23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9 MART 2006 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Terörle Mücadele Yüksek Kurulu, devlet birimlerini PKK konusunda da uyardı HİKMET ÇETİNKAYA 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ ‘Hizbullah güçleniyor’ Esen’den iddialara yanıt ? İstanbul Haber Servisi Kadıköy Kaymakamı Kasım Esen, bar ve kafelerin içine kamera konulmasının söz konusu olmadığını belirterek ‘‘İşletmelerin çevresine yönelik kamera uygulaması genel güvenlik çalışmaları kapsamındadır. Kişilerin ve müesseselerden yararlananların özel hallerinin tespitine yönelik değildir’’ dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Terörle Mücadele Yüksek Kurulu’nun, zayıflayan Hizbullah’ın yeniden güçlenmeye başlaması üzerine devlet birimlerini uyardığı iddia edildi. Kurula sunulan güvenlik raporlarında ‘‘PKK, uzun bir aradan sonra ilk kez kışı Türkiye topraklarında geçirdi’’ denildiği belirtiliyor. Raporlarda, Hizbullah’ın da tekrar güçlenmeye başladığının vurgulandığı ifade ediliyor. NTV’nin haberine göre Terörle Mücadele Yüksek Kurulu’na bazı istihbarat raporları sunuldu ve raporlarda, bir dönem liderini yitiren ve elemanlarının Uyuduk Ey Halkım Uyandır Bizi... Okullarına Atatürk köşesi kurdurmuşlardı. Yurtlarında boy boy Atatürk fotoğrafları vardı... Sabah okula gelen öğretmen, öğrenciler Atatürk büstlerine, fotoğraflarına tükürerek derse giriyorlardı... Işık Evleri vardı Türkiye’nin dört bir yanında. İstanbul’u yedi bölgeye ayırmışlardı. Başimamı yedi bölgeden sorumluydu. Yoksul ailelerin, zeki ve çalışkan çocuklarını tek tek saptayıp onları okuttular, Işık Evleri’nde laik demokratik Cumhuriyete düşman kuşaklar yetiştirdiler... Kimileri savcı, yargıç, kimileri vali, kaymakam, emniyet müdürü oldu; kimileri subay, astsubay, öğretmen; kimileri bakan, milletvekili, üst düzey bürokrat... 1986 yılında sahte sağlık raporlarıyla İzmir Maltepe, Bursa Işıklar, İstanbul Kuleli askeri liselerine öğrenci soktular, tatil günleri Işık Evleri’nde eğitim verdiler... Numaraları anlaşıldı. Soruşturma açıldı. Başimamlar, imamlar, Işık Evleri’nin yöneticileri tek tek yargılandı. Sahte sağlık raporlarıyla askeri liselere giren öğrenciler okuldan uzaklaştırıldı. O dönemde ANAP iktidardaydı. Nakşi başbakan Turgut Özal, askeri liselerden atılan öğrencileri Anadolu liselerine aldırdı... Şimdi o Nurcuların çoğu kamu görevlisi. Kadın eli sıkmaz hiçbirisi. Şeyh ne buyruk verirse yerine getirir... 1994 yılında yerel yönetimlerde iktidarı ele geçirdiler... Binlerce öğrenciye burs verdiler... Finans kurumlarında kara para akladılar, Orta Asya cumhuriyetlerinden Kafkaslar’a; Kara Afrika’dan Rusya’ya dek her ülkede okul açtılar... ??? Kimi sözde solcu politikacılar, Türkİslam sentezcileri, dönekler, tarikatçılar, ülkücüler, milliyetçiler onları alkışladılar, bağırlarına bastılar... Binlerce Işık Evi, şirket, okul, finans kurumları, fabrikalar... Arkalarına ABD’yi ve AB’yi aldılar... Cumhuriyet devriminin tüm kazanımlarının altı oyulurken sustuk!.. Milli Eğitim kadroları ele geçirilirken gözlerimizi kapattık... Bunun bir karşı devrim atağı olduğu bilindiği halde ‘‘demokrasiözgürlük’’ diyerek ‘‘siyasal İslam’’a destek verdik... Ey sözde Atatürkçü, sözde demokrat bilim insanları, yazarlar, politikacılar, askerler, savcılar, yargıçlar ne yaptınız bugüne dek anlatır mısınız? Onon iki yaşındaki kız çocuklarına ‘‘sıkmabaş’’ taktıranlara, kadınları çarşafa sokanlara, onları ezen, baskı altında tutanlara hoşgörü gösterenler şimdilerde ‘‘Laik Cumhuriyet elden gidiyor’’ demeye utanmıyor musunuz? Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın’ı, ‘‘Üniversite bahçesine haçlı heykeli yaptırdı’’ diye dergilerine kapak yapan sözde sosyalistler bugün yüzünüz hiç kızarmıyor mu? PKK’ye karşı Hizbullah’ı yetiştirenler, onlara eğitim verenler bu olup bitenlerde sizin de katkınız olduğunu hiç düşündünüz mü? Emperyalizmin kokuşmuşluğundan yakınan, Hamas’ı savunan, ‘‘İş, ekmek, vatan’’ kurultayları düzenleyen, halkçılığı, ulusçuluğu kendi çıkarları için savunanlar, ulusal dip dalgasını, Türkİslam senteziyle yoğuran, ülkücü faşistlerle aynı masaya oturan sizler ne diyorsunuz bu olup bitenlere... Tarikatçılar her aşamada Türkİslam sentezinin tabanına oturan milliyetçilerle işbirliği yaparlar... İşte yaptılar da!.. Bugün Anadolu üniversitelerinde dinciler, ülkücü faşistler terör estiriyor, yurtsever, demokrat, sosyalist kız ve erkek öğrenciler üzerinde baskı kuruyor... ??? Kastamonu Eğitim Fakültesi’nde yaşanan olayları Yalçın Bayer Hürriyet’teki köşesinde yazdı... Öğretmen derste Atatürk’ün adını anmamak için ‘‘1938’de ölen’’ tanımını kullanıyor, İsmet İnönü içinde ‘‘O adam gebermek bilmedi’’ diyor... Kız öğrenciler sıkmabaşla giriyor derslere... Saldırı dört koldan yapılıyor... Orgeneral Yaşar Büyükanıt’a karşı yürütülen kampanyayı salt bir savcının iddianamesi olarak görenler, ‘‘Canım ben de bir iddianameyle yargılanıyorum’’ yorumu yapanlar oturup düşünmelidir uzun uzun... Fatih’in Çarşamba semtine gidip şöyle bir havayı koklamalıdır... Saldırı planlıdır. Hedef Türk Silahlı Kuvvetleri’dir. Hedef Cumhuriyet devrimleri ve kazanımlarıdır. Bir karşıdevrim hareketidir... Uyuduk ey halkım, uyandır bizi!.. ? Terörle Mücadele Yüksek Kurulu’na sunulan güvenlik raporlarında, bir dönem liderini yitiren ve elemanlarının büyük bölümü ele geçirilen Hizbullahın, yeniden güç toplamaya başlandığı, PKK’nin ise uzun yıllardan sonra ilk kez kışı Türk topraklarında geçirdiği kaydedildi. büyük bölümü ele geçirilen Hizbullah’ın, yeniden güç toplamaya başlandığı kaydedildi. Kurula sunulan güvenlik raporlarında, PKK konusunda da uyarılarda bulunuldu. İstihbarat raporlarında, Hizbullah’ın halen yeni dernekler ve vakıflar kurarak taban oluşturmaya çalıştığı ve yeniden yapılanma yolunda önemli gelişmeler sağladığı belirtildi. Raporlarda karikatür krizi sırasında Güneydoğu’da yapılan gösterilerin arkasında da Hizbullah’ın olduğu kaydedildi. PKK tabanını genişletiyor Bunun yanı sıra Hizbullah’ın etkinliğini kırmak için özellikle Doğu ve Güneydoğu’daki imam açığının kapatılması için yeni atamalar yapılması kararı alındı. PKK’ye ilişkin de değerlen dirme yapan kurul, örgütün özellikle büyük kentlerde yeni bir örgütlenme içine girerek tabanını genişletme hazırlığında olduğu tespitini yaptı. Kurula sunulan raporlarda, ‘‘PKK uzun yıllardan sonra ilk kez kışı Türk topraklarında geçirdi’’ ifadesine de yer verildi. Raporlarda, bu durumun, örgütün Kuzey Irak’taki silahlı varlığının büyük bir bölümünü Türkiye’ye kaydırdığının da kanıtı olduğu ifade edildi. Raporlarda örgütün nevruz kutlamaları için ciddi eylem ve gösteri hazırlığı içinde olduğu, örgüt içinde nevruzun atılım fırsatı olarak ele alındığı vurgulandı. BİNA YIKILACAK Aksu’dan Nevruz uyarısı ? Haber Merkezi İçişleri Bakanı Abdulkadir Aksu, 21 Mart’taki Nevruz Bayramı dolayısıyla 81 il valiliğine ‘‘gizli’’ ibareli bir genelge göndererek, etkin güvenlik önlemler alınmasını istedi. Kutlamaların terör örgütü PKK’nin propagandasına dönüştürülmesine ve yasadışı slogan atılmasına izin verilmemesi istenen genelgede, ‘‘Kutlamalarda Türk bayrağı dışında flama ve bayrağın bulundurulmasına izin verilmeyecek’’ denildi. TBMM taburu küçülüyor ? AKP’li milletvekillerinin rahatsız olduklarını sık sık dile getirdikleri TBMM taburunun bir binası yıkılarak milletvekillerine ek çalışma büroları yapılacak. EMİNE KAPLAN Nüfus tasarısı alt komisyonda ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM İçişleri Komisyonu, nüfus cüzdanlarında ‘‘din’’ hanesinin isteğe bağlı olarak boş bırakılması, evlilik dışı çocukların babalarının soyadını taşıyabilmesini öngören yasa tasarısını alt komisyona havale etti. Komisyona bilgi veren Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdür Vekili Fatih Şahin, ‘‘Türkiye’de 6 aydan fazla oturan yabancıların nüfus kayıtları tutulacak’’ dedi. AİHM’de Türkiye davası ? STRASBOURG (AA) Sevinç Hocaoğulları’nın yaptığı şikâyeti değerlendiren Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Türkiye’yi haksız buldu. AİHM, başvuru sahibine mahkeme masrafı olarak sadece bin Avro ödenmesini kararlaştırdı. Sol eğilimli aylık bir derginin yazıişleri müdürlüğünü yapan Hocaoğulları, 1999 yılında dergide çıkan iki makalede terör örgütü propagandası yaptığı gerekçesiyle para cezasına mahkum olmuştu. CHP’nin RTÜK adayları ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP’nin, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in kamu görevi için ‘‘yaş haddini’’ aştığı gerekçesiyle RTÜK üyesi olarak imza attığı kararlara onay vermemesi üzerine üyelikten istifa eden Özer Gürbüz’ün yerine aday göstereceği isimleri belirledi. CHP, Arif Merdol ile Kudret Ulusoy’u aday gösterdi. ANKARA TBMM Başkanlığı, yerleşke içindeki taburun küçültülmesi projesini yaşama geçirmek için ilk adımı attı. Askeri taburun, milletvekilli odalarına yakın bölümündeki binası yıkılarak yerine milletvekilleri için ek çalışma büroları yapılacak. Askeri kışla da restore edilecek. Binaların uyumu için yeni binayı da mimar Behruz Çinici projelendirilecek. TBMM yönetimi ile Genelkurmay Başkanlığı arasındaki görüşmeler sonrasında ortak bir noktaya varıldığı belirtildi. TBMM Başkanlık Divanı, Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı’na bağlı Meclis Askeri Taburu’ndaki kullanılmayan binanın yıkılarak, buraya milletvekilleri için ek çalışma ofisi yapılmasını gündemine aldı. Askerlerin bu karara olumlu baktığı belirtilirken proje kapsamında askeri taburun binalarının da yenileneceği kaydedildi. TBMM Başkanlık Divanı, vekil odalarının genişletilmesini sağlayacak bir diğer projeyi de benimsedi. TBMM kampusu içinde idare binası ile birlikte kütüphane binası yapılacak. Bu iki binanın projesinin birlikte hazırlanması ve Meclis’in tarihi ana bi nasının mimarisiyle uyumlu olması sağlanacak. Vekillerin çalışma binalarında bulunan personel buralardan çıkartılacak. Yeni yapılacak ek binayla birlikte her vekili iki oda düşecek şekilde tadilat gerçekleştirilecek. Odalarının küçüklüğünden yakınan vekiller, projenin yaşama geçirilmesi durumunda geniş mekânlara kavuşacak. Yeni bina, uyum açısından vekillerin çalışma odalarını yapan mimar Behruz Çinici tarafından projelendirilecek. Çinici, küçültülen askeri taburu da restore edecek ve TBMM’nin genel mimarı tarzına uygun hale getirecek. Meclis bahçesindeki tüm binalar birbiriyle uyumlu olacak. Çinici, kendi binasına ek niteliğinde olan yeni binanın başkası tarafından yapılmasına ve projesinde değişikliğe gidilmesine karşı çıkmıştı. TBMM’de sık sık askeri taburun taşınması veya küçültülmesi tartışma konusu olmuştu. AKP milletvekilleri, odalarının hemen yanındaki askeri taburdan gelen talim seslerinden rahatsız olduklarını dile getirmişlerdi. AKP’li Resul Tosun’un sözleri Genelkurmay Başkanlığı’nın sert tepkisine neden olmuştu. Şehit polis uğurlandı Batman’da teröristlerce düzenlenen saldırıda ağır yaralanan polis memuru Süreyya Kınay, tedavi gördüğü hastanede kurtarılamadı. Kınay’ın yaşamını yitirmesiyle saldırıda şehit olan polis memuru sayısı 4’e yükseldi. Polis memuru Süreyya Kınay için dün Batman Emniyet Müdürlüğü bahçesinde tören düzenlendi. Tören sırasında Süreyya Kınay’ın eşi Zeynep ile çocukları Enez ve Musa fenalık geçirirken şehidin cenazesi daha sonra Aksaray’a gönderilmek üzere uçakla Ankara’ya götürüldü. Saldırıda şehit olan polis memuru Mehmet Emin Keskin’in cenazesi de dün Balıkesir’de toprağa verildi. (Fotoğraflar: AA) AKP’li başkana ihale yasağı Samsun İl Başkanı Fuat Köktaş’ın ortağı olduğu şirket, bir ihaleye birlikte katıldığı şirketin şartları yerine getirmemesi üzerine ceza aldı CEMİL CİĞERİM SAMSUN AKP Samsun İl Başkanı Fuat Köktaş’ın ortağı olduğu Köktaşlar Şirketi’nin iki yıl kamu ihalelerine katılması yasaklandı. Karara gerekçe olarak şirketin İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin karla mücadele kapsamında yaptığı ‘‘ham tuz alım’’ ihalesine birlikte katıldığı ortağının şartları yerine getirmemesi gösterildi. Köktaşlar, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nce 6 Şubat 2001 yılında yapılan ‘‘ham tuz alım’’ ihalesini 250 milyar lira teklif vererek aldı. Şirket, 8 Eylül 2005’te yapılan ihaleye de Gökay Şirketi’yle birlikte ortak katıldı. Ortak girişim ihaleyi 3 trilyon liraya aldı. Ancak Gökay Şirketi, taahhütlerini yerine getirmeyince Köksallar’a da iki yıl kamu ihalelerine katılma yasağı geldi. İhale ile ilgili iddiaların il kongresi öncesi ortaya atılması üzerine yazılı bir açıklama yapan AKP Samsun İl Başkanı Fuat Köktaş, Yozgat’ta kaya tuzu işletmecisi olan Gökay şirketinin ‘‘iş bitirme belgesi olmaması’’ nedeniyle ‘‘adi ortaklık sözleşmesi’’ imzalayarak ihaleye katıldıklarını belirterek şöyle dedi: ‘‘Söz konusu ihalenin bütün hak ve yükümlülükleri Gökay Şirketi tarafından yerine getirilecekti. Bunu yerine getirmedi. Belediyeye nakit olarak yatırdığı 185.500.00 YTL ’lik ihale teminat bedeli yandı. Ortak girişim olabilmek için adi ortaklık sözleşmesinde Köktaşlar Şirketi yüzde 51, Gökay Şirketi yüzde 49 sermaye koymuştu. Bu nedenle Köktaşlar ihale yasağı almış, diğer şirket ceza almamıştır. Türkiye’de 2 bine yakın çeşitli nedenlerle yasaklı duruma düşmüş firmalar bulunmaktadır. Ortağı olduğum Köktaşlar Şirketi de bunlardan bir tanesi olup yasaklı duruma gelmesinin sebebi ticari yükümlülüklerin yerine getirilmemesidir.’’ Fuat Köktaş, istifasının istenmesiyle ilgili olarak da ‘‘Ceza alan şirketimizin ortağı olarak şahsımın usulsüzlük, kirli ve çıkarcı siyaset yapmakla suçlanması, ancak bu ifadeleri kullanan ve beni istifaya çağıran kişilerin bu şehri istedikleri gibi yönetebilecekleri güç olma unsuru olma amaçlarını ortaya koymaktadır” diye konuştu. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 ÇELİŞKİLİ İKİ KARAR BAKANLIĞIN VELİLERLE OKUL KAVGASI Rektöre yok, emniyetçiye var ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ‘‘Küre Operasyonu’’ soruşturması çerçevesinde tutuklanan eski Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Ertuğrul Çakır’ın tutukluluk hali, kalp rahatsızlığı ve şeker hastalığı nedenleriyle kaldırıldı. Tıbbi malzeme alımı ihalesine fesat karıştırdığı savıyla 14 Ekim’de tutuklanan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın ise, ‘‘yoğun bakımda’’ tedavi altına alınmasına karşın tahliye edilmemişti. Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin, ‘‘Küre Operasyonu’’ soruşturması çerçevesinde tutuklanan Çakır’ı, ‘‘sağlık sorunları’’ nedeniyle tahliye etmesi dikkat çekti. Mahkeme, Çakır’ın tutukluluk halini kalp rahatsızlığı ve şeker hastalığı nedenleriyle kaldırdı. Ancak, Rektör Prof. Dr. Aşkın, tüm itirazlara karşın hasta haliyle yaklaşık 2 ay tutuklu kalmıştı. Tıbbi malzeme alımı ihalesine fesat karıştırdığı iddiasıyla 14 Ekim’de tutuklanan Aşkın, aynı suçlamayla tutuklu bulunan YYÜ Genel Sekreteri Enver Arpalı’nın cezaevinde intiharının ardından rahatsızlanarak tedavi altına alınmıştı. Kalbindeki rahatsızlık nedeniyle YYÜ Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi’nde anjiyo yapılan Aşkın’ın bir kalp damarının yüzde 65 oranında tıkalı olduğu, birinde de plak (kireçlenme) tespit edilmişti. Hastanenin Başhekimi Doç. Dr. Hüseyin Avni Şahin’in, Aşkın’ın yaşamsal tehlikesinin sürdüğünü açıklamasına karşın, rektör tahliye edilmemişti. Prof. Dr. Aşkın, 28 Aralık’ta serbest bırakılmasının ardından 2 Ocak’ta hastaneden taburcu edilmişti. Araziler iştah kabarttı ANKARA (ANKA) Milli Eğitim Bakanlığı, Antalya’nın merkezindeki iki okulun üzerindeki tahsisin kaldırılmasına izin verince velilerle mahkemelik oldu. Bakanlığın, Antalya’da üzerinde İsmet İnönü döneminden kalan İsmet İnönü İlköğretim Okulu ve İsmet İnönü Kız Teknik Lisesi’nin bulunduğu okullar üzerindeki tahsis izninin kaldırılması tepkiyle karşılandı. İsmet İnönü Kız Teknik Lisesi Okul Aile Birliği Başkanı Süreyya Boğatur, okullarının yıkılarak başka bir yere taşınmasının öğrenciler açısından çok olumsuz sonuçlar doğuracağını söyledi. Boğatur, Milli Eğitim Bakanlığı’nın tahsisin kaldırılması yönündeki izin kararının geri çekilmesini isterken karara karşı dava açacaklarını söyledi. İsmet İnönü İlköğretim Okulu ile birlikte hareket edeceklerini belirten Boğatur, ‘‘Veliler çok huzursuz. Bizler de okulumuza sahip çıkarak karara karşı dava açacağız’’ dedi. MEB’in kararı doğrultusunda iki okulun yıkılarak arazinin farklı bir şekilde değerlendirilmesi kararlaştırıldı. Değeri 20 ile 50 milyon YTL arasında değiştiği belirtilen araziler bakanlığın kullanımından çıkarılarak AKP’li Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne bırakıldı. Belediyenin okulları yıkarak yerlerine il sınırları içindeki başka bir yerde yeni okul yapımı sözü verdiği, söz konusu arazinin ise yeşil alan olarak kullanımının planlandığı belirtildi. Ancak arazinin ticari bir amaçla kullanılması yönünde eğilim geliştiği kaydedildi. Bölgenin iş merkezi olarak değerlendirilmesi için il teşkilatından istek geldiği iddia edildi. ‘Kantar’ operasyonu ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara’da kamu kurum ve kuruluşlarına hileli akaryakıt sattıkları öne sürülen 12 ayrı şirkete yönelik bir operasyon başlatıldı. Kantar adı verilen operasyon kapsamında 12 ayrı şirketten 39 kişi gözaltına alındı. ANMA M. NURİ AYV ALI 1938 09.03.2005 Sevgili eşim ve babamız. Aramızdan ayrılalı bugün tam bir yıl oldu. Seni özlemle anıyoruz. Eşi Sebahat Ayvalı, çocukları Aybar, Özlem, Burcu Ayvalı, damadı Ali Özşener, gelini Kadriye Ayvalı, torunları Mahir Özşener, Sude Ayvalı, Bensu Ayvalı. CUMHURİYET 05 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle