Katalog

29 KASIM 2006 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA KÜLTÜR kultur?cumhuriyet.com.tr Flüt sanatçısı Gülşen Tatu ve genç piyanist Emrecan Yavuz, İstanbullu müzikseverlerle buluştu 15 GÜZELİN ARDINDA BERTAN ONARAN Sevin Berk’i yitirdik ir arp sanatçısıydı B Sevin Berk. Hani orkestranın bize bakan yü ‘Sivil Casus’ “Sivil Casus”, genç yazar Kaan Turhan’ın IQ Kültür Sanat Yayıncılık’ın bastığı 736 sayfalık çalışmasının adı; onu Türk okurlarına ilkin Ulusal Kanal’da sevgili Vural Savaş duyurdu pazar akşamları yaptığı söyleşilerin birinde. Adından da anlaşılacağı üzere, Mustafa Yıldırım’ın Sivil Örümceğin Ağında’sının akrabası; Turhan da Yıldırım gibi, doymak bilmez anamalcı ülkelerin, o arada ABD’nin dünyanın iliğini kemiğini yutmak üzere uydurup sabahtan akşama yirmi dört saat ellerindeki bütün yayın araçlarıyla zavallı insanların beyinlerine çaktıkları sivil toplum ve onun örgütleri kandırmacasının çok titiz, ayrıntılı dökümü. Ulusal Kanal’ın hazırlayıp sunduğu çok değerli, önemli Gizlenen Atatürk belgeselinde de sık sık vurgulandığı üzere, anamalcı soygun ve talanın sürebilmesi için, kimi temel kavramların ve onları simgeleyen insanların yıpratılması, gözden düşürülmesi, eritilmesi gerekiyor; bunların başında şimdi ulusal devlet, kamu yararı, planlı yaşama ve kalkınma geliyor elbet; dolayısıyla bu kavramları savunan, simgeleyen insanlar: Mustafa Kemal Atatürk, Fidel Castro, Hugo Chavez, Morales falan. ??? Kaan Turhan, bu önemli çalışmasının daha başında, şu zehirli elma şekerinin, sivil toplumun, kuramcılarından birinin, Hayek’in ağzından tanımını anımsatıyor: “Hür bir toplumda (?), toplumsal hayatın temelleri, bilinçli planlamadan çok, toplumsal gelişmeye bağlı olmalıdır… Dolayısıyla, devletçiliğin en aza indirgendiği sivil toplum anlayışında, toplumsal ya da yeniden dağıtımcı adaletin yetkinlikten uzak olduğu vurgulanmakta ve yürütmenin keyfi yetkilerini en aza çekecek bir anayasal düzende ısrar edilmektedir.” Bu tür lafebeliklerinin hepsinde olduğu gibi, burada da bugün kullanılan bütün terim ve kavramlar karman çorman art arda sıralanmış olsa da, işin özü belli: Aman soyguncuların özgürlüğüne toplum adına kısıtlama, yasak getirmeyin; bırakın yesinler yutsunlar! Onlar yuttukça, siz de televizyonlarda, gazetelerde, uzaktan bakar yalanırsınız! Nitekim başka bir gözbağcı, Prof. Norman Barry, hiç çekinmeden, şöyle diyebiliyor: “Sivil toplumla liberalizm arasında yakın bir ilişki bulunduğu açıkça bellidir; iki öğreti de bireysel özgürlükten, azınlık haklarından ve siyasetten etkilenmeyen bir hukuk dizgesinin korunmasından yanadır.” ??? Kaan Turhan, canımızı yakan her alan ve konuda, özelleştirme, kamu yatırımlarının yağmalanması, bankacılık, çevre, siyanürle altın arama, Hasankeyf gibi tarihsel kalıtların sular altında bırakılması gibi usunuza gelecek her sorunda, uzmanlarına, belgelere dayanarak anımsatmalar yapıyor; çıldırmış sömürücülerin amansız saldırıları ve onların yerli ortakları karşısında güzelim yurdumuzu, canımızı nasıl koruyabileceğimizi düşünüp çözüm bulabilmemiz için hepimize çağrıda bulunuyor. Titreyip kendimize dönebildiğimiz zaman uygulayacağımız örnek içinse, sevgili Atatürk’ün, çorak Ankara’da, şimdi hırsla talan edilen, adını verdiği çiftliği kurarken uyguladığı yöntemi anımsatıyor: “Çiftliğin, insan, bitki ve hayvanlarının gereksineceği suyu karşılamak üzere, üretimliğin elverişli yerlerine birer küçük Van Gölü, Marmara Denizi, Karadeniz oturtmuş.” İnsan kimin için, ne yapmak istediğini biliyorsa, işte böyle en doğal, en gösterişsiz, en kestirme yoldan çözümünü de yaratıyor. Dünyanın bütün öbür soylu halkları gibi, Türk halkı da, Orta Asya’dan dünyanın dört bir yanına düzen, uyum, uygarlık götürmeye başladığı günden beri, bunu eksiksiz biliyordu; yukarıda andığım belgeselde Mustafa Kemal Atatürk’ün, giderini cebinden karşılayarak daha Sıvas’ta çıkarmaya başladığı Ulusal Egemenlik gazetesinde bıkıp usanmadan yinelediği gibi, insanlığın biricik amansız düşmanı anamalcılık ve onun kaçınılmaz türevi buyuruculuktur; bütün ezilenler el ele verip bu mikrobu yok etmedikçe, kimseye rahat, erinç, mutluluk yok! zünün sol arka köşesinde yer alır. En kısa solosuna bile müzikalite katar, özen gösterir... 1941’de İzmir’de doğmuş, ülkemizde ilk kez arp dalından diploma alan sanatçı olarak Ankara Devlet Konservatuvarı’nı bitirmişti. 196073 arasında CSO’da Arp Grup Şefliği yapmış, 1973’ten sonra İstanbul Devlet Senfoni’nin grup şefliğini yürütmüştü. Flüt sanatçısı ve müzik kurumları yöneticisi Mükerrem Berk’in eşi, çellist Murat Berk’in ve kemancı Leyla Berk’in annesiydi. Avrupa’nın birçok ülkesinde, ayrıca Amerika, Japonya ve Brezilya’da festivallere katılmış; 1986’da Lorin Maazel yönetimindeki Dünya Filarmoni Orkestrası’nda çalmıştı. Arp dağarcığının en önemli konçertolarını Türkiye’de ilk kez seslendirmişti. Ve yıllarca öğrenci yetiştirmiş, Ankara Devlet Konservatuvarı’nda ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nda öğretmenlik yapmıştı. Bugün bütün orkestralarımızda yer alan arpçilerin üstünde emeği vardır Sevin Hanım’ın. İstanbul’da son yıllarda hem İDSO’nun hem de Borusan Filarmoni’nin grup şefiydi. Kırk yıldır, önce Ankara, sonra İstanbul konser sahnelerinde, her hafta dinleyicileriyle buluşuyordu. Öldüğünde de öyle oldu: Geçen cumartesi sabahı yine dinleyicisiyle buluştu! Ancak bu kez AKM sahnesinin gözü yaşlı dinleyicileri ve orkestracılarının ortasında sessizce duruyordu. Arpinden yükselen ses, mikrofonla salona verilmişti. Sanatın ölmezliğinin en güzel örneğiydi bu: Kayıttaki müzikte çalgısının sıcacık tellerinden güzel tınılar yükseliyordu, ölümün soğuk ortamını ısıtarak. ÜLŞEN TATU VE EMRECAN YAVUZ Geçen hafta bir yanda çok deneyimli, uluslararası başarılar elde etmiş, solistliği kadar öğretmenliğiyle de parlamış bir sanatçımız flütçü Gülşen Tatu’yu dinledik. Öte yanda henüz öğrenciliğini sürdüren, ama başarı merdivenlerinin tepesine tırmanan, taptaze bir piyanistimiz, on altı yaşındaki Emrecan Yavuz’u dinledik. Gülşen Tatu, Peter Vronsky yönetimindeki İDSO eşliğinde Mozart’ın K. 315 Andante’sini ve Borne’un Carmen Fantezi’sini seslendirdi. Konserin ikinci yarısında ise Sibelius’un 2. Senfonisi yer alıyordu. Program içeriğinde G ki tutarsızlık ve orkestranın hüzünlü günü olması bir yana, Gülşen Tatu bir kez daha ne denli deneyimli bir flütçümüz olduğunu ortaya koydu. Doğru cümlelemesi, doğru tonlaması ve çaldığı yapıtlara kattığı kişilik dikkat çekiciydi. Emrecan Yavuz’u ilk kez 9 yaşındayken Ankara’da Ferhunde Erkin’e altın madalya verildiği törende dinlemiştim. İlk kez halk önünde çalıyordu. Rahmetli Kamuran Gündemir’in son öğrencisi olduğu günlerdi. Sonra İstemihan Talay’ın himayesinde yeniden yürürlüğe sokulan harika çocuklar yasasıyla Almanya’ya gitti. Berlin’deki Carl Philipp Emmanuel Bach Müzik Lisesi’nde eğitim gördü. 2004 ilkbaharında Boğaziçi Üniversitesi Klasik Müzik dizisinin bir konserinde onu ilk kez İstanbul’da dinledik. Geçen hafta Gürer Aykal yönetimindeki Borusan Filarmoni Orkestrası’nın eşliğinde çaldığı konserde artık çocukluktan delikanlılığa evrilmiş, kendisiyle barışık, son derece sevimli ve yetkin bir piyanist olarak çıktı karşıma. Avusturya’da Roland Batik ile çalışıyor, ustalığını ilerletiyor. Teknik zorlukların üstesinden gelmiş, tuşlara rahatça egemen ve kendine o denli güvenli ki SaintSaens’in 2. Piyano Konçertosu’nun son bölümünde uçarcasına bir ivme kazanacak kadar... Her zaman onun temposuna uyum sağlayacak bir Borusan Filarmoni Orkestrası bulamayabilir arkasında, ama bu kez sağlanan birliktelik, Lütfü Kırdar Salonu’ndaki dinleyicinin de büyük övgüsünü kazandı. Zehra Yıldız dokuzuncu ölüm yılında anılıyor Devlet Operası, 12 Aralık 2006 tarihli “Otello” temsilini İstanbul soprano Zehra Yıldız’ın anısına adıyor. Sanatçıyı 1997’de bir beyin kanaması sonucu Heidelberg ve Schwerin operasında oynadığı Salome ve Fidelio temsillerinin ardından yitirmiştik. Otello’daki Desdemona rolü, Zehra’nın ilk kez “prima donna” olarak kendini kanıtlayışıydı. 1989 Mart ayındaki temsilin ardından bütün yazarlar “Türk opera evreni adıyla sanıyla bir yıldız kazandı” şeklinde fikir birliği yapmışlardı. Zehra’nın erken ölümü yalnız opera dünyamızı değil, bütün sanatseverlerimizi yasa boğmuştu. Daha oynayacak çok rolü, söyleyecek çok aryası vardı. Ölümünden sonra eşi tenor Süha Yıldız öncülüğünde bir eğitim ve kültür vakfı kuruldu. Her yıl bir anma gecesiyle Zehra’nın görüntüleri ekrana geliyor. Bu yıl da Desdemona olarak ilk kez ortaya çıkacak filmiyle Zehra, temsil öncesinde yine izleyicileriyle buluşacak. (Başvuru için: 0 212 296 96 94) www.evinilyasoglu.com Resmin virtüözü Duran Karaca yaşamını yitirdi çilerinin yaşamını, GüANKARA (Cumhuney Anadolu doğasının riyet Bürosu) Topkoşulları içinde gerçeklumsal gerçekçi resimçi bir anlatımla sunan ve lerindeki ustalığı nepek çok ödülün sahibi deniyle “resim virtüolan Karaca, son olarak özü” olarak nitelendirilen ressam Duran ARTFORUM Ankara 2. Karaca yaşamını yiPlastik Sanatlar Fuarı tirdi. 2006 Sanatçı Onur Ödülü’nü almıştı. Sanata Yarım asırlık birikiSaygı Derneği Onur mi ile yarattığı eserleÖdülü’ne de değer görinde, renk, biçim ve Duran Karaca, toplumsal kompozisyonu dengeli gerçekçi resimlerindeki ustalığı rülen ve son dönemdeki nedeniyle “resim virtüözü” çalışmalarını geçen mabir biçimde kullanaolarak nitelendirildi. yıs ayında Hacettepe rak, armonik, estetik Üniversitesi’nde sergibir bütün halinde releyen Karaca’nın cenazesi, bugün simlerini oluşturan Duran Karaca Kocatepe Camisi’nde öğle namazıkansere yenik düştü. nın ardından kılınacak cenaze naDoğup büyüdüğü Çukurova yömazı sonrasında Karşıyaka Mezarresinin doğa ve insan kaynağından lığı’nda toprağa verilecek. esinlendiği resimlerinde pamuk iş Piramid Sanat, Çağdaş Sanat Panelleri’ne başlıyor Kültür Servisi Bedri Baykam’ın sahibi olduğu Piramid Sanat, Çağdaş Sanat Panelleri’nin ilkini bugün saat 18.00’de gerçekleştirecek. Can Elgiz, Barbaros Çağa, Bedri Baykam, Tomur Atagök, Dağhan Özil’in konuşmacı olarak katılacağı panelin konusu ‘Bilinçli Koleksiyoncu Kimdir’. Panelde, konuşmacılar ‘Bilinçli koleksiyoncu nelere dikkat eder’, ‘Türkiye’de bu sayı neden bu kadar sınırlı’, ‘Koleksiyonculukta bilgi ve içgüdü ne kadar iç içe geçer’, ‘Koleksiyonculuk da bir nevi sanatçılık mıdır’, ‘Uluslararası ve ulusal bir koleksiyonculuk nasıl beraber sürdürülebilir’ gibi soruların cevaplarını arayacaklar. (0 212 297 31 2015) Bedri Baykam’ın sahibi olduğu Piramid Sanat’ın ilk paneli bu akşam saat 18.00’de yapılacak. sbonaran@hotmail.com Dosya No: 2006/12 İzalei Şüyu. Gaziosmanpaşa Sulh Hukuk Hakimliğinin 17.02.2005 gün ve 2004/398 esas ve 2005/218 sayılı karan ile İstanbul ili Gaziosmanpaşa İlçesi Sarıgöl Mahallesi 128 pafta, 2792 ada,4 parsel sayılı 312 m2 miktarlı arsa ile İstanbul / Gaziosmanpaşa İlçesi Sarıgöl Mahallesi 128 pafta, 2792 ada, 5 parsel sayılı 264 m2 miktarlı taşınmazların üzerindeki binalar, ağaçlarla, ipotekler ve hacizlerle yükümlü olarak açık arttırma yolu ile satılarak ortaklığın giderilmesine elde edilen paranın tarafların payları oranında ödenmesine karar verilmiş olmakla, yine aynı mahkemenin 11.07.2006 gün ve 2006/12 satış sayılı müzekkeresi ile dosya müdürlüğümüze gönderilmiş ve satış işlemlerini yapmak üzere müdürlüğümüzün görevlendirilmesi üzerine işbu satış işlemlerinin yapılmasına karar verilmiştir. Hissedarlar adına kayıtlı bulunan tüm bilgi ve kayıtlarının bulunduğu yukarıda numarası yazılı dosyada bulunan gayrimenkulün satılarak paraya çevrilmesine gayrimenkulün satış öncesi hazırlıklarının yapılmasına, yasalarda belirtilen hususların yerine getirilmesine, satışın yapılmasına, satış yapıldıktan sonra dosyanın ilgili mahkemesine gönderilmesine. 1 İİK.127 MD. GÖRE SATIŞ İLANININ TEBLİĞİ: Adresleri tapuda kayıtlı olmayan (mübrez tapu kaydında belirtilen) alakadarlara gönderilen tebligatların tebliğ imkansızlığı halinde işbu satış ilanı tebliğ yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 2 İİK. 151, 142 MD. GÖRE SIRAYA ŞİKÂYET ve İTİRAZ: Uygulama aykırılığı nedeniyle alacağa mahsuben ihalenin yapılması veya satış bedelinin İİK’nun 138.md. cümlesinde ipotek alacaklısına ödenmesi durumunda, alakadarların satışı takip ederek İİK’nun 142 md. göre şikayet veya itirazları olanın bu hakkını 7 gün içinde kullandıklarına dair dosyamıza derkenar ibraz etmeleri İİK’nun 83, 100, 142, 151, MK: 789, 777 md. göre ayrıca ilanen tebliğ olunur. 3 SATILACAK TAŞINMAZLARIN TAPU KAYDI VE MÜKELLEFİYETLERİ: İstanbul ili Gaziosmanpaşa İlçesi Sarıgöl Mahallesi 128 pafta, 2792 ada, 4 parsel sayılı 312 m2 miktarlı taşınmaz üzerinde; Vakıf şerhi, İstanbul 13. İcra Müdürlüğünün 2003/12563 Es. sayılı dosyasından haciz ve G.O.P. Belediye Başkanlığı lehine bila faizli kanuni derecede ipotek bedeli dosyasında mevcut ipotek vardır. İstanbul ili Gaziosmanpaşa İlçesi Sarıgöl Mahallesi 128 pafta, 2792 ada, 5 parsel sayılı 264 m2 miktarlı taşınmaz üzerinde; Vakıf şerhi, İstanbul 13.İcra Müdürlüğünün 2003/12563 Es. Sayılı dosyasından haciz ve G.O.P. Belediye Başkanlığı lehine bila faizli kanuni derecede ipotek bedeli dosyasında mevcut ipotek vardır. 4 İMAR DURUMU: İstanbul ili Gaziosmanpaşa İlçesi Sarıgöl Mahallesi 128 pafta, 2792 ada, 4 parsel sayılı 312 m2 miktarlı taşınmazı ile İstanbul ili Gaziosmanpaşa İlçesi Sarıgöl Mahallesi 128 pafta, 2792 ada, 5 parsel sayılı 264 m2 miktarlı taşınmazın Ayrık İkiz Nizam 3 katlı ( H:9.50 M.) konut alanında kaldığı Gaziosmanpaşa Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğünün 20.07.2006 günlü cevabi yazısı ile bildirilmiştir. 5 TAŞINMAZLARIN HALİHAZIR DURUMU ve EVSAFI: İstanbul ili Gaziosmanpaşa İlçesi Sarıgöl Mahallesi 128 pafta, 2792 ada, 4 parsel sayılı Dikyol Sokak No: 16 kapı sayılı yer olup üzerindeki binalar ölçülmüş ve nitelikleri incelenmiştir. Satışa konu 128 pafta, 2792 ada 4 parsel tamamı 312 m2 olup, üzerindeki B.A.K. sistemle inşa edilmiş bin bina ve yanında yığma sistemle inşa edilmiş bir bina olduğu anlaşılmıştır. B.A.K. sistemle inşa edilmiş binanın bodrum kat ve zemin kattan ibaret olduğu, çatısının olmayıp teras olarak bırakılmış olduğu, cephesinin sıvalı, badanalı kaplamasız olduğu, bodrum katında bir daire olup kısmi bodrum olduğu, dairenin iki oda, mutfak, banyo ve wc’den ibaret olduğu,sıvalı badanalı marley kaplamalı, doğramalarının ahşap olduğu, pencerelerinde demir korkuluk olduğu inşaat alanının 47 m2 olduğu anlaşılmıştır. Binanın zemin katında bir daire olduğu, üç oda, mutfak , banyo ve wc’den oluştuğu, doğramalarının ahşap olduğu, pencerelerininde demir korkuluk olduğu dışardan girişli yanda bir odası bulunduğu inşaat alanının 90 m2 olduğu anlaşılmıştır. Parselde ana binanın dışında tek katlı bir yığma bina daha olduğu görülmüştür. Bu binanın kısmen konut, kısmen müştemilat olduğu üzerinin kiremit çatılı olduğu doğramalarının ahşap olduğu, sıvalı badanalı olduğu inşaat alanının konut kısmı 30 m2 müştemilatın 9 m2 olduğu anlaşılmıştır. Bahçede parsele isabet eden kısımlarda 2 akasya ve 2 incir ağacı bulunduğu görülmüştür. Satışa konusu ikinci taşınmazın 128 pafta, 2792 ada ve 5 parsel diğer 4 nolu parselin altında olup üzerinde herhangi bir yapı olmayıp 4 akasya, 3 incir, 1 erik, 2 ayva ve 1 şeftali ağacı olduğu çevresinin çitle çevrili olduğu tapudaki toplam alanının 264 m2 olduğu anlaşılmıştır. MUHAMMEN KIYMETİ: 1 İstanbul ili Gaziosmanpaşa İlçesi Sarıgöl Mahallesi 128 pafta, 2792 ada,4 parsel sayılı 312 m2 miktarlı taşınmazın imar durumu, çevre emsal emlak değerleri, işçilik ve malzeme kalitesi yıpranma payları göz önüne alındığında Arsa ve Binanın Toplam Muhammen Bedeli: 282.168.00 YTL’dir. 2 İstanbul ili Gaziosmanpaşa İlçesi Sarıgöl Mahallesi 128 pafta, 2792 ada, 5 parsel sayılı 264 m2 miktarlı taşınmazın imar durumu, çevre emsal emlak değerleri, işçilik ve malzeme kalitesi yıpranma payları göz önüne alındığında Arsa ve Binanın Toplam Muhammen Bedeli : 185.900,00 YTL’dir. SATIŞ ŞARTLARI: 1 İstanbul ili Gaziosmanpaşa İlçesi Sarıgöl Mahallesi 128 pafta, 2792 ada, 4 parsel sayılı 312 m2 miktarlı taşınmazın Birinci satışı; Gaziosmanpaşa 2. İcra Müdürlüğü Kaleminde 15.01.2007 gün ve saat: 09.30 09.40’ta açık artırma suretiyle yapılacaktır. 1 İstanbul ili Gaziosmanpaşa İlçesi Sarıgöl Mahallesi 128 pafta, 2792 ada, 5 parsel sayılı 264 m2 miktarlı taşınmazın Birinci satışı; Gaziosmanpaşa 2. İcra Müdürlüğü Kaleminde 15.01.2007 gün ve saat: 10.00 10.10’da açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Yukarda parsel numaraları yazılı taşınmazların birinci açık arttırma satışlarında tahmin edilen kıymetin % 60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla her iki taşınmazın’da ikinci satışı: 25.01.2007 günü aynı yer ve aynı saatlerde ikinci açık arttırmaya çıkarılacaktır. Bu arttırmada da bu miktar elde edilmemişse gayrimenkuller en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak üzere artırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok arttırana ihale edilecektir. Şu kadar ki arttırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin % 40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka, paraya çevirme ve paylaşma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. • Artırmaya iştirak edeceklerin tahmin edilen kıymetin ve alacağa mahsuben iştirak edeceklerin kendinden önceki sırada bulunan alacaklıların alacağının (Muhammen bedelin %20’siyle sınırlı olarak) %20’si nisbetinde pey akçesi, nakit memleket parası veya bu miktar milli bir bankanın “Şartsız, kesin ve süresiz” teminat mektubu vermeleri lazımdır. Yabancı para kurunda günlük değişimler olması ve 805 sayılı kanunun 1 nci maddesine göre “döviz” teminat olarak kabul edilmez. • Satış peşin para iledir. Alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. İhaleye itiraz vaki olması halinde dahi (alacağına tekabül eden satış bedelini müşteri sıfatıyla ödemekte imtina suretiyle (alacağına) mahsuben ihale yapılmamış olması şartı ile satış bedeli nakden icra veznesine yatırılır. (md. 134/4) Tellaliye resmi, ihale pulu, tapu harç ve masrafları ile Katma Değer Vergisi (150 m2’ye kadar olan net meskenlerde % 1, mesken olmasına rağmen işyeri olarak kullanılmış dairelerde, metruk durumda olan binalarda, tarla, bina, han, otel ve arsalarda %18 olarak KDV müşteriden tahsil edilir.) Tahliye ve teslim giderleri öncelikle müşteri tarafından ödenir. Birikmiş emlak vergisi, cezaları ve ferileri ile tellaliye ve tapu satım harcı satış bedelinden müşteriye iade edilir. • İhaleye iştirak edenlerin icra satış dosyası, tapu kaydı, şartname, ilan ve tebligatları incelemek suretiyle ihaleye katıldığını kabul ettiği, satılacak taşınmazın tapu kaydında varsa: taşınmazın bütünleyici parçalarının (MK.Md.684,862) taşınmazın eklentilerinin (MY.md.686, 862) hukuki semerelerinin (MK.md.879) taşınmazın birleştirilmesi durumunun (MK.md.859), İİK.128 md.göre taşınmaz mükellefiyetlerinin (İntifa hakkı MK.m.794.oturma hakkı MK.m.8323.üst hakkı MK.m.834, kaynak hakkı MK.m.837, İrtifak haklan MK.m838 kaydı hayatla ölünceye kadar bakma akdi B.K.m.507) mükellefiyetleri nazara aldığı kabul edilir. • Uygulamada rehin bedelininin ödenmesinde ve alacağa mahsuben satışta İİK’nun 140,151, 268 md. Emredici hükmüne rağmen sıra cetveli düzenlenmemekte olduğundan; taşınmaz üzerinde haciz, ipotek, satış vaadi vesair hakları olan ilgililerin ihaleyi takip ederek satış tarihinden itibaren yedi gün içinde İİK’nun md.100.151 ve 268,4792 sayılı S.S.Kurumu K.Md. 21,1479 sayılı BağKur K’Yasası md. 17. 3065 sayılı Katma D.V. Kanunun 55, Amme Alacağının Tahsili Hakkındaki Kanunu md.21,MK: 766,789,777/2,796/l, İİK.83/c2, 100,142/1,151 maddelerine göre sıra ve alacağın aslına yönelik şikayet ve itiraz dava haklarını kullanmaları ve icra dosyasına dava açtıklarına dair derkenar ibraz etmeleri gerekir. • İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililer (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını hususiyle faiz ve masraflara dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. • İhaleye katılıp daha sonra bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca satış bedelini yatırması için verilen 10. gün sonundan itibaren temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ve ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. • Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup tebligat pul Masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. • Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başka bilgi almak isteyenlerin 2006/12 İzalei Şüyuu Satış sayılı dosya numarasıyla Müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 16.11.2006 * (İc.İf.K. 126) * (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. (Basın: 58842) GAZİOSMANPAŞA 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ İZALEİ ŞÜYU SATIŞ MEMURLUĞU GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTIRMA İLANI Dosya No: 2005/337 Tal. Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: Bir borçtan dolayı ipotekli olan ve tapu kaydına göre; Gaziantep İli, Nizip İlçesi, Sekili Köyü, Bağyeri mevkiinde kâin, imarın 194 ada, 714 parselini teşkil eden 13.275,91 m2 alanlı, tapu kaydına göre zeytinlik ve arsa nitelikli taşınmazın tamamının satılarak paraya çevrilmesine karar verilmiştir. Satılacak olan taşınmaz her ne kadar tapu kaydında arsa ve zeytinlik olarak görünse de söz konusu parsel üzerinde E24 karayoluna cepheli un fabrikası, trafo binası, idare binası, bekçi odası, akaryakıt istasyonu ve sulama amaçlı havuz olmak üzere 6 ayrı inşaat mevcuttur. Un fabrikası; 6 katlı olup, her katı 320,00 m2 inşaat alanına sahiptir. Diğer katlardan farklı olarak son kat teras kat şeklinde yapılmış olup inşaat alanı 140,00 m2’dir. Taşınmaz betonarme olarak inşa edilmiş olup 10 ila 12 yaşlarındadır. Yapının iç duvarları sıvalı ve plastik boyalı, dış duvarlar sıvalı ve dış cephe boyası ile boyalıdır. Taban karo döşeme, kapılar demir doğrama, pencereler ise PVC’dir. Trafo binası; tek katlı olup, 30 m2 büyüklüğündedir. Betonarme yapının iç ve dış cepheleri sıvalı ve boyalı, kapı ve pencere doğramaları demir, tabanı ise grobetondur. İdare binası; iki katlı olup, her katı 144,00 m2’den oluşmaktadır. Betonarme ve 1012 yaşlarında olan yapının zemin katı; 5 adet büro, merdiven yuvası, mutfak, lavabo ve tuvaletten oluşmaktadır. Normal katta ise 3 adet büro, merdiven yuvası, banyo, lv. ve tuvaletten oluşmaktadır. Birinci katta, iç duvarlar sıvalı ve plastik boyalıdır. İkinci katta ise iç duvarlar sıvalı ve macunlu yağlıboyalıdır. Her iki katta da taban karo döşeli, kapılar ahşap, pencereler PVC’dir. Merdiven yuvası sıvalı olup, yarıya kadar yağlıboya, yarıdan sonra plastik boya ile boyanmış, basımlar mermer döşeme ile döşenmiştir. Banyo, lavabo, tuvalet ve mutfak gibi ıslak kesitlerin taban ve duvarları fayans kaplıdır. Bekçi Binası; tek katlı ve 23 m2 büyüklüğünde olan yığma betonarme olarak yapılmış olan yapı 1012 yaşlarında olup tek katlıdır. İç ve dış duvarları sıvalı ve boyalı olan kulübenin tabanı grobeton, kapı ve pencereleri demir doğramadır. Akaryakıt İstasyonu; tek katlı ve 137,00 m2 inşaat alanı olan ve diğerlerine göre sonradan yapılmış olan 34 yaşlarındaki yapı akaryakıt satış istasyonu olarak kullanılmaktadır. Duvarları briket yığma olarak yapılmış olan taşınmazın tavanı çelik konstüksiyon üzerine galvanizli sac döşenmek suretiyle çatı yapılmıştır. Duvarlar sıvalı ve badana boyalıdır. Kapı ve pencere doğramaları ahşaptır. Yapının ön kısmında sayaçların üzerinde 75 m2’yi kapatan ve bina ile bitişk olan çelik konstrüksiyon kanopi mevcuttur. Son yapı ise sulama amaçlı olarak kullanılan havuz olup 64 m2’dir. Yapı 1012 yaşlarında olup, duvarları 20 cm. kalınlığında betonarme perde olarak yapılmıştır. 2 metre yüksekliğindeki havuz duvarları sıvasızdır. Ayrıca parsel üzerinde 4500,00 m2’lik alan beton saha olarak düzenlenmiş olup etrafı briket duvar ile çevrilmiştir. Taşınmazın bulunduğu parsel kısmen sulu tarım arazisi olup; taşınmazın yaklaşık 5 dekarı üzerinde yaşları 3 ile 10 arasında değişen kayısı, dut, ceviz, zeytin ağaçlarının dikili olduğu, yine taşınmaz üzerinde 810 adet 5060 yaşlarında zeytin ağaçlarının dikili olduğu, geriye kalan kısmının bir bölümünün boş olduğu, üzerinde hiçbir kültür bitkisi yetiştiriciliğinin yapılmadığı, bir kısmının tarla olarak kullanıldığı ve hububat tarımı yapıldığı; killitınlı toprak yapısına sahip, iyi derecede verimli, kısmen sulu, iyi bir toprak derinliğine sahip olduğu, taşlılığı olmadığı, makineli tarıma elverişli olduğu, eğiminin % l2 civarında olduğu ve taşınmazın bulunduğu yer itibarıyla ulaşım durumunun iyi olduğu anlaşılmaktadır. Taşınmazın bulunduğu parsel, tapu kaydında her ne kadar Sekili köyü olarak geçse de halihazırda belde belediyesi olan Sekili Belediyesi sınırları içerisinde, ancak imar planı dışında kalmaktadır. İmar durumuna, tapu kaydına ve sair evsafına ilişkin detaylı bilgileri yukarıda numarası yazılı dosyamızdan temin edilebilecek taşınmazın tamamı 490.060,00YTL (Dört Yüz Doksan Bin Altmış Yeni Türk Lirası) muhammen bedelle satışa çıkarılmıştır. SATIŞ ŞARTLARI: 1Satış 09.01.2007 tarihinde saat 10.30’dan 10.40’a kadar Nizip Belediyesi Mezat Salonu’nda açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen kıymetin % 60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartı ile 19.01.2007 tarihinde aynı yer ve saatte 2. arttırmaya çıkarılacaktır. Bu arttırmada da bu miktar elde edilmemiş ise gayrimenkul en çok arttırana ihale edilecektir. Şu kadar ki arttırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin % 40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2Arttırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin % 20’si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir. Alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. İhale pulu, tapu alım harcı ve masrafları ve KDV alıcıya aittir. Birikmiş vergiler, Tellaliye resmi ve Tapu Satım Harcı satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını hususi ile faiz ve masrafa dahil olan iddialarının dayanağı belgeleri ile 15 gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4 İhaleye katılıp da daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri, teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan, diğer zararlardan ve temerrüt faizinden müteselsilen mesuldürler. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak ve varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görmesi için dairede açık olup, masrafı verildiğinde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin yukarıda numarası yazılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 22.11.2006 (İc.İf.K.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. (*) Tebliğ yapılamayan ilgililere İİK’nin 126 ve 127. mad. göre ilanen tebliğ olunur. (Basın: 58847) NİZİP İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI CUMHURİYET 15 K