19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 MAYIS 2006 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER ‘Din hanesi kaldırılsın’ ? İstanbul Haber Servisi Yeni çıkarılan ‘‘Nüfus Hizmetleri Yasası’’nda din hanesinin isteme bağlı olarak doldurulması ya da boş bırakılması uygulamasına tepkiler sürüyor. Pir Sultan Abdal 2 Temmuz Kültür ve Eğitim Vakfı, nüfus cüzdanlarında din hanesinin kaldırılmasını istedi. Vakıf tarafından yapılan yazılı açıklamada, onaylanarak yürürlüğe giren yeni yasanın ilk bakışta ileriye yönelik ve demokrat içerikli bir gelişme izlenimi vermesine karşın, bu uygulamanın devletin laiklik ve sosyal hukuk ilkesiyle örtüşmediği belirtildi. Demokratik, laik ve sosyal hukuk devletinin dinin olamayacağı ve devletin din ve mezhepler karşısında tarafsızlığına dikkat çekilen açıklamada, ‘‘demokratik, laik ve sosyal hukuk devletinin dini olmaz. Bu nedenle nüfus cüzdanlarının din hanesi kaldırılsın çağrısını yapıyoruz’’ denildi. 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Meclis Başkanı’nın 23 Nisan’daki çıkışının nedeni ortaya çıktı: Başbakan hayır demezse düşünürüm Arınç’ın hedefi Çankaya ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Başkanı Bülent Arınç, Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda ‘‘Teklif olursa, partim ve Genel Başkanım ‘hayır’ demezse düşünülebilir’’ mesajı verdi. Türbanla ilgili olarak ‘‘Bireysel bir hakla ilgili referandum yapılmaz. Eğitim özgürlüğü açısından, bu yasaklamaları yapan, yürüten kurumları anayasa değişikliği içine koyarsınız’’ diyen Arınç, ‘‘Kurumların mutabakatını aramak için gün geçirilmez. Kanun çıkarılırken milletvekillerinin mutabakatı alınır’’ sözleriyle de ‘‘mutabakat’’ gereğini vurgulayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef aldı. Belek’ten Göcek’e... Koylar, bükler, Hazine ve orman alanları... Kültür Bakanı Atilla Koç TV’de anlatıyor: ‘‘Biz tahsis yapyoruz, satmıyoruz...’’ Göcek’te, Antalya Belek’te ormanlar ve Hazine alanları yok oluyor... Antalya’dan bir okur, Belek’teki ağaç kıyımının fotoğraflarını göndermiş... Karaçamlar kesilip inşaat başlatılmış... Okur diyor ki: ‘‘Şu anda Belek ve Kadriye’de denize ve ormana girmek yasak. Buralar inşaat firmalarının kontrolü altında. Toplumun harekete geçmesi gerekir. Neden buralara gelip inceleme yapmıyorsunuz?..’’ En kısa sürede Antalya’da olacağım, Antalya Temsilcimiz Ahmet Oruçoğlu, Akdeniz’deki kıyımı anlatmıştı üç dört gün önce... Göcek kıyılarında da aynı görüntüler var... İş makineleri, dozerler... Bir doğa harikası olan Göcek koylarını yok etmeye Turgut Özal’ın bile gücü yetmemişti... Bilirim bir doğa cennetidir mavi yolculuğun yaşandığı o güzelim koylar ve bükler... ??? Göcek çevresi Koruma Bölgesi olarak ilan edilmemiş miydi 1998 yılında? Edilmişti!.. Peki ne değişti de oralara marina yapılıyor? Amaç, koyları turizme açmak, otel, motel, tatil köyü sayısını çoğaltmak!.. Göcek’te yapılaşma 1989 yılında başladı. Son olarak da Maden Koyu’nda bulunan ‘‘Port Göcek Marina’’ya 136 dönümlük alan için Çevre Koruma Kurulu’ndan izin alındı... Yer Çukurova Grubu’nundu. Ancak Çukurova burasını 42.5 milyon dolara Deniz Ticaret Odası Başkanı Metin Kalkavan’ın ortak olduğu TurKon Holding’e sattı. Karaçam, meşe, palamut, yabani zeytin ağaçlarıyla kaplı alana şimdilerde 130 villa, 500 kişilik kongre ve eğlence merkezi yapılacak... Aynı yere Swissotel’le yapılan anlaşma gereği 38 villa ve 500 yataklı beş yıldızlı otel inşa edilecek... Okurlar belki anımsarlar, bu konuya daha önce de değinmiş ve sormuştum: ‘‘Bir doğa cenneti olan Gökova’yı yok etmeye kararlı mısınız?’’ ??? Demek ki kararlı AKP hükümeti... Kimsenin umurunda değil... Göcek’te yapılaşma yat turizmine de büyük darbe vuracak... Doruklu Koyu (29 yıllığına), Bengüş Koyu (49 yıllığına) kiraya verildi iki işadamına... Belek, Kadriye, Göcek, Marmaris ve Bodrum... Karaçamlar, yabani zeytin ağaçları, palamutlar kesiliyor... Yakında Bodrum da tümüyle elden gidecek... Ne plan var ne program... AKP , yandaşlarına peşkeş çekiyor güzelim koyları ve bükleri... Bodrum Yarımdası’nda da koylar ve bükler tahsis ediliyor... Her iki yakasında binlerce çam ağacı kesilecek, oralara oteller, tatil köyleri yapılacak... Bodrum Yarımadası’nda ‘‘üç otel’’ bomboş... Güllük Körfezi’nin denize bakan tepesinde 32 yıl önce temeli atılan 534 yataklı otel yarım kaldı... Akçabük Koyu’nda 1500 yataklı otelin de durumu aynı... Oktay Ekinci’nin yıllardır değindiği gibi 1980’deki 12 Eylül yasalarıyla başlatılan ‘‘kıyı alanları tahsisi’’yle gerçekleştirilen turizm yatırımlarının ülkeye yarardan çok zarar getirdiği bir gerçek... ??? Betonlaşmış bir çevreye bilinçli turist gelir mi? 1980’ler ve 1990’lar... Bugün 2006 yılındayız... Ege kıyılarına dönüldü yeniden... Çeşme’den Kuşadası’na, Bodrum’dan Marmaris’e, Göcek’ten Fethiye’ye... Akdeniz kıyılarını tüketen düşünce, şimdi Güney Ege’ye el attı, Antalya Belek’teki orman alanlarına göz dikti... O nedenle Oktay Ekinci de yıllardır sorduğu soruyu bir kez daha yöneltiyor yetkililere: ‘‘Nükleeri umursamayan; koylarımızı ‘imar arsası’ zanneden bir Çevre Yasası bu ülke için yüz kızartıcı değil midir?’’ ? Arınç, ‘‘AKP’den bir cumhurbaşkanı adayı çıkacaksa, bu Meclis’in oyunu alacak en az 20 cumhurbaşkanı adayı bulabilirsiniz’’ diye konuştu. TBMM Başkanı Arınç, önceki akşam ‘‘Teke Tek’’ programında Fatih Altaylı’nın sorularını yanıtladı. 23 Nisan konuşması ‘‘Cumhurbaşkanlığı’na adaylığa hazırlanıyor’’ yorumlarına yol açan Arınç, bu konudaki sorulara da yanıt verdi. Arınç, kendisiyle ilgili ‘‘Cumhurbaşkanlığı’na oynuyor’’ değerlendirmelerine ‘‘AKP’den bir cumhurbaşkanı adayı çıkacaksa, bu Meclis’in oyunu alacak en az 20 cumhurbaşkanı adayı bulabilirsiniz’’ karşılığını verdi. ‘‘Genel Başkanının ‘evet’ dediğine kendisinin ‘hayır’ demeyeceğini, bunun siyaset anlayışı gereği olduğunu’’ aktaran Arınç, ‘‘böyle bir öneri olması, gerçekleşme imkânının bulunması, partisinin ve Genel Başkan’ın ‘hayır’ dememesi halinde, düşüneceği bir şey olduğunu’’ söyledi. Arınç, ‘‘Cumhurbaşkanlığı seçimi geldiği gün Genel Başkanım ‘Aday olmayacaksın’ derse olmam. Bu, siyasi terbiyem gereğidir. Meclis’in içinden 50 Bülent Arınç. tane cumhurbaşkanı adayı çıkar’’ diye konuştu. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener’in ‘‘Arınç’ın çıkışı haksız, zamansız. Laiklik sözleri partiyi bağlamaz’’ değerlendirmeleriyle ilgili sorulara da Arınç, ‘‘Sayın Şener’in açıklamaları, bireysel fikir açıklamadır. Herkesin aynı düşünceleri paylaşması her zaman beklenemez. Sözlerim AKP’yi bağlayan sözler değil, böyle bir iddiada değilim. Sayın Şener’in laiklik, demokrasi konularında başka fikirleri olabilir, özgün fikirleri olabilir, bunda yadırganacak bir şey yok. Bir politik hesap içinde olduğunu düşünmüyorum’’ dedi. ŞENER’DEN ARINÇ’A ELEŞTİRİ ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART ‘Başka hedef peşinde koşan yanlış yapar’ ANKARA tu: ‘‘İnsan bu(Cumhuriyet lunduğu işi bıBürosu) Devrakıp başka let Bakanı ve hedefler peşinBaşbakan Yarde koşarsa dımcısı Abyanlışlar yapar. düllatif Şener, Bir yıl sonraki cumhurbaşkabir süreçle ilginı seçiminin 1 li hedefi olanyıl sonraki bir lar bunu zasüreç olduğu Abdüllatif Şener. man zaman tenu belirterek laffuz ediyor‘‘Bununla ilgili hedefi lar. Onların bakış açılaolanlar, bunu zaman za rını kendilerine bırakıman telaffuz ediyorlar. yorum. Ben bugüne kaBenim gündemimde dar hedefler koyup yü(cumhurbaşkanlığı) böy rüyüşe geçmedim. Bele bir şey yok’’ dedi. nim gündemimde böyŞener, GAP İdare le bir şey yok.” si’ndeki Okullararası Abdüllatif Şener dün GAP konulu resim, şiir Radikal gazetesinde yer ve kompozisyon yarış alan ropörtajında, maları ödül töreninin ar Arınç’ın cumhurbaşdından gazetecilerin so kanlığına aday olması rularını yanıtladı. durumunda rakipsiz kalBir gazetecinin, son mayacağını söylemişti. açıklamalarının ‘‘Cum Şener, Erdoğan’ın aday hurbaşkanlığı seçim ha olmaması ve Arınç’ın zırlığı olarak değerlendi adaylığını açıklaması rildiğini ve adaylar ara durumunda kendisinin sında kendi isminin de de aday olup olmayacageçtiğini’’ belirterek aday ğının sorulması üzeriolup olmayacağını sor ne de ‘‘Öyle bir hesaması üzerine bulunduğu bım, düşüncem yok. görevi en iyi şekilde yap Ama öyle bir durumda mak istediğini vurgula başka adaylar da çıkayan Şener şöyle konuş bilir’’ demişti. Bedelsiz devir durduruldu ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ’ye ait bazı taşınmazların, uluslararası fuar alanı yapımı için Ankara Anakent Belediyesi’ne bedelsiz olarak devredilmesine ilişkin Özelleştirme Yüksek Kurulu (ÖYK) kararının yürütmesini durdurdu. Şekerİş Sendikası’nın, kararın yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle açtığı davada, Danıştay 13. Dairesi bu istemi reddetmişti. Şekerİş Sendikası, 13. Daire’nin bu kararına itiraz etti. İtiraz üzerine dosya, İdari Dava Daireleri Kurulu’na geldi. Kurul, itirazı kabul ederek dairenin kararını kaldırdı ve söz konusu ÖYK kararının yürütmesini durdurdu. [email protected] Bülent Özülkü disipline ? ADANA (Cumhuriyet Bürosu) CHP’nin son yerel seçimlerde Adana Büyükşehir belediye başkan adayı olan Bülent Özülkü, düzenlediği mahalle toplantılarında CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Genel Merkez yöneticileri, milletvekilleri ve il, ilçe yöneticilerini hedef alan sözleri nedeniyle Disiplin Kurulu’na sevk edildi. En iyi olasılıkla 2 yıl hak mahrumiyeti alacağı belirtilen Özülkü’nün partiden ihraç edilebileceği de ifade ediliyor. Özülkü ile CHP’nin dokusunun uyuşmadığını belirten Yüreğir İlçe Başkanı Mekin Şahin, Özülkü’nün seçim döneminde Seyhan belediye başkan adayı Yıldıray Arıkan’ın üzerine yürüyerek tokatlamaya çalıştığını ileri sürdü. Güneydoğu, Avrupalı parlamenterin ‘Şiddete karşı cesur Kürt arıyorum’ sözünü tartışıyor Lagendijk’i ‘korku’ bekliyor MEHMET FARAÇ Batman CHP’ye molotof ? BATMAN (Cumhuriyet) Batman Turgut Özal Bulvarı’ndaki Ceylan Apartmanı’nın birinci katındaki CHP İl Başkanlığı binasına dün saat 07.00 sıralarında kimliği belirlenemeyen kişi ya da kişilerce molotofkokteyli atıldı. Camdan atılan molotofkokteylinin yanmasıyla binanın bir bölümü hasar gördü. DİYARBAKIR Güneydoğu, TürkiyeAB Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı Joost Lagendijk’in ‘‘Şiddete karşı cesur Kürt arıyorum’’ çıkışını tartışıyor. Avrupalı parlamenteri, PKK şiddetinin tüm sosyal ve siyasal kurumları sindirdiği, korku ve barış ikilemi beklese de Demokratik Toplum Partisi (DTP) dışındaki siyasi partiler, çağrıya el uzatılacağını söylüyor. PKK’nin, şiddete karşı çıkan unsurları suikastlarla saf dışı bıraktığı yolundaki iddialar, Hikmet Fidan ve Kani Yılmaz cinayetlerinin ardından artık daha çok dillendiriliyor. Bu durum bölge insanı üzerinde ciddi bir korku yaratıyor. Örgütün ‘‘PKK’siz ve Öcalan’sız çözüm olamaz’’ yolundaki çağrıları, şiddet karşıtı kesimler üzerindeki baskıyı arttırıyor. 20 yılı aşkın süredir bölgeye hâkim olan kanlı atmosferin yarattığı yılgınlık ve umutsuzluk da bu yüzden büyüyor. Bu durum kitleleri arayışa zorluyor, yapılan her barış girişimi ve çağrısı yüzlerdeki korku ifadesini yıkmakta kullanılıyor. Lagendijk, bugün başlayacağı Diyarbakır gezisinde, aslında sindirilmiş kitleler üzerindeki ölü toprağını kaldırmayı, şiddet karşıtı eğilimi belirginleştirmeyi ve nabız yoklamayı amaçlıyor. Lagendijk’in çağrısının ilk KÖŞEYE SIKIŞAN PKK, UZAKTAN SALDIRIYOR Örgüt ‘tavır’ değiştiriyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Bölücü terör örgütünün son dönemde başvurduğu risksiz saldırı yöntemi ‘‘tuzaklanmış mayınla’’ öğrencilere saldırması büyük tepkiye neden oldu. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) Kuzey Irak’tan lojistik ve yeni militan girişini büyük oranda kesmesi PKK’yi Türkiye kırsalında son derece zorladı. Güvenlik güçlerinin tespitlerine göre, örgüt kırsal alanda en fazla 23 kişilik gruplar halinde yayılmaya çalışıyor, telsiz konuşmalarında yaşadıkları gerginlik ve sinirlilik gözleniyor. Terör uzmanı Ercan Çitlioğlu, saldırıdaki pervasızlığın, örgütün kritik durumunu ortaya koyduğuna dikkat çekti. TSK’nin Hakkâri merkezli konuşlanması ve Kuzey Irak sınırını büyük oranda kontrol altına alması PKK’yi köşeye sıkıştırdı. Örgütün malzeme ve militan lojistiğinin sağlandığı Irak sınırında yoğun güvenlik önlemleri, sızmaları büyük oranda engellemiş durumda. TSK’nin İran ve Irak sınırının yanı sıra yurtiçinde kritik noktalara yönelik takviyesi Türkiye kırsalında da militanların rahat hareket edememesi sonucunu ortaya çıkardı. Güvenlik birimleri, teröre yönelik kararlı mücadelenin aksatılmadan sürdürüleceğine dikkat çekiyorlar. Hakkâri’deki saldırının ardından kent merkezinde zırhlı birliğin yürümesi de ‘‘terörle mücadeledeki kararlılık’’ mesajı olarak değerlendiriliyor. Bölücü terör örgütü PKK, kent ve kırsal alanda yeni saldırılara yönelmesinin ardından yoğunlukla uzaktan kumandalı, tuzaklanmış patlayıcılarla gerçekleştirilen eylemleri tercih etmeye başladı. Örgüt fazla risk taşımaması nedeniyle bu tür eylemlere yöneldi. Şemdinli olayları, ardından Hakkâri, Yüksekova ve Diyarbakır’da yaşanan kışkırtmaların ardından kırsal kesimde örgüt uzaktan kumandalı saldırılarını sürdürdü. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 muhatabı olan DTP’nin Diyarbakır’daki yöneticileri sessizliklerini koruyor. İl Başkanı Ahmet Cengiz polis tarafından arandığı için ortalarda görünmüyor. Başkan yardımcıları Remzi Zengin ve Hilmi Aydoğdu ise telefonlara çıkmıyor. Şemdinli duruşması öncesinde görüştüğümüz Diyarbakır Barosu Başkanı Sezgin Tanrıkulu, Lagendijk’in çağrısının doğru yorumlanması gerektiğini söylemekle yetiniyor. Şiddete karşı durulması çağrılarına DTP dışındaki partiler ise daha net yanıtlar veriyor. AKP İl Başkanı Abdurrah man Kurt, çağrıyı çok anlamlı bulduğunu belirterek şöyle diyor: ‘‘Kürt sorunu için gerçekçi bir yaklaşım... Çünkü şiddet, Kürt sorununa en büyük zararı veriyor. Toplumun büyük çoğunluğu şiddete karşı ama ne yazık ki sindirilmişler.’’ ‘‘Genel af çıksın, PKK siyasallaşsın’’ çağrıları yapan DYP Diyarbakır İl Başkanı Galip Ensarioğlu ise Lagendijk’in ‘‘Şiddete karşı cesur Kürt’’ arayışına ‘‘Ben varım’’ yanıtını verdikten sonra şöyle konuşuyor: ‘‘Lagendijk şiddetten korkmayan herkesi yanında bula cak. Ancak Diyarbakır’daki DTP’li belediye başkanlarının da yüreklendirilmesi gerekiyor. Bugün sivilleşme ve silahsızlanma yanlısı Kürt siyasetçiler DTP içine alınmış. Ancak PKK silah meselesini kendi tabanına anlatamıyor. Demokratikleşme konusunda ve AB yolunda bu kadar adım atılırken PKK silah konusunu izah edemiyor.’’ CHP İl Başkanı Medeni Öz de bölgede şiddete karşı duran önemli bir kitle olduğunu belirtirken ‘‘Hepimiz şiddetin durmasını istiyoruz. Ancak Lagendijk aslında daha çok PKK tabanına sesleniyor. Onların taba nı ne der bilemiyorum’’ yanıtını veriyor. PKK’nin Türk Silahlı Kuvvetleri ile İran Ordusu tarafından sıkıştırıldığı bir dönemde, TürkiyeAB Karma Parlamento Komisyonu, sindirilmiş Kürtler ile şiddet arasına bir duvar çekmeye, barış koridoruna ışık tutmaya mı çalışıyor? Komisyon, terör karşıtı Kürtler ile şiddetten siyasal nema çıkarmaya çalışan PKK ve legal uzantıları üzerinde arayışa yöneliyor. Ancak Lagendijk’in Kürtlerin ‘‘iki elini’’ aynı anda tutması için çok beklemesi gerekiyor. CUMHURİYET 05 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle