18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 14 NİSAN 2006 CUMA 4 HABERLER Deniz Baykal, iktidar partisinin dokusunun terörle mücadeleye uygun olmadığını söyledi DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Devletin Başı’ndan Yürütmenin Başı’na ‘‘Cumhurbaşkanı sıfatıyla, devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma, anayasaya, hukukun üstünlüğüne, demokrasiye, Atatürk ilke ve inkılaplarına ve laik Cumhuriyet ilkesine bağlı kalacağıma, milletin huzur ve refahı, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerinden yararlanması ülküsünden ayrılmayacağıma, Türkiye Cumhuriyeti’nin şan ve şerefini korumak, yüceltmek ve üzerime aldığım görevi tarafsızlıkla yerine getirmek için bütün gücümle çalışacağıma, büyük Türk milleti ve tarih huzurunda namusum ve şerefim üzerine ant içerim.’’ Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, görevine başlarken, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 103. maddesi gereği bu yemini etmiştir. Bir hukukçu olan ve Çankaya’ya Anayasa Mahkemesi Başkanlığı makamından gelmiş olan Sayın Sezer’in donanımı, yeminin anlamını herhangi bir siyasiden daha iyi anlamasını sağlayacak yapıdadır ve Sayın Cumhurbaşkanı, ettiği bu yemine bugüne değin, en ufak bir sapma olmaksızın bağlı kalmıştır. Sayın Cumhurbaşkanı, önceki gün Harp Akademileri’nde verdiği konferansta yaptığı konuşmada, bu yemine bağlı kalarak, uyarı görevini yapmıştır. Konuşmayı çok sert bulanlar, yukarıya aldığım TC Anayasası’nın 103. maddesinin metnini bir kez daha okumalıdırlar. ??? Sayın Sezer’in sözlerinin muhatabının kim olduğunu uzun uzun düşünmeye gerek yok. Türkiye’deki son gelişmeleri izleyen herkes, sözlerin kimi uyarmaya yönelik olduğunu kolaylıkla anlayabilecek durumdadır. Devlet Başkanı’nın uyarıları, yürütmenin başına yöneltilmiştir. Çünkü harekete geçmesi gereken makam orasıdır. Cumhurbaşkanlığı makamının siyasal yetkisi olmamasına bakarak, uyarının önemini küçümsemek fevkalade büyük bir yanlış olacaktır. Cumhurbaşkanı’nın yemininde belirtilen anayasal görevini yerine getirerek yaptığı uyarı, ‘‘değişebilecek koşullar’’da çok büyük bir önem taşıyabilir. ‘‘Değişebilecek koşullar’’ deyimine, ara döneme girilmesi anlamını vermeyin. Böyle bir kastım kesinlikle yok. Darbeler sorunları çözmüş olsalardı, Türkiye bugün bulunduğu yerde olmazdı. Türkiye’de kamuoyunun askeri darbelere karşı çok duyarlı olmasını, geçmişte yaşadığımız olaylara bağlamak yerinde olur. Ayrıca, kimi çevreler, şu anda var olmayan, gerçekleşmesi olanaksız bu olasılığı ileri sürerek, dikkatleri o noktaya odaklandırmak istiyorlar. ??? Rejimin rayından çıkması konusuna gelince, onun koşulları çoktan gerçekleşmiş bulunmaktadır. Laikliğe karşı sürekli saldırılar en üst noktaya varmıştır. Devlet içinde irticai kadrolaşma alıp başını yürümüştür. Yargı bağımsızlığı rafa kalkmış, yargının siyasallaşması yolunda büyük mesafe alınmıştır. Türkiye’nin bütünlüğü ciddi bir biçimde tehdit edilirken, yürütme buna hâlâ seyirci durumdadır. Terör ile mücadele konusunda yasa hâlâ hazırlanmış değildir ve hazırlık aşamasında bile, kimi AKP’lileri, hatta hükümet üyelerini bile tatmin etmeyen düzenlemeler olduğu söylentileri kulislerde dolaşmaktadır. AKP’nin başındaki Erdoğan’ın bölücü terör karşısında ne yapacağını bilemez bir durumda şaşkın olduğunu söylemek, gözlemlerin en hafifidir. Kimileri de Erdoğan’ın yurtiçindeki konuşmalarıyla veya yetkilendirdiği özel danışmanlarının yurtdışındaki açıklamalarıyla bölücü terörü yüreklendirdiğini ileri sürmektedirler ve bunları ileri sürenlerin savlarına bakınca pek haksız olmadıklarını söylemek çok da insafsız olarak nitelendirilmemelidir. Bizzat Erdoğan’ın AKP’nin Güneydoğu milletvekillerini ayrı bir toplantıya çağırmış olması bile partisi içinde büyük hoşnutsuzluğa neden olmuştur. Bu gidişin Türkiye Cumhuriyeti’ni büyük bir çıkmaza doğru hızla sürüklemekte olduğu görülmektedir. Devletin başı, yürütmenin başını uyararak, tarihe kayıt düşmüştür. Günü gelir, bunun ne anlama geldiği daha kolay anlaşılır. ‘AKP’de etnik ayrışma var’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, AKP’nin terörle mücadelede yetersiz kaldığına dikkat çekerek ‘‘AKP yapısı ve dokusu itibarıyla terörle mücadeleye uygun değil. AKP’nin içinde coğrafi ve etnik temelde bir ayrışma var’’ dedi. Baykal, dün NTV’de katıldığı bir programda güncel gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Baykal, Erdoğan’ın ‘‘Silahı bırakın masaya oturalım’’ çağrısını ve danışmanı Cüneyd Zapsu’nun ABD gezisini eleştirdi. Baykal, ‘‘Başbakan adına ABD’ye giden insan, ABD’de ‘Binde bir değişme olasılığı varsa PKK ile masaya otururuz’ dedi mi, demedi mi? Sen oturabilirsen ABD de sana, ‘Sen oturursan ben de otururum’ derse ne yapacaksın? Sen masaya oturursan AB ülkeleri senden önce oturur. Sen kararlı davranacaksın. Müzakere terorizme meşruiyet kazandırır. Masada bayrak var, masada ? SHPHEP ittifakını “yanlıştı” diye nitelendiren Baykal, “O zaman Öcalan ismini değiştirse SHP’den milletvekili olurdu” dedi. AKP içinde coğrafi ve etnik temelde bir ayrışma olduğunu belirten Baykal, Başbakan Erdoğan’ın terör sorununu sadece bölge milletvekilleriyle görüşmesini de eleştirdi. devlet var, masada vatan var’’ diyerek tepkisini dile getirdi. Güç odağının, terör örgütünün uzantısı siyasi oluşumlarda olmadığını belirten Baykal, ‘‘Bunların isimleri değişir ama asıl güç odağı İmralı’da’’ vurgusunu yaptı. deki açıklamasına da değinen CHP lideri, şöyle devam etti: ‘‘Hükümet, devlete karşı yönelen saldırılara karşı harekete geçemiyor. Ortada hâlâ terörle mücadele yasası yok. Adalet Bakanı şekillenen bu yasa için acaba ne düşünüyor? Adalet Bakanı’nın basında yer alan memnuniyetsizlik değerlendirmelerini duyuyoruz. Adalet Bakanı çağrı yapacaksa hükümete yapsın. Hükümet terörle mücadelede etkin bir tavır sergileyemiyor.’’ Erdoğan’ın, Doğu ve Güneydoğu Anadolu milletvekilleriyle görüştüğünü belirten Baykal, ‘‘Bu ne demektir. Ülkede bir terör tehdidi varsa bu hepimizin ortak sorunudur. Bölgedeki belediye başkanları için soruşturmalar yapılıyor. Ne çıktı sonucundan. Hiçbir şey çıkmadı. Önce kendi partinize çağrı yapın, karar verin, sonra birlikte hareket edelim. AKP, yapısı ve dokusu itibarıyla terörle mücadeleye uygun değil. AKP’nin içinde coğrafi ve etnik temelde bir ayrışma var’’ dedi. İktidarın terörle mücadele konusunun ciddiyetini kavraması gerektiğine işaret eden Baykal, ‘‘Bölgenin gerçek sorunlarına işsizlik ve yatırım başta olmak üzere eğilmek gerekir. Devlet, Güneydoğu’dan ekonomik olarak elini çekmemeli. Devletin altyapı potansiyelini, sağlık eğitim olanaklarını oraya taşımak lazım’’ açıklamasını yaptı. ‘Terörde sıçrama var’ Uzun zamandan bu yana terör konusunda tehlikeli bir sıçrama yaşandığına işaret eden Baykal, ‘‘Avrupa ülkelerinde, Avrupa Parlamentosu’nda bile PKK’ye karşı art arda sert açıklamalar yapılıyor. Konjonktür PKK’nin tecrit edilmesi için çok uygun’’ dedi. Adalet Bakanı Cemil Çiçek’in ‘‘Saldırılar hükümete değil, devlete’’ şeklin Askeri araç devrildi: 1 şehit ?V AN (Cumhuriyet) Van’da Başkale İlçe Jandarma Komutanlığı’na bağlı askeri araç, devriye görevi yaptığı sırada VanBaşkale Karayolu’ndaki Bebleşin ve Güzeldere köyleri arasında virajı alamayarak şarampole yuvarlandı. Kazada Jandarma Komando Er Volkan Gürbüzer şehit olurken askerlerden Jandarma Astsubay Yakup Özkan, Jandarma Uzman Çavuş Adnan Ünüvar, Jandarma Komando Er İsmail Birgül ve Jandarma Komando Er Recep İnan yaralandı. Tedavi altına alınan yaralı askerlerin durumlarının iyi olduğu bildirildi. Şehitler toprağa verildi Şırnak’ta PKK’ye yönelik operasyonda şehit olan Jandarma uzman çavuşlar Bahattin Kalaycı ve İsa Çiçek dün memleketlerinde düzenlenen törenlerle toprağa verildiler. Kalaycı’nın cenazesi önce Osmaniye’nin Kadirli ilçesi Kurtuluş Mahallesi’ndeki evine götürüldü. Daha sonra İlçe Jandarma Komutanlığı’na getirilen şehit için askeri tören düzenlendi. Kalaycı’nın cenazesi, Merkez Camisi’nde kılınan namazın ardından, Garnizon Şehitliği’nde düzenlenen törenle gözyaşları arasında toprağa verildi. (AA) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in önceki gün ‘‘irtica tehdidine’’ yönelik yaptığı açıklamaların sorulması üzerine ise Baykal şunları söyledi: ‘‘Cumhurbaşkanı hiçbir zaman gerilim odağı olmak istemez. Ama ortada bir gerilim olmadığını söylemek, gerçeklere gözü kapamak olur. Gerilim var, ama bu Cumhurbaşkanı’nın değil, iktidarın ürettiği bir gerilim. Söylenen her şey doğru. Van’daki iddianamenin yargının siyasallaşmasının sonucu olduğunu söylüyor. Demek ki yargı siyasallaşıyor. Bunu biz uzun süredir söylüyoruz, yarın başkaları da söyler. Çünkü ortada bir yanlışlık var. Bu her alanda ortaya çıkıyor.’’ Baykal, partisinin son grup toplantısında yaptığı konuşmada, ‘‘Genelkurmay Başkanı’nın sessiz kaldığını ima ettiği’’ yönündeki değerlendirmelerin de doğru olmadığını belirtti. CHP lideri, geçmişte SHPHEP ittifakında yapılan yanlışlara ilişkin soru üzerine de şunları söyledi: ‘‘SHP baştan yanlış yapmıştır. Çünkü öbürlerini oraya Bekaa Vadisi göndermiştir. Öbürleri dediğimizi, bağımsız, kendi kararlarını alan, sivil demokratik rejime içtenlikle inanmış siyasi muhataplar olarak kabul edersek büyük yanlışlık içine girmiş oluruz. Zaten o zaman SHP’nin hatası da bu noktada ortaya çıkmıştır. O zaman SHP, daha sonra kapatılan bir partiyle, HEP’le oturmuş, müzakere etmiştir. Bunun yanlış olduğunu o zaman da çok açık bir şekilde söyledim. HEP dediğin ne, nereden geldi, nereye gidiyor biliyor musunuz? Ben biliyorum... O zaman da biliyordum, şimdi de biliyorum. Şimdikiler nasıl İmralı’nın uzantısıysa onlar da o dönemde Bekaa’nın uzantılarıydı. Çünkü o zaman İmralı Bekaa’ydı. O zaman Öcalan, Murat Çelik olarak ismini değiştirse milletvekili bile olurdu. O zaman yanlış oldu ve ben bunu söyledim. Bugünkü SHP de aynı yanlış içinde.’’ SHP’nin 2004 yılında da DEHAP’la geçmiştekine benzer modelde anlaşma yaptığını söyleyen Baykal, Osman Baydemir’in SHP’den belediye başkanı seçildiğine dikkat çekti. T.C. BAŞBAKANLIK TOPLU KONUT İDARESİ BAŞKANLIĞI (TOKİ) İran, Türkiye ve ABD’nin Siyasetleri İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad, artık nükleer bir ülke olduklarını açıkladı. Kendilerinin de nükleer kulüp içinde yer aldıklarını ifade etti. Aylardır, İran’ın nükleer silahlara sahip olduğunu söyleyen ve müdahalede bulunulması için harekete geçme hazırlıkları yaptığını dünyaya ilan eden Bush yönetiminin, bu haberden sonra nasıl bir davranış içine gireceği merak ediliyor. İran nükleer silahlara sahip mi, bunu hiç kimse tam olarak bilmiyor. İran’ın nükleer silahlara sahip olması dünya için bir tehlike mi? İşte bu noktadan sonra her şey birbirine karışıyor. ABD nükleer silahlara sahip mi? Evet. Rusya nükleer silahlara sahip mi? Evet. İsrail nükleer silahlara sahip mi? Evet. Pakistan nükleer silahlara sahip mi? Evet. Daha saymaya devam edebiliriz. Bütün bu ülkeler nükleer silahlara sahip olunca tehlikeli sayılmıyor da, neden İran sahip olunca tehlikeli sayılıyor bunu anlamak biraz zor. ??? Irak’ta Saddam’ın nükleer silahlara sahip olduğu iddiasıyla bu ülke işgal edildi ve on binlerce insan öldü, Irak kan ve ateşe boğuldu. İşgalcilerin iddiasının aksine ne Irak’a demokrasi ve istikrar geldi, ne de bölgeye. İran’daki yönetimi savunmak ve onların demokrasi karşıtı baskıcı rejimini onaylamak mümkün değil. Son seçimler sırasında molla sistemi, ülkenin demokrasi ve özgürlükler yolunda değişim isteğinin önüne dikildi. Uyguladıkları veto sistemiyle reformcuları tamamen devre dışı bıraktılar. Ardından Ahmedinejad Cumhurbaşkanı seçildi. İran halkının, İran yönetimiyle ciddi sorunları bulunduğu bir gerçek. Bunu İran’a yaptığımız gezi sırasında kendi gözlerimizle gördük. ??? ‘‘Küreselleşme çağındayız, o zaman biz demokrasi ihraç edeceğiz’’ diyen ABD’li yeni muhafazakârların, demokrasiden ne anladıkları da çok ilginç olabilir. Örneğin Irak’ta işkence, zulüm ve işgale dayalı bir sistem kurmaya çalışıyorlar. Bunun adının da demokrasi olduğunu söylüyorlar. Irak, bir parçalanmanın eşiğinde. Kaldı ki daha kötü olanı, Irak halkı işgalden bu yana daha yoksul, daha baskı altında ve daha zor durumda. İddia edilenin aksine, demokrasi yerine Irak’ta şimdi Kuran’ı anayasa kabul eden bir şeriat rejimi kurulmak isteniyor. İran’ın geleceği, Bush ve adamlarının ne yapacağı, Türkiye’yi çok yakından ilgilendiriyor. Bush, İran’ı bombalayacak mı? İran, nükleer silahlara sahip mi? Böyle bir bombalama durumunda nasıl bir karşılık verebilir? Daha bir sürü soru kafalarımızı kurcalıyor. Kurcalamaktan daha da önemlisi, bu kadar karışık olan bir bölgenin nasıl bir geleceği olacak? Örneğin, Irak’ın geleceği ne olacak? Kürt sorunu bütün bölgeyi nasıl etkileyecek? PKK’nin son öldürme eylemleriyle gerginleşen siyasi atmosfer içinde İran konusu nasıl bir rol oynuyor? Örneğin, ABD’nin İran konusunda tam istediği gibi hareket etmeyen Türkiye’yi köşeye sıkıştırmak için PKK kozu yeniden mi etkinlik kazandı? İran’ın son hamlesiyle şimdi ABD nasıl yeni hamleler yapacak? Bu hamleler sırasında Türkiye ne gibi talepler ve sıkıştırmalarla yüz yüze gelecek? ??? Türkiye iç hesaplaşmalarla, iç iktidar kavgalarıyla uğraşmaktan, bölgeyi etkileyecek cesur ve çözüm üreten siyasetler ortaya koyamıyor. İran, nükleer ülkeyiz dediği zaman Türkiye ne yapacak? İran’dan gelen son haberler, daha geniş ufuklu siyasetler gerektiriyor. Buna hazır mıyız? Sanmıyorum... MALATYABEYDAĞI’NDA ALT GELİR GRUBU PROJESİ KAPSAMINDA 616 KONUT SATIŞA SUNULUYOR Kira Öder Gibi Taksitlerle Ev Sahibi Olma Fırsatı En Düşük Konut Fiyatı En Yüksek Konut Fiyatı asirmen?cumhuriyet.com.tr 32.290.YTL 41.605.YTL Merkezi Mermerli Mah. Mithatpaşa Cad. No: 75 Menemen / İZMİR adresinde bulunan ve Menemen Ticaret Sicil Memurluğu’nda 2649 sicil numarasıyla tescilli MENSA PVC OTOMOTİV İNŞ. TEKSTİL TURİZM SAN. TİC. LTD. ŞTİ.’mizin ortağı FİKRET SABANCI, şirketimiz ortaklığından ayrılmış olup şirketimizin hem merkeziyle hem de şubeleriyle hiçbir ilişkisi kalmamıştır. İlanen duyurulur. MENSA PVC OTOMOTİV İNŞ. TEKSTİL TURİZM SAN. TİC. LTD. ŞTİ. 2.000.YTL peşinat ve 180 ay vade (Peşinat, sözleşme imza aşamasında tahsil edilecektir.) 168,27220,02.YTL arası aylık taksitlerle (İlk taksit ödemesi, konut teslimini izleyen ay başlayacaktır.) 0328/04/2006 tarihleri arasında Malatya Belediyesi’ne Başvuru Yapmanız yeterlidir. Detaylı Bilgi İçin: www.toki.gov.tr İrtibat Telefonları: 0312 565 20 96 97 98 ve 444 86 54 (444 TOKİ) B:13338 CUMHURİYET 04 CMYK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle