Katalog

4 ARALIK 2006 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA OTOMOBİL otomobil?cumhuriyet.com.tr Taşıdığı pek çok özellikle, hareketli kent yaşamında yakın bir arkadaş gibi yanınızda olacak 7 Genç ve dinamik Volvo C30 olvo üç kapılı premium otomobiller sınıfına giriş yaptığı yeni Volvo C30’u İspanya’nın Mallorca adasında uluslararası basına tanıttı. Volvo’nun ilk olarak 28 Eylül tarihinde Paris Uluslararası Otomobil Fu GEÇMİŞTEN GELECEĞE ORHAN ERİNÇ Kadınlarımızın Durumu... Yarın Türk kadınının milletvekili seçme, seçilme hakkını kazanmasının 72’nci yıldönümü. Bu nedenle duyarsızlığı gündeme getirecek protesto toplantıları ile kutlamalar bir arada yapılacak. 5 Aralık 1934 tarihi, hem Türkiye hem de Türk kadını için önemli günlerden birini oluşturuyor. Dönemin başbakanı İsmet İnönü ve 191 milletvekilinin önerileri ile önce anayasanın 10 ve 11’inci maddeleri, ardından da Milletvekili Seçimi Yasası (İntihakı Mebusan Kanunu) değiştirilerek kadınların milletvekili seçme ve seçilme hakları yasalaştırılmıştır. Aynı gün alınan bir başka kararla da seçimlerin yenilenmesinin yolu açılmıştır. Böylece de kadın seçmenlerin oy vermelerine ve milletvekili seçilmelerine olanak yaratılmıştır. 8 Şubat 1935’te yapılan seçimde de, bugüne kadar yapılan seçimlerde ulaşılamayan bir oranla kadınlar milletvekili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne girmişlerdir. 399 milletvekilinin seçildiği 1935 seçiminde 18 kadının seçilmesiyle sağlanan oran yüzde 4.51 olmuştur. En çok kadın milletvekili sayısına 24’le 2002 seçiminde ulaşılmış olmasına karşın, toplama göre oran 1935’tekine ulaşamamış ve yüzde 4.36’da kalmıştır. ??? Sosyal Demokrasi Derneği’nin son yayını “Siyasetle Kadın” adını taşımaktadır. İlk baskısı 2006 yılının Eylül ayında yapılmıştır. Hazırlayansa, derneğin genel başkanı ve Haydarpaşa Lisesi’nden sınıf arkadaşım Erol Tuncer’dir. Siyaset ve siyasal istatistikler alanının uzmanlarından olan Tuncer, yalnızca karşılaştırmalı milletvekili sayıları ile yetinmemiştir, yerel yönetimlerle ilgili sayıların yanı sıra çeşitli görevlerdeki kadınların sayılarını da kâğıda dökmüştür. Dünyada seçim yapılan ve kadın parlamenteri bulunan 173 ülke arasında Türkiye’nin yeri 160’ıncı sıradır. Kadın milletvekili oranları açısından Mozambik, Burundi, Tanzanya, Uganda, Surinam, Etiyopya, Bolivya, Türkmenistan, Bangladeş, Kazakistan, Kongo gibi ülkelerin oranları bile bizimkini bazen ikiye, bazen de beşe katlamaktadır. Bizim yaklaşık 4.4 olan oranımıza yakın ülkeler ise Kiribati, Lübnan, Libya, İran, Samoa Adaları olarak sıralanmaktadır. Siyasetçilerimizin ve parti liderlerinin kadın adaylar hakkında verdikleri sözler de bugüne kadar yaşama geçirilmemiştir. Kota konusundaki uygulama da, seçilmesi mümkün olmayan sıralara konulan kadın adaylar nedeniyle havada kalmıştır. ??? Ancak kadınlara gereken önem ve değeri vermemiş olduğumuz tek alan, siyaset değildir. Çalışma hayatının çeşitli alanlarında da üç aşağı beş yukarı benzer oranlar ortaya çıkmaktadır. Devlet memurlarının yüzde 33.96’sı kadındır. Öğretmenlerimiz arasında kadınların oranı yüzde 44’tür. Üniversitelerde görevli öğretim üyelerinden kadın olanların oranı yüzde 39.7 olarak belirlenmiştir. Doktor sayısında kadınlar yüzde 38.4, eczacılar toplamında yüzde 38.4, diş hekimleri arasında da yüzde 40.2 oranını oluşturmaktadır. Türkiye Mimar ve Mühendis Odaları Birliği’ne kayıtlı mühendislerin yüzde 27’si, Türkiye Barolar Birliği’ne kayıtlı avukatların da yüzde 31.9’u kadındır. Yargı alanında da hâkimler açısından yukarıdaki oranlara benzerlikler vardır. Kadın hâkim oranı yüzde 27.2’de kalmaktadır. Cumhuriyet savcılığı görevindeki kadınlarımızın oranı ise kadın milletvekili oranımızın da altındadır: Yüzde 4.3. ??? Türkiye’nin erkek egemen bir toplum olduğunu kabul etmeyi bir türlü kendilerine yediremeyen yöneticilerimizin bu tablo karşısında ne tür bir edebiyat yapacaklarını bugünden başlayarak izleyeceğiz. Acaba ayıplı bir durumda olduğumuzu söyleyen çıkar mı dersiniz? V arı’nda sergilediği C30 Türkiye’de 2007 Mart ayında, 1.6, 2.0, ve T5 benzinli, 1.6D, 2.0D ve 180 beygirlik D5 dizel motorlarıyla satışa sunulacak. Volvo’nun yeni tasarım anlayışını yansıtan ve hakkında en fazla konuşulan yeni modellerinden biri olan yeni Volvo C30 sportif tasarımı, dört koltuğu ve farklı cam bagaj kapağı tasarımıyla farklı bir görüntü çiziyor. Kompakt ve sağlam gövdesi, sportif şasisi ve güçlü motoruyla son derece dinamik sürüş deneyimi sunan C30, hareketli kentsel yaşam biçimine sahip, genç ve dinamik müşteri grubunu hedefliyor. Volvo C30, ön yüzü, açılı farları ve alçak, geniş ızgarasıyla dinamik bir karaktere sahip. Yan dan bakıldığında tezat yaratan malzemelerden üretilmiş, belirgin çamurluklar ve eğimli tavan, yeni C30’a hızlı bir görünüş kazandırıyor. Daralan tavan ve geniş omuz çizgisi sayesinde yaratılan bu etki yan camların özel tasarımıyla daha da arttırılmış. Arka kısımda kuvvetli şekilde yuvarlatılan omuz çizgisi at nalı şeklindeki fren lambaları ve cam bagaj kapağıyla vurgulanıyor. Bagaj kapağının üst kısmındaki spoyler C30’un iki farklı sürümünde sunuluyor. Daha büyük egzoz çıkışlarına sahip, özel olarak tasarlanan gövde kiti, gövde rengine uyumlu veya çift renkli olarak alınabiliyor. Otomobili daha da kişiselleştirmek için gövde kiti alçaltılmış sportif bir şasi ve 18 inçlik jantlarla kombine edilebiliyor. Yeni Volvo C30’da dört erişkin için yer var. Daha çok önde oturanlar için tasarlanmış otomobilde geniş baş ve diz mesafesine sahip iki ön ve iki arka koltuk bulunuyor. Hafifçe ortalanarak yerleştirilen arka koltuklar araç içinde rahatlık hissi verirken aynı zamanda iyi bir ileri görüş alanı sağlıyor. Koltuklar arasındaki geniş mesafe sayesinde ince ve havada asılı gibi duran orta konsol arka camdan rahatça görülebiliyor. Kişisel tercihler için hedef kitlenin zevkine hitap edecek şekilde değiştirilebilen iç tasarım, üç çekici renkte döşeme seçeneği sunuyor. Birinci sınıf ses sistemi sunan Volvo C30’da, gerçek audiofiller Alpine Dolby Pro Logic II Surround’dan dijital 5x130W ICE Güç amplifikatörü ve Danish Dynaudio’dan 10 hoparlör içeren Premium Ses sistemi seçilebiliyor. Sürücünün yan aynadaki kör noktada olan başka bir otomobili tespit etmesini kolaylaştırmak için Volvo C30, BLIS (Blind Spot Information System / Kör Nokta Bilgi Sistemi) ile donatılabiliyor. Opsiyonel olarak sunulan bu sistem, yan aynalar üzerinde yer alan kameraları kullanarak, kör noktada yer alan başka otomobilleri tespit ediyor. Güvenlik konusunda da adına yakışır bir üstünlük sağlıyor Volvo C 30. Sürücünün zamansız bir şekilde birtakım gereksiz bilgilerle rahatsız edilip kritik durumlarda dikkatinin dağılmasını engellemesine yardımcı olan IDIS ise, (Intelligent Driver Information System / Akıllı Sürücü Bilgi Sistemi) Volvo C30’da standart olarak sunuluyor. Elektronik bir bilgilendirme sistemi olan IDIS, sürekli olarak direksiyon hareketi, pedallara uygulanan kuvvet, sinyal lambalarını ve fren gibi işlemleri denetliyor. Lamborghini Doğuş’la Türkiye’de Yeni Peugeot 207’nin rekabeti üst sınıftakilerle olacak gibi görünüyor D oğuş Otomotiv, VW AG çatısı altında yer alan Lamborghini S.p.A. ile Lamborghini markalı ürünlerin Türkiye’de satışı ile ilgili niyet mektubu imzaladı. Bu anlaşmayla VW AG çatısı altında yer alan İtalyan kökenli safkan spor otomobiller üreten marka, Türkiye’de ilk kez resmen temsil edilmeye başlanacak. Distribütörlük anlaşmasının imzalanması sonrası Türkiye pazarına sunulacak Lamborghini markalı modellerin satış ve satış sonrası hizmetleri Doğuş Otomotiv tarafından verilecek. Güçlü kişiliği ön planda lk kez 1929 yılında üretilmeye başlanan 2 serisi Peugeot modellerinin yedinci jenerasyonu olarak sunulan 207, markanın yeni anlayışını yansıtıyor. Tasarım, teknoloji ve güçlü kişilik gibi üç önemli noktayı birleştiren Peugeot 207, yeni bir kuşağın öncüsü. 207, dinamizmi, modernliği, teknolojisi, güvenlik seviyesi ve yüksek kalitesi ile B segmenti içerisinde yeni “referans araç” olma iddiasında. 207, Peugeot marka değerleriyle bütünleşmiş ve bu değerleri en iyi şekilde temsil etmek için hazırlanmış, serinin en yeni üyesi olacak. Üç kapılı ve beş kapılı gövde sürümleri bulunan 207, popüler model 206 ile 307 arasında konumlandırılıyor. Fransız üreticinin son dönem modeli olan 207, bazı unsurlarıyla 206’ya benzetilse de, tamamen farklı ve daha geniş bir otomobil. Daha şişkin duran bir tasarıma sahip 207’de dinamik çizgiler hâkim. 206’ya göre 200 mm daha uzun, 65 mm daha geniş olan araç, böylelikle sınıfına göre geniş bir iç mekân sunuyor. Otomobilin ön kısmındaki tasarım, 207’nin kişiliğini yansıtmada oldukça önemli bir rol oynuyor. Markanın yeni görsel kimliğine uygun biçimde, alçaltılmış geniş ve dinamik ön panel, geniş hava girişiyle dikkat çekiyor. Arka kısmın tasarımı, belirgin yuvarlak hatları ile aracın genişliğini vurguluyor. 207’nin iç mekânında özellikle plastik kalitesin İ Yeni Mitsubishi L200’e bir ödül daha M itsubishi’nin Avrupalı pickup yaklaşımını yansıtan Yeni Mitsubishi L200, İngiltere’nin saygın ticari araç dergisi “What Van?” tarafından 2006 yılı “En iyi Pickup” ödülüne layık görüldü. Mitsubishi, İngiltere’de pickup kategorisinde 12 yıl içinde 8’inci kez ödülü alırken, Yeni L200 4x4, dünyada piyasaya sunulduğundan beri dördüncü ödülünü kazandı. Yeni L200 daha önce; Pro fessional Van & Light Truck Magazine ödül töreninde “2006 Yılının En İyi Ticari Aracı” ile “Commercial Fleet World Honours” ödüllerini almıştı. Çek Cumhuriyeti’nin en prestijli yayınlarından olan 4x4 Automagazin dergisi tarafından da “2006 Yılının En İyi Pickup”ı seçilmişti. deki artış dikkat çekiyor. Orta bölümde, bilgi ekranı ve havalandırma ızgaraları, onun altındaysa klima ve müzik sistemi yerini almış. Küçük eşyalar için klima ile müzik sistemi arasına da bir göz konulması, gerçekten işlevselliği artırmış. Bir kart tutucu bile var. KGS ya da park biletini tutabilecek nitelikte. Havalandırma ızgaralarının şekliyse, ayrı bir hava vermiş. Kapı içi kaplamaları, biraz şişkin ve daha modern şekillendirilmiş. Otomobilde, genellikle daha üst sınıf araçlarda görmeye alışkın olduğumuz ön koltuklar, kullanımlarını son derece kolaylaştıran çok kademeli ayar özelliğine sahip. Arka koltukların tasarımı ise konfor ve destek sunuyor. Biz, 207’nin 1.6 lt 90 beygirlik HDi dizel motorlu sürümünü test ettik. İyi seçilmiş vites oranlarıyla, sınıf ortalamalarında bir performans sergileyen motor, alt devirlerde cansız gibi görünse de, üst devirlerde kendini bulmaya başlıyor. Fabrika verilerine göre karma kullanımda 4.5 litre gibi yakıt tüketen araç, kullandığımız süre boyunca ortalamayı 5.5 litre civarın da tuttu. Sürüş kalitesi oldukça yüksek olan araç özellikle dururken kolay çevrilebilen elektrik destekli bir direksiyona sahip. Bu, özellikle de bayan sürücülerin pek hoşuna gidecek cinsten. Güç gerektirmiyor ancak hız arttıkça sertleşiyor. Bunun dışında araç, biraz sert bir süspansiyona sahip. Bu sertlik, virajlarda aracın yol tutuşunu da olumlu etkiliyor. Çok zorlamadıkça, izini kaybetmiyor. Peugeot 207’nin frenleri ise, gayet başarılı, özellikle sert frenlemede duruş mesafesi oldukça iyi. Motor sesi dışında, aracın içinde rahatsız edici bir sese de rastlamadık Euro NCAP’in son gerçekleştirdiği çarpışma testinden 5 yıldız alan 207, tüm modellerinde tekerleklerin kilitlenmesini engelleyen ABS sistemi ile her bir tekerleğe maksimum fren kuvvetini aktararak tüm frenleme potansiyelinin kullanılmasına olanak sağlayan elektronik fren kuvveti dağıtımı (EBD) sunuyor. Acil fren yardımı (EBA) sistemi de diğer teknolojik özellikler arasında. 207’de 6 adet hava yastığı standart olarak sunuluyor. oerinc?cumhuriyet.com.tr GM’ye ‘Ulusal İş Saygınlığı’ onuru G eneral Motors CIS, Rus İş Akademisi tarafından verilen Ulusal İş Saygınlığı Ödülü’nü kazandı. Ödül, 28 Kasım 2006 tarihinde Devlet Akademisi “Bolşoy Tiyatrosu”nda düzenlenen 10. resmi ödül verme töreninde Rusya ve BDT (Birleşik Devletler Topluluğu) ülkelerindeki faali yetlerden sorumlu İcra Direktörü Warren P. Browne’a verildi. 1955 yılında verilmeye başlanan “Darin” ödülü, iş saygınlığı alanında verilen ulusal bir ödül. Ödül, faaliyet alanlarına bakılmaksızın olağan saygınlıkları ile ülkenin, bölgenin veya şehrin sosyal ve ekonomik yaşamına belirgin bir katkıda bulunmuş olan sosyal eğilimli Rus ve yabancı işadamlarına, girişimcilere, resmi veya sosyal kişilikleri ödüllendirmek amacıyla bireysel olarak ya da şirket bazında veriliyor. ençleri çevre sorunları üzerine düşünmeye davet eden “Volvo Adventure Çevre Projesi Yarışması”na başvurular başladı. Türkiye’nin her yerindeki okullardan 1017 yaş arasındaki öğrencilerin takım kurup, proje oluşturarak katıldığı yarışmaya, www.volvoadventure.org sitesinden kayıt yapılabiliyor. Son başvuru tarihi, 31 Ocak 2007 olan yarışmada kazanan okul ve proje, Mayıs ayında İsveç’in Göteborg kentinde düzenlenecek uluslararası büyük final Volvo, temiz bir çevre için gençleri rekabete çağrıyor G de Türkiye’yi temsil edecek. Türkiye’nin dördüncü kez katılacağı yarışmada Uluslararası Volvo Jürisi tarafından belirlenecek Türkiye’deki ilk 3 proje, 2007 Mart ayında İstanbul’da düzenlenecek Türkiye finalinde ödül alacak. Ardından Türkiye birincisi, diğer ülke birincileriyle birlikte Mayıs ayında İsveç’in Göteborg kentinde düzenlenecek uluslararası finalde projelerini yarıştıracak. Yarışmada geçen yıl Koç Lisesi dünya birinciliğini kazanmıştı. Roomster Scout 2007’de tüketiciyle buluşacak S koda, dünyada olduğu kadar Türkiye’de de büyük ilgi gören Roomster’ın yeni modeli “Roomster Scout”u dünyaya tanıtıyor. Octavia Scout’tan sonra Scout ailesinin ikinci üyesi olan ve farklı offroad unsurları içeren kompakt MPV sınıfındaki yeni otomobili Roomster Scout hayatı kolaylaştırmak için tasarlanmış. Daha büyük ölçülere sahip olan Roomster Scout, Roomster’dan 14 mm daha uzun, 11 mm daha geniş ve 43 mm daha yüksek. 4 silindirli 1.4 16V 85 hp ve 4 silindirli 1.6 16V 105 hp gücünde benzinli motor seçenekleri bulunan Roomster Scout’un ayrıca 3 silindirli 1.4 TDI PD 80 hp ve 4 silindirli 1.9 TDI PD 105 hp dizel motor seçenekleri de sunuluyor. Bütün motor seçenekleri 5 vitesli manuel şanzımana sahipken, 1.6 16V 105 hp versiyonunda 6 vitesli Tiptronic şanzıman seçeneği bulunuyor. Roomster Scout’un 2007 Mart’ta piyasaya sunulması planlanıyor. Değerli Sürücüler, İki kıtayı birleştiren ve yedi tepe üzerine kurulu olan güzel İstanbulumuz, gerek jeolojik yapısı, gerek tarihi mimari özelliği, gerekse göçler nedeni ile oluşan imarsız yapılaşmalar sonucunda dar sokakları olan bir metropol haline gelmiştir. Bütün bunların yanında her gün trafiğe çıkan 600 adet aracı da düşünecek olursak çözümü çok güç bir “trafik sorunu” ile karşı karşıyayız. Bu tarihi kentin günümüz yaşam tarzına cevap verebilmesi için İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından başlatılan çeşitli çalışmalarla ileriye yönelik olarak bu trafik yoğunluğunun hafifletilmesi planlanmaktadır. Zaman alacak olan bu çalışmalar sırasında araçlarınız, yoğun trafik içerisinde seyrederken yükselen ısısı soğutma sistemine ve blok içinde yoğunlaşan suyun buharlaşmasına sebebiyet vererek su eksilmesine neden olmaktadır. Bu ağır seyir, fan motorlarınızın da sık olarak devreye girmesini sağlarken motorunuz da bu zorluklar altında gereksiz yere yıpranmaktadır. Devamlı durmak ve hareket etmek aracınızın debriyaj şanzıman sistemini olumsuz etkilemektedir. Her an durma ihtiyacı hissedeceğiniz koşullarda ise fren balata ve diskleriniz de normalinden daha fazla yıpranarak tükenmektedir. Fazla ısınan motor ve sıkça kullanılan gaz verme, hareketsel pozisyonlar yakıt tüketimini de arttırmaktadır. Önünüzde seyreden aracın egzozundan çıkan zehirli gaz sizi etkilediği gibi aracınızın çekişi ve performansı da düşmektedir. Asıl sorun hareketsizliktir. Araçlar da insan vücudunun birtakım özelliklerine sahiptir. Tempo insan için ne kadar gerekli ise güç oranı da bir araç için o denli önemlidir. Sağlıklı bir araca binmek bu belirttiğim faktörleri göz önüne alarak olur. İstanbul’da başlatılan bu çalışmalar sırasında gerek trafiğe çıkan araç sayısını azaltmak ve gerekse aracınızı fazla yormamak için “tek araç, çok yolcu” sistemini tercih ediniz. Mümkünse toplu taşıma araçlarını kullanarak hem trafiğe daha az araç çıkmasına, hem de aracınızın daha sağlıklı kalmasına yardımcı olabilirsiniz. “Gerekeni yapmak, toplumsal vazifemizdir.” Sevgilerimle... CUMHURİYET 07 K