Katalog

9 KASIM 2006 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER Ermenilerin talebine ret ? PARİS (AA) Paris İstinaf Mahkemesi, Fransa’daki Ermenilerin,Türkiye’nin Paris Başkonsolosu Aydın Sezgin aleyhine açtığı davayı reddetti. İstinaf mahkemesi dün aldığı kararda, daha önce 17. asliye ve hukuk mahkemesinin söz konusu davayla ilgili aldığı kararı teyit etti. Duruşma sonrası Anadolu Ajansı’na açıklama yapan Aydın Sezgin’in Fransız avukatı Michel Jeol, kararı memnuniyetle karşıladığını belirterek istinaf mahkemesinin 11. dairesinin daha önce 17. asliye hukuk mahkemesi tarafından davanın reddedilmesi yolunda aldığı kararı teyit ettiğini söyledi. dishab?cumhuriyet.com.tr 11 AB Komisyonu, Türkiye’nin limanlarını açmaması konusundaki kararı aralıktaki doruğa bıraktı AB askıya almayı erteledi ELÇİN POYRAZLAR ‘Saddam bu yıl asılır’ ? LONDRA (AA) Irak Başbakanı Nuri el Maliki, Irak’ın devrik lideri Saddam Hüseyin’in “Duceyl Davası’’nda aldığı ölüm cezasının yıl sonundan önce infaz edilmesini beklediğini söyledi. El Maliki, BBC’ye verdiği demeçte, “Mahkemenin kararını bekliyorduk. Temyizde de ceza onanırsa hükümetin görevi bunu uygulamaktır. Ben, infazın yıl sonundan önce olmasını bekliyorum” dedi ve bütün dünya ülkelerini karara saygı duymaya çağırdı. Devlet Başkanı Celal Talabani ya da yardımcılarından birinin kararla ilgili belgeleri imzalamayı reddetmesi halinde bile infazın ertelenmeyeceğini belirten El Maliki, ABD ile İngiltere’yi, eski diktatörü devirdikten sonraki dönemi “uygun biçimde planlamamakla” eleştirdi. BRÜKSEL AB, Türkiye’nin Güney Kıbrıs’a limanlarını açmamış olmasından kaynaklanan anlaşmazlığa yönelik tutumunu aralık ayında yapılacak AB doruğu öncesinde belirleyeceğini açıkladı. AB Komisyonu’nun İlerleme Raporu’yla birlikte yayımladığı Strateji Belgesi’nde şimdilik “askıya alma” önerisi getirilmemesine karşın Türkiye’nin yıl sonuna kadar ek protokole yönelik yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumunda müzakere sürecinin bütününün bundan etkileneceği uyarısı yer aldı. Genişleme Komiseri Olli Rehn ise “bir öneride bulunmak için iyi bir zaman olmadığına” dikkat çekerek “Porselen mağazasına girmiş bir fil gibi davranmak istemiyoruz” şeklinde konuştu. AB’nin genişleme stratejisinin belirlendiği ve aday ülkelere yönelik önerilerin yer aldığı 53 sayfalık Strateji Belgesi’nde Türkiye’ye yönelik paragrafta şu ifadelere yer verildi: “AB Komisyonu ve üye ülkelerin 21 Eylül 2005 tarihinde yaptığı deklarasyonda belirtildiği gibi AB, Türkiye’den An trateji Belgesi’nde şimdilik “askıya alma” önerisi getirilmemesine karşın Türkiye’nin yıl sonuna kadar ek protokole yönelik yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumunda müzakere sürecinin bütününün bundan etkileneceği uyarısı yer aldı. Genişleme Komiseri Olli Rehn “bir öneride bulunmak için iyi bir zaman olmadığını” söyledi. kara Anlaşması ek protokolünü ayrımcılık yapmaksızın bütünüyle uygulamasını, ulaşım yollarına yönelik kısıtlamalar dahil olmak üzere malların serbest dolaşımına yönelik tüm engelleri kaldırmasını bekler. Yükümlülüklerini tam olarak yerine getirme konusunda başarısızlığa uğraması durumunda müzakerelerin gelişimi, bütün olarak bundan etkilenecektir. Komisyon, eğer Türkiye yükümlülüklerini yerine getirmemiş olursa, aralık ayındaki AB Konseyi öncesinde gerekli önerilerini yapacaktır. Katılım Ortaklığı Belgesi’nde söz edildiği üzere Türkiye’nin tüm AB üye ülkeleriyle ikili ilişkilerini ‘normalleştirmesi’ yönünde somut adımlar atması gereklidir.” Strateji Belgesi’nde ayrıca 9. reform paketinde yer alan bazı yasaların kabul edildiğine işaret edilerek Türkiye’nin reform sürecinde ilerleme kaydettiği belirtildi. de konuştu. Trenin raydan çıkmamasının esas olduğunu belirten Rehn, “En azından Türkiye’ye yönelik Geceyarısı Ekspresi benzetmesi artık kullanılmıyor” dedi. Kıbrıs anlaşmazlığına değinen Genişleme Komiseri Türkiye’nin protokolden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumunda tüm müzakere sürecinin bundan etkileneceğini vurguladı. S ‘Şark Ekspresi benzetmesi’ AB Komisyonu Genişleme Komiseri Olli Rehn, İlerleme Raporu’nun yayımlanmasının ardından yaptığı basın toplantısında Türkiye ve Sırbistan’ın müzakere süreçlerinde ciddi siyasi zorluklar yaşandığına işaret etti. Katılım sürecinde “hızdan” çok “kalitenin” önemli olduğunu söyleyen Rehn, “AB katılımı hızlı bir trenden çok yavaş giden ama yolcuların güvenliğini sağlayan bir Şark Ekspresi’dir” şeklin dedi. Fin önerisinin Kıbrıs anlaşmazlığında son bir fırsat olduğunu söyleyen Rehn, “Komisyon eğer Türkiye yükümlülüklerini yerine getirmezse AB doruğu öncesi ilgili önerilerini yapacak” dedi. Finlandiya’nın çabalarına destek vermek amacıyla bu noktada Türkiye’nin Güney Kıbrıs’a limanlarını açmamış olması konusunda herhangi bir öneri getirmediklerini ileten Rehn, “Porselen mağazasındaki fil gibi davranamayız” dedi. Rehn, Kıbrıs sorununun çözümünün Güneydoğu Akdeniz’de olumlu siyasi bir hava yaratacağına inandığını sözlerine ekledi. Rehn, B planı bulmaktansa A planına odaklanmayı tercih ettiğini ifade etti. ‘301 Ankara kriteri olmalı’ İfade özgürlüğü konusunda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın sivil toplumla görüşülmesi yönündeki açıklamalarını memnuniyetle karşıladığını söyleyen Rehn, TCY’nin 301. maddesinin değişmesinin gerektiğini anımsattı. Rehn bu maddenin değiştirilmesinin Türk halkı için önemli olduğunu söyleyerek “301 Kopenhag kriteri değil Ankara kriteri olmalı” dedi. Rehn, bu konuda son iki yıldır çağrı yaptığını belirterek 301 maddesinin 9. reform paketi içinde yer alması gerektiğini de ifade etti. ‘Fin önerisi son şans’ Komisyonun dönem başkanı Finlandiya’nın önerilerine tam destek verdiğini söyleyen Rehn, ayrıca “AB üye ülkelerine ve Türkiye’ye tüm enerjilerini bu tıkanmayı çözmek için harcamaları çağrısında bulunuyorum” Raporda Türkiye’nin ek protokolü uygulaması ‘yasal zorunluluk’ olarak tanımlandı Ortega’ya tebrik ? MANAGUA (AA) Küba ve Venezüella liderleri, Nikaragua’da yapılan devlet başkanlığı seçimini kazandığı kesinleşen eski Marksist lider Daniel Ortega’yı kutladı. Seçim komisyonu yetkilileri, oyların yüzde 38’ini alan 60 yaşındaki Ortega’nın, en yakın rakibi muhafazakâr Eduardo Montealegre’den yüzde 9 daha fazla oy alarak seçimi kazandığını duyurdu. ABD hükümetinin desteklediği Motealegre seçimde yenilgiyi kabul ettiğini ilan etti. Nikaragua’da 1979 yılında yaptığı Sandinist halk ayaklanmasıyla diktatör Anastasio Somoza’yı devirerek iktidara gelen Ortega, Marksist Nikaragua hükümeti ile ABD destekli Kontralar arasında süren iç savaşta yıldırılan Nikaragua halkının oylarıyla 16 yıl önce seçimle devlet başkanlığından indirilmişti. Ortega’nın zaferinin ilan edilmesinden sonra Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada, ABD’nin seçimle işbaşına gelen Ortega’yı desteklediği bildirildi. Küba ve Venezüella liderleri de Ortega’ya destek verdi. Kıbrıs vurgusu güçlendirildi BRÜKSEL (Cumhuriyet) AB Komisyonu’nun yayımladığı Türkiye’ye yönelik İlerleme Raporu’nda Kıbrıs vurgusunun güçlendiği gözlendi. Raporun son halinde “Bölgesel konular ve uluslararası yükümlülükler” başlığı altında Kıbrıs konusunda Türkiye’ye yönelik eleştirilerde daha net ifadeler kullanıldı. Entegrasyon kapasitesi Strateji Belgesi’nde hazmetme kapasitesine yönelik “entegrasyon kapasitesi” şeklinde yeni bir kavram getirildi. AB’nin yeni üyeleri entegre etme stratejisinin belirlendiği bu bölümde Türkiye’nin üyeliğine yönelik ifadeler yer aldı. Komisyon’un 2004 yılında yayımladığı etki raporuna atıf yapılarak Türkiye’nin AB katılımının tarım, uyum politikaları, enerji, göç, dış sınırlar ve dış politika konularında zorlukları beraberinde getireceği ifade edildi. Belgenin bundan önceki metninde yer alan “Avrupa Birliği sabit coğrafi sınırlardansa değerleriyle tanımlanır” ifadeleri Fransa’nın itirazları sonucu “AB ilk ve en başta değerleriyle tanımlanır” şeklinde değiştirildi. Buna karşılık AB Antlaşması’nın 49. maddesine atıf yapılarak “Avrupalı bir devlet 6. maddenin ilkeleri çerçevesinde Birliğe üye olabilir” dendi. Belgede ayrıca AB’nin işlevsel olabilmesine yönelik olarak AB vatandaşlarının çıkarlarının gözetilmesine işaret edildi. Yasal zorunluluk Türkiye’nin Güney Kıbrıs’a hava ve deniz limanlarını açmayı reddettiğinin vurgulandığı belgede Türkiye’nin ek protokole yönelik yükümlülüklerinin “yasal zorunluluk” olduğunun altı çizildi. Yasal sözcüğünün eklendiği bölümde “AB temsilcileri Türk hükümetine protokolün uygulanmasının yasal bir zorunluluk olduğunu ve bunun Kıbrıslı Türklerin durumuyla ilişkilendirilmemesi gerektiğini defalarca anımsattılar” ifadeleri bulunuyor. Rapora ayrıca Türkiye’nin, ek protokolü “Temmuz 2005’te imzalayarak müzakerelere başlayabil diğine” yönelik ifadeler de eklendi. Güney Kıbrıs’la ilişkilerin normalleştirilmesine yönelik ifadeler aynı bölümde üç ayrı paragrafta yinelenirken AB’nin 21 Eylül 2005 tarihli deklarasyonuna atıf yapıldı. Kıbrıs bölümünde ayrıca Türkiye, Güney Kıbrıs’ın uluslararası kuruluşlara üyeliğini engellemesi nedeniyle eleştirildi. TSK’nin ülkede siyasi etkinliğini sürdürdüğünün öne sürüldüğü belgede ordudaki yüksek rütbeli komutanların iç ve dış meselelerde görüş bildirmesi eleştiriliyor. Şemdinli olaylarına yönelik yargı sürecine ordunun müdahale ettiği imasının yer aldığı belgede yargının bağımsızlığı konusunda hâlâ sorunlar yaşandığı ifade ediliyor. TCY’nin 301. maddesine yönelik ciddi sorunların yaşandığına dikkat çekilen belgede Türkiye’de ifade özgürlüğünün mevcut yasalarla Avrupa standartlarına ulaşmadığı öne sürülüyor. Raporda gayrimüslim toplulukların tüzelkişiliklerine, mülkiyet haklarına, din adamı yetiştirmelerine yönelik büyük sorunlar oldu BARROSO: DİPLOMASİYE ŞANS VERDİK İlerleme Raporu’nu değerlendiren AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, ‘‘Kıbrıs konusunda çözüme ulaşmak için diplomasiye bir şans verdik” dedi. Avrupa'nın ‘‘istikrarlı, demokratik, refah seviyesini artıran, komşularıyla barış içinde yaşayan, modernleşme yolunda ve Avrupa değerlerini benimseyen bir Türkiye'ye ihtiyaç” duyduğunu belirten Barroso, Türkiye'nin reform sürecine devam etmesi ve yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirmesi gerektiğini belirtti. (AFP) ğu , iki milyon kadar Romanın da ayrımcılığa maruz kaldıkları ifade ediliyor. Türkiye’nin Ermenistan sınırını açmasının önemine dikkat çekiliyor. Mr. Öcalan yerine Abdullah Öcalan Güneydoğu’da “normale dönmenin” yerel yetkililerle diyalog yoluyla sağla nacağının belirtildiği belgede Kürt nüfusun temel hak ve özgürlüklerden yararlanabilmesi için somut bir stratejinin geliştirilmesi isteniyor. Raporda Türk tarafının itirazları sonucu Mr. Öcalan (Bay Öcalan) ifadesinin “Abdullah Öcalan” ile değiştirildiği gözlendi. Raporda ayrıca ülkede yolsuzluğun yaygın olduğu ifade ediliyor. TÜRKİYE İŞÇİ SINIFI VEFATTEŞEKKÜR Merhum Suat Şakir Kabaağaç, merhume Remzet Kabaağaç’ın torunları; merhum Cem Kabaağaç, Suna Selen’in oğulları; Güner Özkul, Sinan Sümer’in kardeşleri; Oya Soner, Tarık Kabaağaç’ın yeğenleri; Deniz Axell’in babası AZINLIKLAR VE VAKIFLARA İLİŞKİN LOZAN VURGUSU YAPILACAK KARAOĞLAN’I UNUTMAYACAK Yaşamı boyunca örnek bir insan, kararlı, dürüst, ilkeli bir sosyal demokrat, Türkiye emekçilerinin sadık dostu ve halkımızın yetiştirdiği en büyük devlet adamlarından biri olan Ankara’dan sitem mektubu MAHMUT GÜRER BÜLENT ECEVİT’İ kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyor, anısı önünde saygıyla eğiliyoruz. SUAT SİMKURT KABAAĞAÇ (DERYA) 6.10.2006 günü vefat etmiş, 7.10.2006 günü Side Mezarlığı’nda toprağa verilmiştir. Işıklar içinde yatsın. Side Belediye Başkanı Sayın Osman Delikulak’a, Sayın Hasan Şen’e, Antalya Devlet Hastanesi’ne, Sosyal Hizmetler Uzmanı Sayın Mustafa Tonga’ya ve Derya’nın Side’deki tüm çocukluk arkadaşlarına en içten teşekkürlerimi sunarım. ANNESİ TC ZEYTİNBURNU 1. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ TAVZİH İLANI Sayı: 2006/607 Tal. 08.12.2006 ve 18.12.2006 günlerinde açık artırması yapılacak Veliefendi Mah. 74. Sokak’ta kain pafta no. 399/2 olması gerekirken Sehven 399/1 pafta olarak ilan edilmiştir. Tavzih olunur. (Basın: Tashih) RESSAM ANKARA Ankara, İlerleme Raporu'nun bazı bölümlerine AB’ye yazacağı mektup ile itiraz edecek. Ankara mektupta, AB'nin azınlıklar ve eğitim konularında Lozan Antlaşması'nı yanlış yorumladığı, Kürtçe kursların devlet tarafından değil talep yetersizliğinden kapatıldığı, Vakıflar Yasası'nın ise eğitimle hiçbir ilgisi bulunmadığını dile getirecek. Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgilere göre, Ankara İlerleme Raporu üzerinde yaptığı ilk incelemelerin ardından, AB'ye raporda doğru bulmadığı hususları yazılı olarak bildirecek. Kasım ayı içerisinde komisyona ulaştırılması beklenen mektupta şunlar yer alacak: Dini özgürlükler: Raporda ‘‘Türkiye'de azınlık haklarının yetersiz olduğuna” vurgu yapılıyor. Ancak Türkiye Lozan'da azınlık ol Erdoğan, sayfa sayısı ve Öcalan ifadesinden memnun OLEYİS OTEL LOKANTA VE EĞLENCE YERLERİ İŞÇİLERİ SENDİKASI ‘Hem iyi, hem kötü’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, İlerleme Raporu'nun ‘‘hem iyi hem kötü'' tarafları bulunduğunu belirtti. Erdoğan, iyi taraflar arasında Abdullah Öcalan’dan bahsedilirken ‘‘bay'' ve ‘‘sayın'' unvanlarının kaldırılmasınını göstererek “Bu, terör örgütüne bakıştaki hassasiyeti ortaya koyuyor” dedi. İlerleme Raporu'na ilk değerlendirme, Başbakanlık Basın Merkezinden yapılan açıklama ile geldi. Açıklamada, hükümetin reform sürecine bağlılığına teyit edildiğine ve birçok alanda mevcut yasal mevzuatın genel olarak AB ile uyumlu olduğuna, ancak uygulamada sorunlar çıkabileceğine dikkat çekildiği belirtildi. Uluslararası Yatırımcılar Derneği'nin resepsiyonundan ayrılırken değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, diğer raporlara oranla açıklanan raporun sayfa sayısının azaldığına dikkat çekti. Erdoğan, sorular üzerine Türkiye'nin KKTC'ye yönelik izolasyonların kalkmaması durumunda liman ve havaalanlarını açmayacağını yineledi. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül de raporun doğası gereği ‘‘yapılması gerekenlerin ve eksikliklerin” vurgulandığına dikkat çekti. AB sürecinin güçlü biçimde devam edeceğini belirten Gül, ‘‘Katılmadığımız yerler var. Fin Dönem Başkanlığı'nın Kıbrıs çalışmalarını destekliyoruz. Türkiye’nin yapıcı tavrı sürecek” dedi. Ankara, İlerleme Raporu'nu önceki yıllara oranla daha olumlu buldu.Diplomatik kaynaklar, müzakerelerin dondurulması ya da askıya alınmasının zor olduğunu belirtirken bazı başlıklarda rezerv uygulanmasına ise Türkiye'nin hazırlıklı olduğunu söylediler. MERKEZ YÖNETİM KURULU ANTALYA 6. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS 2006/160 Davacı MALİYE HAZİNESİ vekili AV. MELİKE GÜLTEKİNLER tarafından davalı SENEM DENİZ aleyhine açılan TAPU İPTAL ve TESCİL davasında verilen ara kararı gereğince, Dava konusu Antalya Merkez Kütükçü Mahallesi 9289 ada, 7 parsel sayılı taşınmazın davalı SENEM DENİZ’e ait olduğunu, oysa dava konusu taşınmazın 1946 yılında 3116 sayılı Orman Kanunu’na göre yapılan orman tahdidinde Devlet ormanı sınırları içinde kaldığını ve kesinleştiğini davalıya ait tapunun iptali ile davacı Maliye Hazinesi adına tapuya tesciline ve dava konusu taşınmazın devrinin ve satışının önlenmesi için tapu kaydına ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiş, Davah Yusuf kızı SENEM DENİZ, Yeşiltepe mah. R.Kaplan cad. No.4 ANTALYA adresinde ikametgah eden Davalı adına çıkarılan davetiyelerin bila ikmal iade edildiği, yapılan Savcılık araştırmasında da adresi tespit edilemediğinden mahkeme ilanen tebliğine karar verilmiş olup, Adı geçen davalının duruşmanın bırakıldığı 29.11.2006 günü saat 09.30 da bizzat mahkememizde hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, aksi takdirde davanın yokluğunda karar verileceği, Dava dilekçesi yerine kaim olmak üzere HUMK’un 213 .ve 377. maddeleri gereğince ilanen tebliğ olunur. 19.10.2006 (Basın: 54289) SAYI 2005/160 Davacı Veysel Göksün vekili Av. Ayhan Özbek tarafından davalılar Mehmet Karaca, Mehmet İlker Güler ve Başak Sigorta A.Ş. aleyhine açılan tazminat davasının yapılan yargılamasında verilen ara kararı gereğince; Antalya Şirinyalı Mahallesi Özgürlük Bulvarı Altınevler Güney Sitesi F Blok D:6 adreslerinde davalı MEHMET İLKER GÜLER’e tebligat yapılamadığından adresinin tespiti de mümkün olmadığından davalının HUMK’un 213 ve 377 mad. gereğince duruşma günü olan 13.12.2006 günü saat 10.45’te mahkeme salonunda hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, hazır bulunmadığı ve kendisini bir vekille temsil ettirmediği takdirde dava dilekçesinin kendisine tebliğ edilmiş sayılarak yargılamaya yokluğunda devam olunacağı ve sonuçlandırılacağı İLANEN tebliğ olunur. 16.10.2006 (Basın: 54279) ANTALYA ASLİYE 1.HUKUK MAHKEMESİ Pasaportumu, kredi kartlarımı, nüfus cüzdanımı ve İsveç nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. EMİNE YILMAZ Pasaportumu, nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. EVRA YILMAZ dukları açıkça ifade edilen, ‘‘Ermeni, Rum ve Yahudilere'' tüm haklarını tanımaktadır. Eğitim hakkı: Raporda, Vakıflar Yasası'nın eğitim hakkı ile bağdaştırıldığı görülüyor. Eğitimin nasıl düzenleneceğine ilişkin ifadeler de Lozan'da açıkça yer almaktadır. Diyarbakır'daki gözaltılar: Raporda, Diyarbakır'da 700 kişinin gözaltına alındığı vurgulanmakta, ancak neden gözaltına alındığı belirtilmiyor. Bu kişiler, hukuk normları kapsamında serbest bırakılmış ya da yargılanmıştır. Kültürel haklar: Raporda anadilde eğitime ilişkin kursların kapatıldığı belirtilmiştir. Ancak bu kurslar devlet tarafından kapatılmamıştır. Kurslar talep yetersizliği nedeniyle kendiliğinden kapanmıştır. İşkence: Raporda Türkiye'de işkence görenlerin sayısının azaldığı, ancak karakol dışı yerlerde işkence gören bir grubun ortaya çıktığı iddia edilmekte. Bunun saptanabilmesi söz konusu değildir. Siyasi baraj: Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde baraj uygulaması bulunmaktadır. Türkiye'de de seçim barajı yüzde 10'dur. Bu oran Türkiye’nin önemli bir tecrübeye sahip olduğu düşünülürse, birçok deneyim sonrasında ortaya çıkmıştır. Şemdinli olayları: Şemdinli’de yaşanan olaylar bağımsız Türk yargısı tarafından araştırılmış ve gerekenler hakkında yasal işlem başlatılmış, bunların bir kısmı tutuklanmış, olayla ilgili TBMM’de de bir araştırma komisyonu kurulmuştur. Komisyonun Türkiye'deki gelişmeler ve mevcut durumu aktaracağı bir raporda bu olaya bu kadar ayrıntılı yer vermesi anlaşılamamıştır. CUMHURİYET 11 K