Katalog

16 HAZİRAN 2006 CUMA CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER dishab?cumhuriyet.com.tr 11 Hıristiyan Demokrat Hollandalı’nın Türkiye raporunda en belirgin hedef yine askerler BIÇAK SIRTI EROL MANİSALI AP’den eleştiri ve emirler yağmuru ? AP raporunda Van Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sarıkaya’nın görevden alınmasının ve olaylara Türk güvenlik güçlerinin katıldığı savlarının endişe verici olduğu iletildi. Ceza Yasası’nın 216, 277, 285, 288, 301, 305 ve 318. maddelerinin kaldırılması çağrısı yapıldı. ELÇİN POYRAZLAR Lüksemburg’da Önümüz mü Açıldı? Yoksa?.. Rumların engeli ‘‘şimdilik’’ kaldırıldı. Atina ve Rumlar çok mutlu, elleri daha da güçlendi. Gazetelerimizin büyük çoğunluğu manşetlerinde, ‘‘Önümüz açıldı’’ dediler. Bu başlıkları gören insanlarımız, Türkiye’nin, AB’ye üye olmak için önü açıldı sanacaklar. Aslında öyle sanmaları için bu başlıklar atılıyor. Bu köşede 9 Haziran’da yazdım; Türkiye’nin AB himayesine alınması görüşmeleri başlamaktadır. Başta AKP olmak üzere siyasetçilerin, iş çevrelernin, bürokrasinin ve düşünürlerin çoğunluğu bu gerçeği biliyorlar. Ancak tepki göstermekten çekiniyorlar. Türkiye’de bazı gerçekler vardır ki bunların dile getirilmesi ‘‘kimi çevrelerde’’ rahatsızlık yaratır. Bu çevrelerle arasını bozmak istemeyenler susarlar; yazmazlar ve konuşmazlar. Tiyatro oyununu sürdürürler. Hele hele öyle Atatürksever, Cumhuriyetsever, demokrasisever aydınlarımız vardır ki bunlar dahi susarlar. Ya da başka şeyler konuşarak oyunlarını sürdürürler. Şimdi gelelim bazı AB gerçeklerine: 1) Türkiye ile ilişkilerinde mevcut görüşme sürecinin kesilmesini, aksamasını AB kesinlikle istemez. Bunun önde gelen sebepleri şunlardır; Brüksel’in Ankara ile görüşmeleri üzerine oturttuğu üç belge de AB çıkarlarına hizmet etmektedir. 6 Mart 1995, 17 Aralık 2004 ve 3 Ekim 2005 belgeleri, bugüne kadar hiçbir aday ülke tarafından imzalanmadı. Bu belgeler Türkiye’nin değil AB’nin çıkarlarını tek yanlı koruyan belgelerdir. Bu belgeler, ‘‘AB’ye yükümlülük getirmemektedir’’. Türkiye tarafı, tek yanlı yükümlülükleri üstlenmekte ve uygulamaktadır. Öte yandan mevcut tek yanlı düzen, iktisadi olarak, tamamen AB ülkelerine yarar sağlamaktadır. Kurumsallaştırılmış haksız rekabet sonucu kazanan onlardır. Bu sayede onların şirketleri Türkiye pazarını yavaş yavaş, sindire sindire ellerine geçirmektedirler. Ayrıca Ankara ile görüşmelerin sürdürülmesi TBMM’nin, hükümetlerin, bürokrasinin ulusal inisiyatif almasını giderek artan oranda engellemektedir. Mevcut tek yanlı ilişkiler, ‘‘Türkiye’nin siyasi, askeri ve kültürel olarak AB tarafından yönlendirilmesi olanağını sağlamaktadır’’. Görüşmelerin kesilmesi demek, Brüksel’in elde ettiği bütün bu avantajların büyük ölçüde tehlikeye girmesi demektir. BRÜKSEL Avrupa Parlamentosu’nun (AP) Türkiye Raporu’nda Şemdinli olayları, Ermenistan’la ilişkiler, sivil asker ilişkileri, dini özgürlükler, ifade özgürlüğü, ek protokol ve Güneydoğu konularında ağır eleştiriler yer aldı. AP Hıristiyan Demokrat Grubu üyesi Hollandalı Camiel Eurlings tarafından hazırlanan taslak raporda PKK’nin terör eylemlerinin yanı sıra Danıştay 2. Dairesi’ne yönelik silahlı saldırı da sert bir dille kınandı. AP Dışilişkiler Komitesi’nde 20 Haziran’da ele alınacak olan raporda Şemdinli olayları konusunda Van Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sarıkaya’nın görevden alınmasının ve olaylara Türk güvenlik güçlerinin katıldığı savlarının endişe verici olduğu iletildi. Raporda ‘‘AP Türk toplumunda ordunun süregelen etkisinden endişe duyar ve tarafsız soruşturmaların kamu güveninin ve yargının güvenirliğinin sağlanması için gerekli koşullar olduğunun altını çizer’’ ifadeleri yer aldı. Danıştay saldırılarının kınandığı raporda açık tehditlere karşın yargıçların polis tarafından yeterince korunmaması eleştirildi. Türkiye’nin geçmişte yaşanan ‘‘trajik olaylara’’ yönelik komite oluşturulması yönündeki önerisinin dikkate alındığı raporda, Türkiye’den önkoşul olmaksızın Ermenistan’la diplomatik ve iyi komşuluk ilişkilerini sağlaması istedi. Raporda ayrıca Ermenistan sınırının en kısa zamanda açılması çağrısı yapıldı. Türkiye’nin Güney Kıbrıs’a limanlarını açmaması bu raporda da eliştirildi. Ülkede yeni bir anayasanın hazırlanmasının AB üyeliğinin getireceği değişikliklerden biri olarak sunulan raporda ‘‘modern bir anayasa Türk Devleti’nin modernleşmesinin temelini oluşturabilir’’ ifadeleri yer aldı. İfade özgürlüğü konusunda ülkedeki ilerlemenin tatmin edici olmadığının söylendiği taslak raporda Türkiye’ye en kısa zamanda Ceza Yasası’nın 216, 277, 285, 288, 301, 305 ve 318. maddelerinin değiştirilmesi ya da kaldırılması çağrısı yapıldı. Raporda ayrıca Terörle Mücadele Yasası’nın temel haklar ve özgürlükler konusundaki bundan önceki reformları gözardı ettiği ifade edildi. Dini azınlıkların haklarına yönelik eleştirilerin yer aldığı raporda Türkiye’den Vakıflar Yasası’nı TBMM’nin yaz tatilinden önce geçirmesinin yanı sıra Heybeliada Ruhban Okulu’nun açılması, ekümenik sıfatının kullanılmasının sağlanması ve Alevilerin korunması çağrıları yer aldı. AP raporunda Güneydoğu’daki şiddet olaylarında tüm tarafların şiddetten kaçınmaları çağrısının yanı sıra Diyarbakır’daki gösterilerde çocuklara yönelik şiddetten endişe duyulduğu ifade edildi. Raporda Kürt meselesine yönelik Başbakan Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarından sonra bölgede kayda değer bir adım atılmadığı belirtildi. Kandahar’da otobüse bomba Afganistan’ın Kandahar kentinde bir otobüse yerleştirilen bombanın patlaması sonucu 10 kişi öldü, 15 kişi yaralandı. Saldırıyı Taliban militanları üstlenirken polis, yolcuların koalisyon güçlerine ait üsten dönen Afgan işçiler olduğunu açıkladı. Afganistan’ın güneyinde dün koalisyon ve Afgan güvenlik güçlerinin Taliban’a karşı büyük operasyon başlattıkları belirtildi. ‘‘Dağ Baskını Operasyonu’’na katılan 11 bin kişilik güç içinde ABD’li, Kanadalı, İngiliz ve Afgan askerlerin bulunduğu kaydedildi. (Fotoğraf: REUTERS) AB Genel Sekreteri, müzakerelerde Kıbrıs nedeniyle kesinti beklemiyor Demiralp: Tren kazası olmaz A NKARA (Cumhuriyet Bürosu) Avrupa Birliği’nden (AB) ardı ardına gelen ‘‘tren kazası’’ açıklamaları, Ankara tarafından ciddiye alınmıyor. AB Genel Sekreteri Oğuz Demiralp, Birliğe katılım sürecinde Kıbrıs yüzünden bir ‘‘tren kazası’’ yaşanmayacağını belirtirken, iç tutarsızlığı bulunanın AB olduğunu kaydetti. Demiralp, dün NTV’de gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Oğuz Demiralp, Türkiye’nin AB’ye katılım sürecinde yılmadan ilerleyeceğini belirtirken, yıl sonunda tren kazası yaşanabileceği değerlendirmelerine ise karşı çıktı. Demiralp, ‘‘Türkiye ile Kıbrıs arasında tren yolu yok. O yüzden tren kazası olmaz. Bizim vicdanımız rahat. Zaman var. AB’nin de makul bir çizgiye gelmesiyle süreci ilerletme imkânımız olacaktır’’ dedi. AB’nin limanların açılması konusunu ticari ihtilaf olarak sunarken çok sert bir siyasi söylem kullandığına işaret eden Demiralp, ‘‘Yeniden iç değerlendirme yapmalı ve çelişkilerini aşmalılar’’ dedi. Demiralp, Türkiye’nin Rum tarafı bir adım atmadan limanlarını Rumlara açmamakta kararlı olduğu mesajını da verirken, ‘‘Bizim tutumumuz gayet tutarlı. KKTC’nin daha çok tecridine yol açacak tedbirlere ortak olmayız’’ dedi. AB Genel Sekreteri, müzakerelerin askıya alınmasının ancak demokrasi askıya alındığında gündeme gelebileceğini, bu nedenle Kıbrıs yüzünden yıl sonunda böyle bir gelişme yaşanacağına ihtimal vermediğini de kaydetti. Ve Amerika faktörü Ayrıca görüşmeler kesilecek gibi olsa hemen Washington devreye girecektir. Türkiye’nin AB iskelesine bağlanan bir mavna gibi Batı kapitalizminin emrine sunulması, ABD’nin asli misyonudur. Unutmayalım; 1963 Ankara Anlaşması ve 1970 katma protokolü Washington’ın baskısı sonucu imzalandı. 6 Mart 1995 Gümrük Birliği Anlaşması’nın gizil mimarı Richard Hollbrooke’tur. 2) Brüksel’in görüşmeleri götürmek istediği nokta ‘‘Gümrük Birliği ilişkilerinin derinleştirilmesi’’ noktasıdır. 1977 Lüksemburg, 1999 Helsinki, 2002 Kopenhag zirvelerinde bu derinleştirme meselesi belgelere işlendi. AB’nin bugün ‘‘gizli resmi politikası’’ budur. Peki nedir bu Gümrük Birliği’nin derinleştirilmesi? Medeni nikâh yerine fiilen kumalığın gerçekleştirilmesidir. Buna, ‘‘Türkiye’nin sömürgeleştirilmesi’’ demek en doğru tanımlamadır. Medyanın yazdığı gibi Lüksemburg’da önümüz açılmadı; arkamıza kocaman bir kuyuyu yavaş yavaş kazmaya başladılar. Önümüz açıldı diye yalan söyleyenler, arkamızda açılmakta olan çukuru gizlemek isteyenlerdir. Aynen 6 Mart 1995’teki gibi... Bu gelişmeleri bilip de susanlar, en az işi yürütenler kadar tarih önünde sorumlu olacaklardır. Sessiz ve sivil darbe sürdürülmektedir... www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali H AMAS’TAN KINAMA İsrail Abbas’a silah gönderdi Dış Haberler Servisi İs rail’in, Filistin’de Devlet Başkanı Mahmud Abbas’a bağlı El Fetih örgütüne yaptığı silah sevkıyatını tamamladığı öne sürüldü. Abbas’ın yardımcılarından Saib Erakat ise bu yöndeki haberleri yalanladı. İsrail’de yayımlanan Yedioth Ahronoth gazetesi, Başbakan Ehud Olmert hükümetinin, Filistin’de iktidardaki Hamas’la büyük gerginlik yaşayan El Fetih’e Ürdün üzerinden 950 adet ABD yapımı M 16 tüfeği gönderdiğini ve sevkıyatın önceki gün tamamlandığını öne sürdü. Haberde, 400 tüfeğin Abbas’ın karargâhının bulunduğu Ramallah’a, 550 tüfeğin de Hamas’ın kalesi konumundaki Gazze Şeridi’ne gönderildiği kaydedildi. Sri Lanka’da saldırı: 64 ölü Silahlar Abbas’ın adamlarına teslim edildi. ma Bakanlığı, Olmert yönetiminin Abbas’ın korunması için Ürdün’den hafif silahların nakline yeşil ışık yaktığını duyurmuştu. Ancak Filistin Yönetimi Başkanlığı Sözcülüğü, bu konudaki haberlerin asılsız olduğunu söylemişti. İsrail Savunma Bakanlığı’nın üst düzey yetkililerinden Tümgeneral Amos Gilad, İsrail ve Hamas’ın, Gazze’deki bir plaja düzenlenen, 11 Filistinlinin öldüğü saldırıyla başlayan çatışmaların artmaması için geri adım attığını belirtti. Gilad, Hamas’a açık mesajlar gönderdiklerini, bunun sonucunda da Hamas’ın roket saldırılarının durduğunu kaydetti. Hamas’ın sözcüsü Gazi Ahmed de İsrail radyosunda yayımlanan söyleşisinde, İsrail ile ateşkes yapmak istediğini söyledi. Hamas’ın roket saldırılarını durdurduğu yönündeki haberlerden kısa süre sonra ise İslami Cihad İsrail topraklarına 5 füze saldırısı düzenledi. ? COLOMBO (AA) Sri Lanka’da bir yolcu otobüsüne düzenlenen saldırıda 64 kişi öldü. Yetkililer, ülkenin orta kesimlerindeki Anuradapura bölgesindeki olayda, Tamil gerillalarının muhtemelen yola yerleştirdiği mayının patlaması sonucu 40’ı aşkın kişinin de yaralandığını açıkladı. Ordu sözcüsü, otobüste çocuklar, kadınlar ve din adamlarının da bulunduğunu söyledi. Hükümetin saldırıdan sorumlu tuttuğu ayrılıkçı Tamil Eelam Kurtuluş Kaplanları adlı örgüt bu yöndeki iddiaları reddetti. Örgüt yayımladığı bildiride, saldırıyı kınayarak sivilleri hedef alan bu saldırının hiçbir şekilde onaylanamayacağını belirtti. Karar Olmert’in İsrail Parlamentosu Dış İlişkiler ve Savunma Komisyonu Başkanı Tzahi Hanegbi, haberi doğrulayarak, ‘‘Bu silah sevkıyatıyla, İsrail güvenlik yetkililerinin tavsiyesi üzerine üç hafta önce Başbakan Olmert tarafından alınan bir kararı uyguladık’’ dedi. Abbas’ın yardımcılarından Erakat ise silah sevkıyatını yalanladı ve silahların 6 aydır Ürdün’de bekletildiğini söyledi. İsrail’in silah sevkıyatını kınayan Hamas, El Fetih’i güçlendirme çabalarının şiddet içeren iktidar mücadelesini daha da kötüleştireceği uyarısında bulundu. Geçen ay İsrail Savun Irak’ta 2500 ABD askeri öldü ? BAĞDAT (AA) ABD Savunma Bakanlığı, Irak’ta işgalin başladığı Mart 2003’ten bu yana ölen Amerikan askeri sayısının 2500’e çıktığını bildirdi. Irak’ta aynı dönem içinde 18 bin 490 ABD askerinin de yaralandığı kaydedildi. ABD ordusu, Irak’taki El Kaide’nin lideri Ebu Musab el Zerkavi’nin ölümünden bu yana düzenlenen 452 baskında 104 direnişçinin öldürüldüğünü, 759 kişinin gözaltına alındığını açıkladı. Öte yandan, El Cezire televizyonu, Irak’ta bir Türk teknisyenin ve birlikte çalıştığı bir tercümanın kaçırıldığını duyurdu. El Cezire, İmam Ali Tugayı isimli bir grubun gönderdiği video görüntülerinde Türkiye’nin Bağdat Büyükelçisi’ni geri çekmesi, ABD ve Irak hükümetinin siyasi tutukluları bırakması gerektiğinin söylendiğini kaydetti. Kaçırılan teknisyenin görüntülerinin de yer aldığı kasette, rehinenin kimliğinde Hasan Eskimutlu adının yer aldığı gözlendi. CUMHURİYET 11 CMYK