18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 ŞUBAT 2006 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Çoksesli Müzikler Müdürü Erenoğlu’nu şikâyet eden 8 sanatçının sicil notları düşürüldü 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA TRT’de Pavarotti cezası ESRA YAZDIÇ Kadınlar... Operaya ‘‘gâvur müziği’’, sanatçıya ‘‘vatan haini’’... AKP düşüncesine uymuyorsanız yandınız... Dansçı Gülsüm Pekcan, Türkiye’yi yurtiçinde ve yurtdışındaki şenliklerde başarıyla temsil etti. Birleşmiş Milletler Eğitim Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) tarafından Uluslararası Dans Konseyi’ne seçildi. TRT’nin yöneticileri, dansçı Gülsüm Pekcan’ı canlı yayın sonrası kovdu... Şimdi sıra çoksesli koro sanatçılarına geldi... Onlar da Pavarotti’yi dinledikleri için ‘‘vatan haini’’ damgası yediler, suçlandılar. HaberSen Genel Başkanı Esin Yelekçi’nin açıklamasını okurken kendi kendime sordum: ‘‘Türkiye nereye götürülmek isteniyor?’’ AKP iktidarı kendine özgü ideolojisini hızlı bir biçimde yaşama geçiriyor. Kadınların ‘‘camide namaz kılma’’ olayını bilerek tartışmaya açıyor... Devlet içinde kadrolaşıyor, tarikat şeyhlerinin müritlerini önemli görevlere atıyor. Tüm bunlar olurken ‘‘solda birleşme’’ gündeme geliyor ama kimse ‘‘12 Eylül’le hesaplaşmayı’’ göze alamıyor... Eğer Aydın Güven Gürkan ölmeseydi ‘‘solda birleşme’’ gündeme gelmeyecekti. Aydın Hoca, genç sayılacak yaşta ölünce bizim solcular hemen ona sarıldılar. Politikacılar açıklama üstüne açıklama yaptılar. Çevreme şöyle bir baktım, beş yıl önce Aydın Hoca’ya ‘‘tembel’’ sıfatı yakıştıranların tümü şöyle demeye başladılar: ‘‘Aydın Güven Gürkan yaşasaydı solu birleştirirdi.’’ ??? Bugünlerde sık sık ‘‘kadın hakları’’ tartışılıyor. Camide başı açık kadınların namaz kılmaları büyük olay oluyor. Aynı zamanda İstanbul’da ‘‘Medeniyetler İttifakında Kadın’’ konferansında konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, cinsiyet ayrımcılığına dayalı, baskıcı ve tutucu anlayışların çağdaş olmayacağını vurguluyor. Kadın Türkiye’de yaşamın neresinde sizce? Örneğin AKP hükümetinde kaç kadın bakan bulunuyor? Meclis’te tüm partilerden kaç kadın milletvekili var? Türkiye’de kadınlar evde oturuyor... Çünkü kadının akıllısı evde oturur... Yemek yapar, çamaşır yıkar, çocuk yapar ve bakar!.. Güneydoğu ve Doğu’da ise kadın günde üç posta dayak yer... Kadın dediğin kara çarşaf giyer, saçının bir telini bile göstermez... Kadın denize girmez, kadın makyaj yapmaz!.. Kadınların sosyal ve siyasal yaşama katılmaları üzerine konuşan erkekler, dün olduğu gibi bugün de yalan söylüyorlar... Kadınlar bu konuşmaları dinlerler... O kadar!.. Sonra her şey eskisi gibi olur. Hep aklıma şu gelir benim: ‘‘Babalar kız çocuklarını neden okula göndermezler?’’ Nilgün Cerrahoğlu’nun ‘‘Medeniyetler İttifakı Tuzağı’’ yazısını okurken düşünmeye başladım... Sahi nedir bu ‘‘Medeniyetler İttifakı’’ denilen şey? Bu düşünce aslında Saidi Nursi çizgisinin ABD’de oturan şeyhi Fethullah Gülen’in ‘‘hoşgörü tezgâhı’’dır... Erdoğan ortaya attı bunu... Bildiğim kadarıyla İspanya Başbakanı Zapetora da bu düşünceye katıldı... İspanya’da muhalefet lideri Aznar da öneriyi ‘‘saçma’’ diye nitelendirip şöyle demişti: ‘‘Medyatik bir slogan, içi boş...’’ Hatay’da ‘‘Medeniyetler Buluşması’’nda Alevi temsilcilerini dışlayan bir düşünce nasıl olur da hoşgörüden söz eder, kadın ayrımcılığına karşı çıkar? Evrensel değerler bir kenara itilerek ‘‘Medeniyetler İttifakı’’na dönüşebilir miydi? Deli saçmasıydı tüm bunlar!.. Emperyalizmin yeni bir oyunuydu aslında... ??? Karşılıklı saygı, hem kültürel hem de din, mezhep, etnik kimlik bakımından. Sen saygılı ol ki ben de olayım. Bunun adı da hoşgörü olsun. ABD, Irak’ta kadınları, çocukları ve yaşlıları öldürmesi yetmedi, Bağdat Müzesi’ni bile yağmaladı... Önce evrensel değerlere saygı duymalıyız, demokrasiyi ve özgürlükleri yaşama geçirmeliyiz... Dansçı Gülsüm Pekcan neden kovuldu TRT’deki programdan? Çoksesli müzik sanatçıları niçin azarlandılar Pavarotti’yi dinledikleri için? Uygarlık bir yaşam biçimidir. Gökdelenler, özel uçaklar, Dubai kuleleri, çölün orta yerine kurulan büyük eğlence ve alışveriş merkezleri hiçbir zaman uygarlığın simgesi olmaz... Yılmaz ve Taner Yüce Divan’da ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Eski Başbakan Mesut Yılmaz ve eski Devlet Bakanı Güneş Taner’in Türkbank ihalesine fesat karıştırmak suçundan yargılanmalarına bugün Yüce Divan’da devam edilecek. Duruşmada, Sümerbank davası kapsamında 27 yıl 3 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılan ve kırmızı bültenle aranan Hayyam Garipoğlu’nun tanık olarak dinlenilmesine karar verilmişti. ANKARA TRT Ankara Radyosu’nda Çoksesli Müzikler Müdürü Ergin Erenoğlu’nun Pavarotti dinleyen çalışanları azarlaması ile başlayan tartışma devam ediyor. TRT’de örgütlü bulunan HaberSen’in Genel Başkanı Esin Yelekçi, Erenoğlu hakkında yönetime suç duyurusunda bulunan 8 sanatçının ‘‘sicil notlarıyla oynandığını’’ söyledi. Erenoğlu tarafından ‘‘vatan haini’’ olmakla suçlanan ve haklarında idari soruşturma başlatılan koro sanatçıları, An ? Uygulamayı eleştiren HaberSen Genel Başkanı Esin Yelekçi, AKP’nin sanat kurumları üzerindeki kadrolaşma çalışmalarına dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Yelekçi, bugünkü hükümetin ‘‘TRT’yi tarikatların kontrolündeki yayın kuruluşlarına benzettiğini’’ söyledi. kara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. HaberSen Genel Başkanı Esin Yelekçi, Ankara Radyosu Müdürü Şenol Göka’nın, sanatçıların Erenoğlu hakkında ‘‘Gereğini yapacak mısınız’’ sorusu üzerine, ‘‘İstediğiniz makama başvurabilirsiniz, ama sonuçlarına da katlanırsınız’’ dediğini anımsattı. Yelekçi, sanatçılar üzerinde kurulan baskının boyutlarının sicillerine kadar yansıtıldığına işaret ederek ‘‘Sanatçıların sicil notlarıyla oynandı, ücretlerinde düşüşe gidildi. Böylelikle sanatçıların tepkileri de engellenmeye çalışılıyor’’ açıklamasını yaptı. TRT ekranlarından, radyolarından ‘‘şeriat propagandası yapıldığını’’ yineleyen Yelekçi, AKP zihniyetine uymayan düşüncelerin, haberlerin, sanat etkinliklerinin sansürlendiğini ve TRT’nin özerk yapısından uzaklaştırıldığını belirtti. AKP’nin sanat kurumları üzerindeki kadrolaşma çalışmalarına dikkat edilmesi gerektiğine işaret eden Yelekçi, bugünkü hükümetin ‘‘TRT’yi tarikatların kontrolündeki yayın kuruluşlarına benzettiğini’’ söyledi. Hükümetin, TRT’de, kurum dışında, işin sorumlusu olmayan insanlarla çalıştığını ifade eden Yelekçi, ‘‘Tarihimizi anımsatmak amacıyla yapılan pogramlara baktığımızda, tarihimizle ilgili olmayan, farklı çerçevede ve görüşte hazırlanmış yapımlarla karşılaşıyorsunuz’’ dedi. İki yıldır bugünkü hükümet tarafından uygulanan sansüre ses çıkarmayan yöneticilerin, tüm bu olup bitenler karşısında da sessiz kalmayı tercih ettiklerinin altını çizen Yelekçi, konuyla ilgili görüşme talebinde bulundukları TRT Genel Müdür Vekili Ali Güney’den hâlâ olumlu ya da olumsuz bir yanıt alamadıklarına işaret etti. Yelekçi, TRT yönetiminin sanatçılardan özür dilemesi gerektiğini sözlerine ekledi. Çiçek’ten Alpogan’a yanıt ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AB finansmanlı ‘Türkiye’de İstinaf Mahkemelerinin Kurulmasının Desteklenmesi Eşleştirme Projesi’nin resmi açılışı Ankara Hâkimevi’nde yapıldı. Konuşmasında üstü kapalı olarak MGK Genel Sekreteri Yiğit Alpogan’ın yargıya dönük açıklamasını eleştiren Adalet Bakanı Cemil Çiçek, ‘‘Bilgileri eksik olanlar, sanki Türkiye’de hiçbir şey yapılmıyormuşçasına, mikrofonlar uzatıldığında ‘yargı eğitilmeli, yargı şöyle olmalı, yargı böyle olmalı’ diyor’’ dedi. Tavuk etinin zararsız olduğunu göstermek için ticaret odaları yurt genelinde piknik düzenlerken TBMM’de başlatılan kampanyada da Erdoğan tavuk yedi. (AA) Taşkömürü’ne yeni işçi alınacak ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Zonguldak Taşkömürü Kurumu’na 1038 yeni personel alınacağını açıkladı. Yaşanan enerji krizinden ders alınması gerektiğini söyleyen Güler, ‘‘Ders almamız için değirmenin durması gerekmiyor. Değirmen durunca değirmenci uyanırmış’’ diye konuştu. Yurtta tavuk harekâtı! ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Piliç Eti Dağıtıcıları Platformu ve Ankara Ticaret Odası, Ankara Abdi İpekçi Parkı’nda tavuk dönerin dağıtıldığı piknik düzenledi. Renkli görüntülerin yaşandığı piknikte ATO Başkanı Sinan Aygün, ‘‘Üreticilerimizin tavuklarını rahatlıkla yiyebilirsiniz’’ dedi. Piknikte dev boyutlarda tavuk kostümü giyen görevli ise halkın ve basın mensuplarının ilgisini çekti. ATO Başkanı Aygün, basın mensuplarına tavuk kostümlü görevli ile birlikte poz verdi. Aygün, daha sonra yaptığı konuşmada, günlerdir kamuoyunda tavuk ve hindi etinin öldüreceğine ilişkin kampanyalar yürütüldüğünü söyledi. Hiç istemedikleri şekilde 4 kişinin kuş gribinden öldüğünü belirten Aygün, ATO olarak tavuk üreticileri ve dağıtıcılarını desteklediklerini vurguladı. Aygün, kuş gribinin yanı sıra cehalet ve bilgisizliğin de öldürdüğünü ifade ederken Türkiye’nin, Avrupa’nın en güzel entegre tesislerinde tavuk eti ürettiğini kaydetti. Sağlıklı Tavuk Platformu, TBMM’de ‘‘güvenli tavuk ve tavuk ürünleri’’ resepsiyonu verdi. Resepsiyona katılan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ‘‘insanları evham içine sokma gayretlerine’’ dikkat çekerken ‘‘Afiyetle yiyin’’ çağrısı yaptı. TBMM şeref salonundaki resepsiyona TBMM Başkanı Bülent Arınç, Başbakan Erdoğan ile bazı bakanlar, milletvekilleri ve sektör temsilcileri katıldı. Resepsiyonda önce bir sinevizyon gösterisi yapılarak, üretim süreçleri anlatıldı. Yüksek yargıdan Erdoğan’a ziyaret ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, Anayasa Mahkemesi Başkanı Tülay Tuğcu, Danıştay Başkanı Ender Çetinkaya ve Yargıtay Başkanı Osman Arslan’ı kabul etti. Yüksek yargı başkanlarının Erdoğan’a, hâkimlik teminatının güçlendirilmesine ilişkin görüşlerini ilettikleri öğrenildi. Görüşmede, Mehmet Ali Ağca’nın tahliyesi de üstü kapalı olarak gündeme geldi. Başkanlar, ‘‘Yargı hesap versin’’ denilmesinin yargıyı yıpratacağını anlattı. Görüşmede, başkanlar yargıya yönelik haksız eleştirilerden duyulan rahatsızlığı da dile getirdiler. Cinayetlerin önlenmesine yönelik önerilere yer verilirken asıl nedenler görmezden gelindi Töre raporunda aşiret yok ? TBMM Töre ve Namus Cinayetlerini Araştırma Komisyonu’nun taslak raporunda, töre cinayetlerinin en büyük kaynağı olarak gösterilen feodal yapı ve aşiret yapılanmasıyla ilgili hiçbir öneriye yer verilmemesi dikkat çekti. EMİNE KAPLAN ANKARA TBMM Töre ve Namus Cinayetlerini Araştırma Komisyonu’nun taslak raporunda, namus cinayetleri ile kadın ve çocuğa yönelik şiddetin önlenmesine yönelik öneriler yer alırken, töre cinayetlerinin en büyük kaynağı olarak gösterilen feodal yapı ve aşiret yapılanmasına hiç değinilmemesi dikkat çekti. TBMM Töre ve Namus Cinayetlerini Araştırma Komisyonu, taslak raporunu hazırladı. Raporun ‘‘çözüm önerileri’’ başlıklı bölümünde ‘‘töre’’ sözcüğü yalnızca 2 yer de kullanılırken, töre cinayetlerinin en büyük kaynağı olarak gösterilen feodal yapı ve aşiret yapılanmasıyla ilgili hiçbir öneriye yer verilmemesi dikkat çekti. Raporda, şu öneriler yer aldı: Türk Ceza Yasası’nın nitelikli adam öldürme suçunun düzenlendiği 82. maddesi, ‘‘töre saikiyle’’ ibaresine ‘‘namus saiki’’ de eklenerek yeniden düzenlenmelidir. Ülke çapında ilgili tüm gönüllü, sivil ve resmi kuruluşları kapsayacak biçimde ‘‘20062010 Kadına ve Çocuğa Yönelik Şiddetin Önlenmesi Türkiye Eylem Planı’’ hazırlanmalı ve uygulanmalıdır. Cinsiyet ayrımcı politikalar, yasal düzenlemeler ve uygulamalar kaldırılmalı, toplumda kadın ve erkek eşitliği sağlanıncaya kadar kadınlara pozitif ayrımcılık yapılması bir devlet politikası olarak kabul edilmelidir. TBMM bünyesinde ‘‘kadınerkek eşitliği komisyonu’’ oluşturulmalıdır. Özellikle faillerin rehabilitasyona tabi tutulmalarının yasal bir zorunluluk haline getirilmesi sağlanmalıdır. Kadına yönelik şiddet konusunda erkeklerde zihniyet dönüşümünü sağlayacak eğitim programlarına öncelik verilmelidir. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 ‘Özal sizi sopayla kovalardı’ TOPÇU İÇİN ESAS HAKKINDAKİ GÖRÜŞ 2 MART’TA RÜŞVET SUÇUNDAN YATIYORDU DOĞU SİLAHÇIOĞLU ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM’de, CHP grubunun, tütün ve tütün üreticilerinin sorunlarının araştırılmasına ilişkin araştırma önergelerinin görüşülmesi yönündeki önerisi ele alındı. Eleştirileri yanıtlayan Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, iktidarları döneminde yapılan özelleştirmeler nedeniyle hiçbir işçinin mağdur olmadığını ileri sürerek ANAVATAN grubuna, ‘‘Özal’ın ruhunu taşıyoruz, diyorsunuz. Özal’ın kemiklerini sızlatırsınız; şimdi olsaydı sizi sopayla kovalardı. Özelleştirme kanununu kim yaptı. Özal’ın hiçbir şeyini taşımıyorsunuz’’ dedi. Başsavcılığın bilirkişi istemi reddedildi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Eski Bayındırlık ve İskân Bakanı Yaşar Topçu’nun, Yüce Divan’da yargılandığı davada, Yargıtay Başsavcılığı’nın bilirkişi incelemesi istemi reddedildi. Başsavcılık esas hakkındaki görüşünü 2 Mart Perşembe günü yapılacak oturumda bildirecek. Duruşmada, inşaat mühendisi ve müteahhit Remzi Tekin, tanık olarak dinlendi. Tekin, kendilerinin sadece Aydın İnşaat’tan 1993 yılında Samsun Şehir Geçişi ihalesini devraldıklarını söyledi. Katıldıkları diğer ihalelerde tenzilat yüksek olduğu için ihale alamadıklarını belirten Tekin, Karayolları Genel Müdürlüğü’nün bazı firmaları ihaleye davet etmesinin idarenin takdiri olduğunu kaydetti. Sanık Topçu, Samsun Şehir Geçişi Projesi’nin Karadeniz Sahil Yolu Projesi ile ilgisinin bulunmadığını söyledi. Yüce Divan heyeti verdiği ara kararda iddia makamında bulunan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı Vekili Abdurrahman Yalçınkaya’nın Karadeniz Sahil Yolu ile ilgili bilirkişi incelemesi yaptırılması istemini reddetti. Heyet, duruşmayı 2 Mart Perşembe gününe erteledi. Eski Batman Valisi Şarman tahliye edildi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Rüşvet suçundan Ayaş Kapalı Cezaevi’nde hükümlü bulunan eski Batman Valisi Salih Şarman, cezasını tamamlayarak tahliye edildi. Edinilen bilgiye göre, Yargıtay 5. Ceza Dairesi tarafından Batman’daki otopark ihalesi karşılığında bir işadamından rüşvet olarak Mercedes marka otomobil aldığı gerekçesiyle 6 yıl 3 ay ağır hapis cezasına çarptırılan eski Batman Valisi Salih Şarman, cezasını tamamlayarak tutuklu bulunduğu Ayaş Kapalı Cezaevi’nden tahliye edildi. Ailesi ve yakınları tarafından cezaevi önünde karşılanan Şarman herhangi bir açıklama yapmadı, eşi Zehra Şarman mutlu olduğunu söyledi. Şarman ve yakınları, daha sonra 5 araçlık konvoyla Ankara’ya hareket etti. Yargıtay 5. Ceza Dairesi, Batman’daki otopark ihalesi karşılığında bir işadamından rüşvet olarak Mercedes marka otomobil aldığı gerekçesiyle Şarman’ı, 6 yıl 3 ay ağır hapis cezasına mahkum etmişti. Ceza, Yargıtay Genel Kurulu’nca onanarak kesinleşmişti. Şarman, mahkumiyetin infazı için 2 Ekim 2004 tarihinde tutuklanarak cezaevine konulmuştu. KUŞATILMIŞ TÜRKİYE Doğu Silahçıoğlu’nun kaleminden; hep gündemimizde olan ve daha uzun bir süre de gündemimizde kalacağı kaçınılmaz görünen olay ve olgulara, ulusal perspektiften çağcıl bir bakış açısı... GÜNİZİ YAYINCILIK Tel: 0 212 512 11 72 CUMHURİYET 05 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle