Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 22 MART 2006 ÇARŞAMBA 10 KAVŞAK ÖZGEN ACAR DIŞ HABERLER dishab?cumhuriyet.com.tr ABD başta olmak üzere Batı ile Rusya arasında nüfuz alanı kavgası yaşanıyor ABD, İç Savaşta Kimden Yana? ABDİngiliz koalisyonunun Irak’ı işgal edip Saddam Hüseyin’i devirmesinin üzerinden üç yıl geçti. Saddam diktasının yerine, insan haklarının geçerli olduğu, demokratik kurallar uygulanacaktı. Petrol gelirleri ile Irak yeniden yapılandırılacak, halk da huzur ve gönenç içinde yaşayacaktı. Sonrasında ABDİngiltere gönül rahatlığı ile Irak’tan çekilecekti. Üç yılda Irak’ta işgali sürdürebilmek için milyarlarca dolar harcandı. Yüz binin üzerinde Iraklı, 2300’den fazla Amerikalı öldü. Sonuç, sıfır elde var sıfır... Ne biçim demokrasi ise aylardır seçim sonuçları açıklanamadı, bağımsız Irak hükümeti oluşturulamadı. ABD’nin Irak’ta izlediği askeri siyasanın ne olduğu ya da olmadığı tartışılıyor. New York Times gazetesi adlarını tek tek açıklayarak Amerikalı generallerin kendi aralarında nasıl, neden birbirlerine düştüklerini açık seçik yazdı. Başta Amerika olmak üzere, dünya basını ABD’nin Irak’tan ne zaman çekileceğini soruyor. Başkan George W. Bush’un yanıtı ‘‘Keşke size Irak’ta şiddetin kaybolduğunu, önümüzde artık açık bir yol göründüğünü söyleyebilseydim. Ne yazık ki bizi, önümüzdeki aylarda güç çatışmalar bekliyor’’ diyor ve ekliyor: ‘‘Ama yine de sinirlerimize hâkimiz!’’ Bush, halkının karşısına her gün çıkıp değişik nutuklar attığında, çekilme takvim ve niyetinden söz etmeksizin şöyle diyor: ‘‘Gelişmeler var. Irak’ta çok deneyim kazandık. Şimdi artık, eskiden yürümeyen işleri yürütüyoruz. Daha çok çatışma olacak, daha çok kurban vereceğiz, ama sonunda zafer bizim olacak.’’ ABD’nin Irak’tan çekilmeye niyetinin olmadığını doğrulayan kanıtı, geçen hafta Bush yönetiminin Kongre’den istediği 91 milyar dolarlık ek ödenek ile ortaya çıktı. Ödenekten aslan payını Irak işgali alacak. Gerekçe olarak, ‘‘bu parayla Irak’ta önce direnişlerin önlenecek, sonra yeniden yapılanmaya başlanacak olması’’ gösterildi. Daha az ödenek Afganistan’a ayrılmıştı. Bu arada malzeme ve eğitim için Filipinler ve Gürcistan’a da biraz yardım yapılacaktı. Ödenek dilimlerinin en ilginci ise İran’a yönelik olarak özel yayın yapacak radyo ve internet siteleri için 75 milyon dolar ayrılması idi. Bu yolla İran ‘‘mollarşisi’’ne karşıt insanlar yaratılması amaçlanıyordu. ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, Ödenekler Komisyonu’nda bu simgesel ödeneği ‘‘İran, Irak’tan daha büyük tehlike olacak’’ sözleri ile savundu. Irak’ta ABD’ye yönelik direnişlerin önlenmesi bahanesi ile Şiiler, Sünniler ve Kürt halkının birbirine düşürüldükleri de açık seçik gözlenir oldu. Amaç, elbette ‘‘bölyönet’’ idi. Savaşın mimarlarından Savunma Bakanı Donald Rumsfeld , Komisyon’da, halklar arasındaki çatışmaları küçümser bir havada ‘‘İç savaş yok, yalnız huzursuzluk var’’ dedi. Ancak, Senatör Robert Byrd, kül yutmadığını ‘‘Onu bunu bilmem. İç savaş başlıyor. Bana yalnızca şunu söyleyin, iç savaşta kimi tutacağız? Şiileri mi? Sünnileri mi? Kürtleri mi?’’ soruları ile en gerçekçi biçimde sergiledi. Senatörün soruları bir falcılık, bir bilgelik değildi. Aradan üç yıl geçmiş, Irak’a demokrasi ve gönenç gelecek iken, işgal Irak’ta halkı üçe bölmüştü. Komşuda bunlar olup biterken, ne yaptığı ettiği belirsiz bir savcı Van’da bir rektöre, ardından da beş ay sonrasının genelkurmay başkanına, saçma sapan savlarda bulunuyordu. Yoksa bu da ‘‘bölyönet’’ siyasasının bir parçası mıydı? Belarus kavgası kızışıyor Dış Haberler Servisi Belarus’ta devlet başkanlığı seçimlerini kazanan Aleksandır Lukaşenko, bu sonuçlarla Rusya ile birleşme konusunda halktan yetki aldığını söyledi. ABD, diktatörlükle yönetilen ülkeler arasında saydığı Belarus’taki seçim sonuçlarını tanımadığını açıklayarak yeniden sandık başına gidilmesi çağrısı yaptı. 1994’ten bu yana devlet başkanı olan Lukaşenko’nun pazar günü yapılan seçimleri yeniden kazandığının açıklanması Rusya’da memnuniyetle karşılanırken ABD ve Avrupa Birliği’nden oylamanın adil ve demokratik yapılmadığı yönünde eleştiriler giderek sertleşiyor. Lukaşenko önceki gün düzenlediği basın toplantısında ‘‘Halktan Rusya ile Belarus’un birleşmesi için kayıtsız şartsız yetki aldım’’ dedi. Rusya ile Belarus’un birleşme sürecinin, ‘‘konfederasyon veya federasyon oluşturma’’ gibi hayati sorunların çözümüne bağlı olduğunu kaydeden Lukaşenko, ‘‘Her birlik ebedi olmalı ve bu da öyle olacak. Tabii eşitlik ilkesine dayanırsa’’ diye konuştu. ‘Yaptırımlar gündemde’ Rusya ile birleşme olasılığını göz ardı etmediğini söyleyen Lukaşenko, tek bir ordu, gizli servis ve güvenlik gücü oluşturmanın mümkün olduğunu kaydetti. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de önceki gün gönderdiği kutlama mesajında, birlik devletini kurmada ve iki ülkenin ilerici demokratik gelişimini güvence altına alacak yolda birlikte ilerleyeceklerini kaydetmişti. Batı sınırındaki tek müttefiki Belarus’u kaybetmek istemeyen Rusya, Lukaşenko’yu destekliyor. ashington, Belarus’ta seçimlerin yenilenmesini istedi. Moskova sonuçtan memnun. Seçimi değerlendiren Lukaşenko, ‘‘halktan Rusya ile Belarus’un birleşmesi için kayıtsız şartsız yetki aldığını’’ söyledi. Batı’nın desteğini alan muhalefet eylemleri sürdürücek. (Fotoğraf: REUTERS) W Beyaz Saray Sözcüsü Scott McClellan, Belarus’a karşı ‘‘seyahat sınırlaması’’ gibi bazı yaptırımların gündemlerinde olduğunu kaydetti. ABD’nin, bir korku iklimi içinde yapılan seçimin sonuçlarını kabul etmediğini söyleyen McClellan, ‘‘Yeni bir seçim yapılmasını destekliyoruz. ABD, Belarus halkını desteklemeyi sürdürecek’’ diye konuştu. Güvenlik güçlerinin muhalefete yönelik tavrı sertleşiyor. Polis, muhalefetin adayı Aleksandır Milinkeviç’e yakın 4 ismin aralarında olduğu çok sayıda kişiyi gözaltına aldı. Milinkeviç, İngiltere’nin Belarus Büyükelçisi’nin önceki gece kendilerini ziyaret ederek desteğini sunduğunu söyledi. Muhalif lider, seçimin yenilenmesi kararı ilan edilinceye dek gösterilerini sürdüreceklerini kaydetti. Lukaşenko’ya bağlı yönetimin göstericilere karşı şiddet kullanılacağı açıklamasına rağmen dün de yüzlerce kişi protestolarını sürdürdü. Göstericiler başkent Minsk’in ana meydanlarından birinde küçük bir çadır kent kurdu. Gözlemciler, Belarus muhalefetinin, öykündüğü Ukrayna’da 2004 sonundaki Turuncu Devrim sırasında Kiev Meydanı’na toplanan binlerce gösterici sayısına ulaşmaktan uzak göründüğünü belirtiyor. İSVEÇ DIŞİŞLERİ BAKANI GÖREVİ BIRAKTI SENDİKALAR HÜKÜMETE BİR HAFTA SÜRE VERDİ Karikatür istifa getirdi Paris’e 28 Mart uyarısı tatilini bozmayarak bakanlık binasına iki gün gelmeSTOCKHOLM İsveç’te miş ve kimseyle de temas İslam dünyasını rahatsız eden kurmamıştı. Freivalds, bu karikatürleri yayımlamayı nedenle uzun süredir eleşplanlayan aşırı sağcı internet tirilere hedef oluyordu. sitesinin kapatılması konuLaila Freivalds, medyada sunda medyaya yalan söyleve muhalif siyasetçiler tamekle suçlanan Dışişleri Barafından, Hz. Muhammed’in kanı Laila Freivalds istifa etkarikatürlerini yayımlamaLaila Freivalds ti. Freivalds istifa mektubuyı planlayan aşırı sağcı bir innu dün sabah Başbakan Göran Persson’a ternet sitesinin kapatılması konusunsundu. Freivalds’ın tümüyle kendi is da da eleştirilmişti. Site, Dışişleri Bateği üzerine istifa ettiğini söyleyen Pers kanlığı yetkilisinin sitenin sahibi olan son, dışişleri bakanlığı görevini geçici şirketle bağlantıya geçmesi üzerine 9 bir süre Başbakan Yardımcısı Bo Ring Şubat’ta kapatılmıştı. holm’un yürüteceğini söyledi. Freivalds, medyaya söz konusu yetLaila Freivalds, Endonezya’da Ara kiliye bu şirketle bağlantıya geçmesi lık 2004’te meydana gelen ve yakla emrini vermediğini açıklamış, ancak şık 700 İsveçli turistin de ölümüne yol daha sonra Dışişleri Bakanı’nın kararaçan tsunami felaketine karşın Noel la ilgisi olduğu anlaşılmıştı. GÜRHAN UÇKAN UĞUR HÜKÜM ‘Terör Sigortası’ Yapalım mı? Bir İngiliz firmasının 1960’ta yaptığı Bağdat’ın ünlü Ebu Garib Cezaevi birkaç ay sonra kapatılıyor. ‘‘Diktatör Saddam’’ döneminde insanlara işkence uygulanan, yüzlerce insanın idam edildiği bu cezaevi ‘‘Demokrat Bush’’ döneminde de işkence ve tecavüz skandalları ile ününe ün kattı. Pentagon, Amerikalıları dünya çapında rezil eden bu cezaevinin kirini silmenin kolay yolunu buldu. Cezaevi, Irak yönetimine, okul ya da hastane yapılması için devredilecek. Buna karşılık 4500 hükümlü ve tutuklu Amerikan demokrasisinin, insan haklarına saygısının nişanesi olarak yeni yapılmakta olan çağdaş cezaevine birkaç ay sonra taşınacak. Kararı, ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Peter Pace Senato’da açıkladı. Üç yılda işkence bağlantılı 9 Amerikalı asker suçlu bulunmuş, 34’ü de çeşitli disiplin cezalarına çarptırılmıştı. Orgeneral, bu arada Irak işgali hakkındaki bir soruyu ‘‘Güleç bir yüzle, her şeyin iyi gittiğini söyleyemem; ama iyi gidiyor, diyebilirim’’ itirafıyla yanıtladı. Irak’ta elbette iyi giden işler de vardı. Milyarlarca dolarlık ihale alan Amerikan şirketlerinden sonra, 61 İngiliz firmasının 1.1 milyar sterlinlik ihale kazandığı açıklandı. Bazıları çok az buldukları bu rakamın, açıklananın en az beş katı olduğunu öne sürdüler. Bunların başında yarım milyar sterlinle İngiliz güvenlik şirketi AMEC geliyor. Sahip ve yöneticileri emekli subay olan, güvenlik işi yapan bu İngiliz şirketleri için 20 bin kişi çalışıyor. Irak’ta her gün direnişçiler, koalisyon askerleri, etnik grupların ya da Irak güvenlik güçlerinin katıldıkları çatışmalarda onlarca insan ölüyor, evlere saldırılıyor, işyerleri ve arabalar havaya uçuruluyordu. İngiliz şirketleri gerek Irak hükümetine, gerek halka suikast ve terör saldırılarından koruyucu güvenlik araç ve gereçleri pazarlıyorlardı. Bu arada dünyada ilk kez Irak’ta bir kamu sigorta şirketi, halkı ‘‘teröre karşı sigorta’’ etmeye başladı. Geçen yıl içinde 200 kadar ‘‘terör sigorta poliçesi’’ satan şirket, bu yıl kamu personelini gözüne kestirdiğini açıkladı. PARİS Fransız sendikaları, cumartesi günkü görkemli, kitlesel gösterilerin de verdiği güvenle, kısa adıyla CPE diye bilinen ‘‘İlk İş Sözleşmesi’’ uygulamasına karşı yeni, büyük çaplı bir eylem daha düzenlemeye karar verdiler. 28 Mart Salı gününü ‘‘genel grev’’ yerine ‘‘Ulusal eylem günü’’ ilan eden sendikalar ve gençlik kuruluşları hükümet üzerindeki baskıyı azaltmak niyetinde değiller. 1 ila 1.5 milyon kişinin katıldığı ve son kamuoyu yoklamalarına göre her 10 Fransızdan 7’sinin desteklediği CPE karşıtı eylemlere hükümet ve işveren çevrelerinden duyulan ilk öneriler ise yetersiz. Sendika ve gençlik örgütleri temsilcileri, hükümete bir haftalık bir süre daha tanımaya karar verdiler. Hükü met gelecek salıya kadar yasayı geri çekmez veya uygulamada köklü bir değişikliğe gitmezse tüm sektörleri ve alanları kapsayacak çok geniş çaplı ve dönüşümlü bir toplu ulusal eylemle başetmek zorunda kalacak. Dominique de Villepin hükümetinin çıkarttığı CPE önlemi 26 yaşından küçükleri çalıştıran işverenlere, genç ücretlisini 2 sene süresinde hiçbir gerekçe göstermeden işten çıkarma yetkisi tanıyor. Üniversiteli ve liseli gençlik kuruluşları, sendikalar ve muhalefet bu yetkinin en basit iş yasası ve çalışma hakkının çiğnenmesi olduğunu savunuyorlar. Başbakan yasayı hiçbir biçimde geri çekmeyeceğini, ancak işten çıkartma durumunda ‘‘gerekçe gösterme’’ zorunluluğunun yanı sıra ‘‘işten çıkartma süresinin 2 yıldan 1 yıla indirilebileceğini’’ söylüyor. BOLU CUMOK ÇAĞRISI İSTANBUL CUMOK ÇAĞRISI “Çanakkale’yi Geçilmez Kılan, Özgürlük ve Bağımsızlık Ruhudur” 2526 Mart 2006’da Çanakkale’deyiz. ‘Dünü ve Bugünü ile Çanakkale’ İZMİR CUMOK ÇAĞRISI ‘Çanakkale’yi Geçilmez Kılan, Özgürlük ve Bağımsızlık Ruhudur’ 2526 Mart 2006’da Çanakkale gezisi 23 Mart 2006 Perşembe Saat: 18.00 CUMHURİYET OKURLARI ULUSAL BAĞIMSIZLIK VE AYDINLIK TÜRKİYE İÇİN TOPLANIYOR Yurttaşlarımızı ve Cumhuriyet okurlarını katılmaya çağırıyoruz. Toplantı yeri: Halkevi Konferans Salonu Belediye arkası BOLU 0 555 340 95 71 0 533 438 50 22 www.cumok.org posta?istanbul.cumok.org YAŞAR HACISALİHOĞLU ‘Çanakkale 1915’i Anlamak’ Doç. Dr. YAŞAR HACISALİHOĞLU ‘Dünü Bugünü ile Çanakkale’ Prof. Dr. METE TUNCOKU KATILMAK İSTEYEN CUMHURİYET OKURLARI, LÜTFEN AŞAĞIDAKİ TELEFON NUMARALARINI ARAYARAK YERİNİZİ AYIRTINIZ. Program: 24 Mart Cuma gecesi hareket edilecek, Turgut Reis Tabyası, Hasan Mevsuf Şehitliği, Çanakkale’de konferansa katılım, Askeri Deniz Müzesi, rehber eşliğinde Abide ve Şehitlikler ziyaret edilecek, 26 Mart Pazar gecesi İstanbul’da olunacaktır. Rezervasyon Bilgi: 0 216 449 34 86 0 533 235 03 14 0 533 438 50 22 Prof. Dr. METE TUNCOKU ‘Çanakkale 1915’i Anlamak’ Geziye katılmak isteyen dostlarımızın yer ayırtmalarını rica ederiz. Program: 24 Mart Cuma günü gecesi saat 24.00’te Sabancı Kültür Merkezi önünden, saat 00.30’da Karşıyaka Vapur İskelesi önünden hareket edilecektir. Turgut Reis Tabyası, Hasan Mevsuf Şehitliği, Çanakkale’de konferansa katılım, Askeri Deniz Müzesi, rehber eşliğinde Abide ve Şehitlikler ziyaret edilecek, 26 Mart Pazar gecesi İzmir’de olunacaktır. Gezi ücreti 90 YTL’dir. Fiyata ulaşım konaklama cumartesi akşamı yemek, pazar sabah kahvaltısı dahildir. Rezervasyon Bilgi: 0 532 326 10 25 0 533 765 52 67 0 538 250 99 73 Kendi Detektörünü Kendin Yap! Eskiden Türkiye’de ‘‘Her köyün bir delisi var’’ gibilerden bir söz geçerliydi. Bugün bu sözün yerini ‘‘Her köyün bir delisi, iki definecisi var’’ söylemi aldı. Türkiye’de toprak altında petrol ve maden arama, izne tabidir. Her önüne gelen maden ve petrol arayamaz, bu amaca hizmet eden araçları istediği gibi kullanamaz. Aynı uygulama, anayasanın 63. maddesine dayalı olarak 2863 sayılı yasa ile de ‘‘define arama’’ için de geçerlidir. İzinsiz define aranamaz, bu amaçla araçgereç (metal detektör) kullanılamaz. Yaklaşık 40 yıl önce Almanya’daki işçilerimiz, ithali yasak olduğu halde Türkiye’ye kaçak detektörleri sokarak definecileri modernize etmişlerdi. Her alanda olduğu gibi bu konuda da yasayı delmenin bir kolayı bulundu. Adana’nın ünlü eski eser kaçakçılarından biri, il veteriner müdürlüğüne şu dilekçeyi verdi: ‘‘3040 kadar kocabaş hayvanım var. Bunlar yaylada otlarken, kazara çivi mivi gibi metaller yutup hastalanıyorlar. Hayvanlar, araziden döndüklerinde bu tür nesneleri yutup yutmadıklarını anlamak için metal detektör ithal etmeme izin verilmesi....’’ O izin alınca, elbette öteki defineciler de aynı ithal hakkını kullandılar. Sonraki yıllarda İstanbul, İzmir, Adana’da detektör mağazaları açıldı. Birkaç yıl sonra ‘‘Benim detektörüm ötekilerden daha iyidir. Çünkü toprak altındaki altın ile demiri ayırt ediyor’’ biçiminde ilanlar gazetelerde boy gösterdi. Ardından rakip firmanın ‘‘Benimki 30 değil, 40 metre derinlikte bile define bulur’’ ilanını verdi. Kültür ve İçişleri bakanlıkları bu ilanlara seyirci kalınca, adamlar değil reklam vermek, televizyonlarda kendi metal detektörlerinin tanıtımını yapma cesaretini buldular. Türkiye’nin en önemli bilim kurumu TÜBİTAK’ın da bu yarışa katılacağını doğrusu beklemiyordum. Kurumun güzel yayını Bilim Teknik dergisinin mart sayısında iki sayfalık bir yazı var. Bir başka bilim kurumu olan Fırat Üniversitesi’nden bir bilim insanı, çizimler ve resimler eşliğinde definecilere ‘‘Kendi metal detektörünü kendin yap’’ dersi veriyor. Vallahi pes doğrusu! www.cumok.org posta?istanbul.cumok.org GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTIRMA İLANI KOCAELİ 4. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN Sayı: 2004/3196 SATILMASINA KARAR VERİLEN MALIN CİNSİ VE ÖNEMLİ NİTELİKLERİ: Kocaeli İli, Çenedağ Mahallesi, ada: 2232, Parsel: 5, cilt: 16, sayfa: 1504, pafta: 19.K. 11.c.’de tapuda kayıtlı 172 m2 miktarındaki tarla vasfındaki taşınmaz ve bu taşınmaz üzerinde ruhsatsız üç katlı bina mevcuttur. Hali hazırda Derince ilçesi, Çınarlı mahallesi, Kasımpatı sokak, Karataş apartmanı No. 21 kapı numaralı binadır. Her katta bir daire olup daireler salon+3 oda, mutfakbanyo, wc şeklinde 108 m2 kullanım alanına sahiptir, kat mülkiyeti ve kat irtifakı kurulmamıştır. MUHAMMEN KIYMETİ: Taşınmazın tamamına 83. 673.60 YTL kıymet takdir edilmiştir. İMAR DURUMU: Derince Belediyesi İmar İşleri Müdürlüğü’nün 15.09.2004 gün ve 101/1406 sayılı yazıları ile ayrık nizam üç kat tabanda %40 inşaata imarlı olduğu bildirilmiştir. SATIŞ ŞARTLARI: 1 Satış 01/05/2006 günü saat: 14.00 14.15 arası satışı Kocaeli 4. İcra Müdürlüğü’nde açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen kıymetin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü baki kalmak şartı ile 11/05/2006 günü aynı yer ve aynı sıradaki saatlerde ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada bu miktar elde edilmemiş ise, gayrimenkul en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak üzere artırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok artırana ihale edilcektir. Şu kadar ki, artırma bedelinin tahmin edilen kıymetinin %40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanlı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin %20’si nisbetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir. Alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, tapu satım harcı, geçmiş günler emlak vergisi borcu satış bedellerinden ödenir. İhale damga resmi, tapu alım harcı, taşınmazın teslim masrafları alıcıya aittir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) gayrimenkul üzerindeki haklarını hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddiaların dayanağı ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın diremizce tahsil olunacak, bu fark varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup, masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup, masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başka bilgi almak isteyenlerin 2004/3196 Ta. Sayılı dosya numarası ile müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 10/03/2006 (*) İlgililer tabirine intifa hakkı sahipleri de dahildir. (Basın: 12447) www.cumok.org Pasaportumu kaybettim. Hükümsüzdür. UTKU ÖZİĞCİ 1. Ordu Komutanlığı’ndan almış olduğum Orduevleri günübirlik giriş kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. EMİNE FERYAL BASIK Elmek: oacar?superonline.com Faks: 0312. 442 79 90 CUMHURİYET 10 K