ahmet Caddesine cepheli konumda olup, 291.55 m2 miktarlı taşınmaz üzerinde 2 Bodrum Kat + Zemin kat +4 normal kat + Çekme kattan müteşekkil B.A.K. tarzda ve ayrık nizamda inşa edilmiş, normal katlarında çıkışı arka cepheden olan 2 Bodrum ve 1 Bodrum kat girişi Ebabil sokaktan, bu katlarda yan ve arka bahçe ilavesi ile birlikte takribi 240’ar m2 mesahalı konfeksiyon imalatı ve depo mahalli mevcut, Dr. Sadık Ahmet Caddesine cepheli zemin katında yol cepheli konumda alüminyum doğramalı, seramik zeminli bir dükkan, normal katlarında ikişer daire, çekme katında bir daire olmak üzere ceman 9 daireli, normal kat daireleri brüt 105 m2 alana sahip, PVC pencereli, elektrik, sıhhi tesisat ve doğalgaz tesisatları ikmal edilmiş durumda, bina dış cephesi BTB, kat sahanlıkları ve basamakları mermer kaplamalı, 2. sınıf malzeme ve işçilik ile inşa edilmiştir. Mevcut binanın kapalı alanları itibariyle toplam inşaat alanı takribi 1640 m2 civarında olup, taşınmaz bulunduğu semt ve mevki itibarıyla, alt ve üst yapısı tamamlanmış, Belediye ve Sosyal imkanlardan istifade edecek konumda, ana arter üzerinde ve iskana elverişli konut sahasında kaldığı bildirilmiştir. Kıymeti: Satışa konu taşınmaz, Küçükçekmece ilçesi, Cumhuriyet mevkiinde bulunan 17 pafta, 1014 parsel sayılı, 291.55 m2 miktarındaki bahçeli kargir ev vasıflı taşınmazın tamamına 860.000,00 YTL, satışı yapılacak borçlu adına kayıtlı 17/292 hisseye ise 50.068,49 YTL bilirkişi tarafından kıymet takdir edilmiştir. Satış Şartları: 1) Satış, 31.07.2006 günü saat: 14.00’den 14.15’e kadar, Küçükçekmece 2. İcra Müdürlüğü adresinde yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen bedellerin %60’ını ve satış masraflarını ve rüçhanlı alacaklarını geçmek şartı ile satış yapılır. Böyle bir bedel ile alıcı çıkmadığı takdirde, en çok artıranın taahhüdü baki kalmak kayıt ile şartı ile 10/08/2006 günü aynı yer ve aynı saatlerde olmak üz ere, 2. açık artırmaya çıkartılacaktır. Bu artırmada da tahmin edilen değerin %40 oranını aşaması ve satış masrafları ile rüçhanlı alacaklıların alacaklarını geçmek kayıt ve şartı ile en çok artırana satış yapılır. 2) Artırmaya iştirak edeceklerin, takdir edilen kıymetlerin %20’si nispetinde ayrı ayrı pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediği takdirde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. İhale damga pulu bedeli alıcı adına tahakkuk edecek, tapu harcı ve katma değer vergisi, alıcıya attir. Tellaliye ücreti ile taşınmazın aynından doğan vergi ilişkileri ve tapu satış harcı, satış bedellerinden ödenir. 3) İpotek sahibi alacaklılar ile diğer ilgililerin (İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını hususu ile faiz ve masrafa dair olan iddiaları, dayanağı belgeler ile birlikte 15 gün içinde, Müdürlüğümüze bildirmeleri gerekir, aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça, paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4) Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmez ise ihale İİK’nun 133. maddesi gereğince fesh edilir. İki ihale arasındaki farktan ve %.. yasal faizden alıcı ve kefilleri mesul tutulacak, hiçbir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 5) Tapu sicilinde adresleri mevcut olup da kendilerine tebligat gönderilen ilgililerine, tebligat yapılamadığı takdirde ayrıca adres tahkiki yapılmayıp, iş bu ilan tebliğ yerine geçerli sayılacaktır. 6) Şartname ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için açık olup, masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilecektir. 7) Satışa iştirak edenlmerin, şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, daha geniş bilgi almak isteyenlerin Müdürlüğümüzün yukarıda yazılı dosyasınan bilgi almaları ilan olunur. (Basın: 30758) KÜÇÜKÇEKMECE 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN GAYRİMENKUL AÇIK ARTTIRMA İLANI CUMHURİYET 15 K