Katalog

21 EKİM 2006 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Milli Eğitim Bakanlığı hazırladığı Türkçe ders kitaplarında bir skandala daha imza attı 7 MEB, Dağlarca’yı öldürdü! NİHAN İNAL GEÇMİŞTEN GELECEĞE ORHAN ERİNÇ Yazarımız yıllık izninin bir bölümünü kullandığından yazılarına bir süre ara vermiştir. oerinc?cumhuriyet.com.tr Ortaöğretim kitaplarındaki Cumhuriyet ve Atatürk karşıtı ifadeler dolayısıyla skandallara imza atan Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Türkiye’nin yaşayan en büyük şairlerinden Fazıl Hüsnü Dağlarca’yı da “öldürdü!”. MEB’in lise hazırlık sınıfı öğrencileri için hazırladığı Türkçe ders kitabında, Dağlarca’nın 1914’te doğduğu ve 2004 yılında öldüğü bilgisine yer verildi. CHP, milli eğitimdeki skandallara ilişkin Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik hakkında gensoru vermiş, ancak AKP oylarıyla reddedilmişti. MEB tarafından liselerin hazırlık sınıfında okutulmak üzere hazırlanarak bedava dağıtılan Türkçe ders kitabında ünlü şairlerimizden Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın 2004 yılında öldüğüne yer verilmesi eğitimcileri ve yurttaşları şaşkına çevirdi. MEB Yayınları’ndan çıkan ve İbrahim Bozkurt, Zümrüt Uçar, Seval Özkurt ve Evrim Koçak tarafından hazırlanan Türkçe ders kitabının 9. sayfasında “Şairi Tanıyalım” başlığı ile Dağlarca’ya ilişkin bilgiler yer aldı. Dağlarca’nın doğum tarihi olarak 1914, ölüm tarihinin ise 2004 olarak belirtildiği ders kitabında, Dağlarca şöyle anlatıldı: “Cumhuriyet dönemi şairlerindendir. Öğrenimini Anadolu’nun değişik yerlerinde sürdürmüş, subaylık yaptığı yıllarda Anadolu’yu daha iyi tanıma fırsatı bulmuştur. Genellikle epik, dramatik, lirik, didaktik ve toplumsal anlayışla şiirlerini yazmıştır. Dili sadedir. Eserlerinden bazıları şunlardır: Türk Olmak, Üç Şehitler Destanı, Çocuk ve Allah, Havaya Çizilen Dünya, Karınca...” Yaşamını halen İstanbul’da sürdüren ünlü şairimiz, lise öğrencileri için hazırlanan Türk çe kitabında öldürülmüş oldu. Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS) tarafından Dağlarca’nın 90. yaşını kutlamak için 2004 yılında “30. Yıl ve Dağlarca 90 Yaşında” adlı etkinlik düzenlenmişti. Ünlü şaire 2005 yılında da Vehbi Koç Vakfı tarafından, “Vehbi Koç Ödülü’’ verilmişti. Dağlarca her iki ödül törenine katılmış ve konuya ilişkin haberle de başta gazetemiz olmak üzere ulusal basında yer almıştı. “Türkiye’nin yaşayan en büyük şairinden habersiz bir Milli Eğitim’den ne bek lenebilir” diyen eğitimciler, skandala neden olanlar hakkında derhal soruşturma açılmasını istediler. Milli Eğitim Bakanlığı’nın “100 temel eser’’ adıyla hazırlayarak öğrencilere önerdiği kitapların dinci yayınevleri tarafından hazırlanan nüshalarında Cumhuriyet ve Atatürk karşıtı ifadeler yer almıştı. Bunun üzerine CHP, Milli Eğitim Bakanı Çelik hakkında gensoru önergesi vermiş ancak 10 Ekim’de TBMM’de yapılan görüşmelerde önerge AKP’lilerin oylarıyla reddedilmişti. Ancak Bakan Çelik, geçen hafta tavsiye edilen bazı kitaplardaki ifadeler dolayısıyla bazı bürokratları görevden almak zorunda kalmıştı. Görüşmeler sırasında CHP milletvekilleri kitaplardan örnekler sunmuştu. “Abdülfettan Şahin’’ takma adıyla yazılan kitapta, tekerleme ve mani örneklerinde şunlar yer almıştı: “Ecevit’in kafası/ Cum Sezer’in sopası’’, “Mendilin ipeklisi/tarlanın tezeklisi’’, “Mini mini birler/yaşasın ikiler/tembel üçler/dayak yiyen dörtler.’’ Bazı kitaplarda da ünlü çizgi film ve masal kahramanı Pinokyo da Müslüman olarak gösterilmişti. Ayrıca bazı kitaplarda Atatürk’e ilkokulda iken ‘’kemale erdiği’’ için Kemal adı verildiği ileri sürülmüştü. Eğitimin özelleştirilmesine karşı imza kampanyası EğitimSen’in Türkiye genelinde eğitimin özelleştirilmesine karşı başlattığı, ‘‘Eğitime yeterli bütçe, okuluma ödenek istiyorum’’ adlı kampanya kapsamında Adana’da toplanan 3 bin 600 imza sendika genel merkezine gönderildi. Diğer illerden gelenlerle birleştirilecek imzalar daha sonra oluşturulacak bir grup tarafından TBMM’ye götürülecek. Adana Büyük Postane önünde toplanan eğitimciler adına basın açıklamasını yapan Şube Başkanı Güven Boğa, ‘‘AKP hükümeti özelleştirme uygulamalarından vazgeçmelidir. Çünkü biz parasız eğitim hakkımızdan vazgeçmeyeceğiz’’ dedi. (Fotoğraf: VURAL KÖSE) Milli Eğitim Bakanlığı’nın ortaöğretim 11. sınıf din kültürü ve ahlak bilgisi ders kitabında Kuranıkerim, bilgisayar programına benzetildi PANİK NEDENİYLE 3 YARALI VAR İşte eğitimi yöneten zihniyet! FIRAT KOZOK ANKARA Milli Eğitim Bakanlığı’nın ortaöğretim 11. sınıf din kültürü ve ahlak bilgisi ders kitabında Kuranıkerim, bilgisayar programına benzetilirken, evrendeki fiziksel ve biyolojik yasalar kadere bağlanıyor. EğitimSen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer, bakanlığın kitaplarda gerekli düzeltmeleri yapmaması durumunda, yargıya başvuracaklarını söyledi. Bakanlığın, kamuoyunda uzun süre tartışılan aptes suyu hurafelerinin yer aldığı din kültürü ve ahlak bilgisi kitabında, gözden kaçan birçok ‘‘saptırma’’ yer alıyor. Çok sayıda dilbilgisi hatasının bulunduğu kitaplarda, şu görüşler savunuluyor: ? Kader; planlamak, değerlendirmek, ölçmek ve programlamak gibi anlamlara gelmektedir. (Sözlük anlamı, alın yazısı, yazgı) ? Evrendeki fiziksel yasalar, Allah’ın çizdiği kaderdir. ? Evrendeki biyolojik yasalar, Allah’ın çizdiği kaderdir. ? İnsana verilen aklı, bilgisayara, Allah’ın kitabını da bilgisayarı doğru çalıştıracak programlara benzetebiliriz. ? Ecel birisinin kanına el batırmak iste ? Allah’ın kitabı, bilgisayar programına benzer. ? Evrendeki fiziksel yasalar, Allah’ın çizdiği kaderdir. ? Ucu bucağı olmayan suda yüzgecin gururu işe yaramaz. ya çıkan görüntüler, bu kitapların işin uzmanı, yetkin eller tarafından incelenmediğini ortaya koyuyor’’ dedi. Kamuoyunun gündemine gelmeyen birçok kitapta daha bu tip yanlış bilgilendirmelerin bulunabileceğini anlatan Dinçer, ‘‘Önümüzdeki dönemde bunların öncelikli olarak düzeltilmesi, daha ehil, uzman kişilere yeniden inceletip düzeltmelerinin yapılması gerekir’’ diye konuştu. Balıkesir’de 5.2’lik deprem SALİM HALİMOĞLU ‘Akademi açılmalı’ Bu çerçevede, üniversitelerin eğitim fakültelerinde kitapların incelenmesiyle ilgili bölümlerin oluşturulabileceğine işaret eden Dinçer, Milli Eğitim Akademisi’nin hızla açılarak, bünyesinde oluşturulacak bir bölümün de, bu konuda yararlı olabileceğini kaydetti. Talim Terbiye Kurulu’ndaki (TTK) konunun uzmanı öğretmenlerin AKP iktidarıyla birlikte kütüphanelerde ‘‘kitap temizlediklerine’’ vurgu yapan Dinçer, ortaya çıkan skandalların ardından faturanın bazı öğretmenlere kesildiğini, ancak üst düzey bürokratlara dokunulmadığını söyledi. Dinçer, bakanlığın kitaplardaki hataları düzeltmemesi durumunda yargı yoluna gideceklerinin de altını çizdi. diği zaman, ilk evvel kaza onun iğne gören gözünü bağlar. Ucu bucağı olmayan suda yüzgecin gururu işe yaramaz. ? Yaratılan her şeyde olduğu gibi doğa olaylarında da bir hikmet vardır. Esasında bunlar, doğanın düzenli işleyişine katkı sağlamaktadır. ? İbadet, hizmet etmek anlamında yapılan her çeşit faaliyettir. ? Atatürk’ün Kuranıkerim’e ilgisi sadece onun Türkçeleştirilmesi değildir. O, Kuranıkerim’i zevk ve huşu ile dinlerdi. Kitaplardaki skandallara işaret eden EğitimSen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer, ‘‘Orta Bazı yazar ve sanatçılardan ödüle tepki ‘Nobel Pamuk’a verilmiş bir ücret’ İstanbul Haber Servisi Nobel ye başlandığından bugüne kadar edeEdebiyat Ödülü’nün Orhan Pamuk’a bi değil, siyasi bir ödül olduğunu anımverilmesini eleştiren aydın ve sanatçı satan Ceyhun, “Ödülün Orhan Palar, “Orhan Pamuk’a verilen ödül, muk’a verilmiş olması, bundan sonTürk edebiyatına verilmiş bir ödül raki genç yazarların biçimlendirildeğil, Orhan Pamuk’a verilmiş bir mesi açısından da talihsizliktir” deücrettir” dediler. di. Modern Türk edebiyatının Nâzım Sinema Sevenler Derneği’nin Be Hikmet, Aziz Nesin, Kemal Tahir, Yayoğlu’ndaki lokalinde yazar Demirtaş şar Kemal gibi büyük ustaları halkCeyhun, Hüseyin Haydar ve Osman tan uzaklaştırılmaya çalışılırken, OrŞahin’in de katıldığı basın toplantısın han Pamuk’un yüceltilmesinin moda, Pamuk’a verilen Nobel Edebiyat dern Türk edebiyatına karşı yapılmış Ödülü için “Türk edebiyatına veri bir saldırı olduğunu söyleyen Ceyhun, len bir ödül değil, “Eminim ki Orhan PaOrhan Pamuk’a vemuk bir milyon Ermeni ? Yazar ve rilmiş bir ücrettir” öldürdük demeseydi o sanatçılar adına denildi. Aralarında ödülü alamazdı. Bir cümaçıklamayı yapan Mehmet Başaran, lesi ödül almasını sağlaDemirtaş Ceyhun, Muzaffer Akyol, Erdı” diye konuştu. doğan Alkan, Ayde Orhan Pamuk’un yüFransız Parlamentomir Atalay, Ramiz su’nun aldığı soykırım idceltilmesinin moAydın, Hayati Asıldern Türk edebiyatı diasını tanımayanlara ceyazıcı, Tuncer Cüceza öngören tasarıyla Nona karşı yapılmış bir bel Edebiyat Ödülü’nün noğlu, Güngör Gensaldırı olduğunu çay, Yaşar Miraç, aynı gün açıklandığını ve Halit Refiğ, İsmail doğrudan birbirleriyle bağsavundu. Tunalı ve Ahmet Yıllantılı olduğunu dile getidız’ın da bulunduğu çok sayıda yazar, ren Ceyhun, “Tüm bu olanlar Başair ve sanatçı adına bildiriyi okuyan tı’nın yüzyıllar önce Türklere karDemirtaş Ceyhun, Nobel Edebiyat şı başlattığı Haçlı Seferleri’nin göÖdülü’nün Batı’nın kontrolünde bir rünüm değiştirmiş halidir” ifadelesiyasal ödül olduğunu vurgulayarak rini kullandı. “Amerikan patentli postmodern roHüseyin Haydar, Yaşar Kemal’in manlarıyla Orhan Pamuk’un Türk Nobel Edebiyat Ödülü almasının mümedebiyatını temsil etmesi olanaksız kün olmadığını söyleyerek “Yaşar Kedır. Çünkü postmodernizm edebiya mal 1948’den beri emperyalizme ta, emeğe, bağımsızlığa, çağdaşlığa karşı çıkıyor. Amerika’nın Nobel’i karşıdır ve gelenekçilik adı altında Yaşar Kemal’e vermesi olanaksızdır” gericilik yapmaktadır” dedi. dedi. Basına açıklanan metinde yakNobel edebiyat ödüllerinin verilme laşık 80 aydının imzası bulunuyor. Balıkesir’in Manyas ilçesindeki Kuş Cenneti’nin kuzeyi kesiminde dün akşam saatlerinde 5.2 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Merkez üssü kara kesiminde olan depremde ölen olmazken Bandırma’da paniğe kapılan 3 yurttaş hafif yaralandı. Deprem tüm Marmara Bölgesi’nde hissedildi. Kuş Cenneti’nin kuzey kesiminde dün saat 21.15 sularında 13.3 kilometre derinlikte 5.2 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Amerikan Jeolojik Araştırmalar Enstitüsü, depremin büyüklüğünü 5 olarak açıkladı. Başta, Balıkesir, Bursa, Uşak ve Kütahya olmak üzere Ege ve Marmara bölgelerinde hissedilen depremde can kaybı olmazken Bandırma’da 3 yurttaş panik nedeniyle hafif yaralandı. Bandırma’nın Doğrucak köyünde bir caminin minaresinin yıkıldığı bildirildi. ti’nin kuzeyindeki kara bölgesi olduğunu açıkladı. İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Naci Görür, depremin GönenManyas hattında meydana geldiğini ve beklenen İstanbul depremiyle bir bağlantısı olmadığını söyledi. Prof. Görür, İstanbul için asıl büyük depremi bu denizin içerisinde olan kol üzerinde beklediklerini belirtti.İstanbul Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu, bölgedeki fayda asıl kırılmanın, 1964 depreminde gerçekleştiğini anımsatarak ‘‘Depremin öncü olmadığını değerlendiriyoruz. Kuzey Anadolu fay hattında beklenen büyük depremle ilişkilendirilemez. Bunun ardından büyük bir deprem olursa tamamen tesadüfi olur’’ dedi. 1964’te 23 kişi öldü Türkiye’nin depremselliği yüksek bölgeleri arasında yer alan Manyas’ta 1964’te meydana gelen 7 büyüklüğündeki depremde 23 kişi ölmüş, 5 binin üzerinde binada hasar meydana gelmişti. ‘Öncü değil’ Kandilli Rasathanesi Müdür Prof. Dr. Gülay Altay, depremin merkez üssünün Kuş Cenne KURUL PROJEYİ KABUL ETMEDİ ESKİŞEHİR 5. İCRA VE İFLAS MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN SAYI: 2005/10807 SATILMASINA KARAR VERİLEN GAYRİMENKULUN CİNSİ ADEDİEVSAFI: 1 Eskişehir ili, Merkez Emek mah. Beyit sk.5 no’da kain olup Tapuda Mamuca mh. 1904b pafta, 5900 ada, 10 parselde kayıtlıdır. 131 m2 alanlı gayrimenkul üzerinde iki katlı yığma bina mevcuttur. Binanın her bir katında bir daire mevcuttur. Daireler eşit özelliklere sahip olup her biri 85 m2 alanlı olup 3 oda, mutfak, banyo, wc ve antre mahallerinden müteşekkildir. 3 oda ve salon tabanları beton şap üzerine minofle kaplı, duvarlar alçı sıva üzerine saten boyalıdır. Mutfak tabanı seramik, tezgah üstü mermer, duvar 0.50 m. yüksekliğinde desenli fayans kaplı, tezgah üzerinde bataryalı mermer ev iye, tezgah altı ve üstünde ahşap dolaplar mevcuttur. Banyo tabanı seramik, duvarlar tavana kadar desenli fayans kaplı, içinde bataryalı ayaklı lavabo banyo bataryası ve sobalı termosifon mevcuttur. WC tabanı seramik, duvarlar tavana kadar desenli fayans kaplı içinde alaturka tuvalet taşı, önünde tek musluk lavabo mevcuttur. Antre tabanı seramik kaplıdır. Tüm kapı doğramaları ahşap olup yağlıboyalıdır. Tüm pencere doğramaları PVC esaslı pen doğramadır. Sobalı olan dairelerin içinde elektrik ve su mevcuttur. Bina giriş kapısı alüminyum doğramalıdır. Demir doğramadır. Tüm pencere doğramaları ahşap olup yağlıboyalıdır. Binanın bodrum katında tek bölme bodrum mevcuttur. Binanın üstü ahşap oturtma çatı üzerine Marsilya tipi kiremitle örtülüdür. Binanın dışı izotuğla kaplıdır. Gayrimenkul imar planında bitişik nizam 3 kat mesken sahasına isabet etmektedir. Gayrimenkulün bulunduğu mevkii, özellikleri ve yıpranma payı ile 2006 yılı piyasa alım ve satım rayiçleri göz önüne alınarak arsa ve üzerindeki bina dahil 120.000.00.YTL. bedelle, 10.0010.20 saatleri arasında açık arttırma sureti ile satışı yapılacaktır. 2 Eskişehir ili, Merkez Emek mh. Beyit sk.3 no’da kain olup tapuda Mamuca mah.l904b pafta,5900 ada, 11 parselde kayıtlıdır. 133 m2 alanlı gayrimenkul arsa vasfında olup imar planında bitişik nizam 3 kat mesken sahasına isabet etmektedir. Gayrimenkulün bulunduğu mevkii, özellikleri ve imar durumu ile 2006 yılı piyasa alım ve satım rayiçleri göz önüne alınarak arsa olarak 20.000,00.YTL. bedelle, 10.3010.40 saatleri arasında açık arttırma sureti ile satışı yapılacaktır. SATIŞ ŞARTLARI : 1 Satış 04/12/2006 günü saat 10.00’dan10.40’a kadar Belediye Müzayede Salonunda açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen kıymetin % 60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla 14/12/2006 günü Belediye Müzayede salonunda saat 10.00’dan 10.40’a kadar ikinci arttırmaya çıkarılacaktır. Bu arttırmada da arttırma ilanında gösterilen süre sonunda rüçhanlı alacaklıların alacakları mecmuunu, tahmin edilen kıymetin % 40’ını ve satış masraflarını geçmesi şartıyla en çok arttırana ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmadığı takdirde satış talebi düşecektir. 2 Arttırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin % 20’si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi ihale pulu, tapu harç ve masrafları alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılara diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile onbeş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133. maddesi gereğince ihale feshedilir. İki ihale arasındaki farktan ve %10 faizden alıcı ve kefilleri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup, masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başka bilgi almak isteyenlerin 2005/10807 sayılı dosya numarasıyla memurluğumuza başvurmaları ilan olunur. 04/10/2006 (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Basın: 50826 ‘Özel Papa yolu’ tıkandı İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Papa 16. Benedictus’un Türkiye ziyareti sırasında gitmeyi planladığı Selçuk’taki Meryemana Evi’ne ulaşabilmesi için ‘‘özel yol’’ açılması istemi, İzmir 2 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nca kabul edilmedi. Papa, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in davetlisi olarak 28 Kasım1 Aralık tarihleri arasında Türkiye’de olacak. Edinilen bilgilere göre, ziyaret öncesinde Vatikan’dan bir heyet, Papa’nın Meryemana Evi programıyla ilgili bölgeyi güvenlik açısından inceledi. Valilik, kaymakamlık, polis ve jandarma yetkililerinin eşlik ettiği heyet, 29 Kasım’da gerçekleştirilecek ziyarette Papa’nın yürüyeceği mesafenin kısaltılması için ‘‘özel yol’’ yapılmasını istedi. Bunun üzerine Selçuk Belediyesi, konuyla ilgili bakanlıkların da görüşünü alarak proje hazırladı. Alan, 1. derece tarihi ve doğal sit olduğu için proje, İzmir 2 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’na sunuldu. Ancak kurul, ‘‘özel Papa yolu’’na izin vermedi. GAYRİMENKUL AÇIK ARTTIRMA İLANI CUMHURİYET 07 K