Katalog

28 ŞUBAT 2006 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı’na yoğun ilgi, yerli firmaların umutlarını arttırdı 7 DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT İç turizm güçlenmeli ? EMITT’e gösterilen yoğun ilgi nedeniyle iç turizme yönelik beklentileri artan otel zincirleri Türk turistlere ayırdıkları kontenjanı arttırma kararı aldı. Türkiye Otelciler Federasyonu Başkanı Ahmet Barut, yerli müşteri oranını yüzde 35’e çıkarmayı hedeflediklerini söyledi. GÖKÇE UYGUN / NİHAN İNAL Erdoğan’ı Durduracak Adam.. Cuma günü yayımlanan yazımda, Büyükerşen’in hem Büyükşehir Belediye Başkanlığını yaptığı Eskişehir’deki başarılarının hem de akademik yaşamında gerçekleştirdiklerinin, kendisini yeni bir kavşağa getirdiğinden söz etmiştim. Bugün de o kavşakla ilgili olarak kamuoyunun özlemlerini aktaracaktım. Büyükerşen’e Mimar Sinan Üniversitesi’nde Şehircilik Onursal Doktorası’nın verildiği perşembe günkü tören, Bülent Ecevit’in, çağrılı olduğu o törene katılamayacağını açıklayan bir mesajının okunması ile sona erdi. Büyükerşen’in eğitim ve kültür alanındaki başarılarından söz eden Ecevit, ‘‘Eskişehir’i her alanda büyük ve güzel bir şehir durumuna ulaştırdı. Benzer olanakları ülkemizin tümünde gerçekleştirme olanağını bulmasını dilerim’’ diyordu. İzleyenlerin tümünün coşkunlukla alkışladığı bu sözler, eski Başbakan ve DSP nin Onursal Genel Başkanı’nın, Büyükerşen için yakın gelecekte gerçekleşmesini düşündüklerinin özeti olarak değerlendirilebilir. Ecevit’in, Genel Başkanlıktan ayrıldıktan sonra yerini alacak kişinin kim olması gerektiği konusunda yine Yılmaz Büyükerşen adının üstünde odaklandığı söylenebilir. Yeni genel başkanı seçecek Temmuz 2004 Büyük Kongresi’nden önce Ecevitler’in kendisini evlerine davet ederek görevi üstlenmesi için öneri yaptıkları biliniyor. Zorlu bir seçimden sonra ikinci kez Büyükşehir Başkanlığı’nı alan Yılmaz Büyükerşen, başladığı işleri tamamlaması için Rahşan ve Bülent Ecevit’ten o günün koşulları içinde özür dilemişti. Yeri gelmişken, çoğu kimsenin gözünden kaçan ve AB ölçütleri ile taban tabana zıt bir AKPCHP girişiminin de üstündeki örtüyü açmalıyım. Türkiye’deki yerli turizm firmaları, 2006’da sektörde yaşanması beklenen daralmaya karşı önlem olarak iç turizme yönelik yatırım ve girişimlerini hızlandırdı. İstanbul’da 4 gün süreyle turizmcileri bir araya getiren Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı’na (EMITT) katılımcıların yoğun ilgisi, yerli firmaların iç pazara yönelik umutlarını arttırdı. Yerli firmalar yaklaşık 7 milyar dolar hacme sahip iç turizme yönelik girişimlerini hızlandırdı. Otel zincirleri, yerli müşteriye ayırdıkları kontenjanı arttırma kararı aldı. Otelacentehavayolu şirketleri arasında iç turizme yönelik ortak kampanyalar gündeme geldi. EMITT’e katılan zincir oteller HOTEQ ve İstanbul Mutfak Günleri den Barut Grubu Yönetim Kurulu üyesi ve Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Ahmet Barut, yerli müşteri oranını yüzde 35’e çıkarmayı hedeflediklerini söyledi. Barut, ‘‘İç pazara ayrılan kontenjanı yükseltme kararını, sadece yurtdışından gelecek ziyaretçi sayısında azalma olacağı için almadık. Çünkü Türkiye’de turizmin sağlıklı biçimde gelişmesi için dış turizm kadar iç turizmin de güçlendirilmesi gerektiğine inanıyoruz’’ dedi. SAYILARLA EMITT Türkiye’nin turizmde uluslararası nitelikteki tek fuarı olan EMITT, ilk kez 1997 yılında İstanbul’da TÜYAP’ın Tepebaşı’ndaki fuar merkezinde Voyager Uluslararası Turizm ve Tatil Fuarı adıyla gerçekleştirilmişti. Fuarın EMITT adıyla düzenlendiği 1999’da 500 firma katılmıştı. EMITT’e firma katılımı 2006’da rekor düzeye ulaşarak 1500’ü geçti. EMITT, TÜYAP Fuar Alanı’nda 2005 yılında 9 salonda gerçekleştirilirken 2006’da gelen yoğun katılım talebi üzerine fuar alanına 3 salon daha eklendi. EMITT’e bu yıl çoğu bakanlık düzeyinde olmak üzere ilk kez Bahreyn, Bangladeş, Bankong, Bosna, Çin, Dominik Cumhuriyeti, Ermenistan, Hırvatistan, Hollanda, Kenya, Kore, Makedonya, Maldivler, Odesa, Polonya, Katar, Sırbistan, Ukrayna ve Yemen katıldı. EMITT ile eşzamanlı olarak HOTEQ Uluslararası Otel Ekipmanları Fuarı ve İstanbul Mutfak Günleri de yapıldı. İstanbul Mutfak Günleri adı altında düzenlenen gastronomi festivalinde dünyanın önde gelen şefleri İstanbul’da buluştu. Festivale 20 ülkeden 250 yabancı şef ve 500’ün üzerinde Türk şef katıldı. Yerli ve yabancı şefler, yeni tatları en mükemmel sunumla ortaya koymak için fikir ve deneyim alışverişinde bulundular. HOTEQ’e de, konaklama endüstrisine 34 ayrı alanda mal ve hizmet sunan 250’yi aşkın firma katıldı. Belediyeler Yasası’nın yasağı Bizim Belediyeler Yasası’nda, belediye başkanlarının, üyesi bulundukları siyasi partinin üst kademelerinde görev alamayacakları gibi bir yasaklama hükmünü AB ölçütlerine uydurmak amacıyla hazırlanan tasarı, TBMM’de İçişleri Komisyonu’ndaki görüşmeler sırasında, geçen yıl, Sarıgül rüzgârından korkan CHP’lilerin isteği üzerine eski halinde bırakıldı. Geçen hafta sonunda Bahçeşehir Üniversitesi Siyaset Bilim Okulu’ndaki dersinde Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı, ‘‘Ankara’daki politikacıların kendilerine rakip gördükleri kimseler, büyükşehir belediye başkanlarıdır. Halkla daha iç içedirler... O açıdan Ankara’daki politikacılar, Belediyeler Kanunu’nda, ‘Belediye başkanları spor klüplerinde görev alamazlar’ cümlesine, ‘partilerin yönetimlerinde görev alamazlar’ ibaresini de ekledi’’ derken, sözünü ettiğim AKPCHP ortak girişimine gönderme yapıyordu. ??? Bülent Bey’in, Büyükerşen’in Türkiye’de yakın gelecekte üstlenmesini düşündüğü sorumluluğun tanımlaması ve yöntemleri için düşündüğünü, 14 Şubat günü Ecevitler’e yaptığım bir ziyaret sırasında öğrendim. Uzun süredir Ankara’ya gitmemiştim. O günkü seyahatim sırasında eski Genel Başkanımı da görmek istedim. Rastlantı, aynı gün Bülent Bey’in, HaberTürk Televizyonu’nda bir söyleşide Cumhurbaşkanlığı süresi 2007 Mayısı’nda dolacak olan Sayın Sezer’in bu görevde bir dönem daha kalması yönünde görüş belirtmesinin tam üstüne gelmişim. O söyleşimizde, Sezer olmaz ise Büyükerşen’in adının da düşünülebileceğini öneren eski Başbakan, Çankaya’ya göz dikmiş olan Erdoğan’ın ülkeyi büyük bir tehlikeye sürüklediğinden doğan kaygılarını anlattı. Erdoğan’ın önünü kesmek için yeni ve başarılı bir isim olarak Büyükerşen’in ülke yönetiminde sorumluluk üstlenmesini istediğini vurguladı. Tek başına DSP’nin bu doğrultudaki savaşım için yeterli olmayacağını, CHP’nin ve öteki başka partilerin de Büyükerşen etrafında toplanmalarının bir görev olarak algılanması gerektiğinden söz etti. Yabancı turizmciler Türkiye’ye turist göndermek konusunda bir endişe taşımadıklarını belirttiler Kuş gribi sektörü etkilemez Türk turizmi, son günlerde kuş gri açısından iyi ilişkiler içinde olduğunu bi ve karikatür krizi gibi sorunlar ne vurgulayan Amin, ‘‘Kuş gribi, terör deniyle zor günler yaşıyor. Ancak ya olayları gibi konular nedeniyle Tükiye’ye bancı turizmciler, bunların Türkiye’ye turist göndermekte sorun yaşamıyohas olmadığını, dünyanın birçok yerin ruz. Çünkü bu tür olayları tehdit ya da de yaşanan sorunlar olduğunu söylü sorun olarak görmüyoruz. Böyle şeyyorlar. Turizmciler, yabancı basında ler artık sadece Türkiye’de değil, dünözellikle kuş gribinin geniş yer tutma yanın birçok ülkesinde yaşanıyor’’ disına karşın Türkiye’ye turist gönder ye konuştu. Her yıl Türkiye’den 5 bin kişinin me konusunda endişe taşımadıklarını Küba’ya turist olarak geldiğini belirdile getiriyorlar. ten Küba Turizm Müİstanbul’da dün sona dürlüğü’ne bağlı Tueren Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve ? Kuş gribi ve rizm Birliği Genel Müdürü Jose Francisco PeSeyahat Fuarı’na karikatür krizi rez de şunları söyledi: (EMİTT 2006) farklı ül‘‘Özellikle son 5 yılkelerden katılan turizm gibi sorunların dır ilişkilerimiz çok iyi. bakanlığı temsilcileri, dünyanın birçok Bu ilişkilerin gelişmesi tur operatörleri ve otel yerinde için Havana’dan İstanyöneticileri ile dünyada bul’a direkt uçuşu başyaşanan krizler bağlayaşadığını latmak için çalışıyoruz. mında Türk turizmine belirten yabancı Bizim ülkemizin nüfubakışlarını konuştuk. su 10 milyon ve bunun Malezya Turizm Baturizmciler, çok az bir kısmı turist kanlığı Tanıtma Ofisi İssektörde olarak başka ülkelere tanbul Direktörü Zulkifly Md. Said, TürkiTürkiye’ye özel gidiyor. Kübalılar için Türkiye biraz uzak kaye’den Malezya’ya yılbir olumsuzluk lıyor. O nedenle daha da ortalama 6 bin kişi çok ABD, İngiltere ve gittiğini, yılda 1215 bin olmadığı İspanya’yı tercih ediyorMalezyalının da Türkidüşüncesinde. lar. Ama yine de Türkiye’yi ziyaret ettiğini söyye ile turizm konusunledi. Kuş gribi ve benzeda daha yakın temasta ri konularda kendi halklarına güven telkin ettiklerini belirten olmak istiyoruz. Dünyada son dönemSaid, Türkiye’ye tatile gitmek konusun de yaşanan krizler, özellikle de kuş grida bir çekinceleri olmadığını söyledi. bi bizim Avrupa ofisimizde de konuşuSaid bu arada Malezya Hava Yolla luyor. Bunların birer sorun olduğunu rı’nın Türklerin yoğun talebi karşıla kabul ediyorz. Ancak bunu Türkiye’ye yamadığını, bu nedenle Türk Hava turist gönderme noktasında bir tehdit Yolları’nın Malezya’ya da sefer koy olarak algılamıyoruz.’’ Güney Afrika Moratiwa Tours Yömasını da istedi. Mısır Semiramis Otel Satış Müdü neticisi Malose Manaka da kendileri rü Mohamed Amin, kuş gribi olayının için Türkiye’nin gelişmekte olan bir paturizmi olumsuz yönde etkilediğini be zar olduğuna dikkat çekerek ‘‘İnanıyolirterek Mısır’a geçen yıl, yani gripten rum ki turizm ilişiklerimiz 2010’a dek önce yaklaşık 4 milyon turist geldiği daha iyi olacak. Turizm açısından, dünni, ancak şimdi bu sayının azaldığını yada yaşanan krizler konusunda çok fazifade etti. Türkiye ile Mısır’ın turizm la endişemiz yok’’ ifadesini kullandı. Ortak aday Büyükerşen olmalı Henüz yöntem hakkında kesin saptamaları bulunmuyordu. Ancak, Tayyip Erdoğan’a mutlaka dur denilmesi gerektiğini düşünüyordu. Özellikle basın, sorunu tartışmaya açmalı, aynı doğrultudaki öneriler konuşulmalıydı. Erdoğan’ın, cumhurbaşkanını bugünkü TBMM’ye seçtirme isteği benim görüşüme göre geçerli olamayacak ve Türkiye daha önce bir genel seçime gitmek zorunda kalacak. AKP’deki son gelişmeler, ekonominin görünümü ve dış politikanın önümüzdeki günlerde Türkiye’ye vuran dalgaları, öyle bir kararı bugünkü iktidar için kaçınılmaz olarak aldırtacak. Bu nedenle, öncelikle Sol’da ve dahası merkez Sağ’da da yurtsever seçmenlerin ortak bir başbakan adayı belirlemelerinin saati çalmış olacak. Büyükerşen’in artık kaçamayacağı, her yurtsever kişinin de katılması gereken büyük ve zorlu yürüyüş için sağduyu sahipleri sepetlerindeki pamukları dökmeliler... Halil Tuncer’den Anadolu fotoğrafları Turizm fotoğrafçısı Halil Tuncer Türkiye’nin farklı köşelerinden çektiği fotoğraflarını Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı’nda (EMITT) sergiledi. Hayatını Anadolu’daki tarihi ve doğal güzelliklere adadığını söyleyen Tuncer, sevdiği işi yapmaktan mutlu olduğunu anlattı. İlk sergisini İsveç’te 1972’de açan ve birçok ülkeyi gezen Tuncer, pahalı bir iş olduğu için turizm ve gezi fotoğrafı çekmek için masrafları karşılayacak bir kuruluş bulmak gerektiğini kaydetti. Sponsor bulmanın her zaman mümkün olmadığını anlatan Tuncer şunları söyledi: ‘‘Her sergimi yüzlerce fotoğrafla oluşturuyorum ve birçoğunu gittiğim ülkelere hediye olarak bırakıp kendi çapımda Türkiye’nin tanıtımına katkıda bulunuyorum, ben bu işe emeğimi koydum, vazgeçemiyorum.’’ Karagöz, EMITT’e tablolarıyla katıldı Tiyatro ve sinema sanatçısı Hikmet Karagöz’ün yaptığı suluboya tabloları Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı’nda (EMITT) ziyaretçilerle buluştu. Karagöz, 20 yıl önce sergi açmaya başladığını belirterek, ‘‘Doğayı sevdiğim için yaptığım tabloların çoğunda, doğadan, tren yolculuklarından, denizden, kır çiçeklerinden, dağ çiçeklerinden, balıkçı teknelerinden esinleniyorum’’ dedi. Genelde davet edildiği her yere gidip tablolarını sergilemeye çalıştığını ifade eden Hikmet Karagöz, ‘‘Tablolarımı açık havada sergilemekten de büyük keyif alıyorum. O yüzden çoğunlukla festivallere katılıyorum’’ diye konuştu. (Fotoğraflar: NİHAN İNAL) Faks: 0 212 677 08 21 obirgit?ekolay.net BAKAN KOÇ’A GÖRE ARTIŞ VAR ENTERNET / MEHMET SUCU Küresel medya yaşamın her anında yeni dünya düzeninin olanaklarını ve iyi yönlerini defalarca beynimize kazıyıp duruyor. Artık habere ulaşanlar bir müşteri, medyanın yaptığı ise onlara bir yaşam ve düşünme biçimi dayatmak. Uluslararası sermaye, sınırları aşarak yerleştiği ülkelerde demokrasi zaafını körüklüyor. Küresel ekonomi ulus devletlerin etkisini azaltmakla kalmıyor, aynı zamanda bunun yerine insanların kararlarına katılamayacağı ve etkileyemeyeceği uluslararası kurumları yerleştiriyor. Artık onlar birer tüketici olarak görülüyor. Üretim basitleştirilip standartlaştırılıyor ve tüketicilerin bir an önce ürüne ulaşması ve yenisini istemesi birinci ve tek mehmet?cumhuriyet.com.tr Antalya’da ‘kriz’ zirvesi yapıldı GÜRSU KUNT Satılık Yaşam Hakları amaç oluyor. Uluslararası sermayenin yönetimindeki kuruluşlardan demokratik mekanizmalarla hesap sormak, neredeyse olanaksız. Kararlar artık sizden binlerce kilometre uzakta alınıyor ve yine sizden sadece bu kararlara uymanız isteniyor. Gaye, küresel ekonominin sürekli olarak kendini yineleyerek gelişmesidir. Beğeni ve üretim süreçlerinde karar sahibi olmak ise sadece bir düş olarak geçmişte kalmıştır. Küresel ekonomi enerji kaynaklarına gereksinim duyuyorsa, bu kaynaklar ele geçirilmelidir, kimin olursa olsun. Irak bunun en yakın örneği. Küresel ekonomi, devletin sosyal boyutunu giderek küçülmeye zorluyor. Avrupa Birliği’nin hazırladığı anayasa, bunun çok güzel bir örneği olarak karşımızda. En temel insan hakları, eğitim, sağlık gibi gereksinimler artık devlet tarafından karşılanmak yerine ‘‘satılan’’ bir meta haline geliyor. Beraberinde devletlerin vergi kaynakları da küçülüyor ve dış borçlar artıyor. Bunun sonucunda ise tüm dünyada marjinal uçlar büyüyor, gelişiyor. Çünkü küreselleşmenin nimetlerinden büyük devletler yararlanıyor. Diğer devletlerde ise milliyetçilik ve dinci akımlar giderek güçleniyor. Küresel kapitalizm gelişmiş ülkeleri koruyup kollarken diğer ülkeleri eziyor. Kısacası küresel kapitalizm demokrasiyi giderek daraltıyor, insan haklarını kısıtlıyor, alışılmadık ve bilinmeyen bir yeni dünya düzenini dayatıyor. Ancak yine de anımsamakta yarar var. Bugüne kadar hiçbir zaman diliminde insanoğlu bu denli büyük bir teknolojik gelişme yaşamadı. İnsanlar dünyanın her yerindeki bilgiye kolaylıkla ulaşıyor, tarımda ve sanayide gelişen teknoloji ile üretim hiçbir zaman olmadığı kadar çoğaldı. Ar tık tamir devri de bitti, bozulan ve eskiyenin yerine yenisi alınıyor. Hemen her şey tüketiliyor. Diğer yandan küreselleşemeyen Kara Afrika’da kara utanç hâlâ sürüyor. İnsanlar açlıktan ölüyor. Bir günde iki bardak su bulabiliyor. Televizyon, telefon ve elektrikle tanışmamış pek çok bölge var. Hastalık, çaresizlik, işsizlik ve adaletsizlik, yoksul ülkelerin üzerinde kara bir bulut gibi dolaşıyor. Küresel ekonominin aktörlerinin istediği ve yönlendiği iktidarlar, bu ülkelerde tutunabiliyor. Aldıkları kararların yerel yarar yerine küresel ekonomi için yararlı olması isteniyor. Tekrarlamakta yarar var: Demokrasi, eğitim, sağlık gibi en temel yaşam hakları artık satılık. ANTALYA Turizmde üst üste yaşanan sıkıntılar ve yüzde 20’leri bulan gerilemenin ardından EMITT Fuarı’nda bir araya gelen turizmciler, daha sonra Antalya’da gece yarısına kadar süren ‘‘kriz zirvesi’’nde Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç’la görüştü. Basına kapalı toplantıda, turist sayısında turizmcilerle ters düşen bir artıştan söz eden Bakan Koç’a, sektörün içinde bulunduğu durum bir kez daha anlatıldı. Antalya Ticaret ve Sanayi Odası’nın ev sahipliğini yaptığı, sektör temsilcilerinin katıldığı toplantıda talepler, yurtdışı ve yurtiçinde yapılması gerekenler şeklinde iki başlıkta toplandı. Turizmcilerin uzun süredir talep ettikleri, kış döneminde istihdamın vergi yükünün hafifletilmesi, turizmcinin ihracatçı olarak kabul edilmesi ve yurtiçinde tatil olanaklarını arttıracak önlemlerin alınması, sektör temsilcilerinin öncelikli talepleri arasında yer aldı. CUMHURİYET 07 K